Sayıştay 6. Daire - Karar No: 809 - 289 - İlam No: 289 - Belediyeler ve Bağlı İdareler - Kamu İdaresi: Belediyeler ve Bağlı İdareler
Karar Dilini Çevir:




Sosyal Denge Tazminatı

..... tarih ve ..... sayılı ilamın ....’nci maddesiyle tazminine hükmolunan konuyla ilgili olarak Temyiz Kurulunun ..... tarih ve .... tutanak sayılı bozma kararı üzerine 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğince konunun görüşülmesine karar verildi.

Anılan İlamın ....’nci maddesiyle, ..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01.01.2016-31.12.2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesinin mevzuata aykırı hükümler içermesi ve ..... Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan .... üyesi memurlara 2017 yılında mevzuatın öngördüğünden daha fazla tutarda sosyal denge tazminatı ödenmesi neticesinde kamu zararına neden olunduğu gerekçesi ile .... TL’nin tazminine karar verilmişti.

Bu tazmin hükmüne karşı sorumlulardan Üst Yönetici ..... , Harcama Yetkilisi ...., Gerçekleştirme Görevlileri ...., .... tarafından Sayıştay Temyiz Kuruluna yapılan temyiz başvurusu üzerine anılan Kurulca ..... tarih ve .... tutanak sayılı kararında özetle,

15.03.2012 tarihinden önce bir sözleşme imzalanmışsa söz konusu sözleşmenin çeşitli sebeplerle 31.12.2017 tarihinden önce sona ermesi durumunda 31.12.2017 tarihine kadar yeni bir sözleşme imzalanabileceği, ancak eski sözleşmede unvanlar itibariyle belirlenen tutarın 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmesi durumunda bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yani 11.04.2012 tarihinde uygulanan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele ödenen ortalama aylık tutarın “tavan” olarak esas alınabileceği,

Yapılan incelemede, ..... Belediyesinde de bu durumun söz konusu olduğunun anlaşıldığı, mevzuatın belirlediği 15.03.2012 tarihinden önce yürürlük tarihi 15/05/2011- 15/05/2014 olan ilk sözleşme imzalandığı, bunun akabinde mevzuatın cevaz verdiği gibi yürürlük tarihi 01/01/2016-31/12/2017 olan yeni bir sözleşme imzalandığı,

Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme uyarınca, sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100’ü olup bu tutar 01.01.2017-30.06.2017 döneminde brüt 912,55 TL, 01.07.2017-31.12.2017 döneminde ise brüt 975,71 TL olduğu,

4688 sayılı Kanun’un geçici 14’üncü maddesinin yürürlüğe girdiği tarihte (11.04.2012) uygulanmakta olan 15/05/2011-15/05/2014 dönemini kapsayan ..... Belediyesi ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesine göre ise ilgili sözleşmenin son döneminde personele ödenen ortalama aylık ücretin .... TL (.... + ( (.... ) / 12 ay) olduğu,

Eski sözleşmede unvanlar itibariyle belirlenen tutar (....TL) 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı (912,55 TL ve 975,71 TL) geçtiği, bu durumda yeni sözleşmede (01/01/2016-31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesi) belirlenen ortalama aylık tutarın, en fazla eski (15/05/2011- 15/05/2014 tarihleri arasında geçerli olan) Toplu İş Sözleşmesinde belirlenen ortalama aylık tutar kadar -ki bu tutar .... TL olmaktadır- olması gerektiği, bunun üzerinde gerçekleşen ödemelerin kamu zararını teşkil edeceği,

..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01/01/2016- 31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesine göre ise ortalama aylık ücret .... TL (.... TL+ (( ....)/12 ay)) olarak belirlendiği, yeni sözleşmede mevzuatın belirlediği tavan aşıldığı ve aradaki fark kadar ( .... - .... = .... TL) kamu zararının bulunduğu,

Ancak söz konusu İlamda kamu zararı olduğu şeklinde hüküm tesis edilmekle birlikte kamu zararının hesabında, Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme uyarınca belirlenen sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı ile yeni sözleşmedeki ortalama aylık tutar arasındaki farkın kamu zararı olarak belirlendiği, oysa ki yukarıda belirtildiği gibi eski (15/05/2011- 15/05/2014 tarihleri arasında geçerli olan) Toplu İş Sözleşmesinde belirlenen ortalama aylık tutar ile yeni (01/01/2016- 31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan) Toplu İş Sözleşmesindeki ortalama aylık tutar arasındaki farkın kamu zararı olarak belirlenmesi gerektiği,

..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01/01/2016- 31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesine göre belirlenen ortalama aylık ücretin mevzuatın belirlediği tavanı aştığı ve bu sebeple kamu zararının mevcut olduğu,

İlamda sorumluluk tesisinin, ilgili sözleşmeyi işveren tarafı olarak imzalayan Belediye Başkanı ile ilişikli ödeme emri belgelerinde imzası bulunan harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin müşterek ve müteselsil sorumluluğuna hükmedildiği,

Temyize konu hukuki uyuşmazlığın, sorumluluk yönünden incelendiğinde,

Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Yardımcılarınca mevzuata aykırı hükümler içeren bir sözleşme akdedilme işlemi ile bu sözleşme hükümlerine istinaden yapılan ödeme neticesinde kamu zararına sebebiyet verilmekte, fiil ve netice arasında 5018 sayılı Kanun’un 71’nci madde hükmü ile 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 7’nci maddesinin 3’üncü bendinde kamu zararı neticesinde sorumluluk tesisi için aranan uygun illiyet bağının bulunduğu,

İlgili sözleşme hükümlerine istinaden yapılan ödemeler suretiyle sebep olunan kamu zararından Sözleşmeye işveren tarafı olarak imzalayan Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Yardımcısının sorumlu olacağı,

Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin yasal sorumluluk ve yükümlülüklerinin ise 5018 sayılı Kanun’un 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlendiği, bu hükümler kapsamında kamu zararından sadece sözleşmeye işveren tarafı olarak imzalayan Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Yardımcısının sorumlu olması gerektiği,

ifade edilerek, ..... sayılı ilamın ....’nci maddesiyle verilen tazmin hükmünün, hem kamu zararının yeniden hesaplanmasının temini için esas yönünden, hem de sorumluluğun yeniden belirlenmesi için sorumluluk yönünden bozulmasına ve yukarıda belirtilen hususların gözönünde bulundurulması suretiyle yeniden hüküm tesisini teminen hükmü veren daireye gönderilmesine karar verilmiştir.

Bu defa konuya ilişkin düzenlenen .... tarihli Ek Rapor ve eklerinin incelenmesi sonucunda, Denetçisi tarafından Temyiz Kurulu Kararı doğrultusunda Başkan Yardımcısının savunması alınarak ve kamu zararı tutarı yeniden hesaplanarak Ek Raporun düzenlendiği görülerek gereği düşünüldü:

..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01/01/2016-31.12.2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesinin mevzuata aykırı hükümler içerdiği ve ..... Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan .... üyesi memurlara 2017 yılında mevzuatın öngördüğü tutardan daha fazla tutarda sosyal denge tazminatı ödemesi yapıldığı belirlenmiştir.

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 15’inci maddesinde, “Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebilir. Sosyal denge tazminatının ödenebilecek aylık tutarı, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmemek üzere ilgili belediye ve il özel idaresi ile ilgili belediye ve il özel idaresinde en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikası arasında anılan Kanunda öngörülen hükümler çerçevesinde yapılabilecek sözleşmeyle belirlenir” denilmektedir.

4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun,

“Mahalli İdarelerde Sözleşme İmzalanması” başlıklı 32’nci maddesinde, “27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 15 inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilir....” ,

Geçici 14’üncü maddesinde,“15/03/2012 tarihinden önce 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 15 inci maddesi kapsamındaki idareler ile ilgili sendikalar arasında toplu İş sözleşmesi, toplu sözleşme, sosyal denge sözleşmesi ve benzer adlar altında imzalanan sözleşmelerin uygulanmasına, söz konusu sözleşmelerde öngörülen sürelerin sonuna kadar devam edilebilir. Anılan sözleşmelerin uygulanmasına devam edildiği dönem için 32 nci madde hükümleri çerçevesinde ayrıca sözleşme yapılamaz. Söz konusu sözleşmeleri 31/12/2017 tarihinden önce sona eren veya mevcut sözleşmeleri bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra karşılıklı olarak feshedilen kapsama dahil idareler, sözleşmelerinin sona eriş veya fesih tarihini izleyen bir ay içinde sözleşmelerin sona erdiği veya feshedildiği tarih ile bu Kanunda öngörülen toplu sözleşme dönemi sonuna kadarki dönemle sınırlı olmak üzere üçüncü fıkra hükümleri dikkate alınmaksızın 32 nci madde hükümleri çerçevesinde sözleşme yapabilir. Ancak 32 nci madde uyarınca toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarın, unvanlar itibarıyla ilgili personele söz konusu sözleşmeler uyarınca yapılmakta olan ortalama aylık ödemenin altında kalması halinde, üçüncü fıkra hükümleri dikkate alınmaksızın 32 nci madde hükümleri esas alınarak 31/12/2017 tarihine kadar uygulanabilecek sözleşmelerde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte uygulanan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele ödenen ortalama aylık tutar tavan olarak esas alınabilir. Bu şekilde yapılacak ödemeler kazanılmış hak sayılmaz.”,

hükümlerine yer verilmiştir.

Bununla birlikte 23.08.2015 tarih ve 29454 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara ilişkin 2016 ve 2017 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme’nin yerel yönetim koluna ait düzenlemeleri içeren dördüncü bölümünün 1’inci maddesinde, "Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanunun 32'nci maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek devlet memuru aylığının (Ek gösterge dahil) , % 100’üdür.” düzenlemesi hüküm altına alınmış, 7’nci maddesinde ise, "4688 Sayılı Kanunun geçici 14'üncü maddesinde yer alan "31.12.2015" ibaresi "31.12.2017" şeklinde uygulanır." denilmiştir.

Yukarıda yeralan mevzuat hükümlerine göre 15.03.2012 tarihinden önce bir sözleşme imzalanmışsa söz konusu sözleşmenin çeşitli sebeplerle 31.12.2017 tarihinden önce sona ermesi durumunda 31.12.2017 tarihine kadar yeni bir sözleşme imzalanabilecektir. Ancak eski sözleşmede unvanlar itibariyle belirlenen tutarın 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmesi durumunda bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yani 11.04.2012 tarihinde uygulanan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele ödenen ortalama aylık tutar “tavan” olarak esas alınabilecektir.

Yapılan incelemede, ..... Belediyesinde de bu durumun söz konusu olduğu anlaşılmıştır. Mevzuatın belirlediği 15.03.2012 tarihinden önce yürürlük tarihi 15/05/2011- 15/05/2014 olan ilk sözleşme imzalanmış bunun akabinde mevzuatın cevaz verdiği gibi yürürlük tarihi 01/01/2016- 31/12/2017 olan yeni bir sözleşme imzalanmıştır.

Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme uyarınca, sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100'ü olup bu tutar 01.01.2017-30.06.2017 döneminde brüt 912,55 TL, 01.07.2017-31.12.2017 döneminde ise brüt 975,71 TL’dir.

4688 sayılı Kanun’un geçici 14’üncü maddesinin yürürlüğe girdiği tarihte (11.04.2012) uygulanmakta olan 15/05/2011-15/05/2014 dönemini kapsayan ..... Belediyesi ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesine göre ise ilgili sözleşmenin son döneminde personele ödenen ortalama aylık ücret .... TL’dir (.... + ( (.... ) / 12 ay).

Sonuç itibariyle eski sözleşmede unvanlar itibariyle belirlenen tutar (....TL) 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı (912,55 TL ve 975,71 TL) geçmektedir. Bu durumda yeni sözleşmede (01/01/2016-31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesi) belirlenen ortalama aylık tutarın, en fazla eski (15/05/2011- 15/05/2014 tarihleri arasında geçerli olan) Toplu İş Sözleşmesinde belirlenen ortalama aylık tutar kadar ki bu tutar .... TL’dir. Bunun üzerinde gerçekleşen ödemeler kamu zararını teşkil etmektedir.

..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01/01/2016-31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesinin,

‘‘İyileştirme Zammı’’ başlıklı 26’ncı maddesi kapsamında, .... üyesi memur personele iyileştirme zammı olarak, almakta oldukları aylıklarına ilaveten her ay maaş günü için 2017 yılında .... TL Sosyal Denge Tazminatı,

‘‘İkramiye’’ başlıklı 27’nci maddesi kapsamında, Ramazan Bayramında tüm memurlara 2017 yılı için net .... TL tutarında ikramiye,

“Gıda Yardımı” başlıklı 31’inci maddeleri kapsamında, Sendika üyesi çalışanlara 2017 yılı için net .... TL gıda yardımı,

ödeneceği belirtilmiştir.

Buna göre, ..... Belediye Başkanlığı ile .... Sendikası (....) arasında imzalanan ve 01/01/2016- 31/12/2017 tarihleri arasında geçerli olan Toplu İş Sözleşmesine göre ise ortalama aylık ücret .... TL (.... TL+ ((....)/12 ay)) olarak belirlenmiştir. Yeni sözleşmede mevzuatın belirlediği tavan aşılmış ve aradaki fark olan .... TL (.... – .... = .... TL) kadar personele fazla ödenmiş olup .... TL kamu zararına neden olunmuştur.

Söz konusu kamu zararında sorumluluk konusunun incelenmesinde,

Toplu iş sözleşmesini idare adına imzalayan Belediye Başkanı ile Belediye Başkan Yardımcısının Kanuna aykırı sözleşmeyi imzalamaları nedeniyle sorumlulukları bulunmaktadır.

Temyiz Kurulu kararında ve Denetçinin Ek Raporun sonuç kısmında kamu zararında harcama yetkilisi ile gerçekleştirme görevlisinin sorumluluğunun bulunmadığı ifade edilmişse de,

Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin yasal sorumluluk ve yükümlülükleri 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlenmiştir.

5018 sayılı Kanun’un,

“Harcama Talimatı ve Sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde, “Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır.

Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, Ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,

“Giderlerin Gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde, “Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. Giderlerin gerçekleştirilmesi, harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır.

Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine, işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.”,

hükümlerine yer verilmiştir.

Yine, aynı Kanun’un 55 ve devamı maddelerinde kamu idarelerinin iç kontrol sistemlerini oluşturmaları öngörülmüş ve bu çerçevede harcama birimlerinin yapılan mali işlemler üzerinde gerçekleştirecekleri kontroller açıklanmış olup, harcama birimlerinin asgari yapmaları gereken kontroller, malî hizmetler birimi tarafından ön malî kontrole tâbi tutulacak malî karar ve işlemlerin usûl ve esasları ile ön malî kontrole ilişkin standart ve yöntemler Maliye Bakanlığınca belirleneceği hükme bağlanmıştır.

Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan İç Kontrol ve Ön Mali Kontrole İlişkin Usul ve Esaslar'ın,

10’uncu maddesinde, ön mali kontrol işleminin harcama birimleri tarafından da yerine getirileceği belirtilerek gelir, gider, varlık ve yükümlülüklere ilişkin mali karar ve işlemlerin harcama birimi tarafından mali mevzuat hükümlerine uygunluk yönüyle kontrol edileceği,

12’nci maddesinde de, süreç kontrolünün nasıl yapılacağı belirtilerek, mali işlemlerin yürütülmesinde görev alanların yapacakları işlemden önceki işleri de kontrol edecekleri, ödeme emrini düzenlemekle görevlendirilen gerçekleştirme görevlilerinin de ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde ön mali kontrol işlemini yapacakları,

belirtilmektedir.

Yukarıda açıklanan mevzuat hükümlerinden, her bir harcamanın harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisi tarafından süreç kontrolü çerçevesinde yapılan işlemlerin ilgili mevzuat hükümlerine uygun olup olmadıkları ön mali kontrole tabi tutularak kontrol edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Sayıştay Genel Kurulunun 14.06.2007/5189-1 sayılı Kararının “sorumlular” başlıklı 3’üncü bölümünde, harcama yetkililerinin ve gerçekleştirme görevlilerinin sorumlulukları açıklanmış olup, ödeme emri belgesini düzenlemekle görevlendirilmiş gerçekleştirme görevlilerinin düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğundan ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulması gerektiği belirtilmiştir.

5018 sayılı Kanun ve yukarıda belirtilen Sayıştay Genel Kurul Kararı uyarınca, harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlileri, giderin gerçekleştirilmesi ve harcamanın yapılması süreçlerinde, mevzuata uygunluk açısından kontrolleri sağlamakla yükümlüdürler. Yapılacak harcama, nitelik itibariyle hukuka aykırı nitelik taşıyorsa, söz konusu işlemleri yapmaktan kaçınmak durumundadırlar. Dolayısıyla, hukuka aykırı nitelikte olan sosyal denge sözleşmesine ilişkin harcamalar ile ilgili harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin de oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.

Sorumlular savunmalarında,

Sorguda ileri sürülen hususların uluslararası antlaşmalarca hüküm altına alınan düzenlemeler ve yüksek mahkemelerin konuya ilişkin olarak vermiş olduğu kararlara aykırı olduğunu, kamu emekçilerinin sendikal haklarının hemen hemen bütün evrensel insan hakları ve özgürlükleri ile ilgili belgelerde yer aldığını, temel insan hakları içerisinde yer alan sendikal haklar, özgür biçimde örgütlenme, toplu sözleşme yapma ve grev hakkını kapsadığı, bu haklar içerisinde kamu çalışanları da dahil olmak üzere bütün çalışanların toplu sözleşme yapma hakkı, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 8 temel sözleşme arasında saydığı 98 sayılı Sözleşmesinde yer aldığını,

Türkiye’nin taraf olduğu ve usulüne uygun bir şekilde onaylanan Uluslararası sözleşmeler ile yasal mevzuatın çelişmesi halinde Uluslararası Sözleşme hükümlerinin belirleyici olduğunu hüküm altına alan Anayasa’nın 90’ıncı maddesine göre, anılan Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa hükümlerine aykırı olduğunu,

Sayıştay 5’inci Dairesi’nin .... tarih ve .... nolu ilamı da gözönüne alındığında, kamu zararına yol açılmış olduğu tespit ve değerlendirmesinin hatalı olduğu,

belirtilmişse de,

ILO’nun 87, 98 ve 151 sayılı Sözleşmeleri çalışanların toplu sözleşme haklarını güvence altına almak için düzenlenmiştir. Anayasa’nın “Toplu İş Sözleşmesi ve Sözleşme Hakkı” başlıklı 53’üncü maddesinde işçi ve işverenlerin karşılıklı olarak sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahip oldukları belirtilmiş, toplu iş sözleşmesinin nasıl yapılacağının da kanunla düzenleneceği hüküm altına alınmış, bu kapsamda 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nda gerekli değişiklikler yapılmak suretiyle kamu çalışanlarının kanuni düzenlemelere uygun olmak şartıyla toplu sözleşme yapma hakkı verilmiştir.

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 15’inci maddesinde ve 4688 sayılı Kanun’un Geçici 14’üncü maddesinde, kamu görevlilerine sözleşme uyarınca verilecek sosyal denge tazminatının tavan tutarının nasıl hesaplanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu emredici hükümlere aykırı sözleşme düzenlenmesi ve bu sözleşme uyarınca ödenen tazminatların hukuka uygun olduğunun savunulması yukarıda açıklandığı üzere mümkün değildir.

Sayıştay Dairelerince herhangi bir konuda verilmiş kararlar ancak bahsi geçen konu ile ilgili bağlayıcılık taşımakta, 6085 sayılı Kanun’un 58’inci maddesi gereğince sadece Sayıştay Genel Kurulunca alınmış içtihadı birleştirme kararları uygulama açısından benzer nitelikteki hususlarda bağlayıcı olmaktadır. Bahse konu edilen hususta herhangi bir içtihadı birleştirme kararı bulunmamaktadır.

Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar çerçevesinde Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan .... üyesi personele 2017 yılında mevzuatın öngördüğü tutardan daha yüksek tutarda sosyal denge tazminatı ödenmesi sonucu .... TL kamu zararına neden olunmuştur.

Bu itibarla, asıl raporda yer alan sorgu konusu .... TL’den,

.... TL’si için ilişilecek husus bulunmadığına,

Kalan kamu zararı tutarı .... TL’nin,

.... TL'sinin Harcama Yetkilisi (Kültür ve Sosyal İşler Müdürü) ...., Gerçekleştirme Görevlisi (İşçi) .... ile sosyal denge sözleşmesini mevzuata aykırı olarak imzalayan (Belediye Başkan Yardımcısı) ...., Üst Yönetici (Belediye Başkanı) ..... 'e,

.... TL'sinin Harcama Yetkilisi (Kültür ve Sosyal İşler Müdürü) ...., Gerçekleştirme Görevlisi (İşçi) .... ile sosyal denge sözleşmesini mevzuata aykırı olarak imzalayan (Belediye Başkan Yardımcısı) ...., Üst Yönetici (Belediye Başkanı) ..... 'e,

müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödettirilmesine,

Anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca işbu Ek İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere,

oy çokluğuyla karar verildi.

Karşı Oy

Üye ..... ’in karşı oy gerekçesi:

2017 yılında yapılan sosyal denge ödemesi sonucu kamu zararına neden olunduğu hususunda Daire kararına katılmakla birlikte neden olunan kamu zararından Sözleşmeyi imzalayan Belediye Başkan Yardımcısı ile harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin sorumluluğu bulunmamaktadır.

Şöyle ki, 4688 sayılı Kanun’un 32’nci madde hükmü yanında, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediye başkanının görev ve yetkileri” 38’inci maddesinin (g) bendinde, “Yetkili organların kararını almak şartıyla sözleşme yapmak....” hükmü ile belediye idaresinin tarafı olduğu sözleşmelerde belediyeyi temsil yetkisi münhasıran belediye başkanına verilmektedir. Bu sebeple tek sorumlunun belediye Başkanı olması gerektiği açıktır.

Bu nedenle Belediye Başkan Yardımcısı ile harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin söz konusu kamu zararından sorumlu tutulmaması gerekeceğinden sorumluluk yönüyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

Üye ..... ’un karşı oy gerekçesi:

Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme’nin “Sosyal denge tazminatı” başlıklı 1’inci maddesinde, “Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100'üdür. Sosyal denge tazminatının verilmesi yönünde yapılabilecek sözleşmelerde, tavan tutarı aşmamak kaydıyla ödenebilecek tazminatın aylık tutarı, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre farklı olarak belirlenebilir.” denilmektedir.

Bu bağlamda 4688 sayılı Kanun’un “Mahalli idarelerde sözleşme imzalanması” başlıklı 32’nci ve Geçici 14’üncü maddesi ile 375 sayılı KHK nin Ek 15’nci maddesinde yer alan hükümler çerçevesinde Belediye personeline sosyal denge tazminatı ödenebilmektedir. Ancak, uygulamada belediye personeline ödenen sosyal denge tazminatının tavan tutarının belirlenmesine esas teşkil eden “aylık” kavramının dar anlamda yorumlanmasından kaynaklanan bir tereddüt meydana gelmektedir. Zira, toplu sözleşmede bahsedilen aylık kavramı sadece gösterge ve ek gösterge aylıklarının toplamını ifade etmemektedir. Bu tanıma taban aylık ve kıdem aylık tutarlarının da dahil edilmek suretiyle sosyal denge tazminatı ödemesine ilişkin tavan tutarın tespit edilmesi gerekir. Çünkü, aylık kavramı ve kapsamı 657 sayılı Kanun’un 50 yılı aşan uygulama sürecinde değişiklikler geçirmiştir. Aşınan aylık unsurunun yerine yeni ve ek unsurlar ilave edilmiştir. Günümüzde ise kamu görevlilerine genel olarak temel maaş, zam ve tazminatlar ile sosyal yardımlar adıyla üç başlık altında aylık ödemesi yapılmaktadır. Analitik bütçe sınıflandırmasında da temel maaş unsurları “Bir kadroya dayalı olarak istihdam edilenlere ilgili mevzuatına göre yapılan aylık, ek gösterge, kıdem aylığı ve taban aylığı ödemeleri, ....” olarak tanımlanmıştır.

Buradan hareketle “en yüksek Devlet memuru aylığı” kavramını dar anlamda düşünmek ve değerlendirmek günümüz uygulamasındaki gerçekliğe uygun düşmez. Ayrıca, 4688 sayılı Kanun’un Geçici 14’üncü maddesinde geçen, “ .... Ancak 32 nci madde uyarınca toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarın, unvanlar itibarıyla ilgili personele söz konusu sözleşmeler uyarınca yapılmakta olan ortalama aylık ödemenin altında kalması halinde, üçüncü fıkra hükümleri dikkate alınmaksızın 32 nci madde hükümleri esas alınarak 31/12/2015 tarihine kadar uygulanabilecek sözleşmelerde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte uygulanan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele ödenen ortalama aylık tutar tavan olarak esas alınabilir....” ibaresindeki “ortalama aylık ödeme” kavramının da sosyal denge tazminatı ödemelerinin değerlendirmelerinde dikkate alınması gerekir.

Özetle, “en yüksek devlet memuru aylığı”nın geniş anlamda ve güncel yorumu dikkate alındığında, ..... Belediyesi tarafından personeline ödenen sosyal denge tazminatı ödemesinin aylık tutarlarının kamu zararı meydana getirecek bir meblağa ulaşmadığı değerlendirilmektedir.

Belirtilen gerekçelerle, konu hakkında ilişilecek husus bulunmadığına karar verilmesi gerektiğinden çoğunluk görüşüne katılmıyorum.






Full & Egal Universal Law Academy