Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134, 166) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4, 43, 45)

 

E: 2016-465

K: 2016/714

T: 21.10.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldığından gereği görüşülüp düşünüldü:

 

Şikayetli avukatlar hakkında, “Şikayetçi şirketin, … 9. Noterliği’nin 08.02.2012 gün ve … yevmiye nolu vekaletname şikayetli avukatları vekil tayin ettiği, aylık 1.500,00 TL ücretle şirketin avukatlığını yapmaya başladıkları, aralarındaki ihtilaf nedeni ile şikayetli avukatların 2012 yılının Kasım ayında vekaletten istifa ederek dava dosyalarına da bu durumu bildirdikleri, şikayetli avukatların vekillikten istifa etmelerine rağmen, ellerindeki dosyaları iade etmedikleri gibi vekaletten istifa etmeleri ve vekalet ilişkisinin sona ermesine rağmen … 24. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4054 esas sayılı dosyasında tahsilat yaptıkları ve şikayetçiye herhangi bir bilgi vermedikleri” iddiasıyla başlatılan disiplin kovuşturması sonucu, ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

 

Şikayetli avukatlar önceki müşterek savunmalarında özetle; şikayetçi firma vekili ile dostluk ve güven ilişkileri nedeniyle … şirketinin tamamının … ve … tüm davalarının takibi için aylık 1.500 TL’ye anlaşıldığını, 08.02.2012 tarihinde yetkilendirildiklerini, tüm duruşmalara girildiğini ancak ücretlerinin ödenmemesi üzerine … 24. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4054 esas sayılı dosyası ile takipte bulunulduğunu, bu dosyanın … İş Mahkemesi'nin 19.04.2012 gün ve 2010/159 esas 2012/384 karar sayılı ilamına istinaden icraya konulduğunu, dava vekalet ücretlerinin mahkeme tarafından takdir edildiğini, geriye kalan kısmın alacaklı asile ödenmesi hususunda müdürlüğe talepte bulunulduğunu, şikayetçi tarafa istifa dilekçelerinin verilmesi akabinde, herhangi bir azilname gönderilmediğini ve icra dosyasından tahsilat yapmalarına engel bir durumun olmadığını, taraflarından dava aşamasında takip edilen … İş Mahkemesinin 19.04.2012 gün ve 2010/159 esas 2012/384 karar sayılı dosyasından istifa etmediklerini beyanla şikayetin reddini talep etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamında, Baro Yönetim Kurulu’nun 26.02.2015 kararı ile kabule göre de dosyalardan istifa ettikten sonra ilgili dosyalardan talep açıldığı, para çekildiği ve bu konuda karşı tarafa herhangi bir yazılı bilgi verilmediği anlaşıldığından, şikayetli avukatlar hakkında 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 34.ve 134. maddeleri ile TBB Meslek Kuralları’nın 3 ve 4. maddeleri gereğince disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Dosyamız içerisinde şikayete konu edilen icra dosyasının onaylı örneğinin, takibe konu dava dosyasının örneğinin yer aldığı,

 

... İş Mahkemesi’nin 2010/159 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacının K.K. vekilinin Avukat E.K., davalının … A.Ş., dava konusunun ‘kıdem, ücret, munzam zarar alacağının tazmini’ hususuna ilişkin olduğu, 15.12.2010 tarihinde ikame edildiği, davalı vekili sıfatı ile S.B.’in vekaletname ile cevap dilekçesini ibraz ettiği,

 

25.03.2011 tarihinde Avukat Z.B. ve Avukat S.B.’in 21.04.2011 tarihli ortak imzalı dilekçeleri ile vekillikten çekildiklerini bildirdiği, … 9. Noterliği’nin 08.02.2012 tarihli vekaletnamesi ile … A.Ş. vekili olan Avukat İ.K. ve Avukat S.G.G.’in 09.02.2012 tarihinde vekaletnamesini ibraz ettiği,

 

12.03.2012 tarihinde dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna davalı vekili tarafından 11.04.2012 beyan ve itiraz dilekçesini ibraz ettiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde 2012/384 karar sayılı 19.04.2012 günlü ilam ile ‘davacının davasının kabulüne, karşı davacı vekilinin talebinin kabulüne dair karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 19.04.2012 günlü kararı ile ‘kararın bozulmasına’ dair karar verildiği, bozma üzerine dosyanın 2014/815 esasına kaydedildiği, mahkemenin 2014/915 karar sayılı 11.09.2014 günlü kararı ile davacının davasının kısmen kabulüne, karşı davacı vekilinin talebinin reddine dair karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 23.12.2014 günlü kararı ile kararın onanmasına dair karar verildiği,

 

… 24. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4054 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklının … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin Avukat S.G., Avukat İ.K., Borçlunun K.K., takip miktarının toplam 40.650,59 TL, borcun sebebinin … İş Mahkemesi’nin 19.04.2012 gün ve 2010/159 esas 2012/384 karar sayılı ilamına ilişkin alacağa ilişkin olduğu,

 

Takibin 21.05.2012 günü başlatıldığı, takibin kesinleşmesinin ardından borçlu tarafından 08.02.2013 tarihli reddiyat makbuzu karşılığında 2.449,20 TL, 02.03.2013 tarihinde 642,60 TL 02.04.2013 tarihinde 643,00 TL, 16.04.2013 tarihinde 6.691 TL’nin yatırıldığı ve alacaklı vekili Avukat İ.K.’ın talebi üzerine hesaplarına yatırıldığı,

 

Alacaklı vekilinin 04.12.2013 tarihinde icra dosyasına talepte bulunmak suretiyle borçlu tarafından yatırılan paraların hesaplarına yatırılmamasının istendiği, borçlu tarafından 11.03.2014 tarihinde yatırılan 1.546,60 TL’nin alacaklı vekili sıfatı ile Avukat M.Ş. D.’e havale edildiği, … İş Mahkemesi’nin 2010/159 esas, 2012/384 karar sayılı kararının temyizi neticesinde Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 19.04.2012 tarihli kararı ile ‘Bozulmasına’ dair karar verildiği ve bildirim üzerine dosyanın İİK. 40. madde gereğince durdurulmasına dair karar verildiği, borçlu vekili E.K.’ın 03.04.2015 tarihli talebi ile bozma üzerine … İş Mahkemesi’nin 2014/845 esas sayılı dosyasında verilen kararın Yargıtay ... Hukuk Dairesi’nin ilamı ile onandığı ve müvekkilinden yapılan tahsilatın bu sebeple iadesinin istendiği ve icra müdürlüğünce talebin kabulüne dair karar verildiği ve alacaklı Akgün A.Ş. vekili Avukat İ.K.’a muhtıra düzenlenmek suretiyle fazla ödenen 20.202,67 TL’nin iadesinin istendiği, borçlu vekili tarafından 11.05.2015 tarihinde tahsilat yapıldığı ve dosyanın 11.05.2015 tarihinde infaz edilerek kapatılmasına dair karar verildiği,

 

… 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012.100.2012.167.2012.293, 2012/325, 2012/353 Esas sayılı dosyalarına 15.11.2012 tarihinde sunulan dilekçelerde “… SERAMİK SAÇ TİC. AŞ’nin “vekilliğinden istifa ettiğimizi bildirir” beyanının yazılı olduğu,

 

Şikayetli avukatların disiplin sicil özetlerinde ceza olmadığı,

 

Disiplin Kurulu tarafından; gelen dosyalar incelendiğinde şikayetli avukatların tahsil etmiş oldukları meblağın icra ücreti vekaleti, dava ücreti vekaleti Avukatlık Yasası’nın 164. maddesi gereğince müvekkilden alınacak olan ücreti vekalet göz önüne alındığında makul ücret olduğu kabul olunduğundan şikayetli avukatlar haklarında ayrı ayrı disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verildiği,

 

Şikayetçi şirket vekilinin 18.01.2016 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle, önceki iddialarını tekrarla, şikayetli avukatların cezalandırılmalarını talep ettiği,

 

İtiraz dilekçesinin şikayetli avukatlara tebliğ edildiği, ancak savunma vermedikleri görülmektedir.

 

Avukatlık Yasasının 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi, “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.”

 

T.B.B. Meslek Kuralları 43. maddesi, “Müvekkil adına alınan paralar ve başkaca değerler geciktirilmeksizin müvekkile duyurulur ve verilir. Müvekkil ile ilgili bir hesap var ise uygun sürede durum yazıyla bildirilir.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 45. maddesi , “Avukat “hapis hakkı”nı alacağı ile orantılı olarak kullanabilir.” hükümlerini amirdir.

 

Dosya kapsamına göre, Şikayetli avukatların dilekçe sunarak “vekillik görevinden istifa” ettikleri kabul ve dilekçe kapsamı ile tartışmasızdır.

 

Vekillikten istifa ile tek yanlı olarak vekil/müvekkil ilişkisi sonlandırılmış olup leh ve aleyhte de olsa vekil adına bir başka dosyada da işlem yapılamaz. İstifadan sonra … 24. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4040 Esas sayılı dosyasında takip yapılmış, tahsilatlar yapılmıştır. Vekil tarafından bu tahsilatların yapılabileceği yönünde yazılı bir talimat ve muvafakat olmadığına göre bu da kabul edilemez. Tahsil edilen alacaklar hususunda da hesap verilmemiş, ücreti vekalet hakkına dayalı olarak hapis hakkının kullanıldığı savunulmuştur.

 

Oysa Yargıtay 13. HD. 04.05.2009 gün ve (13260/5950) sayılı karar gerekçesinde bildirildiği üzere “Aynı şekilde hapis hakkını kullanan avukatın, müvekkilin nam ve hesabına tahsil ettiği alacakları geciktirmeksizin iş sahibine bildirmesi, hangi işten dolayı ve ne miktarda ücret ve masraf alacağı olduğunu açıklaması ve konu ile ilgili karşı tarafı bilgilendirdikten ve gerektiği durumlarda yapılacak hesaplaşmadan sonra, alacağı oranında hapis hakkını kullanması gereklidir. Esasen bu durum, avukatın müvekkiline hesap verme yükümlülüğünün de tabii bir sonucudur.” yazılı olarak hesap verme ve bildirimde bulunulması gereği de açıktır.

 

Şikayetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında işine ve müvekkiline karşı gerekli özeni göstermediği anlaşıldığından, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikayetli avukatın eyleminin disiplin suçu oluşturmadığına ilişkin hukuksal değerlendirme isabetli olmamakla Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve 166, TBB Meslek Kuralları 3, 4, 43, 45 maddeler gereği itirazın kabulü ile disiplin cezası tayini gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikayetçi … San. İnş. Ve Tic. A.Ş. vekili Avukat B.A.’ın itirazının kabulü ile;

 

1-… Barosu Disiplin Kurulu’nun ayrı ayrı “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 14.12.2015 gün ve 2015/D.129 Esas, 2015/736 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, Şikayetli avukatlar İ.K. ve S.G.’in ayrı ayrı “Kınama Cezası İle Cezalandırılmasına”,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy