Samsun Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi 2020/268 Esas 2020/967 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 4. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/268
Karar No: 2020/967
Karar Tarihi: 03.11.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Dava, davacının, Giresun ili, Dr. ... Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde uzman doktor olarak görev yaptığı dönemde işlediği iddia olunan fiiller nedeniyle hakkında yürütülen soruşturma neticesinde 657 sayılı Kanunun 125/B-g maddesi uyarınca kınama cezası ile tecziye edilmesine ilişkin 28.01.2019 tarih, 535 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
 
Ordu 1. İdare Mahkemesi'nin 20/12/2019 gün ve E:2019/547, K:2019/2013 sayılı kararıyla; Giresun ili, Dr. ... Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde uzman doktor olarak görev yapan davacı hakkında, aynı hastanede görev yapan .... isimli doktorun Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı'na 11.05.2018 tarihinde verdiği dilekçe ile davacının kendisi hakkında bir ilaç şirketi ile arasında maddi ve manevi bir bağ olduğunu, hasta olmayan insanlara sahte teşhis koyarak ilaç raporu çıkardığını ve ilaç yazarak menfaat sağladığını iddia ettiğini, bu konuda bir hastaya da kendisini şikayet ettirdiğini, daha önceki tarihlerde de benzer iddialarla kendisini şikayet ettiğini ancak yapılan incelemeler neticesinde, gerçekleştirdiği işlemlerin usulüne ve fenne uygun olduğunun tespit edildiğini, bu itibarla davacının kendisi hakkında sürekli olarak şikayet dilekçesi vererek hakkında soruşturma yapılmasına sebebiyet verdiğini belirttiği ve davacı hakkında ceza soruşturması yapılmasını talep ettiği, bunun üzerine Savcılık tarafından konu hakkında ön inceleme yapılmasının Giresun Valiliği'nden istenildiği, Giresun Valiliği tarafından, ....'nin iddiaları ile birlikte davacının 10.05.2018 tarihinde Sağlık Bakanlığı'na verdiği ve ....'nin astım hastası olmayan kişiler hakkında astım raporu çıkardığını ileri sürerek konunun araştırılmasını istediği dilekçedeki iddiaların incelenmesinin ve soruşturma yapılmasının Sağlık Bakanlığı'ndan talep edildiği, söz konusu talebe istinaden başlatılan inceleme neticesinde düzenlenen raporda, davacı hakkındaki iddialar nedeniyle soruşturma yapılması gerektiği kanaatine varılması üzerine, davacının, ....'ye karşı suç uydurmak ve iftira atmak suretiyle sürekli şikayet dilekçesi verdiği ve soruşturma yapılmasına neden olduğu, hasta ve yakınlarını yanlış teşhis ve tedavi uyguladığı yönünde kışkırttığı, şikayet ettirdiği, Fetö Terör Örgütüne mensup olduğu, mesleğini yapamayacağı ve hastaneden uzaklaştırılacağı yönünde hasta yakınlarına sözler sarf ettiği ve psikolojik taciz uyguladığı vb. iddialarıyla yapılan soruşturma kapsamında alınan ifadeler ile diğer bilgi ve belgelerden, davacının aynı hastanede görev yapan .... isimli doktor hakkında sürekli olarak şikayet dilekçeleri vererek hasta olmayan kişiler hakkında rapor düzenlediğini iddia ettiği, ancak söz konusu raporların incelenmesinden tıp ilmi ve fenni açıdan uygun olduklarının anlaşıldığı, yine adı geçen doktorun eşinin Fetö ile iltisakı nedeniyle görevden uzaklaştırılmasından dolayı davacı tarafından doktorun Fetö ile iltisaklı olduğuna yönelik hasta yakınlarına ifadelerinin bulunduğu, bazı hastaların ifadelerinde, davacı tarafından adı geçen doktorun kendilerine yanlış teşhis ve tedavi uyguladığı belirtilerek şikayette bulunmaları için yönlendirildiklerini belirttikleri, sonuç olarak davacının .... isimli doktoru gerçek olmadığı ortaya çıkan iddialarla sürekli olarak şikayet ederek ve adı geçen doktorun itibarını kurum ve hastalar nezdinde zedelediği hususunun sabit olduğu, bu durumda, davacıya isnat edilen fiiller nedeniyle hakkında usulüne uygun olarak yürütülen soruşturma sonucunda davacının kınama cezası ile tecziyesine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
 
Davacı tarafından; doktor ....'ye suç uydurarak iftira attığının sübuta ermesi için tüm hastaların astım olduğunun ve bu ilaçları kullanmaları gerektiğinin ispatlanması gerektiği, hastaları şikayet etmeleri için kışkırtmadığı, astım hastası olmadıkları ve bu ilaçları kullanmamaları gerektiği konusunda bilgilendirdiği, şikayetlerini mevzuata ve silsileye uygun olarak yaptığı, asıl iftiraya uğrayan ve tehdit edilip, hakaret edilenin kendisi olduğu, gerçeğin ortaya çıkması için uğraştığı ileri sürülerek mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenerek kaldırılması ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacının istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Samsun Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce dava dosyası 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi hükümleri doğrultusunda incelenerek işin gereği görüşüldü:
 
İstinaf dilekçesinde öne sürülen iddialar, istinaf başvurusuna konu Ordu 1. İdare Mahkemesi'nin 20/12/2019 gün ve E:2019/547, K:2019/2013 sayılı kararının dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın kaldırılmasına neden olacak mahiyette görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, aşağıda dökümü yapılan 238,10 TL istinaf yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta avansının re'sen davacıya iadesine, 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy