Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/1595 Esas 2023/611 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1595
Karar No: 2023/611
Karar Tarihi: 13.04.2023


T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1595
KARAR NO: 2023/611
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ...(...)
ÜYE : ...(...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ...(...)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/09/2021
NUMARASI: 2014/873 Esas - 2021/514 Karar
DAVACILAR: 1-... (T.C. NO:...) - ...
2-... (T.C. NO:...) - ...
3-... (T.C. NO:...) - ...
VEKİLİ: Av. ... - ...
DAVALILAR: 1- İZMİT SEYAHAT TAŞIMACILIK İNŞAAT VE TURİZM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. - ...
VEKİLİ: Av. ... & Av. ... - ...
2-... (T.C. NO: ...) - ...
3- ... (T.C. NO:...) - ...
4- ... (T.C. NO: ...) - ...
5- ... (T.C. NO:...) - ...
6- ... (T.C. NO:...) - ...
7- ... (T.C. NO:...) - ...
8-TASFİYE HALİNDE TURİST SEYAHAT VE TURİZM A.Ş. - ...
DAVA TÜRÜ: Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 12/03/2013
KARAR TARİHİ:13/04/2023
KR. YAZIM TARİHİ:09/05/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların 07.12.1993 tarihinde kurulan İzmit Seyahat ve Turizm Tic. A.Ş.'nin hissedarları olduklarını, başlangıçtan itibaren birlikte hareket ederek müvekkillerinin hakim hissedar olduğu şirketin isim hakkını ve D-100 Karayolu serbest geçiş hakkını ele geçirmek niyetinde olan davalıların önce, müvekkillerinden ...'in şirketteki 990 payını şirketin mevcut borçlarını ödemeleri karşılığında 07.01.2002 tarihli, noterde düzenlenmiş hisse devir sözleşmesi ile devraldıklarını, henüz noterde hisse devir işlemleri yapılmadan 04.01.2002 tarihli yönetim kurulu kararı ile müvekkilinin yetkilerinin elinden alındığını, noterde hisse devir sözleşmesi imzalanmadan önce sözleşme imzalanmış gösterilerek davacıların hisselerine ve yetkilerine fiilen el konulduğunu, söz konusu yönetim kurulu kararı ve hisse devrinin yok hükmünde olduğunu, hisse devir sözleşmesinde ödeneceği belirtilen devir bedelinin de davacıya ödenmediği gibi, hisse devrinin geçerlilik şartı olarak kararlaştırılan şirket borçlarının da hisseleri devralanlar tarafından ödenmediğini, davacılardan ...'in 02.07.1986 doğumlu olmasına rağmen, her nasılsa 09.01.2002 tarihinde henüz 16 yaşındayken, şirketteki hisselerini ... isimli şahsa devrettiğini, hukuki işlem ehliyeti bulunmayan davacı ile ilgili yapılan işlemin hukuken geçersiz olduğunu, davalılarca uygulanan plan çerçevesinde ekonomik değeri büyük olan Kocaeli İl Trafik Komisyonu Başkanlığınca İzmit Seyahat ve Turizm Tic. A.Ş.'ye tanınan, D-100 Karayolu serbest geçiş hakkının, davalıların birlikte hareket ederek kurduğu İzmit Seyahat Taş. İnş. Ve Tur. Hiz. Ltd. Şti. isimli firmaya, isim hakkı ile birlikte muvazaalı ve geçersiz muvafakatnameler ile devredildiğini, muvafakatnamelerin Mart 2005 tarihinde düzenlendiğini isim hakkı ve serbest geçiş hakkının devredildiği firmanın ise 19.04.2005 tarihinde kurulduğunu, muvazaanın açık kanıtı olarak İzmit Seyahat Taş. İnş. ve Tur. Hiz. Ltd. Şti. isimli firmanın kuruluşuna ilişkin anasözleşmenin yer aldığı 06.05.2005 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin aynı tarihli nüshasında, davacıların hissedarı olduğu İzmit Seyahat ve Turizm Tic. A.Ş.'nin unvanının Turist Seyahat ve Tur. A.Ş. olarak değiştirilmesine ilişkin 05.04.2005 tarihli genel kurul kararı ve 11.04.2005 tarihli yönetim kurulu kararının da yer aldığını, aynı tarihlerde hem davacıların hissedarı olduğu firmanın unvanının değiştirildiğini, hem de İzmit Seyahat isminin geçersiz muvafakatnameler ile bir başka firmaya unvan olarak devredildiğini, hem de buna bağlı olarak İzmit Seyahat ve Turizm Tic. A.Ş.'ye verilmiş D-100 karayolu serbest geçiş hakkının resmi kurumlar aldatılarak, isim benzerliği ile kanun dolanılmaya çalışılarak İzmit Seyahat Taş. İnş. ve Tur. Hiz. Ltd. Şti. ve dolaylı olarak şirket ortağı Gür-Sel Tur. Taş. ve Serv. Tic. A.Ş. tarafından kullanılmaya başlandığını ve halen kullanılmaya devam edildiğini; beyan ederek, hisse devirlerinin, hisse devirlerine ilişkin yönetim kurulu kararlarının, genel kurul kararlarının, hisse devirleri sonrası yapılan tüm işlemlerin, alınan tüm yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının, verilen muvafakatnamelerin geçersizliğinin tespitine, karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalılar Ümit, Recep ve Engin vekili cevap dilekçesi ile; davacılar tarafından davalılar aleyhine açılan bu davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacıların taleplerinin hukuki yarar şartını gerçekleştirmediğini, davacıların iddialarının gerçeğe aykırı ve yanıltıcı olduğunu, davacıların bizzat iştirak ettikleri, tarafı bulundukları işlem ve kararların geçersizliğinin tespitini dava ettiklerini, davacıların yokluklarını ileri sürdükleri genel kurul, yönetim kurulu kararları alınırken, bu kararlara dayanılarak işlemler yapılırken hiçbir itirazları olmadan hatta işlemlere bizzat iştirak ederek hareket ettiklerini, tarafı oldukları işlemler nedeniyle alınan kararların iptal edilebilirliğini sağlayacak hiçbir hukuki yolu zamanında ve yasal süreler içerisinde tüketmediklerini, itirazsız ve ihtilafsız olarak yılları geçirdikten sonra bu davayı ikame ederek haksız taleplerini gündeme getirdiklerini, davacıların 2002 yılında gerçekleşen hisse devirleri ve devirlere ilişkin yönetim kurulu kararlarına aradan 11 yılı aşkın süre geçtikten sonra itiraz ettiklerini, davacıların iddialarının MK 2 maddesindeki iyiniyet kuralları çerçevesinde korunmaması gerektiğini, genel kurul kararlarının geçersizliği şeklinde yapılan yasal düzenlemelerde iptal edilebilirlik yönünden süre öngörülmüş iken butlan durumu ile ilgili olarak böyle bir süre öngörülmediğini, ancak müstakar kararlarda butlanın ileri sürülmesi hakkı kullanılırken MK 2 maddesindeki dürüstlük kuralının dikkate alınması gerektiğinin kabul edildiğini, uzun bir süre geçtikten sonra butlanın ileri sürülmesi ve tespitinin istenmesinin iyi niyet olarak kabul edilemeyeceğini, aykırılığa kendisi sebep olan ve kendi edimini de yerine getiren bir kişinin kararının hükümsüzlüğünü dava edemeyeceğini, davacılardan ...'in 550 payının 07.01.2002 tarihinde noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesi ile müvekkili tarafından devralındığını, noterde işlem yapılmadan önce 04.01.2002 tarihli yönetim kurulu kararının verildiğini, hisse devir sözleşmesi imzalanmadan kararda sözleşmenin imzalanmış gibi gösterildiği, hisse ve yetkilerine fiilen el konulduğunu iddia ettiğini, hisse senedi ihraç edilmeyen kapalı şirketlerde payın devrine ilişkin Borçlar Kanunu genel hükümleri gereğince alacağın temliki hükümlerine göre işlem yapılmasının yeterli olduğunu, bu konuda yönetim kurulu kararı da alındığını, yönetim kurulu kararı alındıktan sonra bu devir işleminin noterde düzenlenmesinde iddia edildiği gibi mahsurlu bir yön bulunmadığını, ...'in 04.01.2002 tarihli yönetim kurulu toplantısına katılarak hazır bulunduğunu, yönetim kurulu toplantısında başkan yardımcısı sıfatını taşıdığını ve kararın oy birliğiyle alındığını, davacının kendisinin imzaladığı yönetim kurulu kararına karşı hiçbir ihtirazi kayıtla karşı çıkmadığını, kararın alınmasından üç gün sonra notere giderek bizzat bu devir sözleşmesini yaptığını, davacı ...'in hukuki işlem ehliyetinin olmadığının iddia edildiğini, ... üzerinde velayet hakkına annesi ...'ın sahip olduğunu, annesinin ise hisse devrine onay verdiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; " ... 1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
-16/07/2002 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının 6. bendinde bulunan "...'in şirkette mevcut bulunan bir hissesini ortak dışı ...'a, ...'in şirkette mevcut bulunan bir hissesini ortak dışı ...'e ve ...'in de bir hissesini ortak dışı ...'ya devrine" ilişkin kısmının ve buna bağlı alınan 09/01/2002 tarihli yönetim kurulu kararının yokluk ile malul olduğunun tespitine,
-... adına ticaret sicilinde kayıtlı bulunan bir hissesinin iptali ile ... adına ticaret sicilinde kayıt ve tesciline,
-... adına ticaret sicilinde kayıtlı bulunan bir hissesinin iptali ile ... adına ticaret sicilinde kayıt ve tesciline,
-16/07/2002 tarihli olağan genel kurul toplantısında hisse devri ile ilgili olarak ...'in kendisine ait 550 hissesinin şirket dışı ...'e devrine ilişkin kararın iptali talebinin reddine,
-Kocaeli 4. Noterliğinin 7177 yevmiye nolu 17/03/2005 tarihli muvafakatnameye ilişkin karara dayanak olan İzmit Seyahat ve Turizm Ticaret A.Ş'nin ibaresinde İzmit Seyahat ibaresinin kullanılmasına ilişkin muvafakat geçerli olduğundan buna ilişkin talebin reddine,
-Sair, genel kurul ve yönetim kurul kararlarının iptaline ilişkin taleplerin reddine ... " karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı ile davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ... ve ... ile ilgili hisse devirlerinin yok hükmünde olduğuna dair kara doğru ve yerinde olduğunu; ancak ...'in hisse devri, genel kurul ve muvafakatnamenin geçersiz olduğunun tespitine yönelik talebin reddine ilişkin karar haksız ve dayanaksız olduğunu; muvafakatnamenin geçersiz olduğunu beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını; dava dilekçesi, delil dilekçesi, tensip zaptı, duruşma zabıtları, beyan dilekçeleri ve ilgili tüm tebligatlar davalı şirkete usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmediğini; dosyaya ibraz edilen Kocaeli 1. İdare Mahkemesi 2008/1219 esas sayılı dosyasında da şirket unvanının kullandırılmasına ilişkin verilen muvafakatin uygun olduğu kabul edildiğini; söz konusu devir işleminde hiçbir sakatlık, kurucu unsur eksikliği ya da hukuka aykırılık bulunmadığını beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 22/09/2021 Tarih - 2014/873 Esas - 2021/514 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; genel kurul kararının iptal istemine ilişkindir.
Dosyanın incelemesinde; davacıların sahibi oldukları şirket paylarının bir kısım davalılara devrine ilişkin genel kurul kararlarının, bu kararlarla bağlantılı yönetim kurulu kararlarının, Tasfiye Halinde Turist Seyahat ve Turizm A.Ş.'nin eski ticaret ünvanı içinde bulunan "izmit seyahat" kelimelerinin (unvanının) ve D-100 karayolunu ücretsiz kullanma hakkının davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri LTD. ŞTİ.'nin kullanmasına dair "muvafakatname"lerin iptalini talep ettikleri, davalıların bir kısmının davanın reddini istediği, bir kısmının davaya cevap vermediği, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verildiği karara karşı davacı ile davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin hukuki dinlenilme hakkının ihlaline ilişkin istinaf isteminin incelenmesinde;
Davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti.'ne yapılan tebligatlar incelendiğinde;
Dava dilekçesi tebligatının "..." adresine gönderildiği ve 29/04/2013 tarihinde iade edildiği, bu kez aynı adreste 22/05/2013 tarihinde Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, daha sonra cevaba cevap dilekçesinin 27/08/2013, ön inceleme duruşma gününün 18/09/2013, delil dilekçesinin 16/01/2014, bilirkişi raporunun 13/05/2016, bilirkişi ek raporunun 10/08/2017, duruşma erteleme (Covid-19) tebligatının 21/05/2020 ve sözlü yargılama duruşma davetiyesinin 15/02/2021 tarihinde Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı Turist Seyahat ve Turizm A.Ş.'ye yapılan tebligatlar incelendiğinde;
Dava dilekçesi tebligatının "... adresine gönderildiği, 29/04/2013 tarihinde iade edildiği, bu kez aynı adreste 21/05/2013 tarihinde Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, daha sonra cevaba cevap dilekçesinin 23/08/2013 tarihinde Tebligat Kanunun 21-1. maddesi uyarınca muhtara tebliğ edildiği, ön inceleme duruşma gününün 19/09/2013, delil dilekçesinin 15/01/2014, bilirkişi raporunun 20/05/2016 tarihinde Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, bilirkişi raporunun 10/08/2017 bila tebliğ iade ve 12/02/2020, duruşma erteleme (Covid-19) tebligatının 18/05/2020, sözlü yargılama duruşma davetiyesinin 15/02/2021 tarihinde Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Kocaeli Ticaret Sicili Müdürlüğü'nün 20/05/2021 tarih 3532 sayılı yazısına göre, şirkete Kocaeli 1. ATM'nin 23/01/2019 tarih 2018/55 esas 2019/30 karar sayılı kararı ile ihyasına karar verildiği ve ...'nun tasfiye memuru olarak atandığı, 06/05/2019 tarihinde tasfiye memuru ...'nun beyan dilekçesi verdiği görülmüştür.
Davalı ...'a yapılan tebligatların incelenmesinde;
Dava dilekçesinin 09/04/2013, cevaba cevap dilekçesinin 22/08/2013 tarihinde aynı konutta birlikte oturduğu kızı ...'a tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı ...'ya yapılan tebligatların incelenmesinde;
Dava dilekçesinin 06/04/2013 tarihinde aynı konutta birlikte oturduğu eşine, cevaba cevap dilekçesinin 23/08/2013 tarihinde Tebligat Kanunun 21-1. maddesi uyarunca muhtara tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı ...'e yapılan tebligatların incelenmesinde;
Dava dilekçesinin 30/05/2013 tarihinde Tebligat Kanunun 21-1. maddesi uyarunca muhtara tebliğ edildiği, cevaba cevap dilekçesinin 05/09/2013 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince davanın açılmasından sonra yaklaşık 8 yıl boyunca şirketlerin adreslerini değiştirip değiştirmedikleri kontrol edilmeden, mersis ve ticaret sicil kayıtları incelenmeden, gözden geçirilmeden sadece TK 35'e göre tebligat yapılması dikkate alındığında tebligatların geçerli kabul edilemeyeceği, kaldı ki davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti.'nin daha dava dilekçesi tebliğ edilmeden 2013 yılı Haziran ayında adresini değiştirdiği, diğer yandan UYAP kayıtlarının incelenmesinde, davalı şirketlerin UYAP'a mersis numaraları ve tam unvanları ile değil unvanlarının bir kısmının yazılması şeklinde kaydedildiği (dairemizce gerekli güncellemeler yapılmıştır), ilk derece mahkemesince bu durumun da düzeltilmediği, gerekli güncellemeler yapılsa idi, davalı şirketlerin tebligat adreslerinin öğrenip olağan usulde tebligat yapılabileceği anlaşılmakla, davalı şirketin 6100 sayılı HMK'nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmesi nedeniyle kararın kaldırılması gerekmiştir.
Diğer yandan, davalı Tasfiye Halinde Turist Seyahat ve Turizm A.Ş.'nin 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden re'sen terkin edildiği, daha sonra şirketin ek tasfiyesine karar verildiği, şirket tasfiye memuru ...'nun beyan dilekçesi verdiği, ancak ek tasfiyeye ilişkin Kocaeli 1. ATM'nin 23/01/2019 tarih 2018/55 esas 2019/30 karar sayılı kararı dosya arasına alınmadığı, Uyap kayıtlarına göre tasfiye memuruna gönderilmesi gereken tebligatların Uyap üzerinden hazırlandığı ancak tebligatların postaya verilmediği görülmekle, bu davalının da hukuki dinlenilme hakkı ihlal edildiğinden kararın kaldırılması gerekmiştir.
Kabule göre de;
Davacılar ve davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmamasına rağmen bu husus dikkate alınmadan yargılama giderleri ve harçla yönünden karar verilmesi de doğru olmamış ve kararın kaldırılması gerekmiştir.
Bu durumda ilk derece mahkemesince yapılması gereken iş; İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. ile Tasfiye Halinde Turist Seyahat ve Turizm A.Ş.'nin tasfiye memuru olan ...'na dava dilekçesi ile diğer delillerin usulüne uygun olarak tebliği ile yargılama işlemlerinin yeniden usulüne uygun olarak yerine getirilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi olmalıdır.
Kaldırma nedenlerine göre davacı ile davalının diğer istinaf istemleri bu aşamada incelenmemiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, diğer istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK'nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı İzmit Seyahat Taşımacılık İnşaat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti.'nin ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; yukarıda açılanan hususlara ilişkin olmak üzere ESASTAN KABULÜNE,
2-Davacının istinaf istemlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
3-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 22/09/2021 tarih, 2014/873 Esas ve 2021/514 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
4-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
5-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının talepleri halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
6-İstinaf edenler tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
7-Kararın 6100 sayılı HMK'nın 359/4 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
8-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
İlişkin; 6100 sayılı HMK'nın 362/1-g maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.13/04/2023
...
Başkan ...
¸e-imzalıdır.
...
Üye ...
¸e-imzalıdır.
...
Üye ...
¸e-imzalıdır.
...
Katip ...
¸e-imzalıdır.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*


Full & Egal Universal Law Academy