Sayıştay 1. Daire - Karar No: 10270 - Özel İdareler - Kamu İdaresi: Özel İdareler
Karar Dilini Çevir:




YIPRANMA PRİMİ

4857 sayılı İş Kanununun "Tatil ücretine girmeyen kısımlar" başlıklı 50 nci maddesinde, "Fazla çalışma karşılığı olarak alınan ücretler, primler, işyerinin temelli işçisi olarak normal çalışma saatleri dışında hazırlama, tamamlama, temizleme işlerinde çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde hesaba katılmaz."

Toplu İş Sözleşmesinin "Yıpranma Pirimi" başlıklı 45 inci maddesinde, "Senelik izin. ücretsiz izin ve raporlu günlerde ödenmemek, müktesep hak sayılmamak ve başkaca ödemeyi etkilememek kaydıyla, (...) pozisyonlarında çalışan işçilere, çıplak yevmiyelerinin %20'si diğer işçilere ise %15'i oranında yıpranma primi ödenir."

Hükümleri yer almakladır.

Toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarihte yürürlükte olan mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununun "Toplu iş sözleşmesine konulamayacak hükümler" başlıklı 5 inci maddesinde, "Toplu iş sözleşmelerine, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, milli egemenliğe, Cumhuriyete, milli güvenliğe, kamu düzenine, genel asayişe genel ahlaka ve genel sağlığa aykırı hükümler ile kanunlarda suç sayılan fiilleri teşvik, tahrik ve himaye eden veya kanun veya tüzüklerin emredici hükümlerine aykırı hükümler konulamaz."

Denilmiş ve 2822 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 18.10.2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 33 üncü maddesinin beşinci fıkrasında da, "Toplu iş sözleşmeleri ve çerçeve sözleşmeler, Anayasaya ve kanunların emredici hükümlerine aykırı düzenlemeler içeremez."

Hükmüne yer verilmek suretiyle toplu iş sözleşmelerinin, kanunun emredici hükümlerine aykırı olamayacağı kabul edilmiştir.

İş hukukunda emredici kuralların mutlak ve nispi emredici kurallar olarak ikiye ayrıldığı öğretide kabul edilmiş bir husustur. Kanunda yer alan “aksi kararlaştırılamaz”, “zorundadır”, “şarttır”, “vazgeçilemez” gibi terimler hükmün mutlak emredici nitelikte olduğunu gösterir. Nispi emredici kurallar, toplu iş sözleşmelerinde işçi lehine avantaj sağlayacak şekilde düzenlenebilirse de, toplu iş sözleşmeleriyle mutlak emredici hükümleri ihlal edecek düzenlemeler getirilemez. Aksi takdirde, söz konusu hükümler geçersiz olur.

O halde, sözkonusu olayda çözülmesi gereken temel sorun, 4857 sayılı Kanunun 50 nci maddesinde yer alan, “Fazla çalışma karşılığı olarak alınan ücretler, primler, işyerinin temelli işçisi olarak normal çalışma saatleri dışında hazırlama, tamamlama, temizleme işlerinde çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde hesaba katılmaz.” şeklindeki hükmün, mutlak emredici nitelikle bir hüküm olup olmadığının açıklığa kavuşturulmasıdır.

Maddenin yazılış biçiminden söz konusu hükmün emredici nitelikte olduğu, madde metninin, “hesaba katılmaz” şeklinde bitirilerek, aksine bir düzenlemeye cevaz verilmemesinden, yani mutlak emredici nitelikli kural niteliğinde düzenlenmesinden anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, mutlak emredici nitelikte bir kural olması nedeniyle, toplu iş sözleşmesine nazaran uygulanma önceliği bulunan 4857 sayılı Kanunun 50 nci maddesi uyarınca hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlere, yıpranma priminin dahil edilmemesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4857 sayılı Kanunun 50 nci maddesine aykırı olarak işçilere yıpranma primi ödenmesi sonucu oluşan ….. TL lık kamu zararının,

Gerçekleştirme görevlisi ….. ile harcama yetkilisi …..,

Müştereken ve müteselsilen, 6085 sayılı Sayıştay Kanununun 53 üncü maddesi gereği işleyecek faizleri ile tazminen tahsiline,

Üye ….., “Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlilerinin, imzalanmış olan toplu iş sözleşmesine göre ödeme yaptıkları dikkate alındığında, sorumluluğun Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlilerine değil toplu iş sözleşmesini imzalayanlara yöneltilmesi gerektiği,” şeklindeki ilave görüşü,

Başkan ….. ve ….., “4857 sayılı Kanunun söz konusu 50 nci maddesinin nisbi emredici nitelikte olması nedeniyle Toplu İş Sözleşmesinin bahsi geçen 96 ncı maddesi hükmü ile yapılan düzenlemenin kanuna aykırılık teşkil etmediğine ve yapılan işlemin yasal düzenlemelere uygun olduğuna,” şeklindeki karşı oylarına karşın,

Temyiz yolu açık olmak üzere oy çokluğuyla,






Full & Egal Universal Law Academy