RTÜK - ATV AVRUPA ANA HABER BÜLTENİ - Karar No: 50
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 17.07.2013 tarihli ve 2021 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“ATV AVRUPA logolu kuruluşun 07.07.2013 tarihli Ana Haber Bülteninde polis müdahalesi sırasında Taksim meydanından Talimhane tarafına kaçan insanlara biri elinde bir pala olmak üzere saldıran dört kişi hakkında bir haber yayınlanmıştır. Yaklaşık üç dakika süren haberde, elinde pala olan kişinin bu palayı etraftakilere doğru savurarak dolaşması ve yoldan geçmekte olan genç bir kızın sırtına palayla vurup şiddetli bir tekme atması görüntülerine yer verilmiştir. İstanbul valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun twitter hesabından eli sopalı ve palalı iki zanlının yakalanarak göz altına alındığını ve bu esnada da bir polisin elinden yaralandığını duyurduğu açıklamasının ardından söz konusu zanlılardan birinin 2011 yılında da göz altına alındığına dair görüntü ve haberlere yer verilmiş, daha sonra da bu dört saldırganın yakalandığı ve sorgulanarak savcılığa sevk edildikleri ve ardından da serbest bırakıldıklarının açıklanmasıyla haber sona ermiştir. Haber süresince palalı kişinin genç kızın beline palayla vurduktan sonra sırtına attığı tekmenin bir kaç kez gösterildiği, bu kişinin çerçeve içine alınıp görüntülerin iyice netleştirilmesi suretiyle sunulduğu dikkati çekmiştir. Haber niteliğinin dışına taşacak şekilde tekrarlara başvurularak ve vurgulanarak sunulan şiddet içerikli haberler ekran aracılığıyla yoğun şiddet görüntülerine maruz kalan izleyici kitlesinde, şiddete karşı duyarsızlaşmaya neden olmakta, şiddetin kanıksanması ve normalleştirilmesi sonucunu doğurmakta, çocuk ve gençler üzerinde de olumsuz etkiler ortaya çıkarmaktadır. Palalı bir saldırganın insanlara saldırması ile ilgili haberin haber değeri olduğu açıktır. Verilen haber suç işleyen kimselerin adalet önünde hesap vermelerini de sağlayacağından, bu tür haberlerde kamu yararı olduğu ve yayıncının bu haberi verme sorumluluğunun bulunduğu da bilinmektedir. Ancak haberin verilmesi sırasında görüntülerindefalarca yayınlanmasının, izleyicileri şiddete karşı duyarsızlaştırabileceği düşünülmektedir. Bunun yanında gerçek hayattan kesitlerin izleyicilere sunulduğu haber bültenlerinin, küçük yaştaki izleyicileri yetişkinlere göre çok daha fazla etkileyeceği, onlarda sebepsiz korkulara ve endişelere yol açabileceği düşünüldüğünde, bu tür şiddet içerikli haberlerin abartılarak ve gereğinden fazla tekrarlanarak verilmesinin küçük yaştaki izleyiciler açısından sakıncalı olduğu da bir gerçektir. Ayrıca haber yayını sırasında zaman zaman saldırganınkırmızı dikdörtgen içerisine alınarak, haberin etkisinin artırılmaya çalışılmasının da habercilik anlayışıyla ve yayıncılık sorumluluğuyla bağdaşmayacağı değerlendirilmiştir.”
Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın Kuruluşu'nun söz konusu yayını ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ş) ve (ı) bendi ile ikinci fıkra hükümlerini ihlal ettiği kanaatinin Daire başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe:Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığı’nca, söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendindeki; " Şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz." hükmü ile (ı) bendindeki; "... haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez;..." ve 8. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ... gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde .... yayınlanamaz." hükümlerinin ihlal edildiği belirtilmiş ise de; söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; yayına konu olayın haber değerinin olduğu, verilen haberin suç işleyen kimselerin adalet önünde hesap vermelerini de sağlayabileceği, bu tür haberlerde kamu yararı olduğu, haberlerin de zaten biraz bu amaçla verildiği, haberin verilişinde abartıya kaçılmış olmakla birlikte bu durumun, "önemli haberlerde tekrarın biraz abartılı olabileceği" yönündeki mahkeme kararlarının da varlığı karşısında "şiddeti özendirici ve kanıksatıcı" bir boyuta ulaşmadığı, aslında yayıncı kuruluşun da böyle bir kastının bulunmadığı, önemli gördüğü bir olayı mümkün olduğunca dikkat çekici bir şekilde haberleştirme çabası gösterdiği, çocukların etkilenmesi hususunda ise, haberin verilişindeki abartı ve tekrarın haberin önemine binaen yapıldığı ve bu haliyle haberin 00.00’dan sonra verilmesini gerektirir bir içeriğe sahip olmadığı bu nedenlerle mezkur yayının "basın özgürlüğü çerçevesinde haber verilmesi" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği düşüncesiyle, rapora konu yayında ihlal bulunmadığı kanaatine varılmıştır.


Full & Egal Universal Law Academy