İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 06.08.2013 tarihli ve 2239 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
"İstanbul Aydın Üniversitesi'nin 16.07.2013 tarih ve 200.1/3463 sayılı yazısında; mezuniyet töreni sırasında, salonda 3 öğrencinin kıyafetlerinin içine gizledikleri bir pankartı açıp ferdi eylem gerçekleştirdiklerinden bahisle, Üniversite yönetimi ve bilgilerinin dışında gerçekleşen bu olayla ilgili, "01.07.2013 tarihinde Ülke TV'de Editör Ersoy Dede'nin sunduğu "Ülke'de Bugün" adlı programda gerçeklerle hiçbir ilgisi olmayan, yalan, hakaret dolu, tehditkar, dinleyenleri ve izleyenleri kin ve düşmanlığa sevk eden, suç işlemeye alenen tahrik eden, Üniversite'nin itibarını zedeleyen bir yayın yapıldığı belirtilerek, program yapımcısı ve sunucusunun Üniversiteleri hakkında yaptığı basın ahlakıyla asla bağdaşmayan gerçeğe aykırı bilgiler içeren ve hakarete varacak sözler barındıran programla ilgili Üst Kurulumuzca gerekli idari cezai işlemlerin yapılması istenmiştir.
Söz konusu program incelenmiş, önemli bölümlerinin deşifresi aşağıda sunulmuştur:
"Ersoy Dede:...Üç tane öğrenci kepleri ile birlikte, ellerine bir üzerinde çok sert, ağır affedilmez, kabul edilemez ifadelerin yazılı olduğu bir pankart alıp salonda alkışlar eşliğinde dolaştırdılar. Bu dolaştırma sırasında kimse o öğrencilerin yapmış oldukları tırnak içerisinde "Gerilla tipi" eyleme dur demedi. Ama bu yapılanın yanlış olduğunu ifade eden bir öğrenci velisi orada anında müdahale edilerek dışarıya çıkarıldı, yaka paça. İşte o görüntüler geliyor ekrana.
Alt Ses: Üç kız öğrenci ellerinde "Çapulcular ayıldı imam bayıldı" yazılı pankart var. Mustafa Aydın'ın sahibi olduğu Aydın Üniversitesi'nin mezuniyet töreni bu.
Yüksel Aşıkkutlu (Veli Yakını, tartaklanan adam): Rektörlük ve Öğretim Görevlileri ile beraber tamamen organize bir iş kanaatine vardım.
Alt Ses: Üç kız öğrenci işte bu pankartı açtı. Salonda uzun süre dolaştırılan yazıya üniversite yönetimi ses çıkarmadı. Kızının mezuniyet törenine giden yüksel Aşıkkutlu bu duruma tepki gösterdi. Yüksel Aşıkkutlu:...Burda tamamen açık ve seçik himayelerinde bu işi organize ettiler.
Alt Ses: Pankarta tepki gösteren veli ne olduğunu anlayamadı. Üniversitenin güvenlik görevlileri üzerine yürüdü. Hatta Platformdan aşağı düşürüldü....Bununla da kalmadı yaşananlar, Aşıkkutlu kızının mutluluğuna ortak olmak isterken tartaklandı. Güvenlik görevlileri onu darp etti. Ağır küfürlere maruz kaldı.
Yüksel Aşıkkutlu : Boğuyorlardı desem yeridir. Öyle bir üstüme çullandılar bunun akabinde de bazı itişmeler, kakışmalar ne bileyim tekmelemeler çok afedersiniz sövmeler.
Alt Ses: Bütün bu yaşananlara üniversite yönetimi sessiz kaldı...
Ersoy Dede: Tabi bu öğrenci yakınını darp edilmesi haberin bir tali unsuru ama haberin ana unsuru bu değildi...ODTÜ' de bu mesele patlak verdiğinde niye bu kadar haber konusu olmuyor. Çünkü ODTÜ' lüler de çıktılar çok alçakça pankartlar, çok alçakça şeyler yaptılar ama Aydın Üniversitesi bu dönemde başka bir üniversiteymiş gibi kendini göstermişti. Dolayısıyla bugün Rektörlüğün izni ve bilgisi dahilinde bu alçakça ifadelerin yazılı olduğu pankartı kendi bilgi ve himayelerinde, bunu bir kez daha altını çizerek söylüyorum çünkü bu bizim haberimiz yok öğrencilerin kendi tasarrufudur diyerek geçiştirilebilecek kadar basit bir hadise değil. Bunu öyle dolaştırmalarının ağır şeyi var. Vermeleri gereken bir hesabı var...Bu meseleyi ortaya çıkaran o gün salonda da olan bir öğrenci yakını...Biz tabi orada olup biteni siz ve sizin gibi duyarlı öğrenci yakınları sayesinde gördük. Şimdi Üniversite yönetimi diyor ki bizim haberimiz yok, o üç tane çocuk kendileri şey yapmışlar diyor. En azından ben orada yedi sekiz dakikaya yakın o çocukların son derece düzgün hazırlanmış o pankartı ellerine alıp taşıdıklarını kimsenin de buna "hop hemşehrim ne yapıyorsunuz" dediğini görmedim. Ne dersiniz, sizin kanaatiniz nedir?
Harun Oğuzhan (Öğrenci Yakını): Yaklaşık beş dakika boyunca "çapulcular ayıldı, imam bayıldı" pankartı salonda gezdirildi. Tabi ilk başta salonda afiş asılırken, gezdirilirken Üniversite yöneticilerinin bulunduğu alandan bir alkış koptu. Hemen ardından salonda gezdirdiler ve alkışlayanlar da oldu. Tepki verenler de oldu. Tepkisini sessizlikle ifade edenler de oldu. Biz orda o an itibarı ile hemen akabinde Üniversite idarecilerinin yanına gittik... Hiçbir şekilde bunun savunulacak bir yanının olmadığını söyledik. Bize aynı şekilde öğrencilerin demokratik haklarının ve özgür ifadelerinin bir ürünü olduğunu, bunu bizim salonda velilere ifade edemeyeceklerini söylediler. Yani tamamen aslında organize bir olaydır... Başbakan’ın üzerinden aslında hepimizi hedef alıyorlar. Yani ordaki hedef Başbakanımız diye yorumlayanlar oldu. Ama alakası yok. Muhafazakar ve 75 ülke vatandaşının hassas olduğu bir konuda provakatif bir sözcüktü...
( Raporun bu bölümünde bahse konu diyalogların devamına yer verilmiştir. )
Programda, haber değeri olan bir olayın ayrıntılarıyla ele alındığı, konuklar ve olayın tanıklarıyla röportajlara yer verilerek olayın yorumlandığı gözlenmiştir. Program sırasında hem sunucunun yorumlarına hem de olaya tanık olmuş kişilerin görüşlerine yer verildiği görülmüştür. Ersoy Dede tarafından mezuniyet töreni sırasında pankart açılmasına müdahale edilmemesi sorgulanmış, öğrenci yakınlarınca açılan pankartın töreni düzenleyen üniversite yönetimi tarafından organize edildiği şeklinde yorumlanmıştır. Bu arada bir öğrenci yakınının pankart açılmasına gösterdiği tepkiden dolayı tartaklanması da hem sunucu hem de öğrenci yakınları tarafından eleştirilmiştir." Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayında 6112 sayılı Kanun'un herhangi bir hükmünün ihlal edilmediği, kaldı ki şikayet sahiplerinin cevap ve düzeltme hakkını kullanabilecekleri kanaatinin, uzman raporunda ve Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe: Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Haberin anlatımında ve yorumlanmasında kullanılan ifadelerin, habere muhatap olan Üniversitenin hükmi şahsiyetini ve yöneticilerinin kişilik haklarını zedeleyici ve hakaret unsuru içeren ifadeler olmadığı sadece, yönetimin bu pankart olayını organize ettiği düşüncelerinin dile getirildiği görülmektedir. Bu görüşlerin de düşünce ve kanaat hürriyeti kapsamında değerlendirilebileceği ve ayrıca herhangi bir şikayet unsuru iddiası durumunda da, şikayet sahiplerinin 6112 sayılı Kanunun 18 inci maddesi çerçevesinde "Düzeltme ve cevap hakkı" yoluna başvurulabileceği değerlendirilmekle, mezkur yayında 6112 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir ihlal olmadığı kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; ÜLKE TV logosuyla yayın yapan BEYAZ İLETİŞİM A.Ş.hakkında, bahse konu yayını nedeniyle, 6112 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA, Üst Kurul Üyeleri Esat ÇIPLAK, Süleyman DEMİRKAN ve Ali ÖZTUNÇ'un karşı oylarıyla, oy çokluğu ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy