Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 157) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 5, 27)
E. 2006/156
K. 2006/228
T. 16.06.2006 
Şikayetli Avukat hakkında Muğla Baro Başkanlığı’na sunduğu 01.02.2005 günlü dilekçede kullandığı “...Sayın Baro Başkanı tarafından ne için görüşmeye çağrıldığımı dahi bilmeden ve ayaküstü azarlanır tarzda “ senli benli ” hitaplara maruz kalarak, “bu hafta içinde bu işi hallet” deyişinden nakil görüşmesi için çağrıldığımı anlamış bulunmaktayım.”
“Nezaket kuralları gereği sokaktaki insana dahi hal hatır sorulurken Baro Başkanı olmuş bir meslektaşa yakıştıramadığım hitap ve konuşma tarzının yanı sıra niye burada olduğum ve naklim konusundaki düşüncelerim konusunda konuşmama fırsat verilmediğinden işbu dilekçe ile baroya bilgi verme gereğini duydum”
“Keza sayın Baro Başkanının “..neden Ankara Barosundanım diyorsun?”, “ben seni hep burada görüyorum”, “bu hafta içinde bu işi hallet”, “gerekeni yaparım.” tarzı nezaket dışı ve bir Baro Başkanının ağzından ziyade, daha çok ceza davaları takip etmiş bir avukat olarak sanık müvekkillerin ikrarlarından duymaya alışkın olduğum bir üsluba maruz kalmamın ve aile terbiyesi gereği olarak söz kesmeye alışkın olmamamın neticesi ve karşımdaki ben dinlemedikçe konuşmamanın sonucu olarak ilerde oluşabilecek barolar arası yazışmalarda kullanmak üzere işbu dilekçeyi baronuza sunuyorum”. sözleriyle Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 5 ve 27/1.maddelerine aykırı davrandığı iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli Avukat, incelemenin duruşmalı olarak yapılmasını talep etmiş ise de; Avukatlık Yasasının 157/2 maddesi, “Birlik Disiplin Kurulu, disiplin davalarını dosya üzerinden inceler. Ancak işten veya meslekten çıkarma cezasına yahut işten yasaklamaya dair kararların incelenmesi sırasında, ilgili avukatın isteği üzerine veya kendiliğinden duruşma yapılmasına karar verebilir”, hükmü uyarınca, itiraz edilen karar uyarma cezası olduğundan duruşma talebinin reddi gerekmiştir.
Şikayetli Avukat Ankara Barosunun …. sicil no.lu Avukatı olduğunu, ailevi nedenlerle Muğla’ya nakil yapmak istediğini, Muğla Baro Başkanının kendisiyle görüşme isteğinde bulunduğunu öğrenince baroya gittiğini, on kadar avukatın yanında kendisini “..Ankara Barosu’ndan Avukat Aysun..” olarak tanıtınca beklemediği bir agresif tavırla azarlandığını, Baro Başkanının agresif bir insan olduğu hususunda önceden uyarılması sebebiyle olay yerinde karşılık vermediğini, dilekçede kullandığı sözlerin bizzat şikayetçi Baro Başkanının kendi tavır ve beyanları olduğunu, kullanılan ifadelerin eleştiri amacına uygun ve bu amacı açıklamak için zorunlu ifadeler olduğunu, nezaket dışı ve agresif üslubu tasvip etmenin mümkün olmadığı için Baro Başkanının tavırlarından dolayı cezalandırılmış olacağını, oysa bu tutuma karşı oldukça yumuşak ifadeleri özenle seçerek kullandığını, suçsuz olduğunu bildirmiştir.
Olayın ve savunmanın gerçek olduğu kabul edilse dahi, Şikayetli avukatın 01.02.2005 tarihli dilekçede; “Bir kamu hizmeti olan mesleğimi ahlaka, hukuka ve avukatlık mesleğinin tabi olduğu Avukatlık Kanunu, Yönetmeliğine uygun ve mesleğin gereği kurallar mucibince ve avukatlık mesleğini başka bir işi bulamadığı için değil, bilinçli olarak sürdürmekteyim. Avukat olmanın yanı sıra “tahsil cehaleti alır, eşeklik baki kalır” sözünü kendine düstur edinmiş biri olarak; sadece mesleğimle değil, hal ve hareket ve tavırlarımla da örnek bir insan olmaya çalışmışımdır..” sözlerinin de, ne amaçla yazıldığının açık olması karşısında,
Hangi olumsuz koşullar altında olursa olsun, avukatın hakarete hakaretle karşılık vermesi, mesleğin itibarını sarsacak şekilde davranan avukatın kusurunu ortadan kaldırmaz. Tahrikin varlığı ve derecesi ne olursa olsun, avukatın yasal yol ve yöntemler içinde kalarak uğradığı haksızlığı gidermeye çalışması, “özünde Hukukçu kimliği taşıyan   bir meslek mensubunun asli görevidir.
Şikayetlinin, meslektaşına karşı sarf ettiği sözler, incelik ve nezaketten uzaktır.
Şikayetli Avukatın 01.02.2005 günlü dilekçede kullandığı sözler ile, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 5.maddesinde yazılı, “Avukat yazarken de, koşuşurken de düşüncelerini olgun ve objektif bir biçimde açıklamalıdır. Mesleki çalışmasında avukat, hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmalıdır”, 27/1.maddesinde yazılı “Hiçbir avukat, herhangi bir meslektaşı, özellikle hasım vekili meslektaşı hakkında küçük düşürücü nitelikteki kişisel görüş ve düşüncelerini açıkça belirtemez.” hükmüne aykırı davranmıştır.
Bu nedenlerle Baro Disiplin Kurulunun “Disiplin suçu” oluşturan eylemle ilgili olarak yaptığı hukuksal değerlendirme isabetli bulunmuş ve kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, Şikayetli Avukat A.K.’nin itirazının reddi ile, Ankara Barosu Disiplin Kurulu’nun “uyarma” cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy