Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 36, 134, 140, 141) (5271 S. K. m. 150) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4)

 

E: 2016-486

K: 2016/659

T: 25.09.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldığından gereği görüşülüp düşünüldü:

 

Şikayetli avukat hakkında, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 04.11.2013 günlü ve 68215580-101-05-34-… sayılı “Olur”u ile “Kasten adam öldürme suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2008/337 esasına kaydan görülen kamu davasında yargılanan sanık F.Ö.'ya … Barosu Başkanlığı’nca 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 150/3. maddesi uyarınca müdafi olarak tayin edildiği ve aynı Kanunun 188/1 maddesi gereğince de zorunlu müdafiliğin kabul edildiği durumlarda müdafiin tüm oturumlara katılma zorunluluğu bulunduğu halde, bahse konu davanın 07.11.2008, 20.01.2009, 02.07.2009, 15.09.2009, 08.12.2009, 30.11.2010, 15.02.2011 ve 05.05.201 1 tarihli duruşmalarına mazeretsiz olarak katılmadığı” iddiası ile kovuşturma izni verilmesi üzerine başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

 

Şikayetli avukat önceki savunmalarında özetle; 10.07.2008 tarihinde müdafii olarak ilk duruşmaya girdiğini, ancak sanığın duruşmada hazır edilemediğini, 07.11.2008 tarihinde duruşmaya gittiğinde sanığın yine hazır edilmediğinin kendisine bildirildiğini, duruşmayı 1,5 2 saat kadar beklendikten sonra başka işlerinin olması nedeniyle daha fazla bekleyemediğini, 20.01.2009 tarihinde duruşmadan haberinin olmadığını, kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığını, sonraki duruşmalarda dosyanın Adli Tıp Kurumu’ndan gelmediğini, dosyanın Adli Tıp Kurumundan dönmemesi ve iş yoğunluğu sebebiyle duruşmalara katılamadığını, olayda herhangi bir suç kastının olmadığını beyan etmiştir.

 

 İncelenen dosya kapsamında; … Barosu Yönetim Kurulu’nun 18.12.2014 günlü kararı ile şikayetli avukat hakkında Avukatlık Yasası’nın 141/2. maddesi gereğince disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Disiplin kovuşturmasına konu eylem nedeniyle, Şikayetli Avukat hakkında “Görevi Kötüye Kullanmak” suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/143 Esas sayılı dosyası ile açılan kamu dava sonucunda Mahkeme’nin 2014/283 Karar sayılı ve 25.06.2014 günlü ilamı ile yüklenen suç açısından sanığın kastı bulunmadığından yüklenen suçtan beraatine karar verildiği, kararın temyiz edilmeden 03.07.2014 günü kesinleştiği,

 

Mahkeme tarafından; “Sanığın ... Ağır Ceza Mahkemesi’nde adam öldürmek suçundan sanık olarak yargılanan F.Ö.’ya baro tarafından müdafii olarak atandığı cezai ehliyetin olup olmadığının belirlenmesi için dosyanın adli tıp kurumuna gönderildiği dosya ATK’da iken sanığın bazı oturumlara katılmadığı en son oturumda ise yurtdışında olması nedeni ile katılamadığı sanığın görevi ihmal kastı ile hareket ettiğine dair soyut iddiadan başka bir delil elde edilemediği gibi sanığın eylemi nedeni ile herhangi bir zarar ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanmadığı, bu nedenle; yüklenen görevi ihmal suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı anlaşıldığından, sanığın yüklenen suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.” gerekçesiyle karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın disiplin sicil özetinde kesinleşen uyarma cezasının bulunduğu, ancak tekerrüre esas olmadığı,

 

… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 16.02.2016 tarihli itiraz dilekçesinde; ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/143 Esas, 2014/283 Karar sayılı ilamı ile Avukat N.V. hakkında suç kastıyla hareket etmediği gerekçesiyle beraat kararı verilmiş olup 1136 sayılı Yasanın 140. maddesi de nazara alınarak Mahkemenin gerekçeli kararında belirttiği üzere şikayetli avukatın zorunlu müdafi olarak görevli olduğu celselere katılmadığı ve bu durumunda 1136 sayılı Yasa’nın 36. maddesine ve meslek kurallarına aykırılık oluşturmasına rağmen disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden; bir kere de Kurulumuzca incelenerek, anılan kararın itirazen kaldırılmasına karar verilmesi kamu adına istendiği,

 

İtiraz dilekçesinin usulüne uygun olarak 26.04.2016 günü şikayetli avukata tebliğ edildiği, ancak beyanda bulunulmadığı görülmektedir.

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesi, “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.

 

Dosyanın Adli Tıp Kurumunda olmadığı dönemlerde de mazeretsiz olarak duruşmalara katılmadığı dosya kapsamı ile tartışmasızdır. Özellikle dosyanın adam öldürme davası olduğu göz önünde bulundurulursa avukatın sanığın savunmasının yapılmadığına ilişkin inanç yaratılması kabul edilemez. Avukat savunma hakkını tam olarak kullanmalı bu nedenle kamudaki meslek itibarına zarar vermemelidir.

 

Şikayetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında işine ve müvekkiline karşı gerekli özeni göstermediği anlaşıldığından, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikayetli avukatın eyleminin disiplin suçu oluşturmadığına ilişkin hukuksal değerlendirme isabetli olmamakla ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ile Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları’nın 3, 4. maddeleri gereği disiplin cezası tayini gerekmiştir.

 

Sonuç olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ile;

 

1-… Barosu Disiplin Kurulunun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 28.12.2015 gün ve 2014/845 Esas, 2015/855 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, Şikayetli avukat N.V.’nın “Kınama Cezası İle Cezalandırılmasına”,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesinde dava yolu açık olmak üzere,

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy