Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 36, 38, 157) (Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları 2, 3, 4, 36)

 

E: 2021/1130

K: 2022/46

T: 15.01.2022

 

İncelenen dosya kapsamından; Şikayetli Avukatın Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel İtirazın süresinde olduğu anlaşılmakla dava dosyası incelendi.

 

Şikayetli avukat hakkında; “şikayetçi vekili sıfatıyla ...  Aile Mahkemesinin 2011/761 esas sayılı dosyası ile şikayetçinin eşi Z.E. aleyhinde boşanma davası açtığı, bu davadan davacı asilin 17.01.2012 tarihinde feragat ettiği, 27.07.2018tarihinde bu kez Z.E.’nin ...  Noterliğinden tanzimli 27.07.2018 tarihli vekaletname ile Şikayetli Avukatı vekil tayin ettiği ve bu vekaletnameye istinaden şikayetli Avukatın şikayetçiye karşı 29.03.2019 tarihinde ...  Aile Mahkemesinin 2019/245 esas sayılı dosyasından boşanma davası açtığı” iddiası ile üzerine başlatılan disiplin davasında, eylem sabit görülerek ceza tayin edilmiştir.

 

Şikayetli savunmasında özetle; şikayetçinin 03.10.2011 tarih ve 20631 yevmiye sayılı vekaletname ile kendilerini vekil tayin ettiğini ve eşi Z.E.’ye karşı ...  Aile Mahkemesinin 2011/761 Esas sayılı boşanma davası açtıklarını, henüz ilk celse görülmeden şikayetçinin asil olarak dosyaya 13.01.2012 tarihinde dilekçe vererek araç üzerindeki tedbirin kaldırılmasını talep ettiğini, bundan 4 gün sonra da 17.01.2012 tarihinde davadan feragat ettiğini, 27.07.2018 tarihinde ise bu kez Z.E.’nin ...  Noterliğinden kendilerine vekaletname çıkardığını ve 29.03.2019 tarihinde M.E.’ye karşı ... Aile Mahkemesinin2019/245 Esas sayılı dosyasından boşanma davası açtıklarını, M.E.’nin mahrem bilgilerinin kullanılmadığını, davaların birbirinden bağımsız olduğunu, aradan 7-8 yıl geçmiş olduğunu, dolayısıyla aynı davada menfaati zıt tarafların vekilliğini yapmaları söz konusu olmadığından suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamında; Baro Yönetim Kurulu’nun 18.11.2019 günlü toplantısında şikayetli avukat hakkında, Avukatlık Kanunu’nun 34, 38/b, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 2, 3, 4 ve 36. maddesi gereğince disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Baro Disiplin Kurulu’nca talep gibi incelemenin duruşmalı yapıldığı, “Her ne kadar şikayetli Avukat her iki davanın birbirinden farklı olduğunu ve işte menfaati zıt tarafları temsi etmediklerini savunmuşsa da şikayetçi M.E. ile vekil-müvekkil ilişkisinin sona erdiğine ilişkin bir belge ibraz etmediklerinden vekalet ilişkisinin devam ettiğinin kabulü zorunludur. Şikayetli Avukatın eylemiyle Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3 ve 4. maddeleri ile Avukatlık Kanunu’nun 34, 36 ve 38-b maddelerine aykırı hareket ettiği sonucuna varıldığından” gerekçesiyle şikayetli hakkında ceza tayin edildiği,

 

Aynı davada diğer şikayetli Avukat hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, karara diğer şikayetli yönünden itiraz edilmediğinden kararın bu şekli ile kesinleştiği,

 

Şikayetlinin disiplin sicil özetinde ceza olmadığı,

 

Şikayetli avukat vekilinin 06.12.2021 kayıt tarihli duruşma talepli itiraz dilekçesinde özetle, müvekkilinin önceki savunmalarını aynen tekrarla, şikayetçi vekili sıfatıyla müvekkilinin açtığı boşanma davasının asilin feragati nedeniyle 13.02.2012 tarihinde reddedildiği, şikayetçinin ... Barosu Avukatlarından E.E.’ye vekaletname vererek ...  Aile Mahkemesinin 2018/599 esasına kayden dava açması üzerine olaydan 7 yıl 2 ay sonra müvekkilinin, şikayetçinin eşinin vekaletnamesini aldığını, ...  Aile Mahkemesinin 2019/245 esasına kayden şikayetçi aleyhine boşanma davası açıldığını, müvekkilinin açtığı davanın ...’daki dava ile birleştiğini, olayda aynı işte menfaati zıt tarafların vekilliğinden bahsedilemeyeceğini, bir kağıt parçasının tek başına varlığını sürdürmesinin tek başına vekalet ilişkisinin varlığını ortaya koyamayacağını, aksi halde kendisinden habersiz vekaletname çıkarılan avukatın da aynı suçlama ile karşı karşıya kalmasının kaçınılmaz olduğunu, şikayetçinin yeni açtığı davayı bir başka avukatla yürütmesinin de vekalet ilişkisini sonlandırma iradesi taşıdığını belirterek mezkûr kararın kaldırılarak müvekkili hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiği,

 

Usulüne uygun tebligata rağmen itiraza cevap verilmediği görülmüştür.

 

Her ne kadar şikayetli avukat vekili incelemenin duruşmalı yapılmasını talep etmiş ise de Avukatlık Kanunu madde 157/2’deki “Birlik disiplin kurulu, disiplin davalarını dosya üzerinde inceler. Ancak, işten veya meslekten çıkarma cezasına yahut işten yasaklanmaya dair kararların incelenmesi sırasında, ilgili avukatın isteği üzerine veya kendiliğinden duruşma yapılmasına karar verebilir.” düzenlemesi karşısında itiraz incelemesi Kurulumuzca dosya üzerinden yapılmıştır.

 

Şikayetli Avukatın, şikayetçi vekili sıfatıyla ...  Aile Mahkemesinin 2011/761 esas sayılı dosyasından eşi Z.E. aleyhinde boşanma davası açtığı, bu davadan davacı asilin 17.01.2012 tarihinde feragat ettiği, 27.07.2018 tarihinde bu kez Z.E.’nin ...  Noterliğinden tanzimli 27.07.2018 tarihli vekaletname ile Avukat U.K.’yı vekil tayin ettiği ve bu vekaletnameye istinaden şikayetli Avukat U.K.’nın M.E.’ye karşı 29.03.2019 tarihinde ...  Aile Mahkemesinin 2019/245 Esas sayılı dosyasından boşanma davası açtığı görülmüştür.

 

Avukatlık Kanunu’nun 34, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4. maddelerindeki ilkeler göz önünde bulundurulduğunda, “Avukat mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe olan güveni saylayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütmek” ve “mesleğin itibarını sarsacak her türlü tutum ve davranıştan özenle kaçınmak zorundadır.”

 

Avukatlık Kanunu’nun 38/b maddesi; “Aynı işten menfaati zıt tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa avukat teklifi reddetmek zorundadır.” Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 36. maddesi “Bir anlaşmazlıkta taraflardan birine hukuki yardımda bulunan avukat yararı çatışan öbür tarafın vekaletini alamaz, hiçbir hukuki yardımda bulunamaz” hükümlerini içermektedir.

 

Her ne kadar şikayetli davanın farklı olduğunu, mahrem bilgileri kullanmadığını belirtmiş ise de menfaati zıt kişilerin vekilliğini üstlenmenin tek başına yukarıda belirtilen normları ihlal edeceği, mahrem bilgi kullanma ihtimalinin bile yeterli olduğu gerçekliği karşısında dosyadaki delil durumu ile uyumlu olmayan savunmaya itibar edilmemiştir.

 

Bu nedenle; Şikayetli Avukatın Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4,  36.maddeleri ile Avukatlık Kanunu’nun 34 ve 38-b maddelerine aykırı hareket ettiği sonucuna varıldığından Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan değerlendirmede hukuka aykırı bir yön görülmediğinden, itirazın reddi ile usul ve yasaya uygun kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

 

Gereği düşünüldü:

 

1-Şikayetli Avukat vekilinin itirazının reddine, ... Barosu Disiplin Kurulu’nun Şikayetlinin “Uyarma Cezası ile Cezalandırılmasına” ilişkin kararının ONANMASINA,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içerisinde ... İdare Mahkemesinde dava yolu açık olmak üzere,

 

Katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy