RTÜK - 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki; "Gizli ticarî iletişime izin verilemez." hükmünün ihlali. ( MESAJ- MESAJ TELEVİZYON VE RADYO YAY. A.Ş. ) - Karar No: 16
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme: İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 12.06.2013tarihli ve 1709 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
Mesaj TV logosu ile yayın yapmakta olan Mesaj Televizyon ve Radyo Yayıncılık A.Ş ticari ünvanlı yayın kuruluşunda 04.06.2013 tarihinde 11:02-11:53 saatleri arasında Cavit Özdoğan'ın sunduğu, Dr. Mustafa Eraslan'ın konuk olduğu "Doktorun Mesajı" isimli bir program genel izleyici logosu ile yayınlanmıştır. Söz konusu programa Gülizar Madendere ve komşuları stüdyo konuğu olmuş ve programın ilk dakikalarında G.M'nin şeker hastalığıyla, böbrek ve pankreas sorunlarıyla mücadelesinin anlatıldığı bir VTR ekrana getirilmiştir. VTR'de G.M'nin hastalık hikayesine tanıklık eden akrabalarıyla yapılan konuşmalara da yer verilmiştir.(doktorun mesajı vtr isimli klip).VTR'nin ardından stüdyoda G.M'nin eşi Ali Haydar Madendere süreç içerisinde yaşadıklarını tekrar anlatmıştır. G.M'nin bu sağlık sorunlarına Göztepe, Cerrahpaşa, Kartal gibi hastanelerde çözüm bulamadıklarını; şimdi ise M. Eraslan'ın tavsiyelerine uyarak çok daha iyi olduklarını dile getirmiştir. Stüdyoda bulunan Lütfiye Fidanoğlu, Fatma Gülcan isimli komşuları da G. Madendere'nin süreç içinde yaşadıklarına tanık olduklarını dile getirmişlerdir. Mustafa Eraslan bu önemli olayı herkesin duyması gerektiğini, ilmini bütün doktorlara öğretmeye hazır olduğunu, fitoterapi konusunda kendisinden faydalanılması gerektiğini ifade etmiştir. Ayrıca program boyunca ekranın alt kısmında, "Görüş ve önerileriniz için 0212 579 56 16" yazısı ve telefon numarası yer almıştır. Programda yer alan yukarıdaki ifadelerin insanların devlete, hastanelere, tıp doktorlarına ve tıbbi tedavi yöntemlerine duydukları güvenin sarsılmasına neden olabileceği toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceği düşünülmektedir. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü ile Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nden gelen 01.12.2011 tarih ve 36037 sayılı yazılarda; bitkisel gıda tavsiyelerinin reklam ve tanıtma faaliyetlerinde, modern tıp ve farmakoloji bilimine aykırı olarak birçok hastalığı önlediği iddiası, insanları tedaviden soğutarak uzaklaştırabildikleri, bilimsel yönden eksik veya doğru olmayan bilgilerle tüketicileri yanlış yönlendirebildikleri ve bu ürünlerin bilinçsiz tüketimine neden olarak toplum sağlığı açısından risk oluşturabildikleri belirtilmektedir. Yine Bakanlık İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü'nün 01.12.2011 tarih ve 94615 sayılı yazısında, Dr. Mustafa Eraslan'a ait bir çok ürünün gerçeğe aykırı beyanlarla tanıtımının yapıldığı, insanların yanıltılarak istismar edildiği, herhangi bir tedavi etkisi olmayan ürünler nedeniyle halk sağlığının tehlikeye düşürüldüğü hatta bu tarz bitkisel ürünlerin kullanımı nedeniyle ölüm olaylarının gerçekleştiğine dair ihbarların bulunduğu belirtilmiştir. Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın Kuruluşu’nun söz konusu yayını ile 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendini ve 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükmünü ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır
Gerekçe:Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca söz konusu yayında 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendi hükmünün de ihlal edildiği kanaati belirtilmiş ise de öncelikle belirtmek gerekir ki, bahse konu program "Sağlık sorunlarına alternatif çözümler" ana temasıyla, çeşitli bitkisel ürünlerin tanıtımının yapıldığı bir programdır. Yani aslında anılan program, bu özelliğiyle bir reklam programından ibarettir. Nitekim program içeriği incelendiğinde de, baştan sona kadar, mezkur ürün/ürünlerin çeşitli tanıtımlarının ve bu üründen faydalandığı iddia olunan kişilere ait yine tanıtım amaçlı ifadelerin yer aldığı görülmektedir. Ayrıca, programda her ne kadar ürün ismi verilmemiş olsa da telefon numarası verilmek suretiyle istenildiğinde danışma hizmeti alma ve ürüne ulaşmanın yolu açık olarak gösterilmiştir. Bu haliyle anılan yayında Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde tanımlanan gizli ticari iletişimin unsurlarının bulunduğu görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 02.08.2011,22.09.2011 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 06.09.2011/53-42,24.10.2011/61-17 tarih ve sayılı Üst Kurul kararıyla 6112 Sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; aynı hükmün tekraren ihlali nedeniyle; Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere, MESAJ logosuyla yayın yapan MESAJ TELEVİZYON VE RADYO YAY. A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan; “Gizli ticarî iletişime izin verilemez.” ilkesini tekraren ihlali nedeniyle, 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiğitarihi itibariyle kuruluşun Mayıs 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 85.913,19 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) ( 2013 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 11.886 -onbirbinsekizyüzseksenaltı - ) Türk Lirasından az olamayacağından 11.886 TL. İDARI PARA CEZASI UYGULANMASINA;
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin,kanun yoluna başvurmadan önce peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, belirtilen süre içerisinde ödenmeyen ve kesinleşen idari para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Üst Kurul Üyeleri Esat ÇIPLAK ile Süleyman DEMİRKAN ve Ali ÖZTUNÇ'un karşı oylarıyla, oy çokluğu ile karar verilmiştir.


Full & Egal Universal Law Academy