Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 5, 136, 158) (765 S. K. m. 240) (647 S. K. m. 6)
E: 2001/23
K: 2001/74
T: 20.04.2001
İtirazın süresinde yapıldığı anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetli Avukat hakkında disiplin kovuşturmasına konu oluşturan eylemi nedeniyle "Görevi kötüye kullanmak" suçundan dolayı açılan kamu davası sonunda sabit olan eyleminden dolayı TCK'nun 240/1 maddesi gereğince 1 yıl müddetle hapsine karar verildiği ve cezanın 647 sayılı yasanın 6. maddesi uyarınca ertelendiği Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesinin kesinleşme şerhini içeren 03.11.1998 tarihli ve 1997/239 esas, 1998/206 karar sayılı kararından anlaşılmıştır.
Şikayetli Avukatın kasdi bir cürümden bir sene hapis cezası ile hüküm giymiş olması, Avukatlık Yasasının 5 (a) maddesine göre avukatlık mesleğine kabulü engelleyen durumlardandır. Anılan Yasanın 136. maddesinin I. fıkrası hükmüne göre de 5. maddenin (a) bendinde yazılı bir suçtan kesin olarak hüküm giyme halinde "Meslekten Çıkarma" cezası uygulanır.
Ancak, Kovuşturma konusu olayda mahkemece TCK'nun 240/1 maddesine göre hükmedilen ceza ertelenmiş bulunduğundan, tecil müessesesinin sanığı topluma kazandırmaya yönelik amacı dikkate alınarak "Meslekten Çıkarma" cezası tayin edilmesi zorunluluğu yoktur. Bu hususta "Meslekten Çıkarma" cezasından daha hafif bir ceza ile yetinilmesi yolundaki uygulama, Kurulumuzca verilen ve Adalet Bakanlığınca da onaylanan kararlarla süreklilik kazanmıştır.
Ancak, Avukatlık Yasasının 158. maddesi hükmüne göre, Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu ve Barolar Disiplin Kurulları, disiplin cezalarının verilmesinde, avukatlık onur ve itibarını korumak, mesleğin adalet amaç ve gereklerine ve mesleki düzen, gelenek ve adetlerine uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak ilkesini göz önünde tutmakla yükümlü bulunduklarından, bu amacın gerçekleşebilmesi için eylemle tayin edilen ceza arasında adil bir dengenin sağlanmasına özen gösterilmesi gerekmektedir.
Kovuşturma konusu eylemler bu açıdan değerlendirildiğinde, meslekten çıkarma cezası verilmesi gerekmemekle birlikte, sabit olan disiplin suçu ile tayin olunan ceza arasında bir denge sağlanamadığı görülmüştür.
Bu nedenle, Baro Disiplin Kurulunca yapılan değerlendirme isabetli bulunmamış ve eylemin niteliğine göre para cezasının "Üç Ay Süreyle İşten Çıkarma" cezasına çevrilmesi gerekmiştir.
Sonuç olarak, Şikayetimin itirazının reddi ve Cumhuriyet Başsavcısının itirazının yukarıda belirtilen çerçevede kabulü ile, İstanbul Barosu Disiplin Kurulu'nun (50.000.000) TL. sı para cezası verilmesine ilişkin kararının "Üç Ay Süre İle İşten Çıkarma" cezasına çevrilmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ve Şikayetli Avukat Mustafa Başaran'ın ÜÇ AY SÜRE İLE İŞTEN ÇIKARMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy