Samsun Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi 2020/663 Esas 2020/996 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 4. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/663
Karar No: 2020/996
Karar Tarihi: 10.11.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Dava, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde İktisat Bölümü öğrencisi olan davacının, hakkında yapılan disiplin soruşturması neticesinde Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliğinin 9/1-a hükmü uyarınca yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası ile tecziyesine ilişkin 16.05.2019 tarih ve 2019/10 sayılı disiplin kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
 
Samsun 2. İdare Mahkemesi'nin 30/01/2020 gün ve E:2019/914, K:2020/122 sayılı kararıyla; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dolayı davacı hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, davacının terör örgütü üyesi olarak kabulüne dair kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla; suç işlemek amacıyla kurulan örgütle bağlantılı veya söz konusu örgüte destek ya da yardımcı olduğu iddialarından dolayı davacının yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
 
Davalı idare tarafından; davacı hakkında terör örgütü üyeliği nedeniyle kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunduğu, davacının almış olduğu cezanın ertelenmiş olması, suçu ve disiplin ihlalini ortadan kaldırmadığı, kaldı ki ceza yargılaması sonucunda ortada bir suç veya suça ilişkin yeterli delil bulunmadığı yönünde bir karar da verilmediği, davacının suçunun sabit görüldüğü ileri sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenerek kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: İstinaf başvuru dilekçesine cevap verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Samsun Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce dava dosyası 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi hükümleri doğrultusunda incelenerek işin gereği görüşüldü:
 
İstinaf dilekçesinde öne sürülen iddialar, istinaf başvurusuna konu Samsun 2. İdare Mahkemesi'nin 30/01/2020 gün ve E:2019/914, K:2020/122 sayılı kararının dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın kaldırılmasına neden olacak mahiyette görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yapılan 43,50 TL istinaf yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, artan posta avansının karar kesinleştikten sonra re'sen davalı idareye iadesine, kararın tebliğini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere,10/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
 
 
KARŞI OY
 
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 54'üncü maddesi ile 65'inci maddesinin (a) fıkrasının (9) numaralı bendine dayanılarak çıkarılan Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin 9'uncu maddesinde, "Mahkeme kararıyla kesinleşmiş olmak kaydıyla, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek" yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasını gerektiren eylemler arasında sayılmış, 17'nci maddesinde de, öğrenci hakkında ceza kovuşturması açılmış olması, kanuna göre mahkûm olması veya olmamasının disiplin cezasının verilmesine engel teşkil etmeyeceği belirtilmiştir.
 
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Hükmün Açıklanması ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması" başlıklı 231'inci maddesinin beşinci fıkrasında, "Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder"; sekizinci fıkrasında, "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur", onbirinci fıkrasında, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." hükmüne yer verilmiştir.
 
Uyuşmazlık konusu olayda, yükseköğretim kurumunda öğrenci olan davacı hakkında silahlı terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla açılan davada Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 06/06/2018 tarih ve E:2018/163 K:2018/275 sayılı kararda davacının silahlı terör örgütü olan FETÖ/PDY üyesi olduğu sabit görülerek 1 yıl 6 ay 22 gün hapis ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın itiraz edilmeyerek 14/06/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
 
Her ne kadar davacı hakkında görülen kamu davasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de, bakılan davaya konu disiplin cezasının gerekçesi olan "Mahkeme kararıyla kesinleşmiş olmak kaydıyla, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" fiilinin işlendiği, kesinleşmiş yargı kararı ile sabittir. Kamu davasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmış olması ise; disiplin cezasına konu fiilin işlenmediği ve/veya sübut bulmadığı anlamına gelmemekte olup, sadece silahlı terör örgütü üyeliği suçuna ilişkin ceza (hapis cezası) hükmünün sanık hakkında bir hukuki/cezai sonuç doğurmamasına ilişkindir.
 
Bu durumda, uyuşmazlığın konusunu oluşturan disiplin cezasının gerekçesi olan, yükseköğretim kurumunda öğrenci olan davacının suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak fiilini işlediği, kesinleşmiş yargı kararıyla sabit olduğundan, davacının bu gerekçe ile yükseköğretim kurumundan çıkarma ile cezalandırılmasına dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, dava konusu işlemin iptali yönündeki mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
 
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile Samsun 2. İdare Mahkemesi'nin 30/01/2020 gün ve E:2019/914, K:2020/122 sayılı kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği görüş ve oyu ile, aksi yönde olan çoğunluk kararına katılmıyorum. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy