Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/673 Esas 2023/566 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/673
Karar No: 2023/566
Karar Tarihi: 31.03.2023


T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/673
KARAR NO: 2023/566
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN:...(...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ...(...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/01/2023 Tarihli Ek Karar
NUMARASI: 2018/862Esas - 2019/765 Karar
DAVACI: RUTE MOTOR ARAÇ LOJİSTİK İLETİŞİM İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş. ...
VEKİLİ: Av. ... - ...
DAVALILAR: 1- ... - (T.C.: ...) ...
VEKİLİ: Av. ... - ...
2- ÖZDÖRTLER HİDROLİK MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. - ...
VEKİLİ: Av. ... - ...
3- ... (T.C: ...) - ... ...
4- ... (T.C.: ...) - ...
5-... (T.C.: ...) - ...
6- ONSOYLAR METAL VE PLASTİK GIDA İNŞAATYEDEK PARÇA SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ . - ...
7- ... - ...
DAVA TÜRÜ: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ: 31/03/2023
KR. YAZIM TARİHİ: 18/04/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı Öz Dörtler Hidrolik Makine San. ve Tic. Ltd. Şti., eski iş makinalarını yenileyerek yeni malzemelerle ürettiği hurda makinalarını, diğer davalılar vasıtasıyla davacıdan makinaların gerçek değerinin 15-20 mislinden daha fazlasını tahsil etmek gayesiyle, davacıya gerçek dışı beyanlarda bulunarak makinaların değerinin davacının ödediği bedelden çok daha yüksek olduğunu belirterek, ayrıca taahhütlerde bulunmalarına rağmen, edimlerini yerine getirmeyerek, davacının 10 seneye yakın bir zamandır mağdur olmasına, ağır zarara uğramasına sebep olduklarını, davacı şirketin makinaları satın almadan evvel, makinaların imalatçısı davalı Öz Dörtler şirketinin sahibi ve yetkilisi ...yı aradığını, diğer davalıların makinalar için talep ettiği bedelin doğru olup olmadığını sorduğunu, ...'nın ise gerçeğe aykırı beyanda ve taahhütte bulunarak makinaların değerini 15-20 misli daha fazla göstermesi nedeniyle, müvekkilin makinalar fahiş fiyat ödemesine neden olduğunu, diğer taraftan, makinaların çok değerli ve diğer davalılar tarafından talep edilen meblağın az bile olduğunu iddia eden Öz Dörtler şirketi adına ..., ayrıca yazılı olarak taahhütte bulunarak makinaları çalışır vaziyette teslim edeceğini, üçüncü kişilerin bu makinalar için çok daha fazla meblağ ödediklerini, davacının karlı olduğunu, diğer davalıların kendisinin iyi müşterisi olması nedeniyle değerinden daha düşük bedel talep ettiğini, makinalar için değerlerinden çok daha düşük fiyata talep ettiğini belirttiğini, davacının da taahhütte bulunanın imalatçı bir şirket ve şirketin yetkilisi olması nedeniyle, davalıların makinalar için talep ettiği bedeli ödediğini, davacının parayı ödedikten hemen sonra, Önsoyların yetkilileri şirketleri kapattığını ve ortadan kaybolduklarını, davalı Öz Dörtler şirketi ve yetkili sahibi ...'nın ise, sanki satışla hiçbir ilgisi yokmuş, makinaları çalışır vaziyette teslim etme mecburiyetinde değilmiş, makinaların değerini fahiş olarak 15-20 misli göstermemiş gibi davrandığını, bugüne kadar ise edimlerini yerine getirmediğini, davacıya sattıkları, parasını tahsil ettikleri makinaları işyerinin bahçesinde dışarıda çürümeye terk ettiklerini, davacının bugüne kadar Öz Dörtlerin durumu düzelteceğine, ettiği zararı ödeyeceğine güvenerek cezai veya hukuki işleme başvurmadığını, Öz Dörtlerin sahibi ...nın makineleri satarken, makinelerin değerinin çok yüksek olduğunu belirtmesine rağmen, davacı şirket iade etmek istediğinde ise, Öz Dörtlerin sahibi ..., makinelerin hurda değerinde olduğunu, satma imkanı olmadığını belirttiğini ve açıkça davacı şirketi aldattığını ikrar ettiğini, açıklanan nedenlerden dolayı davacıya sattıkları makinelerin bilirkişi tarafından tespiti ile davacının fazla ödediği meblağın davacıya iadesiyle birlikte, makinaların çalışır vaziyette sağlam olarak müvekkile teslimine, makinelerin çalışır durumda teslimi mümkün olmaz ise tüm ödedikleri bedelin 27.10.2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini, aksi takdirde, davacı şirketin ödediği bedelin tamamının iadesine, davacının fazla ödediği bedelin ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacı arasında hiçbir ticari ve hukuki ilişki olmadığını, davacı tarafın ticari ilişkisinin dava dilekçesinde de belirttiği üzere ..., ..., ..., Önsoylar Ltd.Şti., ... ve Özdörtler Ltd. Şti. ile olduğunu, davalı ile akdedilmiş sözleşme vs olmadığını, hiçbir ilgisi bulunmadığını, bu sebeple davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini, dava dilekçesinde de açıklandığı üzere davalının 10 yıl önce hissedarı olduğu Özdörtler Ltd. Şti.'nde hissedar iken şirket adına işlemler yapmış olabileceğini, ancak yıllar önce hissesini sattığı Ltd. Şti.'nin borçlarından şahsi sorumluluğu olamayacağını, bu sebep ile de davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Özdörtler Hidrolik Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davalının adresinin Tuzla İstanbul olması sebebi ile dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkil şirket ile davacı arasında herhangi bir ticari ve hukuki ilişki bulunmadığını, davacının, diğer davalı ...'nın davalı şirketin sahibi ve ortağı olduğunu iddia etmiş ise de, diğer davalı ...'nın davalı şirketin mevcut sahibi ve ortağı olmadığını, davalı şirketin mevcut sahibinin, ortağının ve şirket yetkilisinin halihazırda ... olduğunu, diğer davalı ...'nın şirketteki hisselerini davalı şirketin mevcut ortağı ve yetkilisi ...'a Gebze 5. Noterliği'nin 19.02.2010 tarih ve 03036 yev. sayılı hisse devir sözleşmesi ile devrederek şirketten ayrıldığını, hisse devir tarihi itibariyle ...'nın davalı şirketle herhangi bir ilgisi kalmadığını, davacının iddiasının aksine, müvekkil şirketçe davacıya herhangi bir mal satılmadığı gibi davacıdan herhangi bir mal bedeli de tahsil edilmediğini, davacının diğer davalılar Önsoylar Metal Ve Plastik Gıda İnş. Yedek Parça San.ve Tic. Ltd. Şti., ..., ..., ... veya ... ile aralarında gerçekleşmiş bir makina alım-satım ilişkisi olup olmadığının da, müvekkili şirketçe bilinmediğini, açıklanan nedenlerden dolayı davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; " ... Davanın 6100 sayılı HMK'nun 119/1-ğ ve 119/2 maddeleri gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA ... " karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Mahkemece 08/04/2021 tarihli ek karar ile; " ... Süresinde eksik istinaf harç ve masrafları yatırılmadığından davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNDAN VAZGEÇMİŞ SAYILMASINA, ..." karar verilmiştir.
Bu karar davacı vekiline 29/04/2021 tarihinde tebliğ olunmuş, süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmaması sebebiyle mahkeme hükmü 07/05/2021 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı vekili tarafından kararın kesinleşmesinden çok sonra verilen 29/12/2022 tarihli istinaf dilekçesinde muhtıra tebligatının ve ek karar tebligatının usulsüz olduğu belirtilerek ek kararın iptali ile yeniden muhtıra gönderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 13/01/2023 tarihli ek karar ile; " ... Kesinleşmiş karar istinaf edildiğinden davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN YAPILMAMIŞ SAYILMASINA, ... " karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 13/01/2023 tarihli ek karara konu istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına dair karar dayanağı tebligat kanunu kurallarına açıkça aykırı olup, mahkemece usul hukukunun yok sayıldığını; Uyaptan öğrenmenin gerçekleştiği iddiası ile işlemlerden haberdar olunduğunun tespiti, (yapılması gereken işlemlerdeki sürenin tebliğ ile başlayacağı da esas alındığında) hukuken geçerli bir tespit olmadığını; dava dilekçesindeki taleplerin açık, belirli ve hüküm kurulabilir nitelikte olduğunu, talep sonucunda eksiklik bulunmadığını; mahkemenin kesin süreli ara kararı da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı Özdörtler Hidrolik Makina Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi'nin davacının istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına dair ek kararları usul ve yasaya uygun olup davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiğini; davacının, huzurdaki davada davalı şirketin eski ortağı ve yetkilisi ...'yla ve davalı şirketle ilgili olarak ileri sürdüğü iddiaları da tümüyle gerçek dışı, hayali, hukuki mesnetten yoksun ve kötüniyetli olduğunu beyan ile; davacı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
Davalı ... vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından yasa ve usule uygun ilk derece mahkemesinin 13.01.2023 tarihli istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına dair kararına karşı istinaf talebinde bulunulmuş ise de, davacı tarafın iddia ve talepleri yasal dayanaktan yoksun olduğundan davacı tarafın istinaf talebinin reddini talep ettiklerini; dosya kapsamı ile yapılan tebligatların usulüne uygun olduğu kaldı ki; davacı tarafça gerek muhtıranın gerek ek kararın UYAP sisteminden okuduğu halde süresinde işlem ve itirazda bulunmadığı ve istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığı sabit olduğunu beyan ile; davacı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz.
DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2018/862 Esas - 2019/765 Karar sayılı 13/01/2023 Tarihli Ek Kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
DAVA; alacak istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosyanın incelemesinde; ilk derece mahkemesince 10/09/2019 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı vekilinin gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce 11/08/2020 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurduğu, gerekçeli kararın 31/08/2020 tarihinde davacı vekilinin daimi çalışanı ...'e tebliğ edildiği, ilk derece mahkemesince 29/09/2020 tarihli HMK'nın 344. Maddesi uyarınca düzenlenmiş istinaf harçlarının tamamlanmasına ilişkin muhtıranın 10/10/2020 tarihinde davacının vekilinin çalışanı ...'e tebliğ edildiği, davacı vekilinin 12/10/2020 tarihinde harçları tamamladığı, istinaf dilekçesinin bir kısım davalılara tebliğ edilememesi üzerine ilk derece mahkemesince 04/03/2021 tarihli muhtıranın düzenlendiği ve 10/03/2021 tarihinde davacı vekilinin daimi çalışanı ...'na tebliğ edildiği, 08/04/2021 tarihli ek karar ile, verilen süre içerisinde harç ve masraflar tamamlanmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına karar verildiği, kararın 29/04/2021 tarihinde davacı vekili çalışanı ...'na tebliğ edildiği, ilk derece mahkemesince 17/05/2021 tarihinde ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmaması nedeniyle kararın 07/05/2021 tarihinde kesinleştiğine dair kesinleşme şerhinin düzenlendiği, davacı vekilinin 04/10/2022 tarihli dilekçeyle ...'na yapılan tebligatların usulsüz olduğunu belirterek yeniden tebligat çıkarılmasını talep ettiği, 11/11/2022 tarihinde yine tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle kendisine yeniden tebligat çıkarılmasını talep ettiği, 29/12/2022 tarihinde ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu, 13/01/2023 tarihli istinaf başvurusunun değerlendirilmesi ek kararı ile istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı vekilinin bu ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilince 04/10/2022 ve 11/11/2022 tarihli dilekçelerle tebligatın usulsüz olduğu belirtilerek yeniden tebligat çıkarılmasını talep etmiş olmakla usulsüz tebliğ işleminin en geç 04/10/2022 tarihinde öğrenildiği, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır hükmü gereğince istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına dair 08/04/2021 tarihli ek kararın tebligatının en geç 04/10/2022 tarihinde öğrenildiği, istinaf süresinin bu tarihte başladığı, davacı vekilinin iki haftalık istinaf başvurusu süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesinin 13/01/2023 tarihli istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde; usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK'nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK'nın 353-(1)-b)-1) maddesi uyarınca; Davacının İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcının hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuru için yaptığı masrafların, istinaf eden davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan, istinaf avansından kullanılmayan kısmın HMK'nın 333. maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesince istinaf eden davacıya iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Gerekçeli kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
8-Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
İlişkin; Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 362. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/03/2023
...
Başkan ...
¸e-imzalıdır.
...
Üye ...
¸e-imzalıdır.
...
Üye ...
¸e-imzalıdır.
...
Katip ...
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*


Full & Egal Universal Law Academy