Sigorta Tahkim Komisyonu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(2918 S. K. m. 85, 91) (6100 S. K. m. 109, 176, 428) (5684 S. K. m. 30) (4721 S. K. m. 1)

 

19.12.2018 Tarih ve K-2018/83706 Sayılı Hakem Kararı(Maddi)

 

1. BAŞVURU KONUSU UYUŞMAZLIK VE YARGILAMA USULÜNE İLİŞKİN BİLGİLER

 

1.1. Uyuşmazlık Konusu Olay ve Talep

 

Karara bağlanmak üzere tarafıma tevdi edilen uyuşmazlığın konusu XXX Sigorta A.Ş. tarafından XXX sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (TRAFİK) Sigorta poliçesi kapsamında sorumluluğu temin edilen XXX plakalı araç ile başvurana ait XXX plakalı aracın 13.08.2018 tarihinde karıştığı beyan ve iddia edilen maddi zararlı trafik kazasına ilişkindir.

 

Başvuran vekili, XXX plakalı araçta oluşan hasar için, ödenen tazminatın yetersiz olduğundan bahisle, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla ile şimdilik 100. -TL hasar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş, 11.12.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle, talebini 4.825,03.TL’ye yükseltmiş, 472.-TL’lik ekspertiz ücreti dahil yargılama giderlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

 

1.2. Başvurunun Hakeme İntikaline ve İncelenmesine İlişkin Süreç

 

Dosya hakemliğimce teslim alınarak yargılamaya başlanmıştır. Dosya içeriği üzerinde yapılan tetkik sonucunda uyuşmazlığın mahiyeti ve dosya mevcudu itibariyle duruşma yapılmasına gerek olmadığı değerlendirilmiştir.

 

Tarafların iddiaları karşısında konu teknik bilgiyi gerektirdiğinden, 26.11.2018 tarihli ara kararıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, ara kararı taraf/taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Taraflar, ara kararına karşı herhangi bir itirazda bulunmamış, başvuranın bilirkişi ücretini ödemesiyle dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanmış 05.12.2018 tarihli rapor dosyaya kazandırılmıştır. Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve 26.11.2018 tarihli Ara Kararında verilen ihtaratlı kesin süre içerisinde raporlara karşı diyeceklerinin bildirilmesi istenmiştir. Davalı vekili, bilirkişi raporuna itiraz etmemiştir. Başvuran vekili 11.12.2018 tarihli ıslah dilekçesini dosyaya sunmuştur. Başvuranın ıslah talebi HMK 176 vd maddeler ile 428/3 maddesi uyarınca kabul edilmiştir.

 

Dosyada yapacak başkaca usul işlemi kalmadığı anlaşılmakla, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 05.12.2018 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak karara varılmış ve yargılamaya son verilmiştir.

 

2. TARAFLARIN ORTAYA KOYDUĞU MADDİ VE HUKUKİ İDDİALAR

 

2.1. Başvuru Sahibinin İddia, Delil ve Talepleri

 

Başvuran vekili, 22.10.2018 tarihli başvurusunda, özetle; davalı tarafından sigortalanmış aracın %100 kusurla müvekkilinin aracına 13.08.2018 tarihinde hasar verdiğini, araçta meydana gelen hasarın davalının sorumluluğunda olduğunu, bu hasarın teyidi ve tutarının hesaplanması için sigorta şirketine başvuru yapıldığını, davalının bir kısım ödeme yaptığını beyanla XXX plakalı araçta meydana gelen hasar için ödenen tazminatın yetersiz olduğundan bahisle, HMK md.109 kapsamında kısmi dava açarak, şimdilik 100.-TL hasar tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte ekspertiz ücreti dahil yargılama giderleri ile vekalet ücretinin tahsilini davalıdan talep etmiş, 11.12.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle, talebini 4.825,03.TL’ye yükseltmiş, 472.-TL’lik ekspertiz ücreti dahil yargılama giderlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Başvuran vekili, başvuru formu ekinde Komisyon’a, harçlandırılmış vekaletname sureti, Sigorta Tahkim Komisyon ücretinin ödendiğine dair dekont, kaza raporu, bilirkişi raporu, fatura, ihtarnameyi sunmuştur.

 

2.2. Sigorta Kuruluşunun İddia, Delil ve Talepleri

 

Davalı sigortacı vekili, bila tarihli cevap dilekçesinde poliçeyi teyit ederek özetle; 18.10.2018 tarihinde 6.307,76.TL hasar tazminatı ödendiğini, yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını, ekspertiz ücretinden sorumlu olmadıklarını, yasal faiz istenebileceğini, başvurunun kabulü halinde 1/5 oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyanla, başvurunun reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. Sigortacı vekili cevap dilekçesi ekinde Komisyon’a; harçlandırılmış vekâletname sureti, poliçe, eksper raporu, ödeme dekontunu sunmuştur.

 

3. UYUŞMAZLIĞA UYGULANACAK HÜKÜMLER

 

Uyuşmazlığın çözümü için 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Karayolları Trafik Yönetmeliği, Trafik Sigortası Genel Şartları, Sigorta Poliçesi özel hükümleri ve ilgili diğer mevzuat hükümleri ile emsal Yargıtay Kararları dikkate alınmıştır.

 

4. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇELİ KARAR

 

Başvuru, 13.08.2018 tarihli trafik kazasında zarar gören XXX plakalı aracı işleten tarafından, kazada sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasıyla XXX plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk ( Trafik ) Sigorta Poliçesini tanzim eden sigorta şirketinden maddi tazminat (araç hasar bedeli - ekspertiz ücreti) istemine ilişkindir.

 

2918 sayılı KTK 91. Maddesine göre işletenlerin, KTK 85/1 maddesinden doğacak sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere geçerli teminat tutarları üzerinden mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. Davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenmiş XXX no.lu ZMS ( Trafik ) Sigorta Poliçesinin incelenmesinden, kazaya karışan XXX plakalı araç işleteninin sorumluluğunun, poliçe limiti dâhilinde sigorta şirketi tarafından temin edildiği anlaşılmaktadır. Kaza tarihi itibariyle poliçenin maddi hasarlarda araç başına limitinin 36.000.-TL olduğu görülmüştür.

 

Başvurudan önce davalı sigortacıya usulüne uygun başvuru yapıldığı ve harici ödeme alındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetlerinin ve dava şartlarının mevcut olduğu anlaşılmış ve başvurunun esasına girilmiştir.

 

Dosya muhteviyatı olarak taraflardan temin edilmiş belge ve bilgiler kapsamında çekişmenin XXX plakalı araçta meydana gelen hasar tutarı, ödenen tazminatın yeterli olup olmadığı, ekspertiz ücreti, faiz, vekâlet ücreti ve yargılama giderleri konularında yoğunlaştığı anlaşılmaktadır.

 

Konu teknik bilgiyi gerektirdiğinden 26.11.2018 tarihli ara kararıyla, bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi ücretinin ödenmesiyle, re’sen bilirkişi olarak seçilen Sigorta Eksperi XXX tarafından hazırlanmış 05.12.2018 tarihli bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır. 05.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda, özetle;

 

• XXX plakalı aracın 4 adet eski hasar kaydının bulunduğu,

 

• Dosyaya sunulu evrak ve fotoğraflar üzerinden inceleme yapıldığı, hasarın oluş şekli ve olay sonrası fotoğrafların uyumlu olduğu,

 

• Aracın arka kısmından darbe alması sonucu değişmesi gereken parçaların tespit edildiği,

 

• ZMS (Trafik) Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının “Tazminat ve Giderlerin Ödenmesi” başlıklı 2.2. maddesi uyarınca, Hak sahibi aracının, bu madde uyarınca Hazine Müsteşarlığınca belirlenen ölçütleri karşılayan, dilediği onarım merkezinde onarılmasını talep edebileceği, bu halde sigortacının araç kaza tarihi itibariyle anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlara göre belirlenecek bedele göre ödeme yapabileceği, Sigortacının söz konusu bedel uygulaması hakkında hak sahibini hasar ihbarından itibaren 2 iş günü içinde bilgilendirmesi gerektiği, Sigortacının bu süre içinde anılan bildirimi yapmadığı takdirde bildirim konusu bedeli hak sahibine karşı ileri süremeyeceği, somut olayda bu bilgilendirmenin yapıldığına dair belge dosyada mevcut olmadığı anlaşılmakla başvuranın parçaları temin edebileceği iskonto oranının %10 olarak kabul edildiği,

 

• XXX plakalı aracın 13.08.2018 tarihinde karışmış olduğu kaza sonrasında araçta KDV hariç 9.434,57.TL, KDV dahil 11.132,79.TL bedelli hasar oluştuğu, davalı tarafından ödenen 6.307,76.TL’nin tenziliyle başvuranın 4.825,03.TL alacak bakiyesinin bulunduğu kanaati belirtilmiştir.

 

Bilirkişi raporu taraf vekillerinin e-posta adreslerine tebliğ edilmiş ve 26.11.2018 tarihli ara kararıyla verilen ihtaratlı kesin süre içerisinde raporlara karşı diyeceklerinin bildirilmesi istenmiştir. Davalı vekili, bilirkişi raporuna itiraz etmemiştir.

 

Başvuran vekili, 11.12.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle, talebini 4.825,03.TL’ye yükseltmiş, 472.-TL ekspertiz ücreti dahil yargılama giderlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Başvuranın ıslah talebi, HMK 176 vd. maddeler ile 428/3 maddesi uyarınca kabul edilmiştir.

 

Bu durumda, yasal mevzuata uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 05.12.2018 tarihli bilirkişi raporuna iştirakle, araçta KDV dahil toplam 11.132,79.TL bedelli hasar oluştuğu kabul edilmiş, davalının davadan önce ödediği 6.307,76.TL’nin tenziliyle bakiye 4.825,03.TL hasar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

 

Başvuranın, rapor tanzim eden Sigorta Eksperi XXX’e 02.10.2018 tarihinde KDV dâhil toplam 472.-TL hasar ekspertiz ücreti ödediği dosyaya sunulu faturadan anlaşılmaktadır. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu 22/19 maddesi ile TTK 1426/1 maddesi uyarınca, 2018 yılı Ekspertiz Ücret Tarifesi de dikkate alınarak, KDV dahil 214.-TL eksper ücretinin makul ücret olduğuna ve davalı sigortacı tarafından ödenmesi gerektiğine karar verilmiş, fazlası başvuran üzerinde bırakılmış, bir tespit gideri olan makul ekspertiz ücreti yargılama giderleri arasında hükme bağlanmıştır.

 

Başvuran vekili, temerrüt tarihinden itibaren avans faizi talep etmiştir. Davalı sigortacı, 2918 sayılı KTK 99/1 maddesi gereği, kendisine ilk başvuru tarihinden itibaren 8 işgünü sonrasında temerrüde düşecektir. Dosya içeriğinden belgeleriyle birlikte başvurunun 04.10.2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, 8 iş günü hesabıyla davalı sigortacının 17.10.2018 tarihinde temerrüt durumunda olduğu değerlendirilmiş, zarara neden olan araç hususi tescilli olmakla yasal faize hükmedilmiştir.

 

Tahkim yargılamasındaki vekâlet ücretinin 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca belirlenen A.A.Ü.T. ile belirlenen ücretin altında olamayacağı anlaşılmaktadır. 5684 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinde değişiklik yapan 6327 sayılı Kanunun 58.maddesinin son fıkrasında “Talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekâlet ücreti, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde belirlenen vekâlet ücretinin beşte biridir” denilerek yasal bir istisna ihdas edilmiştir. Ancak bu yasa maddesinin gerekçesinden, “talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler” ifadesinin aleyhine başvuru yapılan sigortacıyı içermeyeceği, Yasa Koyucunun sigortadan faydalananlar lehine pozitif ayrımcılık tercihi yaptığı anlaşılmaktadır.

 

Unutulmamalıdır ki, kanunun yorumu ile yasa koyucunun iradesinin yerine geçmek ve boşluk doldurmak farklı kavramlardır. “Kanunun açık olduğu durumlarda yoruma ve gerekçeye başvurulamaz. TMK. nun 1. maddesi gereğince kanun özüyle ve sözüyle uygulanmalıdır.” (YARGITAY İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E:2005/1 K:2007/1 T:26.01.2007)

 

Sonuç olarak, Avukatlık Yasası ile getirilen emredici hükmün aksi ancak yine yasa ile düzenlenebilir. 5684 sayılı yasanın 30/17 maddesi hükmü ise, başvuranın talebinin reddedilmesi halinde uygulanabilecektir. Bu nedenle, Yönetmelikle yapılan bir düzenlemenin Yasa hükmünü ortadan kaldırmayacağı ve Yasanın Yönetmeliğe uygun yorumlanması beklentisinin normlar hiyerarşisi ilkesine açıkça aykırı olduğu anlaşıldığından ve yasaya aykırı yönetmelik hükümlerinin iptal edilmeseler dahi uygulanamayacağı açık olduğundan, başvuran lehine, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 ve 17 maddelerine göre hesap edilen nispi vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi gerekmiştir.

 

5. KARAR

 

Yapılan değerlendirmeler ve belirtilen gerekçeler neticesinde;

 

1. Başvuranın talebinin kabulüyle, 4.825,03.TL bakiye hasar tazminatının, 17.10.2018 tarihinden işleyen yasal faiziyle birlikte davalı sigortacıdan alınarak başvurana verilmesine,

 

2. Başvuranın sarf ettiği 100.-TL başvuru harcı, 5,20.TL vekâlet harcı, 400.-TL bilirkişi ücreti ve 214.-TL makul ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 719,20.TL yargılama giderinin davalı sigortacıdan alınarak başvurana verilmesine, fazlasının başvuran üzerinde bırakılmasına,

 

3. Kabul edilen tutar üzerinden, karar tarihinde geçerli AAÜT 13 ve 17. maddeleri gereği hesaplanan 2.180.-TL nispi vekâlet ücretinin davalı sigortacıdan alınarak başvurana verilmesine,

 

5684 sayılı Kanunun 30/12 maddesi uyarınca kesin olarak karar verilmiştir. 19/12/2018 (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy