Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4)

 

E: 2016-375

K: 2016/603

T: 08.09.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldığından gereği görüşülüp düşünüldü:

 

Şikayetli avukat hakkında “Şikayetçi vekili sıfatıyla takip ettiği ... İcra Müdürlüğü’nün 2011/5734 Esas sayılı dosyasından borçlunun adına benzer 3. bir şahsın araçlarına haciz koyduğunu, bu yüzden 3. şahsa tazminat ödemek zorunda kaldığı, bu hatalı işlemler nedeniyle şikayetçinin ... Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı, şikayetçinin yöneticisi olduğu … Sitesi adına İdare Mahkemesinde dava açtığı bu davanın da yanlış açılarak reddedildiği bu red kararının şikayetli avukata tebliği edilmesine rağmen gereğini yapmadığı, yine … ve … Belediye Başkanlığına karşı ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtığı, bu davayı yanlış açarak reddedilmesine sebebiyet verdiği, bu nedenlerle şikayetçinin zarara uğradığı” iddiası üzerine başlatılan disiplin kovuşturmasında eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.

 

Şikayetli avukat önceki savunmalarında özetle; İddiaları kabul etmediğini, şikayetçinin kendisini 30.05.2012 tarihinde azlettiğini, bu sürede takip ettiği davalardan ve sonuçlarından şikayetçinin haberdar olduğunu, İdare Mahkemesi kararını kendisine faksladığını, ancak site yönetiminin idarece verilen para cezalarını taksitlendirip ödeme yoluna gittiklerini, kaldı ki bu davada şikayetçinin vekil eden olmadığını, icra dosyasında gerçek borçlu tespit edilmişken 3. kişi hakkında işleme devam edilmemesi gerektiğini defalarca şikayetçiye bildirdiğini, ancak şikayet üzerine bu konuda kendisini dinlemeyerek yargılandığını öğrendiğini, şikayetçinin ödediklerini, … ve … Belediye Başkanlığına karşı açılan davanın şikayetçinin talebi üzerine şikayetçi adına açıldığını, ezcümle tüm gelişmelerden şikayetçinin haberi olduğunu bildirerek şikayetin iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamında, … Barosu Yönetim Kurulu’nun 12.02.2015 tarihli kararı ile “...... İcra Müdürlüğü’nün 2011/5734 E. sayılı dosyasından borçlunun adına benzer 3.bir şahsın araçlarına haciz koyulduğu, ... İdare Mahkemesinde açılan davanın da eksiklikler nedeniyle reddedildiği ve bu eksikliklerin yerine getirilerek yeni dava açıldığına dair bir belge bunulmadığından, şikayet edilen avukatın da iddialara cevap vermediği dikkate alınması suretiyle Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve Meslek Kuralları’nın 3, 4. maddeleri delaletiyle şikayetli avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına dair karar verildiği,

 

... İdare Mahkemesinin 11.03.2011 gün ve 2011/307 Esas, 2011/443 Karar sayılı ilamının örneğinin dosyamız içerisinde yer aldığı,

 

Karar incelendiğinde, davacının … Sitesi Yöneticiliği Yönetici H.G., vekilinin şikayetli avukat Ö.U., davalının … SGK Müdürlüğü dava konusunun davalı kurum tarafından 5510 sayılı Yasa’nın 102. maddesi uyarınca tesis edilen 20.646,00 TL tutarındaki 27.12.2010 gün ve 10.04/5 sayılı idari para cezasının iptali kararın ve sigorta kaydının tutulmasına ilişkin işlemin iptaline ilişkin olduğu,

 

Mahkemenin; “…para cezasının iptaline yönelik istemin hukukilik denetimini yapacak yargı mercii idare mahkemeleri olmakla birlikte, sigorta kaydının tutulmasına yönelik işlemin hukuk denetimini yapacak olan mahkemenin 5510 sayılı SSK’nın 101.maddesi uyarınca Adli yargı yeri olduğu, dolayısıyla farklı yargı organlarının görev alanına girmesi itibariyle aralarında hukuki yönden bağlılık bulunmayan her iki davanın aynı dilekçe ile açılmış olduğu, bu nedenle dava konusu işlemlere karşı ayrı ayrı dava dilekçeleriyle Mahkememizde yeniden dava açılması gerekmektedir.” gerekçesiyle ayrı ayrı dava açılmak üzere dava dilekçesinin reddine karar verildiği,

 

... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/600 esasına kayden 25.06.2012 tarihinde davacı H.S. tarafından H.G. aleyhine ... İcra Müdürlüğü’nün 2011/5734 esas sayılı dosyasındaki takibin iptali için dava açıldığı, şikayetçi vekilinin bu davada M.Ş.B. olduğu, Mahkemenin 28.12.2012 gün ve 2012/1287 Karar sayılı ilamı ile takibe konu beş senetteki imzaların xxxxxxxx T.C. Kimlik Numaralı davacı H.S.’nin eli ürünü olmadığı tespit edildiğinden takibin iptaline, tedbiren davacıya verilen araçlar üzerindeki haczin karar kesinleştiğinde kaldırılmasına karar verildiği, karar örneğinin dosyamız içerisinde olduğu,

 

Baro Disiplin Kurulu tarafından; dosya içerisindeki belgelerden şikayetli avukatın özen yükümlülüğünü yerine getirmediği, TBB Meslek Kuralları’nın 3 ve 4. maddeleri ile 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 34. maddesine aykırı davrandığı tespit edildiğinden, şikayetli avukat Ö.U.’nin kınama cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın disiplin sicil özetinde, ceza olmadığı,

 

Şikayetli avukatın 30.03.2016 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle; Önceki savunmalarını tekrarla, icra dosyasında kaydî araç haczini kendisinin uyguladığını, ancak iş bitmeden azledildiğini, şikayetçinin, uyarılarına rağmen işlemlere devam ettiğini, idare mahkemesindeki davada eksikliklerin giderilmediği hususunun doğru olmadığını, delil olarak sunduğu SGK kaydı celp edilmiş olsaydı idare mahkemesindeki dava konusu para cezasının ödendiğinin anlaşılabileceğini belirterek eksik inceleme sonucu verilen cezanın iptaline karar verilmesini talep ettiği görülmektedir.

 

Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesi, “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.

 

Şikayetli avukatın ... İdare Mahkemesi’nin 2011/307 Esas sayılı dosyasında gerekli araştırma ve inceleme yapmaksızın dava açtığı, Mahkeme’nin davanın düzeltilmesine karar vermesine karşın karar gereklerini yerine getirmediği dosya kapsamı ile tartışmasızdır.

 

Şikayetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında işine ve müvekkiline karşı gerekli özeni göstermediği anlaşıldığından, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikayetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları’nın 3, 4. maddelerine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirme yerinde olmakla itirazın reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikayetli avukat Ö.U.’nin itirazının reddi ile;

 

1- … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin 21.12.2015 gün ve 2014/887 Esas, 2015/793 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy