Rekabet Kurumu - Karar Sayı 17-23/384-167
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 17-23/384-167
Karar Türü: Rekabet İhlali
Konu: Edirne şehirlerarası otobüs terminalini işleten Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Tic. A.Ş. ve Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde acentelik faaliyetleri yürüten Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan unvanlı şirketin otobüsle yolcu taşımacılığı hizmeti veren otobüs firmalarına yazıhane kiralamayı reddetmek, acentelik sözleşmesi yapmaya zorlamak ve devam eden acentelik sözleşmelerini de feshetmek suretiyle şehirlerarası yolcu taşımacılığı hizmetleri pazarında rekabeti engelledikleri iddiası
Karar Tarihi: 19.07.2017


Rekabet Kurumu Başkanlığından,
REKABET KURULU KARARI
Dosya Sayısı : 2016-4-16 (Soruşturma)
Karar Sayısı : 17-23/384-167
Karar Tarihi : 19.07.2017
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN, Adem BİRCAN, Şükran KODALAK, Mehmet AYAN
B. RAPORTÖRLER : Kerem TOMUR, Cüneyd DAL
C. BAŞVURUDA
BULUNANLAR : - Kayapalı Nilüfer Turizm Seyahat Ot. İşl. Tic. Ltd. Şti.
Temsilcisi: Av. Şerif Acar İMER
İstasyon Mah. Ulusoy Plaza Kat: 3 No:50 22200 Edirne
D. HAKKINDA SORUŞTURMA YAPILAN:
1. Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Tic. A.Ş.
2. Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan
Temsilcileri: Av. Özgür Alkan ALKIŞ
Rabat Sk. No: 22/3 GOP Ankara
(1) E. DOSYA KONUSU: Edirne şehirlerarası otobüs terminalini işleten Volkan Yolcu
Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Tic. A.Ş. ve Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde
acentelik faaliyetleri yürüten Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan unvanlı şirketin
otobüsle yolcu taşımacılığı hizmeti veren otobüs firmalarına yazıhane kiralamayı
reddetmek, acentelik sözleşmesi yapmaya zorlamak ve devam eden acentelik
sözleşmelerini de feshetmek suretiyle şehirlerarası yolcu taşımacılığı hizmetleri
pazarında rekabeti engelledikleri iddiası.
(2) F. İDDİALARIN ÖZETİ: Rekabet Kurumu (Kurum) kayıtlarına 01.03.2016 tarih ve 1474
sayı ile intikal eden ve talep edilen ek bilgilerin 05.04.2016 tarih ve 2296 sayıyla
ulaşmasıyla tamamlanan başvuruda Edඈrne otogarını ඈşletme hakkını münhasıran elඈnde
bulunduran Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Naklඈyat Tඈcaret A.Ş. (VOLKAN) ve onunla
aynı ekonomඈk bütünlük ඈçඈnde yer alan Öz Edඈrne Bඈrlඈk Mustafa Altunhan’ın (ÖZ
EDİRNE) Kayapalı Nilüfer Turizm Seyahat Ot. İşl. Tic. Ltd. Şti. (NİLÜFER) ඈle sözleşme
ඈmzalamayı reddederek hâkඈm durumlarını kötüye kullandıkları ඈddඈa edඈlerek gereğඈnඈn
yapılması talep edඈlmඈştඈr.
(3) G. DOSYA EVRELERİ: Kurum kayıtlarına 01.03.2016 tarih ve 1474 sayılı yazı ile giren
ve talep edilen ek bilgileri 05.04.2016 tarih ve 2296 sayılı yazıyla tamamlanan
başvurudaki iddialara yönelik hazırlanan 08.04.2016 tarih ve 2016-4-16/İİ sayılı İlk
İnceleme Raporu Rekabet Kurulunun (Kurul) 20.04.2016 tarihli toplantısında görüşülmüş,
16-14/226-M sayı ile söz konusu iddialara ilişkin önaraştırma yapılmasına karar
verilmiştir.
(4) Şikayete yönelik inceleme ve değerlendirmeleri içeren 24.06.2016 tarih ve 2016-4-16/ÖA
sayılı Önaraştırma Raporu Kurul’un 29.06.2016 tarihli toplantısında görüşülmüş ve 16-
22/394-M sayılı kararla, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (4054
sayılı Kanun) 41. maddesi uyarınca VOLKAN ve ÖZ EDİRNE hakkında soruşturma
açılmasına karar verilmiştir.
17-23/384-167
2/59
(5) Kurul’un almış olduğu soruşturma kararının ardından, 01.07.2016 tarih ve 7611 sayılı yazı
ile taraflara 4054 sayılı Kanun’un 43. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca haklarında
soruşturma açıldığına dair bildirimde bulunulmuş, VOLKAN’ın birinci yazılı savunması
12.08.2016 tarih ve 4926 sayı ile; ÖZ EDİRNE’nin birinci yazılı savunması ise 12.08.2016
tarih ve 4927 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir. Ardından, 24.11.2016 tarih ve 16-
41/668-M sayılı Kurul kararı ile 4054 sayılı Kanun'un 43. maddesinin birinci fıkrası
uyarınca soruşturmanın ilk altı aylık süresinin, bitiminden itibaren üç ay uzatılmasına
karar verilmiştir.
(6) Soruşturma Heyeti tarafından hazırlanan 16.02.2017 tarihli ve 2016-4-16/SR-1 sayılı
Soruşturma Raporu taraflara tebliğ edilmiş, 16.03.2017 tarih ve 1812 sayı ile Kurum
kayıtlarına intikal eden yazıda taraflar ikinci yazılı savunmalarının sunumu için 30 gün
ilave süre talebinde bulunmuştur. Söz konusu talep Kurul’un 23.03.2017 tarihli
toplantısında ele alınmış ve 17-11/135-M sayılı karar ile taraflara ikinci yazılı
savunmalarını sunmaları için 30 gün ilave sure tanınmıştır. VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’nin
her ikisinin savunmasını da kapsayacak şekilde hazırlanan ikinci yazılı savunma,
24.04.2017 tarih ve 2790 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir. İkinci yazılı savunmaya
karşı hazırlanan 08.05.2017 tarih ve 2016-4-016/EG-1 sayılı Ek Görüş ise soruşturma
taraflarına tebliğ edilmiştir. Soruşturma tarafları Ek Görüş’ü 09.05.2017 tarihinde tebellüğ
etmiştir.
(7) Teşebbüslerin üçüncü yazılı savunmaları ise Kurum kayıtlarına 08.06.2017 tarih ve 4021
sayı ile girmiştir. Teşebbüsler ikinci yazılı savunmalarında sözlü savunma talebinde
bulunduklarından, Kurul’un 08.06.2017 tarih ve 17-19/308-M sayılı kararı ile sözlü
savunma toplantısı 18.07.2017 tarihinde yapılmıştır. Kurul 19.07.2017 tarihli
toplantısında, 17-23/383-166 sayılı nihai kararını vermiştir.
(8) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili Soruşturma Raporunda;
1. Edirne ilinde şehirlerarası yolcu terminali işletmeciliği ve yurtiçi yolcu taşıma
acenteliği pazarlarında gerçekleştirilen eylemler bakımından;
a) VOLKAN ile ÖZ EDİRNE’nin tek bir ekonomik oluşum teşkil ettiği ve Edirne ilinde
şehirlerarası yolcu terminali işletmeciliği ve yurt içi yolcu taşıma acenteliği
hizmetleri pazarlarında hâkim durumda bulunduğu,
b) VOLKAN ile ÖZ EDİRNE’nin Edirne şehirlerarası yolcu terminalinde bulunan
yazıhaneleri kiralamaktan kaçınarak otobüs firmalarını acentelik sözleşmesi
yapmaya zorlamak; mevcut acentelik sözleşmelerini ise haklı gerekçesi
olmaksızın sonlandırmak suretiyle karayolları ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı
pazarındaki firmaların faaliyetini zorlaştırdığı,
c) VOLKAN ile ÖZ EDİRNE’nin söz konusu eylemlerinin 4054 sayılı Kanun’un 6.
maddesi kapsamında hâkim durumunun sözleşme yapmanın reddi yoluyla
kötüye kullanılması olarak değerlendirilebileceği,
d) VOLKAN ile ÖZ EDİRNE adlı şirketleri kontrol eden Mustafa ALTUNHAN’ın söz
konusu rekabet ihlalinde belirleyici etkisinin olduğu,
e) Dolayısıyla VOLKAN ile ÖZ EDİRNE adlı teşebbüslere ve Mustafa ALTUNHAN
adlı gerçek kişiye 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesi çerçevesinde idari para
cezası uygulanması gerektiği;

17-23/384-167
3/59
2. Edirne şehirlerarası yolcu terminalindeki yapısal sorunun giderilebilmesi amacıyla;
a) Mustafa ALTUNHAN’ın fiilen kullanmakta olduğu yazıhane sayısının ihale
şartnamesindeki eşiğe düşürülmesi gerektiği, bu çerçevede en azından 14,15 ve
16 numaralı yazıhanelerin boşaltılması gerektiği,
b) Boşaltılan yazıhaneler için, kiralanacak yazıhanenin hangisi olduğu, kira bedeli,
süresi gibi kira sözleşmesinin asgari unsurlarını da içerecek şekilde yerel ve ülke
çapında yayın yapan gazeteler ile internet üzerinden duyuru yapılması gerektiği,
c) Edirne’de karayolu ile yolcu taşımacılığı alanında faaliyet göstermek isteyen ve
otogarda faaliyet gösterme potansiyeline sahip olan, başta NİLÜFER, A
Pamukkale Taşımacılık Turizm Tic. Ltd. Şti. (PAMUKKALE) ve Kamil Koç
Otobüsleri A.Ş. (KAMİL KOÇ) olmak üzere, taliplilerle kira görüşmelerinin noter
huzurunda yapılarak müzakere edilen hususların tespit edilmesi ve koşullar
sağlandığı takdirde kira sözleşmesinin de noter huzurunda akdedilmesi gerektiği,
d) Yukarıda sayılan hususların VOLKAN ile ÖZ EDİRNE tarafından taahhüt edilerek
kararın tebliğinden itibaren en geç 6 ay sonra ilgili bütün belgelerle birlikte
Kurumumuza tevsik edilmesi gerektiği,
3. Konuya ilişkin olarak Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığına ve İçişleri
Bakanlığına bilgi verilmesi gerektiği,
kanaat ve sonucuna varılmıştır.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. Hakkında Soruşturma Yürütülen Taraflar
I.1.1. VOLKAN
(9) Mustafa ALTUNHAN tarafından kontrol edilen VOLKAN, 2011 yılında Edirne Belediyesi
ile imzalanan İhale İdari Şartnamesi uyarınca Edirne şehirlerarası yolcu terminalinin
işletme hakkını yedi yıllık bir süre ile devralmıştır. VOLKAN, 17.12.2013 tarihinde Volkan
Metro Turizm Seyahat ve Nakliyat Tic. Ltd. Şti. olan unvanını değiştirerek Volkan Yolcu
Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Ticaret A.Ş. adını almıştır. VOLKAN, Edirne şehirlerarası
otobüs terminalinin tek işleticisi konumunda olup Mustafa ALTUNHAN tarafından kontrol
edilmektedir. VOLKAN ayrıca Metro Turizm Seyahat Organizasyon ve Ticaret A.Ş.’ye
(METRO) yaklaşık 50 otobüsünü kiralamak suretiyle kullandırmaktadır. Nitekim METRO,
VOLKAN ile otobüs bazında yapmış oldukları taşıma sözleşmelerinin bir örneğini
göndermiş olup bu belgeye göre METRO, kendi unvanıyla VOLKAN’ın otobüslerini
kullanmakta ve taşıma sözleşmesi süresince her ayın ilk günü belli bir tutarı VOLKAN’a
peşin olarak ödemektedir. METRO, Edirne ilinden Ankara, İstanbul, Bursa ve İzmir gibi
önemli şehirlere yolcu taşımaktadır.
I.1.2. ÖZ EDİRNE
(10) Mustafa ALTUNHAN’a ait bir şahıs şirketi olan ÖZ EDİRNE, Edirne şehirlerarası otobüs
terminalinde METRO ve SAMSUN METRO adlı otobüs firmalarına acentelik hizmeti
vermesi hasebiyle yurt içi yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarında faaliyet
göstermektedir. ÖZ EDİRNE bir süre NİLÜFER’in de acenteliğini yapmış ise de Mustafa
ALTUNHAN’ın tek taraflı fesih ihbarnamesiyle bu ilişki 2015 yılının Eylül ayında sona
ermiştir.

17-23/384-167
4/59
I.2. Sektör Hakkında Bilgi ve İlgili Pazar
I.2.1. Karayoluyla Taşımacılık ve Şehirlerarası Otobüs Terminali İşletmeciliği
Sektörlerine İlişkin Bilgiler
(11) Karayolu ile taşımacılık Türkiye gibi diğer OECD ülkelerinde de en önemli taşıma yolu
olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer taşıma şekillerine göre çok daha hızlı bir büyüme
kaydeden yolcu taşımacılığı sektörü kendi içinde yerel ve şehirlerarası taşımacılık, tarifeli
ve arızi taşımacılık otobüsle ve taksiyle taşımacılık gibi alt segmentlere ayrılmaktadır.
(12) Her ne kadar yolcu taşımacılığı rekabete açık bir sektör olsa da ölçek ekonomileri ve
altyapı işletmecileri bu rekabeti etkileyebilmektedir. Bazı ülkelerde bu sektördeki
liberalleşme uygulamaları ulusal düzeyde faaliyet gösteren tek bir aktörün ortaya çıkması
ile sonuçlanmıştır. Bu nedenle sektördeki etkin rekabetin sağlanması yeterli ölçüde
liberalleşme önlemlerinin yanında her teşebbüsün terminallere ve diğer altyapı imkânlara
adil giriş hakkının sağlanması gibi rekabete uygun kuralların konulmasına bağlıdır.
(13) Ülkemizde şehirlerarası yolcu taşımacılığında kullanılan en yaygın araç otobüslerdir.
Özellikle büyük şehirlerden çıkan hatlar Türkiye’deki bütün illere otobüsle genellikle direkt
ulaşım imkânı tanımaktadır. Her ne kadar havayolu ile ulaşım bazı güzergâhlar
bakımından karayolu ile yolcu taşımacılığına ikame olabilmekteyse de her şehre uçakla
ulaşım imkânının olmayışı, havayolu ulaşımının karayoluna nazaran daha pahalı oluşu
ve sefer aralıklarının karayolunda daha sık olması nedeniyle tüketici tercihleri otobüsle
yapılan taşımacılık yönünde ağırlık kazanmaktadır.
(14) Karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapabilmek için firmalardan belli birtakım
koşulları yerine getirmesi istenmektedir. Bu koşullar arasında asgari otobüs sayısı ve
yolcu kapasitesi ile şirket sermayesine ilişkin hususlar sayılabilir. İlgili firmanın otogarda
yazıhanesinin bulunması ise faaliyetlerine devam edebilmesi için aranan bir diğer yasal
yükümlülük olarak karşımıza çıkmaktadır.
(15) Nitekim 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun (Karayolu Taşıma Kanunu)
terminallere ilişkin 32. maddesi aşağıdaki hükmü amirdir:
“Madde 32 - Düzenli seferli yolcu taşımalarında kalkış ve varışların bir terminalden
yapılması esastır. Ancak yeri ve zamanı önceden belirlenen ve nitelikleri
yönetmelikte tespit edilen ara duraklarda da yolcu indirmesi ve bindirmesi yapılabilir.
Yolcu taşımacılarının, en az bir yolcu terminaline bağımsız olarak veya birlikte sahip
olmaları veya bu terminalin kullanma hakkını haiz olmaları zorunludur. Aynı
terminalden, nitelik ve niceliğine göre birden fazla taşımacı yararlanabilir. Eşya
taşımacılığında terminal bulundurma zorunluluğu aranmaz. Terminallerin özellikleri
yönetmelikle belirlenir.”
(16) Bu hükümden de anlaşıldığı üzere, tarifeli seferlerde taşımacıların tek bir terminali
kullanmaları esası getirilmiştir. Bunun mümkün olmadığı durumlarda ne yapılması
gerektiğine ilişkin detaylar ise yönetmelikle belirlenmiştir. 11.06.2009 tarih ve 27255 sayılı
Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin
(Yönetmelik) 60. vd. maddeleri şehirlerarası yolcu terminallerine ilişkindir. Bu hükümlere
aşağıda yer verilmektedir:
“Terminal kullanma zorunluluğu ve ara duraklar
Madde 60 – (1) Tarifeli yolcu taşımalarında kalkış ve varışların bir terminalden
yapılması esastır. Terminal ve ara duraklar dışında yolcu indirilip bindirilmez.
(2) Tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi sahiplerine taşıma hattı verilebilmesi için;
kendilerinin veya acentelerinin, seferlerin başladığı kalkış ve bittiği varış
17-23/384-167
5/59
noktalarındaki en az bir yolcu terminaline bağımsız olarak veya birlikte sahip
olmaları veya bu terminalin kullanma hakkını haiz olmaları zorunludur.
(3) Tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi sahiplerinin kalkış ve varış noktaları
dışında yolcu indirip bindirebilmeleri için kendilerinin veya acentelerinin ara durak
tanımına uygun bir yere sahip veya kullanım hakkını haiz olmaları zorunludur. Yeri
ve zamanı önceden belirlenen ara duraklarda da yolcu indirilip, bindirilerek bilet
satışı yapılabilir. Ara duraklarda bilet satışı yapılabilmesi ve yolcu alınabilmesi için
yetki belgesi sahibine ait bir şube veya acentesi olması şarttır.
(4) Ara duraklar seyahatin başladığı ilk kalkış ve son varış yeri olarak kullanılamaz.
(5) (Değişik: RG-31.12.2011-28159) Yolcu taşımacılığı yetki belgesi sahiplerinin
belediye sınırları içinde terminal dışındaki yerlerde yolcu indirilip bindirilebilmesi için
Büyükşehirlerde Ulaşım Koordinasyon Merkezinin, diğer yerlerde ilgili belediyenin
izin vermesi gerekir.”
(17) Yönetmelik’in bu hükmünden de anlaşılacağı gibi tarifeli yolcu taşıyabilmek için ilgili
taşıma firmasının yahut acentesinin seferlerin başladığı ve bittiği yerde bir terminali
kullanma hakkında sahip olması gerekmektedir. Bu terminalin tek olması ise hükmün ilk
fıkrasındaki “Tarifeli yolcu taşımalarında kalkış ve varışların bir terminalden yapılması
esastır” ifadesinden anlaşılmaktadır. Zaten bir ilde her firmanın kendine ait ayrı bir
terminalinin bulunması ve her birinin kendi yolcularını bu terminalden alması hem şehir
trafiği bakımından hem de yolcular bakımından arzulanan bir durum değildir. Özellikle
aktarmalı hatlarda devam edecek yolcular bakımından her firmanın ayrı terminalinin
bulunması ve aktarma için bir terminalden diğerine gitmek zaman ve maliyet olarak tercih
edilmemektedir. Benzer şekilde, rakip firmalar bakımından da terminallerin farklı yerlerde
bulunması yolcu sirkülâsyonunun azalmasına neden olacağı için makul bir seçenek
olarak görünmemektedir.
(18) Öte yandan taşıma firmalarına terminalde yer tahsisi her zaman mümkün olamayabilir.
Bunun en önemli nedeni kuşkusuz terminal kapasitesinin yetersiz oluşudur. Böyle bir
durumda nasıl bir yol izleneceği ise Yönetmelik’in aşağıdaki hükümlerinde açıklanmıştır:
Terminalin bulunmadığı yerleşim birimlerinde yapılacak uygulama
“MADDE 61 – (1) Yolcu terminalinin bulunmadığı yerleşim birimlerinde, tarifeli yolcu
taşımacılığında kullanılmak üzere ilgili mahalli makamlarca yolcuların asgari
ihtiyaçlarını karşılayacak fiziki şartları haiz bir yer tahsis edilir veya belirlenir. Tahsis
edilen veya belirlenen bu yerle ilgili mülki veya mahalli makamlarca düzenlenen
resmi belgenin tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi sahibi/sahipleri tarafından
Bakanlığa verilmesi halinde bu yerler ara durak veya kalkış veya varış noktası olarak
kullanılabilir.”
Terminallerde yer bulunmaması halinde yapılacak uygulama
“MADDE 62 – (1) Yolcu terminallerinde yer bulunmaması veya terminal işletmecileri
tarafından yer tahsis edilememesinin/edilmemesinin belgelenmesi hallerinde; bu
Yönetmeliğin 61 inci maddesi hükümleri uygulanır.”
(19) Bu hükümlerden de anlaşılacağı üzere terminalde yer tahsisinin sağlanamadığı
durumlarda keyfiyet belgelenmek suretiyle ilgili mahalli makamlarca alternatif terminal
yeri gösterilmesinin istenmesi mümkündür.

17-23/384-167
6/59
I.2.2. Acentelik Hizmetleri Sektörüne İlişkin Bilgiler
(20) Şehirlerarası yolcu taşımacılığı hizmeti verebilmek için bir otobüs firması şehir
terminalinden yazıhane kiralanabileceği gibi bu yola başvurmayıp terminalde faaliyet
gösteren bir yazıhane kiracısı ile acentelik sözleşmesi akdedilebilmektedir. Ancak
özellikle büyük otobüs firmalarının elde ettikleri hasılatın yüksek olması ve genellikle elde
edilen hasılatın belirli yüzdesi üzerinden acentelik ücretinin tayin edilmesi, büyük
firmaların ilk tercihlerinin yazıhane veya terminal kiralanması seçeneği olmasına yol
açmaktadır.
(21) 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun yetki belgesi alma zorunluluğu ve taşıma
hizmeti hakkındaki 5. maddesi uyarınca taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri
komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için T.C.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığından (ULAŞTIRMA BAKANLIĞI) yetki
belgesi alınması zorunludur.
(22) Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin m. 6/5(a) bendi uyarınca yurtiçi yolcu taşımacılığı
alanında acentelik yapacaklara F1 yetki belgesi verilir. Yönetmelik’in m. 44/3 fıkrası
uyarınca F1 ve F2 yetki belgesi sahipleri, en fazla 10 adet taşımacıyla sözleşme
yapabilirler. Ancak, Maliye Bakanlığınca onaylı elektronik ortamda bilet düzenleme ve
acentelerine düzenlettirme imkânına sahip olan taşımacı yetki belgesi sahipleri bu sayıya
dâhil edilmez.
(23) Bu çerçevede Edirne otogarı ihalesinin teknik şartnamesinin 4. maddesine bakıldığında,
ihaleyi alan teşebbüsün bilet satış yazıhanelerini alt kiracılara kiralayacağı yönünde
emredici hüküm dikkati çekmektedir. Aynı maddede aynı gerçek, tüzel kişi yahut ortak
girişime üçten fazla yazıhane kiralanamayacağı belirtilmiştir.
(24) Hükmün devamında F1 yetki belgesi sahiplerinin aynı yazıhanede beşten fazla otobüs
firması adına satış yapamayacağı belirtilmiştir. Şartnamenin aynı hükmüne göre, eğer
otogar işleticisi de F1 belgesi sahibi ise Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 32. maddesine
atıf yapılarak işleticiye toplam yazıhane sayısının %20’sinden fazlasının tahsis
edilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Diğer bir ifade ile terminal işleticisi, terminaldeki
yazıhanelerin en fazla %20’sinde kendisi acente sıfatıyla faaliyet gösterebilecek ve her
yazıhanede en fazla beş otobüs firmasının biletini satabilecektir.
(25) Bu çerçevede anılan Yönetmelik’in 70. maddesi uyarınca yetki belgesi sahiplerinin Kanun
ve Yönetmelik kapsamında yer alan faaliyetleri ULAŞTIRMA BAKANLIĞI’nın denetimine
tabidir. Bakanlık yapacağı denetimleri; kendisinin yanı sıra, Kanun’un 35. maddesinin
verdiği yetkiye dayanarak Yönetmelik’in 71. maddesiyle yetkili kıldığı diğer kamu kurum
ve kuruluşları eliyle yapar. Bakanlık, valilikler (kolluk kuvvetleri), Gümrük ve Ticaret
Bakanlığının sınır kapılarındaki birimleri, terminallerdeki belediye zabıta birimleri, Kanun
ve Yönetmelik’in kendilerine yüklediği görev ve yetkileri doğrudan yerine getirir ve
kullanırlar. Söz konusu hükümler ışığında Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde bahsi
geçen Kanun ve Yönetmelik’e aykırı davranışlar hakkında denetim ve yaptırım
uygulamaya yetkili mercilerin yukarıda sayılan merciler olduğu anlaşılmaktadır.

17-23/384-167
7/59
I.2.3. Terminal İşletmeciliği, Acentelik ve Yolcu Taşıma Faaliyetleri İçin Gereken
Belge Türleri
(26) Sektörde faaliyet gösterebilmek için gerekli bazı yetki belgelerinin detaylarına soruşturma
konusunun detaylandırılması amacıyla aşağıda yer verilmektedir:
T2 : Büyükşehir belediyesi sınırları dışında kalan yerleşim birimlerinde yolcu terminali
işletmeciliği yapma yetkisi verir.
B1 : Belirli bir ücret ve zaman tarifesine göre, otobüs ile düzenli yolcu taşımacılığı
yapma yetkisi verir.
F1 : Yurt içi yolu taşımacılığı konusunda acentelik yapma yetkisi verir.
A1 : Otomobil ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapmaya izin verir.
D4 : Tarifeli olarak 100 km’ye kadar şehirlerarası yolcu taşıma ve mesafeye
bakılmaksızın il içi ticari yolcu taşıma yetkisi verir.
Y : İl içi yolcu taşıma ve 100 km ye kadar kısa mesafeli şehirlerarası yolcu taşıma
yetkisi verir.
D1 : Tarifeli olarak şehirlerarası ticari yolcu taşımacılığı yapma yetkisi verir.
(27) Buna göre, uygulamada genellikle, F1 belgeli kişiler T2 belgeli işletmeciler ile alt kira
sözleşmesi yaparak otogarda yazıhane kiralamakta ve burada acenteliğini yaptıkları D1
belgeli şirketlerin biletlerini satmaktadır.
I.2.4. İlgili Ürün Pazarı
(28) Karayolları trafiğini düzenleyen 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun tanımlar başlıklı
3. maddesinde terminal tanımı; “İnsan veya eşya taşımalarında, araçların indirme,
bindirme, yükleme, aktarma yaptıkları ve ayrıca bilet satışı ile bekleme, haberleşme, şehir
ulaşımı ve benzeri hizmetlerin yapıldığı yerdir” şeklinde yapılmaktadır. Adı geçen
Kanun’un 17. ve 18. maddeleri ile sırasıyla 5393 ve 5216 sayılı Belediye ve Büyükşehir
Belediye Kanunlarının ilgili maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, belediye sınırları
içerisinde karayolları kenarında yapılacak veya açılacak terminallerin belediyelerin
imtiyazı olarak addedildiği, ayrıca açılacak terminaller için belediyelerden izin alınmasının
gerektiği ve bu izin alınırken karayolu yetkili birimlerinin onayının da bulunması gerektiği
anlaşılmaktadır. Soruşturma konusu olayın değerlendirilmesi sonucunda,
şehirlerarasında gerek yolculuk yapacak kişiler açısından gerekse karayolu ile yolcu
taşımacılığı yapan otobüs firmaları ve bu firmalara bağlı otobüsler açısından ilk kalkış ve
sefere başlangıç hizmetlerinde kullandıkları terminal hizmetinin talep yönünden başka bir
ürünle tam olarak karşılanamayacağı ve getirilen yasal düzenlemelerle hizmetin veriliş
şekli ve yerlerinin sınırlanmış olması nedenleriyle ilgili ürün pazarının bir ayağının
“şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarı” olarak tespit edilmesi uygun
görülmüştür.

17-23/384-167
8/59
(29) Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 60. maddesi uyarınca tarifeli yolcu taşımalarında kalkış
ve varışların bir terminalden yapılması esastır. Terminal ve ara duraklar dışında yolcu
indirilip bindirilemez. Bu sebeple yolcu taşımacılığı yapmak isteyen otobüs firmalarının bir
terminalde faaliyet gösterebilmeleri için ya o terminalde yazıhane kiralamaları ya da F1
belgesine sahip bir acentelerinin bulunması gerekmektedir. Aksi takdirde otobüs
firmalarının, terminalinde faaliyet gösteremediği şehirlere dair taşıma hatları iptal
edilebilmektedir. Dolayısıyla işbu dosya konusu iddialara konu eylemlere ilişkin ilgili diğer
ürün pazarı “yurt içi yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarı” olarak belirlenmiştir.
Şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği ve acentelik hizmetinden faydalanan ve bu
hizmet bedelini maliyetlerine aktaranlar, karayolu ile taşıma hizmeti veren şehirlerarası
otobüs firmaları ve onlara bağlı olarak çalışan otobüs sahipleridir. Söz konusu hizmetlerin
alıcısı konumundaki bu firmalar bu hizmetlerle bağlantılı maliyetlerini bilet fiyatlarına
yansıtarak yolculara aktarmaktadır. Bu nedenle söz konusu hizmetlerden doğrudan
etkilenen alt pazar “şehirlerarası karayolu ile yolcu taşıma hizmetleri pazarı” olarak
belirlenmiştir1.
I.2.5. İlgili Coğrafi Pazar
(30) Şehirlerarası karayolu ile yolcu taşıma hizmetleri niteliği gereği iller arası seferler şeklinde
gerçekleştirilmektedir. Karayolu ile yolcu taşıması yapan otobüslerin terminal ve acentelik
hizmetlerini aldıkları coğrafi bölgeler, seferlerin başlangıcının yapıldığı veya sona erdiği il
ve ilçe merkezleri olarak ortaya çıkmaktadır. Bir başka deyişle terminal ve acentelik
hizmetlerinin arz edilmesinde komşu bölgelerden rekabet şartları bakımından tamamen
farklı olan coğrafi bölgeler, idari sistem içerisinde bütünlük gösteren ve karayolu ile yolcu
taşımacılığında seferlerin başlangıç ve bitiş noktasını oluşturan il ve ilçe merkezleridir.
Şikâyet konusu uygulamanın Edirne otogarına ilişkin olması ve rekabetin ortadan
kaldırıldığı iddia edilen ilgili hizmetin Edirne ilinde gerçekleştirilmesi göz önünde
bulundurularak şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği ve yurt içi yolcu taşıma
acenteliği hizmetleri üst pazarları açısından ilgili coğrafi pazar “Edirne ili” olarak tespit
edilmiştir.
(31) Karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı hizmetleri bakımından değerlendirildiğinde
Edirne ilindeki karayolu ile yolcu taşımacılığı hizmetleri pazarındaki faaliyetleri bölgesel
taşımacılık ve şehirlerarası taşımacılık olarak ikiye ayırmak mümkün görünmektedir.
Bölgesel taşımacılık kapsamında daha ziyade A1 yetki belgesine sahip olan küçük ölçekli
firmalar tarafından Kırklareli, Tekirdağ gibi civar iller ve Çorlu, Silivri, Keşan, Gelibolu ve
Şarköy gibi civar ilçelere yönelik taşımacılık yapılmaktadır.
(32) Bununla birlikte, havayolu, demiryolu ve denizyolu ulaşımı bakımından imkânları gelişkin
olmayan Edirne için şehirlerarası taşımacılık, bölgesel taşımacılığa göre daha büyük
önem arz etmektedir. Gerek Trakya bölgesinin en büyük illerinden biri olması ve gerekse
Edirne merkezli Trakya Üniversitesinin varlığı karayolu ile şehirlerarası yolcu
taşımacılığına olan talebi artırmaktadır. Bu talep yapısı ile Edirne’den büyük illere yolcu
taşımacılığı gerçekleştirilmekle birlikte gerek taşınan yolcu sayısı ve gerekse sefer
aralıklarının sıklığı ve sürekliliği bakımından şehirlerarası taşımacılıkta ağırlıklı olan
hatların Edirne-İstanbul, Edirne-Ankara, Edirne-Bursa ve Edirne-İzmir olduğu
görülmektedir. Bu nedenle rekabet ihlali iddialarının değerlendirilmesinde ihlalin her bir
hat bakımından etkileri ve sonuçları ele alınarak bir analiz yapılacaktır.


1 Benzer şekilde 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı Kararda ilgili ürün pazarı aynı şekilde
tanımlanmıştır.
17-23/384-167
9/59
I.3. 02.12.2013 Tarih ve 13-67/928-390 Sayılı Kurul Kararından Sonraki Süreç
(33) VOLKAN hakkında 2013 yılında bir soruşturma daha yürütülmüştür. Bu soruşturma
kapsamında METRO ile arasındaki sözleşme kapsamında şehirlerarası güzergâhlarda
yolcu taşıyan VOLKAN’ın otogarda başka kiracılara yazıhane vermeyerek rekabetin
bozulmasına yol açtığı iddiaları incelenmiştir. Söz konusu soruşturma neticesinde
Kurul’un 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı kararıyla VOLKAN’ın Edirne ili
şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği üst pazarı ve karayolu ile yolcu taşımacılığı
hizmetleri alt pazarında hâkim durumda olduğu, Kurul kararına konu davranışı olan,
yazıhane kiralama konusunda alt pazarda faaliyet gösteren rakiplerini elimine etmeye
yönelik olarak sözleşme yapmayı reddetme eyleminin, 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini
ihlal ettiği sonucuna ulaşılmış ve idari para cezası uygulanmasına hükmedilmiştir. Aynı
kararda Edirne Belediyesi Başkanlığına gerekli tedbirlerin alınması için görüş
bildirilmesine ve keyfiyetin Kuruma üç ay içinde tevsik edilmesine karar verilmiştir. Bu
dosya kapsamında ileri sürülen iddiaların daha net ortaya konulabilmesi için anılan
karardan sonra mevcut şikâyete kadar olan süreç ve önaraştırma ve soruşturma devam
ederken meydana gelen gelişmelere kronolojik sırayla aşağıda yer verilecektir:
 28.03.2014’te ÖZ EDİRNE adlı teşebbüs NİLÜFER ile acentelik sözleşmesi
imzalamıştır. Bu acentelik sözleşmesine istinaden NİLÜFER, 18.05.2015 tarihine
kadar Edirne çıkışlı ve varışlı şehirlerarası hatlarda Edirne otogarından yolcu
taşımacılığı yapmıştır.
 İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği tarafından gönderilen ve Kurum kayıtlarına
13.05.2014 tarih ve 2711 sayıyla ulaşan yazıda, Kurul kararında yer alan hususlar
hakkında yapılacak inceleme kapsamında Soruşturma Raporunun ve gerekçeli
Kurul kararının bir örneği talep edilmiş, gerekçeli karar örneği ilgili birime
02.06.2014 tarih ve 6014 sayılı yazımız ile iletilmiştir.
 Edirne Belediyesi tarafından gönderilen ve Kurum kayıtlarına 03.07.2014 tarih ve
3817 sayıyla ulaşan yazıda, “Terminal İşletmecisi VOLKAN’ın uyarıldığı,
NİLÜFER’e yer gösterilerek Terminalde hizmet vermelerinin sağlandığı, Edirne
Şehirlerarası otogar işletmeciliğinin kiraya verilmesine ilişkin ihale idari
şartnamesinin 4.1. maddesinde yer alan %20 lik eşiğin aşılmasına ilişkin olarak da
Hukuk İşleri Müdürlüğünde görevli avukatlar tarafından yapılan incelemede %20
eşiğin aşılmadığının tespit edildiği” bildirilmiştir.
 11.09.2014 tarihinde KAMİL KOÇ, noter kanalıyla VOLKAN’a ve Edirne Belediyesi
Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğüne, otogarda kendisine kiralık yazıhane teminine
yönelik talebini iletmiştir. VOLKAN 11.09.2014 tarihli cevabi yazısında, otogarda
kiralanmaya müsait yazıhane bulunmadığını, istenmesi halinde bire bir yapılacak
görüşmeler çerçevesinde KAMİL KOÇ’un otogarda acente vasıtasıyla faaliyette
bulunabileceğini belirtmiştir. 16.10.2014 tarihli Edirne Belediyesi Ulaşım Hizmetleri
Müdürlüğünün cevabi yazısında ise, KAMİL KOÇ’un talebinin otogar işleticisi firma
tarafından değerlendirilip sonuca bağlanması gerektiği ifade edilmiştir.
 18.05.2015 tarihinde ÖZ EDİRNE, NİLÜFER’e noter kanalıyla bir ihtarname
yollayarak “gördüğü lüzum üzerine Acentelik Sözleşmesini (...) tek taraflı olarak
feshettiğini” bildirmiştir.
 26.05.2015 tarihinde NİLÜFER, gönderdiği cevabi ihtarnamede feshin hukuken
geçerli ve yasal bir sebebe dayanmadığını, acentelik sözleşmesinin gereklerinin
temerrüde düşülmeden eksiksiz ifa edildiğini, bu nedenle anılan feshin kabul
edilemeyeceğini belirtmiştir.
17-23/384-167
10/59
 24.08.2015 tarihinde PAMUKKALE, noter kanalıyla VOLKAN’a, otogarda
faaliyette bulunmak maksadıyla kendisine yazıhane tahsis edilmesine yönelik
talebini iletmiştir. VOLKAN, 29.09.2015 tarihli cevabi yazısında, otogarda boş
yazıhane bulunmadığını ve istenmesi halinde acente vasıtasıyla faaliyette
bulunulması adına kendilerine yardım edilebileceğini belirtmiştir.
 31.08.2015 tarihinde ÖZ EDİRNE ile NİLÜFER arasında yeni bir acentelik
sözleşmesi imzalanmıştır.
 21.09.2015 tarihinde bu ikinci acentelik sözleşmesi de Mustafa ALTUNHAN
tarafından “görüldüğü lüzum üzerine” tek taraflı olarak feshedilmiş ve durum
ULAŞTIRMA BAKANLIĞI 1. Bölge Müdürlüğüne (ULAŞTIRMA BÖLGE
MÜDÜRLÜĞÜ) bildirilmiştir.
 12.10.2015 tarihinde NİLÜFER tarafından gönderilen cevabi ihtarnamede, feshin
hukuken geçerli ve yasal bir sebebe dayanmadığı, acentelik sözleşmesinin
gereklerinin temerrüde düşülmeden eksiksiz ifa edildiği, bu nedenle anılan feshin
kabul edilemeyeceği belirtilmiştir.
 15.10.2015 tarihinde ULAŞTIRMA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ tarafından NİLÜFER’e
gönderilen yazıda, acentelik sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle Edirne
otogarındaki faaliyetleri sona eren NİLÜFER’in Edirne ara ve ana duraklı
güzergâhlarda taşıma hattı verilmesine imkân veren şartları kaybettiği ve Antalya-
Lüleburgaz, Bursa-Edirne, Bursa-Uzunköprü, Ankara-Uzunköprü, İstanbul-
Uzunköprü, Tekirdağ-Edirne hatlarının tamamının iptal edildiği bildirilmiştir.
 04.12.2015 tarihinde NİLÜFER, Edirne Belediye Başkanlığına başvurarak
Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61. ve 62. maddeleri uyarınca kendilerine
alternatif terminal alanı tahsis edilmesini talep etmiştir.
 08.01.2016 tarihinde Edirne Belediye Başkanlığı tarafından verilen cevapta,
konunun VOLKAN'a bildirildiği ve bu teşebbüs tarafından “otogar işletmesinde boş
yazıhane bulunmadığı önceden Nilüfer Turizm'e belirtilmiş olmakla birlikte şu an
otogarda yeni hizmet verecek firmaların acente hizmeti alabileceği”nin ifade
edildiği belirtilmiştir. Bu gerekçeyle firmanın alternatif otogar tahsis talebi
reddedilmiştir.
 Bu cevap üzerine 14.01.2016 tarihinde NİLÜFER noter kanalıyla VOLKAN’a bir
ihtarname göndererek acentelik sözleşmesi imzalama talebini iletmiştir.
 28.01.2016 tarihli ihtarnameyle VOLKAN tarafından bu talep, NİLÜFER’in taşıma
yetkisinin ULAŞTIRMA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ tarafından iptal edildiği
gerekçesiyle reddedilmiştir.
 02.02.2016 tarihinde VOLKAN tarafından NİLÜFER aleyhine başlatılan
1.054.228,50 TL tutarındaki borç hakkında ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emri
NİLÜFER’e tebliğ edilmiş; 05.02.2016 tarihinde borca itiraz edilmiştir. VOLKAN
vekili itirazın iptali için İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesine dava açmıştır. Bu
dava henüz sonuçlanmamıştır.
 Aynı dönemde VOLKAN, NLF Turizm Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin (NLF TURİZM)
aleyhine bir icra takibi başlatmış, takibe itiraz edilmesi üzerine VOLKAN’ın açtığı
itirazın kaldırılması talebi ise Edirne İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/123 E. sayılı
dosyasında 02.06.2016 tarihinde verdiği kararla reddedilmiştir. Bu karar yargı
yoluna gidilmemesi nedeniyle kesinleşmiştir.
17-23/384-167
11/59
 04.02.2016 tarihinde NİLÜFER tarafından gönderilen cevabi ihtarnamede, söz
konusu teşebbüsün yolcu taşımasına izin veren D1 yetkisinin mevcut olduğu,
acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle Edirne otogarında faaliyet
gösteremedikleri için Edirne ara ve ana duraklı güzergâhlarda taşıma hattı
yetkilerinin iptal edilmiş olduğu, acentelik sözleşmesi imzalamak için gerekli olan
herhangi bir yetki belgesi eksiği veya yasal engel bulunmadığı, bu nedenle
kendileriyle acentelik sözleşmesi imzalanması gerektiği bildirilmiştir.
 07.04.2016 tarihinde Edirne Belediyesinin alternatif terminal alanı tahsisi talebinin
reddine dair kararının iptali istemiyle şikâyetçi vekili tarafından dava açılmış;
Edirne İdare Mahkemesi 07.04.2016 tarihinde ret işleminin yürütmesinin
durdurulmasına hükmetmiştir.
 Edirne Belediyesi yürütmenin durdurulması kararına itiraz etmiş, Edirne Bölge
İdare Mahkemesince 11.05.2016 tarihinde bu itirazın reddine hükmedilmiştir.
 23.05.2016 tarihinde VOLKAN, NİLÜFER’e bir ihtarname göndererek;
- NİLÜFER ile VOLKAN’ın alt kiracısı ÖZ EDİRNE arasında farklı tarihlerde
acente sözleşmesi yapılmış ise de NİLÜFER’de kiralık olarak araçlarını
çalıştıran ve aynı zamanda bu firmaya bagaj taşıma, yolculara ikram, çarşı
acenteliği gibi çeşitli alt hizmetler sunan İhsan AKSOY’un sözleşme
şartlarına uymaması nedeniyle acentelik sözleşmesinin feshedildiği,
- Acentelik hizmetinin şahıs ve aracı kurum olmaksızın ÖZ EDİRNE
tarafından sağlanacağı,
- Öncelikle NİLÜFER’in borç bakiyesinin kapatılması gerektiği,
- Hizmet bedelinin taşımacının almış olduğu yolcu listesi ve kesmiş olduğu
fatura bedeli üzerinden belirlenerek ÖZ EDİRNE tarafından kesinti olarak
faturalandırılacağı,
- Bilet satışlarından elde edilen gelirin hizmet bedeli düşüldükten sonra
NİLÜFER’in hesabına yatırılacağı,
- Personel ve bilet satış noktaları giderlerinin ÖZ EDİRNE tarafından
karşılanacağı,
- NİLÜFER’in Edirne’den yapacağı karşılıklı sefer sayısının NİLÜFER ve ÖZ
EDİRNE tarafından birlikte belirleneceği
hususlarını ifade etmiş ve NİLÜFER’i acentelik sözleşmesi yapmaya davet etmiştir.
 02.06.2016 tarihinde NİLÜFER vekilince VOLKAN’a noter kanalıyla gönderilen
ihtarnamede, taraflar arasında mutabakata varılmış bir borç bakiyesinin
bulunmadığı, borcun varlığına dair bir mahkeme kararının da bulunmadığı,
önerilen acentelik sözleşmesinde asli unsurlardan olan hizmet bedelinin ne olduğu
ile miktarının yazılmamış olduğu, bu sebeple asli unsurları belirsiz olan bir icaba
dayalı olarak acentelik sözleşmesi imzalanmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.

17-23/384-167
12/59
 Edirne İdare Mahkemesinin vermiş olduğu yürütmenin durdurulması kararının
uygulanması kapsamında Edirne Belediyesince 01.07.2016 tarihinde verilen geçici
bir izinle, Kocasinan Mahallesi E-5 Karayolu Caddesi No:68 EDİRNE adresinde
NİLÜFER’e otogara alternatif yer tahsis edilmiştir. Edirne Belediyesinin
NİLÜFER’e otogara alternatif yer tahsis edilmesine ilişkin kararında, Edirne
şehirlerarası otobüs terminali ihalesinin feshedilmesi, NİLÜFER’in otogardaki
herhangi bir firmayla acentelik sözleşmesi imzalaması ve Edirne İdare
Mahkemesinin yürütmenin durdurulması kararının herhangi bir şekilde hükmünü
kaybetmesi durumlarında NİLÜFER’e verilen iznin iptal olacağı vurgulanarak bu
iznin bir müktesep hak oluşturmayacağı belirtilmiştir.
 27.07.2016 tarihinde, VOLKAN tarafından ilanı duyurulan otogardaki yazıhanenin
kiralanması ihalesine çıkılmış, ancak söz konusu ihaleye katılım olmamıştır. Bu
durum Edirne 6. Noterliğince düzenlenen bir tutanakla tespit edilmiştir.
 02.08.2016 tarih ve 2016/157 sayılı Edirne Belediyesi Meclis kararı ile otogarda
ve/veya otogar dışında faaliyet gösteren şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan
firmalara ait ücretsiz servislerin faaliyetine son verilmesine karar verilmiştir. Bu
kararla birlikte NİLÜFER, şehir içinden kendisine tahsis edilen yere yolcularını
bizzat taşıma imkânını yitirmiş ve şehir içindeki noktalardan otogar ve NİLÜFER’e
tahsis edilen yere yolcuların taşınması faaliyetleri yalnızca Edirne Toplu Ulaşım
Sistemi (ETUS) bünyesindeki minibüsler tarafından yürütülebilir hale gelmiştir.
 Edirne İdare Mahkemesinin 2016/227 E., 29016/1365 K. sayılı ve 03.11.2016
tarihli kararıyla Edirne Belediyesinin NİLÜFER’in alternatif terminal talebinin
reddine dair 08.01.2016 tarih ve 24256 sayılı idari işleminin iptaline karar
verilmiştir.
(34) Bu bölümde yer verilen olaylar kapsamında, VOLKAN’ın 2013 yılında yürütülen
soruşturmaya konu eylemlerinden farklı olarak artık METRO unvanıyla taşımacılık
yapmadığı, ancak otobüslerini METRO’ya kiralamak suretiyle yeni bir çalışma modeli
benimsediği, Mustafa ALTUNHAN’ın kontrolündeki VOLKAN’ın ve ÖZ EDİRNE’nin artık
diğer otobüslere acentelik hizmeti vermeye başladığı ve otogardaki faaliyetlerini bu
şekilde devam ettirdiği anlaşılmaktadır.
I.4. Taraflardan ve Üçüncü Kişilerden Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
I.4.1. NİLÜFER ve NLF TURİZM’den Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(35) 25.05.2016 tarihinde NİLÜFER vekili Av. Şerif Acar İMER ile gerçekleştirilen görüşmede,
 Mustafa ALTUNHAN’ın NİLÜFER’den, acentelik sözleşmesinde yer almamasına
karşın uygulamada, kesilen biletlerin %(…..) tutarında ücret aldığı, alınan %(…..)
tutarın sadece otogarda kesilen biletler üzerinden değil, NİLÜFER’in çarşı ve
üniversitedeki yazıhanelerinden kesilen biletler de dâhil edilerek hesaplandığı, bu
ücretin yanı sıra otobüs başına (…..) TL giriş ücreti ve ayrıca park ücreti talep
edildiği, tüm bu ücretlerin ve %(…..) oranın fahiş olduğu,
 Yaşanan tüm bu sorunların VOLKAN’ın otogarın işletme hakkını elde etmesinden
sonra ortaya çıktığı, NİLÜFER’in, VOLKAN’ın acentelik sözleşmesini feshetmesi
nedeniyle Edirne ilinde yolcu taşımacılığı pazarında ticari açıdan zor duruma
düştüğü,
17-23/384-167
13/59
 Mevcut durumda alternatif bir yer tahsis edilmemesi yüzünden NİLÜFER’in
yolcularını Edirne’den toplayıp Havsa ilçesine götürdüğü ve buradan otobüslere
bindirerek gitmek istedikleri şehirlere taşıdığı2,
 Otogarda faaliyet gösteren diğer teşebbüsler ile acentelik sözleşmesinin
imzalanmasının mümkün olmadığı, çünkü otogarda acentelik faaliyeti yürüten
hiçbir firmanın Mustafa ALTUNHAN’ın izni olmadan NİLÜFER’in acenteliğini
yapamayacağı belirtilmiştir.
(36) NİLÜFER tarafından gönderilen ve Kurum kayıtlarına 13.06.2016 tarih ve 3800 sayı ile
intikal eden yazıda, NİLÜFER’in terminal işletmecisi firma ile acentelik sözleşmesi
akdetme uğraşında olmasına karşın terminal işletmecisi firmanın, acentelik bedeli gibi
sözleşmenin esaslı unsurlarını belirtmekten kaçındığı, bu süreçte Edirne Belediyesinin de
terminal işletmecisi firmanın adeta sözcülüğünü yaptığı iddia edilmiştir. Edirne
Belediyesinin mevzuata aykırı olarak kendilerine otogara alternatif bir yer tahsis etmediği,
bu durum karşısında Edirne İdare Mahkemesinde dava açıldığı, mahkemenin yürütmenin
durdurulması kararı verdiği, Edirne Belediyesinin bu karara itiraz ettiği ve bu itirazın
Edirne Bölge İdare Mahkemesi tarafından reddedildiği belirtilmiştir.
(37) Aynı yazıda, NİLÜFER’in veya NLF TURİZM’in VOLKAN’a herhangi bir borcunun
bulunmadığı, acente olarak kaynakta kesilen bir alacağın elde edilememesinin mümkün
olmadığı, VOLKAN’ın NİLÜFER’in kendilerine borcu varmış izlenimi vermek amacıyla bu
tip girişimlerde bulunarak kamu kurumlarını yanıltmak ve oyalamak peşinde olduğu ve
konuya ilişkin yargı sürecinin devam ettiği beyan edilmiştir.
(38) NİLÜFER gönderdiği yazıda ayrıca, Mustafa ALTUNHAN’ın iddia ettiğinin aksine,
kendilerinin VOLKAN’a değil, Mustafa ALTUNHAN’ın aile şirketlerinden biri olan Volkan
Otobüs İşletmeciliği Tic. Ltd. Şti.’nin NLF TURİZM’e borçlu olduğunu, nitekim NLF
TURİZM’in alacağını tahsil etmek amacıyla Edirne 3. İcra Müdürlüğü nezdinde takibe
giriştiğini ve bu takibin itiraz görmeden kesinleştiğini belirtmiştir.
(39) Soruşturma açılması kararından sonra şikâyetçi taraf NİLÜFER’e, belli konular hakkında
bilgi ve belge sunması amacıyla, 29.08.2016 tarih ve 9572 sayılı bilgi isteme yazısı
gönderilmiştir. Bu yazıda özetle, acentelik sözleşmelerinin feshinden sonra otogarda
faaliyet gösteren diğer acentelik firmalarıyla sözleşme kurma girişimlerinin olup olmadığı,
otogarda yazıhane kiralayıp doğrudan faaliyet gösterme yolunun denenip denenmediği,
otogarda acentelik faaliyetleri yürüten Gökhan Turizm Salim ALTUNHAN (GÖKHAN
TURİZM) ile VOLKAN ve ÖZ EDİRNE arasında ekonomik, fiili veya çıkara dayalı bir
birlikteliğin söz konusu olup olmadığı sorulmuştur. Ayrıca yine soruşturma sürecinde NLF
TURİZM yetkilisi (…..) ile bir görüşme gerçekleştirilmiştir. Bu görüşmede de benzer
sorular sorulmuş, bunlara ek olarak soruşturma açılması kararından sonra Edirne
Belediyesi tarafından NİLÜFER’e tahsis edilen otogara alternatif yerin, otogarı
şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyetleri için bir zorunlu unsur olmaktan çıkarıp
çıkarmağı sorusu yöneltilmiştir.


2 Önaraştırma sürecinde yapılan görüşmede Edirne Belediyesinin NİLÜFER’e alternatif bir yer tahsis
etmediği belirtilmişse de, sonrasındaki süreçte NİLÜFER’e Edirne Belediyesi tarafından geçici olarak
alternatif bir yer tahsis edilmiştir. Nitekim bu hususu, soruşturma sürecinde gerçekleştirilen görüşmelerde
taraflar da beyan etmiştir.
17-23/384-167
14/59
(40) Yukarıdaki paragrafta bahsi geçen yazıya ilişkin olarak NİLÜFER tarafından gönderilen
cevabi yazı Kurum kayıtlarına 26.09.2016 tarih ve 5682 sayı ile intikal etmiştir. Cevabi
yazıda ve NLF TURİZM yetkilisi (…..) ile gerçekleştirilen görüşmede genel olarak, Edirne
otogarında işletmeci firma yetkilisi Mustafa ALTUNHAN’a bağlı olmayan, özgür ve kendi
başına iş yapabilen bir firmanın bulunmadığı, yerel nitelikteki veya küçük ölçekli
firmaların, otogar işletmecisi firmadan bağımsız olarak ticari faaliyetlerini yürütemedikleri,
otogar işletmecisi firmanın bu firmalardan yüksek oranda komisyon bedelleri aldığı
vurgulanarak, bu durumda başka bir firma ile acentelik sözleşmesi kurmanın fiilen
mümkün olmadığı ifade edilmiştir.
(41) Sadece NİLÜFER’in değil, PAMUKKALE, KAMİL KOÇ gibi ulusal çapta faaliyet gösteren
büyük firmaların da Mustafa ALTUNHAN’ın izni olmaksızın otogara alınmadıkları,
VOLKAN’ın 2011 yılında otogarın işletim hakkını elde ettiğinden beri kendisiyle bağlantılı
veya akrabalık ilişkisi içerisinde olduğu firmalar ile sözünden çıkmayacak küçük ölçekli
firmalara yazıhane kiralamak suretiyle Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde koşulsuz
hâkim duruma geldiği belirtilmiştir.
(42) Firmaların, Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde yazıhane kiralayıp doğrudan faaliyet
göstermelerinin otogar işletmecisi firmanın menfaatleriyle çakıştığı, çünkü bu durumda
firmaların kendi otobüs seferlerini acenteden bağımsız olarak düzenleyebilecekleri ve
acenteye yüksek komisyon oranları ödemeyecekleri ifade edilerek VOLKAN’ın anılan
sebepler yüzünden ulusal çaptaki firmalara yazıhane kiralamaktan imtina ettiği
belirtilmiştir. Nitekim muhtelif tarihlerde NİLÜFER, METRO, Ulusoy Ulaşım Petrol Sanayi
Tic. A.Ş. (ULUSOY) gibi firmaların Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde sadece
acente vasıtasıyla faaliyet gösterebildikleri beyan edilmiştir.
(43) VOLKAN’ın yazıhane kiralamak amacıyla yaptığı ihaleye katılımcı çıkmaması iddiasının
gerçeği yansıtmadığı, bu iddianın kamuoyunu aldatmaya yönelik bir girişim olduğu
belirtilmiştir. Gerek ilana çıkılması ve gerekse de ihaleye katılım şartlarında sorunlar
olduğu, geçmiş dönemde başvurulan bir ihaleye katılım için 1.000.000 TL banka teminat
mektubu istendiği ifade edilmiştir. Ayrıca uzun bir süredir otogarda boş bir yazıhane
olmadığı, bu durum karşısında yazıhane kiralanması için ihaleye çıkıldığı iddiasının
gerçekle bağdaşmadığı vurgulanarak, otogarda yazıhane kiralanacağına dair ilanların,
resmi makamların dikkatini dağıtmak için yapılan gayri ciddi iş ve eylemler olduğu
bildirilmiştir.
(44) NİLÜFER’in cevabi yazısında dikkat çekilen bir diğer nokta ise GÖKHAN TURİZM ile
VOLKAN ve ÖZ EDİRNE arasındaki ekonomik birlikteliğe ilişkindir. Bu kapsamda,
GÖKHAN TURİZM’in yetkilisi Salim ALTUNHAN’ın Mustafa ALTUNHAN’ın ağabeyi
olduğu, Salim ALTUNHAN’ın oğlu Tolga ALTUNHAN’ın da VOLKAN’a ortak olduğu ve iki
taraf arasındaki ticari ilişkiyi sağladığı belirtilmiştir. Bunun yanı sıra Salim ALTUNHAN’ın
fiili olarak otogarda hiçbir faaliyetinin olmadığı, bu kişiye yazıhane kiralanmasının tek
amacının başkalarına yazıhane kiralanmasının önüne geçmek ve terminalde tekel
oluşturmak olduğu ifade edilmiştir.
(45) Cevabi yazıda ayrıca bir dönem NİLÜFER ile otogarda faaliyet gösteren Ece Turizm
Nakliyat Tic. Ltd. Şti. (ECE TURİZM) arasında acentelik sözleşmesi imzalandığı, bu
sözleşmenin sadece Edirne merkezindeki çarşı yazıhanesinden kesilecek biletleri
kapsadığı, ancak ECE TURİZM’in Mustafa ALTUNHAN’ın baskıları sonucu sözleşmeyi
feshettiği belirtilmiştir.

17-23/384-167
15/59
(46) NLF TURİZM yetkilisi (…..) ile gerçekleştirilen görüşmede ve NİLÜFER’in cevabi
yazısında ayrıca, Edirne Belediyesinin otogara alternatif yer tahsis işleminden sonra
Edirne otogarının zorunlu unsur olup olmadığı konusu hakkında da bilgiler sunulmuştur.
Bu kapsamda, Edirne Belediyesinin, Edirne İdare Mahkemesinin vermiş olduğu
yürütmenin durdurulması kararının uygulanması çerçevesinde NİLÜFER’e otogara
alternatif bir yer tahsis ettiği, bu yerin Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61. ve 62.
maddelerinde sayılan yolcuların asgari ihtiyaçlarını karşılayan fiziki şartları haiz olduğu
ve NİLÜFER’in bu adresten yolcu taşıyıp seferlerini düzenlemeye başladığı belirtilmiştir.
Ancak bu olumlu gibi görünen gelişmenin akabinde Edirne Belediye Meclisinin,
01.07.2016 tarih ve 2016/145 sayılı kararıyla şehir içi ücretsiz servis araçlarının
kaldırılmasına ve bu hizmetin sadece ETUS bünyesindeki minibüsler vasıtasıyla
yürütülmesine karar vermesiyle, NİLÜFER’e tahsis edilen yerin önemini kaybettiği
belirtilmiştir.
(47) ETUS minibüslerinin şehir içinde uzun bir mesafe kat ettikten sonra yolcuları doğrudan
NİLÜFER’e tahsis edilen yere götürmeyip önce otogara götürmesi, burada bir süre
bekledikten sonra da ters istikamette kalan NİLÜFER’e tahsis edilen yere ulaşmak için
Kırklareli kavşağından dönüp geri gelmek zorunda olması karşısında, NİLÜFER’in
yolcularını şehir içindeki noktalardan servisleriyle toplayıp doğrudan kendisine tahsis
edilen adrese ulaştırma imkânının elinden alınmasının ticari açıdan NİLÜFER’i zor
durumda bıraktığı ifade edilmiştir.
(48) NİLÜFER’in şehir içi servislerinin kaldırılmasıyla Edirne’de ki yolcular için NİLÜFER’i
tercih etmenin bahsedilen nedenler yüzünden zorlaştığı, çünkü yolcuların zaman
kaybının ve katlandıkları zahmetin fazlasıyla arttığı beyan edilmiştir. Bu durum karşısında
Edirne şehirlerarası otobüs terminalinin, şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyetleri için
zorunlu unsur olma niteliğini koruduğu ve otogarda yer almamanın şehirlerarası yolcu
taşımacılığı pazarının dışında kalmak anlamına geleceği vurgulanmıştır.
I.4.2. VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’den Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(49) 24.05.2016 tarihinde VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’de yerinde inceleme gerçekleştirilmiş ve
zikredilen teşebbüslerin yetkilisi Mustafa ALTUNHAN ile gerçekleştirilen görüşmede
Mustafa ALTUNHAN,
 NİLÜFER ile acentelik sözleşmesi imzalandığını, ancak NİLÜFER’in otogara giriş
yaptığından beri borçlarını ödemediğini, bu süre zarfında borçların ödenmemesi
gerekçesiyle acentelik sözleşmesinin birkaç kez feshedildiğini,
 2013 yılından itibaren NİLÜFER’den başka otogardan çıkarılan bir firmanın
bulunmadığını,
 Acentelik ilişkisi kapsamında NİLÜFER’den, kesilen biletlerin %(…..) oranında bir
tutar talep edildiğini ve bu tutarın içine tüm otogar hizmetlerinin dâhil olduğunu,
bunun dışında herhangi bir ücret talep edilmediğini,
 NİLÜFER’in şehrin içinden otobüsler kaldırarak yolcularını Havsa’ya oradan da
diğer şehirlere taşıdığını, ancak bu durumun mevzuata aykırılık teşkil ettiğini ve
konunun ULAŞTIRMA BAKANLIĞI’na ve Edirne Belediyesine iletildiğini,
 Her ne kadar NİLÜFER ile acentelik sözleşmesi kurulmuş olsa da otogardaki
yazıhaneyi sözleşme tarafı olmayan (…..) adlı kişinin işlettiğini
ifade etmiştir.

17-23/384-167
16/59
(50) VOLKAN’dan talep edilen bilgi ve belgelere cevap olarak gönderilen ve Kurum kayıtlarına
16.06.2016 tarihinde intikal eden 3883 sayılı yazıda VOLKAN, acentelik hizmeti olarak
kesilen biletlerin %(…..) tutarında bir ücret talep ettiğini yineleyerek bu bedelin
NİLÜFER’in iddia ettiğinin aksine fahiş olmadığını, NİLÜFER’in Uzunköprü ilçesindeki
acenteliğini yürüten (…..)’nin %(…..) üzerinden ücretlendirme yaptığını, bu durumda
%(…..) tutarındaki acentelik bedelinin fahiş olduğu iddiasının inandırıcılıktan uzak
olduğunu belirtmiştir. Ayrıca NİLÜFER’in Edirne ilinde özel otogar edinme isteği
dolayısıyla acentelik ücretinin fahiş olduğunu iddia ettiği ve asıl amacının acentelik
sözleşmesinin akdedilmesi olmadığı ifade edilmiştir.
I.4.3. Edirne Belediyesinden Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(51) 26.05.2016 tarihinde Edirne Belediyesi Başkan Yardımcısı Selçuk ÇAKIR ile
gerçekleştirilen görüşmede,
 Rekabet Kurulunun 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı kararı sonrası
VOLKAN ile NİLÜFER ve diğer otobüs firmaları arasında anlaşma sağlandığı ve
NİLÜFER‘in bir süre otogarda faaliyetine devam ettiği,
 İlerleyen dönemde VOLKAN ile NİLÜFER arasında borç ilişkisi nedeniyle
anlaşmazlık çıktığı ve VOLKAN’ın acentelik sözleşmesini feshettiği, ancak bu
anlaşmazlığın her iki taraf arasındaki ticari ilişkiden doğması hasebiyle,
belediyenin acentelik sözleşmesinin feshinin haksız olup olmadığı hususunda bir
bilgisinin bulunmadığı,
 Yaşanan gelişmeler üzerine NİLÜFER’in, kendisine ULAŞTIRMA BAKANLIĞI
tarafından tahsis edilen bir benzinliği terminal olarak kullanmaya başladığı, ancak
böyle bir tahsis işleminin ancak belediye tarafından yapılabileceği gerekçesiyle
ilgili işleme karşı açılan dava sonucunda işlemin iptal edildiği,
 Hâlihazırda NİLÜFER’in otogarda faaliyet gösteremediği, bu nedenle Edirne
Belediyesinden kendisine Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61 ve 62. maddeleri
uyarınca alternatif terminal tahsis edilmesi talebinde bulunduğu,
 NİLÜFER’in söz konusu talebinin, yolcu otobüslerinin iniş ve kalkışı için gerekli
asgari şartları haiz bir yerin bulunmaması sebebiyle reddedildiği, bu ret işlemine
karşı idari yargıda dava açıldığı, işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar
verildiği ve davanın devam ettiği,
 Öte yandan VOLKAN’ın boş yazıhaneleri kiralamak için ilana çıktığı, bu durumda
Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61 ve 62. maddelerinin uygulanma kabiliyetinin
olmadığı,
 Teşebbüsler arasında yaşanan bu tür anlaşmazlıkların belediyenin mülkü olan
otogarın değerini düşürdüğü, asıl mağdur konumunda bulunanın Belediye olduğu,
Belediyenin yaşanan anlaşmazlığın tarafı olmaktan imtina ettiği belirtilmiştir.
(52) Edirne Belediyesinden talep edilen bilgi ve belgelere cevap olarak gönderilen ve Kurum
kayıtlarına 08.06.2016 tarih ve 3707 sayı ile intikal eden cevap yazısında, Edirne’de
otobüs terminalini kurma, kurdurma, işletme, işlettirme veya gerçek ve tüzel kişilerce
açılmasına izin verme yetkilerinin belediyeye ait olduğu ve bu yetkinin Karayolu Taşıma
Yönetmeliği’nde yer alan, terminallerin sahip olması gereken asgari fiziki şartların tesis
edilmesi koşuluyla kullanılabileceği ifade edilmiştir.

17-23/384-167
17/59
(53) Soruşturma sürecinde Edirne Belediyesinin bilgisine başvurulmuş ve bu kapsamda dosya
konusu iddialar hakkında yaşanan yeni gelişmelere dair 18.10.2016 tarihinde yapılan
görüşmede Edirne Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdür Vekili, Edirne Belediye Meclisinin
şehir içi ücretsiz servislerin kaldırılmasına dair kararının tamamen objektif olduğunu, bu
karar alınırken NİLÜFER dâhil hiçbir teşebbüsün hedef alınmadığını, ancak NİLÜFER’in
bu kararı kendi faaliyetlerinin engellenmesi amacıyla alınmış bir karar olarak
değerlendirdiğini belirtmiştir. Ancak bu değerlendirmenin yanlış olduğu, Edirne
Belediyesinin NİLÜFER’in faaliyetlerini sorunsuz bir şekilde yürütmesi için ihtimam
gösterdiği ifade edilerek, bu kararın alınmasındaki asıl amacın taşımacılıkta kaliteyi
artırmak ve tarihi şehir merkezini korumak olduğu beyan edilmiştir.
(54) Aynı görüşmede Edirne Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdür Vekili, dosya kapsamındaki
iddialar ile benzer iddiaların kendilerine de ulaştığını, bu konu hakkında ciddi bir
soruşturma da geçirdiklerini, ancak sonuç olarak ne Edirne otogarının ihalesinde ne de
sonraki süreçte Edirne Belediyesinin bir ihlalinin tespit edildiğini belirtmiştir. Otogardaki
fiili durum hakkında ise Salim ALTUNHAN ile Mustafa ALTUNHAN’ın nihayetinde kardeş
olduklarını, ancak aralarındaki ticari ilişkiye dair detaylı bilgiye vakıf olmadıklarını beyan
etmiştir. Yine aynı görüşmede, Edirne ilinden İstanbul ve Ankara illerine sefer düzenleyen
sadece iki firmanın bulunmasının, Edirne ilinin yolcu kapasitesinin sınırlı olmasından
kaynaklanıyor olabileceği ifade edilmiştir.
I.4.4. Otogarda Acente Vasıtası ile Faaliyet Gösteren Otobüs Firmalarından Elde
Edilen Bilgi ve Belgeler
(55) Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde acente vasıtasıyla faaliyet gösteren firmalara
gönderilen bilgi ve belge talepli yazılara cevap olarak gönderilen cevabi yazılarda genel
olarak, acente seçiminde otogar işleticisi firmanın herhangi bir müdahalesi veya
yönlendirilmesi ile karşılaşılmadığı, az sayıda sefer düzenledikleri Edirne otogarında
acente vasıtasıyla faaliyet göstermenin kendileri açısından daha avantajlı olduğu,
acentelik sözleşmesinde belirtilen miktarlar haricinde kendilerinden herhangi bir ücret
talep edilmediği belirtilmiştir.
(56) Çanakkale Truva Turizm Tic. Ltd. Şti.’nin (ÇANAKKALE TRUVA) cevabi yazısında ise
Edirne şehirlerarası otobüs terminalindeki mevcut durum hakkında detaylı açıklamalara
yer verilmiştir. Söz konusu cevabi yazıda ÇANAKKALE TRUVA, Edirne otogarında
acente olmaksızın doğrudan faaliyet gösterme yoluna başvurmadıklarını, bunun
sebebinin ise otogardaki tekelleşme olduğunu belirtmiştir. Otogardaki tüm firmaların
acenteliğini tek bir firmanın yaptığı ifade edilerek, otogardaki mevcut durum karşısında
otogardan yazıhane kiralayarak kendi firmaları adına faaliyet göstermelerinin mümkün
gözükmediği açıklanmıştır. Kendilerinin de acentesi olan VOLKAN’ın tüm firmaların
acenteliğini yapması ve VOLKAN’a alternatif bir firmanın bulunmaması nedeniyle firmalar
arası rekabetin engellendiği belirtilmiştir.

17-23/384-167
18/59
(57) ÇANAKKALE TRUVA’nın cevabi yazısında öne sürdüğü iddialar üzerine ÇANAKKALE
TRUVA’dan ilave bilgi ve belge talebinde bulunulması ihtiyacı doğmuştur. Bu kapsamda
ÇANAKKALE TRUVA’ya gönderilen ilave bilgi ve belge talebine ilişkin yazıda, acentelik
ilişkisi çerçevesinde acente ücretine ilişkin mahsuplaşmanın/ödemenin ne şekilde ve
kimler arasında gerçekleştiği sorulmuş ve otogardaki tekelleşme iddiasına dayanak teşkil
eden uygulamalar hakkında açıklama istenmiştir. Gelen cevabi yazıda, her ne kadar noter
onaylı acentelik sözleşmesinde acente olarak GÖKHAN TURİZM gözükmekteyse de
acentelik ücretinin, elde edilen hasılattan kaynakta kesinti yapılmak suretiyle VOLKAN
tarafından alındığı ve acentenin komisyonu kesildikten sonra kalan miktarın kendilerine
gönderildiği ifade edilmiştir. Bu kapsamda acentelik ücretinin mahsuplaşma yoluyla
VOLKAN’a ödendiğine ilişkin fatura örneği de sunulmuştur. Otogardaki tekelleşme
iddiasına yönelik olarak ise VOLKAN’ın bilet satışları, otobüs kalkış saatleri, peron seçimi,
yolculara karşı sorumluluk ve davranış şekline ilişkin konulara kendisinin karar verdiği ve
otobüs firmalarına eşit olmayan uygulamalar ortaya koyduğu belirtilmiştir.
I.4.5. KAMİL KOÇ ve PAMUKKALE’den Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(58) Hâlihazırda Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde faaliyet göstermeyen, ancak ulusal
düzeyde geniş bir yolcu taşımacılığı ağı bulunan KAMİL KOÇ, ULUSOY ve
PAMUKKALE’ye bilgi isteme yazıları gönderilerek Edirne otogarında yazıhane kiralayıp
doğrudan faaliyet göstermek adına herhangi bir girişimlerinin olup olmadığı konusunda
açıklama istenmiştir.
(59) KAMİL KOÇ’un cevabi yazısında, otogardan yazıhane kiralamak amacıyla Edirne 4.
Noterliğinin ihtarnamesiyle VOLKAN’a ve Edirne Belediyesi Ulaşım Hizmetleri
Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu beyan edilmiştir. Başvuruya ilişkin olarak
VOLKAN’ın Edirne 6. Noterliği aracılığıyla ulaşan cevabi yazısında, hâlihazırda
kiralanmaya müsait yazıhanenin bulunmadığı şeklinde; Edirne Belediyesinin cevabi
yazısında ise söz konusu talebin terminal işletmecisi tarafından değerlendirilip sonuca
bağlanması gerektiği şeklinde cevap verildiği ifade edilmiştir.
(60) Bilgi isteme yazısı gönderilen bir diğer firma ise PAMUKKALE’dir. PAMUKKALE’nin
cevabi yazısı 25.10.2016 tarih ve 6267 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiş ve bunun
yanı sıra 02.11.2016 tarihinde PAMUKKALE vekili Av. Uğur Burak DURU ile bir görüşme
gerçekleştirilmiştir. Gelen cevabi yazıda ve gerçekleştirilen görüşmede, PAMUKKALE’nin
Edirne otogarında faaliyet gösterebilmek için önce Edirne Belediyesi nezdinde
girişimlerde bulunduğu, Edirne Belediyesinin kendilerini otogar işleticisi firmaya
yönlendirmesi üzerine önce şifahi olarak, ardından da noter kanalıyla otogar işleticisi
firmadan yazıhane kiralamak amacıyla talepte bulunulduğu, ancak otogar işleticisi
firmanın, otogarda boş yazıhane bulunmadığı gerekçesiyle taleplerini geri çevirdiği
belirtilmiştir. Ancak bu gerekçenin kendilerini tatmin etmediği ve otogardaki gerçek
durumun tespiti için mahkemeden bilirkişi raporu istendiği beyan edilmiştir. Mahkeme
tarafından kabul gören bu istek üzerine görevlendirilen bilirkişinin raporunda sadece
otogardaki firmaların tespit edildiği ve boş yazıhanenin bulunmadığı ortaya konarak, bu
yazıhanelerin ne amaçla kullanıldığı konusunda ayrıntılı bir tespitin yer almadığı ifade
edilmiştir. Anılan bilirkişi raporundan sonra ise PAMUKKALE’nin herhangi bir dava
açmadığı belirtilmiştir.

17-23/384-167
19/59
(61) Görüşmede PAMUKKALE vekili Av. Uğur Burak DURU ayrıca, otogar işleticisi firmanın
boş yazıhane bulunmadığı gerekçesiyle yazıhane kiralama taleplerini geri çevirdikten
sonra kendilerini acente vasıtasıyla otogarda faaliyette bulunmaya yönlendirdiğini, ancak
PAMUKKALE’nin şirket politikaları gereği ilk kez giriş yapılacak bir otogarda acente
olmaksızın doğrudan faaliyette bulunmayı tercih ettiğini belirtmiştir. Bunun sebebi ise ilk
kez faaliyet gösterilecek bir bölgede müşteri nezdinde ilk intibaın önemi ve ilk iki yıl zarar
etme pahasına mümkün olan en iyi hizmeti sunma gayreti olarak ifade edilerek, acentenin
ise müşteri memnuniyetinden ziyade ilk andan itibaren kar elde etmeyi ön planda tuttuğu
belirtilmiştir.
(62) PAMUKKALE vekili, tüm bu süreçte Edirne Belediyesinin herhangi bir yardımını
göremediklerini belirterek yaşadıkları başka tecrübelerde belediyelerden daha olumlu bir
tutum gördüklerine dikkat çekmiştir. PAMUKKALE’nin Edirne Belediyesinden otogara
alternatif bir yer tahsisi için talebinin olmadığını, ancak acentelik ya da kira sözleşmesi
gibi sonlandırılabilir bir sözleşme ilişkisine bağlı olmadan, yatırım yaparak, kalıcı bir
şekilde faaliyet göstermenin kendileri için daha rasyonel olacağını bildirmiştir.
(63) PAMUKKALE vekili, Edirne ilinin otobüs firmaları için ticari açıdan önemine de değinerek,
Edirne ilinin askeri personel ve öğrenci yoğunluğunun yüksek olması, havayolu
taşımacılığının bulunmaması, yurtdışı otobüs seferlerinin düzenlenebilmesi gibi faktörler
dikkate alındığında otobüs firmaları için kazançlı bir pazar olduğunu ifade etmiştir. Bu
çerçevede kendilerinin de Edirne ilinde faaliyet gösterme imkânına kavuştukları takdirde
Edirne ilinden başta İstanbul olmak üzere Ankara, Batı Karadeniz, Bursa ve İzmir dâhil
tüm Ege Bölgesine yolcu taşımayı planladıklarını beyan etmiştir. Ancak Edirne ilinin ticari
açıdan birçok avantajı olmasına karşın Ankara, İstanbul gibi ana güzergâhlara sadece
METRO firmasının sefer düzenlemesinin, METRO ile otogar işleticisi firma arasında gizli
bir anlaşmanın olduğu izlenimi verdiği belirtilerek, nitekim otogar işleticisi firmanın eski
unvanında “Volkan Metro” ifadesinin geçtiğine dikkat çekilmiştir. Yaşanan tüm bu
olumsuzluklar dolayısıyla tüketici olarak en çok Edirne halkının mağduriyet yaşadığı
belirtilmiştir.
I.4.6. Tüketicilerle Yapılan Görüşmelerden Elde Edilen Bilgiler
(64) Edirne ilindeki mevcut durumun daha detaylı analizini yapmak amacıyla Edirne’den diğer
illere seyahat eden tüketici konumundaki yolcuların da bilgisine başvurulmuş ve bu
kapsamda NİLÜFER’e tahsis edilen yerde şehirlerarası yolculuk yapmak üzere otobüs
bekleyen NİLÜFER yolcuları ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Tüketicilere neden
NİLÜFER’i tercih ettikleri sorularak, NİLÜFER’in otobüslerinin otogar yerine NİLÜFER’e
tahsis edilen yerden hareket etmesi nedeniyle yolcuların ne gibi zorluklarla karşılaştıkları
hakkında açıklama istenmiştir.
(65) Bu kapsamda görüşme gerçekleştirilen kişiler genel olarak, NİLÜFER ile seyahat etmek
için ETUS minibüslerini kullanmaları gerektiğini, ETUS minibüslerinin ise seyrek
aralıklarla NİLÜFER’e tahsis edilen adrese gittiğini, bu durumun hem vakit kaybına hem
de çok kalabalık servis araçlarıyla yolculuğa sebep olduğunu, özellikle kadınların
kalabalık ETUS minibüslerine binmekten rahatsızlık duyduklarını, NİLÜFER’in şehir içi
servislerinin kaldırılmasının kendilerini olumsuz etkilediğini, bu bakımdan NİLÜFER’in
otogardan otobüs kaldırmamasının kendileri açısından bir dezavantaj teşkil ettiğini,
yolcuların adeta METRO ile seyahat etmeye mecbur bırakıldıklarını, ancak NİLÜFER’in
çalışanları ve sunduğu hizmet açısından önde olduğunu belirterek, Edirne halkının tek bir
firma ile seyahat etmeye mecbur bırakılmasının bir haksızlık oluşturduğunu ifade
etmişlerdir.

17-23/384-167
20/59
I.4.7. Otogardaki İncelemelerden Elde Edilen Bilgiler ve Ulaşılan Tespitler
(66) 19.10.2016 tarihinde Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde inceleme
gerçekleştirilmiştir. İnceleme kapsamında otogarda yer alan yazıhanelerdeki fiili durum
gözlemlenmiş ve yazıhanelerde hâlihazırda faaliyet gösteren teşebbüsler tespit edilmiştir.
Söz konusu tespitlere ilişkin veriler, aşağıda Tablo-3’te gösterilmektedir.
(67) İnceleme kapsamında otogardaki üç yazıhanenin birleştirilmesiyle oluşturulmuş olan ve
"Volkan Metro" işletme adıyla faaliyet gösteren yazıhaneye girilmiştir. Buradaki
çalışanlarla yapılan görüşmelerde çalışanlar, maaşlarını Mustafa ALTUNHAN'dan
aldıklarını ve çalışan herkesin Mustafa ALTUNHAN'a bağlı olduğunu beyan etmişlerdir.
Sonrasında ECE TURİZM’in bulunduğu yazıhaneye gidilmiştir. Yapılan görüşmede, ECE
TURİZM'in çalışanları, İstanbul'a sefer düzenlemediklerini, bu hatta yalnızca grup
taşımacılığı yaptıklarını, İstanbul'a otogardan sadece METRO firmasının tarifeli olarak
yolcu taşıdığını ifade etmişlerdir.
(68) Dosya evrakından GÖKHAN TURİZM’in kiralamış olduğu anlaşılan ve Kontur Turizm
Nakliyat Petrol ve Dinlenme Tesisleri Ltd. Şti. (KONTUR), ÇANAKKALE TRUVA ve Sınırlı
Sorumlu 12 Nolu Soma Seyahat Otobüsleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifinin (SOMA
SEYAHAT) yer aldığı yazıhanede de inceleme gerçekleştirilmiştir. Yapılan görüşmede
yazıhane çalışanı, kendisinin Mustafa ALTUNHAN'ın çalışanı olduğunu ve maaşını da
ondan aldığını beyan etmiştir. Bu yazıhanedeki yetki belgesi incelendiğinde, F1
belgesinin GÖKHAN TURİZM'e ait olduğu görülmüştür. Bunun üzerine aynı çalışana
Salim ALTUNHAN'ın otogara gelip gelmediği sorulmuş; çalışan, Salim ALTUNHAN'ın ara
sıra otogara uğradığını ama işveren olarak esas sorumlunun Mustafa ALTUNHAN
olduğunu açıklamıştır.
(69) Sonrasında Isparta Petrol Turizm Ltd. Şti. (ISPARTA PETROL), Has Turizm Seyahat ve
Tic. A.Ş. (HAS TURİZM) ve Lüks Ak-sel Seyahat Petrol Ürünleri İnşaat San. ve Tic. Ltd.
Şti.’nin (AKSEL SEYAHAT) tabelalarının bulunduğu yazıhaneye gidilmiştir. Yapılan
görüşmede yazıhane çalışanı, İstanbul ve Ankara illerine otogardan sadece METRO
firmasının sefer düzenlediğini, kendisinin Mustafa ALTUNHAN'ın çalışanı olduğunu ve
maaşını da ondan aldığını belirtmiştir. Ayrıca otogardaki incelemede KAMİL KOÇ
firmasının tabelasının en az altı aydır bir yazıhanede yer almasına karşın, KAMİL KOÇ’un
Edirne’de hiçbir faaliyetinin olmadığı, ULUSOY firmasının da otogardaki faaliyetlerine son
verdiği tespit edilmiştir. Yapılan tespitlere ilişkin otogarda çeşitli fotoğraflar çekilmiş ve
söz konusu fotoğraflarla otogardaki mevcut durum önceki durumla kıyaslanmıştır.

17-23/384-167
21/59
I.5. Değerlendirme
I.5.1. VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM Arasındaki İlişki Hakkında
Değerlendirme
(70) Edirne otogarında bulunan yazıhanelerden ikisinin GÖKHAN TURİZM’e kiralanmış
olduğu ve bu teşebbüsün de şehirlerarası yolcu taşıyan otobüs firmalarının pek çoğunun
acentesi olduğu görülmüş olup soruşturma çerçevesinde Mustafa ALTUNHAN ile
bağlantısı araştırılmıştır. Bu çerçevede öncelikle incelemeye konu teşebbüslerin
yöneticileri arasındaki akrabalık bağlarının niteliği tespit edilmelidir. Mustafa ALTUNHAN
ve Salim ALTUNHAN’ın kardeş olduğu taraflarca belirtilmiş olup Ticaret Sicili Gazetesi
incelendiğinde, ÖZ EDİRNE’nin Mustafa ALTUNHAN tarafından GÖKHAN TURİZM’in ise
Mustafa ALTUNHAN’ın kardeşi olan Salim ALTUNHAN tarafından yönetildiği
anlaşılmaktadır. VOLKAN ise bu kardeşlerden birinin oğlu olan Tolga ALTUNHAN
tarafından yönetilmektedir. İncelemeye konu üç teşebbüsün yöneticileri arasında yakın
akrabalık bağlarının olduğu anlaşılmaktadır.
(71) VOLKAN’ın 12.08.2016 tarih ve 4926 sayılı birinci yazılı savunmasında, otogarda faaliyet
gösteren yazıhane kiracıları ve bu kiracıların acenteliğini yaptığı otobüs firmaları bir
tabloda eşleştirilerek gösterilmektedir. Birinci yazılı savunmada yer verilen tablo
incelendiğinde, VOLKAN’ın herhangi bir otobüs firmasıyla acentelik ilişkisinin
bulunmadığı anlaşılmakta ve otobüs firmalarıyla acentelik ilişkisinin Mustafa
ALTUNHAN’ın firması olan ÖZ EDİRNE tarafından kurulduğu anlaşılmaktadır. Diğer
taraftan otogarda ÖZ EDİRNE tarafından acentelik hizmeti verilmeyen diğer otobüs
firmalarının hemen hemen hepsine acentelik hizmeti GÖKHAN TURİZM tarafından
verilmektedir. Bu bakımdan otogardaki acentelik hizmetlerini iki teşebbüsün kontrol ettiği
anlaşılmaktadır. Aşağıdaki tabloda Mustafa ALTUNHAN ve Salim ALTUNHAN tarafından
acentelik hizmeti verilen otobüs firmaları gösterilmektedir.
Tablo1: Otogardaki Acenteler ve Hizmet Verdikleri Otobüs Firmaları
Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan
-Metro
-Samsun Metro
Gökhan Turizm Salim Altunhan
-Buzlu Turizm
-Aksel Turizm
-Isparta Petrol
-İstanbul Seyahat3
-Rize Ses4
-Soma Seyahat
-Ulusoy
-Kontur
Çanakkale Truva
-Has Turizm
-Şarköy Seyahat
Kaynak: VOLKAN’ın birinci yazılı savunması



3 İstanbul Seyahat Turizm Tic. A.Ş. (İSTANBUL SEYAHAT)
4 Rize Ses Seyahat ve Tic. A.Ş.’ye (RİZE SES)
17-23/384-167
22/59
(72) Yukarıdaki tabloda 13 farklı otobüs firmasına iki teşebbüs tarafından acentelik hizmeti
verildiği görülmektedir. Otobüs firmalarına Edirne otogarında, hangi acenteden hizmet
aldığı ve bilet satış işlemlerinden kimin sorumlu olduğu, dolayısıyla kiminle muhatap
olunduğu konusunda sorular sorulmuştur. Bu çerçevede;
 15.11.2016 tarih ve 6668 sayı ile KONTUR’dan gelen yazıda; “Edirne Otogarında
acentemiz Mustafa ALTUNHAN -VOLKAN ile çalışmaktayız.”
 19.09.2016 tarih ve 5489 sayı ile ÇANAKKALE TRUVA’dan gelen yazıda;
“otogarda VOLKAN dışında başka bir acente olmaması nedeniyle acentelik
hizmetini VOLKAN’dan alıyoruz.”
 22.09.2016 tarih ve 5591 saylı ile ISPARTA PETROL’den gelen cevabi yazıda;
“acente tercihimizi Metro Turizmin de acentesi olan Mustafa ALTUNHAN’ın şirketi
VOLKAN’dan yana kullandık”
 15.11.2016 tarih ve 6661 sayı ile İstanbul Seyahat Turizm Tic. A.Ş.’den
(İSTANBUL SEYAHAT) gelen yazıda; “Edirne Otogarında Salim ALTUNHAN ile
acentelik sözleşmesi imzaladık.”
 28.09.2016 tarih ve 5709 sayı ile AKSEL SEYAHAT’ten gelen yazıda; “Edirne
Otogarında acentelik konusunda Mustafa ALTUNHAN ile anlaştık.”
şeklinde ifadelerin yer aldığı, METRO’nun gönderdiği yazıda ise, acentelik sözleşmesinin
ÖZ EDİRNE ile değil VOLKAN ile yapıldığı görülmektedir.
(73) Edirne otogarında faaliyet gösteren ve hangi acenteden hizmet aldığını veya otogarda
kiminle muhatap olduğunu belirten otobüs firmalarının cevabi yazıları incelendiğinde,
İSTANBUL SEYAHAT haricindeki diğer otobüs firmalarının VOLKAN’dan acentelik
hizmeti aldıklarını belirttikleri; dolayısıyla Mustafa ALTUNHAN ile anlaşma yapmış
oldukları görülmektedir. Hatta acentelik hizmetine dair para alışverişi VOLKAN ile
yapılmakta olup, faturalar VOLKAN tarafından kesilmektedir. Bu bakımdan birinci yazılı
savunmada gönderilen tabloda GÖKHAN TURİZM’den acentelik hizmeti aldığı iddia
edilen KONTUR, ÇANAKKALE TRUVA, ISPARTA PETROL ve AKSEL SEYAHAT’in
Mustafa ALTUNHAN ile anlaşarak otogarda faaliyet gösterdikleri ve GÖKHAN TURİZM’in
yöneticisi olarak da Mustafa ALTUNHAN’ı kabul ettikleri anlaşılmaktadır. Diğer bir
ifadeyle acentelik hizmetleri kâğıt üzerinde GÖKHAN TURİZM tarafından veriliyormuş
gibi gözükse de gerçekte Mustafa ALTUNHAN tarafından verilmektedir. Dolayısıyla
anılan otobüs firmalarına acentelik hizmeti veren birden fazla teşebbüs varmış gibi
görünse de Edirne otogarındaki söz konusu faaliyetlerin tek bir kişi tarafından yürütüldüğü
görülmektedir.

17-23/384-167
23/59
(74) Bu durumdan yola çıkarak VOLKAN, GÖKHAN TURİZM ve ÖZ EDİRNE teşebbüslerinin
aynı ekonomik bütünlük içerisinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kurul’un 09.01.2001 tarih ve 01-03/10-3 sayılı Bilkom kararında kontrol kavramı yerine
gerçek kişiler arasındaki çıkar birliği ön plana çıkarılarak kardeşler arasında paylaşılan
şirketler aynı ekonomik bütünlük olarak değerlendirilmiştir. Bu açıdan Bilkom kararı aile
bağlarının niceliğinin ve niteliğinin de ekonomik bütünlüğü belirlemede önemli bir kıstas
olduğunu göstermektedir. Kurul’un daha önceki kararlarında da aynı soyadını taşıyan
kişiler grup olarak kabul edilmiştir5. Aynı şekilde Kurul’un bir başka kararında6 bir ailenin
beş farklı bireyince kontrol edilen bir teşebbüsün bu bireylerden sadece biri tarafından
kontrol edilen teşebbüsle aynı ekonomik bütünlük içinde olduğu tespit edilmiştir. Kurul’un
07.02.2008 tarih ve 08-12/130-46 sayılı Gıdasa kararında da kişi veya gruplar arasında
ailesel ve ekonomik bağların ekonomik bütünlüğün tespitinde büyük önem taşıdığı
vurgulanmaktadır.
(75) Nitekim Edirne otogarı hakkında yürütülen önceki soruşturma sonunda verilen
02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı Kurul kararında; VOLKAN, GÖKHAN TURİZM
ve ÖZ EDİRNE teşebbüslerinin işbirliği halinde ve menfaat birliği içerisinde olduğu
gösterilmiştir. Bu duruma gerekçe olarak şirket yöneticileri arasındaki akrabalık bağları
ve otogardaki yazıhanelerin farklı şirketlere ait olmasına rağmen işbirliği içerisinde
yönetilmesi gösterilmektedir. Şirket yöneticileri ve otogardaki mevcut düzende bir
değişiklik olmadığından 2013 yılında yapılan söz konusu tespitin hala geçerliliğini
koruduğu açıktır.
(76) Sonuç olarak Kurul içtihadı, otobüs firmalarından gelen cevabi yazılar, üç teşebbüsün
yöneticileri arasındaki güçlü akrabalık bağları ve 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı
Kurul kararı birlikte değerlendirildiğinde; VOLKAN, GÖKHAN TURİZM ve ÖZ EDİRNE’nin
ortak çıkar ilişkisine sahip oldukları ve aynı ekonomik bütünlük içerisinde yer aldıkları,
soruşturma konusu faaliyetler bakımından, Mustafa ALTUNHAN’ın şikâyete konu
eylemlerini kendi kontrolündeki VOLKAN ve ÖZ EDİRNE vasıtasıyla yürüttüğü, GÖKHAN
TURİZM’in ise sadece görünüşte var olduğu, otogarda fiili herhangi bir varlığının
bulunmadığı sonucuna varılmaktadır. Bu nedenle işbu kararda VOLKAN ve Mustafa
ALTUNHAN isimleri acentelik hizmetlerine ilişkin değerlendirmelerde bu bütünlüğe işaret
edecek şekilde kullanılmıştır.
I.5.2. Hâkim Durum Değerlendirmesi
(77) 4054 sayılı Kanun’un “Tanımlar” başlıklı üçüncü maddesinde hâkim durum, “belirli bir
piyasadaki bir veya birden fazla teşebbüsün, rakipleri ve müşterilerinden bağımsız
hareket ederek fiyat, arz, üretim ve dağıtım miktarı gibi ekonomik parametreleri
belirleyebilme gücü” olarak ifade edilmiştir. Nitekim rekabetçi baskılardan bağımsız
davranabilen bir teşebbüs, fiyatlarını kârlı bir şekilde rekabetçi düzeyin üzerine
çıkarabilme ve belirli bir süre boyunca bu düzeyde sürdürebilme imkânına sahiptir. Bunun
yanı sıra bu konumdaki bir teşebbüs; üretim ve dağıtım düzeyi, mal ve hizmet çeşitliliği
ve/veya kalitesi, yenilik düzeyi gibi unsurları da kendi lehine ve tüketicilerin zararına
olacak şekilde rekabetçi seviyenin altına çekebilecektir.
(78) Hâkim Durumdaki Teşebbüslerin Dışlayıcı Kötüye Kullanma Niteliğindeki Davranışlarının
Değerlendirilmesine İlişkin Kılavuz’da (KILAVUZ) bir teşebbüsün hâkim durumda olup
olmadığını belirlemek üzere kullanılabilecek kriterler arasında incelenen teşebbüsün ve
rakiplerinin ilgili pazardaki konumu, pazara giriş ve pazarda büyüme engelleri ile alıcıların
gücü sayılmıştır.

5 07.08.2001 tarih 01-39/391-100 sayılı Çimentaş ve 04.10.2002 tarih, 02-61/759-307 sayılı Parıltı-Sofra
kararları.
6 08.11.2007 tarih, 07-85/1039-401 sayılı Misbis kararı.
17-23/384-167
24/59
(79) Edirne otogar işletmeciliğini yürüten VOLKAN otogar işletmeciliği alanında olduğu gibi alt
pazar olarak nitelendirilebilecek olan yurt içi yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarında
da aktif olarak faaliyet göstermektedir. Bahse konu ikili pazar yapısı ve VOLKAN’ın her
iki pazarda da faaliyet gösteriyor olması göz önüne alınarak hâkim durum incelemesi, ilgili
pazar olarak tayin edilen otogar işletmeciliği hizmetleri pazarı ile yurt içi yolcu taşıma
acenteliği hizmetleri pazarına ilişkin olarak KILAVUZ’da sayılan bu kriterler de dikkate
alınarak ayrı ayrı yapılacaktır.
I.5.2.1. Otogar İşletmeciliği Hizmetleri Bakımından Değerlendirme
(80) Kararın “I.2.1. Karayoluyla Taşımacılık ve Şehirlerarası Otobüs Terminali İşletmeciliği
Sektörlerine İlişkin Bilgiler” başlıklı bölümünde belirtildiği üzere, Karayolu Taşıma
Kanunu’nun terminallere ilişkin 32. maddesi tarifeli yolcu taşımalarında kalkış ve
varışların bir terminalden yapılmasını esas kılmakta, terminal ve ara duraklar dışında
yolcu indirilip bindirilemeyeceğini hükme bağlamaktadır. Kanun’un aynı maddesinin
ilerleyen fıkralarında tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi sahiplerine taşıma hattı
verilebilmesi için; kendilerinin veya acentelerinin, seferlerin başladığı kalkış ve bittiği varış
noktalarındaki en az bir yolcu terminaline bağımsız olarak veya birlikte sahip olmaları
veya bu terminalin kullanma hakkını haiz olmaları zorunluluğu getirilmekte; ara durakların
seyahatin başladığı ilk kalkış ve son varış yeri olarak kullanılamayacağı
düzenlenmektedir.
(81) Karayolu Taşıma Kanunu’nun bahse konu hükümleri karayolu ile yolcu taşımacılığı
bakımından otogarların zorunluluğunu açık biçimde ortaya koymaktadır. Taşımacılık
firmalarının, faaliyetlerini yürütebilmek için belediyelerin ve/veya özel işletmelerin
kontrolünde bulunan otogarlarda, faaliyet belgelerinde kalkış ve varış yeri olarak
gösterebilecekleri bir terminal kullanım hakkına (yazıhanelere) sahip olmaları veya bu
hakka sahip olan bir acente ile çalışmaları elzemdir.
(82) Öte yandan Karayolu Taşıma Kanunu, taşıma firmalarına terminalde yer tahsisinin
mümkün olmadığı hallerde mahalli makamlarca yolcuların asgari ihtiyaçlarını
karşılayacak fiziki şartları haiz bir yer tahsis edilmesini de ön görmektedir. Bununla birlikte
terminallerin kuruluş ve işletme ayrıcalıkları belediyelerin yetki ve imtiyazında ya da
izninde olduğu veya bizzat belediyeler tarafından özelleştirmeler sonucunda işletim
hakları devredildiği için mevcut bir terminal varken, ikincisi için gerekli izinlerin alınması
idari açıdan pek mümkün olmamaktadır. Nitekim, NİLÜFER’in acentelik sözleşmesinin
VOLKAN tarafından tek taraflı olarak son kez feshedilmesinin ardından yapılan alternatif
terminal tahsisi başvurusu Edirne Belediyesince reddedilmiştir. Bu ret kararının iptali
istemiyle açılan davada verilen yürütmeyi durdurma kararına istinaden NİLÜFER
alternatif bir terminal yeri açabilmiştir. Bu terminal yeri ise Belediye tarafından koşullu
olarak tahsis edilmiş bulunmaktadır. Diğer bir deyişle, Belediye tarafından belirlenen
tahsis koşulları ortadan kalktığında NİLÜFER’in söz konusu terminalde faaliyetlerine
devam edebilmesi mümkün görünmemektedir. Aynı şekilde NİLÜFER’in açtığı iptal
davasının reddedilerek kesinleşmesi halinde de NİLÜFER bahse konu terminal
faaliyetlerini sonlandırmak durumunda kalacaktır.

17-23/384-167
25/59
(83) Yasal ve sözleşmelere dayalı hukuki çerçeve ve fiili durum göz önüne alındığında Edirne
şehirlerarası otogarını işleten VOLKAN’ın, Edirne ili şehirlerarası otobüs terminali
işletmeciliği pazarında gerçek anlamda tek terminal işletmecisi olduğu, faaliyet gösteren
diğer özel terminalin gerek sadece belirli bir firma ile sınırlı olması ve gerekse kalıcı
olmaması ihtimali nedeniyle Edirne otogarına alternatif teşkil etmediği, aynı zamanda
ihtiyacı karşılayan ve yüksek boş kapasiteli bir terminal varken yapım ve işletim masrafları
da yüksek olacağı için rakip bir terminal işletmecisinin pazara girmesinin uygun
olmayacağı bu nedenle de VOLKAN’ın, ilgili ürün pazarında hukuki ve fiili tekel benzeri
niteliğe sahip olduğu ve rakiplerinden bağımsız davranma sonucunun doğal olarak ortaya
çıktığı değerlendirilmiştir.
(84) Söz konusu konumu nedeniyle VOLKAN’ın terminal hizmetlerinin müşterisi konumundaki
otobüs firmaları ve otobüs sahiplerinden de bağımsız olarak fiyat belirleme yetkisi
bulunmaktadır. Nitekim fiyatların tayininin nasıl yapılacağına ilişkin ihale sözleşmesinde
doğrudan bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle rekabet hukukunda hâkim konum
değerlendirmelerinde esas alınan niteliksel ve niceliksel kıstasların ilgili pazardaki tek
işletme olan Edirne Otogar İşletmesi için bulunduğu, bu nedenle ilgili terminal işletmesinin
ilgili ürün ve coğrafi pazar olan Edirne ili şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği
pazarında hâkim konumda bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır7.
I.5.2.2. Yurt İçi Yolcu Taşıma Acenteliği Hizmetleri Bakımından Değerlendirme
(85) VOLKAN’ın Edirne ilinde yurt içi yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarında hâkim
durumda olup olmadığını değerlendirebilmek üzere ilk olarak ilgili teşebbüsün pazar
payına bakılmalıdır. İncelenen teşebbüsün ilgili pazardaki konumunun birincil göstergesi,
teşebbüsün sahip olduğu pazar payıdır. Bir teşebbüsün hâkim durumda bulunduğuna dair
delil teşkil eden belirli bir pazar payı eşiği yoktur. Bununla birlikte, aksini gösterecek bir
durum söz konusu değilse, Kurul’un yerleşik uygulamasında %40’ın altında pazar payına
sahip olan teşebbüslerin hâkim durumda olması ihtimalinin düşük olduğu kabul
edilmektedir. Bu incelemenin fiili rekabete ilişkin ilk aşamasında, incelenen teşebbüsün
sahip olduğu pazar payının yanı sıra bu pazar payının zaman içerisindeki istikrarı, ilgili
pazarda faaliyet gösteren rakiplerin sayısı ve pazar payları da dikkate alınmaktadır.
İncelenen teşebbüsün pazar payı ne kadar yüksek ve istikrarlıysa; incelenen teşebbüsün
pazar payı ile rakiplerinin pazar payları arasındaki fark ne kadar büyük ve istikrarlıysa
mevcut rakiplerin incelenen teşebbüs üzerinde rekabetçi baskı meydana getirme olasılığı
o kadar azalacaktır.


7 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı Kurul kararında tespit edildiği üzere, Edirne Belediyesi ile
VOLKAN arasındaki sözleşme hala devam etmekte olup, bu teşebbüsün şehirlerarası otobüs terminali
işletmeciliği pazarındaki hâkim durumu da halen devam etmektedir.
17-23/384-167
26/59
(86) Bu çerçevede Edirne otogarındaki yurt içi yolcu taşıma acenteliği faaliyetlerinin hukuki
durumuna bakıldığında karşımıza aşağıdaki tablo çıkmaktadır:

Tablo 2: Edirne Otogarında Faaliyet Gösteren Acenteler ve Hizmet Verdikleri Firmalar
Yazıhane
No. 2016 Kiracıları
Yetki
Belgesi Türü
Acentelik Yaptığı
Firmalar Yolcu Taşıdığı Hatlar
1 Karaağa Turizm A1 -Karaağa Turizm
Çorlu-Silivri
Kırklareli-Çerkezköy
Keşan-Gelibolu
2
S.S. 9 Nolu
Meriçliler Mot. Taş.
Koop.
D4
-S.S. 9 Nolu
Meriçliler Mot. Taş.
Koop.
Uzunköprü-Meriç
Çorlu-Silivri
3 Ece Ltd. Şti. F1 -Ece Turizm Tekirdağ-Çorlu-İstanbul-Kırklareli-Çerkezköy
4
Gökhan Turizm
Salim Altunhan


F1
- Ulusoy İstanbul-İzmir-Ankara
-Kontur İstanbul-Konya
-Çanakkale Truva İstanbul-Gelibolu-Çanakkale-İzmir-Bursa
-Has Turizm İstanbul-Adana-Tekirdağ-Şarköy
-Şarköy Seyahat Hayrabolu- Tekirdağ-Şarköy
5 Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan F1
-Metro İstanbul-İzmir-Ankara
İstanbul-Samsun -Samsun Metro
6 Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan F1 -Nilüfer
İstanbul- Ankara - Bursa
-İzmir
7 Gökhan Turizm Salim Altunhan F1
-Buzlu Turizm8 İstanbul-Eskişehir
-Aksel Turizm İstanbul-Konya
-Isparta Petrol İst.-Ç.kale-İzmir-Isparta
-İstanbul Seyahat İst-Tekirdağ
-Rize Ses İst.-Rize
-Soma Seyahat Gelibolu-Ç.kale-İzmir-Soma
8
S.S. 9 Nolu
Meriçliler Mot. Taş.
Koop.
D4
-Uzunköprü Seyahat Havsa-Uzunköprü
-Uzunköprü 111
No’lu Taş. Koop. Havsa-Uzunköprü
9 S.S. 84 No’lu Öz Enez Birlik Y
-Öz Enez Birlik Havsa-Uzunköprü-Enez
-Öz Ergene Havsa-Uzunköprü-Keşan
-Aktur Çağlar
10 S.S. 84 No’lu Öz Enez Birlik Y
- Havsa-Uzunköprü-İpsala
- Havsa-Babaeski-Malkara
11 Güneş Turizm A1 - Edirne-Keşan
12 Yeni Uzunköprü Seyahat D4 -
Edirne-Havsa-Uzunköprü-
Keşan
13
Gözde Tur. ve
Otom. San. Tic.
Ltd. Şti.
A1 -
Edirne-Çorlu
Edirne-Tekirdağ
14 Hakiki AKBULUT F1 - -
15 Talat YAYAĞAÇ F1 -
Kaynak: Yerinde İnceleme Tutanağı ve Ekleri (VOLKAN)



8 Buzlu Motorlu Araçlar Tic. ve San. Ltd. Şti. (BUZLU)
17-23/384-167
27/59
(87) Hukuken 2016 yılına ait acentelik faaliyetlerini gösteren durum yukarıdaki tabloda yer
verildiği gibi görünmekle beraber, soruşturma kapsamında yapılan yerinde incelemelerde
tespit edilen fiili durum farklılık arz etmektedir. 19.10.2016 günü yapılan incelemelerde,
otogarda şehirlerarası hatlarda Trakya Bölgesi dışına yolcu taşıyan ve NİLÜFER’in
rekabet ettiği hatlarda faaliyet gösteren firmaların 5, 8, 9 ve 12 no’lu yazıhanelerde
bulunduğu ve bu yazıhanelerde bulunan kişilerin tamamının Mustafa ALTUNHAN’ın
çalışanı olduğu anlaşılmıştır. Buna göre, 5 no’lu yazıhanede bulunan ve BUZLU, SOMA
SEYAHAT, ÇANAKKALE TRUVA, KONTUR’un acenteliğinin bulunduğu yazıhaneye
gidilmiş ve kim tarafından işletildiği sorulmuştur. Yazıhanede bulunan çalışan kendisinin
Mustafa ALTUNHAN’ın çalışanı olduğunu belirtmiştir. 8 ve 9 no’lu yazıhanelerde yer alan
METRO’nun bulunduğu kontuara gidilerek aynı soru yöneltilmiş ve aynı yanıt alınmıştır.
Nihayet AKSEL SEYAHAT, HAS TURİZM, ISPARTA PETROL ve İSTANBUL
SEYAHAT’in tabelalarının bulunduğu 12 no’lu yazıhaneye gidilerek aynı sorular
yöneltilmiş ve yine aynı cevaplar alınmıştır. Bu durum otogardaki KONTUR, ÇANAKKALE
TRUVA, ISPARTA PETROL ve AKSEL SEYAHAT’in gönderdiği cevap yazılarında da
açıkça ifade edilmiştir. Yerinde incelemelerde elde edilenbulgular çerçevesinde Edirne
otogarındaki mevcut durum aşağıdaki tablodaki gibidir:
Tablo 3: Fiili Durumda Edirne Otogarındaki Acenteler ve Hizmet Verdikleri Firmalar
Yazıhane no Otobüs Firmaları Acente Hat
1 Volkan Turizm Mustafa ALTUNHAN Çorlu, Çerkezköy, Hayrabolu, Keşan
2 Volkan Turizm Mustafa ALTUNHAN Keşan-Çorlu
3 Grup Taşımacılığı -
Uzunköprü, Keşan,
Kırklareli, Çorlu,
Tekirdağ, İstanbul’a
grup taşımacılığı
4 Kara Ağa Turizm Kara Ağa Turizm Çorlu, Silivri, Lüleburgaz
5 Buzlu, Kontur, Soma, Çanakkale Truva
Mustafa ALTUNHAN
(Gökhan Turizm-
Salim ALTUNHAN)
Bilecik, Eskişehir,
Çanakkale, Bergama,
Manisa, Kütahya,
Afyon, Konya,
Bandırma, Bursa,
İzmir, Aydın, Denizli,
Isparta, Antalya
6 Ece Turizm Ece Turizm Grup Taşımacılığı
7 Havsa Turizm - Çorlu-Edirne
8 Metro
Mustafa ALTUNHAN
İstanbul, Ankara,
İzmir 9
10 İstanbul Seyahat Mustafa ALTUNHAN Tekirdağ, Babaeski, Lüleburgaz, Muratlı
11 Çağlar Turizm S.S. 9 No’lu Meriçliler Taş. Koop.
Enez, Erikli,
Uzunköprü, Keşan
12 Aksel, Has, Isparta Petrol, Keşan Gürel
Mustafa ALTUNHAN
(Gökhan Turizm-
Salim ALTUNHAN)
Akşehir, Konya,
Adana, İskenderun,
Hatay, İzmir, Aydın,
Nazilli, Denizli,
Isparta, Antalya,
Kırklareli, Alpullu,
Hayrabolu
13 Güneş Tur Güneş Tur Keşan
14
Volkan Metro - - 15
16
Kaynak: 19.10.2016 tarihli Görgü ve Tespit Tutanağı
17-23/384-167
28/59
(88) Tablo 3’te yer alan veriler yorumlanmadan önce, Kurumumuza sunulan kira ve acentelik
sözleşmelerinde belirtilen yazıhane numaraları ile raportörler tarafından otogarda tespit
edilen yazıhane ve acentelik bilgilerinin birbiriyle örtüşmediği, bütün yazıhanelerde kira
sözleşmesi ve yetki belgelerinin bulunmadığı, bazı yazıhanelerin ise kapalı olduğu,
belirtilmelidir. Bu ön bilgiden yola çıkarak tablodaki verilere bakıldığında Edirne çıkışlı ve
varışlı şehirlerarası hatlarda yolcu taşıyan bütün firmaların acenteliğini Mustafa
ALTUNHAN yapmaktadır. Her ne kadar kâğıt üstünde GÖKHAN TURİZM görünse de 5
ve 12 no’lu yazıhanelerde de acentelik hizmetleri Mustafa ALTUNHAN tarafından
verilmektedir. Buna ek olarak otogardaki yazıhanelerden üç tanesinin (14, 15 ve 16 no’lu
yazıhaneler) “Volkan Metro” tabelası altında birleştirilerek tek bir ofis haline getirildiği, bir
tanesinin (1 no’lu yazıhane) “Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat ve Nak Tic. A.Ş.” adı
altında, bir tanesinin (2 no’lu yazıhane) sadece “Volkan Turizm” tabelası altında Mustafa
ALTUNHAN tarafından kullanıldığı; METRO biletlerinin satıldığı iki yazıhanede de (8 ve
9 no’lu yazıhaneler) acentelik hizmetini Mustafa ALTUNHAN’ın verdiği; iki yazıhanenin
ise (5 ve 12 no’lu yazıhaneler) kâğıt üzerinde GÖKHAN TURİZM tarafından kiralandığı
ancak fiiliyatta acentelik hizmetinin Mustafa ALTUNHAN tarafından verildiği
anlaşılmaktadır
(89) Yine otogarda yapılan tespitlere göre, bahse konu yazıhaneler haricinde kalan 3 ve 6
no’lu yazıhanelerde sadece grup taşımacılığı yapıldığı, D1 belgesine sahip olduğu halde
İSTANBUL SEYAHAT’in sadece Trakya Bölgesi içinde yolcu taşıdığı, ECE TURİZM,
Havsa Turizm, Karaağa Turizm, Güneş Tur ve Çağlar Tur adlı şirketlerin de yine Trakya
Bölgesinde Keşan, Lüleburgaz, Çorlu gibi hatlarda yolcu taşıdığı anlaşılmaktadır.
(90) Açıklamalar çerçevesinde acentelik hizmetleri pazarındaki hâkim durum analizi
bakımından otogardaki fiili durum esas alınmıştır. Acentelerin pazar payını belirlemede
dikkate alınması gereken kriter otogardaki acentelerin sayısı veya birbirinden farklı
acentelerin kaç adet yazıhane işlettiğinden ziyade kaç adet otobüs firmasına hizmet
verdiğidir. Diğer bir ifadeyle otogardaki birbirinden bağımsız acente ve yazıhane sayısı
esas alınırsa 12 adet farklı yazıhane ve yedi farklı acente hizmeti vermesi muhtemel
teşebbüs9 olduğu sonucuna varılabilir. Ancak böyle bir varsayım hatalı sonuç
doğuracaktır. Zira acentelik hizmeti vermesi muhtemel yedi teşebbüsten sadece ÖZ
EDİRNE, GÖKHAN TURİZM ve ECE TURİZM acentelerinin F1 yetki belgesi vardır ve D1
yetki belgesi sahibi otobüs firmalarına hizmet verebilmektedir.
(91) Edirne otogarında D1 yetki belgesi sahibi otobüs firmalarına hizmet verebilecek üç
acentenin olduğu tespit edildikten sonra bu acentelerin hangi otobüs firmalarına hizmet
verdiğinin gösterilmesi gerekmektedir. Yukarıdaki tabloda da görüldüğü üzere, ECE
TURİZM yalnız kendi otobüslerine hizmet vermekte, farklı firmalara hizmet
vermemektedir. ECE TURİZM’in otobüs firması ise sadece D2 yetki belgesiyle grup
taşımacılığı yapmaktadır. Diğer bütün D1 belgeli otobüs firmalarının acentesi ya ÖZ
EDİRNE ya da GÖKHAN TURİZM’dir. Dolayısıyla otogarda şehirlerarası yolcu
taşımacılığındaki acentelik tekelinin ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM’in elinde olduğu
anlaşılmaktadır.
(92) Daha önce de ifade edildiği üzere, ÖZ EDİRNE, VOLKAN ve GÖKHAN TURİZM’in dâhil
olduğu yapı Mustafa ALTUNHAN tarafından kontrol edilmektedir. Bu bağlamda söz
konusu yapı sayesinde Mustafa ALTUNHAN yurtiçi yolcu taşımacılığı acenteliği
hizmetleri pazarında da hâkim durumu elinde bulundurmaktadır.


9 VOLKAN, ÖZ EDİRNE, GÖKHAN TURİZM, ECE TURİZM, S.S. 9 No’lu Meriçliler Taş. Koop., GÜNEŞ
TUR ve Kara Ağa Turizm.
17-23/384-167
29/59
(93) Buna ek olarak otogardaki acentelik hizmetlerini NİLÜFER’i de alacak şekilde
genişletirsek acentelerin hizmet verdiği otobüs firmalarının ilgili coğrafi pazar olarak
tanımlanan hatlardaki pazar paylarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede
firma bazında gerçekleştirilen acentelik hizmeti bakımından yolcu sayısı verilerinin de
hâkim durum tespitinde gösterge niteliği taşıyabileceği görülmektedir. Bu bağlamda 2015
yılından itibaren Edirne’den NİLÜFER’in rekabet ettiği hatlarda taşınan yolcu sayılarına
ilişkin grafiklere aşağıda yer verilmiştir.

Grafik 1: Edirne-İstanbul Hattı Firma Bazında Yolcu Sayıları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamalar

Grafik 2: Edirne-Ankara Hattı Firma Bazında Yolcu Sayıları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları

Grafik 3: Edirne-İzmir Hattı Firma Bazında Yolcu Sayıları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları

Grafik-4: Edirne-Bursa Hattı Firma Bazında Yolcu Sayıları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları

17-23/384-167
30/59
(94) Yukarıdaki grafikler incelendiğinde Edirne’den en çok yolcunun İstanbul’a taşındığı
görülmektedir. Örnek teşkil etmesi bakımından METRO, ULUSOY, NİLÜFER ve
ÇANAKKALE TRUVA’nın aynı anda faal olduğu son dönem olan Mayıs 2016 dönemine
ait yolcu istatistikleri incelendiğinde, İstanbul, İzmir, Ankara ve Bursa’ya taşınan toplam
yolcu sayısının yaklaşık %(…..) METRO tarafından taşındığı anlaşılmaktadır. VOLKAN’ın
acenteliğini yaptığı ÇANAKKALE TRUVA, ULUSOY ve METRO ile söz konusu
güzergâhlara taşınan yolcu sayısının toplam yolcu sayısına oranının %(…..) ulaştığı
görülmektedir. Anılan güzergâhlara taşınan yolcu sayıları bazında da en çok yolcunun
VOLKAN’ın acenteliğini yaptığı firmalarca taşındığı sonucuna ulaşılmaktadır.
(95) Hâkim durum tespitinde dikkate alınan bir başka husus pazara girişteki zorluklar ile
pazardaki büyüme engelleridir. Zira pazarda faaliyet gösteren teşebbüslerin büyüme ya
da pazara yeni teşebbüslerin girme olasılığı da incelenen teşebbüsün davranışları
üzerinde rekabetçi bir baskı oluşturabilmektedir. Ancak böyle bir baskıdan
bahsedebilmek için büyümenin ya da pazara girişin muhtemel olması, uygun zamanda
gerçekleşebilecek ve yeterli olması gerekmektedir.
(96) Edirne’deki durum bu çerçevede değerlendirildiğinde, Mustafa ALTUNHAN’ın işletmekte
olduğu otogarda acentelere ya da otobüs firmalarına yer kiralamak yerine acentelik
hizmeti vermeyi tercih ettiği anlaşılmıştır. 2013 yılında Kurul’un verdiği idari para cezasını
takiben Mustafa ALTUNHAN’ın otobüs firmalarıyla bizzat acentelik sözleşmeleri akdettiği
görülmüş olup yerinde incelemeler esnasında bunun nedeni sorulmuştur. Mustafa
ALTUNHAN, VOLKAN’da yapılan yerinde incelemede yerel firmalarla kira sözleşmesi
yaptığını, büyük otobüs firmalarına ise acentelik hizmeti verdiğini belirterek bu sayede
daha çok yolcu taşındığına ve acentelikten doğan kazancının arttığına işaret etmiştir. Bu
durum bilgi ve belge talep edilen otobüs firmalarınca iletilen bilgilerle de desteklenmiştir.
ÇANAKKALE TRUVA’dan gelen cevap yazısında:
“Edirne otogarında doğrudan faaliyet göstermek için müracaat yapılmamıştır,
Yapılmamasının nedeni, Edirne otogarındaki tekelleşmedir. Tüm firmaların
acenteliği tek bir firma yapmaktadır. Kendi firmamız adına kiralama yaparak faaliyet
göstermek mümkün görünmemektedir.”
ifadeleri kullanılmıştır.
(97) PAMUKKALE’nin vekili ile 02.11.2016 tarihinde yapılan görüşmede bu husus,
“Edirne otogarında faaliyet gösterebilmek için otogar işleticisine şifahi olarak
Temmuz 2015 döneminde bir başvurumuz oldu. Bize otogarda boş yazıhane
olmadığı ancak istersek acentelik verebilecekleri yönünde bir cevap iletildi.(…)
Edirne'de ki otogar işleticisi firma bize boş yazıhane bulunmadığını bildirmiş ve
sonrasında bizi acentelik ilişkisi çerçevesinde çalışmaya yönlendirmiştir.”
şeklinde ifade edilmiştir.
(98) Bu bilgilerden hareketle, Mustafa ALTUNHAN’ın otogarda faaliyet göstermek isteyen D1
yetkisine sahip otobüs firmalarının kendileri dışında bir acente ile çalışmalarını engellediği
ve acente olmaksızın faaliyet göstermek isteyenlere de yazıhane kiralamaktan kaçındığı,
bu şekilde, KAMİL KOÇ ve PAMUKKALE örneğinde olduğu gibi, söz konusu pazarda
kendisine rekabet baskısı yaratabilecek muhtemel, uygun zamanlı ve yeterli girişleri
zorlaştırdığı anlaşılmaktadır.

17-23/384-167
31/59
(99) İncelenen teşebbüsün müşterilerinin alıcı gücü de hâkim durum analizinde kullanılan bir
diğer kriterdir. Alıcıların alternatif temin kaynakları hakkında yeterince bilgili ve makul bir
süre içerisinde başka bir sağlayıcıya geçmek ya da kendi arzını yaratmak imkânına sahip
olması hâkim durumdaki teşebbüs üzerinde rekabetçi baskı yaratabilmektedir.
(100) Edirne otogarındaki acentelik faaliyetlerine bakıldığında, F1 acentelik belgesine sahip ve
fiilen hizmet sunan bağımsız bir teşebbüsün bulunmadığı anlaşılmaktadır. Acentelik
hizmeti almak isteyen bir müşterinin burada başka bir acente ile anlaşması Mustafa
ALTUNHAN tarafından engellenmekte; acentelik hizmeti almadan doğrudan yazıhane
kiralamak isteyen firmalara ise boş yazıhane bulunmadığı gerekçesiyle yazıhane tahsisi
yapılmamaktadır. Bu nedenle alıcıların kendi arzını oluşturması ya da başka bir acenteyle
anlaşmaları mümkün görünmemektedir.
(101) Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61. ve 62. maddeleri uyarınca alternatif terminal tahsisi
talepleri ise Edirne Belediyesi tarafından reddedilmekte, mahkeme kararı olmaksızın bu
tür taleplerin olumlu karşılık bulması olası görünmemektedir. Aynı şekilde, otogarda
bağımsız olarak hâlihazırda faaliyet gösteren F1 belgeli bir acentenin bulunmayışı
otogara acente ile girişleri imkânsız hale getirmektedir. Bu nedenle otobüs firmalarının
kendi arzlarını oluşturmak ya da makul süre içinde başka sağlayıcıya geçmek gibi
imkânlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. KILAVUZ’da yer alan açıklamalar ve somut
olay özelinde yer verilen bilgiler çerçevesinde Mustafa ALTUNHAN’ın Edirne’de yurt içi
yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarında da hâkim durumda olduğu tespit edilmiştir.
I.5.3. Hâkim Durumun Sözleşme Yapmanın Reddi Yoluyla Kötüye Kullanılması
Değerlendirmesi
(102) KILAVUZ’da, hâkim durumdaki bir teşebbüsün sözleşme yapmayı reddetme eylemi
değerlendirilirken ihlalin tespiti için üç koşulun birlikte varlığının arandığı belirtilmektedir.
Bu çerçevede, reddetme, alt pazarda rekabet etmek için vazgeçilmez bir ürüne ya da
hizmete ilişkin olmalı; reddetmenin, alt pazarda etkin rekabeti ortadan kaldırması
muhtemel olmalı ve reddetmenin tüketici zararına yol açması muhtemel olmalıdır. Bunun
yanı sıra Kanun’un 6. maddesinin uygulanmasında Kurul, hâkim durumdaki teşebbüsün,
incelemeye konu davranışına ilişkin olarak sunduğu haklı gerekçe iddialarını da göz
önünde bulundurmaktadır. Somut olay bakımından bu koşulların gerçekleşip
gerçekleşmediği öncelikle reddetme eyleminin varlığının irdelenmesinin ardından
aşağıdaki bölümlerde değerlendirilecektir.
I.5.3.1. Reddetme Eyleminin Varlığı
(103) Rekabet hukuku uygulamasında, esas olarak, hâkim durumda olsun ya da olmasın tüm
teşebbüslerin iş yapacakları teşebbüsleri özgürce seçme ve mülkiyetlerinde bulunan
varlıklar üzerinde özgürce tasarruf edebilme hakları olduğu kabul edilmektedir. Bununla
birlikte, istisnai bazı durumlarda hâkim durumdaki teşebbüslerin sözleşme yapmayı
reddetmeleri rekabeti kısıtlayıcı bir davranış olarak değerlendirilebilmektedir. Bir
teşebbüsün ürettiği mal ya da hizmetler ile sahibi olduğu maddi ya da gayri maddi işletme
unsurlarını diğer teşebbüslere sağlamaması ya da bunların diğer teşebbüsler tarafından
kullanılmasına doğrudan veya dolaylı olarak izin vermemesi sözleşme yapmayı reddetme
olarak ele alınmaktadır. KILAVUZ’un 39. paragrafına göre sözleşme yapmayı reddetme,
mal, hizmet ya da unsura ilişkin mevcut bir sözleşme ilişkisinin kesilmesi şeklinde
olabileceği gibi, potansiyel müşterilerin sözleşme taleplerinin reddedilmesi şeklinde de
olabilmektedir.

17-23/384-167
32/59
(104) Edirne otogarında cereyan eden olaylara bakıldığında, ÖZ EDİRNE ile NİLÜFER
arasında 28.03.2014 tarihinde akdedilen acentelik sözleşmesinin 18.05.2015 tarihinde
ÖZ EDİRNE tarafından tek taraflı olarak feshedildiği, taraflar arasında 31.08.2015
tarihinde yeniden bir acentelik sözleşmesinin imzalandığı, 21.09.2015 tarihinde bu
sözleşmenin de ÖZ EDİRNE tarafından feshedildiği ve sonrasında NİLÜFER’le yeni bir
sözleşme imzalanmadığı görülmüştür. NİLÜFER’in acente olmaksızın yazıhane kiralama
yönündeki olası talepleri ise boş yazıhane olmadığı belirtilerek engellenmiştir.
(105) NİLÜFER gibi Edirne’den diğer şehirlerarası hatlarda yolcu taşımak üzere Edirne
otogarında yer talep eden firmalar olan KAMİL KOÇ ve PAMUKKALE bakımından ret
eyleminin gerçekleşip gerçekleşmediği de incelenmelidir. Bu firmalardan sağlanan bilgiler
doğrultusunda, KAMİL KOÇ’un 2014 yılı Eylül ayında, PAMUKKALE’nin 2015 yılı
Temmuz ayında Edirne otogarında yer alabilmek için otogar işleticisine başvuruda
bulunduğu, işleticinin boş yazıhane bulunmadığını, isterlerse acentelik hizmeti
verebileceklerini belirterek her iki firmayı da otogara almadığı anlaşılmaktadır.
(106) Otogar işleticisinin gerek terminal işleticisi sıfatıyla yazıhane kiralamaktan kaçınması ve
otobüs firmalarını acentelik vermeye zorlaması; gerekse acentelik sözleşmelerini
feshederek mevcut akdi ilişkiyi sonlandırması sözleşme yapmanın reddi olarak
nitelendirilebilecektir.
I.5.3.2. Redde Konu Olan Ürünün veya Hizmetin Alt Pazarda Rekabet Etmek için
Vazgeçilmez Olması
(107) Edirne otogarının karayolu ile yolcu taşımacılığı hizmetleri pazarında nesnel olarak
gerekli olup olmadığına ilişkin analizin başlangıç noktasını terminal işletmelerine Karayolu
Taşıma Kanunu ve bu Kanun kapsamında çıkarılan Yönetmelik tarafından atfedilen önem
oluşturmaktadır. Terminallerin yasal niteliklerine ilişkin bu özelliği hem mevcut hem de
potansiyel ikame imkânlarını doğrudan etkileyen bir durumdur.
(108) Karayolu Taşıma Kanunu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin, terminal kullanımına
ilişkin “I.2.1. Karayoluyla Taşımacılık ve Şehirlerarası Otobüs Terminali İşletmeciliği
Sektörlerine İlişkin Bilgiler” başlıklı bölümde daha ayrıntılı yer verilen düzenlemeler
aşağıdaki tabloda toplulaştırılmıştır.

17-23/384-167
33/59
Tablo 4: KarayoluTaşıma Kanunu ve Yönetmeliği’nin İlgili Hükümleri
Düzenleme Madde/Fıkra No İçerik Önemi
Karayolu
Taşıma
Kanunu
Madde 32
Fıkra:1/2
Düzenli seferli yolcu taşımalarında kalkış ve
varışların bir terminalden yapılması esastır. Ancak
yeri ve zamanı önceden belirlenen ve nitelikleri
yönetmelikte tespit edilen ara duraklarda da yolcu
indirmesi ve bindirmesi yapılabilir.
Yolcu taşımacılarının, en az bir yolcu terminaline
bağımsız olarak veya birlikte sahip olmaları veya
bu terminalin kullanma hakkını haiz olmaları
zorunludur.
Terminalin karayolu
taşımacılığı yapan
firmalar
bakımından kanuni
zorunluluk
niteliğinde olması.
Karayolu
Taşıma
Yönetmeliği
Madde 60
Fıkra: 1-5
(1)Tarifeli yolcu taşımalarında kalkış ve varışların
bir terminalden yapılması esastır. Terminal ve ara
duraklar dışında yolcu indirilip bindirilmez.
(2) Tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi
sahiplerine taşıma hattı verilebilmesi için;
kendilerinin veya acentelerinin, seferlerin
başladığı kalkış ve bittiği varış noktalarındaki en
az bir yolcu terminaline bağımsız olarak veya
birlikte sahip olmaları veya bu terminalin kullanma
hakkını haiz olmaları zorunludur.
(3) Tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi
sahiplerinin kalkış ve varış noktaları dışında yolcu
indirip bindirebilmeleri için kendilerinin veya
acentelerinin ara durak tanımına uygun bir yere
sahip veya kullanım hakkını haiz olmaları
zorunludur. Yeri ve zamanı önceden belirlenen
ara duraklarda da yolcu indirilip, bindirilerek bilet
satışı yapılabilir. Ara duraklarda bilet satışı
yapılabilmesi ve yolcu alınabilmesi için yetki
belgesi sahibine ait bir şube veya acentesi olması
şarttır.
(4) Ara duraklar seyahatin başladığı ilk kalkış ve
son varış yeri olarak kullanılamaz.
(5) (Değişik:RG-31/12/2011-28159) Yolcu
taşımacılığı yetki belgesi sahiplerinin belediye
sınırları içinde terminal dışındaki yerlerde yolcu
indirilip bindirilebilmesi için Büyükşehirlerde
Ulaşım Koordinasyon Merkezinin, diğer yerlerde
ilgili belediyenin izin vermesi gerekir.
Terminal dışında
belirlenen ara
durakların
seferlerin ilk kalkış
ve varış yeri olarak
kullanılamaması,
bu nedenle de
terminallere ikame
niteliği taşımaması.
Karayolu
Taşıma
Yönetmeliği

Madde 61
Fıkra: 1
(1) Yolcu terminalinin bulunmadığı yerleşim
birimlerinde, tarifeli yolcu taşımacılığında
kullanılmak üzere ilgili mahalli makamlarca
yolcuların asgari ihtiyaçlarını karşılayacak fiziki
şartları haiz bir yer tahsis edilir veya belirlenir.
Tahsis edilen veya belirlenen bu yerle ilgili mülki
veya mahalli makamlarca düzenlenen resmi
belgenin tarifeli yolcu taşımacılığı yetki belgesi
sahibi/sahipleri tarafından Bakanlığa verilmesi
halinde bu yerler ara durak veya kalkış veya varış
noktası olarak kullanılabilir.
Yolcu
terminallerinin
bulunmadığı ya da
yer tahsisinin
sağlanmadığı
hallerde, alternatif
yer tahsisi
hususunda yetkinin
mahalli makamlara
tanınmış olması.
Madde 62
Fıkra 1
Yolcu terminallerinde yer bulunmaması veya
terminal işletmecileri tarafından yer tahsis
edilememesinin/edilmemesinin belgelenmesi
hallerinde; bu Yönetmeliğin 61 inci maddesi
hükümleri uygulanır.
Kaynak: Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği

17-23/384-167
34/59
(109) Yukarıdaki tabloda yer verilen bilgilerin açıkça işaret ettiği husus, genel olarak
terminallerin karayolu ile yolcu taşımacılığı iktisadi faaliyeti için kanuni zorunluluk
niteliğinde, vazgeçilmez bir unsur olduğudur. Yetki belgelerinde bu gerekliliği yerine
getirdiğini belgeleyemeyen, bu anlamda otogarda faaliyet gösteremeyen ya da acentelik
ilişkisi tesis edemeyen firmaların iktisadi faaliyetlerine devam edemeyecekleri açıktır.
Edirne otogarı özelinde değerlendirildiğinde, otogar yönetimi ile sözleşme imzalamak
isteyen teşebbüslerin iktisadi faaliyetleri açısından bahse konu otogarın önemi açık
olmakla birlikte, bu tarz bir sözleşme otogarı işleten firma tarafından yapılmamaktadır.
(110) Nitekim KILAVUZ’un 44. paragrafında da belirtildiği üzere vazgeçilmezlik koşulunu
değerlendirirken Kurul, reddetmeye konu unsurun alt pazarda etkin bir şekilde rekabet
edebilmek için nesnel olarak gerekli olmasını aramaktadır. Bu durum, reddetmenin
olumsuz sonuçlarını –en azından uzun vadede– telafi edebilmek için rakiplerin sözleşme
talebine konu olan unsurun alt pazarda başvurabilecekleri mevcut ya da potansiyel bir
ikamesinin bulunmaması halinde söz konusu olmaktadır. İlgili unsurun mevcut veya
potansiyel ikamesinin olup olmadığını değerlendirirken Kurul, hâkim durumda bulunan
teşebbüsün rakiplerinin öngörülebilir bir gelecekte söz konusu unsuru etkin bir şekilde
tekrar oluşturup oluşturamayacaklarını göz önünde bulundurmaktadır. Kurul, her bir
dosya bakımından pazarın dinamik yapısını ve ilgili unsurun sağladığı pazar gücünün
sürdürülebilirliğini ayrıca göz önünde bulundurmaktadır.
(111) Edirne otogarı özelinde nesnel gereklilik testinin ilk basamağı ile de ilişkili biçimde yanıtı
aranması gerekli ilk soru, hâlihazırda Edirne terminali işletmecisi ile sözleşme
yapamayan teşebbüslerin mevcut durumda etkin rekabet için gerekli başka
alternatiflerinin olup olmadığıdır. Edirne il merkezi sınırları içinde başka terminal
bulunmamaktadır. Şikâyetçinin mevcut durumda kullanmakta olduğu terminal ise
Belediye tarafından, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına istinaden koşullu
olarak, sadece NİLÜFER’e tahsis edilmiştir. NİLÜFER ve diğer otobüs firmaları
bakımından etkin şekilde rekabet edebilmek için gerekli ve kalıcı bir alternatifin
öngörülebilir bir gelecekte oluşturulma ihtimalinin bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
(112) Bununla birlikte incelenmesi gereken diğer bir husus da potansiyel ikame imkânlarının
olup olmadığıdır. Bu bakımdan alternatif otogar yapımının teknik, hukuki veya ekonomik
açıdan imkânsız olup olmadığı değerlendirilmelidir. Edirne otogarından yer
kiralayamayan bir otobüs işletmecisinin önünde potansiyel ikame niteliğinde bir terminal
için aşağıda ayrıntılı olarak incelenecek iki ihtimal bulunmaktadır:
- Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 61. ve 62. maddelerinin sağladığı haklardan
yararlanmak suretiyle, otogarda yer alamadığını mahalli ya da mülki idarelerce
asgari ihtiyaçlarını karşılayacak fiziki şartları haiz bir yer tahsis için izin verilmesini
sağlamak (alternatif yer tahsis izni).
- Mahalli idarelerce gerekli izinlerin sağlandığı varsayımı altında alternatif otogar
yatırımı/işletmesi gerçekleştirmek (Aaternatif otogar inşası).
Alternatif Yer Tahsis İzni:
(113) Soruşturma sürecinde yapılan incelemeler ve edilen bilgiler ışığında acentelik sözleşmesi
feshedilerek otogar dışında bırakılan NİLÜFER’in otogar dışında terminal alanı
edinebilmek için birtakım girişimlerde bulunduğu, bu amaçla Edirne Belediyesine
başvuruda bulunduğu ve bu başvurusunun reddedildiği anlaşılmıştır. Benzer şekilde
PAMUKKALE’nin de otogar dışında başka bir alanda terminal edinme girişimi de Belediye
tarafından olumsuz karşılanmıştır.

17-23/384-167
35/59
(114) Belediyenin ret işlemine karşı NİLÜFER’in açtığı iptal davası kapsamında idare
mahkemesince yürütmenin durdurulması kararı verilmiştir. Bu kararda;
- Davalı idarenin dava konusu işlem tarihinden önce otogardaki boş/dolu yer durumu
ile ilgili kendisinden bilgi istediği Edirne Otogarı işleticisi Volkan Turizm Seyahat ve
Nakliyat Ticaret Ltd. Şti'nin hazırladığı 06/01/2016 günlü yazıda; Edirne Otogarında
boş yazıhane olmadığı, otogarda yeni hizmet verecek firmaların sadece acente
hizmeti alabileceğinin belirtildiği,
- Mahkememiz ara kararı üzerine otogar işleticisi tarafından tekrar gönderilen yazıda
da otogardaki tüm yazıhanelerin ve peronların dolu olduğu, dolayısıyla Edirne
Otogarında yeni faaliyette bulunmak isteyen bir firmaya kiralanabilecek bir yazıhane
ve firmanın kalkış-varış yeri olarak kullanabilecek bir peron bulunmadığının
anlaşıldığı,
- Bir an için davacı firmanın Edirne Otogarında faaliyette bulunabileceği bir yer imkânı
olduğu düşünülse dahi, Edirne Otogarının 2012 yılında Volkan Turizm Seyahat ve
Nakliyat Ticaret Ltd. Şti'ne ihale yolu ile kiralanmasından sonra, ilgili firma ile davacı
firma arasında bir çok kez sorunlar yaşandığı, otogar işleticisi firmanın
davranışlarının ticari hayatta haksız rekabet oluşturduğu iddiası ile ilgili yapılan
şikâyet sonucunda da, üst pazarda hâkim durumda olan otogar işleticisi firmanın
sözleşme yapmaktan kaçınmak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması
Hakkında Kanun hükümlerini ihlal ettiğine karar verildiği,
- Davacı firmanın Edirne Otogarında faaliyette bulunmak amacı ile 2014 ve 2015
yıllarında işletici firma ile sözleşme imzalamasına karşın sözleşmelerin tek taraflı
olarak işletici tarafından fesih edildiği görülmekte olup, Karayolu Taşıma
Yönetmeliğinin 62. maddesinde düzenlenen "terminal işletmecileri tarafından yer
tahsis edilememesinin/edilmemesinin belgelenmesi" halinin olayda gerçekleştiği
tespitleri yapılmıştır.
(115) Görüldüğü üzere, Mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararının esaslı noktasını;
otogar işleticisinin otogarda boş yazıhane bulunmadığı yönündeki istikrarlı beyanları,
VOLKAN’ın daha önce de sözleşme yapmaktan kaçınmak suretiyle hâkim durumunu
kötüye kullandığının Rekabet Kurulunun kararıyla tespit edilmiş olduğu ve NİLÜFER ile
VOLKAN arasında husumet bulunduğu hususları oluşturmaktadır.
(116) Somut olay bakımından incelendiğinde ise, gerek otogar işleticisinin otogardaki boş
yazıhaneleri kendisinin ofis olarak kullanıp yer olmadığından bahisle otobüs firmalarını
acentelik vermeye zorlaması gerekse Edirne Belediyesinin kendisine yapılan başvuruları
VOLKAN’dan aldığı görüşlere dayanarak reddetmesi nedeniyle ilgili Yönetmelik
çerçevesinde alternatif yer temini için gerekli koşulların oluştuğuna yönelik bir görüş
beyan etmesi mümkün görünmemektedir. Nitekim Edirne Belediyesinin VOLKAN ile bir
otobüs firması arasındaki anlaşmazlık nedeniyle alternatif terminallere izin vermesi,
Edirne Belediyesinin mülkiyetinde olan ve sadece işletim hakları devredilmiş olan otogarı
işlevsiz hale getirecektir. Öyle ki, yeni bir otogar kurulması mevcut otogarın değerini
düşüreceği ve toplu taşıma araçlarını alternatif otogarlara yönlendirmesinin taşıma
maliyetlerini artıracağı ve trafik yoğunluğuna neden olacağı için Edirne Belediyesince
olumlu karşılanmayacaktır.
(117) Dolayısıyla bu tespitler doğrultusunda şikâyetçi teşebbüs bakımından Edirne Otogarına
alternatif teşkil edecek bir yerin tahsis edilmesinin önünde engellerin bulunduğunu
belirtmek mümkündür.
Alternatif Otogar İşletimi:

17-23/384-167
36/59
(118) Potansiyel ikame imkânları bakımından incelenmesi gereken bir başka husus VOLKAN
ile eşit etkinlikte olduğu varsayılan hipotetik bir firma tarafından, gerekli izinlerin alındığı
varsayımı altında, alternatif otogar işletmenin uygun (feasible) olup olmadığıdır. Bu
çerçevede Edirne Belediyesinden 2016 yılında yaklaşık alternatif otogar işletmenin
maliyetine ilişkin bilgi talep edilmiştir.
(119) Gelen cevap yazısına göre Edirne Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından
şehrin imar planlarında mevcut terminal alanı haricinde başkaca terminal alanı fonksiyonu
olan alan bulunmadığı tespit edilmiştir. Ancak yeni terminal kurulması ile ilgili maliyete
dair yapılan analizde yeni bir terminalin 2016 yılı aylık tahmini işletme maliyetinin 108.550
TL olacağı, 2016 yılı yıllık tahmini işletme maliyetinin 1.302.600 TL olacağı belirtilmiştir.
Raporda, arsanın satın alınmasıyla tesisin yapılmasının 2016 yılı tahmini toplam yatırım
maliyetinin 3.170.000 TL olacağı ve arsanın satın alınmasıyla tesisin yapılmasının 2016
yılı olarak ilk yıl için tahmini yatırım ve işletme maliyetinin 4.472.600 TL olacağı ifade
edilmiştir. Nihayet arsanın kiralanmasıyla terminal yapılmasının 2016 yılı ilk yıl için
tahmini yatırım ve işletme toplam maliyetinin 2.628.600 TL olacağı değerlendirilmiştir.
- Mevcut düzenlemeler çerçevesinde alternatif yer temin edilmesi bakımından gerekli
olan hukuki şartların yerine getirilme zorluğu ve bu bağlamda Edirne Belediyesinin
kendi mülkiyetinde bulunan bir terminali etkisizleştirecek ve trafik yoğunluğu
oluşturacak alternatif bir terminale izin vermesi için gerekli koşulların oluşmasının
muhtemel olmayacağı,
- Aynı zamanda ihtiyacı karşılayabilecek boş kapasiteli bir terminal varken alternatif
terminal yapım ve işletim masraflarının da yüksek olacağı,
hususları göz önüne alındığında Edirne ilinde karayolu ile yolcu taşımacılığı hizmetleri
pazarında faaliyet gösteren teşebbüsler bakımından mevcut ya da potansiyel ikame
imkanı olmadığından Edirne terminalinin etkin rekabet için nesnel olarak gerekli olduğu
sonucuna ulaşılmıştır.
I.5.3.3. Reddetmenin Alt Pazarda Etkin Rekabeti Ortadan Kaldırmasının Muhtemel
Olması
(120) KILAVUZ’un 46. paragrafına göre, hâkim durumdaki teşebbüsün sözleşme yapmayı
reddetmesinin hemen ya da zaman içinde alt pazarda etkin rekabetin ortadan
kaldırılmasına yol açmasının muhtemel olup olmadığı değerlendirilmektedir. Hâkim
durumdaki teşebbüsün alt pazardaki payı büyüdükçe, sözleşme yapmayı reddetme
sonucunda alt pazardaki etkin rekabetin ortadan kaldırılması olasılığı artmaktadır. Ayrıca,
hâkim durumda bulunan teşebbüsün alt pazardaki rakiplerine kıyasla daha az kapasite
kısıtı bulunması ve ürettiği mal veya hizmetlerin rakiplerin ürettiği mal ya da hizmetlerle
yakın ikame olması durumunda alt pazardaki etkin rekabetin ortadan kalkması olasılığının
daha yüksek olduğu değerlendirilmektedir. Zira bu durumda sözleşme yapmayı reddetme
sonucunda etkilenen rakiplerin oranı ve bu davranış sonucunda pazarın kapatıldığı
rakiplere yönelik talebin hâkim durumdaki teşebbüse kayma düzeyi artmaktadır.

17-23/384-167
37/59
(121) KILAVUZ’da açıklanan hususun Edirne otogarındaki durum çerçevesinde ele alınabilmesi
için ilk olarak VOLKAN’ın hâkim durumda bulunduğu pazarlardan etkilenen alt pazarın
tespit edilmesi gerekecektir. Gerek otogar işletmeciliğinin gerekse acentelik hizmetlerinin
doğrudan etkilediği alt pazar karayolu ile yolcu taşıma hizmetleri pazarıdır. Bu nedenle
anılan üst pazarlarda gerçekleştirilen eylemler rekabet karşıtı etkilerini bu alt pazarda
hissettirecektir. Bu kapsamda karayolu ile yolcu taşımacılığı yapan otobüs firmalarının
etkin rekabet edebilmesi için Edirne ilindeki ekonomik faaliyetlerine ilişkin kararlarını
özgürce alabilmesi ve ticari faaliyetlerini bu şekilde sürdürebilmesi gerekmektedir. Bu
dosyaya konu şikâyet bakımından alt pazardaki rekabetin nasıl etkilendiği, şikâyetçinin
faaliyet gösterdiği hatlar özelinde ele alınacak; bu hatlardaki rakiplerin ve rekabet
koşullarının değişimi incelenecektir.
(122) 2013 yılında Rekabet Kurulunun idari yaptırım kararından sonra Edirne otogarında
yaşanan gelişmelere bakıldığında VOLKAN’ın yazıhane kiralamak yerine Edirne’den
şehirlerarası hatlarda yolcu taşıyan bütün otobüs firmalarının acenteliğini yapmak istediği
anlaşılmaktadır. Bu çerçevede, Kurul kararından sonra NİLÜFER’in rekabet ettiği
hatlarda METRO’nun ve ULUSOY’un faaliyet göstermekte olduğu görülmektedir. Başta
İstanbul olmak üzere Edirne çıkışlı ana hatlara yolcu taşımak için Kamil KOÇ 11.09.2014
tarihinde otogardan yazıhane kiralamak için başvuruda bulunmuştur. VOLKAN
29.09.2014 tarihinde bu başvuruyu boş yazıhane olmadığı ve ancak kendisinden
acentelik hizmeti alınabileceği gerekçesiyle reddetmiştir.
(123) PAMUKKALE’nin 2015 yılı Mayıs ayında VOLKAN’dan boş yazıhane kiralamak istediği,
ancak bu talebin boş yazıhane bulunmadığı ancak istenirse acentelik hizmeti
verilebileceği gerekçesiyle reddedildiği, bunun üzerine takip eden taleplerin de
reddedilmeye devam ettiği, Edirne Belediyesine iletilen talebe de VOLKAN’ın yazısına
istinaden olumsuz yanıt verildiği görülmektedir. PAMUKKALE’nin boş yazıhane olup
olmadığının tespit edilmesine yönelik olarak Edirne 1. Sulh Hukuk Mahkemesince
yaptırılan bilirkişi incelemesinde, otogarın 1 ve 2 numaralı ofislerinin birleştirilmiş olduğu;
yine 14,15, ve 16 numaralı ofislerinin de birleştirilmiş olduğunun tespit edildiği ancak bu
ofisleri esasında kimin kullandığına dair hiçbir tespitin yapılmadığı, sadece görünüş
itibarıyla bütün yazıhanelerin dolu olduğunun tespit edildiği görülmektedir. Özellikle 14,
15 ve 16 numaralı ofislerin günümüzde de birleştirilerek VOLKAN tarafından sadece ofis
olarak kullanıldığı raportörler tarafından da tespit edilmiştir. Bu verilerden yola çıkarak
VOLKAN’ın bütün yazıhaneleri kendisinin doldurduğu ve bu şekilde yazıhane kiralama
taleplerine olumsuz yanıt verdiği görülmektedir.
(124) VOLKAN’ın acentelik usulüyle çalışmak istemesinin ve yazıhane kiralamaktan
kaçınmasının, otogardaki yolcu taşıma faaliyetleri bakımından sadece kiralayan olarak
pasif kalmak istememesinden, acentelik yaparak hem kazancını artırmak hem de
otobüslerin sefer saat ve sayılarına, peron seçimine ve bilet satışlarına müdahale etmek
istemesinden kaynaklandığı değerlendirilmektedir. Nitekim bu husus ÇANAKKALE
TRUVA tarafından da “dolaylı olarak tüm otobüs firmalarının acentesi Volkan Yolcu
Taşıma A.Ş. olduğu için bilet satışları, otobüs kalkış saatleri, peron seçimi, yolcuya karşı
sorumluluk ve davranışları kendileri tespit edip otobüs firmalarına karşı eşitsizlik
yaptıkları” şeklinde ifade edilmiştir. Bu çerçevede akla gelecek ikinci soru ise başta
NİLÜFER olmak üzere PAMUKKALE ve KAMİL KOÇ’a acentelik vermek yerine
yazıhaneleri VOLKAN’ın neden kendisinin işletmeye devam ettiğidir. Bu sorunun yanıtı
hakkında METRO’nun göndermiş olduğu cevap yazısında şu ifadeler bulunmaktadır:
“Hâlihazırda Volkan Yolcu Taşımacılığı ve grup şirketleri adına kayıtlı olan yaklaşık 50
araç "Taşıma (Kiralama) Sözleşmeleri" uyarınca şirketimiz yetki belgesi ve filosuna
kayıtlı şekilde çalışmaktadır (…) Şirketimiz hizmet standartlarına uygun durumdaki bu
çok sayıdaki aracın sağlayacağı katkı da hiç kuşkusuz kararımızda etkili olmuştur.”
17-23/384-167
38/59
(125) METRO’nun beyanlarından da anlaşılacağı üzere, bu firma VOLKAN’ın araçlarını
kullanmaktadır. Dolayısıyla bu çalışma modelinde VOLKAN’ın kazancı sıradan bir
acentelik ilişkisinden çok daha fazla olmaktadır. Öyle ki, VOLKAN, METRO’nun acentesi
olmaktan öte, METRO logosuyla kendi araçlarını çalıştırmaktadır. Dolayısıyla
METRO’nun yolcu sayısının artması dolaylı olarak VOLKAN’ın kazancını artırmaktadır.
Nitekim bu husus şikâyetçiyle gerçekleştirilen görüşmede de İhsan AKSOY, NİLÜFER’in
otogarda faaliyet göstermesinin METRO’nun yolcu sayısını azaltacağını bunun da
VOLKAN tarafından arzu edilen bir durum olmadığını belirtmiştir. Yapılan son yerinde
incelemede Edirne’den İstanbul’a otogarda yolcu taşıyan tek firmanın METRO olduğu
yazıhanelerdeki çalışanlarca da ifade edilmiştir.
(126) Edirne otogarındaki fiili durum ciddi bir yoğunlaşmaya işaret etmekte olup alt pazarlardaki
rekabetçi baskıların dışlanması koşulunun dosya özelinde gerçekleştiği görülmektedir.
VOLKAN’ın pazara giriş yapmak isteyen otobüs firmalarını kendisiyle acentelik
sözleşmesi yapmaya teşvik ettiği, söz konusu firmaların ticari politikaları nedeniyle bu
seçeneğe sıcak bakmamaları halinde de Edirne otogarı dışında kaldıkları anlaşılmıştır.
NİLÜFER’in ise mevcut acentelik sözleşmesi feshedilerek otogar dışında bırakıldığı,
alternatif terminal tahsisinin ancak mahkeme kararına istinaden koşullu olarak yapıldığı,
şehir içi servislerin kaldırılması ve toplu ulaşım taşıtlarının güzergâhının elverişsiz olması
nedeniyle bu terminale yolcuların ulaşımının zorlaştırıldığı, bu şekilde NİLÜFER’in
rekabetinin de zorlaştırıldığı anlaşılmıştır. VOLKAN tarafından yapılan uygulamalar,
pazarda daha önce faaliyet gösteren teşebbüslerin yasal zorunluluklarını yerine
getirememeleri nedeniyle pazar dışında kalmaları ve dolayısıyla rekabetçi bir pazarda
olması beklenen rekabetçi baskıların büyük oranda azalması ile sonuçlanmıştır. Alt
pazardaki fiili rekabetin dışlanmasına benzer bir durum potansiyel rekabet bakımından
da geçerli görünmektedir. PAMUKKALE ve KAMİL KOÇ’a yazıhane kiralamayı
reddederek VOLKAN otogardaki potansiyel rekabeti de engellemektedir.
(127) Yer verilen bilgi ve belgeler çerçevesinde VOLKAN’ın eylemlerinin Edirne’de yurtiçi yolcu
taşıma acenteliği pazarı ve karayolu ile yolcu taşımacılığı pazarında fiili rekabetin
azalmasına yol açtığı, pazara girme ihtimali olan teşebbüslere yazıhane verilmeyerek
potansiyel rekabetin de dışlandığı anlaşılmaktadır. İlgili pazarlarda rekabetin
engellenmesi neticesinde “alt pazarda etkin rekabetin ortadan kaldırılmasının muhtemel
olması” koşulunun sağlandığı sonucuna ulaşılmıştır.
I.5.3.4. Reddetmenin Tüketici Zararına Yol Açmasının Muhtemel Olması
(128) Hâkim durumdaki teşebbüsün reddetme davranışının ihlal olarak nitelendirilebilmesi için
gerekli olan koşullardan bir diğeri reddetme eyleminin tüketici zararına yol açmasıdır.
Tüketici refahının korunması şüphesiz Rekabet Hukukunun en temel hedeflerinden
biridir. Bununla birlikte tüketici refahının korunması, pazarda faaliyet gösteren rakiplerin
korunması anlamına gelmemektedir. Burada korunan tüketici menfaati, etkin rekabetin
varlığı halinde ortaya çıkan tüketici refahının meşru rekabete dayanmayan yollarla
azaltılmasını önlemektir. Bir başka ifade ile rakiplerin piyasa dışına çıkması kendiliğinden
tüketici refahının azaltılması sonucunu doğurmayacak; etkin rekabete katkı sağlayan ya
da sağlama potansiyeli olan firmaların rekabet karşıtı eylemlerle pazar dışına itilmesi
halinde tüketici refahının azalması gündeme gelecektir.

17-23/384-167
39/59
(129) KILAVUZ’un 47. paragrafında tüketici zararının nasıl değerlendirileceği açıklanmıştır.
Buna göre reddetmenin tüketici zararına yol açmasının muhtemel olup olmadığının
değerlendirilmesi aşamasında tüketiciler bakımından, sözleşme yapmayı reddetmenin
ilgili pazardaki olumsuz sonuçlarının, sözleşme yapma yükümlülüğü getirilmesinin zaman
içinde yaratacağı olumsuz sonuçlarından daha fazla olup olmayacağı incelenmektedir.
Örneğin, hâkim durumdaki teşebbüsün sözleşme yapmayı reddetmesi sonucunda
rakiplerin yenilikçi ürün ya da hizmetleri piyasaya sürmesinin engellendiği ve/veya
reddetme davranışıyla takip eden yeniliklerin önünün tıkandığı hallerde muhtemel tüketici
zararından bahsedilebilmektedir. Bu durum, özellikle sözleşme yapma talebinde bulunan
rakibin hâkim durumdaki teşebbüsün ürettiği mal veya hizmetler ile sınırlı kalmayarak
potansiyel talebin olduğu yeni ve daha gelişmiş mal veya hizmetler sunma amacını
taşıdığı veya teknolojik gelişmeye katkıda bulunmasının olası olduğu hallerde söz konusu
olmaktadır. Benzer şekilde, hâkim durumdaki teşebbüsün sözleşme yapmayı reddetmesi
sonucunda alt pazarda normalde elde edeceği kardan daha fazla kar elde etmesinin
muhtemel olup olmadığı da tüketici zararının değerlendirilmesinde dikkate alınmaktadır.
(130) VOLKAN tarafından sözleşme yapmanın reddi sonucunda, gerek üst ve gerekse alt
pazarda tüketici refahına orta veya uzun vadede olumlu bir katkı sağlayacak, mal ve
hizmet sunumunda yenilik, önceki duruma göre hizmet sunumunda sözleşme yapmanın
reddi ile ilişkili iyileşme ya da fiyatlarda düşüşe neden olacak herhangi bir faaliyet
Soruşturma boyunca raportörler tarafından tespit edilmediği gibi VOLKAN tarafından da
bu yönde herhangi bir bulgu ileri sürülmemiştir.
(131) Bununla birlikte VOLKAN’ın davranışının tüketiciler üzerindeki yansımalarının
değerlendirilebilmesi amacıyla raportörler Edirne-İstanbul, Edirne-Ankara, Edirne-Bursa
ve Edirne-İzmir hatlarındaki fiyat hareketlerini incelemiştir. Buna ilişkin grafikler aşağıda
yer almaktadır:
Grafik 5: Edirne-İstanbul Bilet Fiyatları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları

Grafik 6: Edirne-Ankara Bilet Fiyatları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları

Grafik 7: Edirne-İzmir Bilet Fiyatları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları
17-23/384-167
40/59
Grafik 8: Edirne-Bursa Bilet Fiyatları


(…..TİCARİ SIR…..)


Kaynak: Teşebbüslerden ve Edirne Belediyesinden Elde Edilen Veriler Çerçevesinde Raportörlerin
Hesaplamaları
(132) Yukarıda yer alan grafiklerde de görüldüğü üzere, Edirne çıkışlı ve İstanbul, Ankara, İzmir
ve Bursa varışlı hatlarda faaliyet gösteren firmaların 2013 ile 2016 yılları arasında
gerçekleşen fiyat artışları birbirleriyle paralellik arz etmekte olup, sınırlı sayıda
teşebbüsün faaliyet gösterdiği bu hatlar oligopol piyasa yapısına işaret etmektedir.
Oligopol piyasalarda hem teşebbüs sayısının azlığı hem de pazarın şeffaflığı
teşebbüslerin birbirlerinin aldıkları kararları rahatlıkla takip etmesine ve bunlara göre
karar almalarına imkân vermektedir. Teşebbüslerin karar alma sürecinde karşılıklı
bağımlılık yaratan ve literatürde “oligopolistik bağımlılık” olarak adlandırılan bu durum,
teşebbüsler arasında herhangi bir rekabeti sınırlayıcı anlaşma olmamasına rağmen
piyasadaki fiyatların benzer seviyelerde oluşmasına neden olabilmektedir. NİLÜFER’in
acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle otogar dışında kaldığı 18.05.2015-31.08.2015 ile
21.09.2015 tarihinden günümüze kadar olan dönemde aynı hatlarda faaliyet gösteren
rakip teşebbüslerin fiyatlama davranışlarını değiştirmediği, söz konusu tarih aralıklarında
fiyatlarda olağandışı herhangi bir artışın gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
(133) Bununla birlikte, fiyat artışının yanı sıra ürün kalitesinde ve yenilik düzeyinde düşüş, mal
ve hizmet çeşitliliğinde azalış da tüketici refahı üzerinde olumsuz etkiye sahiptir. Bilet
fiyatları dışında tüketiciler üzerindeki muhtemel zararın ne olabileceğine dair bilgi
edinmek üzere Edirne’den şehirlerarası yolculuk yapmak isteyen yolcularla görüşmeler
yapılmış, NİLÜFER’in otogarda faaliyet göstermemesi nedeniyle yaşadıkları
olumsuzlukların neler olduğu sorulmuştur. Yolcular tarafından genel olarak;
- NİLÜFER’e tahsis edilen alternatif terminale ulaşımın zor olduğu, buraya ulaşmak
için sadece taksi ve toplu ulaşım imkânlarının olduğu,
- Taksiyle buraya ulaşmanın oldukça masraflı olduğu,
- Toplu ulaşımı kullanmak istediklerinde ise, ETUS araçlarının buraya olan
seferlerinin düzensiz ve yetersiz olduğu, otobüsü kaçırma tehlikesi yaşadıkları, bu
terminale ulaşımın vakit kaybına da yol açtığı,
- NİLÜFER’in otobüs içindeki hizmetinin ve ikramlarının daha iyi olduğu ancak
otogardan yolculuk etmeleri halinde bu kaliteli hizmetten yoksun kaldıkları ve
normalde tercih etmedikleri bir firma olan METRO ile yolculuk yapmaya mecbur
bırakıldıkları,
- NİLÜFER’in yeniden otogarda faaliyet göstermesi gerektiği
ifade edilmiştir.
(134) Yolcu beyanlarından anlaşıldığı kadarıyla, tüketiciler otogara gittiklerinde Ankara,
İstanbul gibi sık kullanılan hatlara yolcu taşıyan firmaları bir arada bulmak ve tercihlerini
buna göre yapmak istemektedir. METRO dışında bir firmayla seyahat etmek isteyen
yolcular para veya zaman harcamak zorunda kalmaktadır. Bu bağlamda NİLÜFER’in
Edirne otogarından çıkarılmasıyla markalar arası rekabetin kısıtlandığı ve bu çerçevede
incelenen hatlara seyahat etmek isteyen tüketicilerin tercihlerinin de azaldığı
görülmektedir.
17-23/384-167
41/59
(135) NİLÜFER’in pazardan çıkarılmasının haricinde şehirlerarası hatlara yolcu taşımak isteyen
potansiyel rakiplerin sunacağı yenilikçi hizmetlerin piyasaya sürülmesinin engellendiği
görülmektedir. PAMUKKALE vekili ile yapılan görüşmede bu firmanın Edirne’den
Yunanistan ve Bulgaristan’a sefer düzenlemek istediği ancak VOLKAN’ın eylemleri
nedeniyle bu projenin gerçekleşemediği belirtilmiştir.
(136) VOLKAN’ın reddetme eylemiyle birlikte Edirne otogarında METRO’ya rakip firmaların
daha gelişmiş hizmet sunmalarının önü kapanmaktadır. Otogardan otobüse binmek
isteyen yolcuların METRO dışında başka firmayı seçememesi ile rakiplerin potansiyel
yolcularının METRO’ya kayması ise VOLKAN’ın acentelik hizmetleri bağlamında
normalde elde edeceği kardan daha fazla kar elde etmesini muhtemel kılmaktadır.
(137) Yukarıda yer verilen bilgi ve açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde Edirne çıkışlı
şehirlerarası güzergâhlarda gerek fiili rekabetin olmaması ve gerekse potansiyel
rekabetin baskılanması nedeniyle VOLKAN’ın gerçekleştirdiği ret eyleminin Edirne’de
şehirlerarası yolculuk yapmak isteyen tüketicilerin zararına yol açtığı sonucuna
ulaşılmıştır.
I.5.3.5. Reddetmenin Haklı Gerekçeye Dayanmaması
(138) Hâkim durumdaki bir teşebbüsün sözleşme yapmayı reddetme eylemlerine ilişkin üç
koşulun birlikte varlığı tespit edildikten sonra Kanun’un 6. maddesinin uygulanmasında
Kurul ayrıca, hâkim durumdaki teşebbüsün, incelemeye konu davranışına ilişkin olarak
sunduğu haklı gerekçe iddialarını da göz önünde bulundurmaktadır. Bu bağlamda
aşağıda öncelikle haklı gerekçe yaklaşımının teorik alt yapısı incelenecek ardından
VOLKAN’ın sözleşme yapmayı reddetme eylemlerinin haklı bir gerekçesi olup olmadığı
değerlendirilecektir.
(139) KILAVUZ’un 30. vd. paragraflarında haklı gerekçe iddialarının nesnel gereklilik ve etkinlik
alt başlıklarında değerlendirileceği belirtilmektedir. Buna göre Kurul nesnel gereklilik
gerekçesini değerlendirirken öncelikle davranış ile korunan meşru bir menfaatin bulunup
bulunmadığını ve davranışın, korumaya çalıştığı menfaatin ortaya çıkması için
vazgeçilmez olup olmadığını göz önünde bulundurmaktadır. Ayrıca incelemeye konu
davranışın nesnel olarak gerekli kabul edilebilmesi için hâkim durumdaki teşebbüsün bu
davranışı kendisi dışındaki sebeplerden (örneğin; ilgili kamu otoriteleri tarafından
belirlenen sağlık ve güvenlik gereksinimleri gibi) kaynaklanmalı ve teşebbüs söz konusu
menfaati korurken rekabeti zorunlu olandan fazla sınırlamamalıdır. İncelemeye konu
davranışın meşru bir menfaati korumak için vazgeçilmez olduğunu ispat etme yükü hâkim
durumdaki teşebbüs üzerindedir.
(140) İncelemeye konu teşebbüs tarafından öne sürülen etkinlik gerekçesini değerlendirirken
Kurul, teşebbüsten aşağıda sayılan dört koşulun birlikte sağlandığını ispat etmesini
beklemektedir:
- Etkinlikler davranışın sonucu olarak gerçekleşmeli ya da gerçekleşmesi muhtemel
olmalı,
- Davranış söz konusu etkinliklerin gerçekleşmesi için vazgeçilmez olmalı,
- İncelenen davranış sonucunda ortaya çıkması muhtemel etkinlikler, davranışın
etkilenen pazarlarda rekabet ve tüketici refahı üzerindeki olası olumsuz etkilerini
telafi etmeli,
- Davranış, fiili ve potansiyel rekabetin kaynaklarının tamamını ya da çoğunu devre
dışı bırakarak etkin rekabeti ortadan kaldırmamalı.

17-23/384-167
42/59
(141) Sözleşme yapmanın reddi yoluyla mal vermenin reddedilmesi eylemine yönelik olarak ise
KILAVUZ, sözleşme yapma talebinde bulunan teşebbüsün ticari kredibilitesinin
olmaması, arzın kapasite sınırlarına bağlı olarak geçici olarak ya da tamamen
durdurulması, çeşitli güvenlik gerekliliklerinin karşılanamaması gibi hususların nesnel
gereklilik olarak değerlendirilebileceğini belirtmektedir. Hâkim durumda bulunan
teşebbüsün, rakipleriyle sözleşme yapması halinde yaptığı yatırımları karşılamaya
yetecek bir getiri elde edemediği, yatırımlarını devam ettirmek için redde konu unsurdan
belirli bir süre sadece kendisinin yararlanması gerektiği, aksi takdirde yatırım güdüsünün
olumsuz etkileneceği yönündeki iddialarının ise etkinlik savunması bağlamında
değerlendirilmesi mümkündür.
(142) Frito Lay kararında Kurul’un, hâkim durumdaki teşebbüslerin rakipleri zora sokan pek çok
davranışının kötüye kullanma olarak yorumlanabileceği riskine dikkat çeken yorumu
piyasalardaki rekabetçi yapının korunması bakımından haklı gerekçelerin gözetilmesinin
meşru zeminini işaret etmektedir. Yaysat 2 kararında Kurul, hâkim durumdaki
teşebbüsün her zaman kendi menfaatlerini koruyabilmek adına makul tedbirler
alabileceğini açıkça belirtmiştir. Bu bakımdan yukarıda sayılan gerekçeler ihlal iddiasını
ortadan kaldıran haklı gerekçeler olarak değerlendirilebilir.
(143) Mevzuat ve içtihat ışığında, sözleşme yapmamanın haklı gerekçelerinin varlığına ilişkin
inceleme, VOLKAN tarafından öne sürülen savunmalar ve yukarıda bahsedilen yerleşik
içtihatlar kapsamında NİLÜFER özelinde ancak Edirne otogarına girme potansiyeli olan
PAMUKKALE ve KAMİL KOÇ gibi diğer otobüs firmalarına emsal teşkil edecek şekilde
ayrı ayrı yapılacaktır.
(144) Dosya kapsamında incelenmesi gereken haklı gerekçe iddiaları şu şekildedir:
a) NİLÜFER’in acentelik sözleşmesinden doğan borçlarını VOLKAN’a ödemediği
(basiretli tacir olmamaları - zayıf kredi dereceleri),
b) Edirne Otogarında boş yazıhane bulunmadığı,
c) İhale açılmasına rağmen boş yazıhanelerin talep edilmediği,
d) NİLÜFER’in taşıma yetki belgesinin bulunmadığı.
(145) Söz konusu iddiaların etkinlik iddialarını içermediği; daha ziyade nesnel gereklilik
koşuluna yakınlaştığı görülmektedir. Özellikle NİLÜFER’in ticari kredibilitesinin olmadığı
noktasında yoğunlaşan iddialara ilişkin değerlendirmeler yukarıda sayılan başlıklar
altında ayrı ayrı yapılacaktır.
- NİLÜFER’in Borçlarını Ödemediği İddiası
(146) VOLKAN ile aynı ekonomik bütünlük içerisinde olan ÖZ EDİRNE tarafından, NİLÜFER’in
otogara giriş yaptığından beri borçlarını ödemediği gerekçesiyle acentelik sözleşmesi
birden fazla kez feshedilmiştir. Fesih işlemlerinden sonuncusu 21.09.2015 tarihinde
Mustafa ALTUNHAN tarafından “görüldüğü lüzum üzerine” tek taraflı olarak
gerçekleştirilmiştir.
(147) Buna karşın 26.05.2015 ve 12.10.2015 tarihlerinde NİLÜFER, gönderdiği cevabi
ihtarnamelerde feshin hukuken geçerli ve yasal bir sebebe dayanmadığını, acentelik
sözleşmesinin gereklerinin temerrüde düşülmeden eksiksiz ifa edildiğini, bu nedenle
anılan feshin kabul edilemeyeceğini belirtmiştir.

17-23/384-167
43/59
(148) Konu hakkında yargı süreçleri henüz sonuçlanmamıştır. İddia edilen borcun kaynağı ve
varlığı hususunda nihai karar merci davaya bakan mahkemeler olmakla birlikte, bu haklı
gerekçe iddiası dosya kapsamında VOLKAN tarafından yeterli ve uygun delillerle
kanıtlanamamıştır.
- Edirne Otogarında Boş Yazıhane Bulunmadığı İddiası
(149) VOLKAN tarafından haklı gerekçe kapsamında öne sürülebilecek bir diğer gerekçe de
otogarda boş yazıhanenin bulunmamasıdır. Otogarda boş yazıhanenin bulunmaması
yazıhane tahsisini mümkün kılmamakta ve bir otogar işleticisi için sözleşme yapmama
konusunda haklı bir gerekçe olarak kabul edilebileceği değerlendirilebilecektir. Ancak
19.10.2016 tarihinde Edirne otogarında raportörlerce oluşturulan görgü ve tespit
tutanağında en az beş adet yazıhanenin VOLKAN tarafından acentelik faaliyeti dışında
kullanıldığı, bunlardan üçünün (14, 15, 16 no’lu yazıhaneler) Mustafa ALTUNHAN
tarafından “Volkan Metro” tabelasıyla ofis olarak kullanılarak adeta dolu gibi gösterilmeye
çalışıldığı tespit edilmiştir.
(150) 12.08.2016 tarih 4926 sayılı birinci yazılı savunma dilekçesinde otogarda bir adet boş
yazıhanenin bulunduğu ve 27.07.2016 tarihinde, VOLKAN tarafından ilanı duyurulan
otogardaki yazıhanenin kiralanması ihalesine çıkıldığı bildirilmektedir.
(151) VOLKAN tarafından gerek bir önceki soruşturma dosyasında gerek işbu soruşturma
dosyası kapsamında gönderilen kiracı listeleri incelendiğinde ilk 10 yazıhanenin
kiracılarının hiç değişmediği, diğer altı yazıhane kiracılarında farklılık bulunduğu; ancak
fiili durumun bu listelerle örtüşmediği görülmektedir. VOLKAN’ın savunmasında
gönderdiği yazıhane kiralamaya ilişkin gazete ilanlarına bakıldığında 12 numaralı
yazıhanenin boş olduğu ve kiralanmak istediği görülmektedir. VOLKAN’ın gönderdiği
kiracı listesinde 12 no’lu yazıhanenin Yeni Uzunköprü Seyahat adlı bir teşebbüse
kiralanmış olduğu ifade edilmekte; fiili durum incelendiğinde söz konusu yazıhanede
AKSEL SEYAHAT, HAS TURİZM, ISPARTA PETROL, KEŞAN GÜREL adlı firmaların
tabelalarının bulunduğu görülmektedir.
(152) Bu çelişkili verilerden yola çıkarak otogar işleticisi tarafından boş yazıhanelerin
birleştirilerek kapatılmaya çalışıldığı, kiracı ve acentelerin Kurumumuza ve Edirne
Belediyesine verilen kiracı listelerinden farklılık arz ettiği, VOLKAN’ın otogardaki yerleşimi
dilediği yazıhaneyi boşaltmak ve yer değişikliği yapmak suretiyle dilediği gibi manipüle
ettiği görülmektedir.
(153) KAMİL KOÇ ve PAMUKKALE’nin yazıhane kiralama taleplerinin de aynı gerekçeyle
reddedildiği görülmekte olup talep tarihlerinde otogardaki durumun farklılık arz etmediği,
diğer bir ifadeyle boş yazıhanelerin VOLKAN tarafından kapatılarak bu firmalara yazıhane
verilmesine engel olunduğu değerlendirilmektedir.
(154) Bu noktada dikkat çekilmesi gereken diğer bir husus da idare mahkemesinin yürütmeyi
durdurma kararından sonra Belediyenin NİLÜFER’e terminal yeri tahsis etme yazısının
içeriğidir. Belediyenin 01.07.2016 tarihli ve E. 83941 sayılı yazısında, “yazıhanelerin tek
tek veya tamamının birden yeniden kiralanma sürecinin başlaması halinde; NİLÜFER’e
verilen geçici izin iptal edilecektir” ifadesi yer almaktadır. Bunu müteakip VOLKAN 2016
yılı Temmuz ayı içinde iki defa yazıhane kiralamak için gazetelere iki defa ilan vermiştir.
Bu davranışın zamanlaması ve niteliği, Belediyenin yazısı ile birlikte değerlendirildiğinde
NİLÜFER’e yapılan tahsis işleminin koşullarının kaybettirilerek ortadan kaldırılması amacı
taşıdığı şeklinde yorumlanabilecektir. Bu bakımdan yer verilen bilgi ve belgeler
doğrultusunda otogarda boş yazıhane bulunmadığı iddialarının geçeği yansıtmadığı ve
da VOLKAN’ın ret eylemiyle koruduğu bir meşru menfaatinin bulunmadığı kanaatine
varılmıştır.
17-23/384-167
44/59
- İhale Açılmasına Rağmen Boş Yazıhanelerin Talep Edilmediği Ve Diğer Acentelerle
Sözleşme Yapılmadığı İddiası
(155) VOLKAN tarafından haklı gerekçe kapsamında öne sürülebilecek başka bir iddia da;
otogarda boş yazıhane bulunmasına karşın NİLÜFER’in talepte bulunmadığı, maksadının
yazıhane kiralamak olmadığı ve kendisine ait bir varış ve kalkış noktası elde etmek olduğu
şeklindedir. VOLKAN’ın savunmasında, NİLÜFER’in VOLKAN tarafından ilan edilen
yazıhanelerin kiralanmasına yönelik ihalelere katılmadığı, otogardaki F1 belgesine sahip
bazı firmalar ile acentelik sözleşmesi akdedebilecek iken bu yola da başvurmadığı
bildirilmiştir. VOLKAN’ın otogarda bulunan 16 adet yazıhanenin 15 tanesinin tamamen
sektör standartlarında, noter huzurunda açık ilanla ve ihale ile kiraya verdiği belirtilmiştir.
Kalan bir yazıhanenin ise yine sektör standartlarında, noter huzurunda açık ilanla
ihalesine çıkıldığı ve kiralanmaya çalışıldığı, buna rağmen ihaleye katılmadığı ifade
edilmiştir. Aynı şekilde NİLÜFER’in VOLKAN’a yönelik hiçbir kiracılık teklifinin de
bulunmadığı, bu durumda gelmeyen bir teklifin geri çevrilmesinin de mümkün olmadığı
dile getirilmektedir.
(156) 26.09.2016 tarih ve 5682 sayı ile intikal eden yazıda ise NİLÜFER tarafından VOLKAN’ın
yazıhane kiralamak amacıyla yaptığı ihaleye katılımcı çıkmaması iddiasının gerçeği
yansıtmadığı, bu iddianın kamuoyunu aldatmaya yönelik bir girişim olduğu belirtilmiştir.
Gerek ilana çıkılması ve gerekse de ihaleye katılım şartlarında sorunlar olduğu, geçmiş
dönemde başvurulan bir ihaleye katılım için 1.000.000 Türk Lirası banka teminat mektubu
istendiği ifade edilmiştir. Ayrıca uzun bir süredir otogarda boş bir yazıhane olmadığı, bu
durum karşısında yazıhane kiralanması için ihaleye çıkıldığı iddiasının gerçekle
bağdaşmadığı vurgulanarak, otogarda yazıhane kiralanacağına dair ilanların, resmi
makamların dikkatini dağıtmak için yapılan gayri ciddi iş ve eylemler olduğu bildirilmiştir.
(157) Nitekim idare mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararında;
“Bir an için davacı firmanın Edirne Otogarında faaliyette bulunabileceği bir yer imkânı
olduğu düşünülse dahi, Edirne Otogarının 2012 yılında Volkan Turizm Seyahat ve
Nakliyat Ticaret Ltd. Şti'ne ihale yolu ile kiralanmasından sonra, ilgili firma ile davacı
firma arasında birçok kez sorunlar yaşandığı, otogar işleticisi firmanın davranışlarının
ticari hayatta haksız rekabet oluşturduğu iddiası ile ilgili yapılan şikâyet sonucunda da,
üst pazarda hâkim durumda olan otogar işleticisi firmanın sözleşme yapmaktan
kaçınmak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun hükümlerini ihlal
ettiğine karar verildiği” ifadeleriyle, boş yazıhane olsa bile VOLKAN’ın NİLÜFER’i
otogara almama niyetinin tespit edildiği görülmektedir.
(158) NİLÜFER’in otogardaki diğer F1 belgesi sahipleriyle neden acentelik sözleşmesi
yapmadığı hususuna gelindiğinde, otogarda F1 sahibi olduğu belirtilen Hakiki AKBULUT
ve Talat YAYAĞAÇ adlı kişilere kiralandığı belirtilen 14,15 ve 16 no’lu yazıhanelerin
VOLKAN tarafından ofise çevrilmiş olduğu görülmektedir. Diğer bir F1 sahibi olduğu
belirtilen Ece Ltd. Şti.’nin ise sadece grup taşımacılığı yaptığı, hiçbir D1 belgeli otobüs
firması ile acentelik ilişkisinin bulunmadığı görülmektedir. Önceki bölümlerde yer verilen
tespitler çerçevesinde otogardaki fiili durumun Mustafa ALTUNHAN’ın bilgisi ve rızası
dışında özellikle şehirlerarası hatlarda yolcu taşıyan bir firmanın otogara giremeyeceğini
net olarak göstermektedir.
(159) Bu çerçevede VOLKAN tarafından otogarda boş yazıhane olduğu ve/veya olmadığı
yönündeki beyanların gerçeği yansıtmadığı, yazıhane kiralamaktan kaçınma ya da
acentelik sözleşmesi yapmaya zorlama şeklinde gerçekleştirilen davranışların fiili ve
potansiyel rekabetin kaynaklarının tamamını ya da önemli kısmını devre dışı bırakarak
etkin rekabeti ortadan kalma amacını taşıdığı ve haklı gerekçe olarak
değerlendirilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.
17-23/384-167
45/59
- NİLÜFER’in Taşıma Yetki Belgesinin Bulunmadığı İddiası
(160) VOLKAN tarafından haklı gerekçe kapsamında öne sürülebilecek gerekçelerden
sonuncusu da NİLÜFER’in taşıma yetki belgesi olmaması gerekçesiyle otogarda faaliyet
gösteremeyeceğidir. Daha önce de bahsedildiği üzere, VOLKAN ile NİLÜFER arasında
21.09.2015 tarihinde kurulan ikinci acentelik sözleşmesi Mustafa ALTUNHAN tarafından
“görüldüğü lüzum üzerine” tek taraflı olarak feshedilmiş ve durum ULAŞTIRMA BÖLGE
MÜDÜRLÜĞÜ’ne bildirilmiştir.
(161) 15.10.2015 tarihinde ULAŞTIRMA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ tarafından NİLÜFER’e
gönderilen yazıda, acentelik sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle Edirne otogarındaki
faaliyetleri sona eren NİLÜFER’in Edirne ara ve ana duraklı güzergâhlarda taşıma hattı
verilmesine imkân veren şartları kaybettiği ve Antalya-Lüleburgaz, Bursa-Edirne, Bursa-
Uzunköprü, Ankara-Uzunköprü, İstanbul-Uzunköprü, Tekirdağ-Edirne hatlarının
tamamının iptal edildiği bildirilmiştir.
(162) Söz konusu hatlarda tekrardan faaliyet gösterebilmek için NİLÜFER, 14.01.2016 tarihinde
VOLKAN’a bir ihtarname göndererek acentelik sözleşmesi imzalama talebini iletmiştir.
28.01.2016 tarihli ihtarnameyle VOLKAN tarafından bu talep, NİLÜFER’in taşıma
yetkisinin ULAŞTIRMA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ tarafından iptal edildiği gerekçesiyle
reddedilmiştir.
(163) Bununla birlikte 04.02.2016 tarihinde NİLÜFER tarafından gönderilen cevabi
ihtarnamede, söz konusu teşebbüsün yolcu taşımasına izin veren D1 yetkisinin mevcut
olduğu, acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle Edirne otogarında faaliyet
gösteremedikleri için Edirne ara ve ana duraklı güzergâhlarda taşıma hattı yetkilerinin
iptal edilmiş olduğu, acentelik sözleşmesi imzalamak için gerekli olan herhangi bir yetki
belgesi eksiği veya yasal engel bulunmadığı, bu nedenle kendileriyle acentelik
sözleşmesi imzalanması gerektiği bildirilmiştir.
(164) Yapılan incelemelerden de anlaşıldığı üzere, NİLÜFER şehirlerarası hatlarda yolcu
taşıma yetkisi veren D1 belgesindeki koşulları kaybetmemiştir. VOLKAN’ın kendisini
otogar dışında bırakması nedeniyle Edirne’de durak hakkını kaybetmiştir. Dolayısıyla
Edirne’de yeni bir durak elde ederek taşımacılık yapmasının önünde hiçbir engel
bulunmamaktadır. VOLKAN’ın ileri sürdüğü bu haklı gerekçe iddiası gerçeği
yansıtmamaktadır.
(165) Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda VOLKAN’ın NİLÜFER, PAMUKKALE ve
KAMİL KOÇ gibi firmalara otogarda yazıhane vermekten kaçınmasında ve acentelik
vermeye zorlamasında, mevcut acentelikleri ise feshetmesinde, gerek otogar işleticiliği
hizmetleri bakımından gerekse acentelik hizmetleri bakımından, korunacak meşru bir
menfaatinin ve buna bağlı nesnel gerekliliğin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca söz
konusu eylem neticesinde etkinlik kazanımı iddiasının da ileri sürülmediği, bu nedenle
VOLKAN’ın söz konusu eylemler bakımından herhangi bir haklı gerekçesinin
bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
(166) Yukarıda yer verilen bilgi, belge ve değerlendirmeler ışığında VOLKAN’ın Edirne ili
şehirlerarası yolcu terminali işletmeciliği ve yurt içi yolcu taşıma acenteliği pazarlarında
hâkim durumda olduğu; bu hâkim durumunu sözleşme yapmanın reddi yoluyla kötüye
kullandığı ve bu şekilde 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal ettiği sonucuna
ulaşılmıştır.
17-23/384-167
46/59
I.5.4. Savunmaların Değerlendirilmesi
I.5.4.1. Usule İlişkin Savunmaların Değerlendirilmesi
(167) VOLKAN ve ÖZ EDİRNE tarafından usule ilişkin olarak Soruşturma Bildiriminde yer alan
iddia ve isnatlara dayanak teşkil eden hiçbir bilgi ve belgenin kendileriyle paylaşılmadığı
savunması yapılmıştır. 4054 sayılı Kanun’un 43. maddesinin ikinci fıkrası, “Kurul,
başlattığı soruşturmaları, soruşturmaya başlanması kararının verildiği tarihten itibaren 15
gün içinde ilgili taraflara bildirir ve tarafların ilk yazılı savunmalarını 30 gün içinde
göndermelerini ister. Taraflara tanınan ilk yazılı cevap süresinin başlayabilmesi için
Kurulun bu bildirim yazısı ile birlikte, iddiaların türü ve niteliği hakkında yeterli bilgiyi ilgili
taraflara göndermesi gerekir.” hükmünü amirdir.
(168) Bu hüküm gereği Soruşturma Bildirimde hem VOLKAN hem de ÖZ EDİRNE’ye
şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarındaki hâkim durum nedeniyle, etkilenen
alt pazar olan, yurt içi yolcu taşıma acenteliği hizmetleri pazarında rekabet ihlali teşkil
edebilecek eylemlerin türünü ve niteliğini içeren yeterli bilgi sunulmuştur. Ayrıca
soruşturma taraflarınca gerçekleştirilen dışlayıcı nitelikteki eylemlerin hangi tarihlerde ve
kime karşı olduğu geniş bir şekilde açıklanarak iddialar somutlaştırılmıştır.
I.5.4.2. Esasa İlişkin Savunmaların Değerlendirilmesi
Volkan’ın sadece Edirne şehirlerarası otobüs terminalini işlettiği ve yurtiçi yolcu
taşıma acenteliği hizmetleri pazarında faaliyet göstermediği savunması
(169) VOLKAN tarafından yapılan birinci yazılı savunmada VOLKAN’ın otogardaki acentelik
hizmetleri pazarında faaliyet göstermediği ifade edilmektedir. Ayrıca birinci yazılı
savunmada gönderilen tablo incelendiğinde otogardaki acentelik hizmetlerinin ÖZ
EDİRNE BİRLİK ve GÖKHAN TURİZM tarafından verildiği anlaşılmaktadır. Bununla
birlikte VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM arasındaki ilişkinin değerlendirildiği
bölümde detaylı bir biçimde ifade edildiği üzere, söz konusu üç teşebbüs aynı ekonomik
bütünlük olarak değerlendirilmiştir. Bu bakımdan VOLKAN’ın şehirlerarası yolcu
taşımacılığı yapılmasına imkânı veren D1 yetki belgesi ile yurtiçi yolcu taşımacılığı
acenteliği faaliyetleri için gereken F1 belgesine sahip olmadığı iddiasının, ÖZ EDİRNE ve
GÖKHAN TURİZM şirketlerinin F1 yetki belgesi ile acentelik hizmeti verdiği sürece geçerli
kabul edilebilecek bir savunma olmadığı değerlendirilmektedir. Ayrıca Edirne çıkışlı ve
varışlı hatlarda faaliyet gösteren otobüs firmalarına bu iki şirket dışındaki F1 yetki
belgesine sahip acenteler tarafından acentelik hizmeti verilmediği anlaşılmaktadır.
(170) Bunun yanı sıra Edirne otogarında faaliyet gösteren otobüs firmalarından (KONTUR,
ÇANAKKALE TRUVA, ISPARTA PETROL ve AKSEL SEYAHAT) elde edilen bilgi ve
belgelerde firmaların otogarda muhatap kabul ettikleri acente ve acente sahibi sırasıyla
VOLKAN ve Mustafa ALTUNHAN olarak gözükmektedir. Otobüs firmalarıyla yapılan
acentelik sözleşmelerinde ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM’in acente olarak
gösterilmesinin VOLKAN’ın da acente olarak değerlendirilmesine engel teşkil etmeyeceği
değerlendirilmektedir. Bu bakımdan Mustafa ALTUNHAN tarafından fiilen kontrol edilen
VOLKAN’ın ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM vasıtasıyla acentelik faaliyeti de yürüttüğü
ve yurtiçi yolcu taşımacılığı acenteliği hizmetleri pazarında faaliyet göstermediği
savunmasının gerçeği yansıtmadığı anlaşılmaktadır.

17-23/384-167
47/59
NİLÜFER’in VOLKAN tarafından ilan edilen yazıhanelerin kiralanması ihalelerine
katılmadığı, boş yazıhanelerin talep edilmediği ve otogardaki F1 belgesine sahip
bazı firmalar ile acentelik sözleşmesi akdedebilecek iken bu yola da başvurmadığı
savunması
(171) VOLKAN’ın bir diğer savunması, boş yazıhanelerin kiralanması için verilen ilanlara ve
ihalelere rağmen şikâyetçinin görüşmeye gelmemesi ve ihaleye katılmamasıdır. Haklı
gerekçe kısmında da detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, 13.06.2016 tarih ve 3800 sayı
ile intikal eden ek bilgi ve belgeye ilişkin yazıda, NİLÜFER’in terminal işletmecisi firma ile
acentelik sözleşmesi akdetme uğraşında olmasına karşın VOLKAN tarafından gönderilen
ihtarnamelerde VOLKAN’ın kiralama iradesi anlaşılmakta ancak sözleşmenin esaslı
unsurları olan kiralanan yazıhane ve kira bedeli gibi koşullar yazılı olarak bildirilmemekte
ve fakat şikâyetçi sürekli şifahi müzakerelere davet edilmektedir.
(172) Bununla birlikte VOLKAN’ın birinci yazılı savunmasında, 27.07.2016 tarihinde VOLKAN
tarafından ilanı duyurulan otogardaki yazıhanenin kiralanması ihalesine çıkıldığı
bildirilmektedir. Birinci yazılı savunmanın ekinde yer verilen gazete ilanı incelendiğinde,
ihaleye çıkılan yazıhanelerin 3 ve 12 no’lu yazıhaneler olduğu ve 3 no’lu yazıhanede ECE
TURİZM’in 12 no’lu yazıhanede ise fiili olarak AKSEL, HAS, ISPARTA PETROL, KEŞAN
GÜREL adlı firmaların tabelalarının bulunduğu görülmektedir. Bu bakımdan çeşitli
firmaların tabelasının bulunduğu ve aktif olarak faaliyet gösteren yazıhanelerin ihaleyle
kiraya verilmeye çalışıldığı görülmektedir. Ayrıca ihale süreciyle, Belediyenin 01.07.2016
tarihli ve E. 83941 sayılı yazısında yer alan “yazıhanelerin tek tek veya tamamının birden
yeniden kiralanma sürecinin başlaması halinde; NİLÜFER’e verilen geçici izin iptal
edilecektir.” şeklindeki ifadenin birlikte yorumlanması gerekmektedir. Bu çerçevede çeşitli
zamanlarda otogarda boş bir yazıhane olmadığının bildirilmesine ve otogardaki
yerleşimde hiçbir değişiklik olmamasına rağmen, hâlihazırda bazı firmaların faaliyet
gösterdiği yazıhaneler için ihaleye çıkılmasının makul bir açıklaması bulunmamaktadır.
(173) Edirne otogarında F1 yetki belgesiyle D1 belgeli otobüs firmalarına fiilen acentelik hizmeti
veren ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM bulunmakta olup bunların arasındaki ilişki ve
Mustafa ALTUNHAN’ın davranışları herhangi bir otobüs firmasının otogarda farklı bir
acenteyle anlaşmasının mümkün olmadığına işaret etmektedir.
Şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarının ihaleyle belediyeden alındığı,
bu pazarda Volkan’ın hâkim durumda olmadığı ve 4054 sayılı Kanun kapsamında
incelenemeyeceği savunması
(174) VOLKAN, Edirne otogarının işletme hakkını yedi yıllık bir süre ile Edirne Belediyesinden
ihaleyle devralmıştır. Hâkim durum analizinin yapıldığı bölümde detaylı bir şekilde
incelendiği üzere Edirne şehirlerarası otogarını işleten VOLKAN’ın Edirne ili şehirlerarası
otobüs terminali işletmeciliği pazarında tek terminal işletmecisi olduğu ve terminal
hizmetlerinin müşterisi konumundaki otobüs firmaları ve otobüs sahiplerinden bağımsız
olarak fiyat belirleme yetkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca VOLKAN’ın kiracı seçme
ve fiyat belirleme yetkisi ne ihale şartnamesi ile ne de sonrasında belediye tarafından
sınırlandırılmamıştır. Bu çerçevede yukarıda I.5.2 numaralı bölümde yer verilen tespitler
çerçevesinde VOLKAN’ın Edirne’de otogar işletmeciliği pazarında hâkim durumda
bulunduğu ve bağımsız karar verme yetkisini haiz olduğu değerlendirilmektedir10.


10 Benzer bir analiz Büyük İstanbul Otobüs İşletmeleri A.Ş. hakkındaki 06.07.2001 tarih ve 01-31/313-91
sayılı Kurul Kararında da yapılmıştır.
17-23/384-167
48/59
(175) Edirne otogarının işletme hakkının bir kamu otoritesi tarafından ihaleyle devredilmesi söz
konusu işlemi 4054 sayılı Kanun kapsamından çıkarmamaktadır. Aynı Kanun’un ikinci
maddesinde Kanun’un kapsamı açık bir şekilde ifade edilmekte olup piyasaya hâkim olan
teşebbüslerin bu hâkimiyetlerini kötüye kullanmaları ve rekabeti önemli ölçüde azaltacak
birleşme ve devralma niteliğindeki her türlü hukukî işlem ve davranışlar bu Kanun
kapsamına girmektedir. Dolayısıyla ihlale konu olabilecek bir faaliyeti yürütme hakkının
bir kamu otoritesi tarafından ihaleyle devredilmiş olmasının 4054 sayılı Kanun’un
uygulanmasına istisna teşkil etmediği kanaatine varılmıştır.
VOLKAN, GÖKHAN TURİZM ve ÖZ EDİRNE arasında herhangi bir eylem
birlikteliğinin bulunmadığı savunması
(176) ÖZ EDİRNE tarafından yapılan savunmaya yönelik değerlendirme, VOLKAN, ÖZ
EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM arasındaki ilişkinin ele alındığı I.5.1 numaralı bölümde
yapılmıştır. Açıklamalarda yer verildiği üzere, incelemeye konu üç teşebbüsün yöneticileri
arasındaki kuvvetli akrabalık bağları, otogardaki işbirliği ve çıkar ilişkisi ile buradaki tek
karar ve tasarruf merciinin Mustafa ALTUNHAN oluşu söz konusu teşebbüslerin aynı
ekonomik bütünlük içerisinde değerlendirilmesini kaçınılmaz hale getirmiştir.
ÖZ EDİRNE’nin NİLÜFER’in borçları sebebiyle acentelik hizmetini feshettiği, bu
nedenle NİLÜFER ile ÖZ EDİRNE arasındaki ihtilafın adli yargının konusuna girdiği
ve adli yargının vereceği kararın bekletici mesele olarak değerlendirilmesi gerektiği
savunması
(177) Bu savunma Kararın I.5.3.5 numaralı “Reddetmenin Haklı Gerekçeye Dayanmaması”
bölümünde değerlendirilmiştir. Öte yandan sözleşme yapmanın reddine yönelik
eylemlerin sadece NİLÜFER’e karşı değil PAMUKKALE ve KAMİL KOÇ gibi pazara giriş
yapmak isteyen diğer oyunculara karşı da gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu eylemlerin
detayları ret eyleminin varlığına ilişkin bölümde derinlemesine analiz edilmiş olup bu
aşamada otogarda herhangi bir firmanın faaliyet göstermediği boş yazıhanelerin Mustafa
ALTUNHAN tarafından ofis haline getirilerek doldurulduğu ve bu gerekçeyle anılan
firmaların otogarda yazıhane kiralamasının engellendiği, bu firmaların Mustafa
ALTUNHAN’a acentelik vermeye zorlandığı anlaşılmaktadır.
(178) Dolayısıyla mahkeme kararının bekletici mesele olarak değerlendirilmesi gereğine
yönelik iddia otogara alınmayan en azından diğer firmalar bakımından geçersizdir.
Edirne Belediyesinin NİLÜFER’e, otogara alternatif bir yer tahsis ettiği, Edirne
otogarında faaliyet göstermenin, şehirlerarası yolcu taşımacılığı için bir zorunluluk
olmaktan çıktığı savunması
(179) Hâkim durum değerlendirilmesinde ayrıntılı bir biçimde açıklandığı üzere, Karayolu
Taşıma Kanunu’nun terminallere ilişkin 32. maddesi tarifeli yolcu taşımalarında kalkış ve
varışların bir terminalden yapılmasını esas kılmakta, terminal ve ara duraklar dışında
yolcu indirilip bindirilemeyeceğini hükme bağlamaktadır. Aynı Kanun kapsamında
NİLÜFER’in alternatif terminal talepleri Edirne Belediyesince reddedilmiştir. Ret kararları
sonrasında Belediyenin kararının iptali istemiyle açılan davada verilen yürütmenin
durdurulması kararına istinaden Belediyenin verdiği izinle NİLÜFER alternatif bir terminal
yeri açabilmiştir. Bu terminal yeri ise Belediye tarafından koşullu olarak tahsis edilmiş
bulunmaktadır. Diğer bir deyişle, Belediye tarafından belirlenen tahsis koşulları ortadan
kalktığında NİLÜFER’in söz konusu terminalde faaliyetlerine devam edebilmesi mümkün
görünmemektedir. Bu bakımdan NİLÜFER’e tahsis edilen yerin etkin rekabet için Edirne
otogarının kalıcı ve gerçek bir alternatifi olmadığı değerlendirilmektedir.

17-23/384-167
49/59
(180) Ayrıca Edirne’yi bilmeyen birinin otogar dışındaki bir yazıhanenin yerini bilmesi ve buraya
ulaşması otogara gitmekten daha güç olacaktır. Dolayısıyla yolcu profilinin çok
farklılaşmadığı durumlarda bir otobüs firmasının otogarda yazıhane açmasının diğer
herhangi bir alternatife göre daha makul olacağı değerlendirilmektedir. Bu iddiaya ilişkin
değerlendirmeler otogarın nesnel olarak gerekli olup olmadığına ilişkin bölümde ayrıntılı
olarak yapılmıştır.
Soruşturma Raporunda dayanak belgelerden / delilerden yoksun, isimsiz ve afaki
beyanların yer aldığı, yerinde incelemelerde ve görüşmelerde elde edilen bilgilerin
hiçbir belgeye dayandırılmadığı, raporda maddi hataların bulunduğu, raporun
oluşturulmasında izlenen yöntemin ve bizzat Soruşturma Raporunun hukuki
olmadığı iddiası
(181) Haklarında soruşturma yürütülen teşebbüsler tarafından, Soruşturma Raporunda,
yerinde incelemelerde ve görüşmelerde elde edildiği belirtilen hemen hiçbir hususun
belgeye dayandırılmadığı, neredeyse hiçbirinde isme yer verilmeyen afaki beyanlardan
yola çıkıldığı ve raporda maddi hataların bulunduğu ifade edilerek, Soruşturma
Raporunun ve bu raporun hazırlanması sürecinde izlenen yöntemin hukuki olmadığı
iddiasında bulunmuştur.
(182) 4054 sayılı Kanun’un 14. maddesi, Kurul’a, Kanun’un kendisine verdiği görevleri yerine
getirirken, gerekli gördüğü her türlü bilgiyi tüm kamu kurum ve kuruluşlarından,
teşebbüslerden ve teşebbüs birliklerinden isteme yetkisini vermektedir. Yine Kanun’un
15. maddesi Kurul’a, Kanun’un kendisine verdiği görevleri yerine getirirken gerekli
gördüğü hallerde, teşebbüs ve teşebbüs birliklerinde incelemelerde bulunma yetkisini
vermekte ve incelemenin Kurul’un emrinde çalışan uzmanlar tarafından
gerçekleştirileceğini ifade etmektedir.
(183) Dosya kapsamında önaraştırma ve soruşturma sürecinde, yukarıda yer verilen Kanun
hükümleri çerçevesinde başta soruşturma tarafı teşebbüslerden ve şikâyetçi teşebbüsten
olmak üzere gerekli görülen yerlerden resmi yazılarla bilgi istenmiş ve gelen cevabi
yazılar kayıt altına alınarak dosya içeriğine intikali sağlanmıştır. Keza yerinde incelemeler
ve görüşmeler sırasında elde edilen bilgi ve belgeler de raportörlerle birlikte beyan
sahiplerinin de imzasını taşıyacak şekilde tutanağa bağlanmak suretiyle dosya
kapsamına alınmıştır.
(184) Diğer yandan VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’nin dosyaya giriş taleplerine karşılık bu taleplerin
Soruşturma Rapornun tebliğine kadar ertelendiğine ilişkin yazı taraflara gönderilmiştir.
Sonrasında ise dosya kapsamına alınan tüm bilgi ve belgeler Soruşturma Raporuna ekli
olarak, 2010/3 sayılı Dosyaya Giriş Hakkının Düzenlenmesine ve Ticari Sırların
Korunmasına İlişkin Tebliğ (2010/3 sayılı Tebliğ) hükümleri gözetilerek soruşturma tarafı
teşebbüslerle paylaşılarak şeffaf bir soruşturma sürecinin izlenmesi ve etkin savunma
hakkının korunması sağlanmıştır.

17-23/384-167
50/59
(185) Bu bakımdan raporda yer verilen beyanlarda isme yer verilmediği ve dayanak
belgelerden yoksun olduğu iddiası doğru bulunmamıştır. Örnek vermek gerekirse
Soruşturma Raporunda da yer alan ve işbu karara yansıyan, I.4.1. numaralı bölümde,
geçen “25.05.2016 tarihinde NİLÜFER vekili Av. Şerif Acar İMER ile gerçekleştirilen
görüşmede…” ibaresi, yine kararın I.4.2. numaralı bölümünde geçen “24.05.2016
tarihinde VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’de yerinde inceleme gerçekleştirilmiş ve zikredilen
teşebbüslerin yetkilisi Mustafa ALTUNHAN ile gerçekleştirilen görüşmede…” ibaresi,
kararın I.4.3. numaralı bölümünde geçen “26.05.2016 tarihinde Edirne Belediyesi Başkan
Yardımcısı Selçuk ÇAKIR ile gerçekleştirilen görüşmede…” ibaresi, kararın I.4.5.
numaralı bölümünde geçen “02.11.2016 tarihinde PAMUKKALE vekili Av. Uğur Burak
DURU ile görüşme gerçekleştirilmiştir.” ibaresi yer almaktadır. Örnek olarak verilen bu
ibarelerin dışında raporda yer alan diğer bilgi, tespit ve beyanların da nereden elde
edildiği hakkında açıklama yapılmış, ilgili olduğu belgenin numarasına atıf yapılmış ve
dayanak oluşturan tüm belgelere, belge numarası ve ek dizin referansıyla birlikte raporun
eklerinde yer verilmiştir.
(186) Bir diğer iddia ise raporda maddi hataların bulunduğuna ilişkindir. Ancak bu husus sadece
iddia edilmiş, raporun hangi bölümünde ne gibi bir maddi hata olduğu hakkında bir
açıklama yapılmamıştır. Bu bakımdan söz konusu iddia ve bu başlık altında incelenen
diğer iddia ve savunmalar yukarıda yer verilen gerekçelerle ciddi ve tutarlı görülmemiş ve
geçerli bulunmamıştır.
VOLKAN’ın Edirne ilinde şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarı,
karayolu ile yolcu taşımacılığı pazarı ve acentelik hizmetleri pazarında
mevcudiyetinin bulunmadığı, bu bakımdan VOLKAN’ın durumunun yanlış
değerlendirildiği savunması
(187) Öncelikle VOLKAN’ın Edirne ili şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarında
faaliyetinin olmadığı iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. VOLKAN, Edirne ili şehirlerarası
otobüs terminalinin işletim hakkını, Edirne Belediyesinden ihale yolu ile (…..) TL bedel
karşılığında elde etmiştir. Nitekim bu husus gerek soruşturma tarafı teşebbüsler, gerekse
de Edirne Belediyesi tarafından doğrulanmaktadır. Bu bakımdan hâlihazırda Edirne
şehirlerarası otobüs terminalinin tek işleticisi VOLKAN’dır. Ayrıca VOLKAN’ın kiracı
seçme ve fiyat belirleme yetkisi ne ihale şartnamesi ile ne de sonrasında belediye
tarafından sınırlandırılmamıştır11. Rekabet Hukuku ve Kurul’un içtihatları uyarınca işletme
hakkının ihale yolu ile bir kamu otoritesinden elde edilmesinin, pazar tanımına ve
pazardaki hâkim durum değerlendirmesine herhangi bir etkisi yoktur. Hâkim durumun
kötüye kullanılması açısından ise Edirne ili şehirlerarası otobüs terminalinin zorunlu unsur
olup olmadığına ilişkin detaylı açıklamaya yukarıda “I.5.3.2. Redde Konu Olan Ürünün
veya Hizmetin Alt Pazarda Rekabet Etmek için Vazgeçilmez Olması” başlıklı bölümde yer
verilmiştir.


11 İhale şartnamesinde yer alan %20’lik sınırın aşılmamasına yönelik hüküm, VOLKAN’ın kiracı seçim
hakkını ancak belli şartlar altında kısmen yasaklamaktadır. Bu bakımdan %20’lik oran aşılmadığı sürece
kiracı seçim hakkının kısıtlandığını söylemek güçtür.
17-23/384-167
51/59
(188) Bir diğer savunma ise VOLKAN’ın karayolu ile yolcu taşımacılığı pazarında faaliyetinin
olmadığına yöneliktir. Yukarıda “I.5.1. VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM
Arasındaki İlişki Hakkında Değerlendirme” başlıklı bölümde yer verildiği üzere,
soruşturma sürecinde elde edilen bilgi ve belgeler çerçevesinde VOLKAN, ÖZ EDİRNE
ve GÖKHAN TURİZM Salim ALTUNHAN’ın birlikte bir ekonomik bütünlük oluşturduğu ve
tek bir teşebbüs olarak ele alınması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır12. Söz konusu
ekonomik bütünlüğün, Edirne ili şehirlerarası otobüs terminali işletmeciliği pazarı ile
acentelik hizmetleri pazarında hâkim durumda olduğu, bu hâkim durumunu sözleşme
yapmanın reddi suretiyle kötüye kullandığı ve bu durumun alt pazar olan karayolu ile yolcu
taşımacılığı pazarını olumsuz etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Bu kapsamda zaten işbu
kararda soruşturma tarafı teşebbüslere karayolu ile yolcu taşımacılığı pazarında hâkim
durumda oldukları isnadı yapılmamıştır. Ancak VOLKAN, METRO firmasına otobüslerini
kiralamak suretiyle dolaylı da olsa bu pazarda faaliyet göstermektedir. Nitekim
METRO’nun sefer sayısının artması ve NİLÜFER’e ve diğer otobüs firmalarına karşı
pazar payını genişletmesi, VOLKAN’a da olumlu yansımakta ve daha çok sayıda
otobüsünü METRO firmasına kiralama imkânına kavuşmaktadır.
(189) Bu başlık altında incelenecek son savunma ise VOLKAN’ın Edirne ili acentelik hizmetleri
pazarında faaliyetinin olmadığı savunmasıdır. Kararın VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve
GÖKHAN TURİZM birlikte bir ekonomik bütünlük oluşturmakta ve bu bakımdan ÖZ
EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM’in acentelik faaliyetleri söz konusu ekonomik bütünlüğün
faaliyetleri kapsamında incelenmektedir. Bu tespitin yanı sıra VOLKAN firmasının bizatihi
kendisi de acentelik faaliyeti yürütmektedir. Nitekim VOLKAN, acentelik faaliyetlerinde
bulunma yetkisi veren F1 belgesini haizdir ve bu belge bizzat VOLKAN’ın vekili tarafından
ikinci yazılı savunmanın eki olarak ibraz edilmiştir. Her ne kadar bu belgenin İstanbul
Otogarından olduğu ve Edirne çıkışlı hatları kapsamadığı belirtilse de bu iddianın da
gerçeği yansıtmadığı değerlendirilmektedir. Bizzat soruşturma tarafı teşebbüslerin
vekilinin imzasını taşıyan ikinci yazılı savunmada şu ifadeler yer almaktadır:
“Volkan Yolcu Taş. Sey. ve Nak. Tic. A.Ş.’nin Ulaştırma Bakanlığı Bölge
Müdürlüğünden verilen F1 belgesinde Kamil KOÇ Otobüsleri A.Ş.'nin 1 numarada
kayıtlı olduğu D1-BUR-U-NET-D1.12.462 sayılı belgenin 14/12/2020 tarihine kadar
geçerli olduğu görülebilir. Bu belge Kamil KOÇ'a Volkan Yolcu A.Ş.'nin acentelik
hizmeti verebileceğini de göstermektedir. Volkan Yolcu A.Ş. Edirne ilinde şubesi
bulunduğundan Edirne ilinden Kamil KOÇ'a bilet kesmesine bir mani yoktur.”
(190) VOLKAN’ın ilk yazılı savunmasına ekli olarak gönderilen ve noter onaylı ihbarnamede ise
VOLKAN, NİLÜFER’i acente sözleşmesi imzalamaya davet etmektedir. İhbarnamede şu
açıklamalara yer verilmektedir:
“AÇIKLAMALAR
1.Edirne Şehirlerarası Otobüs Terminali’nin işletmecisi olduğumuz malumunuzdur.
2.Daha önce terminalde faaliyet gösteren çeşitli F1 Belgesi sahibi firmalar ile
yaptığınız acente sözleşmelerinin haricen edindiğimiz bilgilere göre ticari
anlaşmazlıklar nedeniyle feshedildiğini öğrendik.
3.Şirket yetkilileriniz vasıtasıyla merkezimizde yapacağımız görüşmeler neticesinde
Terminalde acente hizmeti verebileceğimizi ve kalkış varış noktası olarak Terminali
kullanabileceğinizi ihbar eder, en kısa zamanda görüşmek dileğiyle çalışmalarınızda
başarılar dileriz.02.05.2016”

12 Ekonomik bütünlüğün söz konusu olmadığı savunmasına ilişkin değerlendirmeler, ilgili başlık altında
aşağıda ele alınmaktadır.
17-23/384-167
52/59
(191) Yukarıda yer verilen ve bizzat VOLKAN tarafından gönderilen belgelerde dahi
VOLKAN’ın acentelik faaliyetlerinde bulunduğu açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Bu
bakımdan yukarıda yer verilen gerekçeler karşısında söz konusu savunmanın kabul
görmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir13.
VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM arasında herhangi bir ekonomik
bütünlüğün bulunmadığı, salt akrabalık ilişkilerinin ekonomik bütünlüğü
kanıtlamaya yeterli olmadığı savunması
(192) Teşebbüs tarafından yapılan bir diğer savunma VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN
TURİZM arasında herhangi bir eylem birlikteliğinin bulunmadığı ve bahsi geçen üç firma
arasında herhangi bir ekonomik bütünlükten bahsedilemeyeceğine ilişkindir.
(193) Yukarıda bahsi geçen üç firma arasında ticari eylem birlikteliği bulunmakta ve söz konusu
firmalar kendilerinden beklenen şekilde birbirlerinden bağımsız biçimde ticari karar
mekanizmalarını işletmemektedirler. Nitekim bu tespit yapılırken firma çalışanları
arasındaki akrabalık ilişkileri dikkate alınmakla birlikte, salt akrabalık ilişkilerinden yola
çıkılarak bir sonuca ulaşılmamıştır. Yerinde incelemeler sırasında otogarda faaliyet
gösteren firma çalışanlarıyla yapılan görüşmelerde elde edilen beyanlarda, otogarda
karar merci olarak Mustafa ALTUNHAN’ın olduğu, GÖKHAN TURİZM (adi şirket) yetkilisi
Salim ALTUNHAN’ın otogara ara sıra geldiği, GÖKHAN TURİZM çalışanlarının dahi
maaş ödemeleri vs. konularda Mustafa ALTUNHAN’la muhatap oldukları ve kendisini
işveren olarak addettikleri bilgisine ulaşılmıştır 14.
(194) Otogarda acentelik hizmeti alan firmalar ile acentelik hizmeti veren firmalar arasındaki
sözleşmeler incelendiğinde, acentelik hizmeti veren firmalar olarak her ne kadar ÖZ
EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM gözükmekteyse de, acentelik hizmeti alan firmalara
gönderilen ve acentelik hizmetlerinde kiminle muhatap oldukları ve kimden hizmet
aldıklarına dair sorular içeren bilgi isteme yazılarına cevap olarak gönderilen cevabi
yazılarda firmalar tarafından;
- 15.11.2016 tarih ve 6668 sayı ile KONTUR’dan gelen yazıda; “Edirne Otogarında
acentemiz Mustafa ALTUNHAN -VOLKAN ile çalışmaktayız.”
- 19.09.2016 tarih ve 5489 sayı ile ÇANAKKALE TRUVA’dan gelen yazıda;
“otogarda VOLKAN dışında başka bir acente olmaması nedeniyle acentelik
hizmetini VOLKAN’dan alıyoruz.”
- 22.09.2016 tarih ve 5591 saylı ile ISPARTA PETROL’den gelen cevabi yazıda;
“acente tercihimizi Metro Turizmin de acentesi olan Mustafa ALTUNHAN’ın şirketi
VOLKAN’dan yana kullandık”
- 15.11.2016 tarih ve 6661 sayı ile İSTANBUL SEYAHAT’ten gelen yazıda; “Edirne
Otogarında Salim ALTUNHAN ile acentelik sözleşmesi imzaladık.”
- 28.09.2016 tarih ve 5709 sayı ile AKSEL SEYAHAT’ten gelen yazıda; “Edirne
Otogarında acentelik konusunda Mustafa ALTUNHAN ile anlaştık.”
şeklinde ifadelere yer verilmiştir. METRO’nun gönderdiği yazıda ise, acentelik
sözleşmesinin ÖZ EDİRNE ile değil VOLKAN ile yapıldığı görülmektedir.

13 VOLKAN’dan acentelik hizmeti aldıklarına dair otobüs firmalarının beyanlarına aşağıda ekonomik
bütünlüğün bulunmadığına ilişkin savunmanın değerlendirilmesinde yer verilmiştir.
14 Yerel ve ulusal basında çıkan haberlerde Altunhan şirketler grubu olarak tanıtım yapılması, Mustafa
ALTUNHAN’dan Altunhan şirketler grubu yönetim kurulu başkanı, Salim ALTUNHAN’dan ise Altunhan
şirketler grubu yönetim kurulu üyesi olarak bahsedilmesi, Türk Ticaret Kanunu’nun benimsediği dış
görünüşe itimat prensibi kapsamında ekonomik bütünlüğe işaret etmesi açısından dikkate değerdir.
(ör.
)
17-23/384-167
53/59
(195) VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM arasındaki ekonomik bütünlüğü gösteren
diğer bir delil ise fatura bilgileridir. Örnek vermek gerekirse, soruşturma tarafı teşebbüsler
tarafından gönderilen belgelerde ÇANAKKALE TRUVA’nın acenteliğini GÖKHAN
TURİZM yürütmektedir. Ancak acentelik hizmetine ilişkin ödemeye/mahsuplaşmaya
ilişkin fatura bilgileri incelendiğinde, faturanın VOLKAN ve ÇANAKKALE TRUVA adına
hazırlandığı ve faturada VOLKAN’ın acente olduğu bilgisine yer verildiği görülmektedir.
Nitekim acentelik hizmeti alan söz konusu firmaya acentelik hizmetlerine yönelik
ödemenin / mahsuplaşmanın kiminle yapıldığı sorusu yöneltilmiş, gelen cevabi yazıda
ödemenin / mahsuplaşmanın VOLKAN ile gerçekleştirildiği bilgisi verilmiştir.
Dosya raportörlerinin ön kabullerden hareketle çıkarımlarda bulunduğu, gereksiz
şekilde dosya kapsamını genişlettiği ve soruşturma tarafı teşebbüslerin lehine olan
bilgilere raporda yer verilmediği iddiası
(196) Savunmada değinilen bir başka husus ise dosya raportörlerinin ön kabullerden hareketle
çıkarımlarda bulunduğu ve birçok firmadan bilgi talep ederek dosya kapsamını gereksiz
yere genişlettiği iddiası ile soruşturma tarafı teşebbüslerin lehine olabilecek bilgilere
raporda yer verilmediği iddiasıdır. Söz konusu her iki iddiaya yönelik değerlendirmeye
aşağıda sırasıyla yer verilmiştir.
(197) Dosya kapsamında bilgisine başvurulan firmalar, ULUSOY, KAMİL KOÇ ve A
PAMUKKALE firmalarıdır. Nitekim bu husus kararın “I.4.5. KAMİL KOÇ, ULUSOY ve
PAMUKKALE’den Elde Edilen Bilgi ve Belgeler” başlıklı bölümünde açıklanmıştır.
(198) Yerinde inceleme sırasında KAMİL KOÇ otobüs firmasına ait tabelanın otogarda yer
aldığı, ancak bu firmanın otogarda hizmet vermediği gözlemlenmiştir. Yine yerinde
inceleme sırasında Mustafa ALTUNHAN ile gerçekleştirilen görüşmede ULUSOY’un
yakın zamana kadar acente vasıtasıyla otogarda faaliyet gösterdiği, ancak kendilerine
olan borcunu ödemediği ve hâlihazırda Edirne’de faaliyet göstermediği ifade edilmiştir.
PAMUKKALE açısından ise şikâyetçi firma NİLÜFER, şikâyet dilekçesinde
PAMUKKALE’nin yazıhane kiralamak amacıyla adli ve idari girişimlerde bulunduğu
bilgisini vermiştir. Yerinde inceleme ve görüşmeler ile dosya kapsamına giren
belgelerden elde edilen bilgiler çerçevesinde, söz konusu otobüs firmalarının otogarda
faaliyet gösterme girişimleri hakkında bilgi istenmesinin, soruşturma süreci sonucunda
ulaşılmak istenen maddi gerçekliğe ulaşma amacına hizmet edeceği değerlendirilmiş ve
firmaların bilgisine başvurulmuştur.
(199) Gelen cevabi yazıların incelenmesi sonucu, esasen bahsi geçen her üç firmanın da,
Edirne şehirlerarası otobüs terminalinde faaliyet gösterme girişiminin olduğu
anlaşılmıştır. Örneğin ULUSOY, 2016 yılı başlarına kadar otogarda faaliyet göstermiş,
ancak bu tarihten itibaren Edirne’deki faaliyetleri sona ermiştir. KAMİL KOÇ, otogardan
yazıhane kiralamak amacıyla Edirne 4. Noterliğinin ihtarnamesiyle VOLKAN’a
başvuruda bulunmuş, ancak başvuruya ilişkin olarak VOLKAN’ın Edirne 6. Noterliği
aracılığıyla ulaşan cevabi yazısında, hâlihazırda kiralanmaya müsait yazıhanenin
bulunmadığı şeklinde cevap verilmiştir. Yine PAMUKKALE, önce şifahi olarak, ardından
da noter kanalıyla VOLKAN’dan yazıhane kiralamak amacıyla talepte bulunmuş, ancak
VOLKAN, otogarda boş yazıhane bulunmadığı gerekçesiyle talebi geri çevirmiştir.
(200) KAMİL KOÇ, ULUSOY ve PAMUKKALE’ye ilişkin yukarıda yer verilen süreçler ele
alındığında, her üç firmanın da Edirne otogarında faaliyet gösterme adına girişimlerinin
olduğu ve bu kapsamda kendilerinin otogarda faaliyet göstermesinin beklenebileceği
değerlendirilmektedir. Ancak KAMİL KOÇ ve PAMUKKALE’nin, VOLKAN’ın yazıhane
kiralamayı reddetmesi nedeniyle Edirne’de faaliyet gösterme imkânına kavuşamadığı,
ULUSOY’un ise Edirne’deki faaliyetlerinin sona erdiği tarihten itibaren tekrar faaliyette
bulunmaya yönelik bir girişiminin olmadığı bilgisine ulaşılmıştır.
17-23/384-167
54/59
(201) Bu kapsamda Soruşturma Raporunda ön kabuller yerine, elde edilen bilgi ve belgelerden
yola çıkılarak tespitlere ulaşılmıştır. Ulaşılan tespitler sonucu soruşturma derinleştirilmiş
ve gerekli görülen kişi ve mercilerden bilgi istenmiştir. Esasen soruşturma süreci
sonunda ulaşılmak istenen maddi gerçekliğin ortaya çıkarılmasına hizmet eden bu
durum, adil yargılanma hakkı kapsamında, haklarında soruşturma yürütülen taraflara da
güvence teşkil etmektedir. Açıklanan tüm sebeplerden dolayı tarafların söz konusu iddia
ve savunması kabul görmemiştir.
(202) Savunmada yer alan bir diğer iddia ise soruşturma tarafı teşebbüslerin lehine olan
bilgilere raporda yer verilmediğidir. Bu iddiaya dayanak olarak ise acentelik hizmeti alan
bazı firmaların beyanlarına raporda yer verilmemesi gösterilmiştir.
(203) Soruşturma Raporunda hem şikâyetçi tarafın iddialarına hem de soruşturma tarafı
firmaların iddia ve savunmalarına detaylı bir şekilde yer verilmiştir. Ayrıca soruşturmaya
konu iddialar hakkında ilgili üçüncü kişilerin de bilgisine başvurulmuş ve elde edilen
bilgiler Soruşturma Raporunun ilgili bölümlerinde dikkate sunulmuştur. Bu kapsamda
bilgi istenen taraflardan gelen cevabi yazılarda yer alan ve soruşturmaya konu iddialar
ile ilgili olan bilgiler mümkün olduğunca raporda özetlenmeye çalışılmış, cevabi yazıların
tamamı ise raporun ek dizininde referans gösterilmek suretiyle rapora ekli olarak
soruşturma taraflarına ve Kurul’a sunulmuştur. Bu kapsamda elde edilen tüm bilgi ve
belgelere 2010/3 sayılı Tebliğ hükümleri dikkate alınarak rapor ve raporun eklerinde yer
verilmiştir. Açıklanan nedenler ışığında soruşturma tarafı teşebbüslerin lehine olan
bilgilere raporda yer verilmediği iddiasının geçerli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
ÖZ EDİRNE’nin NİLÜFER ile arasındaki acentelik sözleşmesini, NİLÜFER’in
borçlarını ifa etmemesi sebebiyle feshettiği, ECE TURİZM’in dahi aynı gerekçeyle
NİLÜFER ile arasındaki acentelik sözleşmesini feshettiği, bu bakımdan feshin haklı
gerekçelere dayandığı, ayrıca Rekabet Kurumunun adli yargının konusuna giren
hususları inceleme yetkisinin bulunmadığı iddiası
(204) NİLÜFER’in bir dönem ECE TURİZM’den de acentelik hizmeti aldığı, ancak ECE
TURİZM’in de NİLÜFER’in borçlarını ödememesi sebebiyle acentelik sözleşmesini
feshettiği öne sürülmüştür. Konu incelenmiş ancak ECE TURİZM’in NİLÜFER’in
borçlarını ödememesi sebebiyle acentelik sözleşmesini feshettiğine yönelik iddia
hakkında herhangi bir delil soruşturma tarafı ya da ECE TURİZM tarafından
sunulmamıştır.
NİLÜFER’in yazıhane kiralamak yahut acente ile anlaşmak suretiyle otogarda
faaliyet gösterme imkânı elde edemediği iddiasının gerçeği yansıtmadığı, bu
duruma ilişkin Bölge İdare Mahkemesinin kararının bulunduğu iddiası
(205) İkinci yazılı savunmada, NİLÜFER’in yazıhane kiralamak yahut acente ile anlaşmak
suretiyle otogarda faaliyet gösterme imkânı elde edemediği iddiasının gerçeği
yansıtmadığı ifade edilerek, otogarda acente ile anlaşma veya yazıhane kiralama
imkânının bulunduğuna ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararının bulunduğu öne
sürülmüştür.
(206) Bahsi geçen Bölge İdare Mahkemesi kararı, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 6.
Dairesinin 31.01.2017 tarih, E: 2017/2 ve K: 2017/15 sayılı kararıdır. Söz konusu kararda
otogarda kullanılabilecek boş yer olduğuna ilişkin fiili durumun varlığından bahsedilmişse
de, hâkim durumun sözleşme yapmanın reddi suretiyle kötüye kullanıldığı sonucuna,
sadece hâlihazırdaki fiili durum değil; Kurul’un 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı
kararından sonraki süreçte gerçekleşen, acentelik sözleşmesinin feshi, boş yer olmadığı
gerekçesiyle yazıhane kiralamaktan imtina edilmesi ve ilgili kararda belirtilen
yükümlülüklerin yerine getirilmemesi gibi bir dizi olay örgüsü dikkate alınarak ulaşılmıştır.
17-23/384-167
55/59
(207) Nitekim KILAVUZ’un 41. paragrafı şu şekildedir:
“Sözleşme yapmayı reddetme, hâkim durumdaki teşebbüsün, kendisine yöneltilen
sözleşme yapma talebini herhangi bir sebep göstermeksizin reddetmesi şeklinde
doğrudan reddetme ya da makul olmayan ertelemeler, ürün arzının azaltılması ve
makul olmayan şartlar ileri sürülmesi gibi davranışlar yoluyla dolaylı olarak reddetme
şeklinde de ortaya çıkabilmektedir.”
(208) Yukarıdaki kılavuz hükmünün yorumlanması neticesinde VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’nin
belli aralıklar ile NİLÜFER ile çalışmak için şirket merkezinde görüşme davetleri, kira
ilanları vs. girişimleri, acentelik sözleşmesinin feshi, yazıhane kiralanmaması gibi diğer
fiilleriyle bir bütün olarak ele alındığında VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’nin dolaylı bir reddetme
eylemi içerisinde olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Her ne kadar ret eyleminin kısa süreler
için kesildiği dönemlerin olduğu öne sürülse de, Rekabet Kurulunun 2013 yılındaki
kararından sonraki yaşanan süreç bir bütün olarak ele alındığında NİLÜFER, KAMİL KOÇ
ve PAMUKKALE gibi firmaların istikrarlı ve ticari açıdan sürdürülebilir bir biçimde
otogarda faaliyet gösterme imkânı elde edemediği anlaşılmaktadır.
(209) Yukarıda yer verilen hususlar çerçevesinde bahsi geçen mahkeme kararı ile işbu kararda
ulaşılan tespitler arasında esasen bir çatışma olmadığı, kararda ulaşılan sonuç ile Edirne
Belediyesinin alternatif yer tahsis talebinin reddi işleminin iptali istemiyle açılan davada
mahkemenin ulaştığı hükmün hukuki sebeplerinin farklı olduğu değerlendirilmektedir. Bu
kapsamda hukuki sebeplerin uygulanacağı maddi vakıalarda hâlihazırdaki durum ile
devam edegelen sürecin farklılık oluşturabileceği, sadece belli dönemdeki fiili durumların
dikkate alınarak sonuca ulaşılmasının Rekabet Hukuku açısından hatalı bir
değerlendirme olacağı aşikardır. Tüm bu nedenlerden dolayı anılan mahkeme kararına
ilişkin savunmanın geçerli olmadığı değerlendirilmektedir.
Edirne Belediyesinin denetimi sonucu ihale şartnamesindeki %20’lik oranın
aşılmadığına ilişkin tespitin dikkate alınmadığı iddiası
(210) Savunmada değinilen bir diğer husus ise Edirne Belediyesi ile otogar işleticisi firma
(VOLKAN) arasındaki ihale şartnamesinde yer alan ve tek bir firmanın otogarın %20’sini
aşacak şekilde otogarda yer edinemeyeceğine dair hükümdür. Otogarda mevcut 16 adet
yazıhanenin ihale şartnamesinde belirtilen %20’lik oranı aşmayacak şekilde kiraya
verildiği ve bu durumun Edirne Belediyesi ve diğer denetleyici kuruluşlar tarafından tespit
edildiği belirtilmiştir. “I.5.1. VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM Arasındaki İlişki
Hakkında Değerlendirme” başlıklı bölümde detaylı bir şekilde ortaya konulduğu üzere
VOLKAN, ÖZ EDİRNE ve GÖKHAN TURİZM birlikte bir ekonomik bütünlük oluşturmakta
ve bu üç firmanın otogardaki faaliyeti bir bütün olarak incelenmektedir. Bu bakımdan
başka merciler tarafından yapılan incelemelerde söz konusu üç firmanın ticaret
sicillerinde ayrı şirketler olarak gözükmesi ve firmaların arasındaki ilişkilerin
incelenmemesi nedeniyle ihale şartnamesindeki eşiğin aşılmadığı sonucuna ulaşılması
normaldir. Nitekim Edirne Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdür Vekili Erdal UYGUN,
kendisiyle yapılan görüşmede, Mustafa ALTUNHAN ve Salim ALTUNHAN arasındaki
ticari ilişkiye vakıf olmadığını belirtmiştir. Ancak Kurul’un yürüttüğü soruşturmalarda
izlediği yöntem ve rekabet hukuku disiplini çerçevesinde olay ele alındığında, bağımsız
ticari kararlar alamayan şirketler ayrı bir teşebbüs olarak değerlendirilmemektedir.
Açıklanan tüm bu sebeplerle ihale şartnamesindeki %20’lik oranın aşılmadığına ilişkin
savunma geçerli bulunmamıştır.

17-23/384-167
56/59
NİLÜFER ve PAMUKKALE firmalarının yıkıcı rekabet amacı güttükleri iddiası
(211) Savunmada NİLÜFER’in uyguladığı bilet fiyatlarıyla yıkıcı bir rekabet peşinde olduğu,
benimsediği fiyat politikasıyla diğer firmaları pazar dışına itme amacı güttüğü öne
sürülmüştür. PAMUKKALE’nin de yıkıcı fiyat uygulayarak mahalli firmaların iflasına sebep
olma peşinde olduğu iddia edilmiş, söz konusu iddialara örnek olarak ise bazı hatlardaki
bilet fiyatları verilmiştir.
(212) Kararın “I.5.3.4. Reddetmenin Tüketici Zararına Yol Açmasının Muhtemel Olması” başlıklı
bölümünde Edirne ilinden sefer düzenlenen ana hatlar olan; Edirne – İstanbul, Edirne –
Ankara, Edirne – İzmir ve Edirne – Bursa hatlarında taşınan yolcu miktarı ve bu hatlardaki
bilet fiyatları firma ve yıl bazında grafiklerle gösterilmiştir. Grafiklerde de görülebileceği
üzere söz konusu hatlarda uygulanan bilet fiyatları dönemsel olarak değişim göstermekte
ve bazı dönemlerde NİLÜFER’in, bazı dönemlerde ise başka bir firmanın bilet fiyatı
diğerine göre düşük kalmaktadır. Bununla birlikte firmaların bilet fiyatların arasında yıkıcı
olarak nitelendirilebilecek fiyat aralığı bulunmamaktadır.
(213) Keza PAMUKKALE hakkında da benzer iddia öne sürülmüştür. Ancak Edirne’de faaliyet
gösterme imkânı elde edememiş bir firmanın yıkıcı fiyat uygulama amacında olduğu
iddiası dayanaktan yoksun kalmaktadır. Nitekim iddiaya dayanak gösterilen
PAMUKKALE’nin cevabi yazısında ifade edilen hususlar esasen yeni faaliyet gösterilecek
hatlarda benimsenen çalışma prensiplerine ilişkindir.
(214) Rekabet hukuku kapsamında yıkıcı fiyat, bir pazarda hâkim durumda bulunan
teşebbüsün bu hâkim durumunu kötüye kullanması hallerinden biri olarak ele
alınabilmektedir. Diğer taraftan piyasaya yeni girecek bir firmanın düşük fiyatlar
uygulayarak pazar payı edinmeye yönelik çabaları rekabeti artıran bir olgudur. Bu
bakımdan yıkıcı fiyat uygulanmasına yönelik bir eylem ancak hâkim durumda bir firmanın
bu hâkim durumunu kötüye kullanması şeklinde tezahür ettiği takdirde rekabetçi kaygılara
sebebiyet verebilir ki böyle bir duruma dosya kapsamında rastlanılmamıştır. Tüm bu
nedenler ışığında NİLÜFER ve PAMUKKALE firmalarının yıkıcı rekabet amacı güttüğüne
yönelik iddia geçerli bulunmamıştır.
NİLÜFER’in amacının yazıhane kiralamak veya acente ile çalışmak suretiyle Edirne
otogarında faaliyet göstermek olmadığı, asıl isteğinin bedavaya özel otogar
edinmek olduğu iddiası
(215) Tarafların öne sürdüğü başka bir iddia, NİLÜFER’in asıl amacının yazıhane kiralamak
veya acente ile çalışmak suretiyle Edirne otogarında faaliyet göstermekten ziyade
bedavaya özel otogar edinmek olduğuna yöneliktir. Ancak söz konusu iddia soyut bir
beyandan öteye geçmemekte ve herhangi bir bilgi, belge vs. ile desteklenmemektedir.
Kurul’un 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-39 sayılı kararında belirtilen yükümlülüklerin
yerine getirildiği savunması
(216) Soruşturma tarafı teşebbüsler tarafından, Kurul’un 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-39
sayılı kararında belirtilen yükümlülüklerin yerine getirildiği savunmasında bulunulmuş ve
buna dayanak olarak ihale ilanları ve noter ihale tutanakları gösterilmiştir.

17-23/384-167
57/59
(217) Kurul’un anılan kararının sonuç bölümünün 3. maddesinde “Edirne Otogarında, yüklenici
teşebbüs başta olmak üzere kira sözleşmesine taraf olan gerçek ve tüzel kişilerin talep,
teklif ve taahhütlerini yazılı ve denetlenebilir şekilde yapmalarına ve bu sözleşmelerin
Kuruma tevsikine OYBİRLİĞİ ile” şeklinde karar verilmesine rağmen günümüze kadar bu
yönde herhangi bir belge Kurumumuza tevsik edilmemiştir. Savunmada ileri sürülen ihale
ilanları ve noter ihale tutanakları gibi belgelerin hiçbiri kararda belirtildiği şekilde Kuruma
tevsik edilmemiş ve bu nedenle teklif, taahhüt ve sözleşmelerin yazılı ve denetlenebilir
şekilde yapılıp yapılmadığı Kurum tarafından incelenememiştir. Bu nedenle kararda
belirtilen yükümlülüklerin yerine getirildiğine dair savunma geçerli bulunmamıştır.
I.5.5. İdari Para Cezasının Belirlenmesinde Dikkate Alınan Hususlar
(218) 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca aynı Kanun’un 4, 6 ve 7.
maddelerinde yasaklanmış davranışlarda bulunanlara, ceza verilecek teşebbüs ile
teşebbüs birlikleri veya bu birliklerin üyelerinin nihai karardan bir önceki mali yılsonunda
oluşan veya bunun hesaplanması mümkün olmazsa nihai karar tarihine en yakın mali
yılsonunda oluşan ve Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safi gelirlerinin yüzde
onuna kadar idarî para cezası verilir. Kurul, üçüncü fıkraya göre idarî para cezasına karar
verirken, 30.03.2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci
fıkrası bağlamında, ihlalin tekerrürü, süresi, teşebbüs veya teşebbüs birliklerinin
piyasadaki gücü, ihlalin gerçekleşmesindeki belirleyici etkisi, verilen taahhütlere uyup
uymaması, incelemeye yardımcı olup olmaması, gerçekleşen veya gerçekleşmesi
muhtemel zararın ağırlığı gibi hususları dikkate alır.
(219) 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesi uyarınca verilecek idari para cezalarına ilişkin usul ve
esaslar “Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem Ve Kararlar İle Hâkim Durumun
Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik”te (Ceza
Yönetmeliği) düzenlenmiştir.
(220) VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’yi kontrol eden Mustafa ALTUNHAN, 2012 yılı başı itibarıyla
Edirne otogarının işletme hakkını fiilen devralmış olup hâkim duruma gelmiştir. Bu
tarihten itibaren sistematik olarak uyguladığı dışlama politikaları nedeniyle Edirne’den
başta İstanbul olmak üzere Ankara, Bursa, İzmir gibi yolcu sayısının fazla ve kazancın
yüksek olduğu güzergâhlarda rakip firmaların faaliyet göstermesi zorlaştırılmış ve kimi
zaman da engellenmiştir. Bu sayede Mustafa ALTUNHAN’ın piyasadaki gücü giderek
artmıştır. Söz konusu dışlama eylemleri zaman içinde devam etmiştir. Bu da tüketicilerin
zararına yol açmıştır.
(221) Yukarıda yapılan tüm tespit, açıklama ve değerlendirmeler çerçevesinde aynı ekonomik
bütünlük içinde yer alan VOLKAN ve ÖZ EDİRNE’nin 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini
ihlal ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle 4054 sayılı Kanun’un 16. Maddesinin üçüncü
fıkrası ve Ceza Yönetmeliği’nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile ikinci fıkrası
uyarınca temel para cezasına esas alınacak oran hem VOLKAN hem de ÖZ EDİRNE için
%1 olarak belirlenmiştir.

17-23/384-167
58/59
(222) İhlalin ne zaman başladığına ilişkin olarak dosya kapsamındaki ilk belge Kamil KOÇ’un
yazıhane kiralama talebinin VOLKAN tarafından reddedilerek acentelik teklif edildiği
29.09.2014 tarihli ihtarnamedir. Bu eylem 2015 yılı Temmuz ayında PAMUKKALE’nin
talebinin aynı gerekçeyle reddedilmesiyle tekrarlanmıştır. Böylece iki firma Edirne otogarı
dışında bırakılmıştır. Nihayet NİLÜFER, acentelik sözleşmesinin en son 21.09.2015
tarihinde feshedilmesiyle kalıcı olarak otogar dışında bırakılmıştır. Dolayısıyla 2014 yılı
Eylül ayında başlayan davranışlar günümüze kadar devam etmiş olup ihlal süresinin bir
yıldan fazla olduğu tespit edilmiştir. Ceza Yönetmeliği’nin 5. maddesinin üçüncü fıkrasına
göre, aynı maddenin birinci fıkrası uyarınca belirlenen oran bir yıldan uzun beş yıldan
kısa süren ihlallerde yarısı oranında artırılır. Açıklamalar çerçevesinde ihlal süresinin bir
yıldan fazla olduğu göz önüne alınarak %1 oranı yarısı oranında artırılarak, temel para
cezası her iki şirket için de %1,5 olarak hesaplanmıştır.
(223) Ceza Yönetmeliği’nin 6. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükümleri uyarınca temel
para cezası, ihlalin tekerrürü halinde, her bir tekrar için, yarısından bir katına kadar
arttırılır. Kurul’un 02.12.2013 tarihinde verdiği 13-67/928-39 sayılı kararla üst pazarda
hâkim durumda olan ve aynı zamanda alt pazarda da faaliyette bulunan ve işbu
soruşturmanın tarafı olan VOLKAN’a, (eski unvanı Volkan Metro Turizm Seyahat ve
Nakliyat Tic. Ltd. Şti.), alt pazardaki rakipleri ile sözleşme yapmaktan kaçınmak suretiyle
4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal ettiği için idari para cezası uygulanmıştır. Bu karar
aleyhine açılan iptal davası reddedilerek kesinleşmiştir. Bu karar, VOLKAN’a
uygulanacak idari para cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasına esas teşkil etmiş, temel
para cezası yarısı oranında artırılarak bu şirkete verilecek idari para cezası %2,25 olarak
hesaplanmıştır.
J. SONUÇ
(224) 29.06.2016 tarihli ve 16-22/394-M sayılı Kurul kararı uyarınca yürütülen soruşturma ile
ilgili olarak düzenlenen Rapor’a ve Ek Görüş’e, toplanan delillere, yazılı savunmalara,
sözlü savunma toplantısında yapılan açıklamalara ve incelenen dosya kapsamına göre,
1. a) Tek bir ekonomik bütünlük teşkil eden Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat
Nakliyat Tic. A.Ş. ile Öz Edirne Birlik Mustafa Altunhan unvanlı şirketlerin Edirne
ilinde şehirlerarası yolcu terminali işletmeciliği ve yurt içi yolcu taşıma acenteliği
hizmetleri pazarında hakim durumda olduğuna,
b) Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Tic. A.Ş. ile Öz Edirne Birlik Mustafa
Altunhan’ın rakiplerinin pazardaki faaliyetlerini zorlaştırıcı uygulamaları ile hakim
durumunu kötüye kullandığına, dolayısıyla 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal
ettiğine,
c) Bu nedenle, 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrası ve “Rekabeti
Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun Kötüye
Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik”in 5. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının (a) bendi
 ve 6. maddesinin birinci fıkrası (a) bendi hükümleri uyarınca, 2016 mali yılı
sonunda oluşan ve Kurul tarafından belirlenen yıllık gayri safi gelirlerinin takdiren
% 2,25 oranında olmak üzere, Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Tic.
A.Ş.’ye 733.246,94 TL
 hükümleri uyarınca, 2016 mali yılı sonunda oluşan ve Kurul tarafından belirlenen
yıllık gayri safi gelirlerinin takdiren % 1,5 oranında olmak üzere, Öz Edirne Birlik
Mustafa Altunhan’a 31.986,89 TL
idari para cezası verilmesine,
17-23/384-167
59/59
2. 4054 sayılı Kanun’un 9. maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde;
a) Mustafa ALTUNHAN’ın fiilen kullanmakta olduğu yazıhane sayısının ihale
şartnamesindeki eşiğe düşürülmesinin ve amaçları dışında kullanılan
yazıhanelerin teknik şartname uyarınca amaçları doğrultusunda kullanımlarının
sağlanmasına,
b) Bu hususların Volkan Yolcu Taşımacılığı Seyahat Nakliyat Ticaret A.Ş. ile Öz
Edirne Birlik Mustafa Altunhan tarafından taahhüt edilerek kararın tebliğinden
itibaren en geç 6 ay sonra ilgili bütün belgelerle birlikte Kurumumuza tevsik
edilmesine,
3. Konuya ilişkin olarak T.C. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığına ve
T.C. İçişleri Bakanlığına bilgi verilmesini teminen Başkanlığın görevlendirilmesine,
gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemelerinde yargı
yolu açık olmak üzere, OYBİRLİĞİ ile karar verilmiştir.






Full & Egal Universal Law Academy