Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134) (818 S. K. m. 520) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4) 
E. 2014/393
K. 2014/626
T. 27.09.2014 
İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
Şikâyetli avukat hakkında İstanbul Barosu Yönetim Kurulu’nun “disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına” ilişkin 20.10.2011 gün ve 2011/415 sayılı kararın TBB Yönetim Kurulu’nun 12.12.2011 gün ve 2012/159 Esas, 2012/330 Karar sayılı kararı ile “… 25.Noterliği’nce 02.08.2006 tarih ve 40144 y. nosu ile düzenlenen adi ortaklık sözleşmesi ile T. G.. G. Yat. İnş. ve Tic A.Ş. …Mimarlık Danışmanlık İnş. San. Tic. Ltd. Şti, M… İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ve şikâyetçi İ. İnş. San. Tic. A. Ş. nin bir araya gelerek, T.-…-İ.-M. adi ortaklığını kurdukları,
Şikâyetçi şirketin 15.01.2008 tarihinde M. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ne sermayesini, hak ve hisselerinin tamamını bütün hak ve yükümlülükleriyle birlikte devrettiği, bu devrin 16.01.2008 tarihinde icra kurulu kararına geçirildiği, 02.06.2009 tarihinde notere onaylatıldığı,
Her ne kadar adi ortaklık sözleşmesinin 13. maddesi ile “ortakların hiç birinin bu sözleşmede tespit edilmiş hak ve vecibelerini kısmen veya tamamen bir şirket veya şahsa … Konut GYO A.Ş. nin ve diğer üç ortağın yazılı ve müşterek rızası olmadan devredemeyeceği” hüküm altına alınmışsa da, adi ortaklık hissesinin devri için sözleşme dışı 3. hükmi şahıs durumunda olan … Konut GYO A.Ş.nin onayı alınması hükmünün yasaya ve adi ortaklık sözleşmesine aykırı olduğu,
Hisse devrinin, diğer üç ortak tarafından onaylanmasıyla gerçekleşmiş olduğu,
Şikâyetli avukatın, İ. İnş. San. Tic. A. Ş. tarafından 28.05.2009 tarihli azilname ile azledildiği, Adi ortaklığı oluşturan işin ifasının … Konut GYO A.Ş. tarafından feshedilmesi üzerine, T. Gay. Gel. Yat. İnş. ve Tic A.Ş.nin Ocak 2010 düzenleme tarihli senetler tanzim ettiği ve T.-…-İ.- M. adi ortaklığını kefil olarak gösterdiği,
Dosya içinde, T.-…-İ.-M. adi ortaklığı T. Gay.Gel.Yat.İnş.ve Tic A.Ş., … Mimarlık Danışmanlık İnş.San.Tic.Ltd.Şti, M. İnş.San.Tic.Ltd.Şti, ve İ. İnş.San.Tic.A.Ş. adına T. Gay.Gel.Yat.İnş. Tic.A.Ş. vekili H. B. E. tarafından, …9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/624 E. sayılı 11.06.2006 tarihli müteferrik kararı ile adi ortaklığın temsil ve ilzamının T. Gay.Gel.Yat.İnş, Tic.A.Ş.ne verildiğine dair karara dayanılarak, şikâyetli avukata 15.06.2009 tarihli vekâletname verildiği,
T. Gay. Gel.Yat. İnş. ve Tic A.Ş. ile T.-…, İ.-M. adi ortaklığı aleyhine Ocak 2010 düzenleme tarihli senetlerden dolayı icra takipleri yapılmaya başlandığı, şikâyetli avukatın her iki borçlu vekili olarak açılan takiplerde, borcun tamamını kabul ettiği,
Oysa Borçlar Yasasının 520. maddesine göre adi ortaklığın hükmi şahsiyeti bulunmadığından taraf ehliyetinin olmadığı, bu nedenle adi ortaklık adına verilen vekâletnamenin geçersiz olduğu gibi, takip konusu borçların adi ortaklık adına kabulünün de mümkün olmadığı,
Vekâletnamenin ve borcun kabulünün, ancak adi ortaklığı oluşturan şirketlerden her birinin ayrı ayrı vekâletname vermesi veya her bir tarafından borcun kabulü ile mümkün olduğu, şikâyetli avukatın ise İ. İnş. San. Tic.A. Ş. tarafından 28.05.2009 tarihli azilname ile azledildiği,
Diğer taraftan, … 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/624 E. sayılı 11.06.2006 tarihli müteferrik kararına göre vekâletname verildiği kabul edilse dahi, söz konusu davanın 02.02.2010 tarihili karar ile feragat nedeniyle reddine karar verildiği, dolayısıyla 11.06.2006 tarihli müteferrik karara göre verilen vekâletnamenin geçersiz hale geldiği, buna rağmen şikâyetlinin, 02.02.2010 tarihinden çok sonraki tarihlerde, açılan takip dosyalarındaki borçlan kabul ettiği görülmüştür.
Yukarda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre, şikâyetlinin 1136 sayılı Avukatlık Yasası ve Meslek Kurallarına aykırı davrandığı kabul edildiğinden, hakkında verilen karara karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenle itirazın kabulüne, … Barosu Yönetim Kurulunun Disiplin Kovuşturması Açılmasına Yer Olmadığına İlişkin 20.10.2011 günlü ve 2011/1415 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, şikâyetli hakkında 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 34. ve 134. maddeleri ile Meslek Kurallarının 3 ve 4. maddelerine göre değerlendirme yapılmak üzere disiplin kovuşturması açılmasına karar verilmek üzere dosyanın … Barosu Başkanlığı’na gönderilmesine,” karar verilmesi üzerine … Barosu Yönetim Kurulu’nun 26.07.2012 gün ve 2012/Ş.726 sayılı kararı ile açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek disiplin cezası tayinine yer olmadığına karar verilmiştir.
Şikâyetli Avukatın önceki savunma ve itirazlarında özetle; soruşturma aşamasındaki savunmasını tekrarladığını, olayda geçerli bir azlin söz konusu olmadığını, yapılan hukuki işlemlerin müvekkillerinin menfaatine olduğunu, geçersiz olduğu iddia edilen vekâletname ile açtığı davada şikâyetçi firmanın sessiz kalarak azil iddiasının arkasında durmadığını ve bu konuda Avukat M. Ö.’in tanıklığına başvurulabileceğini beyan ederek, incelemenin duruşmalı olarak yapılmasını talep etmiştir.
Şikâyetli Avukatın Disiplin Kurulunda yapılan duruşmasındaki yaptığı sözlü savunmada ise; dört şirketlik adi ortaklığın vekili olduğunu, ayrıca 3 şirketin de (İ.dahil) vekâletname verdiğini, bilahare İ.’nin kendisini azlettiğini, ancak şirketlerin verdikleri tek tek vekâletnameleri hiçbir zaman kullanmadığını, kullanmış olduğu vekâletnamenin 4 şirketi temsilen verilen müşterek vekâletnameler olduğunu, bu vekâletnamede azlin söz konusu olmadığını, İcra dosyalarındaki işlemlerin Adi Ortaklığın İcra Kurulu’nun vermiş bulunduğu yazılı talimatı üzerine müşterek vekâletnameye istinaden yapıldığını, bu vekâletnamede de azlin söz konusu olmadığını, … 14. İcra Müdürlüğü’nün 2010/21623 E.sayılı dosyasına sunulan borcun kabulü, sürelerden feragat ve mal beyanı hakkındaki konulu dilekçeyi ve eklerini sunarak, diğer tüm icra dosyalarında buna benzer beyanların mevcut olduğunu, ayrıca … Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. tarafından İ.’nin adi ortaklıktan ayrılmasına onay vermediğine ilişkin ve ayrıca İ.’yi de muhatap alarak adi ortaklığın işini feshettiğine ilişkin belgeleri de dosyaya sunduklarını, ayrıca İ.’nin halen ortak olarak vergi yükümlülüğünün devam etmekte olduğunu, yapılan işlemlerin İ.’nin menfaatine olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır.
İncelenen dosya kapsamından Şikâyetli avukatın … 41. Noterliği’nin 28.05.2009 gün ve 28772 yevmiye Nu.lu azilnamesi ile İ. İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi vekilliğinden azledildiği,
… 2. İcra Müdürlüğü’nün 2010/22605 Esasında “T., …-M., İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin bildiri 30.07.2010 tarihli tarihli dilekçe ile bildirildiği,
… 14. İcra Müdürlüğü’nün 210/21623 Esasında “T., …- M., İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin 06.07.2010 tarihli dilekçe ile bildirildiği,
… 14. İcra Müdürlüğü’nün 210/20132 Esasında “T., …-M., İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin 06.07.2010 tarihli dilekçe ile bildirildiği,
… 5. İcra Müdürlüğü’nün 2010/112922 Esasında T. …, M._İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin 17.06.2010 tarihli dilekçe ile bildirildiği,
… 5. İcra Müdürlüğü’nün 2010/12923 Esasında T. …, M._İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin 17.06.2010 tarihli dilekçe ile bildirildiği,
… 5. İcra Müdürlüğü’nün 2010/12924 Esasında T. …, M., İ.” adi ortaklığı adına Şikâyetli avukat H. K. tarafından takibe itiraz edilmediğinin 17.06.2010 tarihli dilekçe ile bildirildiği,
Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde ceza olmadığı,
Şikâyetçi vekilinin 11.10.2012 kayıt tarihli dilekçesi ile müvekkil şikâyetçi şirketin 15.01.2008 tarihinde sermayesi ile hak ve hisselerinin tamamını bütün hak ve yükümlülükleri ile birlikte M. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti’ye devrettiğini, böylece sözü edilen adi ortaklıktan ayrıldığını, ancak 2010 yılı Haziran ayından itibaren müvekkil şirket adi ortaklık adına keşide edilen senetler nedeniyle icra takiplerine maruz kaldığını, şirkete gelen ödeme emirlerine süresinde itiraz edildiğini, ancak bir kısım icra takiplerinden bankadaki paralar üzerine haciz konması ile haberdar olunduğunu, icra dosyalarında yapılan araştırma ile şikâyet edilen avukatın şikâyetçi firmanın ortaklıktan ayrıldığı tarihten çok sonraki bir tarihte verilen vekâletname ile borçları kabul ettiğinin tespit edildiğini, kesinleşen takiplerin iptali için açılan davalarda şikâyetçi şirket tarafından teminat bedellerinin yatırıldığını, davaların derdest olduğunu, şikâyetçinin maddi olarak da zarara uğradığını, şikâyet edilen avukatın, şirketin adi ortaklıktan ayrıldığını bildiği halde bu durumdan bahsedilmeyerek borçların kabul edildiğini, her ne kadar şikâyet edilen avukat tarafından aldığı talimat gereği işlem yapıldığı beyan edilmiş ise de, şikâyet edilen avukatın bildiği halde kanuna aykırı işlem yaparak yasalara ve meslek etiğine aykırı davrandığını, savcılığa yapılan şikâyet sonunda verilen takipsizlik kararma karşı … 9. İdare Mahkemesi’nin 2011/1712 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve yargılamanın halen sürdüğünü, şikâyetin devam ettiğini beyan ettiği görülmüştür.
Avukatlık Yasasının 34. maddesi “ Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”
Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.
Şikâyetli avukatın 28.09.2009 tarihinde azledilmesine karşın Şikâyetçi aleyhine yapılan icra takiplerinde takiplere itiraz edilmediğine ilişkin dilekçe verdiği ve takiplerin kesinleşmesine neden olduğu dosya kapsamı ile tartışmasızdır.
Azil ile vekâlet görevi sone erer ve azledilen avukat müvekkilin lehine ve/veya aleyhine olsun hiçbir hukuksal işlem yapamaz.
Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.
Bu nedenlerle eylemin disiplin suçu oluşturmadığına ilişkin Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetsiz olmakla Şikâyetçi itirazının kabulü ile Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddeler gereği disiplin cezası tayini gerekmiştir.
Sonuç olarak, İ. İnşaat San. Tic. A.Ş. vekilleri Avukat A. N. Y. ve Avukat B. İ. Y.’ın itirazının kabulü ile;
1-… Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 27.01.2014 gün ve 2012/D.578 Esas, 2014/34 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, Şikâyetli avukat H. K.’in “Kınama Cezası İle Cezalandırılmasına”,
2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,
Katılanların oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy