Sayıştay 1. Daire - Karar No: 10271 - Özel İdareler - Kamu İdaresi: Özel İdareler
Karar Dilini Çevir:




GELİR VERGİSİ

5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunun “Encümen üyelerine verilecek ödenek” başlıklı 28 inci maddesinde, “Encümen başkanına 14000, üyelerine 12000 gösterge rakamının Devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık brüt ödenek verilir. Encümenin memur üyelerine encümen üyeleri için belirlenen gösterge rakamının yarısı ödenir.”

Aynı Kanunun “Görev ve ek ödenek” başlıklı 63 üncü maddesinde, “Vali Yardımcıları ve Kaymakamlar, valinin verdiği il özel idaresinin görevlerini yapmakla yükümlü ve bu görevlerin yapılmasından valiye karşı sorumludur. Vali Yardımcılarına ve Kaymakamlara yaptıkları görevler karşılığında 12000 gösterge rakamının Devlet memurlarına uygulanan aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ödenek verilir.”

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Ücretin Tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde, “ Ücret, işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.(…)”

Denilmektedir.

193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesiyle, Kamu İdare ve Müesseseleri, ücret ödemeleri sırasında, Kanunun 103 ve 104 üncü maddelerine göre gelir vergisi tevkifatı yapmakla yükümlü kılınmıştır.

Aynı Kanunun 103 üncü maddesiyle, Gelir vergisine tabi gelirlerin,

10.000 TL'ye kadar % 15

25.000 TL'nin 10.000 TL'si için 1.500 TL, fazlası % 20

58.000 TL'nin 25.000 TL'si için 4.500 TL, (ücret gelirlerinde 88.000 TL'nin 25.000 TL'si için 4.500 TL), fazlası % 27

58.000 TL'den fazlasının 58.000 TL'si için 13.410 TL, (ücret gelirlerinde 88.000 TL'den fazlasının 88.000 TL'si için 21.510 TL), fazlası % 35

oranında vergilendirilmesi, hükme bağlanmıştır.

Buna göre, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63 üncü maddelerine göre verilen ödenekler, 193 sayılı Kanunda yer alan “ücret” tarifi içine giren ödemelerdendir. Gerek bu Kanunda, gerek 5302 sayılı Kanunda, gerekse diğer kanunlarda bu ödemelerin, gelir vergisine tabi tutulmayacağına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığından, söz konusu ödemelerden, gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

5540 sayılı Kanunun 1 inci maddesi ile 1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanununa eklenen “Ek Ödeme” başlıklı Ek 5 inci maddede,

“İçişleri Bakanlığı merkez ve taşra teşkilâtında Mülkî İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfında bulunan personele, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) % 200’ünü geçmemek üzere ek ödeme yapılabilir. Ek ödemenin oranı ile esas ve usûlleri, personelin görev mahalli, çalışma şartları, unvanı, görevi, aylık derecesi gibi kriterler dikkate alınarak Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine İçişleri Bakanı tarafından belirlenir. 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 28 inci ve 63 üncü maddelerine göre ödeme yapılanlar ile diğer mevzuata göre ilave ödemeden yararlananlara emsali unvanlara göre belirlenen oranların altında ek ödeme oranları tespit edilebilir veya hiç belirleme yapılmayabilir. Ek ödemenin hak kazanılmasında ve ödenmesinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun aylıklara ilişkin hükümleri uygulanır ve bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz. Bu ödemenin yapılmasında, 27/1/2000 tarihli ve 4505 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin (c) bendi ile 4/7/2001 tarihli ve 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16 ncı maddesi hükümleri uygulanmaz. Bu ödemeden yararlanan personele 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 3 üncü maddesine göre ödeme yapılmaz.”

Denilmek suretiyle, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63 üncü maddelerine göre verilen ödenekler dışında ayrı ve farklı nitelikte bir ödeme ihdas edilmiştir.

Ek ödemenin, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63 üncü maddelerinde öngörülen ödeneklerle ilgisi, sadece tutarının tespitinde dikkate alınmasından ibarettir. Bu nedenle, madde metninde yer alan, “bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz” hükmü ile getirilen istisna, 5540 sayılı yasanın 1 inci maddesiyle 1700 sayılı Kanuna eklenen Ek 5 inci maddeyle getirilen ödemeye münhasır olup, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63 üncü maddeleriyle öngörülen ödeneklere uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Danıştay’ın konu ile ilgili son karar merci olan Vergi Dava Daireleri Kurulunun 03.06.2011 tarih ve 2010/290 esas ve 2011/240 karar sayılı kararı da bu yönde olduğundan, uygulama, Anayasanın 160 ıncı maddesine aykırılık teşkil etmemektedir.

Açıklanan nedenlerle, mevzuata aykırı olarak gelir vergisi kesintisi yapılmaması sonucu oluşan ve ayrıntısı aşağıdaki tabloda gösterilen toplam ….. TL lık kamu zararının,

Gerçekleştirme görevlisi ….. ile harcama yetkilisi …..,

Müştereken ve müteselsilen, 6085 sayılı Sayıştay Kanununun 53 üncü maddesi gereği işleyecek faizleri ile tazminen tahsiline, temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle,






Full & Egal Universal Law Academy