Türk Cemaatı İstinaf Mahkemesi Aile Dairesi Numara 13/1972 Dava No / Karar Tarihi 06.11.1972
Karar Dilini Çevir:
Türk Cemaatı İstinaf Mahkemesi Aile Dairesi Numara 13/1972 Dava No / Karar Tarihi 06.11.1972
Numara: 13/1972
Dava No: /
Taraflar: Salim Süleyman ile Cemaliye Salim
Konu: Ayrı yaşayan eşlerden kabahatli olanın diğer tarafa nafaka ödemesi. geçimsizlikten boşanma - Şahadet- Bidayet Mahkemesinin Davalının ve şahitlerin şahadetine niçin inanmadığı hakkında sebep göstermemesi doğru değildir.
Mahkeme: TCM/aile
Karar Tarihi: 06.11.1972

- T.C.M. İstinaf No. 13/72
(Dava No. 82/71, Lefke)
TlJRK CEMAATI İSTİNAF MAHKEMESİNDE
Hak-im Heyeti : M.Necati Münir, Reis, Ahmed İzzet ve
Şakir S.Ilkay
İstinaf eden : Salim Süleyman, Lefke
(Davalı)
- -ile-
Aleyhine istinaf edilen : Cemaliye Salim, Lefke
(Davacı)
arasında
İstinaf eden namına : Cebbar Niyazi
Aleyhine istinaf edilen na-mına: M. Aziz adına Hasan Murat

----------------------------------------------
Türk Aile (Evlenme-Boşanma) Kanunu, Fasıl 339, Madde 39 (2). - Ayrı
yaşayan eşlerden kabahatli olanın diğer tarafa nafaka ödemesi. Madde 26 (f) geçimsizlikten boşanma. Da-valı karının kocasına temizgömlek istediğinde bunu hazırlamayıp "yine dıŞarı orospulara gideceksin" diye laflar etmesi ve buna benzer bazı vakaların olması taraflar arasındaki evliliği kökünden sarsacak derecede geçimsizlik teşkil etmez.
Şahadet- Bidayet M-ahkemesinin Davalının ve şahitlerin şahadetine niçin
inanmadığı hakkında sebep göstermemesi doğru değildir.

Taraflar 21.8.1947 tarihinde Lefke'de evlendiler. Davalı Lefke'de şoförlük yapmaktadır. 2.4.1971'de davalı evi terk etmiş ve ayrı bir evde yaş-amaya başlamıştır. Buna göre Davacı dava açarak ayda £ 25.- naffaka
istemiştir. Davalı ise nıukabil talebinde bu kadar nafakayı verecek durumda olmadığını, Davacının kusurları yüzünden müşterek hayatın imkânsız olduğunu iddia ederek boşanma talebinde bulun-muştur.
Bidayet Mahkemesi Davalının iddialarını reddederek Davacının nafaka talebi üzeı-inden Davalının ayda £ 8.- nafaka ödemesine emir vermiştir. Davalı mezkûr karardan istinaf etmiştir. İstinaf Mahkemesi, Bidayet Mahkemesinin boşanma. kararı vermemekle -hata etmediğine ve Davacı lehine emredilen £ 8.- nafakanın fahiş olmadığına karar vermiştir.
---------------------------
H Ü K Ü M
Davacı ile davalı 21 Ağustos 1947 tarihinde Lefke'de evlenmiş-ler ve orada ikamet etmeye başlamışlardı. Davalı Lefke'de şofördür.

Davalı 2 Nisan 1971 tarihinde aile evini terk etmiş ve ayrı bir evde ikamet etmeğe başlamıştır. Bunun üzerine davacı huzurumuzdaki davayı ikame ederek ayda £ 25.- nafaka talep etmiştir. D-avalı dosyalamış olduğu müdafaa takririnde £ 25.- nafakayı verecek bir durumda olmadığını iddiâ etmiş ve aynı zamanda mukabil talep olarak da davacının kusurları yüzünden müşterek hayatın imkansız olduğunu iddia etmiştir. Bu kusurların bazıları, davacının -aşırı derecede kıskanç olması, davacının dilbaz olması, davalıya daimi surette sövmesi ve iftira etmesi, davalının bakımını ihmal etmesi ve davalıya ait parayı çalmasıdır.

Bidayet Mahkemesi tarafların şahadetini dinledikten sonra davalının boşanma talebin-i red etmiş ve davacının nafaka talebi üzerinden davacıya
£ 8.- ayda nafaka vermesini emretmiştir.

Davalı mezkûr karardan istinaf etmiştir. İstinaf esas olarak üç nokta üzerine istinad etmektedir. Birincisi, Bidayet Mahkemesi boşanma vermemekle hata etmiş-tir. Ikincisi, Bidayet Mahkemesi davacının şahadetine inanmakla ve davalıya ve şahitlerine inanmamakla hata etmiştir. Üçüncüsü verilen nafaka miktarı fahiştir.

Bunları teker teker alacak olursak, boşanma hususunda Bidayet Mahkemesi herhangi bir boşanma se-bebi olmadığı kararına varmıştır. Tutanaklar incelendiği zaman Bidayet Mahkemesinin bulgusunun hatalı olmadığı anlaşılmaktadır. Gerçi davalı şahadetinde birkaç vakatan bahsederek karısının kendisine küfrettiğini temiz, ömlek istedi inde bunu hazırlamayıp, - "yine dışarı orospulara gıdeceksin diye laflar ettığini ve buna benzer bazı vakalar iddia etmiştir. Kanaatımızca bu vakalar taraflar arasındaki evliliği köktüden sarsacak derecede geçimsızıiğe sebep vermemiştir ve Bidayet Mahkemesi bu sebepler üzerine bo-şanma vermemekte hâta etmiş değildir.

İkinci olarak, davalı ve şahitlerine Mahkemenin inanmaması meselesine gelince, şahitlere inanıp inanmama hususu Bidayet Mahkemesine düşen bir takdir hakkıdır ve buna Yüksek Mahkeme pek ender hallerde müdahale edebilir-. Bidayet Mahkemesi hâkiminin davalının ve şahitlerinin şehadetine niçin inanmadığı hakkında sebep vermediği hakikaten doğrudur ve bu bakımdan karar kusurludur. Fakat sebep verilmediği için karar hataiı olsa bile dava eninde sonunda boşanma sebebı olup olm-aması üzerinde döndüğü için, bu sebep üzerinde fazla teferruata girip incelemek lüzumsuzdur kanaatindeyiz.

Üçüncü istinaf sebebi nafaka ile ilgilidir. Davalı kendi şahadetinde ayda £ 15.- kazandığını iddia etmiştir, halbuki yine kendinin söylediğine göre -ayda £ 10.- aldığı eve vermektedir, ayda £ 4.500 sigara için ödemektedir, ayda £ 2.000 kahve parası vermektedir. Bunlardan görüleceğine göre davalının kazancı hakkında verdiği şahadet hakikatlarla bağdaşmamaktadır. Bunun üzerine Bidayet Mahkemesi haklı ola-rak davalının kazancını tesbit'etmek için davacının verdiği şahadete inanmıştır. Bu şahadet kanaatımızca tatminkâr olmamakla beraber davacı evden ayrılmadan evvel davalının eve her gün masraf yaptığını söylemiş, daha sonra da kendisine ancak £ 25.000'nın k-âfi geleceğını söylemiştir. Bunlardan ima şekli ile istihraç edilebilir ki davacının kendi ihtiyaçları olan £ 20-25.000'yı davalı karşılamakta idi. Davacı avukatının bu hususta öteki tarafa sual sorması ve davalının kazancı hakkında şahadet ibraz etmesi ge-rekirdi. Fakat dediğimiz gibi bunların yapılmamasına rağmen yine de istikraç edebilecek kadar tutanaklarda şahadet vardır. Bu bakımdan £ 8.000 nafaknın fahiş olmadığı kanaatindeyiz. Davalı da zaten £ 5.000 nafaka ödemeyi kabul ettiğine göre £ 5.000 ile £ 8-.000 arasında müdahale edecek kadar fark olmadığı sebebi ile bu istinaf sebebi de reddolunur.

Netice olarak istinafın tümü red olunur.
İstinaf masraflarını istinaf eden ödeyecektir.

- Türk Cemaatı İstinaf Mahkemesi

6 Kasım 1972


Full & Egal Universal Law Academy