Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi 2019/851 Esas 2020/707 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 2. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2019/851
Karar No: 2020/707
Karar Tarihi: 25.11.2020



İSTEMİN ÖZETİ: Samsun 2. İdare Mahkemesi'nin 15/03/2019 günlü, E:2017/815, K:2019/315 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca istinaf yoluyla incelenerek kaldırılması istenilmektedir.
 
CEVABIN ÖZETİ: Gecekondu önleme bölgesi olarak ilan edilen alanda, ortak bir proje olmamasına rağmen TOKİ tarafından tek taraflı bir işlemle tek bir parselin gecekondu önleme bölgesi dışına çıkarılmasına olanak bulunmadığı, kendilerine ubu hususta herhangi bir bildirim yapılmadığı, yapılan protokol uyarınca alandaki tüm işlemlerin birlikte yapılmasının gerektiği, yapılan işlemin yetki yönünden hukuka aykırı olduğu, görüşlerinin alınmamasının işlemi sakatlar nitelikte olduğu, hukuka aykırı dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davalı idare istinaf başvurusunun reddedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Samsun Bölge İdare Mahkemesi İkinci İdari Dava Dairesince dava dosyası 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü:
 
Dava; Samsun ili, Canik ilçesi, .... Mahalle, 6413 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın gecekondu önleme bölgesi sınırları dışına çıkarılmasına ilişkin TOKİ Başkanlığının 29.06.2016 tarih ve 3080 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
 
Samsun2.İdareMahkemesi'nin 15/03/2019günlü, E:2017/815, K:2019/315sayılıkararıyla;özel mülkiyete konu olmadığı dönemde üzerinde ruhsatsız yapılar bulunması sebebiyle Gecekondu Kanunu kapsamında "Samsun-Canik Kentsel Yenileme (Gecekondu Dönüşüm) Projesi"ne dahil edilen dava konusu taşınmazın, Gecekondu Kanunu'nda belirtilen konut yapımına ayrılması, yeniden gecekondu yapımının önlenmesi, halk konutu veya nüve konut yapımına tahsis edilmesi, gecekonduların ıslahı ve tasfiyesi sebepleriyle açıkta kalacaklara ve diğer konutsuz vatandaşlara verilmesi gibi amaçlara özgülenmesi ve Samsun-Canik Kentsel Yenileme (Gecekondu Dönüşüm) Projesine dahil edilen diğer taşınmazlar ile proje bütünlüğü içerisinde değerlendirilmesi, gecekondu önleme bölgesi sınırları dışına çıkarılmak istenmesi durumunda yine aynı amaçlar doğrultusunda ve gerekli araştırma ve incelemeler yapılmak suretiyle gerekçeleri ortaya konularak bu konuda karar alınması gerekirken, gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan, hangi amaçla yapıldığı ve sebep unsuru ortaya konulmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
 
Davalı idare tarafından; Canik Belediye Başkanlığı ile imzalanan protokol kapsamında .... Kentsel Dönüşüm Projesinin 28/5/2011 tarihinde imzalanan ek protokol çerçevesinde devam ettiği, bu alanda kalmakta olan 6413 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın gecekondu önleme bölgesinden çıkarılmasının Canik Belediyesi tarafından talep edilmesi üzerine projenin devamının sağlanması amacıyla dava konusu işlemin tesis edildiği, taşınmazın gecekondu önleme bölgesi dışına çıkarılmasının idarenin kamulaştırma yükünü artırmaması nedeniyle kamu yararına bir husus olduğu, işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek anılan karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakta ve kararın kaldırılması istenilmektedir.
 
775 sayılı Gecekondu Kanunu'nun 1.maddesinde; "Mevcut gecekonduların ıslahı, tasfiyesi, yeniden gecekondu yapımının önlenmesi ve bu amaçlarla alınması gereken tedbirler hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.", 2. maddesinde; "Bu kanunda sözü geçen (Gecekondu) deyimi ile, imar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata ve genel hükümlere bağlı kalınmaksızın, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, sahibinin rızası alınmadan yapılan izinsiz yapılar kastedilmektedir.", 5. maddesinde ise; "Lüzumu halinde, belediyeler gecekondu ıslah ve tasfiye sahaları içinde bulunan veya bu kanun hükümleri dairesinde yeniden teşkil edilecek önleme bölgeleri içine raslıyan özel mülkiyetteki arazi ve arsaları ve bunlar içerisinde yapı veya sair herhangi bir tesis bulunduğu takdirde bu yapı ve tesisleri, bu kanunda belirtilen amaçlarda kullanmak üzere, Toplu Konut İdaresi Başkanlığının izni ile, sahipleriyle anlaşarak satın alabilirler veya kamulaştırabilirler." hükmüne yer verilmiştir.
 
Anayasanın "Temel Haklar ve Ödevler" başlıklı ikinci kısmının birinci bölümünde yer alan "Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması" başlıklı 13. maddesinde; "Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.", kuralına yer verilmiş, "Kişinin Hakları ve Ödevleri"ne ilişkin bölümünde yer alan 35. maddesinde ise; "Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz." şeklinde düzenlenme yapılarak mülkiyet hakkı temel haklar arasında sayılmıştır.
 
Temel hak ve hürriyetler kapsamında kişinin hakları arasında yer alan mülkiyet hakkı, Anayasaya göre kamu yararı amacıyla ancak kanunla ve özlerine dokunulmaksızın sınırlanabilecektir. Bu sınırlamanın sınırını ise, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamamak oluşturmaktadır.
 
Dosyanın incelenmesinden; Samsun ili, Canik ilçesi sınırları içerisinde bulunan ve halihazırda yoğun gecekondu ve kaçak yapılaşma altında bulunan kent merkezindeki alanın tasfiyesi ve bu alanda kentsel dönüşüm projesinin gerçekleştirilmesi amacıyla 06.07.2007 tarihinde TOKİ, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Canik Belediyesi arasında "Samsun-Canik Kentsel Yenileme (Gecekondu Dönüşüm) Projesine İlişkin Protokol"un imzalandığı, bahse konu protokol ile sınırları belirlenen alanın 775 sayılı Gecekondu Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği hükümleri uyarınca 14.11.2007 tarih ve 5326 sayılı TOKİ Başkanlığı oluru ile "Gecekondu Önleme Bölgesi" olarak ilan edildiği, dava konusu taşınmazın içerisinde bulunduğu Samsun ili, Canik ilçesi, .... Mahalle'de bulunan ve tapunun 6413 sayılı adasında yer alan alanın da, davalı idare ile Canik Belediyesi arasında imzalanan 29.01.2008 tarihli "Samsun-Canik Kentsel Yenileme (Gecekondu Dönüşüm) Projesine İlişkin 1 Nolu Ek Protokol" ile önceki protokolün 2. maddesiyle belirlenen kentsel yenileme alanında bulunan kaçak yapılaşmaların bulunduğu alana (gecekondu önleme bölgesine) dahil edildiği, anılan gecekondu önleme bölgesinin sınırının 22.02.2011 tarih ve 1058 sayılı TOKİ Başkanlığı Oluru ile 775 sayılı Kanun uyarınca revize edildiği, Canik Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Müdürlüğü'nün 10.06.2016 tarih ve E.114178 sayılı yazısıyla dava konusu alanın gecekondu önleme bölgesi sınırı dışına çıkarılmasının istenilmesi üzerine dava konusu işlem ile "söz konusu projenin devamlılığı ve daha sağlıklı sürdürülebilmesi" gerekçesiyle davaya konu taşınmazın "Gecekondu Önleme Bölgesi" sınırı dışına çıkarıldığı, gecekondu önleme bölgesi olarak belirlenen alanda Toplu Konut İdaresi Başkanlığının 13.05.2016 tarih ve 2283 sayılı Oluru ve 01/12/2016 tarih ve 5597 sayılı Oluru ile anılan protokolde belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi için 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının yapıldığı anlaşılmaktadır.
 
Olayda; gecekondu önleme bölgesi sınırı dışına çıkarılan 6413 ada sayılı taşınmazın gecekondu önleme bölgesi sınırları içine alınmadan önce ticaret alanı kullanımında olduğu ve üzerinde kaçak ve bir kısmı imar affından yararlanmış yapılaşmaların bulunduğu, taşınmazın 2007 yılında ilan edilen gecekondu önleme bölgesi sınırları içine sonradan dahil edildiği ve gecekondu önleme bölgesi sınırları içine dahil edildikten sonra 29/04/2008 tarihli olurla dini tesis alanı kullanımına çevrildiği, daha sonra alanda yapılan uygulama ile de, dini tesis alanındaki mülkiyet sahiplerinin ticaret alanı kullanımındaki başka adalara taşındığı, dini tesis alanı olarak belirlenen bu alanın uygulama ile mülkiyetten arındırılması sonrasında taşınmaza, Canik Belediye Başkanlığı adına tahsisli başka yerdeki taşınmazların atandığı ve daha sonra üçüncü bir kişiye satıldığı, ardından ise dava konusu işlemin tesis edilerek taşınmazın gecekondu önleme bölgesi sınırları dışına çıkarıldığı, tüm bu işlemlerin alanın gecekondu önleme bölgesi olmasından kaynaklı Gecekondu Kanunu'nun tanıdığı yetki ve olanaklar kullanılmak suretiyle yapıldığı, sınır dışına çıkarılan 6413 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın ve gecekondu önleme bölgesi alanındaki bir çok taşınmazın gecekondudan ziyade kaçak yapılardan oluştuğu ve bazı parsel sahiplerinin imar affından yararlandığının Canik Belediye Başkanlığı tarafından da ifade edildiği, söz konusu taşınmazın gecekondu önleme bölgesi sınırları dışına çıkarılmasının sebebinin Canik Belediye Başkanlığı tarafından, "alandaki kentsel dönüşüm amacına uygun işlemlerin gerçekleştirilmiş olması ve parselin ruhsatlı bina yapımına uygun hale getirildiğinin anlaşılması" olarak ifade edildiği, ancak taşınmazın önceki maliklerinden alınarak belediye adına tescil edilmesi ve ardından üçüncü bir kişiye satışının yapılmasına ilişkin tüm işlemlerin Gecekondu Kanunu'nun gecekondu önleme bölgesi olarak ilan edilen alanlara yönelik davalı idareye tanıdığı yetki ve olanaklar kullanılmak suretiyle tesis edildiği, söz konusu yetkilerin amacının mülk sahiplerinin üzerine kaçak yapı yaptıkları taşınmazlardan başka alanlara taşınarak oluşturulan taşınmazlar üzerine ruhsatlı yapılar yapmak olmayıp, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, sahibinin rızası alınmadan yapılan izinsiz yapıların tasfiyesi ile bu alanlarda kentsel dönüşüm gerçekleştirilmesi olduğu, dosya içindeki bilgi ve belgelerden, gecekondu önleme bölgesi olarak ilan edilen alanın gecekondu, kaçak ve yasal yapılaşmalardan oluştuğu anlaşılmaktadır.
 
Bir kısmı tapulu taşınmazlardan oluşan bir alanın mevcut mülkiyet durumu dikkate alınmaksızın gecekondu önleme bölgesi olarak ilan edilip edilemeyeceği konusunda Gecekondu Kanunu ve Yönetmelik hükümlerinde açık bir düzenleme bulunmamakta ise de, tapulu taşınmazlar ve üzerinde mülk sahibi tarafından yapılmış yasal veya kaçak yapılaşmaların bulunduğu bir alanın gecekondu önleme bölgesi ilan edilmesi, hem Gecekondu Kanunu kapsamında yapılacak uygulamalar hem de bu alanda uygulanacak projeler sonucunda tapulu taşınmaz sahiplerinin mülkiyet haklarının ihlaline yol açabilecektir. Bu itibarla, gecekondu önleme bölgesi ilanının, tapulu taşınmazların bulunmadığı, gecekondu niteliğinde yapıların bulunduğu alanlarda uygulanması gecekondu mevzuatının ruhuna uygun düşmektedir.
 
Uyuşmazlık konusu bölgenin eskiyen yapısı ve kaçak yapılaşmanın büyük ölçüde yıkılması dikkate alınarak tapulu taşınmazların bulunduğu bu alanda mülkiyet hakkının korunması bakımından Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından bölgenin 5393 sayılı Belediye Kanununun 73. maddesi çerçevesinde "Kentsel dönüşüm ve gelişim alanı" olarak ilan edilerek bu kapsamda uygulamaya geçilmesinin hukuka uygun bir çözüm olacağı sonucuna ulaşılmaktadır.
 
Bu çerçevede, her ne kadar alanın gecekondu önleme bölgesi olarak ilan edilmesi ve bu ilan sonrası gerçekleştirilen uygulama işlemleri bakılan davanın konusu olmamakla birlikte; kişilerin tapulu mülkiyetinde bulunan arazi parçalarının bütüncül bir yaklaşım ile gecekondu önleme bölgesi ilan edilmesi; bu alandaki mülk sahiplerinin mülkiyet hakkının özüne dokunan, ölçülülük ilkesine aykırı bir düzenleme niteliği taşıdığından, bu alanda gecekondu önleme bölgesi ilanından kaynaklı yetkilerin kullanılması suretiyle 6413 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın gecekondu önleme bölgesine alınması, taşınmazda kaçak ve imar affından yararlanmış yapısı bulunan mülk sahiplerinin bu taşınmazdan alınarak başka alanlara atanması, bu alanın dini tesis alanı olarak belirlenerek Canik Belediye Başkanlığına ait hissenin bu alana atanması ve bu taşınmazın artık yapılaşmaya uygun hale geldiğinden bahisle üçüncü bir kişiye satılmasına ilişkin tüm işlemlerin gecekondu önleme bölgesi ilanından kaynaklı yetkilere dayalı olarak tesis edilmiş olması nedeniyle hukuka uygun olmadığından, taşınmazın bulunduğu alanda, alanın niteliği de gözetilerek 775 sayılı Kanun'un tanıdığı yetki kullanılmak suretiyle işlem tesis edilmeyip alana ilişkin kentsel yenilemenin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 73.maddesi çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekeceği kuşkusuzdur.
 
Samsun 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 15/03/2019günlü, E:2017/815, K:2019/315sayılıkarar ve dayandığı gerekçe hukuka ve usule uygun olup, istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen açıklamayla reddine, aşağıda dökümü yapılan 191,70-TL istinaf yargılama giderlerinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, artan posta gideri avansının davalı idareye iadesine, 2577 sayılı Kanunun 45.maddesinin 6. fıkrası uyarınca kesin olarak, 25/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy