Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134)

 

E. 2016/149

K. 2016/321

T. 23.04.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

Şikâyetli avukat hakkında gerek şikâyetçi E.B.  ve gerekse ortağı ve yetkilisi bulunduğu ...Konfeksiyon  San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ni temsilen yaptığı icra takiplerinde tahsil ettiği paraların bir kısmını ücreti vekâletine mahsup edip, bakiyelerini şikâyetçilere bilgi vermeden E.B. ’ın eşi olan E.B. ’a ödediği, takipler hakkında hiçbir bilgi vermediği, ...  3. Aile Mahkemesi’nin 2012/59 Esas sayılı dosyasında şikâyetçi E.B.  ile eşi E.B.  arasında görülen boşanma davasında, E.B. ’ın vekili olarak duruşmalara girdiği, eski müvekkili şikâyetçi E.B.  aleyhine beyanlarda bulunduğu ve aleyhe karar çıkmasına neden olduğu iddialarıyla başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda şikâyetli avukat hakkında disiplin cezası tayin edilmiştir.

 

Şikâyetli avukat savunmalarında; ...  7. İcra Müdürlüğü’nün 2009/13459 Esas yine ...  7. İcra Müdürlüğü’nün 2009/19625 Esas sayılı takip dosyasında ve ...  11. İcra Müdürlüğü’nün 2011/2553 Esas sayılı dosyasında Avukatlık Yasası 164 ve 166. maddeleri gereğince hak etmiş olduğu karşı vekâlet ücreti ve müvekkilinden alınması gereken vekâlet ücreti ile masraflar düşüldükten sonra geri kalan rakamın piyasada ...Konfeksiyon  San ve Tic. Ltd. Şti. adına iş yapan ve herkes tarafından şirketin sahibi ve temsilcisi olarak tanınan, yakınan E.B. ’ın eşi E.B. ’a teslim ettiğini, ...  11. İcra Müdürlüğü’nün 2011/2553 Esas sayılı dosyasında alınan rakamın 5.000,00 TL değil 4.000,00 TL olduğunu ve haricen anlaşma olduğunu, yapılan kısmi tahsilâtın avukatlık ücretine mahsup edildiğini, buna ilişkin talimat ve belgenin bulunduğunu, yakınanın sözünü ettiği diğer senetlerle ilgili beyanlarının asılsız ve kötü niyetli olduğunu, yakınanın şahsen kendisine verdiği hiçbir işinin bulunmadığını, ...  3. Aile Mahkemesi’nin 2012/59 Esas sayılı boşanma davası açıldığında da elinde yakınanın devam eden dosyasının bulunmadığını, durum böyle iken salt yakınanın kendisinde vekâletinin olmasının yakınan aleyhine iş almasına engel olmadığını, söz konusu davada yakınanın değil davalının vekili olarak hareket edildiğini, yakınanın şirketinin piyasaya çok miktarda borçlanması ve borçlarını ödeyemez hale gelmesinden sonra yakınanın ... ’den ayrılarak ... ’na yerleştiğini, bu dönemde yakınanın bizzat kendisinin işlerini eşinin takip edeceğini beyan ettiğini, yakınanın aranarak yapılan tüm tahsilâtlardan haberdar edildiğini, tahsilâtların yakınanın bilgisi dahilinde E.B. ’a ödendiğini, ödemelere ilişkin belge ve ibranamelerin bulunduğunu, yakınanın iyi niyetli olmadığını, eşi ile olan aile içi problemlerinden ötürü kendisi hakkında asılsız ve gerçek olmayan beyanlarda bulunmasının kabul edilemez olduğunu belirtmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından; Dosyanın Kurulumuza önceden intikali üzerine 02.08.2014 tarihli ve 2014/382 Esas, 2014/499 Karar sayılı ve 02.08.2014 tarihli kararla “Dosyadaki 1. ihtilaf konusu olan, şikâyetli avukatın, şikâyetçi şirket ve yetkilisi E.B.  adına yaptığı icra takiplerinden tahsil ettiği paraları şirketin işlerini takip eden ve E.B. ’ın eşi olan E.B. ’a ödemesinin ve takiplerle ilgili kendisinden talimat almasının hukuken E.B. ’ın şirketi temsile yetkili olup olmadığına ilişkin hususta, taraflar arasında ...  1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/279 Esas ve 08.05.2014 tarihinde karara çıktığı bildirilen alacak davasına ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi için Baro Disiplin Kurulu kararının bozulmasına karar verilmiş olduğu,

 

...  3. Aile Mahkemesi’nin 2012/59-407 sayılı dosyasında açılan boşanma davasında davacının E.B. , davalısının E.B.  olduğu davalıyı şikâyetli Avukat H.S.K. ’nın vekâleten temsil ettiği ve davanın ret edilmiş olduğu,

 

Şikâyetli avukat tarafından dosyaya ibraz edilen 10 adet muhtelif tarihli ve tarihsiz tutanak ve belgelerde şikâyetli avukatın E.B. ’dan icra takipleri ile ilgili talimatlar aldığı, yaptığı harici ve icrai tahsilâtlardan bu şahsa ödemeler yaptığı,

 

Şikâyetçi vekillerinin dosyaya ibraz ettikleri 07.02.2014 tarihli dilekçelerine ekli 2 bilirkişi raporunun incelenmesinde,  ...  1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/279 Esas sayılı dosyasında, şikâyetçi şirket tarafından davalı şikâyetçi aleyhine alacak davası açıldığı 03.04.2013 tarihli bilirkişi M.Ç. ’in raporundan “davalı şikâyetlinin E.B. ’a yaptığı ödemelerin geçerli ödemeler olduğu, bu nedenle davalının davacıya borcu olmadığına” dair rapor tanzim edildiği,  08.07.2013 tarihli aynı bilirkişinin, 07.05.2013 tarihli ara karara göre düzenlediği raporda ise, “E.B. ’ın davacı şirketi temsilen yetkili olmadığının kabul edilmesi halinde, davacının davalıdan talep edebileceği alacağının 24.801,46 TL olacağı” nın bildirilmiş olduğu,

 

Bozma sonrası dosyaya örneği alınan ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/279 Esas, 2014/290 Karar sayılı ve 08.05.2014 tarihli kararla davanın 24.801,46 TL’lik kısmının 08.07.2013 tarihli bilirkişi ek raporu dikkate alınarak kabulüne, 17.284,27 TL’lik kısmı bakımından 21.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 2.597,00 TL’lik kısmı bakımından 23.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 4.920,19 TL’lik kısmı bakımından 16.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiği,

 

Mahkeme kararında dava kendisine ihbar olunan E.B. ’nın cevap dilekçesinde ...Konfeksiyon  SanTic Ltd. Şti.’nin yetkilisi olarak davacı E.B.  gözükmekte ise de şirket adına finansal kararları kendisinin aldığını, E.B. ’ın bu durumdan haberdar olduğunu, davalı şikâyetli avukata şirket adına icra takibi başlatması için kendisinin yetki verdiğini, ... 7. İcra Müdürlüğünün 2009/13459 Esas ve 2009/19625 Esas sayılı dosyalarından tahsil edilen meblağları kendisine ödediğini belirtilmiş olduğu,

 

Mahkeme’nin  “... 7. İcra Müdürlüğünün 2009/19625 esas sayılı dosyası celbedilip incelendiğinde; davacı vekili tarafından borçlu ...  Tekstil San ve Tic AŞ hakkında ...7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1489 esas 2009/929 karar sayılı kararı doğrultusunda; 4.768,00 TL asıl alacak 207,00 TL bakiye harç, 213,50 TL yargılama gideri, 573,00 TL ilam vekâlet ücreti, 611,05 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.372,55 TL alacağın tahsili amacı ile takip başlatıldığı, 16.11.2009 tarihinde 7.022,60 TL bedeli Av. H.S.K. 'nın aldığı görülmüştür.

 

...  7.İcra Müdürlüğü’nün 2009/13459 esas sayılı dosyası celbedilip incelendiğinde; davacı vekili tarafından borçlu ...  Pazarlama San ve Aş. hakkında ...5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.06.2009 tarih 2008/422 esas 2009/236 karar sayılı ilamı doğrultusunda; 14.990,00 TL asıl alacak, 809,50 TL bakiye harç, 234,30 TL yargılama gideri, 1.798,00 TL ilam vekâlet ücreti, 3.895,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.727,14 TL alacağın tahsili amacı ile takip başlatıldığı, alacaklı vekili Av. H.S.K. 'nın 21.07.2010 tarihinde 24.227,70 TL bedeli teslim aldığı, 23.08.2010 tarihinde ise 2.597,00 TL'yi teslim aldığı görülmüştür.

 

Mahkememiz dosyası hukukçu hesap bilirkişisine tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 04.04.2013 tarihli raporda ve 12.07.2013 havale tarihli ek raporda özetle; mahkemenin E.B. ’ın davacı şirketi temsile yetkili olmadığını kabul etmesi halinde davacının davalıdan talep edebileceği toplam miktarın 24.801,46 TL olacağı hesaplanmıştır.

 

Dosya içerisindeki deliller incelendiğinde; davacı ...Konfeksiyon  SanTicLtdŞti.nin temsil yetkisinin münhasıran E.B. ’a ait olduğu, E.B. ’a verilen resmi bir temsil yetkisinin olmadığı, dolayısıyla şirket ile ilgili yapılacak tüm ödemelerin geçerli olabilmesi için şirkete veya temsilcisi E.B. ’a yapılması gerektiği resmi kayıtlarda E.B. ’ın temsil yetkisinin bulunmadığı, E.B. ’a yapıldığı iddia edilen ödemelerin davalıyı sorumluluktan kurtaramayacağı anlaşıldığından bilirkişi raporunda hesaplanan davalının tahsil ettiği bedellerin davacıya ödenmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış ve yapılan yargılamaya, alman ve benimsenen bilirkişi raporuna ve ek raporuna, tüm dosya kapsamına göre; 08.07.2013 tarihli bilirkişi ek raporu dikkate alınarak davacının davasının 24.801,46 TL'lik kısmının kabulüne, 17.284,27 TL'lik kısmı bakımından 21.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 2.597,00 TL bakımından 23.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 4.920,19 TL bakımından 16.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla istemin reddine” gerekçesiyle anılan hükmü kurduğu,

 

Kararın şikâyetli avukat tarafından 24.06.2014 tarihinde temyiz edilmiş olduğu, kararın Yargıtay ... Hukuk Dairesi’nin 2014/33328 Esas, 2015/27094 Karar sayılı ve 16.09.2015 tarihli kararla onanarak kesinleştiği,

 

Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde herhangi bir disiplin cezasının yer almadığı anlaşılmaktadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun “Kurulumuza yakınılan avukatın şevkinde gösterilen ikinci gerekçe olan menfaati zıt taraflara hukuki yardımda bulunma konusunda yapılan değerlendirmede, yakınılan avukatın ...Konfeksiyon  Ltd. Şti. nin vekili olduğu ve şirket ortağı olan E.B.  adına şahsi işlerini takip etmediği, kaldı ki açılan boşanma davasını dava tarihinin 20.01.2012 olması ve yakınılan avukatın yaptığı icra takiplerine ilişkin ödemelerinin tarihlerinin en sonuncusunun 15.07.2011 tarihi olması nazara alındığında boşanma davası açıldığı esnada yakınılan avukatın E.B.  ile herhangi bir vekâlet ilişkisinin söz konusu olmadığı anlaşılmıştır. Tüm değerlendirmeler ışığında yakınılan avukatın Avukatlık Kanunu ve Meslek Kuralları'na aykırı davranışı tespit edilmemiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.

 

Yakınılan avukatın ...Konfeksiyon  San. Tic. Ltd. Şti. nin vekâletnamesiyle vekil tayin edildiği, şirket lehine bazı dava ve icra dosyalarının takibi konusunda şirket adına hareket ettiğini belirten E.B.  tarafından yetkilendirdiği, yapılan tahsilâtların yine E.B.  isimli kişiye ödendiği ve ibranameler alındığı anlaşılmıştır.

 

Konu ile ilgili olarak yakınan şirket tarafından yakınılan avukat aleyhine ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/279 E. sayılı dosyasıyla alacak davasının açıldığı, dosyada yaptırılan bilirkişi incelemesinde verilen rapordan talimatların alındığı ve bedellerin ödendiği E.B.  isimli kişinin 3. şahıslara karşı şirketin ödemelerini yaptığı, şirket adına iş ilişkilerine girdiği, piyasaya şirket adına çek verdiği gerekçesiyle bu kişiye yapılan ödemelerin şirket yetkilisine yapılan geçerli ödeme sayılacağı konusunda rapor verildiği anlaşılmıştır. ...  Barosu Disiplin Kurulunca 14.03.2014 tarihinde Disiplin Cezası tayinine Mahal Olmadığına karar verildiği, itiraz üzerine TBB Disiplin Kurulunun 2014/382 E. 2014/499 K. ve 02.08.2014 tarihli kararıyla ...  1. Asliye Hukuk mahkemesinde açılmış olan alacak davasının sonucunun tarafları bağlayıcı olacağı ve Disiplin Hukuk Açısından delil olacağı bu nedenle Kurulumuzun kararı Bozulmuştur. Dosya yeniden esas alarak taraflara tebligat gönderilmiş ve ...  1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/279 E. 2014/290 K. sayılı kararının kesinleşmesi beklenilmiştir. ...  1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/279 E. 2014/290 K. sayılı kararı Yargıtay ... Hukuk Dairesinin 16.09.2015 tarih 2014/33328 E. 2015/27094 K. sayılı kararıyla onanmasına karar verildiği, taraflarca karar düzeltme talebinde bulunmadıklarından Yargıtay ... Hukuk Dairesinin 16.09.2015 tarihli onama kararıyla kararın 18.10.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşıldı.

 

Dosyanın ve ...  1. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı incelendiğinde yakınılan avukatın müvekkili yakınan şirketin yetkilisi E.B. ’a ödemesi gereken parayı E.B. ’ın boşandığı eşi E.B. ’a ödediği ancak yakınılan avukatın ödemeleri yetkili olmayan kişiye yaptığı ve kesinleşen Mahkeme kararı gereğince de 24.801,46 TL. sının ödenmesine karar verildiği, yakınılan avukatın iş bu eylemi TBB Meslek Kuralları 43. Maddesine aykırılık teşkil etmektedir.” gerekçesiyle şikâyetli avukatın uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verdiği görülmektedir.

 

Karara itiraz eden şikâyetçi vekilinin itirazında özetle; yakınılan avukatın icra dosyasından yaptığı tahsilâtı, en kısa zamanda müvekkil şirketin yetkili temsilcisine veya yazılı talimat verdiği kişiye teslim etmek ya da ulaşamıyorsa tevdi mahalli tayini cihetine gitmek zorundayken şirket temsilcisi eski eşe teslim ettiğini, bir avukatın, vekil sıfatıyla bizzat tahsil ettiği parayı, boşanma davasında vekili olduğu eski eşten aldığı tarihsiz, açıklamasız, meblağ içermeyen ve sonradan düzenlendiği aşikâren belli olan bir kısım evraka dayalı olarak zimmetinde alıkoymaya hakkı olmadığını belirtmiştir.

 

Şikâyetli avukat itirazında özetle; ödemenin şirket ad ve hesabına hareket eden yakınanın eşine yapıldığını, mahkeme kararının aleyhe olmasının nedeninin bilirkişi raporlarına rağmen ödeme yapılan şahsın yetkili kabul edilmemesi olduğunu, tahsil edilen paranın elde tutularak müvekkile ödenmemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, şirketi dış ilişkide temsil eden şahsa yapılan iyi niyetli ödemenin bulunduğunu, ödemenin yetkili kişiye yapılıp yapılmadığının maddi hukuk sorunu olduğunu, boşanma tarihine kadar eski eşe yapılan tahsilâtlar için şikâyetçinin hiçbir itirazının bulunmadığını, şikâyetin haksız ve kötü niyetli olduğunu belirtmiştir.

 

... İdare Mahkemesi’nin 2012/757 Esas, 2012/1534 Karar sayılı ve 07.11.2012 tarihli emsal kararında “Olayda, davacının kendi beyanı ile de sabit olduğu üzere tahsil ettiği parayı müvekkiline bildirmediği ve sonrasında da kayın biraderine verdiği, her ne kadar davacının müvekkiline ulaşamadığı iddiası olsa da Türkiye Barolar Birliği Meslek kurallarına göre bu durumda tahsil ettiği parayı müvekkili adına açacağı bir banka hesabına yatırması gerekirken davacının bu yükümlülüğü de yerine getirmediği, ayrıca müvekkilinin yazılı talimatı olmaksızın tahsil ettiği parayı üçüncü kişiye teslim ettiği bu durumun avukatlık mesleğinin gerektirdiği güven ve saygınlıkla bağdaşmadığı ve davacı açısından kusur oluşturduğu açık olup davacının eylemine uyan kınama cezası ile cezalandırılması yolundaki dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.” denilmekle, müvekkilin yazılı talimatı olmaksızın tahsil edilen paranın üçüncü bir kişiye tesliminin avukatlık mevzuatına aykırı olduğu vurgulanmaktadır.

 

Bu nedenlerle Baro Disiplin Kurulu’nun, şikâyetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelerine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirmesi yerinde olmakla itirazların reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikâyetçi kendi adına asaleten ...Konfeksiyon  San. ve Tic. Ltd. Şti’yi temsilen E.B.  vekili Avukat L.Ö. ve Şikâyetli avukat H.S.K. ’nın itirazının reddi ile;

 

1-...  Barosu Disiplin Kurulu’nun “Uyarma Cezası ile Cezalandırılmasına” ilişkin 04.12.2015 gün ve 2014/220 Esas, 2015/193 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,

 

Katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy