………………. Şti. yükleniminde bulunan ………. TL bedelli (05.07.2010-30.04.2011 arası tarihleri kapsayan), ………. TL bedelli (02.05.2011-31.05.2011 arası tarihleri kapsayan), ………. TL bedelli (01.06.2011-30.06.2011 arası tarihleri kapsayan) ve ………… TL bedelli (01.07.2011- 30.04.2012 arası tarihleri kapsayan) “………….. Genel Temizlik İşi”nde,

a) İdari şartnamede belirlenen kısa vadeli sigorta kolları prim oranı yerine daha düşük bir prim oranı üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimde bulunulduğu halde, prim oranındaki bu değişikliğin hakedişlere (asgari ücret) fiyat farkı kesintisi olarak yansıtılmaması,

b) Asgari ücret fiyat farkı ödemelerinde a) bendinde belirtilen düşük prim oranının dikkate alınmaması.

c) 5510 Sayılı Kanundan doğan % 5’lik işveren indiriminden yüklenici tarafından yararlanılmasına ve bu indirimin (asgari ücret) fiyat farkı kesintisi olarak fatura ve hakedişlere yansıtılmasına rağmen Katma Değer Vergisi matrahına dahil edilmemesi.



a) ve b) ………. Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan işin İdari Şartnamesinin “Teklif Fiyata Dâhil Olan Giderler” başlıklı 25 inci maddesinde, “25.5. Kısa vadeli sigorta prim oranları belirtilecektir.

Bu işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlike ve sınıf derecelerine ilişkin kısa vadeli sigorta kolları prim oranı % 1,5’tur.” denilmektedir.

Öte yandan 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esasların “Asgari ücret ve sigorta primi alt sınır artışından kaynaklanan fark” başlıklı 8 inci maddesinde,

“…

a) Asgari ücret tespit komisyonunca ihale (son teklif verme) tarihinde 16 yaşını doldurmuş işçiler için belirlenmiş asgari ücretin değiştirilmesi halinde eski ve yeni asgari ücret arasındaki fark,

b) İhale (son teklif verme) tarihi itibarıyla işveren tarafından karşılanacak olan sosyal sigorta primi ve işsizlik sigortası primine ilişkin toplam tutarda, asgari ücret değişikliği veya sigorta primi alt sınır değişikliği ile prim oranları değişikliği gibi sebeplerle meydana gelecek fark,

c) 506 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde sözleşmede öngörülen ücret ekleri nedeniyle, işveren tarafından karşılanmakta olan sosyal sigorta primi ve işsizlik sigorta primine ilişkin toplam tutarda meydana gelecek fark,

toplamı (a), (b) ve (c) bentleri toplamı, 506 sayılı Kanun gereğince işveren nâm ve hesabına Hazinece yapılacak olan ödemeler de dikkate alınmak suretiyle bu Esasların 7 nci maddesi uygulanmaksızın ödenir veya kesilir.” denilmektedir.

Yapılan incelemede, ihale dokümanında iş kazaları ve meslek hastalıkları için belirlenen kısa vadeli sigorta kolları prim oranının % 1,5 olduğu, İdare tarafından yükleniciye bu oran üzerinden ödemede bulunulduğu, ancak yüklenicinin S.G.K.’ya yapmış olduğu bildirimlerin yer aldığı tahakkuk fişlerinde iş kazaları ve meslek hastalıkları bakımından kısa vadeli sigorta kolları prim oranının % 1 olarak gösterildiği ve bu oran üzerinden ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen gerekçelerle, yüklenicinin, İdareden sözleşme dahilinde kısa vadeli sigorta kolları primini % 1,5 üzerinden tahsil etmesine rağmen SGK’ya % 1 oranında prim beyanında bulunması sonucu oluşan …….. TL’lik kamu zararının sorumlulardan tazminine hükmedilmesi gerekmekte ise de, bu tutarın tamamı ahizden tahsil edildiğinden konu hakkında ilişik kalmadığına oybirliğiyle,



c) Yapılan incelemede, yüklenicinin 5510 sayılı Kanundan doğan % 5’lik indirimden yararlandığı, indirim tutarının hak edişlerde ve faturalarda asgari ücret fiyat farkı kesintisi olarak gösterildiği, Gelir İdaresi Başkanlığının 27.03.2012 tarih ve 2986 tarihli yazısında, “5510 sayılı Kanunun 81/ı maddesi kapsamında işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarın Hazine tarafından karşılanması nedeniyle işçilik maliyetleri içerisinde yer alan sigorta primlerinde dolayısıyla da toplam maliyetlerde bu tutar kadar bir azalma meydana gelmekle birlikte söz konusu tutar Hazine tarafından işveren adına ilgili Kuruma aktarıldığından, bu tutar indirilmeksizin belirlenen toplam hak ediş bedelinin KDV matrahı olarak dikkate alınması ve bu bedel üzerinden fatura düzenlenmesi gerektiğinin” belirtildiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen gerekçelerle, 5510 Sayılı Kanundan doğan % 5’lik işveren indiriminin Katma Değer Vergisi matrahına dahil edilmeyerek ödeme yapılmasında kamu zararı oluşmadığından ilişilecek bir husus bulunmadığına oyçokluğuyla,

Azınlık Görüşü:

Üye ………..’ın karşı oy gerekçesi: Üniversiteler 5018 sayılı Kanuna ekli (II) Sayılı Cetvelde “Özel Bütçeli İdareler” olarak sayılmışlardır. Katma Değer Vergisi, özel bütçeli idareler açısından bir gelir olmayıp, sadece emanet niteliğindedir. KDV genel bütçenin bir gelir kalemidir. 5510 sayılı Kanundan kaynaklanan indirim tutarı, KDV matrahından indirilmediğinden Üniversite bütçesinden ödenmesi gereken miktardan daha fazla tutarda KDV yükleniciye ödenmiş olmaktadır. Bu 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesi uyarınca kamu zararıdır ve konu hakkında tazmin hükmü verilmesi gerekmektedir.






Full & Egal Universal Law Academy