(1136 S. K. m. 106, 139, 151, 157)

E: 2021/1088

K: 2022/93

T: 04.02.2022

Avukatlık Kanunu’nun 106/1.maddesi; “Disiplin Kurulu, üyelerden en az üçü hazır bulunursa toplanır.”

“Disiplin kurulu üyelerinin reddi ve istinkafı” başlıklı 151. maddesi; “Disiplin kurulu üyeleri, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda yazılı sebeplerle reddedilebilir ve istinkaf edebilirler.

Ret istemi, reddi istenen üyeden başkalarının katılmasıyla incelenir.

Ret ve istinkaf sebebiyle kurulun toplanamaması halinde 139 uncu maddeye göre işlem yapılır.”

Anılan Kanunu’nun 139.maddesinin son fıkrası da; “İkinci fıkranın kapsamına giren bir durumun mevcut olması veya ret yahut istinkaf sebepleriyle başkan ve üyelerin katılmamaları yüzünden baro yönetim ve disiplin kurullarında toplantı yeter sayısı bulunamazsa, eksikler yedeklerle tamamlanır. Yedeklerin de herhangi bir sebeple görüşme veya karara katılmamaları yahut sayılarının yetişmemesi halinde, baro levhasında yazılı olup yönetim ve disiplin kurullarına seçilme yeterliği bulunan avukatlar arasından ad çekme yolu ile seçileceklerle eksikler tamamlanır.” hükümlerini amirdir.

Disiplin Kurulunun nihai kararlarına itiraz mümkün olup, red talebinin reddine ilişkin karara itiraz ancak nihai karar aşamasında ve esas kararla birlikte incelenebilir.

Şikayetli Avukatın 13.04.2021 kayıt tarihli dilekçesi ile Baro Disiplin Kurulu’nun Başkan ve 4 üyesini reddettiği görülmüştür.

Barosu Disiplin Kurulu’nca, heyet üyelerinin tamamı reddedildiğinden, red talebini incelemek üzere Avukatlık Kanunu’nun 151.maddesine göre reddi istenen üyelerden başkalarınca toplanarak red talebine ilişkin olarak 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’ndaki düzenlemelere göre değerlendirme yapılması gerekirken, bu hususta herhangi bir karar verilmeden esas hakkında karar tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Bu nedenle Avukatlık Kanunu’nun 139 ve 151.maddesindeki emredici hüküm gereğince; reddi istenen disiplin kurulu başkan ve üyeleri yerine, yedek üyelerin çağrılması ve yedek bulunmadığı takdirde seçilme yeterliği bulunan avukatlar arasından ad çekme yoluyla eksikliğin tamamlanması gerekirken, böyle bir yöntem izlenmeden ve redde ilişkin karar verilmeksizin tesis edilen Baro Disiplin Kurulu kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

Gereği düşünüldü:

Şikayetli Avukatın itirazının kabulüne; Şikayetçi Avukatın itirazının reddine; … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin kararının BOZULMASINA, kararın onay için Avukatlık Kanunu’nun 157/7.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy