RTÜK - Karar No: 93 - Karar Tarihi: 06.11.2013
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 01.10.2013 tarihli ve 2876 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Kanal Çay logolu medya hizmet sağlayıcı kuruluşun reklam kuşakları içinde"Gergedan"adı verilen bir bitkisel ürünün satış ve pazarlamasına dönük ticari iletişim yayını yaptığı izlenmiştir. Yayıncı kuruluşun 04.09.2013 tarihinde 00.28-00.34 ile 00.41-00.46 saatleri arasında, aynı reklam kuşağı içerisinde izleyicilerine sunduğu "Gergedan" adlı ürünün telefon konuşması şeklinde ticari iletişim yayınında (Klipte'de görüleceği üzre) yer alan ifadelerden bazılarının aşağıda sunulan şekilde gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte "Canlı Yayın" gibi sunulmaya çalışılan yayının, aynı kanalda aynı gün 00.28-00.34 ile 00.41-00.46saatleri arasında sunulması, söz konusu programın daha önceden hazırlanmış kurgusal bir nitelik arz ettiğini göstermektedir.
Yayıncı kuruluşun sunmuş olduğu ticari iletişim yayınında sunucunun, "Evet yayınımız devam ediyor. Şuanda hattımızda bir konuğumuz var. Hocam hoşgeldin." şeklindeki sözleriyle başlayan yayın, karşı taraftaki kişinin, “Hoşbulduk gardaşım. Selamün aleyküm kolay gelsin.” şeklinde ifadeler kullandığı, buna ek olarak "Valla bugün süpriz yeri yerinden oynatacak bugün vatandaşlarımızı mutlu edecek. Böyle hadi hocam sende bunu yaparmıydın dedirttirecek bir bir müjde vereceğim. Ya heycanlanacak bi kampanya emin ol sen bile şapka çıkartacan hocam Allah razı olsun diyecek bütün memleket biz yaklaşık bir yıldır biliyosun ortalığı kasıp kavurduk. Avrupasından Türkiyesine kadar herkese ulaştırdık alanlar kullandılar memnun kaldılar ama tabi ki piyasada bizim bir çok sahtemiz çıktı. Şimdi öncelikle şunu söylüyecem her şeyden önce bakın son zamanlarda üstümüze çok geliniyo. Yok hoca böyle yok hoca şöyle deniliyo. Efendim ben burdan ilan ediyorum ben kimseye seni iyileştireceğim demiyorum biz olmayan bişeyi söylemiyoruz kötü bişey mi yaptık elinizi vicdanınıza koyun da bi söyleyin ben kimseye iyileştireceğim demiyorum." biçiminde ifadeler eşliğinde ürüne ilişkin genel bir anlatım yaptığı izlenmiştir.
Telefon konuşması şeklinde yapılan yayında "Bu ülkede 1219 sayılı yasaya göre hasta muayene etmek hekimlere aittir. Ben hasta muayene edeceğim demedim. Hasta muayene ediyorum da demedim. Biz burda insanlarımıza diyoruz ki sağlıklı yaşamda bitkileri kullanabilirsiniz diyoruz. Ya biz kötü bişey yapmadık ki içine kimyasal madde koymadık. Yüce yaratanın 124 bin bitkiyi boşuna yaratmadığına insanların faydalanması için yaptığına bilmek lazım. Şuanda ülkemizde dokuz bin tane faydalı bitkimiz var üretiliyor. Kimse biliyo mu bunu yok. Herkesin aklı fikri yok hoca şöyle yapmış yok hoca böyle yapmış elinizi vicdanınıza koyun biraz vicdan biraz vicdan.Biz bu dokuz bin küsürü ülkemizde yetiştirilen bitkinin faydalarını insanlarımıza sunuyoruz. Ya arkadaş biz burda biz burda halk için bişey yapıyoruz vatandaş biz hocayı nasıl yaralarız dur bakalım nerden hatasını buluruz bunun derdinde ya sen git kendi derdine yan. Vatandaş almış adı sanı belli olmayan bi ürünü yok efendim iyi olmadı bunun faydasını göremedim e göremezsin tabi. Bunun için de ne beni nede başkasını şuçlayamazsın. Gidersen alırsan ben bunun mesuliyetini kabul etmiyorum efendim." biçiminde ifadeler kullanılarak tanıtımı yapılan ürünün bitkisel tedavi olduğu beyan edilmiştir. Ticari iletişim kurgusu içinde sunucu rolü yüklenen kişinin ise bu konuşmalara destek verdiği, "Ya hocam padişahın da arkasından atarlar. Hocam o kadar takılmana gerek yok ya. Meyve veren ağaç taşlanır hocam" şeklinde ifadeler kullandığı görülmüştür. Söz konusu yayın esnasında, ekranın sağ alt kısmında,“Sipariş hattı: 0 216 639 13 13”, “4’lü set kargo dahil sadece 59 TL”biçiminde ibarelerin bulunduğu görülmüştür.
Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun yazısında; bazı TV ve radyo kanallarının reklam veya programlarında gıda takviyelerinin, muhtelif hastalıklara iyi geldiği şeklindeki sağlık beyanlarıyla tanıtımı ve satışının yapıldığı, yayınlarda sürekli olarak hastaların bitkisel tedavileri kullanmaya teşvik edildiği, hastaların tıbbi tedaviden uzaklaştırıldığı ve yüksek maliyetli ürünleri kullanmak zorunda bırakıldığı belirtilmiştir. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ilgi yazısında; tanıtımlarda ürünleri kullandığını ve faydalı olduğunu beyan eden kişilerin seçilmekte olduğunu, güya toplumu bilgilendirmek amacıyla uzmanlıkları akademik olarak kanıtlanmamış olan şahısların görüşlerine yer verildiğini ve bu programlarda Doktor unvanlı kimi sağlık meslek mensuplarının da doğrudan veya dolaylı olarak rol aldığının yakından müşahede edildiğini ifade etmiştir. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ilgi yazısında ayrıca, endikasyon belirtilen ürünler için Sağlık Bakanlığınca ruhsat düzenlenmesi gerektiği ve mevzuat gereğince televizyon ve radyo aracılığı ile sağlık beyanı belirtilerek ürün satış ve pazarlanmasının uygun olmadığı ifade edilmiştir. Medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yapmış olduğu ticari iletişim yayınında yer alan ve yukarıda belirtilen ifadeler değerlendirildiğinde; Gergedan adlı ürünün cinsel istek ve performansı arttırdığı iddia edildiği görülmektedir. Bu bağlamda, Gergedan adlı bitkisel ürünlerin sağlık beyanıyla tanıtım ve satışının yapıldığı, hastaların bitkisel tedavileri kullanmaya teşvik edildiği anlaşılmaktadır. Sağlık Bakanlığı'nın ilgi yazıları incelendiğinde, bitkisel gıda takviyelerinin bu şekilde tanıtım ve satışının yapılmasının toplumu yanıltıcı ve tüketicilerin çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu sonucuna ulaşılmıştır.” Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayın ile; 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesi'nin altıncı fıkrasının (c) bendi hükmünün ihlal edildiği, kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca yapılan değerlendirmesi neticesinde;
Söz konusu yayının, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun bitkisel gıda takviyelerinin mevzuata uygun olmayan bir şekilde reklam ve tanıtımıyla ilgili yazısı kapsamında değerlendirilmesi neticesinde, raporda da belirtildiği gibi, anılan yayındatanıtımı yapılan ürün hakkında cinsel problemlerin ortadan kaldıracağı iddiası ile bilgiler verimek suretiyle yayıncı kuruluşun, 6112 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi hükmünü ihlal ettiği sabit görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 09.12.2011 tarihli yayını nedeniyle evvelce Üst Kurulun 04.01.2012 tarih ve 2012/01 sayılı toplantısında alınan 35 nolu kararıyla 6112 Sayılı Kanunun 9’uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşıldığından, aynı hükmün tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, anılan Yayın Kuruluşu hakkında “İdari Para Cezası” yaptırımı uygulanması gerektiği,
Kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; KANAL ÇAY logosuyla yayın yapan KANAL ÇAY DİJİTAL TV VE RADYO HİZMETLERİ A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendindeki; "Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek." hükmünün tekraren ihlali nedeni ile aynı Kanunun 32 nci maddesinin İkinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 21.879,69 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) ( 2013 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 11.886 -onbirbinsekizyüzseksenaltı - ) Türk Lirasından az olamayacağından 11.886 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, kanun yoluna başvurmadan önce peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, belirtilen süre içerisinde ödenmeyen ve kesinleşen idari para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy