Rekabet Kurumu - Karar Sayı 18-07/121-65
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 18-07/121-65
Karar Türü: Birleşme ve Devralma
Konu: Blue International Holding B.V.’nin Mavi Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.’deki A Grubu hisselerini elden çıkarması sonucu Mavi Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin AKARLILAR AİLESİ’nin negatif tek kontrolüne geçmesine izin verilmesi talebi
Karar Tarihi: 08.03.2018


Rekabet Kurumu Başkanlığından,

REKABET KURULU KARARI
Dosya Sayısı : 2018-5-2 (Devralma)
Karar Sayısı : 18-07/121-65
Karar Tarihi : 08.03.2018
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN, Adem BİRCAN, Şükran KODALAK, Mehmet AYAN
B. RAPORTÖRLER: İmren KOL, Esra KÜÇÜKİKİZ, Ayşe N. ÖZDEMİR GÜVEN
C. BİLDİRİMDE
BULUNAN :- Mavi Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Temsilcileri: Av. Gamze Ceren SEYMENOĞLU,
Av. F. Dilşad SAĞLAM ve Sinan DİNİZ
Ebulula Mardin Cad. Gül Sok. No:2 Maya Park Tower 2
Akatlar/Beşiktaş/İstanbul

(1) D. DOSYA KONUSU: Blue International Holding B.V.’nin Mavi Giyim Sanayi ve
Ticaret A.Ş.’deki A Grubu hisselerini elden çıkarması sonucu Mavi Giyim Sanayi ve
Ticaret A.Ş.’nin AKARLILAR AİLESİ’nin negatif tek kontrolüne geçmesine izin
verilmesi talebi.
(2) E. DOSYA EVRELERİ: Rekabet Kurumu kayıtlarına 22.01.2018 tarih ve 779 sayı ile giren
ve en son 09.02.2018 tarih ve 1248 sayı ile eksiklikleri tamamlanan bildirim üzerine
düzenlenen 19.02.2018 tarih ve 2018-5-2/Öİ sayılı Devralma Ön İnceleme Raporu
görüşülerek karara bağlanmıştır.
(3) F. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda özetle; dosya konusu işleme izin verilmesinde
sakınca bulunmadığı ifade edilmiştir.
G. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
G.1. Taraflar
(4) Mavi Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş. (MAVİ); kadın ve erkeklere yönelik kot pantolon, tişört,
gömlek, mont, ceket, kazak, kot harici pantolon, etek, elbise, aksesuar ve ayakkabı gibi
hazır giyim ürünlerinin tasarlanması, geliştirilmesi ve satılması alanlarında faaliyet
göstermektedir.
(5) Devralan konumunda bulunan Fatma Elif AKARLILAR, Seyhan AKARLILAR, Hayriye
Fethiye AKARLILAR (AKARLILAR AİLESİ); MAVİ, Eflatun Giyim Yatırım Ticaret A.Ş.
(EFLATUN)1 ve Erak Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş. (ERAK) aracılığıyla tekstil sektöründe
faaliyet göstermektedir. ERAK, Sait AKARLILAR’ın kontrolündedir. Sait AKARLILAR ise
MAVİ’nin kurucusudur.
(6) Blue International Holding B.V. (BLUE), MAVİ'nin A Grubu hisselerinin holding şirketi
konumundadır.

1 Bildirim Formunda EFLATUN’da Seyhan AKARLILAR’ın %(…..), Fatma Elif AKARLILAR’ın %(…..),
MAVİ’nin %(…..) hissesinin bulunduğu ve EFLATUN’un MAVİ’nin kontrolünde olduğu belirtilmektedir.
Ayrıca EFLATUN’un MAVİ Amerika ve MAVİ Kanada’nın sermayesini temsil eden payları elinde
bulundurduğu, Türkiye’de faaliyetinin olmadığı ve Türkiye cirosunun bulunmadığı ifade edilmektedir.
18-07/121-65
2 / 5

G.2. Yapılan Tespitler ve Hukuki Değerlendirme
(7) Bildirim Formunda 16.01.2018 tarihinde sona eren bir toplu alım satım işlemi kapsamında
Turkish Private Equity Fund II’nin (TPEF II) BLUE vasıtasıyla sahip olduğu MAVİ’deki A
grubu hisseleri Borsa İstanbul Yıldız Pazar’da yurt içi ve yurt dışı yerleşik yatırımcılara
sattığı, işlem sonrasında AKARLILAR AİLESİ’nin BLUE aracılığıyla MAVİ’deki A grubu
hisselerin yegâne sahibi haline geldiği belirtilmektedir. BLUE’nun ve MAVİ’nin bildirime
konu işlem öncesi ve sonrası hissedarlık yapısına aşağıda yer verilmektedir.
Tablo 1- BLUE’nun İşlem Öncesi ve Sonrası Hissedarlık Yapısı
İşlem öncesi İşlem sonrası
Hissedar Hisse Oranı (%) Hissedar Hisse Oranı (%)
MYN Ventures N.V (MYN)2 (…..)
MYN (…..)
TPEF II (…..)
Toplam 100,00 Toplam 100,00

Tablo 2- MAVİ’nin İşlem Öncesi ve Sonrası Hissedarlık Yapısı
İşlem öncesi İşlem sonrası
Hissedar Hisse Oranı (%) Hissedar Hisse Oranı (%)
AKARLILAR AİLESİ (BLUE
vasıtasıyla)
(…..)
AKARLILAR AİLESİ
(BLUE vasıtasıyla)
(…..)3
TPEF II
(BLUE vasıtasıyla)
(…..)
Halka Açık (…..) Halka Açık (…..)
Toplam 100,00 Toplam 100,00
Kaynak: Bildirim Formu ve Ekleri
(8) Birleşme ve Devralma Sayılan Haller ve Kontrol Kavramı Hakkında Kılavuz’un 40.
paragrafında belirtildiği üzere bir teşebbüsün başka bir teşebbüs üzerinde belirleyici
etkiye tek başına sahip olduğu durumda tek kontrol vardır. Bir teşebbüsün tek kontrole
sahip olduğu iki genel durum tanımlanabilir. İlki, kontrolü elde eden teşebbüsün diğer
teşebbüsün stratejik ticari kararlarını alma hakkına sahip olduğu durumdur. Bu hak
genellikle bir şirketteki oy haklarının çoğunluğunun devralınması ile elde edilir. İkinci
olarak, bir teşebbüste sadece bir hissedarın stratejik kararları veto edebildiği ama tek
başına bu tür kararları alma hakkı olmadığı durumlarda da tek kontrolün varlığı kabul edilir
(negatif tek kontrol). Bu durumda sadece tek bir hissedar stratejik kararların alınmasını
engelleme yetkisine sahiptir. Negatif kontrol durumunda, ortak kontrol edilen bir şirketteki
durumun aksine, aynı yetkiye sahip başka bir hissedar olmadığından, teşebbüsün
stratejik davranışlarının belirlenmesinde negatif tek kontrole sahip hissedarın diğer
hissedarlarla işbirliği yapması zorunlu değildir. Bu hissedar teşebbüste bir kilitlenme
durumu yaratabileceği için 2010/4 sayılı Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken
Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’in (2010/4 sayılı Tebliğ) 5. maddesi anlamında
tek başına belirleyici etkiye sahip olmaktadır.


2 MYN AKARLILAR AİLESİ tarafından kontrol edilmektedir.
3 Bildirim Formunda TPEF II’nin MAVİ’deki hisselerinin satışına paralel olarak AKARLILAR AİLESİ’nin de
sermayenin %(…..) temsil eden paylarını sattığı, bu suretle MAVİ üzerindeki dolaylı pay sahipliğinin %(…..)
azaldığı belirtilmiştir.
18-07/121-65
3 / 5

(9) Bildirim Formunda işlem öncesinde MAVİ’nin yönetim kurulunun altı üyeden oluştuğu, üç
üyenin A Grubu hissedarlar, üç üyenin ise B Grubu hissedarlar tarafından belirlendiği
ifade edilmektedir. A grubu hissedarlardan AKARLILAR AİLESİ iki üyeyi, TPEF II bir üyeyi
belirlemekte, geri kalan üç üye ise halka açık olan ve sermayenin çoğunluğunu oluşturan
B Grubu hissedarların oyları doğrultusunda seçilmektedir. Dolayısıyla işlem öncesinde
MAVİ’nin stratejik kararlarının alınması bakımından herhangi bir hissedar grubunun
ortaklaşa ya da tek başına söz sahibi olmadığı ve teşebbüsün kontrol yapısının değişen
ittifaklar doğrultusunda şekillendiği anlaşılmaktadır. Bildirime konu işlem sonrasında ise
AKARLILAR AİLESİ A Grubu hissedar olarak MAVİ’nin üç yönetim kurulu üyesini atama
hakkına sahip olacaktır. AKARLILAR AİLESİ veto hakkına sahip olmak suretiyle MAVİ
üzerinde negatif tek kontrol sağlayacaktır. Dolayısıyla dosya konusu işlem, kontrolde
kalıcı bir değişiklik meydana getireceğinden 4054 sayılı Kanun’un 7. maddesi ve 2010/4
sayılı Tebliğ’in 5. maddesi çerçevesinde bir devralma işlemidir.
(10) Dosya içeriğinden, AKARLILAR AİLESİ’nin MYN üzerinde tek kontrol sahibi olduğu,
MYN’nin BLUE’daki hisseleri tutmak dışında herhangi bir ticari faaliyetinin ve dolayısıyla
cirosunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan AKARLILAR ailesi fertlerinden
Hayriye Fethiye AKARLILAR’ın kot üretimi faaliyeti gerçekleştiren ve belirli bir ciroya
sahip olan ERAK’ta %(…..) pay sahipliği mevcuttur. Bildirim Formunda, ERAK üzerinde
Hayriye Fethiye AKARLILAR’ın eşi ve aynı zamanda MAVİ’nin kurucusu olan Sait
AKARLILAR’ın %(…..) oranında hissesinin bulunduğu ve teşebbüsün stratejik
kararlarının alınması bakımından Sait AKARLILAR’ın tek kontrol sahibi olduğu
belirtilmektedir. Ayrıca Sait AKARLILAR AKARLILAR AİLESİ’nden ayrı tutularak,
ERAK’ın AKARLILAR AİLESİ’nin kontrolünde olduğunun varsayılamayacağı
belirtilmektedir.
(11) Dosya kapsamında talep edilen bilgilere istinaden gönderilen cevabi yazıda, Sait
AKARLILAR’ın Hayriye Fethiye AKARLILAR’ın eşi, Fatma Elif AKARLILAR ve Seyhan
AKARLILAR’ın babası olduğu bilgisi verilmiştir. Bu durumdan yola çıkarak tarafların aynı
ekonomik bütünlük içerisinde sayılıp sayılamayacağının işlemin izne tabi olup
olmadığının belirlenmesi bakımından değerlendirilmesi gerekmektedir.
(12) Ekonomik bütünlüğün tespit edilebilmesi için kişiler ve/veya gruplar arasında ekonomik
ve ailesel bağların bulunup bulunmadığı; ekonomik bağların temelleri, niteliği, büyüklüğü
ve varsa bunların bağımsız faaliyetleri ve son olarak taraflar arasında çıkar birliği olup
olmadığı hususlarının değerlendirilmesi gerekmektedir4. Çıkar birliği kavramı ise gerçek
kişiler arasındaki ilişkiler açısından kontrol kavramından ziyade, rekabet motivasyonunun
ortadan kaldırılması ile ilişkilendirilmektedir.
(13) Kurul’un aldığı Bilkom5 kararında kontrol kavramı yerine aile bağlarıyla güçlendirilmiş
ortak çıkar birliği ön plana çıkarılarak kardeşler arasında paylaşılan şirketler aynı
ekonomik bütünlük içerisinde kabul edilmiştir. Aynı şekilde Altıparmak Gıda6 kararında
kardeşler tarafından kontrol edilen şirketler aynı ekonomik bütünlük içerisinde
değerlendirilmiştir. Kararda ayrıca ailesel bağların ekonomik bütünlük analizini önemli
ölçüde etkilediği belirtilmiş ve kardeşler tarafından kontrol edilen şirketlerin aynı pazarda
faaliyet gösteriyor olması çıkar birliğini destekleyici bir unsur olarak ele alınmıştır. Yine
Misbis7 kararında bir ailenin beş farklı bireyince eşit paylarla kontrol edilen bir teşebbüsün
bu bireylerden sadece biri tarafından kontrol edilen teşebbüsle aynı ekonomik bütünlük
içerisinde olduğuna karar verilmiştir.

4 07.02.2008 tarih ve 08-12/130-46 sayılı karar, 16.12.2010 tarih ve 10-78/1645-609 sayılı karar.
5 09.01.2001 tarih ve 01-03/10-3 sayılı karar.
6 31.03.2010 tarih ve 10-27/393-146 sayılı karar.
7 08.11.2007 tarih ve 07-85/1039-401 sayılı karar.
18-07/121-65
4 / 5

(14) Dosya içeriğinden de taraflar arasında güçlü ailesel bağların bulunduğu görülmektedir.
Sait AKARLILAR’ın uzun yıllar boyunca diğer aile fertleri ile birlikte MAVİ’de hissedar
konumunda olduğu, ayrıca ERAK’ın MAVİ’nin faaliyet gösterdiği pazarın üretim
seviyesinde yer aldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla ailesel bağların yanı sıra taraflar
arasında ekonomik çıkar birliği oluşturacak unsurların da bulunduğu ve salt şekilsel bir
yaklaşımla kontrol kavramına odaklanmak yerine esasa ilişkin bir yaklaşım
benimsenmesinin uygun olduğu değerlendirilmektedir. Bu nedenle ERAK’ın AKARLILAR
AİLESİ ile aynı ekonomik bütünlük içerisinde yer aldığı sonucuna ulaşılmıştır. Dosya
içeriğinden tarafların 2016 yılı cirolarının 2010/4 sayılı Tebliğ’in 7. maddesinin birinci
fıkrasında yer alan ciro eşiklerini aştığı anlaşıldığından bildirime konu işlem izne tabidir.
(15) 2010/4 sayılı Tebliğ uyarınca, bildirim konusu işlemden etkilenme ihtimali olan ve
taraflardan iki veya daha fazlasının aynı ürün pazarında faaliyette bulunduğu ya da
taraflardan en az bir tanesinin bir diğerinin faaliyet gösterdiği herhangi bir ürün pazarının
alt veya üst pazarında ticari faaliyette bulunduğu ilgili ürün pazarları etkilenen pazarları
oluşturmaktadır.
(16) İşlem taraflarından MAVİ kadın ve erkeklere yönelik kot pantolon, tişört, gömlek, mont,
ceket, kazak, kot harici pantolon, etek, elbise, aksesuar ve ayakkabı gibi hazır giyim
ürünlerinin tasarlanması, geliştirilmesi ve satılması alanlarında faaliyet göstermektedir.
MAVİ ürünlerini perakende, toptan ve e-ticaret kanalları aracılığıyla satışa sunmakta olup
üretim seviyesinde faaliyet göstermemektedir. Diğer işlem tarafı AKARLILAR AİLESİ ise
ERAK aracılığıyla hazır giyim sektörünün üretim seviyesinde faaliyet göstermektedir.
ERAK MAVİ de dâhil olmak üzere perakende seviyede faaliyet gösteren çeşit markalara
kot ürünü sağlamaktadır. Dolayısıyla ERAK ve MAVİ arasında dikey bir ilişkiden söz
etmek mümkündür. Öte yandan hazır giyim sektörünün gerek üretim gerek perakende
aşamasında faaliyet gösteren çok sayıda teşebbüs olması, sektöre girişin ciddi bir yatırım
maliyeti gerektirmemesi ve mevcut işlem bakımından ulaşılan sonucun değişmeyecek
olması nedeniyle dar anlamda alt pazar ve üst pazar ayrımına gidilmesine mevcut dosya
açısından gerek görülmemiştir.
(17) MAVİ’nin BLUE tarafından devralınması işlemine ilişkin Kurul kararında8 kesin bir ilgili
ürün pazarı tanımı yapılmamakla birlikte pazarın “kot ve gündelik giyim ürünleri pazarı”
olarak tanımlanabileceği belirtilmiştir. KOTON’un hisselerinin bir kısmının Nemo Apparel
BV tarafından devralınmasına ilişkin kararda9 ise MAVİ’nin “hazır giyim ürünleri”
pazarında faaliyet gösterdiği ifade edilmiştir. Kurul’un diğer muhtelif kararlarında10 hazır
giyim sektörünün hazır giyim, ayakkabı, çanta ve aksesuar gibi alt segmentlere
ayrılabileceği belirtilerek “hazır giyim, ayakkabı, çanta ve aksesuar pazarı” ilgili ürün
pazarı olarak tanımlanmıştır.


8 17.07.2008 tarih ve 08-45/635-239 sayılı karar.
9 18.07.2012 tarih ve 12-38/114-365 sayılı karar.
10 08.09.2016 tarih ve 16-30/508-229 sayılı ve 28.08.2012 tarih ve12-42/1278-426 sayılı karar.
18-07/121-65
5 / 5

(18) Dosya kapsamında etkilenen pazarın gerek “hazır giyim ürünleri pazarı”; gerekse
MAVİ’nin satışını gerçekleştirmediği abiye, klasik takım elbise gibi ürünler dışarıda
bırakılarak “kot ve gündelik giyim ürünleri pazarı” şeklinde tanımlanması durumunda
işlem taraflarının ve rakiplerinin pazar payları incelenmiştir. Dosya içeriğinden pazarın kot
ve gündelik giyim ürünleri şeklinde daraltılması durumunda MAVİ’nin ve rakiplerinin
pazardaki konumlarında ve pazar paylarında belirgin bir değişiklik olmadığı, pazar
paylarının sadece (…..) ila (…..) puan seviyesinde artış gösterebileceği anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda, alternatif pazar tanımlarının değerlendirmenin sonucunu değiştirmeyecek
olmasından hareketle mevcut dosya özelinde kesin bir ilgili ürün pazarı tanımı
yapılmasına gerek görülmemiştir. Bununla birlikte, bildirime konu devralma işlemi
neticesinde birleşik teşebbüsün yaklaşık %(…..) gibi sınırlı bir paya sahip olacağı
anlaşılmaktadır. Öte yandan pazar lideri konumunda olan LC WAIKIKI’nin pazar payı
%(…..) civarında olup sektörde KOTON ve DEFACTO gibi tüm Türkiye sınırları içerisinde
geniş bir perakende ağına sahip rakip markalar bulunmaktadır. Tarafların pazar payının
oldukça düşük olması ve sektörün rekabetçi yapısı dikkate alındığında, işlem sonucunda
rekabeti kısıtlayıcı bir yoğunlaşmanın meydana gelmeyeceği kanaatine varılmıştır.
H. SONUÇ
(19) Düzenlenen rapora ve incelenen dosya kapsamına göre; bildirim konusu işlemin 4054
sayılı Kanun’un 7. maddesi ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan 2010/4 sayılı Rekabet
Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ kapsamında
izne tabi olduğuna; işlem sonucunda aynı Kanun maddesinde yasaklanan nitelikte hakim
durum yaratılmasının veya mevcut hakim durumun güçlendirilmesinin ve böylece
rekabetin önemli ölçüde azaltılmasının söz konusu olmaması nedeniyle işleme izin
verilmesine, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare
Mahkemelerinde yargı yolu açık olmak üzere, OYBİRLİĞİ ile karar verilmiştir.


Full & Egal Universal Law Academy