RTÜK - ATV Logolu Yayın Kuruluşunda 04.07.2013 tarihinde yayınlanan “Ana Haber Bülteni” - Karar No: 16
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 11.07.2013 tarihli ve 1989 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“ATV logolu medya hizmet sağlayıcının 04.07.2013 tarihli Ana Haber Bülteni'nde, saat 19.25.05'de uzun saatlerdir görev başında olan bir doktorun yoğun bakımdaki hastasına şiddet uyguladığı anlarla ilgili bir haber yer almıştır. İzleyenleri dehşete düşüren bu görüntü Rusya'nın Perm kentinde bir hastanede kaydedildi. Burası yoğun bakım ünitesi, doktorun hedefindekiyse by-pass ameliyatından yeni çıkmış bir hasta. Doktor otuz altı saattir aralıksız çalışıyor, yorgunluktan tükenmiş durumda. İddiaya göre ameliyattan yeni çıkan bu hasta tam da o anda Rus sağlık sisteminden şikayet etti ve tepkisini doktora hakaret ederek gösterdi. Ülkeyi ayağa kaldıran görüntüler de o andan sonra kayda geçti. Doktor hastanın önce yüzünü, sonra da ameliyatlı göğsünü yumrukladı. Oksijen maskesi çıkan hastanın solunumu ve nabzı durdu. Müdahale ile o an geri geldi ama bir gün sonra hayatını kaybetti.. O doktorsa önce işten çıkarıldı, sonra da meslekten ihraç edildi. Eğer hastanın darp nedeniyle öldüğü kesinleşirse doktoru hapis cezası bekliyor." ifadeleriyle verilen habere ait görüntülerde ameliyattan yeni çıkmış olan ve yoğun bakım servisinde bulunan bir hastanın doktor tarafından başına ve ameliyatlı göğsüne yumrukla vurulmak suretiyle gördüğü şiddetin tekrar tekrar ekrana yansıdığı izlenmiştir. Ne kadar süre önce gerçekleştiği bilinmeyen ve güncelliği konusunda herhangi bir bilgi içermeyen haberde yer alan şiddet görüntülerinin bu kadar sıklıkla bir haberin içerisinde verilmesi kamusal sorumluluk ilkesi ile bağdaşmamaktadır. Günümüzde televizyon, geniş kitlelere ulaşma imkanına sahip olan ve toplumu etkileme ve yönlendirme gücü yüksek olan bir kitle iletişim aracı olarak kabul edilmektedir. Televizyonun bu özelliği dikkate alınarak, şiddet içerikli yayınlara ilişkin yapılan bilimsel araştırmaların bulguları ışında, bu tür haberlerin ve yayınların toplumda güvensizlik, kaygı, korku gibi olumsuz psikolojik etkiler doğurabileceği ve/veya bu etkileri yaygınlaştırabileceği yadsınamaz bir gerçeklik olarak kabul edilmektedir. Televizyon yayınlarının olumsuz etkilerine karşı daha açık, korumasız ve bilinçsiz durumda olan çocuklar dahil tüm izleyicilerin ekran başında olabileceği saatlerde yayınlanan bir doktorun hastasına kötü muamelesinden dolayı hayatını kaybetmesine ilişkin bu görüntülerin şiddeti kanıksatabileceği, şiddete karşı kişileri duyarsızlaştırabileceği ve hatta kişilerin sorunları çözümünde şiddet başvurabilmelerine neden olabileceği düşünülmektedir. Bu tür şiddet içerikli yayınların çocukların ve gençlerin kimlik oluşumuna olumsuz yönde etki edebilme ihtimali de vardır. Bu durumda haber gibi gerçek yaşantıdan kesitler sunan bir programda yayınlanan bu şiddet görüntülerinin çocuklar ve gençler üzerinde daha fazla olumsuz etki oluşturacağı açıktır. Yayın kuruluşunun bu yayını ile çocukları ve gençleri koruma sorumluluğunu yerine getirmediği görülmektedir.”
Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
ATV Yayın Kuruluşu’nun söz konusu yayını ile, 6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendinde yer "Şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz." ve ikinci fıkra ilkelerini ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, Üst Kurul’un 06.08.2013 tarihli ve 46 sayılı toplantısında yapılan görüşmeler sonucunda;6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki; "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz." hükmünün ihlali yönünden değerlendirilmesinde karar yeter sayısı sağlanamadığı, konunun bir sonraki gündeme taşındığı, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Bahse konu yayında her ne kadar Daire Başkanlığınca 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası ilkelerinin ihlal edildiği kanaati belirtilmiş ise de, söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; yayın kuruluşu tarafından yayınlanan görüntülerin haber niteliğinde ve uyarıcı, bilgilendirici etkisinin olduğu, tamamen eleştirel bir dille verildiği, bu tür konuların verilmesinde kamu yararının bulunduğunun kesin olduğu, haberlerin de zaten biraz bu amaçla verildiği, haberin verilişinde abartıya kaçılmış olmakla birlikte bu durumun, "önemli haberlerde tekrarın biraz abartılı olabileceği" yönündeki mahkeme kararlarının da varlığı karşısında"şiddeti özendirici ve kanıksatıcı" bir boyuta ulaşmadığı, aslında yayıncı kuruluşun da böyle bir kastının bulunmadığı, önemli gördüğü bir olayı mümkün olduğunca dikkat çekici bir şekilde haberleştirme çabası gösterdiği, çocukların etkilenmesi hususunda ise, habere konu olanın tanınmadığı, yüz görüntüsünün net olmadığı, haberin verilişinde zaten mümkün olduğunca hassas davranıldığı ve şiddeti yapanın ayıplandığı ve bu haliyle mezkur haberin 00.00’dan sonra verilmesini gerektirir bir içeriğe sahip olmadığı değerlendirilmekle, mezkûr yayında herhangi bir mevzuat ihlali olmadığı kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; ATV logosuyla yayın yapan TURKUVAZ RADYO TELEVİZYON HABERLEŞME VE YAYINCILIK A.Ş. hakkında; bahse konu yayını nedeniyle, 6112 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA, oybirliğiyle karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy