RTÜK - 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki; "Gizli ticarî iletişime izin verilemez." hükmünün ihlali. (MELTEM TV - MELTEM RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILIK A.Ş.) - Karar No: 130
Karar Dilini Çevir:



İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 01.10.2013 tarihli ve 2853 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Meltem TV logosuyla yayın yapmakta olan medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 21.09.2013 tarihinde saat 12.37.30'da canlı yayınlanan "Nazım Usta ile Mutfak Keyfi" isimli programa Dr. Mustafa Eraslan konuk olmuş; programda Cavit Özdoğan ilebaşta diyabet, damar tıkanıklıkları gibi çeşitli hastalıklar ve bunların bitkisel yöntemlerle tedavileri üzerinekonuşmuştur. Dr. Mustafa Eraslan, program boyunca söz konusu rahatsızlıkların bitkisel tedavi yöntemleriyle çözülebileceğine ilişkin açıklamalarda bulunmuştur.Bu esnada ekranın alt kısmında "Bize Ulaşın" yazısı altında 0212 598 90 44 telefon belirtilmiştir. Programda dikkati çeken bir diğer husus ise yayın esnasında ekranın altında yer alan sabit hatlı telefon numarasından hariç "MELTEMTV yaz, ad, soyad ve numaranı ekle 2343'e gönder." ibaresidir.
Programın bir bölümünde Bursa'dan telefonla yayına bağlanan ve Dr. Mustafa Eraslan ile tanıştığını diyaloglardan anlaşılan 49 yaşındaki bir kadın izleyici ayak yanmaları, baş dönmeleri, şeker hastalığı, tansiyon rahatsızlığı gibi çeşitli hastalıkları olduğunu belirtmiş ve bir ay komada kaldıktan sonra tanıştığını söylediği Dr. Mustafa Eraslan'ın ürünlerini kullandıktan altı ay sonra rahatsızlıklarının hepsinin geçtiğini iddia etmiştir.
Klip 2'de görüleceği üzere programın bir bölümünde (12.58.27) aşağıdaki diyaloglar gerçekleşmiştir: (Raporun bu bölümünde söz konusu diyalogların deşifre metni yer almaktadır.)
Programda her ne kadar ürün ismi kullanılmamış olsa da, program esnasında 0212 598 90 44 no'lu telefon numarası sürekli ekranda görülmektedir. Ancak söz konusu numara arandığında ise arayanların telefonları alınmakta, kendilerine dönüş yapılacağı söylenmektedir. Daha sonra Dr. Mustafa Eraslan'ın adına ürün pazarlayanlar tarafından ilgili numara geri aranmaktadır. Bu şekilde Dr. Mustafa Eraslan'ın ürünleri pazarlanmaktadır.
Gıda kapsamında değerlendirilerek izin verilen ürünlerin, 5996 sayılı kanuna dayanılarak hazırlanan ve 29.12.2011 tarih ve 28157 sayılı (3. Mükerrer) Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği'nin 6. Maddesinin 3. fıkrasına göre "... o gıdanın bir hastalığı önleme, tedavi etme veya iyileştirme özelliğine sahip olduğunu bildiren veya böyle özelliklere atıfta bulunan ifadeler yer alamaz..." hükmü dikkate alındığında yayın kuruluşunda yayınlanan reklamın sağlık beyanında bulunarak tanıtıma yer verdiği görülmüştür. Ayrıca söz konusu programda, Sağlık Bakanlığı'nın 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısında belirtilen hususların göz ardı edildiği görülmüştür.
Söz konusu program yayını değerlendirildiğinde, program kadınlara hitap eden bir yemek programı olmaktan öte; Dr. Mustafa Eraslan'ın, izleyicileri, alternatif tıbba ve bitkisel çözümlere yönlendirdiği, bu savını gerek kendi ifadeleriyle, gerekse programa telefonla katılan kişilerle ve ayrıca diğer konuk Cavit Özdoğan'ın ifadeleriyle desteklendiği kendilerine ve ürünlerine güven duyulmasına aracılık eden formalite bir program görünümündedir. Ayrıca Sağlık Bakanlığı'nın ilgili yazılarından da hareketle, söz konusu program yayınının, toplumun genel sağlığına zarar verebilecek davranışları teşvik ettiği; izleyiciyi yanılttığı ve izleyicilerin sağlığına, çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır.” Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayınının, 6112 sayılı Kanunun; 8/1-l ile 9/3 ilkelerine aykırı olduğu kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca söz konusu yayında 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendi hükmünün de ihlal edildiği kanaati belirtilmiş ise de öncelikle belirtmek gerekir ki, bahse konu program "fitoterapi - bitkilerle tedavi" ana temasıyla, çeşitli bitkisel ürünlerin tanıtımının yapıldığı bir programdır. Yani aslında anılan program, bu özelliğiyle bir reklam programından ibarettir. Nitekim program içeriği incelendiğinde de, baştan sona kadar, mezkur ürün/ürünlerin çeşitli tanıtımlarının ve bu üründen faydalandığı iddia olunan kişilere ait yine tanıtım amaçlı ifadelerin yer aldığı görülmektedir. Ayrıca, programda her ne kadar ürün ismi verilmemiş olsa da telefon numarası verilmek suretiyle istenildiğinde danışma hizmeti alma ve ürüne ulaşmanın yolu açık olarak gösterilmiştir. Bu haliyle anılan yayında Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde tanımlanan gizli ticari iletişimin unsurlarının bulunduğu görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 14.07.2011 tarihli yayını nedeniyle evvelce Üst Kurulun 23.08.2011 tarih ve 2011/52 sayılı toplantısında alınan 24 nolu kararıyla 6112 Sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının tekraren ihlali nedeniyle; Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 308.242,00 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) ( 2013 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 11.886 -onbirbinsekizyüzseksenaltı - ) Türk Lirasından az olamayacağından 11.886 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2-- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin,kanun yoluna başvurmadan önce peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, belirtilen süre içerisinde ödenmeyen ve kesinleşen idari para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy