RTÜK - Halk TV'deki 06.07.2013 tarihli HABERLER - Karar No: 53
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 17.07.2013 tarihli ve 2019 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Halk TV logolu yayın kuruluşunda 06.07.2013 tarihinde saat 19.59'da gündemdeki gelişmelerin aktarıldığı bir haber bülteni yayınlanmıştır. (Klip - Haber bülteni) Yaklaşık 50 dakika süren haber bülteninde saat 20.24'te "Flaş Görüntü! Bu Akşam Taksim Harbiye Tarafında Ortaya Çıkan Eli Satırlı-Sopalı Göstericiler Kim? Polis mi? AKP'nin Kontrgerillası mı? Hükümet Ne Açıklama Yapacak?" altyazısı ile ellerinde pala ve sopa olan birkaç kişinin etraftaki insanlara saldırmasını konu alan bir haber sunulmuştur. Söz konusu haberde elinde pala olan beyaz gömlekli şahıs başta olmak üzere ellerinde pala ve sopa olan birkaç kişinin çevrelerindeki insanlara saldırmalarına ilişkin görüntülerden elde edilen fotoğraf karesi şeklindeki video kesitler yaklaşık 16 dakika boyunca ekrana getirilmiştir. Olaya ilişkin söz konusu fotoğraf kareleri ekranlara yansırken haber bültenine telefonla bağlanan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Hakan Aygün olayla ilgili şu ifadeleri kullanmıştır: "Döndük bir anda Suriye'deki El Nusra, AKP'nin beslediği El Nusra teröristlerinin insanları doğrama görüntülerine döndük. Türkiye böyle bir görüntü görmedi... Çok da insaflı palayı sadece gösteriyor, tekme. Kafa uçurmaya henüz başlamadı arkadaş. Bunlardan uyardık, bunlar İstiklal Caddesi'nde ortaya çıktılar. Tayyip'in askerleriyiz, Recep Tayyip Erdoğan'ın askerleriyiz diye ortaya çıktılar... Benzeri Konya'da yaşandı, Ordu'da yaşandı. Eli palalı birtakım insanlar sürekli ortalığa çıkıyor. Bunların yandaş oldukları çok açık, bunların Gezi Parkı direnişçilerine kızdıkları çok açık..." (Klip - Hakan Aygün'ün ifadeleri)
Bu fotoğraf karelerinin yayınlanmasından sonra saat 20.40'tan itibaren ise olaya dair video görüntüleri yayınlanmaya başlanmıştır. (Klip - Palalı saldırganlar) Bahse konu olaya ilişkin video görüntülerinden daha net anlaşılacağı gibi ellerinde pala ve sopa bulunan şahısların o an çevrelerinde bulunan insanlara saldırdığı, bu şahıslardan biri olan beyaz gömlekli bir kişinin yoldan geçenlere elindeki palayı savurduğu, oradan geçmekte olan bir bayana elindeki palayla vurduğu ve sonrasında bununla yetinmeyip aynı bayanın sırtına tekme attığı görülmüştür. Taksim'de bazı şahısların pala ve sopalarla Gezi Parkı eylemcilerine saldırması, bu kişilerden birinin elindeki pala ile bir bayana vurması ve akabinde bu bayanın sırtına tekme atmasına ilişkin görüntülerin sürekli tekrarlarla ekrana getirilmesinin zaten var olan toplumsal gerginliği tırmandırabileceği ve şiddeti körükleyebileceği düşünülmektedir. Yayıncı kuruluş tarafından söz konusu şiddet içerikli görüntülerin süresi gereğinden uzun tutularak ve çok sayıda tekrara başvurularak yayınlanmasının ve Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Hakan Aygün'ün olaylarla ilgili kullandığı ifadelerin yayıncı kuruluşun kamusal sorumluluğuyla bağdaşır bir nitelikte olmadığı ve yayıncının bu konuda gereken hassasiyeti ve özeni göstermediği sonucuna ulaşılmıştır. Palalı bir saldırganın insanlara saldırması ile ilgili haberin haber değeri olduğu açıktır. Verilen haber suç işleyen kimselerin adalet önünde hesap vermelerini de sağlayacağından, bu tür haberlerde kamu yararı olduğu ve yayıncının bu haberi verme sorumluluğunun bulunduğu da bilinmektedir. Ancak haberin verilmesi sırasında görüntülerindefalarca yayınlanmasının, izleyicileri şiddete karşı duyarsızlaştırabileceği düşünülmektedir. Bunun yanında gerçek hayattan kesitlerin izleyicilere sunulduğu haber bültenlerinin, küçük yaştaki izleyicileri yetişkinlere göre çok daha fazla etkileyeceği, onlarda sebepsiz korkulara ve endişelere yol açabileceği düşünüldüğünde, bu tür şiddet içerikli haberlerin abartılarak ve gereğinden fazla tekrarlanarak verilmesinin küçük yaştaki izleyiciler açısından sakıncalı olduğu da bir gerçektir. Ayrıca haber yayını sırasındazaman zaman dondurularak(özellikle 1. ve 3. klip) haberin etkisinin artırılmaya çalışılmasının da habercilik anlayışıyla ve yayıncılık sorumluluğuyla bağdaşmayacağı değerlendirilmiştir.”Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığı’nca, söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendindeki; " Şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz." hükmü ile (ı) bendindeki; "... haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez;..." ve 8. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ... gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde .... yayınlanamaz." hükümlerinin ihlal edildiği belirtilmiş ise de; söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; yayına konu olayın haber değerinin olduğu, verilen haberin suç işleyen kimselerin adalet önünde hesap vermelerini de sağlayabileceği, bu tür haberlerde kamu yararı olduğu, haberlerin de zaten biraz bu amaçla verildiği, haberin verilişinde abartıya kaçılmış olmakla birlikte bu durumun, "önemli haberlerde tekrarın biraz abartılı olabileceği" yönündeki mahkeme kararlarının da varlığı karşısında "şiddeti özendirici ve kanıksatıcı" bir boyuta ulaşmadığı, aslında yayıncı kuruluşun da böyle bir kastının bulunmadığı, önemli gördüğü bir olayı mümkün olduğunca dikkat çekici bir şekilde haberleştirme çabası gösterdiği, çocukların etkilenmesi hususunda ise, haberin verilişindeki abartı ve tekrarın haberin önemine binaen yapıldığı e bu haliyle mezkur haberin 00.00’dan sonra verilmesini gerektirir bir içeriğe sahip olmadığı bu nedenlerle mezkur yayının "basın özgürlüğü çerçevesinde haber verilmesi" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği düşüncesiyle, rapora konu yayında ihlal bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; HALK TV logosuyla yayın yapan HALK RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILIK A.Ş. hakkında, bahse konu yayını nedeniyle, 6112 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA, Üst Kurul Üyesi Nurullah ÖZTÜRK’ün karşı oyuyla, oy çokluğu ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy