Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 5, 135, 136) (765 S. K. m. 59, 510, 522, 523) (647 S. K. m. 4, 6)
E. 2007/40
K. 2007/91
T. 16.03.2007
Şikayetli avukatın, Lapseki İcra Müdürlüğü’nün 1999/… sayılı takip dosyasında borçlu şikayetçi H.K.’den 20.12.1999 tarihinde haricen yaptığı 140.000.000 TL tahsilatı, müvekkili diğer şikayetçi E. Tarım Kredi Kooperatifi’ne ödememiş olması sebebiyle Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2006/... esasında kayıtlı olarak “hizmet nedeni ile emniyeti suiistimal” suçundan dolayı açılan kamu davası sonucunda Mahkemenin 2006/.. karar sayılı ve 16.02.2006 tarihli kararı ile şikayetlinin hizmet nedeni ile emniyeti suiistimal suçunu işlediği kabul edilerek 765 sayılı TCK’nun 510, 522, 523 ve 59. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilmiş, cezası paraya çevrilerek ertelenmiş, karar temyiz edilmeksizin 10.04.2006 tarihinde kesinleşmiştir.
Baro Disiplin Kurulu, şikayetli avukatın kamu davasına konu eylemi sebebi ile Avukatlık Yasası’nın 136/1 maddesi uyarınca bir üst ceza olan 135/4 maddesi gereğince üç ay süre ile işten yasaklanma cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir.
Disiplin kovuşturmasına konu eylem sebebiyle şikayetli avukat hakkında Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2006/.. esasında kayıtlı olarak “hizmet nedeni ile emniyeti suiistimal” suçundan dolayı açılan kamu davasında, Mahkemece 16.02.2006 tarihinde 2006/.. karar sayısı ile verilen kararda, şikayetli avukatın hizmet nedeni ile emniyeti suiistimal suçu sabit görülerek 765 sayılı TCK’nun 510, 522, 523, 59. maddeleri gereğince 1 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, 647 sayılı yasanın 4. maddesi uyarınca hapis cezası paraya çevrilmiş, 6. maddesi uyarınca ertelenmiştir. Kararın temyiz edilmeksizin 10.04.2006 tarihinde kesinleştiği kararın arkasındaki şerhten anlaşılmaktadır.
1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 136/1. maddesi, aynı yasanın 5. maddesinin (a) bendinde yazılı bir suçtan kesin olarak hüküm giyme halinde meslekten çıkarma cezası uygulanacağını hükme bağlamıştır. Aynı yasanın 5. maddesinin ikinci fıkrasının 02.05.2001 tarih ve 4667 sayılı yasa ile değişik şekline göre “Birinci fıkranın (a) bendinde sayılan yüz kızartıcı suçlardan biri ile hüküm giymiş olanların cezası ertelenmiş, paraya çevrilmiş veya affa uğramış olsa da avukatlığa kabul edilmezler.” Hizmet sebebiyle emniyeti suiistimal suçu yüz kızartıcı suçlardan olmakla beraber, şikayetlinin eylemi Mahkemenin mahkumiyet kararında da kabul edilen biçimi ile 20.12.1999 tarihi olup 1136 sayılı yasanın 5/a maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 02.05.2001 tarihinden öncedir.
Kurulumuzun Avukatlık Yasası’nın 5/a maddesindeki değişiklikten önce verdiği aynı mahiyetteki kararlarında, verilen cezanın ertelenmesi halinde, Mahkeme kararında da kabul edildiği gibi eylemi işleyenin topluma kazandırılması amacıyla, cezanın meslekten çıkarma cezası olarak değil, eylem ile uygunluk gösteren daha aşağı bir cezanın kabulü prensip alınmaktadır.
Baro Disiplin Kurulu’nun bu kanuni gereklilik değil de, şikayetlinin diğer disiplin cezalarından söz ederek bir üst ceza olduğu gerekçesi ile üç ay süre ile işten yasaklanma cezasına karar vermesinde hukuki isabet bulunmamaktadır; zira şikayetli avukatın dosyada bulunan Baro Disiplin Kurulu’nun 2003/.. sayılı 06.01.2003 tarihli kararı ile 2006/.. sayılı 07.07.2006 tarihli kararlarındaki hem eylem tarihleri hem de kesinleşme tarihleri, bu kovuşturmaya esas eylem tarihinden sonradır.
Ancak, yukarıda belirtilen gerekçeler ile şikayetli avukatın eylemi sebebiyle açılan kamu davası sonucunda verilen cezanın yüz kızartıcı suçlardan olan TCK’nun 510. maddesine göre düzenlenmiş olması ve Avukatlık Yasası’nın 5. maddesinin ikinci fıkrasındaki değişiklik tarihi olan 02.05.2001 tarihinden önceye ait olması karşısında cezanın ertelenmesi sebebi ile verilecek cezanın meslekten çıkarma cezasının altında kararlaştırılması biçimindeki kurulumuzun yerleşmiş uygulaması, aleyhte itirazında olmaması sebebiyle Baro Disiplin Kurulu’nun şikayetli avukat hakkında tertip ettiği üç ay süre ile işten yasaklama kararı sonucu itibariyle uygun bulunmuş kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikayetli avukatın itirazının reddi ile Çanakkale Barosu Disiplin Kurulu tarafından verilen üç ay süre ile işten yasaklanma cezası verilmesine ilişkin kararın onanmasına katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy