Sayıştay 4. Daire - Karar No: 40 - 139 - İlam No: 139 - Genel Bütçe Kapsamındaki İdareler - Kamu İdaresi: Genel Bütçe Kapsamındaki İdareler
Karar Dilini Çevir:




Konu: İmha gideri

……………. bütçesinden imha gideri ödendiği ancak yapılan bu ödemeyle ilgili olarak imhalık eşyanın sahibine rücu edilmemesi sonucu ……………….-TL kamu zararına neden olunması iddiası ile ilgili olarak, dosyada mevcut bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi sonucunda,

5607 sayılı Kayakçılıkla Mücadele Kanunun 11 inci maddesinin 4 üncü fıkrasında, “Birinci ve üçüncü fıkralar uyarınca elkonulan her türlü eşya ve taşıma araçlarının muhafazası, depolanması, yüklenmesi, boşaltılması ve nakliyesi gibi nedenlerle yapılan masraflar, gümrük idaresince karşılanır.”şeklindedir.

Diğer taraftan, 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında tasfiye işlemlerinin nasıl yapılacağı hususlarına, 07.10.2009 tarihli, 27369 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve halen de yürürlükte bulunan Tasfiye Yönetmeliğinde yer verilmiştir. Tasfiye Yönetmeliği”nin,

Amaç başlıklı 1 inci maddesi, Bu Yönetmeliğin amacı, 27.10.1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu İle 21.3.2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca tasfiyesi öngörülen eşyanın tasfiyesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Tasfiye yolları başlıklı 6 ncı maddesi, Tasfiyelik hale gelen eşya aşağıda belirtilen usullerle tasfiye edilir:

a) İhale yoluyla satış,

b) Yeniden ihraç amaçlı satış,

c) Perakende satış,

ç) Kamu kuruluşları ile özel kanunla kurulmuş vakıf ve derneklere tahsis,

d) Özel yolla,

e) İmha.“ şeklindedir.

İmha edilecek eşyanın belirlenmesi başlıklı 25. maddesinin 5. fıkrası, Kaçak eşyanın imha giderleri, eşyayı muhafaza eden işletmeci tarafından karşılanır.”şeklindedir.

Tasfiye Yönetmeliğinin 25 inci maddesinin 5 inci fıkrasında geçen "işletmeci" kavramı Tasfiye Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 3 üncü maddesinin (e) fıkrasında, “gümrük ve kaçakçılık mevzuatına göre eşya konulan geçici depolama yeri, antrepo ve diğer yerlerin işleticilerini” olarak tanımlanmıştır.

Söz konusu olayda imha giderleri 4458 sayılı Gümrük Kanununa uygun olarak gümrükten girişi yapılan mallar için değil, 5607 sayılı Kayakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında el konulan mallar için yapılmış giderlerdir. 5607 sayılı Kanunda el konulan eşya ve taşıma araçlarının imhasına ilişkin herhangi bir ifade bulunmamakla birlikte, bu eşyaların muhafazası, depolanması, yüklenmesi, boşaltılması ve nakliyesi gibi nedenlerle yapılan masrafların, gümrük idaresince karşılanacağı ifade edilmiştir. Kanun maddesinde imha ifadesi yer almamış olsa da Tasfiye Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinde tasfiye yollarından biride “imha” olarak belirlenmiştir. Diğer taraftan Tasfiye Yönetmeliğinde kaçak eşyanın imha giderleri, eşyayı muhafaza eden işletmeci tarafından karşılanacağı belirtilerek, “işletmeci”, gümrük ve kaçakçılık mevzuatına göre eşya konulan geçici depolama yeri, antrepo ve diğer yerlerin işleticilerini olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında el konulan mallar için yapılan imha giderlerinin genel bütçeden ödenmesi mevcut yasal düzenlemelere uygun olmakla birlikte, Türk Ceza Kanuna göre suç teşkil eden ve Borçlar Kanunu açısından haksız fiil niteliğindeki kaçakçılık fiilinden doğan ve müsebbiplerinden rücu yoluyla tahsil edilmesi gererken bir zarar söz konusudur. Sorumlular ise yapmış oldukları savunmalarında imha gideri olan …….. tahsil edildiğini bildirmişler ve geriye kalan ……………imha giderleri olmayıp el konulan kaçak eşyaların nakliyesine ait taşıma giderleri olduğunu ifade etmişlerdir.Yapılan incelemede de kalan …………….-TL’lik giderin nakliye ücreti olarak ödendiği görüldüğünden ve yapılan bu ödemelerin 5607 sayılı Kayakçılıkla Mücadele Kanunun 11 inci maddesi hükmüne uygun bulunduğundan ilişilecek bir hususu bulunmadığına oybirliğiyle,






Full & Egal Universal Law Academy