Sigorta Tahkim Komisyonu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(5684 S. K. m. 30) (6100 S. K. m. 114)

 

14.12.2020 Tarih ve K-2020/99197 Sayılı Hakem Kararı (Finansal Kiralama)

 

1. BAŞVURU KONUSU UYUŞMAZLIK VE YARGILAMA USULÜNE İLİŞKİN BİLGİLER

 

1.1. Uyuşmazlık Konusu Olay ve Talep

 

Başvuru sahibi ile XXX A.Ş. arasında yaşandığı beyan edilen uyuşmazlığın konusu, XXX no’lu Leasing Uzun Süreli Sigorta Poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketince teminat altına alınan makinede meydana gelen hasar sonucu talep edilen maddi zarara ilişkindir.

 

Başvuru sahibi, XXX kazık makinası için sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin zararı karşılamaması nedeniyle bakiye 78.669,29-TL’nin XXX A.Ş.’den tahsil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

 

1.2. Başvurunun Hakeme İntikaline ve İncelenmesine İlişkin Süreç

 

Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvuru sonrasında belgelerin taraflardan temin edilmesinden sonra Hayat Dışı Raportörü tarafından yapılan ön inceleme sonucu hazırlanan Raportör Raporundaki görüşler doğrultusunda uyuşmazlığın çözümü için hakemliğimizin görevlendirilmesine karar verilmiştir. Dosya heyetimizce teslim alınarak yargılamaya başlanmıştır.

 

2. TARAFLARIN ORTAYA KOYDUĞU MADDİ VE HUKUKİ İDDİALAR

 

2.1. Başvuru Sahibinin İddia, Delil ve Talepleri

 

Başvuru sahibi dilekçesinde, söz konusu arıza sonucu kısmi revizyona sokulan motor subaplarının, motor yağ soğutucusunun kırık kapağının, hararete maruz kalan motorun enjektör kablolarını eritmesi ve değişiminin, arıza esnasında motor yağ-su karışımının neticesinde, radyatöre motor yağının girmesi sonucu radyatörün sökülerek temizlenmesi işçiliğinin, tespit edilen arızalı krank sensörlerinin yenilenmesinin, arızanın sebebi düşünülen enjektörlerin, değişen enjektörlerin mazot pompası ile test edilmesi ve pompa revizyonunun, devir daim pompasının motor yağı ile test edilmesi ve servis tarafından değiştirilmesinin, tüm termostatların yağlanması sonucu değiştirilmesinin, tüm motor üzerinde müşürlerin değiştirilmesinin sigorta kapsamına alınmaması, motorun periyodik bakım sürecinde değişen yağ- filtre v.s. malzemelerin arızadan dolayı tekrar değiştirilmesi ancak bunların da kapsama alınmaması nedeniyle eksik ödenen 78.669,29-TL’nin taraflarına karşı tarafça ödenmesi talep edilmiştir.

 

Dosyaya belge olarak; imza sirküleri, vergi levhası, Tahkim başvuru harcı dekontu, leasing şirketi ile yapılan e-posta yazışmaları, sigorta şirketine eksper ile ilgili yazışmalar, Leasing Uzun Süreli Sigorta Poliçesi, makine hasar ekspertiz raporu, XXX A.Ş.’nin beyanı ve diğer belgeler sunulmuştur.

 

2.2. Sigorta Kuruluşunun İddia, Delil ve Talepleri

 

Komisyona intikal eden hasar nedeniyle XXX numaralı hasar dosyası açılarak başvuru sahibinin taleplerinin değerlendirildiği, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde müvekkili şirket tarafından başvurucuya 12.869,60 Euro hasar bedeli 29.04.2020 tarihinde, 15.918,36 TL KDV bedeli 14.05.2020 tarihinde ödendiği, müvekkil şirketin sorumluluğunun sona erdiği, başvurucunun taleplerinin, poliçe kapsamına girmeyen dizel motorun rektifiyesi/yenilenmesi sırasında hasar ile direkt ilişkisi kurulamayan muhtelif bakım, revizyon, aşınan/yıpranan nitelikteki parçaların bedellerine ilişkin olduğu, sigorta poliçesi genel şartları uyarınca teminat kapsamına girmeyen söz konusu taleplerden müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, başvurucunun Sigorta Tahkim Yargılamasına başvurmadan önce müvekkili sigorta şirketine karşı ön başvuru şartını gerçekleştirmediği, arabuluculuğa başvurulmadan evvel Tahkim yargılamasına başvurulduğu, başvurunun bu sebeplerle usulen reddi gerektiği, başvurucunun, HMK m.107 hükmüne dayanarak talebini belirsiz alacak olarak ileri sürdüğü, hukuki yarar yokluğundan talebin reddi gerektiği, zamanaşımı itirazlarının bulunduğu, sigortalının, sigorta konusu makine ve tesisleri normal bakımlı ve işler halde bulundurmak için gerekli makul tedbirleri almaya mecbur olduğu, sigortalının yükümlülüklerine aykırı eylemlerinden doğan zararlardan ya da zararın artmasından sigorta şirketinin sorumlu tutulamayacağı, hasar ile zarar arasında illiyet bağını kuracak delillerin mevcut olmadığı, hasar bedeli hesaplamasının sigortacılık teamülüne ve mevzuata uygun şekilde yapılması, müvekkili şirketin ekspertiz bedelinden sorumluluğu bulunmadığı, başvurucunun KDV dahil olacak şekilde tazminat talebinin hukuka aykırı olduğu, müvekkili şirketin başvuruya sebebiyet vermediğinden yargılama gideri vekalet ücreti başvurucu üzerinde bırakılması gerektiği, her hal de ücreti vekalete 1/5 oranı dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği belirtilerek, hukuki dayanaktan yoksun talebin reddi ile yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.

 

Dosyaya belge olarak, vekaletname, ödemeye ilişkin dekontlar, makine hasar ekspertiz raporu ve poliçe örneği sunulmuştur.

 

3. UYUŞMAZLIĞA UYGULANACAK HÜKÜMLER

 

Uyuşmazlığın çözümü için 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Türk Medeni Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu, Finansal Kiralama Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik, Sigorta Tahkim Usulü ve Sigorta Hakemlerine İlişkin Tebliğ, Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik, Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları, Sigorta Poliçesi ve Özel Şartları ile Yargıtay İçtihatları dikkate alınmıştır.

 

4. DEĞERLENDİRME, GEREKÇELİ KARAR

 

Başvuru, Leasing Uzun Süreli Kombine Poliçesi kaynaklı tazminat talebine ilişkindir.

 

Dosyanın incelenmesinden; ihtilafa konu olan iş makinasının, XXX tarih XXX sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesine konu XXX’ni XXX tarihli proforma fatura muhteviyatı olan muhtelif ekipmanlar arasında yer aldığı, söz konusu iş makinasının finansal kiralama sözleşmesi ile XXX A.Ş.’nce XXX Şti.’ne kiralandığı anlaşılmıştır.

 

Finansal kiralama konusu malın mülkiyeti kiralayana aittir. (Finansal Kiralama Kanunu 23/1). Buna mukabil kiracı ise, sözleşme süresince finansal kiralama konusu malın zilyedi olup, sözleşmenin amacına uygun olarak her türlü faydayı elde etme hakkına sahiptir (Finansal Kiralama Kanunu 24/1).Kiralama konusu malın sigorta ettirilmesi zorunludur. Malın kimin tarafından sigorta ettirileceği sözleşmede gösterilir. Sigorta primleri kiracı tarafından ödenir (Finansal Kiralama Kanunu 24/4).

 

XXX A.Ş., XXX tarih XXX sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesine konu muhtelif ekipmanlar için, XXX numaralı, 15.01.2020/21.09.2020 vade tarihli Leasing Uzun Süreli Kombine Poliçesi tanzim eden Şirket konumundadır.

 

Poliçenin incelenmesinden, sigorta konusunun XXX nolu finansal kiralama sözleşmesi muhteviyatı olduğu, XXX A.Ş.’nin sigortalı, başvuru sahibi XXX Şti.’nin de sigorta ettiren sıfatında olduğu görülmüştür.

 

21.02.2020 tarihinde başvuru sahibinin kullanmakta olduğu XXX kazık makinasında maddi hasar meydana geldiği hususunda ihtilaf bulunmadığı görülmüştür. Davalı sigorta şirketi meydana gelen hasarla ilgili olarak, sigortalı XXX A.Ş.’ne 29.04.2020 tarihinde 12.869,60 Euro hasar bedeli, 14.05.2020 tarihinde 15.918,36 TL KDV bedeli ödemiştir. Bu defa sigorta ettiren XXX Şti. bakiye tazminat talebinde bulunmuştur.

 

Poliçede “İşbu poliçe finansal kiralama şirketi ile kiracı arasında imzalanan finansal kiralama sözleşme şartlarındaki kiracının yükümlülükleri çerçevesinde sigortalının haklarını korumak amacıyla tanzim edilmiştir. Hasar tazminat ödemeleri sigortalı olan finansal kiralama şirketine yapılacaktır. Sigortacı, tazminat ödemesini takiben, halefiyet hakkı çerçevesinde, sigortalının finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan haklarını haizdir. ” ibaresi yer almaktadır.

 

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1454/1 maddesi uyarınca “Sigorta ettiren, üçüncü bir kişinin menfaatini, onun adını belirterek veya belirtmeyerek, sigorta ettirebilir. Sigorta sözleşmesinden doğan haklar sigortalıya aittir. Sigortalı, aksine sözleşme yoksa, sigorta tazminatının ödenmesini sigortacıdan isteyebilir ve onu dava edebilir” yani adı geçen madde hükmüne göre sigorta ettiren kendi menfaatini değil bir başkasının menfaatini sigorta ettirmiş olmakla, aksine bir sözleşme yoksa sigorta tazminatını ancak sigortalı talep edebilmekte olup, sigorta bedelini alma, zararı tazmin ettirme ve dava açma hakkı lehine sigorta yapılan sigortalıya aitken sigorta akdinden doğan borç ve yükümlülükler ise sigorta ettirene ait bulunmaktadır.

 

Konuya ilişkin Yargıtay 11. HD 09.11.2006 tarih 2005/10305 Es. ve 2006/11393 K. Sayılı kararında “Dava, Leasing All Risk Sigorta Poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, dava konusu sigorta başkası lehine sigortadır. Sigorta poliçesine göre sigortalı ... Kiralama A.Ş, davacı ... Tic. Ltd. Şti. ise sigorta ettirendir. Poliçe tarihi ile dava tarihi itibariyle uyuşmazlığa uygulanması gereken 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1454/1 maddesi uyarınca “Sigorta ettiren, üçüncü bir kişinin menfaatini, onun adını belirterek veya belirtmeyerek, sigorta ettirebilir. Sigorta sözleşmesinden doğan haklar sigortalıya aittir. Sigortalı, aksine sözleşme yoksa, sigorta tazminatının ödenmesini sigortacıdan isteyebilir ve onu dava edebilir.” yani adı geçen madde hükmüne göre aksine bir sözleşme yoksa sigorta tazminatını ancak sigortalı talep edebilir. Somut olayda poliçede bu yönde (aksine) bir hüküm yoktur. Bu durumda sigorta ettiren davacının aktif dava ehliyeti bulunmamaktadır...” denmektedir.

 

Somut olayda poliçede, hasar tazminat ödemelerinin sigortalı olan finansal kiralama şirketine yapılacağı belirtilmiş olup, poliçede aksine bir hüküm de bulunmamaktadır. Başvuru sahibinin alacaklı durumunda bulunmaması nedeniyle davada aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır.

 

Bununla beraber, dosyaya sunulan XXX A.Ş. tarafından XXX Şti.’ye verilen 04.09.2020 tarihli beyanda“ ...sözleşmeye konu ekipmanın ödene hasarını az bulmaları nedeniyle ve diğer sebepler ile ilgili sigorta şirketi/şirketleri ve üçüncü şahıslar/şirketler aleyhine, finansal kiracı sıfatıyla, tüm gider ve hukuki sonuçlarına bizzat katlanması ön şartıyla; menfi ve müspet zararlar da dahil her türlü zararların, tazminatın sigorta tazminatının talebi için gerekli her türlü talepte bulunmaya; gerekirse ihtarnamelerin çekilmesine, kendilerine çekilen ihtarnamelere yanıt vermeye, gerektiğinde icra takibinde bulunmaya, yurtiçi ve yurt dışında ilgili tüm davaların ve davaların tüm aşamalarında şirketimizin temsiline muvafakat ederiz.” denmektedir. Her ne kadar bu beyan imza edilmiş ise de imza sirküsü sunulmadığı için imzaların kime ait olduğu anlaşılamamıştır.

 

5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun Ek 6. maddesi “Bu Kanun uyarınca sigortacılık yapan kurum veya kuruluşlardan ya da Hesaptan talep edilecek tazminat alacağı ancak; a) Alacaklı tarafından bizzat, b) Alacaklının kanuni temsilcisi veya kanuni temsilcinin bizzat vekâlet verdiği avukat vasıtasıyla, c) Alacaklının bizzat vekâlet verdiği eşi, çocukları, annesi, babası, kardeşleri veya avukatı vasıtasıyla, takip edilebilir. Takip yetkisi, sigortacılık yapan kurum veya kuruluşlar ya da Hesap nezdinde yapılacak işlemleri kapsar. (2) Tazminat alacağı, sadece hak sahibine veya avukatına ödenir ve birinci fıkrada belirtilen kişiler de dâhil olmak üzere hiç kimseye devredilemez. (3) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunca belirlenir.” hükmünü amirdir.

 

Finansal Kiralama şirketinin başvuru sahibine verilmiş bulunan “şirketlerini temsile muvafakat” ettiklerine dair belge geçerli sayılsa dahi, başvuru sahibinin aktif husumetinin bulunmaması nedeniyle, başvurunun esasına girilmesine yer olmayıp HMK. 114/1-d maddesi uyarınca başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.

 

Heyetimizce araştırılacak başka bir konu kalmadığından dosya içeriği belgeler dikkate alınarak, uyuşmazlık hakkında karara varılmış olup, yargılamaya son verilerek hüküm kurulmuştur.

 

5. KARAR

 

Yapılan değerlendirmeler ve belirtilen gerekçeler neticesinde;

 

1) Başvura sahibinin başvurusunun usulden REDDİNE,

 

2) Başvuru sahibi tarafından yapılan tüm yargılama giderinin başvuranın üzerinde bırakılmasına,

 

3) Sigorta şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen tutar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. bendi ile 5684 S. Sigortacılık Kanununun 30/17. bentleri uyarınca, beşte biri olan 816,00-TL vekâlet ücretinin başvuru sahibinden tahsili ile sigorta şirketine ödenmesine,

 

5684 sayılı Kanunun 30/12. maddesi hükmü gereği, kararın bildirim tarihinden itibaren 10 gün içinde Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14.12.2020 (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy