Sayıştay 1. Daire - Karar No: 10200 - Özel İdareler - Kamu İdaresi: Özel İdareler
Karar Dilini Çevir:




Gelir Vergisi

5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 63. maddesinde, “,Vali Yardımcıları ve Kaymakamlar, valinin verdiği il özel idaresinin görevlerini yapmakla yükümlü ve bu görevlerin yapılmasından valiye karşı sorumludur. Vali yardımcılarına ve kaymakamlara yaptıkları görevler karşılığında 12000 gösterge rakamının Devlet memurlarına uygulanan aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ödenek verilir.”,

Hükmüne yer verilmiştir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 2. maddesinde de ücretler gelir vergisine tabi tutulacak kazançlar arasında sayılmış ve 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63. maddeleri gereğince ödenen ücretler de gelir vergisinden istisna edilmemiştir.

5540 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanununa eklenen “,ek ödeme”, başlıklı Ek 5. maddesinde,

“,İçişleri Bakanlığı merkez ve taşra teşkilâtında Mülkî İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfında bulunan personele, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) % 200’,ünü geçmemek üzere ek ödeme yapılabilir. Ek ödemenin oranı ile esas ve usûlleri, personelin görev mahalli, çalışma şartları, unvanı, görevi, aylık derecesi gibi kriterler dikkate alınarak Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine İçişleri Bakanı tarafından belirlenir. 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 28 inci ve 63 üncü maddelerine göre ödeme yapılanlar ile diğer mevzuata göre ilave ödemeden yararlananlara emsali unvanlara göre belirlenen oranların altında ek ödeme oranları tespit edilebilir veya hiç belirleme yapılmayabilir. Ek ödemenin hak kazanılmasında ve ödenmesinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun aylıklara ilişkin hükümleri uygulanır ve bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz.(…,)”,

Denilmektedir.

Görüldüğü üzere, 5540 sayılı Kanunun 1. maddesiyle, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63. maddesine göre ve adı geçen kamu görevlilerinin İl Özel İdaresi ile ilgili görevleri karşılığında verilen ödenekler dışında, ayrı ve farklı nitelikte bir ödeme ihdas edilmiştir. Bu ödemenin 5302 sayılı Kanunun 63. maddesinde öngörülen ödeneklerle ilgisi sadece tutarının tespitinde dikkate alınacak esaslar ile sınırlıdır. Madde metninde yer alan, “,…,bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz.”, Hükmü ile getirilen vergi istisnası, 5540 sayılı yasanın 1. maddesiyle 1700 sayılı Kanuna eklenen Ek 5. maddeyle getirilen ödemeye münhasır olup, bu istisnanın yine bu hüküm gerekçe gösterilerek 5302 sayılı yasanın 28 ve 63. maddeleriyle öngörülen ödeneklere de teşmili yasal açıdan mümkün görülmemektedir. Zira madde metninde yer alan “,bu ödemeden”, ibaresiyle kastedilen ödemenin 1700 sayılı yasanın Ek 5. maddesiyle yapılan ödeme olduğu açıktır. Dolayısıyla 5302 sayılı Kanunun 63. maddesi gereğince yapılan ödemelerden gelir vergisi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 03.06.2011 gün ve E.2010/290, K:2011/240 sayılı kararında da, 5302 sayılı Kanunun 28 ve 63. maddeleri gereğince yapılan ödemelerden gelir vergisi kesilmesi gerektiği ifade edilmiştir.

5917 sayılı Kanunun 36. maddesiyle 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununa eklenen Geçici 4. maddede, “,Bu Kanunun 28 inci ve 63 üncü maddeleri gereğince, 4/3/2005 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar ilgililere yapılan ödemeler hakkında borç çıkarılmaz, çıkarılmış olan borç tutarlarının tahsilinden vazgeçilerek borç takibi işlemine son verilir.”, Denilmektedir. Bu durumda 5917 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarih olan 10.07.2009 (RG, 27284) tarihinden sonra yapılan ödemelere Kanunun şümulü olmayacaktır ki, bahsi geçen ödemeler 2011 yılında yapılmıştır.

Diğer taraftan 6009 sayılı Kanunun geçici 8 inci maddesinde:

“,Konusu suç teşkil etmemek ve kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla, bu Kanunun yayımı tarihine kadar, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka bir tasarrufta bulunarak belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel idaresinde çalışan kamu personeline her ne ad altında olursa olsun ek ödemede bulunmaları nedeniyle kamu görevlileri haklarında idarî veya malî yargılama ve takibat yapılamaz, başlatılanlar işlemden kaldırılır.”,

Denilmektedir.

Madde metninde konu edilen ek ödeme, belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel idareleri tarafından memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka bir tasarrufta bulunarak yapılan ödemelerdir. Bir diğer ifade ile yukarıda yazılı hükümle, her hangi bir hukuki tasarrufla ihdas edilen bir ödemenin daha önce bulunmayıp, belediye ya da il özel idaresi tarafından yapılan bir işlemle hukuk alanına çıkan ve ilgili kişilere yapılan ödemeler hakkında bir düzenleme yapılmıştır. …, Kaymakamına ve Kaymakam Vekillerine yapılan ek ödemesinin yasal dayanağı ise il özel İdaresinin bir tasarrufu olmayıp, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunudur. Bu durumda söz konusu ödemenin 6009 sayılı yasanın geçici 8 inci maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

Açıklanan nedenlerle, …, İlçesi Kaymakam ve Kaymakam Vekillerine 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 63. maddesi gereğince yapılan ödemelerden gelir vergisi kesintisi yapılmaması sonucu oluşan ve ayrıntısı aşağıdaki tabloda gösterilen toplam …, TL kamu zararının,

sorumlularına

müştereken ve müteselsilen,

6085 sayılı Sayıştay Kanununun 53 üncü maddesi gereği işleyecek faizleri ile birlikte ve temyiz yolu açık olmak üzere ödettirilmesine oy birliğiyle,






Full & Egal Universal Law Academy