Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134, 171)  (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4)
E. 2013/759
K. 2014/194
T. 23.03.2014
İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
Şikâyetli avukat hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/692 Esas sayılı dosyasına sunduğu Avukat R.Ö. başlık ve imzasını içerir 17.02.2009 tarihi dilekçenin 5. paragrafında “hatta davalı vekili vekil edenime aynen sen davadan vazgeç bende paranın yarısından vazgeçerim kırışırız şeklinde beyanda bulunmuştur.” sözleri ile savunma sınırlarını aşarak Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 5, 27/1. maddelere aykırı davrandığı iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikâyetli avukatın önceki savunmaları ve itirazında özetle; Olay ile ilgili vekil edenim tarafından bana iletilen sözleri yazdım. Yine bu sözlerinde tarafımdan değil vekil edenimin beyanları olarak yazmış durumdayım. Vekil edenime aynen karışı taraf vekili bu kelimeleri söylemedi ise yazmayalım mı diye uyardığımda kendisi bana karşı taraf vekilinin bunları söylediğini ısrarla söyleyince tarihli beyan dilekçesinde belirttim. Konu ile ilgili fazla açıklama yapmak istemiyorum. Özellikle şikâyete konu dilekçenin olduğu ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/692 esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesini istemekteyim. Dosya özeti ile ilgili rapor hazırlandıktan sonra diğer savunmalarımı saklı tutuyorum ayrıca vekil edenim bana aynen Avukat H.E.' in kendisini davayı kabul etmeye zorladığını vekil edenimin buna yanaşmadığını görünce de tehdit ve hakaret ettiğini söylemiştir                     (defalarca). Vekil edenim karşı taraf vekilinden bu tehditkâr ve hakarete ilişkin davranışları ile karşılaşmamak için 06.11.2008 tarihinde beni vekil tutmuş ve bunu yaparken Avukat H.E.' i bu davranışları nedeniyle şikâyet edeceğini söylemiştir. Şikâyet edip etmediği konusunda bilgim yoktur ancak kayıtlarınızda konu ile ilgili şikâyet dilekçesi varsa onun da celp edilmesini istiyorum. Davanın son duruşmalarında davalı şirketin ticari defterleri istenince karşı taraf vekili ticari defterlerde dava ile ilgili bilgilerin olmadığını bu nedenle defterlerin ibraz etmeyeceklerini bildirmiştir. Tahmin ettiğim kadarıyla vekil edenim Ö.B.' nın da ifadesi alınmıştır. Şayet alınmamış ise ifadesinin alınmasını ve bana söylediği sözlerin ( savunmalarımın) teyidinin yaptırılmasını istemekteyim." dediği
Kurulumuza sunduğu 18.12.2013 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde; Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü tarafından soruşturma izni dahi verilmeyen sözler için önceki disiplin suçu gerekçe gösterilerek bir üst ceza tayininin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Şikâyetçi Avukat H.E. 20.02.2009 tarihli şikâyet dilekçesinde özetle; Avukat R.Ö. ile karşılıklı girdikleri dava dosyasına verdiği bir dilekçede kendisine atfen “sen davadan vazgeç bende paranın yarısından vazgeçerim kırışırız” şeklinde bir ifade kullandığını ileri sürerek, kendisini çıkar sağlayan bir avukat konumuna düşürdüğü, bunun meslek onuru ve ilkeleri ile bağdaşmadığını ileri sürerek şikâyetçi olmuştur.
Bu süreçte Şikayetli avukat R.Ö. tebligata rağmen savunmada bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; Şikâyetçinin ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/692 Esas sayılı, borca yönelik menfi tespit konulu davasında davalı ... Gıda San. Tic. Ltd. Şti vekili olduğu, Şikâyetlinin ise davacı Ö.B. vekil olduğu,
Şikâyetli avukat R.Ö.'in mahkemeye sunduğu 17.02.2009 tarihli dilekçede "Hatta davalı vekili vekil edenime aynen sen davadan vazgeç, bende paranın yarısından vazgeçerim, kırışırız" şeklinde beyanda bulunmuştur sözlerinin yazılı olduğu,
Şikâyetli avukat hakkında Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 20.11.2009 tarih ve 930 sayılı yazıları gereğince Avukatlar R.Ö. ve H.E. hakkında soruşturma izni verilmediğinin bildirildiği,
Şikâyetçinin müvekkili Ö.B. hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/847 Esasında “iftira” iddiasıyla açılan kamu davasında Mahkeme’nin 05.05.2010 gün ve 2010/261 Karar sayılı kararla beraatına karar verildiği kararındaki gerekçesinde “Her ne kadar sanık hakkında iftira suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmış ise de, sanık ile katılan arasında yapılan telefon görüşmesi içeriğine ilişkin herhangi bir tanık beyanı olmadığı gibi, başkaca da bir delil bulunmadığı anlaşılmakla, ayrıca katılan Hakan hakkında soruşturma izni verilmediği de anlaşılmakla, telefon görüşmesi içeriği hakkında kesin bir yargı kararı da bulunmamakla, sanığın iftira suçunu işlediği yönünde şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilememiş ve sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olmaması nedeniyle beraatına karar vermek gerekmiştir.” sözlerinin yazılı olduğu,
Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde 05.11.2009 gün ve 2008/21 Esas, 2009/18 Karar sayılı kararla “kınama cezası” ile cezalandırıldığı ve kararın 111.03.2010 tarihinde kesinleştiği, cezanın tekerrüre esas olmadığı görülmektedir.
Şikâyetli avukat dilekçeye yazdığı "Hatta davalı vekili vekil edenime aynen sen davadan vazgeç, bende paranın yarısından vazgeçerim, kırışırız şeklinde beyanda bulunmuştur”  sözlerini müvekkilinin aktardığı ve yazılmasını istediğini ve bu nedenle disiplin suçu oluşmadığını savunmakta ise de;
Avukatın vekil edeni tarafından kendisine iletilen ve hakaret unsuru taşıyan bir suçlamayı, aynen dava dilekçesine aktarması, Avukatlık mesleğinin bağımsızlığı ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.
Avukat yazarken de, konuşurken de düşüncelerini olgun, objektif bir biçimde açıklamalıdır. Mesleki çalışmasında avukat, hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmalı iddia ve savunmaların hukuki yönüyle ilgilenmelidir.
Avukatlar herhangi bir başvuruda veya verdikleri dilekçelerde, karşı taraf için objektifliği ihlal eden, mesleğin gerektirdiği saygı ve güvene yakışır tarzı aşan ifadeler kullanmamalı ve müvekkilinin kişisel düşmanlıklarına alet olmamalıdır.
Bu nedenlerle eylem avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 5, 27/1.  Maddelere aykırı olmakla disiplin suçu olduğundan Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetlidir, ancak 20.02.2009 tarihinde kesinleşmiş bir disiplin cezası olmadığından Şikâyetli avukat R.Ö.’in itirazının kabulü ile 220,00 TL para cezasının kınama cezasına çevrilmek suretiyle kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak Şikâyetli Avukat R.Ö.’in itirazının kabulü ile ... Barosu Disiplin Kurulu’nun   “120,00 TL Para Cezası Verilmesine” ilişkin 08.10.2013 gün ve 2009/19 Esas, 2013/18 Karar sayılı kararının “Kınama Cezasına Çevrilmek” suretiyle Düzeltilerek Onanmasına ve Şikâyetli Avukat R.Ö.’in “Kınama Cezası İle Cezalandırılmasına”, katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤) 

Full & Egal Universal Law Academy