Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları m. 27)
E. 2008/350
K. 2008/482
T. 28.11.2008
Şikayetli avukatın, şikayetçi aleyhine takip ettiği dava/icra takibinde, Baro’ya bildirimde bulunmadığı iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli avukat özetle, icra dosyasına verdiği dilekçelerdeki beyanlarının müvekkilinin istek ve talepleri olduğunu, icra dosyasına borçlu kooperatif vekili olarak vekaletname ibraz ettiği, dilekçe verdiğini Baro’ya 06.05.2005 tarihinde bildirdiğini, yine müvekkili Kooperatif adına Uşak 1.İcra Müdürlüğünün 2004/3305 Esas sayılı dosyasından dolayı Uşak İcra Mahkemesine başvuruda bulunduğunu, bu hususu da 17.05.2005 tarihli dilekçe ile Baro’ya bildirdiğini, disiplin cezasını gerektiren bir eylemi olmadığını savunmuştur.
Baro Disiplin Kurulu, şikayetlinin, şikayetçi aleyhinde yürüttüğü üç ayrı dosyada Baro’ya bilgi vermemekten ibaret eyleminin disiplin suçunu oluşturduğundan, sicil durumunu da nazara almak suretiyle şikayetli hakkında kınama cezası tayin etmiştir.
Baro Disiplin Kurulu kararına karşı itirazda bulunan şikayetli itirazında, savunmalarının aksinin kanıtlanmadığını, sicil durumu gözetilerek verildiği belirtilen kararın Yasaya aykırı olduğunu kaldırılmasını talep etmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, şikayetçinin alacağı olan vekalet ücretinin tahsili için Uşak 1. İcra Müdürlüğünün 2005/1367, 2005/1368 ve 2005/1369 Esas sayılı dosyalar ile S.S.U.D. Yapı Kooperatifi aleyhine icra takipleri başlattığı, şikayetlinin borçlu vekili olarak icra dosyalarına vekaletname sunup, itirazlarda bulunduğu, şikayetlinin, şikayet dilekçesinin kayda alındığı 29.04.2005 tarihinden sonra 06.05.2005 tarihli dilekçesi ile şikayet konusu olan icra dosyaları ve ayrıca aynı İcra Müdürlüğündeki 2004/3305 dosya ile ilgili olarak Baro Başkanlığına bilgi verdiği anlaşılmıştır.
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 27/2.maddesine göre; “Bir avukat başka bir avukata karşı asil ya da vekil sıfatıyla takip edeceği davayı kendi barosuna bir yazı ile bildirir.”
Bildirim kuralı, avukatlık mesleğinin saygınlığını, güvenirliğini korumak, bir avukatın ister davacı, ister davalı, ister şüpheli, ister müdahil olarak bir başka avukatla yargı karşısında çatışmasını önlemek ve bu amaçla gerektiğinde Baronun katılımı ile ihtilafın barışçı yollardan çözümüne olanak sağlamak amacı ile getirilmiş bir düzenlemedir. Bu bakımdan Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 27/2.maddesindeki düzenlemeyi geniş yorumlamak ve yalnız davalara değil, avukatlar hakkındaki icra takiplerini de bildirim zorunluluğu kuralı kapsamında kabul etmek gerekir.
Maddede “Takip edeceği” ifadesinden, bildirimin davanın açılmasından, icra takibinin başlatılmasından önce yapılması gerekmektedir. Şikayetli ise şikayetli hakkında icra takiplerini başlattıktan sonra Baro’ya bildirimde bulunmuş ise de bu bildirimi Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 27/2.maddesinde düzenlendiği şekilde bir bildirim olarak kabul etmek mümkün değildir.
Bu nedenle, şikayetlinin eylemi disiplin suçunu oluşturduğundan, Baro Disiplin kurulunca yapılan değerlendirme ve tayin edilen disiplin cezasında hukuki isabetsizlik görülmemiş ve kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikayetlinin itirazının reddi ile, Uşak Barosu Disiplin Kurulunun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin kararının ONANMASINA oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy