Sigorta Tahkim Komisyonu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(5684 S. K. m. 30)

 

30.05.2019 Tarih ve 2019/İHK-6438 sayılı İtiraz Hakem Heyeti Kararı

 

1. BAŞVURUYA KONU UYUŞMAZLIK VE İTİRAZ HAKEM HEYETİNE İNTİKALİ

 

1.1. Uyuşmazlık Konusu Olay

 

Uyuşmazlık konusu, Sigorta kuruluşu tarafından Kasko Sigorta poliçesi ile sigortalı olan XXX plakalı araçta, 28.10.2018 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sonucu oluşan hasarın tazminine ilişkindir.

 

Başvuru Sahibi’nin aracının 24.05.201…-24.05.201… tarihleri arası dönem için davalı tarafından Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalanmış olduğu anlaşılmaktadır.

 

1.2. Dosyanın İtiraz Hakem Heyetine İntikal Etme Süreci

 

Uyuşmazlık Hakemince verilen karara Başvuru Sahibi 09/04/2019 tarihinde itiraz etmiştir. İtiraz yetkilisi tarafından yapılan değerlendirme sonucunda, dosyanın itiraz hakem heyetine tevdiine karar verilmiştir.

 

Başvuru Sahibi’nin itirazı sonucunda 07.05.2019 tarihinde uyuşmazlık konusu dosya İtiraz Hakem Heyetimize ulaşmıştır.

 

2. SİGORTA HAKEMİ VEYA HAKEM HEYETİNCE VERİLEN HÜKÜM

 

Yapılan değerlendirmeler ve belirtilen gerekçeler neticesinde;

 

1. Başvurunun kısmen kabulü ile 5.461,- TL tazminatın 04.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı XXX Sigorta Şirketi tarafından başvuru sahibi XXX ’ya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,

 

2. Başvuran tarafından yapılan 350,- TL başvuru harcı ve 400 TL bilirkişi ücret giderlerinden oluşan toplam 750 TL’nin kabul/red oranında 384,- TL’lik kısmının davalı XXX Sigorta Şirketi ’nden alınarak zarar gören, başvuran XXX’ya ödenmesine,

 

3. Başvuran vekil ile temsil edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725 TL avukatlık ücretinin davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi ’nden alınarak başvuran ve kendini vekille temsil ettiren XXX’ya ödenmesine,

 

4. Aleyhine başvurulan XXX Sigorta Şirketi vekille temsil edildiğinden, talebin reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan, AAÜT’ne göre 2.725 TL vekalet ücretinin,5684 sayılı yasanın 30. Maddesinin 17.fıkrası gereğince 1/5i olan 545 TL’nin, Başvuru Sahibi XXX’ dan alınarak davalı XXX Sigorta Şirketi ’ne verilmesine,

 

5. 5684 sayılı Kanunun 30/12. Maddesi hükmü gereği, kararın bildirim tarihinden itibaren 10 gün içinde Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verildi.

 

3. TARAFIN/TARAFLARIN İTİRAZ GEREKÇELERİ VE TALEPLERİ

 

Başvuru Sahibi Uyuşmazlık Hakemi Kararı’na karşı yapmış olduğu itirazlarının özetinde;

 

• Hükme esas alınan bilirkişi raporuna itibar edilmemesi gerektiğini, Bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda aracın onarım gören hasarlı parçalarının bazılarının yazılmadığını, işçilik bedellerinin düşük yazılması sebebiyle gerçek zarar bedelinin tespit edilememiş olduğunu,

 

• Başvuru Sahibi tarafından aracının onarım faturasına göre araçta 12.439,95 TL hasar bedeli oluştuğunu belirterek karara itiraz etmiştir.

 

4. UYUŞMAZLIĞA UYGULANACAK HÜKÜMLER

 

Uyuşmazlığın çözümü için Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Borçlar Kanunu Genel Prensipleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Türk Ticaret Kanunu’nun Sigorta Hukuku’na ilişkin hükümleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, Karayolları Trafik Yönetmeliği ve Sigorta Poliçesi hükümleri ile Kasko Sigortası Genel Şartları dikkate alınmıştır.

 

5. DEĞERLENDİRME, GEREKÇELİ KARAR

 

Hakem Heyetimize itiraz üzerine gelen dosya incelendiğinde, itirazın sadece Başvuru Sahibi tarafından yapıldığı görülmüştür. Sigortacılık Kanunu m. 30/23 göre, “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun hükümleri, sigortacılıktaki tahkim hakkında da kıyasen uygulanır.”. Bu kapsamda usul hukukunda hâkim olan aleyhe karar verme yasağı gereği, taraflardan birisi kanun yoluna başvurursa, inceleme sadece onun lehine ve ileri sürdüğü sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Bu sonuç tasarruf ilkesinden doğmakta olup, taraf kanun yoluna başvurmamışsa kendiliğinden kanun yolu incelemesi yapılamaz ve kanun yoluna başvurmayan tarafın verilen hükmü zımnen onayladığı kabul olunur. Ayrıca belirtmek gerekir ki, bu ilke, resen araştırma ilkesinin uygulandığı dava ve durumlarda dikkate alınmaz (PEKCANITEZ, H./ATALAY, O./ÖZEKES, M., Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, 4. Baskı, 2016, s. 517).

 

Bu açıklamalar gereği, inceleme konusu dosyada, tek tarafın itirazda bulunmuş olması nedeniyle, bu itiraz sebepleri çerçevesinde değerlendirme yapılacaktır. Bunun dışında dosyada resen göz önüne alınması gereken veya kamu düzenine ilişkin bir husus gözlenmemiştir. Dosyada usuli yönden bir eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından itirazın esasına geçilmiştir.

 

Başvuru Sahibi’nin gerçek zarara ilişkin itirazları değelendirildiğinde;

 

Dosyaya sunulmuş olan bilgi ve belgelere göre 28.10.2018 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde; Başvuru Sahibi’nin 26.11.2018 tarihinde Sigorta Şirketi’ne başvuruda bulunduğu; Sigorta Şirketi’nin cevap vermemesi üzerine ise 19.12.2018 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunduğu görülmüştür.

 

Dosya içerisinde mevcut, başvuru sahibi tarafından alınan hasar ekspertiz raporunda mevcut zararın KDV dahil 12.439,95 TL olarak tespit edildiği, Sigorta Poliçesinde yer alan 2.128,00 TL muafiyet düşüldükten sonra 10.311,95 TL olan hasar bedelini, Sigorta Şirketi’nin karşılamakla yükümlü olduğunu belirterek karara itiraz etmiş olduğu anlaşılmaktadır.

 

Dosyada mevcut bulunan 11.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda: 'XXX’ya ait XXX plakalı XXX marka tip 201X model 20.153 km’deki daha önce hasar kaydı bulunmayan aracın, 28/10/2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazasında oluşan hasarın onarımı sonrasında toplam hasar tespitinin KDV’li 5.195,00 TL...’ tespit edildiği görülmüştür.

 

Başvuru Sahibinin bilirkişi raporu sonrasında ıslah dilekçesi sunduğu ve talebini 5.000,00 TL’den 10.311,95 TL hasar bedeli ve 354,00 TL eksper ücreti toplamı 10.665,95 TL’ ye çıkarttığı görülmüş ve bilirkişi raporuna itirazlarda bulunduğu anlaşılmıştır.

 

Başvuru Sahibinin süresinde bilirkişi raporuna itirazı çerçevesinde; raporda aracın onarım gören hasarlı parçalarının bazılarının yazılmadığı, işçilik bedellerinin düşük yazılması sebebiyle gerçek zarar bedelinin tespit edilememiş olduğu belirtilmiştir. Bu durum üzerine Bilirkişinin ek rapor hazırladığı ve bu ek raporda hasar bedelinin belirlenebilmesi için aracın hasarlı fotoğraflarının talep edildiği ve fakat Başvuru Sahibi tarafından fazla detaylı olmayan resimlerin gönderildiği belirtilmiştir. Bilirkişinin kendisine gönderilen resimler üzerinden hasar tespiti yaptığı; bu tespit sonucu 'Fatura edilen parçalardan onarımına ilişkin gövde kırığı bulunan sol far ve sağ sis far çerçevesi, darbe emici tampon ön üst, kilit ön tampon alt panjur, ızgara tampon ön alt değerlendirmeye alınmış ön tampon demiri resimlerden hasarsız orijinal kavitasyonunda görüldüğünden ve ön tampon, ön tampon alt darbe emici, sol sis farı onarımı uygun görülmüştür. Aracın ön panel bakalitin değişimi için soğutma su radyatörü, A/C klima radyatörün demonte edilmesine gerek olmadığından mekanik işçilik ve A/C gazı değerlendirmeye alınmamıştır. Sunulan kök raporda onarımı mümkün olan polimer(plastik) kompozit malzemeden üretilen komponentler değerlendirilmemiştir. İşçilikler güncel piyasa realitesi baz alınarak fiyatlandırılmıştır. ’ şeklindeki açıklamasının yeterli ve ayrıntılı bir şekilde düzenlendiği görülmüştür.

 

Bunun yanı sıra bilirkişi tarafından; XXX’ ya ait aracın 28.10.2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazasında oluşan hasar onarımı sonrasında Toplam Hasar tespitinin KDV’li 7.589 TL olarak tespit edilmiş olduğu, Başvuru Sahibi ve Sigorta Şirketi arasında düzenlenen poliçe detayında her bir hasar için 2.128,00 TL muafiyet uygulamasının olduğu anlaşılmıştır.

 

Başvuru Sahibi tarafından kazadan yaklaşık 5 ay sonra aracın onarıldığı servisten alındığı belirtilen 18.03.2019 tarihli faturayı dosyaya ibraz ettiği görülmüş fakat aracın onarım aşamasına dair herhangi bir bilgi, resmin dosyada bulunmadığı bu nedenle tarafımızca faturanın somut verilere dayanmadığı anlaşılmıştır. Kazadan aylar sonra düzenlenen fatura içeriğinin, başvuru sahibi tarafından alınan ekspertiz raporu ile birebir aynı olması ve gerek ek rapor gerekse kök rapor ile uyumsuz tespitler içeren somutluğu teyit edilemeyen başvuru sahibinin aldığı ekspertiz raporuna ve bu raporun içeriği ile tamamen aynı olan kaza tarihinden aylar sonra düzenlenen faturaya itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır.

 

Tüm bu sebepler nedeniyle bilirkişi raporuna ve ek rapora itibar etmek gerekmiş; raporların hüküm kurmaya elverişli, açıklayıcı ve anlaşılır olduğu tespit edilmiş olup bilirkişi tarafından tespit edilen 7.589,00 TL hasar bedelinden taraflar arasında düzenlenmiş olan poliçedeki 2.128,00 muafiyet uygulamasının çıkarılmasıyla Sigorta Şirketi’nin 5.461,00 TL’den sorumlu olacağı anlaşılmış olup Başvuru Sahibi’nin bu yöndeki itirazının reddi gerekmiştir. Ancak başvuru sahibinin ekspertiz ücretine yönelik talebinin bulunması ve bu talebin kabul görmemiş olması karşısında, TTK m.1426 hükmü gereğince ekspertiz ücretine, inceleme faydasız kalmış olsa dahi hükmetmek gerektiği anlaşılmış, bu nedenle başvuru sahibinin itirazlarını ekspertiz ücreti ile sınırlı olmak üzere kabul etmek gerekmiştir.

 

6. SONUÇ:

 

1. Yukarıda açıklanan gerekçelerle Başvuru Sahibinin Uyuşmazlık Hakeminin 29.03.2019 tarihli 2019/12433 K. sayılı kararına karşı yaptığı itiraz başvurusunun KISMEN KABULÜNE,

 

2. Başvurunun kısmen kabulü ile 5.461 TL hasar bedeli ve 354,00 TL ekspertiz ücreti toplamı olan 5.815,00 TL’nin 04.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte Sigorta Şirketi’nden alınarak Başvuru Sahibine verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,

 

3. Kabul ve ret oranına göre 350 TL başvuru ücreti, 350 TL itiraz başvuru ücreti ile 400 TL bilirkişi ücreti toplamı olan 1.100,00 TL’nin 599,70 TL’lik kısmının Sigorta Şirketi’nden alınarak Başvuru Sahibine ödenmesine,

 

4. Başvuru Sahibi kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT ve kabul edilen miktara göre 2.725,00 TL vekalet ücretinin Sigorta Şirketi’nden alınarak Başvuru Sahibine verilmesine,

 

5. Sigorta Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre 545 TL vekalet ücretinin Başvuru Sahibi’nden alınarak Sigorta Şirketi’ne verilmesine,

 

6. Kararın usuli işlemlerin tamamlanması için Sigorta Tahkim Komisyonu’na tevdiine,

 

7. 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30. maddesinin 12.fıkrası gereği, uyuşmazlık 40.000,00-TL’nin altında olduğundan KANUN YOLU KAPALI OLMAK ÜZERE OY BİRLİĞİ İLE KARAR VERİLDİ. 30.05.2019 (¤¤)

 


Full & Egal Universal Law Academy