Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 135, 138) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 5, 6, 27)
E. 2010/696
K. 2011/196
T. 03.04.2011
Şikayetçi, şikayetli avukatın Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/32 Esas sayısında kayıtlı olarak kendisi aleyhinde dava açtığını ancak Baroya bildirimde bulunmadığını, ayrıca davanın 21.05.2008 günlü duruşmasında şikayetli avukatın “Sen müvekkilinin parasını aldın, yedin şimdi de davayı uzatıyorsun senden en başta şikayetçi olmadığıma dua et” şeklinde yüksek sesle hakaret ve iftirada bulunduğu, iddiasıyla başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli avukat savunmasında özetle, Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/32 Esas sayılı dosyası ile şikayetli avukat ve müvekkilleri aleyhinde alacak davası açtığını, davada kararın müvekkili lehine çıktığını, davanın yargılaması sırasında şikayetçinin yargılamanın uzatılması amacıyla bazı taleplerde bulunduğunu, cevapları gelmiş olan müzekkereler tekrar yazılmak suretiyle davanın uzamasına sebebiyet verdiğinden, savunma sınırları içerisinde iddiaya konu sözlerin söylenmiş olduğunu, hakaret etmediğini, dava açılacağını müvekkilinin şikayetçiye bildirmiş olması sebebiyle baroya bildirimde bulunmadığını bildirmiştir.
Baro Disiplin Kurulu kovuşturmayı duruşma olarak yürütmüş, tanıklar da dinleyerek şikayetli avukatın Avukatlık Yasasının 34, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 5, 27/1 ve 27/2 maddelerine aykırı davrandığını kabulle şikayetlinin kusuru ağır olarak değerlendirilmiş ve Avukatlık Yasasının 135/3.maddesi uyarınca 100,00.-TL. sı para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiş, karara şikayetli avukat tarafından itiraz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, şikayetçi avukatın müvekkili olan K.Nakliyat San. Ltd. Şti, A.Petrol Taşımacılık ve San. Ltd.Şti, Ü.Yapı Endüstri Tesisleri Taah. Tic.Ltd. Şti birlikte hisseleri de eşit olacak şekilde Türkiye Ş. Fabrikaları A.Ş nin Genel Müdürlüğünün nakliye işlemlerini yaptıklarını, genel müdürlüğün eksik ödemeleri nedeniyle şikayetçi avukatın dava açtığı ve mahkemenin lehe verilen kararını icraya verdiği, şikayetli avukatın müvekkilinin 1/3 hissesine düşen bedeli ödemediği, şikayetli avukatın bu paranın tahsili için şikayetçi avukatla birlikte diğer şirkete Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/32 Esas sayılı alacak davası açtığı, şikayetli avukatın Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde şikayetçi avukat aleyhinde açtığı alacak davasını baroya bildirmediği, davanın kabul edildiği, bu davanın görülmesi sırasında 21.05.2008 günlü duruşmada şikayetli avukatın şikayetçiye “sen müvekkilin parasını aldın, yedin şimdi de davayı uzatıyorsun” şeklinde icapsız sözler söylediği, yeminli tanık D.E.Ç. ve M.A.’nın ifadelerinden anlaşılmıştır.
Avukatlık Yasası 34.maddesinin göndermesi ile Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları 5.maddesinde “Avukat yazarken de, konuşurken de düşüncelerini olgun ve objektif biçimde açıklamalıdır. Mesleki çalışmasında avukat hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmalıdır.” 6. maddesinde “avukat iddia ve savunmanın hukuki yönü ile ilgilidir. Taraflar arasında anlaşmazlığın doğurduğu düşmanlıkların dışında kalmalıdır.”, 27/1.maddesinde “hiçbir avukat, herhangi bir meslektaşı özetle hasım vekili meslektaşı hakkında küçük düşürücü nitelikteki kişisel görüşlerini açıkça belirtemez.” 27/2. maddesine göre “bir avukat başka bir avukata karşı asıl veya vekil sıfatıyla takip edeceği davayı kendi barosuna yazıyla bildirir” hükmünü ihtiva etmektedir.
Şikayetli avukatın şikayetçi aleyhine dava açmadan baroya bilgi vermediği dosyadaki deliller ve şikayetli avukatın savunmasından anlaşılmaktadır. Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 27/2. maddesinin amacı, avukatla avukat veya avukatla iş sahibi arasında çıkan uyuşmazlıklarla ilgili baronun bilgi edinmesini sağlamak, gerektiğinde uyuşmazlığın baro önceliğinde sulh yoluyla çözümlenmesini temin etmek olduğu gibi aleyhine dava açılan avukatın davaya konu eylem ve işlemin baroca değerlendirilip gerekirse resen disiplin soruşturması, meslek itibarının zarar görmemesi amaçlanmıştır.
Şikayetli avukatın yargılaması yapılan davanın 21.05.2008 günlü duruşmasında “Sen müvekkilinin parasını aldın, yedin şimdi de davayı uzatıyorsun senden en başta şikayetçi olmadığıma dua et” şeklindeki icapsız sözleri meslektaşı olan şikayetçi avukatı küçük düşürücü, rencide edici olduğu, duruşmada sarf edilen bu sözlerin yargılamanın hukuksal yönüyle ilgili olmadığı gibi hakkın ortaya çıkarılmasında yararlı, etkili, zaruri bir açıklama olmadığı anlaşıldığından, sözlerin savunma sınırları içinde kaldığı kabul edilemez.
Avukatlar, kullandığı sözlerin objektifliği ihlal eden, mesleğin gerektirdiği saygı ve güvene yakışır tarzı aşan ifadeler kullanmamaya özen göstermelidir. Avukat daima iddia ve savunmanın sınırları içinde kalmalıdır.
Şikayetli avukatın kovuşturmaya konu sözleri yargılamanın hukuksal yönüyle ilgili olmadığı gibi şikayetçiyi küçük düşürmeye yönelik olduğu, yeminli tanıkların ifadesi ile anlaşıldığından eylem Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 5, 6 ve 27/1 maddelerine aykırı olmakla disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Şikayetli avukatın, şikayetçi avukat aleyhinde Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/32 Esas sayılı alacak davası açtığı, ancak Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları 27/2 uyarınca Baroya yazılı bildirimde bulunmadığı anlaşılmakla şikayetli avukatın bu eylemi de disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Bu nedenlerle, şikayetli avukatın şikayetçi avukat aleyhinde dava açmadan önce bildirimde bulunmadığı ve icapsız sözlerle şikayetçi avukatı küçük düşürdüğünden ayrı ayrı iki eylemde bulunduğu ve her iki eyleminde başlı başına disiplin suçunu oluşturduğu anlaşılmakla, Baro Disiplin Kurulunun şikayetli avukatların eylemlerinin disiplin suçunu oluşturduğuna ilişkin kabulünde hukuki isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak, Baro Disiplin Kurulu şikayetli avukatın eylemlerine karşılık Avukatlık Yasasının 135/3.maddesi gereğince 100,00.-TL. sı para cezası takdir etmiştir. Baro Disiplin Kurulu şikayetli avukat hakkında para cezası tayin ederken eylemlerinden dolayı kusurlu olduğu ve kusurun ağırlığını nazara aldığını kabul ederek para cezasına hükmetmiştir.
Avukatlık Yasasının 158. maddesi ile getirilen düzenleme ile disiplin kurulları delilleri soruşturma ve duruşmada edinecekleri kanıya göre serbestçe takdir edebilirler. Ancak, maddi olaylar ve kesin veriler ile de bağlıdırlar. Eylemin müeyyidesi ne ise o cezanın uygulanması gerekmektedir.
Şikayetli avukatın disiplin kovuşturmasına konu her iki eylemi ayrı ayrı uyarma cezasını gerektirmektedir.
Bu nedenlerle, şikayetli avukatın eylemleri ayrı ayrı uyarma cezasını gerektirdiğinden, Baro Disiplin Kurulunun “100,00.-TL. sı para cezası verilmesine” ilişkin kararında hukuki isabet görülmemiş, kararın uyarma cezasına çevrilmesi suretiyle düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak şikayetli avukatın itirazının kabulü ile;
1- Şikayetli avukatın şikayetçi avukat aleyhinde dava açmasına karşın Baroya bildirimde bulunmama eyleminden dolayı Baro Disiplin Kurulunun “100,00.-TL. sı Para Cezası Verilmesine” ilişkin kararının Uyarma Cezasına Çevrilmesi suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Şikayetli Avukat B.A.’nın UYARMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
2- Şikayetli avukatın, şikayetçi avukat hakkında kovuşturmaya konu olan ve disiplin suçu oluşturan sözleri nedeniyle Baro Disiplin Kurulunun “100,00.-TL. sı Para Cezası Verilmesine” ilişkin kararının “Uyarma Cezasına Çevrilmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Şikayetli Avukat B.A.’nın UYARMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy