Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/389 Esas 2023/542 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/389
Karar No: 2023/542
Karar Tarihi: 14.04.2023

T.C. SAKARYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/389 - 2023/542
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/389
KARAR NO: 2023/542
KARAR TARİHİ: 14/04/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ : 03/11/2022
ARA KARAR TARİHİ : 07/11/2022
NUMARASI : 2022/918 Esas
İHTİYATİ HACİZ TALEBİNİN REDDİNE İTİRAZ EDEN
DAVACI : KARAARSLAN HAFRİYAT NAKLİYAT MADENCİLİK İNŞAAT YAPI MALZEMELERİ PETROL ÜRÜNLERİ PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ - [25959-89418-31031] UETS
VEKİLİ: Av. ...
DAVALI : TUFAN DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ - ...
DAVA:İhtiyati haciz isteminin reddine ilişkin mahkeme kararına itiraz istemi
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2023
Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/918 E. sayılı dosyasından verilen 07/11/2022 ara karar tarihli karara karşı istinaf talebinde bulunulması ile dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 7. Hukuk Dairesinin 20/03/2023 tarih, 2023/79 Esas, 2023/427 Karar sayılı kararı ile inceleme görevinin 5. Hukuk Dairesi olduğu gerekçesiyle dosyanın Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil eden şirketin davalı şirket ile arasında Sakarya İli, Erenler İlçesi, 306 Ada 14 Parsel üzerinde hafriyatı yapılıp saha içindeki gösterilen alanlara serilmesi ile ilgili öncelikle 01/10/2021 tarihli sözleşme imzalandığını, vekil eden şirketin 01/10/2021 tarihli sözleşmeye istinaden 51.497,61 TL'lik alacağı kaldığını, ilk yapılan sözleşmelerden kalan işlerin eksiksiz bitmesi üzerine davalı ile yine 30/06/2022 tarihli yeni sözleşme yapıldığını,iş bu sözleşme gereği toplam 1.000.000,00 TL götürü bedel üzerine anlaşıldığını, anlaşılan işbu ücretin 900.000,00 TL'sinin ödendiğini, 100.000,00 TL'sinin ödenmediğini, davalının vekil eden şirkete 29/07/2022 tarihli 20538 yevmiye numaralı ihtarname ile 30/06/2022 tarihli sözleşmeye uyulmadığını beyan ettiğini, yine vekil edenin arada yapmış olduğu işlemlere ilişkin 105.322,56 TL borcu kaldığını, açıklanan nedenlerle vekil edenin 01/10/2021 tarihli sözleşme ve 30/06/2022 tarihli sözleşmeye istinaden Sakarya İli, Erenler İlçesi 306 Ada, 14 Parsel üzerinde yapmış olduğu işlere ilişkin toplam 256.820,17 TL alacağın tespiti ile ihtarname tarihi olan 01/08/2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz kapsamınca tahsilini, vekil edenin herhangi bir olağanüstü zararı oluşmaması için Sakarya İli, Erenler İlçesi 306 Ada, 14 Parsel üzerine yapmış olduğu işlemler nedeni ile ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan 07/11/2022 ara karar sonucunda; ''Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine'' karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
-Tacirin elinde bulunan faturaya dayanması üzerine ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceği noktasında öncelikle belirttiğini, ihtiyati haciz İİK m.257’de düzenlenmiş bir geçici hukuki koruma türü olduğunu, geçici hukuki korumalarının niteliği gereğini, kural olarak asıl hak açısından maddi hukuk ilişkisi hakkında bir karar verilmediğini, yargılamada kural olarak yaklaşık ispatla yetinili olduğunu, bu etkin hukuki korumanın bir gereği olarak da karşımıza çıktığını, davadaki delillerin değerlendirme kurallarını, bu aşamada ön safhaya çekmek doğru olmayacağını, faturaya dayalı alacak için tacirin, ihtiyati haciz talebinde bulunduğunda alacağının varlığı ile alacağın muaccel olduğunu kesin olarak ispat etmesinin aranması gerektiğini,
-Yerel Mahkeme kantar fişlerini okuyamadığını ve ihtarnamenin karşı tarafa ulaşıp ulaşmadığını bilmediğinden sebeple ihtiyati haczi hemen reddetmemesi gerektiğini, Yerel Mahkeme eğer işbu bilgileri taraflardan isteyip sunmalarını muhtıra ile isteseydi ya da ihtiyati haczin HMK çerçevesinde deliller sunulduktan sonra değerlendirilmesine dair bir karar verseydi eğer hukuka ve hakkaniyete uygun bir karar olacağını, çerçevesinde süresi içerisinde kalan delillerinin de sunmuş olduğunu, itiraz neticesinde işbu delillerinin de değerlendirilmesi neticesinde yerel mahkeme ara kararının bozularak ihtiyati haciz kararının verilmesini talep ettiğini,
-Tacir elinde bulunan ve TTK m.21/2 gereği gerekli şartları taşıyarak kanuni karineden yararlanan faturaya ilişkin ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğinin kabulü, menfaat dengesinin alacaklı tacir aleyhine bozulmasına neden olacağını,
-Karşı tarafın, vekil eden şirkete 29.07.2022 tarihli 20538 yevmiye numaralı bir ihtarname çekip 30.06.2022 tarihli sözleşmeye uyulmadığını beyan ettiğini, vekil eden de ihtarnameye cevap vermekle faturalara istinaden alacaklarını almak için karşı ihtarname de gönderdiğini, vekil edenin herhangi bir kusuru olmadığını, toprak malzemelerinin Sakarya Büyükşehir Belediyesine ait döküm sahasına ve yetkili döküm sahalarına döküldüğü bunlarla ilgili döküm ücretlerinin ödemelerinin mevcut olduğunu, bununla ilgili GPS kayıtlarının olduğu, derin alınan yerlere vekil eden şirket 710 ton taş dökülüp herhangi bir zararın olmadığı, bununla ilgili imzalı kantar fişleri mevcut olup herhangi bir zarar mevcut olmadığını, vekil eden işi bıraktı gitti hususları da kesinlikle gerçeği yansıtmadığını, ihtarname de tamamlanmayan denilen işler vekil eden için bir nevi çocuk oyuncağı olup işi birden bırakıp gitmesi hayatın olağan akışına da aykırılığını, karşı taraf vekil edene ihtarname göndermeden Bostancıoğlu Hafriyat adlı şirketle anlaşarak işlerini yaptırmaya başlamış olduğunu, sözleşme ve bu sözleşmelere kesinlen faturalara istinaden alacağı bir kez de ihtarname ile istenildiğini, karşı tarafın ödemelerini yapmadığını,
-Faturayı tebliğ alan tarafın, süresinde faturaya itiraz etmemişse artık fatura içeriği kabul edilmiş sayılacağından, tacir, faturaya dayalı olarak mahkemeden ihtiyati haciz talebinde bulunduğunda mahkeme ihtiyati haciz kararı vermesi gerektiğini, burada hâkim yaklaşık kanaate ulaşabilmesi açısından öncelikle faturaya itiraz edilip edilmediğini belirlemesi gerektiğini, faturaya itiraz sebeplerinin detaylı olarak incelenmesi ancak açılacak davada mümkün olacağını, işbu faturalara ilişkin de karşı tarafça herhangi bir itirazda bulunulmadığı gibi çektiği ihtarnameye karşı da bir cevap verilmediğini, faturaları karşı taraf kabul ettiğini,
-Karşı taraf tarafından Sakarya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde 2022/39 d.iş numaralı delil tespiti dosyası açıldığını ve işbu tespitte yapılan tespit ile karşı taraf iddiasını ispat edemediğini, iş vekil eden tarafından yapıldığını, yapılan keşif incelemesinde ve alınan bilirkişi raporunda işbu durum tespit edildiğini, karşı taraf bilirkişi raporuna itiraz ettiğini ve işbu itiraz reddedildiğini,
-Bu nedenlerle; faturaya dayalı alacak için vekil edenin ihtiyati haciz talebinde bulunduğunda alacağının varlığı ile alacağın muaccel olduğunun belirlenmesi bakımından dosyaya sunulan sözleşmeler, kantar fişleri, bankalara yapılan ödeme kayıtları, kurumlara yazılan müzekkereler neticesinde kurumlardan gelen cevapların, GPS kayıtları, ihtarnameler, Sakarya 1. Sulh Hukuk 2022/39 D.iş numaralı dosya diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde işbu delillerin yaklaşık ispata elverişli olduğu görüleceğini, Yerel mahkemece vekil edenin alacağının varlığının yargılamayı gerektirdiği anlaşılarak ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi hukuka aykırı olduğunu,
-Bu nedenlerle; istinaf başvuru dilekçesinin kabulü ile; yerel mahkeme ara kararının kaldırılarak; vekil edenin herhangi bir olağanüstü zararı oluşmaması için Sakarya İli Erenler İlçesi 306 Ada 14 Parsel üzerinde yapmış olduğu işlemler nedeni ile teminatsız mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında ihtiyati haciz konulması taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin mahkeme kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmeler kapsamında davalı tarafa faturalar kesildiğini, davalı tarafın faturaların bir bölümünü ödediğini, faturaların bir bölümünün ödenmediğini, davalı tarafın faturalar nedeniyle 256.820,17 borçlu olduğunu belirterek ihtiyati haciz talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; 07/11/2022 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur.
Uyuşmazlık, ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın yerinde olup olmadığı, ihtiyati haczin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususuna ilişkindir.

İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini garanti altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır.
İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 257 ile 268. maddesinde yer almaktadır.
Bilindiği gibi ihtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Bunlar muaccel alacaklarda alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacak rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Müeccel alacaklarda ise kural ihtiyati haciz istenemeyeceği ise de borçlunun belli bir adresinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa vadesi gelmemiş alacaklarda da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Sözü edilen maddede bunun dışında her hangi bir koşul öngörülmemiştir.
İİK’nın 258. maddesi “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur” hükmünü içermekte olup ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı hakkında kanaat verilmesi yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmayıp yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını gösteren delillerin sunulması aranmaktadır.
Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. İhtiyati hacizde amaç, ihtiyati tedbire benzer şekilde, Anayasanın 2. maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesinin bir gereği olarak, bireylere etkin hukuki himaye sağlanmaktır. İhtiyati haciz yargılamasında, etkin hukuki himaye sağlamak, bunu sağlarken mümkün olduğunca çabuk ve seri hareket etme gerekliliği, usul kurallarına göre maddi hukuka dayanan hakkın araştırılmasından önce gelir. Maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğu, İcra ve İflas Kanunu’nun 264. maddesi çerçevesinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davası kapsamında ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında incelenerek sonuçlandırılacaktır.
Yapılan açıklamalar doğrultusunda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının iddiasına konu sözleşmedeki işlere ilişkin edimini yerine getirilip getirilmediği hususu çekişmeli olduğu gibi faturanın tek taraflı olarak her zaman düzenlenebilen belge olması, faturaların karşı tarafa tebliğ edip edilmediği ve davacının alacağının bulunup bulunmadığı değerlendirilebilmesi için tarafların defterleri üzerinde henüz inceleme yapılmaması, alacağın varlığı ve muacceliyeti yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz koşulları oluşmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/918 Esas ve 07/11/2022 tarihli ara kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL maktu karar harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (harç tahsil müzekkeresinin temyize tabi dosyalarda Dairemizce, temyize tabi olmayan (kesin karar) dosyalarda ilk derece mahkemesince ilgili vergi dairesine yazı yazılmak sureti ile yerine getirilmesine,)
3-İstinaf eden tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf kararının H.M.K. 359/4 maddesi gereğince taraflara tebliği işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK'nın 362/1-f maddesi uyarınca 13/04/2023 tarihinde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.

*
...
Başkan ...
¸e-imzalı
...
Üye ...
¸e-imzalı
...
Üye ...
¸e-imzalı
...
Katip ...
¸e-imzalı







Full & Egal Universal Law Academy