RTÜK - ANA HABER BÜLTENİ - Karar No: 14
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 24.07.2013 tarihli ve 2097 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“TV EM logolu Güçlü Radyo ve Televizyon Yayıncılığı Prod. Rek. Tic. A.Ş. ünvanlı yayın kuruluşunda hafta içi hergün 18:00-19:05 saatleri arasında Ana Haber Bülteni yayınlanmaktadır. Dünya ve ülke gündeminden öne çıkan gelişmelerin ele alındığı haber bülteninde sunulan haberlerde "arşiv" görüntüsü olduğu belirtilmeden geçmişe dönük görüntülerin kullanıldığı ve haber metnine ilişkin olmayan görüntülerin haberde kullanılması ile kamuoyunda yanlış bir algının oluşmasına sebebiyet verdiği tespit edilmiştir. 16.07.2013 tarihli Haber bülteninde 18:10:58-18:13:40 saatleri arasında sunucunun "AİHM'den Türkiye için bugün bir karar geldi. Konu biber gazı. Strazburg Mahkemesi bugün açıkladığı bir karar çerçevesinde Ankara'dan biber gazı ile ilgili yasal mevzuatını değiştirmesini talep etti." ifadeleri ile girişini yaptığı haber, Taksim Gezi Parkı Eylemleri adıyla kamuoyunda yankı bulan olaylara ilişkin görüntüler eşliğinde "AİHM'den Biber Gazı Kararı-İlgili Mevzuatın Değişmesi Talep Edildi." başlığı ile sunulmuştur. Görüntülerle birlikte ekrana gelen haberde alt seste (Raporun bu bölümünde deşifreye yer verilmiştir.) Haber metninde de ifade edildiği üzere haberde 2006 yılında Abdullah Yaşa tarafından açılan dava neticesinde AİHM'in kararı söz konusudur. Ancak haber boyunca Gezi Parkı olaylarında vuku bulan karmaşa ortamı, gaz maskeli kaçışan eylemciler ve polisler, polisin eylemcilere biber gazı ve tazyikli su ile müdahalesi, eylemcilerin polise taş ve molotof kokteyli ile saldırması, pankartlar, biber gazından etkilenmiş acı içinde yerde kıvranan bağıran insan ve polisin biber gazı sıkma görüntüleri ortamdaki yuh sesleri eşliğinde bütün ayrıntıları ile ekrana getirilmiştir. 2006 yılında açılan bir dava ile ilgili kararın Gezi Parkı olaylarına ilişkin yukarıda bahsedilen görüntüler eşliğinde, arşiv görüntüsü olduğu belirtilmeksizin verilmesi öncelikle kamuoyunda yanlış bir algının oluşmasına sebebiyet vermekte; AİHM'in kararının, Gezi Parkı olayları sırasındaki polisin biber gazı kullanımına ve kullanım biçimine verildiği izlenimini oluşturmaktadır. Haber bülteni süresince ekranın sağ üst köşesinde yer alan "canlı" ifadesi söz konusu haberin yayını sırasında da ekranda yer almıştır.Arşiv görüntüleri olduğu belirtilmeyen, toplumda kriz zamanlarına ilişkin toplumu tedirgin edebilecek eski görüntülerin yeni görüntülermiş gibi sunulması kamuoyunu yanlış bilgilendirmekte, toplumda doğru ve özgürce kanaat oluşumuna engel olmaktadır. 18:35:00-18:36:58 saatleri arasında haber sunucusunun "Eylemcilere bayrak satmaya çalışan Ali Sarıçiçek, Taksim'e gitmesine izin vermeyen polise cevap verince gözaltına alınmış ve 8 Temmuz'da tutuklanmıştı. Bayrak satıcısı Sarıçiçek, bugün tahliye edildi." ifadeleri ile girişini yaptığı haber, Taksim Gezi Parkı eylemlerine ilişkin görüntüler eşliğinde alt seste(Raporun bu bölümünde deşifreye yer verilmiştir.) Mezkur haber süresince 6 Temmuz'da Taksim Gezi Parkı eylemleri sırasındaki karmaşa ortamı, TOMA aracı önünde polisler tarafından gözaltına alınırken Sarıçiçek'in kucağındaki bayraklarla yere yığılmış görüntüleri,arşiv görüntüleri olduğu belirtilmeksizin, ekranın sağ üst köşesinde "canlı" ifadesi ile birlikte üç kez tekrarlanarak yayınlanmıştır.Kriz zamanlarına ilişkin eski görüntülerin yeni görüntülermiş gibi sunulması toplumda infial yaratabilmektedir.Rapora konu her iki habere de hakim olan manipülatif yayıncılığın, gerçeklik ve doğruluk ilkeleri esas alınarak toplumu bilgilendiren habercilik anlayışı ile çeliştiği değerlendirilmektedir.
Demokratik toplumlarda yurttaşların haber alma, bilgilenme ihtiyaçlarına cevap verecek, kamu elitlerini kritik ederek toplum adına eleştirecek ve kamuoyunun sağlıklı oluşmasını sağlayacak işlevleri üstlenen medya, bahsi geçen işlevini mutlak surette doğru, tarafsız haber verme ilkesi çerçevesinde yerine getirmekle mükelleftir. Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesi’nin Yayıncının Sorumlulukları başlıklı 7.maddesinin 3.fıkrasında yer alan “Yayıncı, haberlerin gerekçelerinin ve olayların makul olarak sunulmasını sağlayacak, görüşlerin serbestçe oluşumunu teşvik edecektir.” şeklindeki ilkenin söz konusu haberlerde gözetilmediği değerlendirilmektedir.”
Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi hükmünün ihlal edildiği kanaatinin Daire başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığı’nca, söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendindeki; "Tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır; ... görüntülerin arşiv ... niteliği ... kaynağının belirtilmesi zorunludur." hükmünün ihlal edildiği belirtilmiş ise de; söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; yayına konu olayın görüntülerinin haberin konusu ile bir çelişki oluşturmadığı anlaşılmakla rapora konu yayında ihlal bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; EM TV logosuyla yayın yapan GÜÇLÜ RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILIĞI PROD. REK. TİC. A.Ş. hakkında, bahse konu yayını nedeniyle, 6112 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA, oy birliği ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy