Samsun Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi 2022/214 Esas 2022/211 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 1. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2022/214
Karar No: 2022/211
Karar Tarihi: 28.02.2022



İSTEMİN ÖZETİ: Dava; Rize ili, Merkez Eminettin Mahallesi Camii'nde imam hatip olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-b.maddesinde yer alan ortak nitelik koşulunu kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b.maddesi uyarınca görevinin sonlandırılmasına ilişkin 02/05/2019 tarih ve E.152777 sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı ileri sürülen maddi haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
Rize İdare Mahkemesi'nin 12/02/2020 gün ve E:2019/421, K:2020/86 sayılı kararıyla; soruşturma sırasında alınan ifadeler bir bütün halinde değerlendirildiğinde, davacının Yönetmelik'in 5/1-b.maddesinde yer alan ortak nitelik koşulunu kaybettiği yönünde yeterli bilgi belge bulunmadığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı, öte yandan, Anayasanın 125. maddesinde, idarenin kendi eylemi ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu belirtildiğinden, davacının görevinin haksız olarak sona erdirilmesi nedeniyle görevinden ayrı kaldığı süre içinde yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının dava açılış tarihi olan 21/05/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
 
Davalı idare tarafından; davacının fiillerinin yürütmekte olduğu mihrap görevinin hassasiyeti ve önemi göz önünde bulundurulduğunda din görevliliği ile bağdaşmasının mümkün olmadığı, söz konusu fiillerin çevresinde de bilinir olduğu, din görevlisi olarak kamu hizmetini etkili ve verimli ifa etmesine imkan kalmadığı, dava konusu işlemin disiplin işlemi niteliğinde olmadığı, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak işlem tesis edildiği ileri sürülerek kararın istinaf yolu ile incelenerek kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Herhangi bir kusurunun bulunmadığı, işlemin hukuka aykırı olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmaktadır.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Hüküm veren Samsun Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi'nce, Dairemizin, istinaf başvurusunun reddine dair 30/09/2020 tarih ve E:2020/333, K:2020/368 sayılı kararının Danıştay Onikinci Dairesi'nin 16/06/2021 tarih ve E:2021/1707, K:2021/3968 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak dava dosyası yeniden incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:
 
KARAR: Dava; Rize ili, Merkez Eminettin Mahallesi Camii'nde imam hatip olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-b.maddesinde yer alan ortak nitelik koşulunu kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b. maddesi uyarınca görevinin sonlandırılmasına ilişkin 02/05/2019 tarih ve E.152777 sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı ileri sürülen maddi haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemine ilişkindir.
 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin birinci fıkrasının "Özel şartları" belirleyen (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" kuralına yer verilmiş; 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi", Devlet memurluğunu sonra erdiren haller arasında sayılmıştır.
 
633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Personelin nitelikleri" başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında, "Başkanlık personelinin 657 sayılı Kanunda ve bu Kanunda yer almayan diğer nitelikleri ile atanmalarında dinî öğrenim şartı arananlara ilişkin ortak nitelikler yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
 
15/04/2015 tarih ve 29327 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Genel şartlar" başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" hükmüne yer verilmiştir.
 
Dosyanın incelenmesinden; Rize ili, Eminettin Mahallesi Camiinde İmam-Hatip olarak görev yapan davacının, camide temizlik görevlisi olarak çalışan kadınlara yönelik; "Başörtünüzü arkaya doğru bağlayabilirsiniz." dediği, sık sık gittiği lokantadaki garson kadına yönelik olarak farklı zamanlarda "Senin bu yemeklerin beni çıldırtıyor." ve "Senin gibi bir kadın mı var ki ben evde kalayım?" dediği, sık sık gittiği markette para üstü alma veya tokalaşma bahanesiyle kasiyerin eline dokunmaya çalıştığı iddialarıyla hakkında başlatılan soruşturma sonucunda Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-b maddesinde yer alan "atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin islam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevinin sona erdirilmesine ilişkin 02/05/2019 tarih ve E.152777 sayılı işlemin tesis edildiği, anılan işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal haklarının görevinin sonlandırıldığı tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
 
Öte yandan, davacının, dava konusu olaya konu eylemleri nedeniyle 18/06/2019 tarih ve 71476536-903.08.02 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı işlemiyle kınama cezasıyla cezalandırıldığı anlaşılmıştır.
 
Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacının camideki temizlikle görevli kadınlara yönelik "Başörtünüzü arkaya doğru bağlayabilirsiniz." dediği, onlar temizlik yaparken yanlarında bulunduğu hususu görevli kadınların alınan ifadeleriyle sabit olup, görevli B.P.'nin davacının temizlik yaparken kendilerine dokunmaya çalıştığını, camların temizlenmesi için çalışanlara merdiven verip camlar silinirken kadınlara doğru baktığını ifade ettiği; yemek yemek için sık sık gittiği restoranda çalışan garson S.D.'ye yönelik olarak farklı zamanlarda "Senin bu yemeklerin beni çıldırtıyor." ve "Senin gibi bir kadın mı var ki ben evde kalayım?" dediği; gittiği markette kasiyerlik yapan T.K.'nin eline tokalaşmak veya paranın üstünü almak bahanesiyle dokunmaya çalıştığı hususlarının alınan ifadelerle ortaya konulduğu anlaşılmıştır.
 
Bu durumda, camide temizlikle ilgilenen kadınlara, sık sık gittiği lokantadaki garsona ve marketteki kasiyere tacizde bulunduğu soruşturma kapsamında alınan ifadelerle sabit olan davacının, bu durumunun görev yaptığı yerin halkı tarafından da biliniyor olması nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5/1-b. maddesinde öngörülen, “itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğu çevresinde bilinir olmak" özel şartını kaybettiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, aksi yöndeki istinafa konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
 
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, Rize İdare Mahkemesi'nin 12/02/2020 günlü, E:2019/421, K:2020/86 sayılı kararın kaldırılmasına, davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan dava aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, istinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 3.890,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi uyarınca istinaf ve temyiz aşamasında harçtan muaf olması nedeniyle davalı idareden alınmayan 148,60 TL istinaf başvuru harcı, 89,60 TL YD Karar harcı, 267,80 TL temyiz başvuru ve 113,30 TL temyiz karar harcı olmak üzere toplam 619,30 TL harcın davacıdan tahsili için Mahkemesince tahsil dairesine müzekkere yazılmasına, posta gideri avansından artan miktarın istemi halinde derhal, istenilmemesi halinde ise karar kesinleştikten sonra re'sen istinaf isteminde bulunana iadesine, kararın tebliğinden itibaren otuz (30) gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere, 28.02.2022 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.
 
AZLIK OYU:
 
Dairemizin istinaf başvurusunun reddine yönelik 30/09/2020 tarih ve E:2020/333, K:2020/368 sayılı kararında ısrar edilmesi gerektiği görüşüyle aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy