Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/427 Esas 2023/556 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/427
Karar No: 2023/556
Karar Tarihi: 26.04.2023


T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/427
KARAR NO: 2023/556
KARAR TARİHİ : 26/04/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 20/06/2013
KARAR TARİHİ: 27/12/2022
NUMARASI: 2021/294 Esas - 2022/767 Karar
DAVACI:TEKİMSAN TEKNİK İNŞAAT VE MAKİNE SANAYİ MİMARLIK MÜHENDİSLİK TİC. LTD. ŞTİ. - ... - ...
VEKİLLERİ: Av. ... - ...
Av. ... - ...
Av. ... - ...
Av. ... -...
DAVALI :RG NAKLİYE İNŞAAT TAAHHÜT TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ - ... -...
VEKİLİ: Av. ... - ...
İHBAR OLUNAN : KOCAELİ YENİKÖY TERMAL OTELCİLİK TURİZM TİC. A.Ş. - ... - ...
VEKİLLERİ: Av. ... - ...
Av. ... - ...
DAVA: Eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye iş bedelinin tahsili
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/04/2023
Dairemizin 27/05/2021 tarih, 2021/455 Esas, 2021/483 Karar sayılı kararı ile; HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verildiği, eksikliklerin tamamlanması üzerine dosyanın yeniden Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/294 Esas - 2022/767 Karar sayılı hükme yönelik, davacı vekili ve davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; açık ve kapalı tatlı su havuzlarının malzeme ve montaj işi dışında davalı firma tarafindan talep edilen ekstra işlerin davalının kendi hatası ve çalışmaları neticesinde zarar gören tesisatların yapılması, bay bayan havuzun ve oval havuzun zarar gören alt yapısının yenide yapılması, aile havuzunun jakuzi oturağının alçak yapılması nedeniyle yükseltilmek istenirken jakuzi nozullarının yeniden yapılması, havuz rögar hatlarının yapım işi davalı firmaya olmasına rağmen müvekkili tarafindan yapıldığını, tüm işlerin zamanında teslim edildiğini, iddia edilen gecikmelerin davalı firmanın yaptığı tadilat nedeniyle olduğunu, montaj ve malzeme işleri tadilatın tamamlanmasından sonra yapılması gereken işler olduğunu, davalının işlerini yapması için zorunlu olarak beklendiğini, buna rağmen tüm işlerin otelin açılışına kadar teslim edildiğini, buna rağmen davalı edimlerini yerine getirmediği için bu davanın açıldığını beyan ederek 44.408,00 Euro (dava tarihi itibariyle 111.899,00 TL) asıl alacak ile en yüksek reeskont faizinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işin doğru ve zamanında yapılmaması nedeniyle müvekkili şirketin 100.000 TL ceza ödediğini, sözleşmenin 9. Maddesi gereği bu cezanın davacı tarafından müvekkiline ödenmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;
"1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
20.281,23 Euro'nun temerrüt tarihi olan 14/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince kamu bankalarınca yabancı mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-18.606,98 TL ilave işler bedelinin temerrüt tarihi olan 14/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Fazlaya ilişkin istemin reddine," karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporu hatalı olduğundan verilen karar da hatalı olduğunu, Kocaeli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2012/136 D. İş sayılı dosyasında da, müvekkil şirketin verdiği hizmet ve kullandığı malzemeler hususunda herhangi bir ayıp tespit edilmediğini, (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi E. 2016/11212 K. 2017/6354 T. 27.9.20174) itiraza uğramış bilirkişi raporlarının hükme esas alınmaması gerekeceğini,
müvekkil şirket basiretli bir tacir olarak sözleşmedeki tüm yükümlülüklerini tam ve süresinde yerine getirdiğini, inşaat, tadilat ve kırma ilgili işler nedeniyle müvekkil şirket'in sözleşmesel yükümlülüğü bulunmadığını, bu nedenle hatalı ve hukuka aykırı yerel mahkeme kararının müvekkil şirket lehine kaldırılmasını talep ettiklerini, gerek taraflar arasında imzalanan sözleşmedeki müvekkil şirketin iş tanımı, gerekse havuzların son halini gösterir fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere, müvekkil şirket yüklendiği işi %100 tamamladığını, davalının iddialarının ve mevcut bilirkişi raporlarında belirlenen ''eksik ve hatalı iş yapıldığı'' tespitinin aksine müvekkilin herhangi bir inşaa ya da tadilat yapma yükümlülüğü olmadığından, müvekkilin eksik ve hatalı iş yaptığı iddia ve tespitlerini kesinlikle kabul etmiyor ve bu itirazlar dikkate alınmaksızın bilirkişi ek raporu esas alınarak işin %80 oranından bittiği tespit edilerek verilen yerel mahkeme kararının kaldırılmasını saygılarımızla vekaleten talep ettiklerini, kaldı ki davalı keyfi surette tadilat yaparken ek malzemeler almış ve faturaları dosyaya sunduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunda olmayan bir iş için davalının kendi takdirince yaptığı masrafların tarafımızca kabulü mümkün olmadığını,
yerel mahkeme tarafından verilen kararda kdv tutarı hesaplanan alacak bedeline dahil edilmediğini, kararın bu yönden de müvekkil şirket lehine kaldırılmasını, açıklanan ve resen dikkate alınacak sebepler uyarınca eksik incelemeye dayanan haksız ve hukuka aykırı Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mah. 2021/294 E. 2022/767 K. sayılı kararının aleyhe kısımlarının müvekkil şirket lehine kaldırılmasına, karar verilinceye dek kararın icrasının durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafından gönderilen ihtarname, düzenlenen sözleşmelerde ödemeler TL'sı cinsine çevrilerek hesaplama ve ödeme yapılması kararlaştırıldığını, kaldı ki Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5 Hukuk Dairesi 2021/455 Esas ve 2021/483 Sayılı kaldırma kararında TL cinsden verilen ödeme kararı bozma nedeni olarak gösterilmediğini, iş bu nedenle bu yönden usulü müktesep hak doğduğunu, ayrıca kabul anlamına gelmemekle birlikte yerel mahkeme kararının usule uygun olduğunu kabul edilecek olursa, kabul edilen ve rededilen EURO cinsinden hesaplama nedeniyle kararda yer alan yargılama gideri ve vekalet ücretlerinin hatalı hesaplandığı kanaatinde olduklarını, bu yönüyle kararın ayrıca bozulması gerektiğini, tüm aşamalarda ifade ettiğimiz üzere dava konusu işe ait sözleşmenin feshinden sonra dava dosyasına sunulan aşağıda dökümü yapılan faturalar ile Genel Mühendislik Mekanik San. Ve Tic. A.Ş. ve Ata Havuz ve Kimyasalları’ndan malzeme alımı yapıldığını, toplam alım 65.263.76 TL’sıdır. Söz konusu malzeme girişleri davacının natamam vaziyette bıraktığı havuzların devreye alınabilmesi için gerekli malzemeler ve ayıplı işlere ait demontaj montaj malzemelerinden ibaret olduğunu, ancak söz konusu faturalar yer alan malzeme ve hizmet hesaplamalarda dikkate alınmadığını, bu yönüyle ilk derece mahkemesi tarafından BAM kaldırma kararına uygun inceleme ve araştırma yapmadığını, müvekkil şirket tarafından sunulan fatura içerikleri dikkate alınmadığı gibi davacı tarafından sunulan faturalar varsayımsal değerlendirme ile ilk derece mahkemesi tarafından kabul gördüğünü, 10/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporu incelendiğinde davacı Tekimsan Teknik İnşaat Ve Makine Sanayi Mimarlık Mühendislik Ticaret Limited Şirketi Av.... tarafından verilen dava dilekçesi ekinde faturalandırılan sözleşme dışı imalat olarak iddia edilen imalatların fitness salonunda ve otel dışındaki açık havuzda yapılmış olabileceği ve sözleşme kapsamında olmayan ilave işlerin Bilirkişiliğimizce yapılan çizimlere uygun malzeme listesi esas alınarak işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre 18.606,98 TL olabileceği mütalaa edildiğini, ancak ...,..., Termal Otelcilik Tic. A.Ş. adına kayıtlı arsaya inşaa edilen Beş Yıldızlı Termal Otelin yapım işini üstlendiğini, müvekkili şirketin anahtar teslim halde yapmakla yükümlü olduğu beş yıldızlı termal otelde 4 adet kapalı, 1 adet açık yüzme havuz olduğu, havuz malzemelerin değişilenlik göstermediği, aynı faturanın birden fazla işin bedeli olarak talep edilip edilmediğinin kontrol edilmediği, bununla birlikte açık havuz ve içeride yer alan soğuksu havuzlarının ..., ..., Termal Otelcilik Tic. A.Ş. Tarafının yapılıp yapılmadığının göz ardı edilerek, ispat edilemeyen ilave işler için kabul karar kurulması usul ve yasaya uygun olmadığını, hal böyle iken eksik inceleme ve araştırmanın bir ürün olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, açıklanan ve Daire’nizce re’sen tespit edilecek sair nedenlerle; HMK. md. 353/1-a hükmü uyarınca Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesini 2021/294 ve 2022/767 Karar sayılı hükmünün ortadan kaldırılmasını davanın yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine iadesi ile davanın tümden reddine,
aksi halde HMK. md. 353/1-b hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesince verilen kararın düzeltilerek, davanın tümden reddine karar verilmesini
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 443/1 ve İcra ve İflas Kanununun md. 36 ya göre icranın durdurulmasını yani tehiri icraya karar verilmesini yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davalı taraf istinaf dilekçesinde, EURO üzerinden karar verilmesini kabul etmediğini belirtmişse de, taraflar arasındaki sözleşmeden açıkça anlaşılacağı üzere müvekkil şirket'in alacağı EURO kuru üzerinde olduğunu, kaldı ki ek işler bedelinin de euro olarak ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, müvekkil şirket basiretli bir tacir olarak sözleşmedeki tüm yükümlülüklerini tam ve süresinde yerine getirdiğini, inşaat, tadilat ve kırma ilgili işler nedeniyle müvekkil şirket'in sözleşmesel yükümlülüğü bulunmadığını, davalı tarafından dikkate alınmadığı belirtilen faturalar davalının kendi keyfi tadilatlarına ilişkin olup, müvekkil şirket'in sorumluluğunda olmadığını, müvekkil şirket, sözleşme kapsamında olmayan 2 adet tatlı su açık yüzme havuzuna ait malzeme ve montaj hizmeti vermiş olup; ek hizmet kapsamında değerlendirilmesi gereken bu hizmet nedeniyle davalı hiçbir ödeme yapmamışken; işbu hizmete yönelik faturaların kontrolünü talep etmesi haksız ve kötü niyetli olduğunu, istinaf taleplerinin reddi gerektiğini, açıklanan ve resen dikkate alınacak sebepler uyarınca davalının istinaf taleplerine cevaplarımızı sunar, davalının haksız istinaf taleplerinin reddine, eksik incelemeye dayanan haksız ve hukuka aykırı Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mah. 2021/294 E. 2022/767 K. sayılı kararının aleyhe kısımlarının müvekkil şirket lehine kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İlk derece mahkemesinin 2014/914 Esas - 2021/16 Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuş, vaki istinaf başvurusu nedeniyle dairemizin 2021/455 E 2021/483 K sayılı ilamı ile mahkeme kararının 6100 sayılı HMK.353/1-a-6 maddesi uyarınca eksikliklerin giderilmesi amacıyla kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dairemizin 2021/455 E 2021/483 K sayılı kararında;
‘’…. mahkemece; özellikle dava dilekçesi ekinde faturalandırılan sözleşme dışı imalat olarak iddia edilen imalatların yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa fatura kapsamı ile uyumlu olup olmadığı, sözkonusu imalatların sözleşme kapsamında imalatlar olup olmadığı, sözleşme kapsamında olmayan ilave işler ise bunların bedellerinin işin yapıldığı tarihteki mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre TL olarak hesaplattırılıp, mahalli piyasa rayiçleri ile yapılan hesabın içinde KDV de dahil olduğundan, ayrıca KDV ilave edilmeksizin tutarı saptanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir…’’ Denilerek mahkeme kararı kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrasında mahkemece, bilirkişi incelemesi yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş, hükme karşı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir.
Davacı; kararlaştırılan sözleşme kapsamındaki edimlerini ifa ettiğini, ayrıca sözleşme dışı ilave işler yaptığını, buna göre sözleşme kapsamında ve sözleşme dışında toplamda 63.658 EURO iş bedelina hak kazandığını, davalının yaptığı ödemeleri EURO kuru üzerinden hesaplanarak 19.250 EURO olarak borçtan düşüldüğünde bakiye 44.408 EURO alacağının ihtarnamenin tebliğinden itibaren en yüksek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş,
Davalı; davacının ilave işler talebinin sözleşme kapsamındaki işler olduğunu, davacıya toplamda 45.000 TL ödeme yapıldığını, 68.000 TL eksik ve ayıplı imalat bulunduğunu, davacının sözleşme kapsamında yaptığı harcamanın 43.308,36 EURO olup tespit tarihindeki TL karşılığının 97.051,86 TL olduğunu, dolayısıyla yapılan ödeme ve eksik ayıplı işler toplamı 113.000 TL olduğundan davacının bakiye alacağı bulunmadığını, işin geç teslimi nedeniyle müvekkilinin asıl iş sahibine 100.000 TL cezai şart ödemek zorunda kaldığını, sözkonusu cezanın sözleşmenin 9. Maddesi uyarınca müvekkiline ödenmesi gerekeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında The Ness Otelin yüzme havuzları ve jakuzilerin mekanik filtrasyon, aydınlatma ızgaraları ve tüm aksesuarlar dahil inşa işleri hariç olmak üzere 03.11.2011 tarihinde "yüzme havuzları ve jakuzi sözleşmesi" imzalandığı, işin bedelinin 46.000,00 Euro olup götürü bedel olarak kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bedelde KDV ye ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte sözleşmenin 13. Maddesinde işin yapımı nedeniyle oluşabilecek her türlü vergi, resim, harçların davacı yükleniciye ait olacağı kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının KDV sorumluluğu bulunmadığından davacının bedele KDV nin de eklenmesi gerekeceği yönündeki istinafı yerinde değildir.
Götürü bedelli sözleşmede, yüklenicinin hakettiği imlât bedeli, fiziki oran yöntemi ile başka bir ifadeyle yüklenicinin sözleşme kapsamında gerçekleştirdiği imalâtların eksik ve ayıpları da dikkate alınarak işin tamamına göre fiziki oranı tespit edilip, bulunacak bu oranın götürü iş bedeline uygulanması suretiyle saptanmalı ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanmalıdır. Sözleşme kapsamı dışında kalan fazla işlerin bedelinin ise kanıtlanması halinde 6098 sayılı TBK. 526 v.d. (818 sayılı BK 413 ve devamı) maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca imalâtın yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre TL olarak ve mahalli piyasa rayiçleriyle hesaplanan bu tutara KDV dahil olduğundan, ayrıca KDV ilave edilmeksizin hesaplanması gerekmektedir.
Mahkemece dairemiz kaldırma kararı sonrasında aldırılan bilirkişi raporundaki hesaplamalar kaldırma kararında belirlenen ilkelere uygun olduğundan dairemizce de aynen benimsenmiştir. Buna göre, sözleşme kapsamında eksik ve ayıplar gözetilerek gerçekleştirilen fiziki seviye %80 olduğundan davacının sözleşme fiyatıyla hakedişi (46.000,00 EuroX%80=) 36.800 EURO, sözleşme dışı iş bedeli ise, sözleşmede açıkça EURO üzerinden fiyatlandırılacağı kararlaştırılmadığından, TL üzerinden hesaplanması yerinde olduğundan bilirkişilerce tespit edilen miktar olan 18.606,98 TL dir. Davacı tarafça eserin sözleşmeye uygun olarak tamamlanıp teslimi sözkonusu olmadığı gibi davalı iş sahibince davadan önce çekilen ihtarnamelerle de ayıp ihbarı yapıldığından davacının ayıp ihbarının süresinde olmadığı yönündeki istinafı yerinde değildir.
Davacı tarafça belirlenen sözleşme kapsamı ve sözleşme dışı hakedişlerin bedellerinin ödediğini ispat yükü davalı iş sahibine ait olup davalı tarafça toplamda 45.000 TL bedelli üç adet çek ödemesi yapıldığı savunulmuş, dosyada yer alan bilirkişi raporlarında da bu miktarın ödeme tarihindeki EURO kuru ile değerinin 19.191,87 EURO olduğu belirlenmiş ise de, davacı dava dilekçesinde açıkça 19.250 EURO ödeme aldığını kabul ettiğinden geçerli ödeme miktarının 19.250 EURO olduğu kabul görmüş, bu miktar hakedişten düşüldüğünde davacının bakiye alacağı sözleşme kapsamında 17.550 EURO ve sözleşme dışında 18.606,98 TL olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar davalı tarafça sözleşmenin tarafınca 20.12.2012 tarihli ihtarname ile feshinden sonra malzeme alımı yaptığı öne sürülerek bir takım faturalar sunulmuşsa da, davalı sözleşme kapsamında iş bedelinin tamamını ödemediğinden ve davacının sözleşme kapsamındaki hakedişi de eksik ve ayıplar gözetilerek belirlendiğinden belirlenen bedelden ayrıca davalının malzeme bedelinin veya eksik işleri üçüncü kişilere yaptırma bedelinin mahsubu yoluna gidilemeyeceğinden davalının bu yöndeki istinafı yerinde görülmemiştir.
6098 sayılı TBK'nın 99. m. hükmünce yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde vade veya fiili ödeme tarihindeki rayice göre Türk parası ile ödenmesi istenebilir. Davacı yüklenici dava dilekçesinde talebini fiili ödeme günündeki rayice göre talep etmişse de, davacının davadan önce davalıya keşide ettiği bakiye 140.000 TL hakedişin ödenmesi konulu 4.1.2013 tarihli ihtarnamesinde seçimlik hakkını TL cinsinden kullanmıştır. Seçimlik hakkını bu şekilde kullandıktan sonra iradeyi sakatlayan sebeplerin bulunmaması dışında bundan dönülmesi mümkün değildir. Bu durumda, davacının sözleşme konusu işle ilgili hakettiği iş bedeli olan 17.550 EUROnun davacının seçimlik hakkını kullandığı 4.1.2013 tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden karşılığı (Emsal Kapatılan Yargıtay 15. H.D. 2015/6172 E,
2017/219 K; 2017/150 E, 2018/1770 K sayılı kararları) olan 2,341 TL üzerinden TL ye dönüştürülmesi ile 41.084,55 TL olacağından bu miktara sözleşme dışı iş bedeli olan 18.606,98 TL de eklenerek toplamda 59.691,53 TL yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılması ile yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/12/2022 tarih 2021/294 Esas - 2022/767 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA,
Davanın KISMEN KABULÜ ile, 59.691,53 TL nin temerrüt tarihi olan 14/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 4.077,53 TL harçtan, peşin alınan 1.911,00 TL harcın mahsubatı ile bakiye 2.166,53 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,(harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
İlk Derece Mahkemesince hesaplanan harç miktarı ile Dairemizce hesaplanan harç miktarının farklı olduğu, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince düzenlenen 09/02/2023 tarih, 2023/110 nolu harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesinin istenmesine,
Davacı tarafından yapılan 2.290,3‬0 TL harç, 6.548,00 TL bilirkişi ücreti, posta gideri ve sair gider olmak üzere toplam 8.838,3‬0 TL yargılama giderinden, davanın kabul red oranına göre (0,53) 4.684,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 1.395,4‬0 TL yargılama giderinden, davanın kabul red oranına göre 655,84 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.550,64 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
İstinaf incelemesi bakımından;
Davalı vekilinin başvurusu kısmen yerinde görüldüğünden yatırılan istinaf karar harcının tarafına iadesine,
Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan 492 TL başvuru harcı yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcından alınması gerekli maktu karar harcının mahsubu ile bakiye harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
İstinaf kararının yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.362/1-a maddesi uyarınca 26/04/2023 tarihinde KESİN olarak karar verildi.

*
...
Başkan ...
¸e-imzalı
...
Üye ...
¸e-imzalı
...
Üye ...
¸e-imzalı
...
Katip ...
¸e-imzalı


¸Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca E-İMZA ile imzalanmıştır.¸


Full & Egal Universal Law Academy