RTÜK - Karar No: 80 - Karar Tarihi: 04.12.2013
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 14.11.2013 tarihli ve 3380 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Nisa Tv logosuyla yayın yapan kuruluşta 11.11.2013 tarihinde saat 19.06.32'de yayınlanan reklam kuşağı içerisinde, "My Slimmer" isimli bitkisel ürünün tanıtımına 01dk.58sn süre ile yer verildiği görülmüştür. Buna göre, My Slimmer adlı ürünün tanıtım ve satışına yönelik ticari iletişim yayınında yer alan bazı ifadeler aşağıda sunulmuştur. "Alt Ses : ...vücudunuzda biriken yağları çok hızlı bir şekilde yakmanızı ve ideal kilonuza kavuşmanızı sağlar.
Ömer Coşkun:... elimdeki bu ürünlerle ayda 4-5 kilo rahatlıkla verebilirsiniz...
Alt Ses: ... diyet yapmadan strese girmeden, halsizlik hissetmeden fazla kilolarınızdan kurtulmanız artık mümkün... "
Söz konusu yayın esnasında " 1 kutu My Slimmer alana 1 kutu kapsül, 1 kutu Ebegümecili karışık bitki çayı hediye,1 kutu Funda karışık çayı hediye ,1 kutu Aslohat mate karışık bitki çayı +90 212 470 20, 49 TL Ücretsiz kargo, K.D.V yok " ibarelerinin ekranda yer aldığı görülmektedir.
Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısında; bazı TV ve radyo kanallarının reklam veya programlarında gıda takviyelerinin, muhtelif hastalıklara iyi geldiği şeklindeki sağlık beyanlarıyla tanıtımı ve satışının yapıldığı, yayınlarda sürekli olarak hastaların bitkisel tedavileri kullanmaya teşvik edildiği, hastaların tıbbi tedaviden uzaklaştırıldığı ve yüksek maliyetli ürünleri kullanmak zorunda bırakıldığı belirtilmiştir. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısında; tanıtımlarda ürünleri kullandığını ve faydalı olduğunu beyan eden kişilerin seçilmekte olduğunu, güya toplumu bilgilendirmek amacıyla uzmanlıkları akademik olarak kanıtlanmamış olan şahısların görüşlerine yer verildiğini ve bu programlarda Doktor unvanlı Mustafa Eraslan ve Ömer Coşkun gibi sağlık meslek mensuplarının da doğrudan veya dolaylı olarak rol aldığının yakından müşahede edildiğini ifade etmiştir. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ilgi yazısında ayrıca, endikasyon belirtilen ürünler için Sağlık Bakanlığınca ruhsat düzenlenmesi gerektiği ve mevzuat gereğince televizyon ve radyo aracılığı ile sağlık beyanı belirtilerek ürün satış ve pazarlanmasının uygun olmadığı ifade edilmiştir.
"My Slimmer" isimli ürünün ticari iletişim yayınında yer alan ifadeler değerlendirildiğinde; vücutta biriken yağları yakarak, diyet yapmadan, strese girmeden, halsizlik hissetmeden sağlıklı kilo verilmesini sağladığı iddia edilmektedir. Bu bağlamda, "My Slimmer" adlı bitkisel ürünün sağlık beyanıyla tanıtım ve satışının yapıldığı, hastaların bitkisel tedavileri kullanmaya teşvik edildiği anlaşılmaktadır. Sağlık Bakanlığı'nın ilgi yazısı incelendiğinde, bitkisel gıda takviyelerinin bu şekilde tanıtım ve satışının yapılmasının, toplumu yanıltıcı ve tüketicilerin çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu sonucuna ulaşılmıştır.” Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın kuruluşunun; 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi hükmünü ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe: Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının ve ilgili video görüntülerinin tetkikinde; tanıtımı yapılan bitkisel ürünün sağlık beyanıyla tanıtım ve satışının yapıldığı ve hastaların bitkisel tedavileri kullanmaya teşvik edildiği anlaşılmıştır. Yayının bu haliyle izleyiciyi aldatıcı, yanıltıcı, abartılı ve izleyicinin sağlığına ve çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu dikkate alındığında 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi hükümlerini ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Anılan kuruluşa 12.06.2013 tarihli yayını nedeniyle evvelce Üst Kurulun 17.07.2013 tarih ve 2013/43 sayılı toplantısında alınan 70 nolu kararıyla6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin 6 ncı fıkrasının (c) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşıldığından; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin 6 ncı fıkrasının (c) bendini tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, anılan Yayın Kuruluşu hakkında “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere,
NİSA TV logosuyla yayın yapan NİSA RADYO TELEVİZYON YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendindeki; “Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek” hükmünün tekraren ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ekim 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 5.050,00 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) ( 2013 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 11.886 -onbirbinsekizyüzseksenaltı - ) Türk Lirasından az olamayacağından 11.886 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, kanun yoluna başvurmadan önce peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, belirtilen süre içerisinde ödenmeyen ve kesinleşen idari para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy