Rekabet Kurumu - Karar Sayı 16-35/604-269
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 16-35/604-269
Karar Türü: Rekabet İhlali
Konu: CONGRESIUM ATO Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi’nin işleticisi durumundaki Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.’nin, 2014 yılında A ve A Fuarcılık Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan mobilya fuarı düzenleme başvurusunu reddetmek ve iştiraki GL Events Fuarcılık A.Ş. ile birlikte alan kiralarında aşırı fiyat uygulamak yoluyla hakim durumunu kötüye kullandığı iddiaları
Karar Tarihi: 27.10.2016



Rekabet Kurumu Başkanlığından,

(Yargı Kararları Üzerine Verilen)
REKABET KURULU KARARI

Dosya Sayısı : 2013-4-78 (Soruşturma)
Karar Sayısı : 16-35/604-269
Karar Tarihi : 27.10.2016
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN, Fevzi ÖZKAN, Adem BİRCAN,
Şükran KODALAK

B. RAPORTÖRLER: Hale GÜNDÜZ, Buket ARI, Abdurrahman TEPELİ
Süleyman DAĞDEVİREN
C. BAŞVURUDA
BULUNANLAR :- A ve A Fuarcılık Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti.
Temsilcileri: Av. Bülent SEYHAN, Av. Mustafa KORKMAZ ve Av.
Hakan ÜNCÜOĞLU
Kızılırmak Mah. 1450. Sok. No:9/9 Çukurambar, Ankara
- Türkiye Ağaç İşleri Esnaf ve Sanatkârları Federasyonu
Gazi Mustafa Kemal Bulv. No:107/4, 06570 Çankaya, Ankara
D. HAKKINDA SORUŞTURMA YAPILANLAR:
- Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.
- GL Events Fuarcılık A.Ş.
Temsilcileri: Av. Elvan Sevi FIRAT
Akat Mah. Budin Sokak No:5 Beşiktaş, İstanbul
(1) E. DOSYA KONUSU: CONGRESIUM ATO Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi’nin
işleticisi durumundaki Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi
A.Ş.’nin, 2014 yılında A ve A Fuarcılık Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti. tarafından
yapılan mobilya fuarı düzenleme başvurusunu reddetmek ve iştiraki GL Events
Fuarcılık A.Ş. ile birlikte alan kiralarında aşırı fiyat uygulamak yoluyla hakim
durumunu kötüye kullandığı iddiaları.
(2) F. İDDİALARIN ÖZETİ: A ve A Fuarcılık Organizasyon ve Ticaret Ltd. Şti. (A&A)
temsilcileri tarafından yapılan başvuruda özetle; Ankara Ticaret Odası (ATO)
Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi’nin işleticisi konumundaki Ankara Uluslararası
Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.’nin (CONGRESIUM), A&A’nın 2014 yılında
mobilya fuarı düzenleme talebini reddederek hakim durumunu kötüye kullandığı iddia
edilmiştir.
(3) Kurum kayıtlarına 30.06.2015 tarih ve 3051 sayı ile intikal eden ve Türkiye Ağaç İşleri
Esnaf ve Sanatkârları Federasyonu (FEDERASYON) tarafından yapılan başvuruda ise
CONGRESIUM’un iştiraki GL Events Fuarcılık A.Ş. (GLEX) ile birlikte fahiş fiyat
uyguladığı iddia edilerek müdahillik talebinde bulunulmuştur. Söz konusu başvuru
üzerine hazırlanan 03.08.2015 tarihli Bilgi Notu 05.08.2015 tarihli Kurul toplantısında
görüşülmüş ve 15-33/483-M sayı ile FEDERASYON’un şikâyetçi olarak kabul
edilmesine, soruşturma konusunun, fahiş fiyat iddialarını içerecek şekilde
genişletilmesine karar verilmiştir.

16-35/604-269
2/69

(4) G. DOSYA EVRELERİ: Rekabet Kurumu kayıtlarına 19.08.2013 tarih ve 5170 sayı ile
giren ve A&A tarafından yapılan başvuru üzerine hazırlanan 2013-4-78/İİ sayılı ilk
inceleme raporu Rekabet Kurulunun 29.08.2013 tarihli toplantısında görüşülmüş ve 13-
49/708-M sayı ile CONGRESIUM ve GLEX hakkında önaraştırma yapılmasına karar
verilmiştir.
(5) Kurul kararı doğrultusunda hazırlanan 2013-4-078/ÖA sayılı önaraştırma raporu
06.11.2013 tarihli Kurul toplantısında görüşülmüş ve 13-62/861-368 sayı ile şikâyetin
reddi ile soruşturma açılmamasına karar verilmiştir.
(6) A&A tarafından Kurul’un 06.11.2013 tarih ve 13-62/861-368 sayılı kararının
yürütmesinin durdurulması ve iptal edilmesi talep edilmiştir. Ankara 3. İdare Mahkemesi,
Kurum savunmasını da göz önünde bulundurarak 25.04.2014 tarihinde, yürütmenin
durdurulması talebinin reddine karar vermiştir. Rekabet Kurulunun söz konusu kararı
Ankara 3. İdare Mahkemesi'nin 02.02.2015 tarih ve 2014/334 E., 2015/155 K. sayılı
kararı ile iptal edilmiştir. Bahse konu İdare Mahkemesi kararında;
- Şikâyet konusu hizmetin verileceği yerin büyük önem taşıyacağını dikkate alarak,
Kurul’un, bahse konu fuarın Atatürk Kültür Merkezi (AKM) ve ANFA Ankara Altınpark
İşletmeleri Ltd. Şti.’de (ANFA) ya da çadır kurarak da yapılabileceği veya esnafın
başka illere de götürülebileceği yönündeki değerlendirme ve yaklaşımının, rekabetin
ihlaline ilişkin her türlü şikâyet başvurusunun reddinin gerekçesini oluşturabileceği
gerekçesi ile makul olmadığı,
- Hâkim durumda olan firmaların kötü niyetli olmadığından söz edilebilmesi için, 4054
sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (4054 sayılı Kanun) 6. maddesinde
yer alan “eşit durumdaki alıcılara aynı ve eşit hak, yükümlülük ve edimler için farklı
şartlar ileri sürerek, doğrudan ve dolaylı olarak ayrımcılık yapılması” olarak
değerlendirilebilecek davranışlar içerisinde olmadığının hiçbir şüpheye yer
bırakmayacak şekilde ortaya konulmuş olması gerektiği; ancak dosya konusu şikâyet
kapsamında birtakım şüpheler giderilmeden karar alındığı,
ifade edilmiştir.
(7) Bu çerçevede Mahkeme, CONGRESIUM’u işleten şirketin hâkim durumda bulunup
bulunmadığı, CONGRESIUM fuar alanının Ankara'daki fuar hizmetleri için vazgeçilmez
nitelikte olup olmadığı, CONGRESIUM'u işleten şirketin davacı şirketin bütün şartlarını
kabul etmesine rağmen fuar alanı tahsis edilmemesinin kötü niyet olarak değerlendirilip
değerIendirilmeyeceği ve Ankara'da bu fuarın yapılmaması nedeniyle tüketicilerin
uğradıkları herhangi bir zararın olup olmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması için
soruşturma açılması gerektiğine hükmetmiştir.
(8) Ankara 3. İdare Mahkemesi’nin anılan kararı üzerine hazırlanan 11.06.2015 tarihli Bilgi
Notu Rekabet Kurulunun 15.06.2015 tarihli toplantısında görüşülerek, CONGRESIUM
ve GLEX hakkında 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinin ihlal edilip edilmediğinin tespiti
amacıyla aynı Kanun’un 41. maddesi uyarınca soruşturma açılmasına 15-26/293-M sayı
ile karar verilmiştir.
(9) Soruşturma açılmasına ilişkin kararın ardından anılan teşebbüslere bildirimler, 4054
sayılı Kanun’un 43. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca yapılmış ve 29.06.2015 tarihinde
tebellüğ edilmiştir. Tarafların sözlü savunma talepli ilk yazılı savunmaları Kurum
kayıtlarına 27.07.2015 tarih ve 3459 sayı ile intikal etmiştir. Ayrıca 11.08.2015 tarihinde
8322 sayılı yazı ile taraflara, FEDERASYON’un şikâyetçi olarak kabul edildiği ve
soruşturmanın fahiş fiyat iddialarını da içerecek şekilde genişletildiği bildirilerek yeni
iddialara yönelik olarak ilk yazılı savunmaları talep edilmiştir. Tarafların aşırı fiyat
iddiasına yönelik olarak hazırladıkları ilk yazılı savunmaları 15.09.2015 tarih 4382 sayı
ile Kurum kayıtlarına girmiştir.
16-35/604-269
3/69

(10) 27.10.2015 tarihinde hazırlanan Bilgi Notu ile süre uzatım talebinde bulunulmuş, bunun
üzerine Rekabet Kurulu 10.11.2015 tarih ve 15-40/665-M sayılı kararı ile soruşturmanın
süresini üç ay uzatmıştır. Süre bitiminde Soruşturma Heyeti tarafından hazırlanan
15.03.2016 tarih ve 2013-4-078/SR sayılı Soruşturma Raporu ve ekleri Kanun'un 45.
maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kurul üyeleri ile ilgili taraflara tebliğ edilmiş ve
soruşturma taraflarının ikinci yazılı savunmaları talep edilmiştir. Taraflar Kanun’un 45.
maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ek süre talebinde bulunmuşlardır. Rekabet Kurulu söz
konusu başvuruyu değerlendirerek, 30.03.2016 tarih ve 16-12/197-M sayılı karar ile
taraflara ikinci yazılı savunma sürelerinin bitiminden itibaren otuzar gün ek süre
vermiştir. Tarafların ikinci yazılı savunmaları yasal süresi içerisinde, 11.05.2016 tarih ve
3134 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir.
(11) 4054 sayılı Kanun’un 45. maddesi uyarınca, Soruşturma Heyeti tarafından hazırlanan
ek yazılı görüş taraflara gönderilmiştir. Tarafların üçüncü yazılı savunmaları Kurum
kayıtlarına 18.07.2016 tarih ve 4448 sayı ile intikal etmiştir. 26.10.2016 tarihinde yapılan
sözlü savunma toplantısının ardından Kurul, 27.10.2016 tarihli toplantısında, 16-35/604-
269 sayı ile nihai kararını vermiştir.
(12) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda; ATO Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi’nin
işleticisi konumundaki CONGRESIUM’un, A&A’nın 2014 yılı için yaptığı alan kiralama
talebini reddederek hakim durumunu kötüye kullandığı iddiası üzerine CONGRESIUM
ve GLEX hakkında açılan ve FEDERASYON’un yaptığı başvuru üzerine, konusu fahiş
fiyat iddialarını içerecek şekilde genişletilen soruşturma neticesinde;
- CONGRESIUM’un Ankara ilinde uluslararası mobilya fuarı düzenlemeye uygun
alan işletmeciliği pazarında hâkim durumda olduğu,
- A&A’nın 2014 yılı için yaptığı alan kiralama talebini dolaylı olarak ve nesnel ve
haklı bir gerekçeye dayanmadan reddetmesinin, sözleşme yapmayı reddetme
olarak kabul edilebilecek nitelikte olduğu,
- Ancak, Hâkim Durumdaki Teşebbüslerin Dışlayıcı Kötüye Kullanma Niteliğindeki
Davranışlarının Değerlendirilmesine İlişkin Kılavuz’da (KILAVUZ) sayılan şartların
mevcut olay bakımından gerçekleşmemesi nedeniyle, bahse konu reddetme
eyleminin 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi kapsamında kötüye kullanma olarak
değerlendirilemeyeceği,
- Bunun yanı sıra, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin her ikisi
bakımından yapılan aşırı fiyat değerlendirmesi neticesinde, hem
CONGRESIUM’un hem de GLEX’in fiyatlarının aşırı olarak kabul edilemeyeceği;
dolayısıyla 4054 sayılı Rekabetin Kanun’un 6. maddesi kapsamında kötüye
kullanmanın söz konusu olmadığı,
(13) Bu çerçevede, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüsler bakımından, 4054 sayılı
Kanun kapsamında ilave bir işlem tesisine yer olmadığı ifade edilmektedir.
16-35/604-269
4/69

I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. Hakkında Soruşturma Yürütülen Teşebbüsler
I.1.1. Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.
(CONGRESIUM)
(14) Faaliyet konusu ATO Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezini işletmek olan
CONGRESIUM, kongre turizmi başta olmak üzere kültür-kongre-fuar merkezleri,
toplantı mekânlarının işletilmesi ve/veya kiralanması, kültür-kongre-fuar, eğlence,
düğün, yeme içme, sosyal, kültürel, sportif alanlar için gereken hizmetleri vermektedir.
Şirketin hisselerinin tamamına yakını GL Events Kongre ve Fuar Merkezleri Tesisleri
İşlt. A.Ş.’ye (GL EVENTS) aittir.
(15) 19.04.2011 tarihinde ATO ile 10 yıl 6 aylık bir kira sözleşmesi akdeden CONGRESIUM,
bu tarihten itibaren mülkiyeti ATO'ya ait olan kongre ve sergi sarayını münhasıran her
türlü kongre ve sergi organizasyonları gibi etkinlikler ile sanat etkinliklerinin yapılması
amacıyla kullanmaktadır.
I.1.2. GL Events Fuarcılık A.Ş. (GLEX)
(16) Ana faaliyeti yurt içinde ve yurt dışında her türlü fuar düzenlemek olan GLEX, bu
faaliyetin tanıtımı amacıyla yayıncılık, reklamcılık ve organizasyon işleri yapmak ve fuar
konusuyla ilgili olmak kaydıyla kongre, seminer, sempozyum ve benzeri faaliyetlerde
bulunmaktadır. Şirketin hisselerinin tamamına yakını GL EVENTS’e aittir.
(17) Gerek CONGRESIUM gerekse GLEX'te kontrol sahibi olarak görünen GL EVENTS’in
ana teşebbüsü, Fransa'da yerleşik GL Events SA'dır. Dolayısıyla her iki şirket aynı
ekonomik bütünlük içerisindedir.
I.2. Sektöre İlişkin Bilgi
I.2.1. İlgili Mevzuat
(18) Yurt içinde düzenlenecek ulusal ve uluslararası nitelikteki fuarlar, fuar alanları ve fuar
düzenleyicilerine dair usul ve esaslar Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim
Kurulunun 03.11.2014 tarihli ve 94 sayılı kararına istinaden 01.01.2015 tarihinde
yayımlanarak yürürlüğe giren Yurt İçinde Fuar Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslar1
(ESASLAR) ile düzenlenmektedir. ESASLAR’ın ilgili hükümlerine aşağıda yer
verilmektedir.
“Uluslararası fuar ve bu unvanın kullanılması
MADDE 6 - (1) Bir fuarın uluslararası nitelikte olması ve “uluslararası” unvanının
kullanılabilmesi için, fuarın aynı düzenleyici tarafından, aynı veya benzer isim ya da
konuda son beş yıl içerisinde en az iki defa düzenlenmiş olması; ayrıca doğrudan
veya dolaylı (temsilcileri kanalıyla) yabancı katılımcı sayısının, tüm katılımcı toplamı
içerisinde en az yüzde on beşe ulaşması veya yabancı katılımcıya tahsis edilen net
metrekare stand alanı büyüklüğünün, toplamın en az yüzde onuna ulaşmış olması
veya yabancı ziyaretçi sayısının, toplam ziyaretçi sayısı içerisinde en az yüzde iki
buçuğu bulması gerekmektedir.

1 Bu ESASLAR, daha önce TOBB Yönetim Kurulunun 27.02.2007 tarihli ve 242 sayılı kararına istinaden
30.03.2007 tarihinde yürürlüğe ESASLAR’ın bazı hükümlerini değiştirmiş olmakla birlikte karar
bakımından önem arz eden hükümlerde esaslı bir değişiklik olmamıştır.
16-35/604-269
5/69

(2) Fuarların bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen niteliklere sahip olduğu, 3568
sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali
Müşavirlik Kanunu uyarınca yeminli mali müşavir veya bağımsız denetleme kuruluşu
tarafından düzenlenecek rapor ile belgelenmelidir. Ancak, Küresel Fuar Endüstrisi
Birliği (UFI) uluslararası fuar etiketini taşıyan fuarlarda bu şartlar aranmaz.
...
Fuar düzenlenebilir alanlar
MADDE 7 - (1) Fuarlar, fuar merkezleri ile bu maddenin ikinci fıkrasında sayılan
özelliklere sahip alanlarda veya fuar düzenlemek amacıyla geçici olarak tanzim
edilerek bu özellikleri taşır hale getirilecek alanlarda düzenlenebilir.
(2) Fuarın düzenleneceği alanların;
a) Ulusal nitelikte fuar düzenlenecek kapalı alanların en az net iki bin, açık
alanların en az beş bin metrekare olması,
b) Uluslararası nitelikte fuar düzenlenecek kapalı alanların en az net üç bin
metrekare, açık alanların en az yedi bin metrekare olması,
c) Kapalı fuar alanlarında taban-tavan mesafesinin en az dört buçuk metre
olması,
ç) Ziyaretçiler için ayrı giriş-çıkış ve acil durum çıkışlarının, sergilenen ürünler için
yükleme-boşaltma kapılarının bulunması,
d) Aydınlatma ve gereğinde güç kullanımı için yeterli kapasitede elektrik
donanımının ve temel işlevler için yeterli sayıda jeneratörün bulunması,
e) Kapalı alanlar için çalışır durumda ısıtma ve havalandırma sistemlerinin
bulunması,
f) İletişim için gerekli araç ve gereçlerle yeterli iletişim alt yapısının bulunması,
g) Fuar alanına uygun sayıda lavabo ve tuvaletlerin bulunması,
ğ) İhtiyaç ölçüsünde ibadet alanı, büfe, kafeterya ve lokantanın bulunması,
h) Düzenleyici ve görevlendireceği personele ait danışma, yönetim, gözetim
bürolarının bulunması,
ı) Güvenlik ve ilk yardım hizmetleri için gerekli ünitelerin bulunması,
i) Yeterli otopark alanının bulunması,
j) VIP salonu, konuk ağırlama yerleri, basın odası, seminer salonu gibi yerlerin ve
bayrak direklerinin bulunması zorunludur.
(3) Eğitim konulu ihtisas fuarları, kapalı alanlara ilişkin belirtilen ölçülerin en az ½ si
ölçüsündeki alanlarda düzenlenebilir.
(4) Geçici olarak tanzim edilecek alanlarda fuar düzenlenmesine ilişkin başvurular, bu
maddenin ikinci fıkrasında sayılan özelliklerin nasıl yerine getirileceğine ilişkin bütün
bilgi ve çizimleri ayrıntılı biçimde içeren bir projenin başvuru belgeleri ekinde
sunulması koşuluyla, fuarın niteliği dikkate alınarak Birlik tarafından değerlendirmeye
alınır; bu Esaslara uygun bulunanlar ilgili yılın ana fuar takvimine veya ekleme
yoluyla fuar takvimine dahil edilir.
16-35/604-269
6/69

(5) Fuarın düzenleneceği alanın bu Esaslarda belirtilen şartları taşıyıp taşımadığı fuar
düzenleme başvurusunu alan oda/borsa tarafından tetkik edilir. Alanın, bu şartları
taşıyıp taşımadığına ilişkin oda/borsa görüşü fuar başvurusu ile birlikte Birliğe intikal
ettirilir.
(6) Fuar merkezlerinde düzenlenmek üzere yapılan fuar başvurularında ise, alanın bu
Esaslarda belirtilen şartları taşıyıp taşımadığına ilişkin oda/borsa görüşü aranmaz.

Ana fuar takvimi başvurusu
MADDE 14 - (1) Ana fuar takviminde yer almak üzere yapılacak fuar düzenleme
başvuruları, fuarın düzenleneceği yıldan bir önceki yılın Ağustos ayının 1 inci günü
sonuna kadar, …, fuarı düzenleyecekleri yerdeki oda veya borsaya yapılır.
(2) …
(3) Ağustos ayının 1 inci gününden sonra yapılan ana fuar takvimi başvuruları
oda/borsa tarafından reddedilir.
(4) Birlik tarafından bu Esaslara uygun olduğu tespit edilen fuar düzenleme
başvuruları, ana fuar takvimine dahil edilir.
(5) Ana fuar takvimi, ilgili yılın bir önceki yılının Eylül ayı içerisinde Türkiye Ticaret
Sicili Gazetesinde ve Birliğin İnternet sitesinde yayımlanır.
(6) Ana fuar takviminin kapsadığı yıldan bir sonraki yılın fuar takviminde yer almak
üzere, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen belgelerle, başvuruda bulunulabilir.
Birlik tarafından bu Esaslara uygun olduğu tespit edilen fuar düzenleme başvuruları
ilgili yılın ana fuar takvimine dahil edilir.
Fuar takvimine ekleme başvurusu
MADDE 15 - (1) Fuar takvimine ekleme başvurusu, ilgili yılın ana fuar takviminin
yayımlanmasından sonra bu Esasların 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında
belirtilen belgeler ile, fuarın başlangıç tarihinden en geç dört ay öncesine kadar …,
fuarın temel amaç tür ve konusuna göre, fuarın düzenleneceği yerdeki oda veya
borsaya yapılır. Fuarın başlangıç tarihine üç aydan daha az süre kala fuar takvimine
ekleme başvurusu yapılamaz. Bu şekildeki başvurular Birlik tarafından reddedilir.
(2) Ana fuar takviminde yer almış bir fuarın başlangıç tarihinden bir ay öncesine ya
da bitiş tarihinin bir ay sonrasına gelecek şekilde, aynı il sınırları içerisinde aynı ya da
benzer isim veya konuda fuar takvimine ekleme başvurusu yapılamaz. Bu şekildeki
başvurular Birlik tarafından reddedilir.
(3) İlgili yılın ana fuar takviminin yayımlanması öncesinde yapılan bu takvime ekleme
başvuruları oda/borsa tarafından değerlendirmeye alınmaz.”
I.2.2. Türkiye’deki Fuarcılık Sektörüne Genel Bakış
(19) Fuarlar, ticarete konu mal ve hizmetler ile bunlarla ilgili teknolojik gelişmelerin ve
yeniliklerin tanıtımını, ziyaretçi ve katılımcı arasında bilgi alışverişini, işbirliğini, ticari
ilişkilerin kurulmasını ve geliştirilmesini sağlayan etkinlikler olarak tanımlanabilmektedir.
Türkiye’de fuarcılık sektörünün ülkenin ve sektörlerin genel menfaatlerine uygun
biçimde geliştirilmesi, sektörün küresel standartlara ulaştırılması ve bu kapsamda fuar
etkinliklerinin uygun alanlarda bir program dâhilinde yetkin şirketler tarafından
düzenlenmesini sağlamak amacıyla TOBB tarafından esaslar belirlenmiştir.
16-35/604-269
7/69

(20) ESASLAR’ın kapsamı yurtiçinde düzenlenecek ulusal ve uluslararası nitelikteki fuarlar
ve bunları düzenleyecekler olarak belirlenmiştir. Bu çerçevede, kapsamın netleştirilmesi
bakımından, ‘fuar’ ve ‘düzenleyici’ kavramlarının ne şekilde tanımlandığı önem
taşımaktadır.
(21) Fuar, ESASLAR’ın ilgili maddesinde “Standlar kurulması yoluyla, ticarete konu mal ve
hizmetlerin, bunlar ile ilgili teknolojik gelişme, bilgi ve yeniliklerin tanıtımını ve aktarımını
amaçlayan, ziyaretçi ve katılımcı arasında bilgi alışverişi, işbirliği, pazar büyütmeye ve
geleceğe yönelik ticari ilişkilerin kurulması ve geliştirilmesi için bu Esaslarda belirlenen
niteliklere uygun alanlarda düzenlenen, konusunu oluşturduğu alanın, sektörün ve
toplumun menfaatlerini gözeten, düzenleyicisi, adı, türü, yeri, konusu, tarihi ve süresi
önceden belirlenen etkinlikler” olarak tanımlanmaktadır. Fuarlar; ulusal ya da
uluslararası2 nitelikte ve ayrıca genel fuar3 ya da ihtisas fuarı4 türünde olabilmektedir.
2014 ve 2015 yıllarında Türkiye’de düzenlenen fuarların türlerine göre dağılımları; 2014
yılında altı ulusal genel fuar, 288 ulusal ihtisas fuarı, bir uluslararası genel fuar, 112
uluslararası ihtisas fuarı olmak üzere toplam 407; 2015 yılında ise yedi ulusal genel
fuar, 283 ulusal ihtisas fuarı, bir uluslararası genel fuar, 128 uluslararası ihtisas fuarı
olmak üzere toplam 419 fuar şeklindedir.
(22) Fuarlar, ancak, yurt içinde fuar düzenleme yetki belgesine sahip olan anonim veya
limited şirketler tarafından tek başına ya da ortaklaşa düzenlenebilmektedir. Dosya
mevcudu bilgilere göre, hâlihazırda, Türkiye’de faaliyet gösteren 201 adet fuar
düzenleyicisi şirket bulunmaktadır. Fuar düzenleyicileri, ilgili fuara ilişkin olarak her bir
katılımcı ile bir fuar sözleşmesi imzalamak yükümlülüğü altındadır.
(23) ESASLAR’ın 7. maddesine göre; fuarlar, fuar merkezleri5 ile aynı maddenin ikinci
fıkrasında sayılan özelliklere sahip alanlarda veya fuar düzenlemek amacıyla geçici
olarak tanzim edilerek anılan özelliklere sahip hale getirilen alanlarda
düzenlenebilmektedir. Türkiye’de bulunan fuar merkezlerinin mülkiyeti incelendiğinde,
fuar merkezlerinin bir kısmının malikleri tarafından, bir kısmının ise maliklerinin
kontrolündeki şirketler tarafından işletilmekte olduğu, diğer bir kısmının ise üçüncü
kişilere işletilmek üzere kiralanmış olduğu görülmektedir.

2 Bir fuarın uluslararası nitelikte olması ve “uluslararası” unvanının kullanılabilmesi için gerekli kriterler
yukarıda ESASLAR’ın 6. maddesinde açıklanmıştır.
3 Genel fuar; belirli bir sektörü veya ürün grubunu esas almadan, çeşitli mal ve hizmetlerin birlikte
sergilendiği ve bunların ticari tanıtımının yapıldığı, içinde sosyal ve kültürel etkinliklerin de bulunabileceği,
en az elli katılımcının yer aldığı, süresi on beş günü geçmeyen etkinlikler olarak tanımlanmaktadır.
4 İhtisas fuarı; belirli bir ürün veya hizmet grubu ya da sektörle doğrudan ilgili ve sektöre yönelik mal ve
hizmet üreten katılımcıların, teknolojik ve uygulamalı bilgi alışverişinin artırılması ve ticari işbirliğine
yönelik bilgi değişimi ortamının yaratılması ile ihtiyaç duyulan ürün siparişlerinin verilmesini amaçlayan,
en az yirmi katılımcının yer aldığı, süresi on günü geçmeyen etkinlikler olarak tanımlanmaktadır.
5 Fuar merkezi, uluslararası kabul görmüş fuar merkezlerinin nitelikleri dikkate alınarak, TOBB tarafından
belirlenen özelliklere sahip olduğu tespit edilen alanlar olarak tanımlanmaktadır. Fuar merkezleri bir liste
halinde TOBB’un resmi internet sitesinde duyurulmaktadır. Fuar merkezi özelliklerini taşıyan yeni inşa
edilmiş alanlar, TOBB tarafından değerlendirilmekte ve uygun bulunanlar bu listeye dahil edilmektedir.
16-35/604-269
8/69

(24) Bu çerçevede, fuar düzenleyicilerinin fuar düzenleyebilmeleri için öncelikle, ilgili fuar
düzenlenmesine uygun bir alana sahip olmaları veya bu nitelikteki bir alanı kiralamış
olmaları yahut da fuar alanı işletmecisi ile yer tahsis sözleşmesi akdetmiş olmaları
gerekmektedir. Ülkemizdeki yapıya bakıldığında, fuar düzenleyicisi teşebbüslerin bir
kısmının aynı zamanda fuar alanı işletmeciliği faaliyetinde bulunduğu6 ve istisnai olarak
bir fuar merkezinin maliki olduğu7, bir başka deyişle dikey bütünleşik yapıda olduğu
görülmektedir. Bununla birlikte, dikey bütünleşik yapıya sahip olmayan çok sayıda fuar
düzenleyicisi şirket de bulunmaktadır.
(25) Fuar düzenleyicisi teşebbüsler, fuar düzenleme başvurularını fuarın düzenleneceği
yıldan bir önceki yılın Ağustos ayının ilk gününe kadar ESASLAR’ın 14. maddesinde
belirlenen çerçevede yapmak durumundadırlar. Bu başvurulardan uygun olduğu tespit
edilenler, fuarların düzenleyicisine, adına, türüne, yerine, konusuna ve tarihine ilişkin
bilgileri içerecek şekilde hazırlanan ana fuar takvimine dâhil edilmektedir. Bu esaslara
göre hazırlanan ana fuar takvimi, TOBB tarafından ilgili yıldan bir önceki yılın Eylül
ayının onbeşinci gününde yayımlanmaktadır. Buna ilaveten, düzenleyiciler, ilgili yılın
ana fuar takviminin yayımlanmasından sonra, fuarın başlangıç tarihinden en geç dört ay
öncesine kadar ESASLAR’ın 15. maddesi çerçevesinde fuar takvimine ekleme
başvurusunda bulunabilmektedir. Ancak, aynı maddenin ikinci fıkrasında ana fuar
takviminde yer almış bir fuarın başlangıç tarihinden bir ay öncesine ya da fuarın bitiş
tarihinin bir ay sonrasına gelecek şekilde, aynı il sınırları içerisinde aynı ya da benzer
isim ve konuda fuar takvimine ekleme başvurusu yapılamayacağı düzenlenmiştir.
(26) Türkiye’de fuarcılık sektörüne yönelik bu genel açıklamalar çerçevesinde, sektörde fuar
alanı işletmecileri, fuar düzenleyen şirketler ve fuar katılımcıları olmak üzere üç temel
oyuncu bulunmaktadır. Bu üç temel oyuncunun yanı sıra sektöre yan hizmet sunan
teşebbüsler de bulunmaktadır.
(27) Fuar alanı seçiminde, fuar alanın fiziki imkânları (kapalı ve açık alan büyüklüğü, taban-
tavan mesafesi, yeterli sayıda ve büyüklükte toplantı salonu olup olmadığı, otopark
alanı, sergileme alanının taşıma kapasitesi, sergilenecek ürünlerin kurulumunda
kullanılacak vinç gibi makinelerin çalışmasına olanak bulunup bulunmadığı gibi), altyapı
imkânları (elektrik gücü, basınçlı hava ve su sistemleri, kullanılabilir bilgi işlem
sistemleri, internet bağlantısı, güvenlik ve temizlik alt yapısı gibi), ulaşım ve konaklama
imkânları (fuarda sergilenecek ürünlerin fuar alanına taşınma maliyeti ve olanakları,
katılımcıların ve ziyaretçilerin fuar alanına ulaşımını kolaylaştıracak kara, hava ve deniz
yolu bağlantılarının bulunup bulunmadığı, toplu taşıma araçlarının alana ulaşıma
elverişliliği, katılımcılar ve ziyaretçiler için alana yakın ve uygun konaklama imkânlarının
varlığı gibi) ve katılımcılar ile ziyaretçilerin fuar saatleri dışında vakit geçirebilecekleri
sosyal ve kültürel faaliyetlerin varlığı gibi unsurlar rol oynamaktadır. Bu çerçevede,
fuarda sergilenecek ürünlerin hacmi, fuar alanına taşınmalarının güçlüğü ve
sergilenmeleri süresince ihtiyaç duydukları altyapı gereksinimleri nedeniyle yatçılık,
otomotiv, iş ve inşaat makineleri, havacılık ve demiryolu gibi sektörlere yönelik fuarlar
bakımından, fuar alanının kapalı ve açık alan büyüklüğü, tavan yüksekliği ve ulaşım
imkânları fuar alanı tercihinde özel bir önem kazanmakta ve bu sektörlere ilişkin fuarlar
ancak belli kriterleri karşılayan fuar alanlarında düzenlenebilmektedir.

6 Örneğin, CNR, bünyesindeki şirketler vasıtasıyla hem fuar alanı işletmeciliği hem de fuar düzenleyiciliği
alanında faaliyette bulunmaktadır.
7 Örneğin, İstanbul Tüyap Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi’nin mülkiyetine sahip olan Tüyap Tüm
Fuarcılık Yapım A.Ş. aynı zamanda iştirakleri vasıtasıyla fuar düzenleyiciliği faaliyetinde bulunmaktadır.
Benzer şekilde Antalya Fuar Merkezinin maliki olan Anfaş Antalya Fuar İşl. ve Yatırım A.Ş. aynı zamanda
fuar düzenleyiciliği alanında faaliyet göstermektedir.
16-35/604-269
9/69

(28) Fuar alanlarının niteliklerinin yanı sıra, bulundukları il de fuar organizatörlerinin
seçiminde etkili olmaktadır. Bu bakımdan, teknoloji, otomotiv, denizcilik, inşaat, ulaşım
gibi bölgesel nitelik göstermeyen ticaret fuarlarının hem teknik gereklilikler hem de
katılımcıların ve ziyaretçilerin önemli kısmının İstanbul’da ve çevresinde yer alması
nedeniyle İstanbul’da düzenlenmesi tercih edilmektedir. Nitekim 2013 ve 2014 yıllarında
düzenlenen fuarların, şehirler bazındaki dağılımı incelendiğinde, 2013 yılında
düzenlenen toplam 407 fuardan 206’sı; yine 2014 yılında toplam 407 fuardan 215’i
İstanbul’da gerçekleşmiştir. Dolayısıyla her iki yılda da ülkemizde gerçekleşen fuarların
%50’den fazlası İstanbul’da gerçekleşmiştir. Katılımcı sayısı ve fuarların
gerçekleştirildiği net alan büyüklüğü bakımından incelendiğinde ise 2013 yılında
Türkiye’de gerçekleştirilen fuarlara yönelik katılımın %63,31’i, 2014 yılında ise %64,41’i
İstanbul’daki fuarlara yönelik olmuştur. Benzer şekilde, 2013 yılında fiilen kullanılan
toplam fuar alanının %56,86’sı, 2014 yılında ise %60,17’si İstanbul’da düzenlenen
fuarlara aittir.
(29) Yeni fuar alanları açılması imkânlarına bakıldığında, yukarıda belirtildiği üzere, fuarlar
ancak ESASLAR’ın 7. maddesinin ikinci fıkrasında sayılan özelliklere sahip olan
alanlarda düzenlenebilmektedir. Bu özelliklere sahip bir alanın inşası ise, gerekli
arazinin büyüklük ve konumunun elverişli olması gerekliliği de hesaba katıldığında,
önemli yatırımlar gerektirmektedir. Nitekim Türkiye’deki fuar alanlarının tamamına
yakınının kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına
ait olması da bu gerekliliğin bir göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Fuar alanları
bakımından arzın artırılmasının kısa vadede kolay olmaması, her sektöre yönelik ihtisas
fuarları düzenlenmesine olanak tanıyan mevcut fuar alanlarının önemini daha da
artırmaktadır.
(30) Fuar alanlarına yönelik talebin yapısı da mevcut fuar alanlarına ilişkin olarak yapılacak
değerlendirmeler bakımından önem arz etmektedir. Fuar organizasyonları özellikle
ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde yoğunlaşmakta ve bu nedenle fuar alanlarına
yönelik talep bu dönemlerde oldukça artmaktadır. Özellikle uluslararası fuarlar
bakımından, fuar zamanlarının belirlenmesinde, fuarların Avrupa’da düzenlenen benzer
nitelikli fuarlarla çakışmaması da gözetilmekte, bu da mevsimsel talebi oldukça
yoğunlaştırmaktadır. Son iki yıldaki fuar organizasyonlarının aylara göre dağılımına
bakıldığında, her iki yılda da yılın en yoğun dönemlerinin ilkbahar ve sonbahar ayları
olduğu görülmektedir.
(31) Fuar düzenleyiciliği alanında faaliyet gösteren şirketler bakımından fuarın sektöre
duyurulması, katılımcılarının belirlenmesi ve katılımcılarla fuar sözleşmesinin
imzalanması da önemli bir aşamadır. Bu noktada fuar düzenleyicisi şirketlerin ilgili
sektörler bakımından uzmanlaşmaya sahip olması bir gereklilik olarak kabul
edilmektedir. Dolayısıyla, sürekliliği olan ve yıllar itibarıyla büyüyen başarılı fuarların
varlığı için söz konusu uzmanlaşma önem arz etmektedir.
(32) Fuarın duyurulması ve katılımcıların belirlenmesi sürecinde, çoğu zaman, söz konusu
fuarın ilgili olduğu sektörde faaliyet gösteren teşebbüs birlikleri de rol oynamaktadır.
Şöyle ki; fuar organizasyonlarında fuarın ilgili olduğu sektördeki dernek veya birlik gibi
meslek örgütleri ile de işbirliği yapılması söz konusu olabilmektedir. Bu işbirliği
karşılığında fuar organizatörleri gelirlerinden belli bir payı anlaşmalar ile fatura
karşılığında meslek örgütlerinin iktisadi işletmelerine aktarabilmektedir. Ayrıca, zaman
zaman, teşebbüs birlikleri fuar düzenleyicisi ile yapacakları anlaşmalar sonucu fuarı
desteklemekte, bu destek karşılığında fuar düzenleyicisi şirketten üyeleri için indirimli
fiyatlar alabilmektedir.
16-35/604-269
10/69

(33) Fuarın ilgili olduğu sektörlerde faaliyet gösteren üretici, dağıtıcı, ithalatçı konumundaki
teşebbüslerin veya bu teşebbüsleri temsil eden birliklerin oluşturduğu fuar katılımcıları,
fuar düzenleyicisi ile bir fuar sözleşmesi imzalamakta ve bu sözleşme çerçevesinde
düzenleyicinin kendisine tahsis ettiği bir stantta ürün ve hizmetlerini sergilemektedir. Bu
çerçevede, fuar katılımcıları fuar sözleşmesinin içeriğine uygun olarak, stantlarını
kendileri kurabilmekte ya da stant kurulumunu yapmak üzere üçüncü kişilerle
anlaşabilmektedir.
(34) Fuar düzenlenmesi fuar alanının sağlanmasının ve katılımcılarla olan ilişkilerin yanı sıra
pek çok faaliyetin de gerçekleşmesini gerektirmektedir. Temizlik, yeme-içme, güvenlik,
nakliye, görüntü alma, ses sistemlerinin kurulması, stant kurulması gibi pek çok faaliyet
bu kapsamda değerlendirilebilecektir. Yan hizmet olarak nitelendirilebilecek bu
faaliyetlerin organizasyonu çoğu zaman fuar düzenleyicisi şirketlerin sorumluluğu
altında bulunmaktadır. Bununla birlikte, yapılan anlaşmaların içeriğine göre zaman
zaman bu faaliyetlerin organizasyonu veya denetimi fuar alanı işletmecisine de ait
olabilmektedir.
I.3. İlgili Pazar
I.3.1. İlgili Ürün Pazarı
(35) Soruşturma konusu olayın gerçekleştiği fuarcılık sektöründe fuar alanı işletmecisi, fuar
organizatörü ve fuara katılan firmalar olmak üzere üç ayrı taraf bulunmaktadır. Bu
özellik dikkate alındığında, farklı ticari ilişkilere konu olması nedeniyle ilki düzenlenen
fuar, ikincisi ise fuarın düzenlendiği mekân olmak üzere iki farklı ürün bulunduğu sonucu
ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla değerlendirmesi yapılacak ilk ürün pazarı şikâyete konu
olan mobilya üreticilerine ve katılımcılara yönelik olarak düzenlenen mobilya fuarı pazarı
olup, bu pazarın talep yönü fuara katılan mobilya üreticileri ve fuarın ziyaretçilerinden;
arz yönü ise fuar organizatörü firmalardan oluşmaktadır.
(36) Mobilya fuarına olan talebin her iki grup bakımından ikamesinin olup olmadığı
değerlendirildiğinde, öncelikle fuarın esas müşterisi/tüketicisi konusundaki mobilya
üreticilerinin, fiyatlardaki küçük kalıcı bir artış karşısında taleplerini başka fuarlara
kaydırmaları beklenmeyecektir. Zira mobilya fuarı dışında başka bir ihtisas fuarı mobilya
üreticilerine mobilya fuarının sağladığı faydayı sağlamayacaktır. Ziyaretçiler bakımından
ise daha esnek bir talep olduğu değerlendirilmektedir. Zira fuarın ziyaretçileri
bakımından fuarlar sadece çeşitlilik bakımından çok sayıda ürünü aynı anda görebilme
olanağının yanı sıra, sosyal aktivite amacına da hizmet etmektedir. Bu bakımdan
ziyaretçilerin fuara giriş fiyatlarından daha çok etkilenmesi ve taleplerini başka fuarlara
kaydırması muhtemeldir. Ancak fuara olan talebin önemli bir kısmı üreticilerden
oluştuğu için pazarın bu müşteri grubunun talebi doğrultusunda belirlenmesinin daha
uygun olacağı değerlendirilmektedir.
(37) Öte yandan arz ikamesine bakıldığında, başarılı bir fuar organizasyonu, sektörü
yakından tanıma, sektördeki üreticilerle yakın ilişkiler ve deneyim gerektirdiği için
organizatörler genellikle belli fuarlarda uzmanlaşmakta ve uzun yıllar aynı fuarları
düzenlemektedirler8. Şikâyet konusu olayda da şikâyetçi teşebbüs 46 yıldır aynı fuarı
düzenlemekte olup, CONGRESIUM ile sözleşme yapamadığı ilk yıl başka bir fuar
düzenleyememiştir. Bu bakımdan, esasında uzmanlaşma gerektiren bir hizmet sektörü
olan fuarcılık sektöründe organizatör firmalar bakımından arz ikamesinin kısıtlı olduğu
değerlendirilmektedir.

8 Bkz. 26.07.2007 tarih ve 07-62/736-264 sayılı Kurul kararı ile 13.10.2009 tarih ve 09-46/1154-290 sayılı
Kurul kararı.
16-35/604-269
11/69

(38) Dolayısıyla ihtisas fuarlarının başlı başına birer ürün pazarı olarak belirlenmesi gerektiği
değerlendirilmektedir. Nitekim daha önceki Kurul kararlarında da9 hem talep hem de arz
ikamesi açısından bakıldığında, ihtisas fuarlarının birbirlerinin ikamesi olmadıkları ve her
bir ihtisas fuarının ayrı bir ürün olduğu tespiti yapılmaktadır.
(39) Buna ilaveten ulusal fuarlarla uluslararası fuarların birbirine ikame olup olmadıklarının
da değerlendirilmesi ilgili ürün pazarının tespitinde önem taşımaktadır. ESASLAR’ın 6.
maddesi ulusal ve uluslararası fuar düzenleyebilecek teşebbüsler arasında bir ayrım
yapmıştır. Buna göre bir fuarın uluslararası nitelikte olması ve “uluslararası” unvanının
kullanılabilmesi için, fuarın aynı düzenleyici tarafından, aynı veya benzer isim ya da
konuda son beş yıl içerisinde en az iki defa düzenlenmiş olması; ayrıca doğrudan veya
dolaylı (temsilcileri kanalıyla) yabancı katılımcı sayısının, tüm katılımcı toplamı
içerisinde en az yüzde on beşe ulaşması veya yabancı katılımcıya tahsis edilen net
metrekare stand alanı büyüklüğünün, toplamın en az yüzde onuna ulaşmış olması veya
yabancı ziyaretçi sayısının, toplam ziyaretçi sayısı içerisinde en az yüzde iki buçuğu
bulması gerekmektedir.
(40) Uluslararası fuarları ulusal fuarlardan ayıran bir diğer özellik de gerekli fuar alanının
büyüklüğüdür. ESASLAR’ın 7. maddesinde de değinildiği üzere, ulusal bir fuar
düzenleyebilmek için 2.000 m2 kapalı alan veya 5.000 m2 açık alan yeterliyken
uluslararası bir fuar düzenleyebilmek için en az 3.000 m2 kapalı alana ya da 7.000 m2
açık alana ihtiyaç duyulmaktadır. Gerek fuar alanının fiziki özellikleri, gerek fuar
düzenleyicinin gerçekleştirdiği fuarların uluslararası niteliği gerekse yabancı asgari
katılımcı ve ziyaretçi sayılarının sağlanması zorunluluğu uluslararası fuarları ulusal
nitelikteki fuarlardan ayırmaktadır.
(41) Bu çerçevede soruşturma konusu bakımından ilgili ilk ürün pazarı “uluslararası mobilya
ve dekorasyon fuarı” olarak belirlenmiştir.
(42) Diğer taraftan incelemeye konu ikinci ürün fuar alanı olup, hangi fuar alanlarının aynı
pazarda değerlendirileceği hâkim durum tespiti bakımından önem arz etmektedir.
Soruşturma konusu ihlal iddialarından biri başvuru sahibi teşebbüsün, Ankara’da
uluslararası mobilya fuarı düzenlemeye uygun olan tek fuar alanına erişiminin
reddedildiğidir. Dolayısıyla, öncelikle CONGRESIUM fuar alanının uluslararası mobilya
fuarı düzenlemeye uygun tek alan olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
(43) Yukarıda ayrıntılarına yer verildiği üzere, ESASLAR’ın 7. maddesinde uluslararası
mobilya fuarı düzenlenecek alanların taşıması gereken özellikler belirlenmektedir. Buna
göre uluslararası nitelikte fuar düzenlenecek alanın, en az 3.000 m2 kapalı 7.000 m2 de
açık alana sahip olması ve 4,5 metre tavan yüksekliği şartını karşılaması
beklenmektedir. Kapalı alan ile kastedilenin sadece kurulu bulunan alanlar mı
olduğunun netleştirilmesi bakımından, dosya kapsamında TOBB yetkilileri ile bir
görüşme yapılmış; söz konusu görüşmede TOBB bakımından fuar alanının niteliğinden
ziyade, ESASLAR’daki şartların karşılanmasının önemli olduğu; anılan maddede
sıralanan şartlar karşılandıktan sonra, çadırda, hatta açık havada bile fuar
düzenlenmesinin mümkün olduğu ifade edilmiştir. Yine aynı görüşmede, çadır kurularak
düzenlenmesi halinde TOBB’a onay için proje sunulması gerektiği; projenin gerekli
şartların sağlandığının değerlendirilmesinden sonra onaylandığı ifade edilmiştir.
(44) Buna göre her ne kadar ESASLAR, fuar düzenlenebilecek alanları sınırlasa da TOBB
yetkililerinin açıklamalarından, anılan maddede sıralanan şartların sağlanması halinde,
çadırın da fuar alanı olarak kullanılmasının mümkün olduğu anlaşılmaktadır.

9 20.10.2000 tarih ve 00-40/443-243 sayılı Kurul kararı.
16-35/604-269
12/69

(45) Öte yandan otellerin konferans salonlarının da yapılacak bir takım düzenlemelerle fuar
alanına dönüştürülmesinin mümkün olduğu; örneğin 16-20 Mayıs 2007 ve 07-11 Mayıs
2008 tarihlerinde Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde (BİLKENT OTEL) MODEV
Mobilya ve Dekorasyon Fuarı’nın düzenlendiği bilgisi edinilmiştir. Son olarak 2011-2015
yılları arasında fuar alanı tahsisi hizmeti vermeyen ANFA 2015 yılı itibarıyla tekrar fuar
organizasyonlarının kullanımına açık hale gelmiş ve bunun üzerine şikâyetçi teşebbüs
tarafından 4-7 Kasım 2015 tarihinde mobilya fuarı düzenlenmiş olup, aynı konuya ilişkin
ikinci fuarın 06-10 Nisan 2016 tarihinde yine ANFA’da düzenleneceği duyurulmuştur.
(46) Bu çerçevede ilgili ürün pazarı CONGRESIUM’un faaliyet gösterdiği pazar dikkate
alınarak genel itibarıyla “uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan işletmeciliği
pazarı” olarak belirlenmekle birlikte, dosya konusu iddialar dikkate alınarak aşağıda
CONGRESIUM fuar alanının mobilya fuar alanı özelinde olmak üzere diğer fuar
alanlarıyla ikame teşkil edip etmediği ayrıca değerlendirilecektir.
I.3.2. İlgili Coğrafi Pazar
(47) Uluslararası mobilya fuarlarının ülkemizde Ankara, İstanbul, Bursa, Kayseri, Antalya ve
İzmir gibi illerde düzenlendiği dikkate alındığında, coğrafi pazarın il bazında mı yoksa
daha geniş mi belirlenmesi hususu önem arz etmektedir. Genel olarak coğrafi pazarın,
taşıma maliyetleri, malın dayanıklılığı, dağıtım sisteminin etkinliği, belirli sağlayıcılar
bakımından tüketici tercihleri ve hatta geleneksel alışkanlıklar gibi unsurlar
incelendiğinde, benzer bir yapıya sahip olması gerekmektedir. Soruşturma konusu
bakımından da fuarların büyüklükleri, ürün niteliği, fuarların zamanlaması, katılımcıların
ve ziyaretçilerin nitelikleri gibi hususlar dikkate alınarak bir değerlendirme yapılması
gerekmektedir.
(48) İlk olarak fuarın zamanlaması açısından bakıldığında, mobilya fuarı, fuarın uluslararası
niteliği dikkate alınarak, uluslararası katılımcıların sırayla farklı ülkelerde düzenlenen
fuarları gezebilmesini mümkün kılmak için yurtdışındaki mobilya fuarlarının
zamanlamasıyla uyumlu olacak şekilde, daha çok sonbahar ve ilkbahar aylarında
yapılmaktadır. Esasında sonbahar ve ilkbahar ayları hava şartları bakımında
belirsizliklerin daha çok olduğu aylardır. Dolayısıyla fuarın düzenleneceği coğrafi
bölgede geniş kapalı alanlara ihtiyaç bulunmaktadır.
(49) Bir fuarda ziyaretçi sayısının artması katılımcı talebini artırmakta; katılımcıların sayısı da
ürün çeşitliğini artırdığından ziyaretçi talebine pozitif yönde etki etmektedir. Bu
bakımdan uluslararası nitelikteki bir fuarın düzenlendiği alana şehir içi, şehir dışı ve
hatta uluslararası ulaşımın kolay olması önemlidir. Dolayısıyla fuarın gerçekleştiği
şehirde havaalanı olması hatta fuar alanının havaalanına yakın olması dahi fuar alanına
olan talebi etkilemekte olduğundan, pazarın tanımında dikkate alınması gerekmektedir.
Nitekim Türkiye’nin en yoğun fuar düzenlenen alanları, İstanbul Atatürk Havaalanına
neredeyse yürüme mesafesinde olan İDTM ve CNR fuar alanlarıdır.
16-35/604-269
13/69

(50) İkinci olarak katılımcılar ve ziyaretçiler açısından bakıldığında, ağırlıklı olarak fuarların
katılımcılarının fuarın düzenlendiği illerde yerleşik üreticilerden oluştuğu gözlenmektedir.
Her ne kadar teorik olarak mobilyaların farklı illere taşınması mümkün olsa da taşıma
maliyetleri ve taşıma sırasında oluşabilecek hasarlar göz önünde bulundurulduğunda,
katılımcıların kendilerine en yakın olan mobilya fuarı tercih etmeleri daha rasyonel bir
davranış olacaktır. Bunun yanı sıra fuarda sergilenen mobilyaların potansiyel müşterileri
olan ziyaretçiler bakımından da kendi yaşadıkları şehirde yerleşik mobilya
üreticilerinden ürün almaları daha az maliyetlidir. Dolayısıyla fuarın katılımcıları olan
mobilya üreticilerinin, ürettikleri ürünlerinin tanıtımı ve satışını yapmayı amaçladıkları
potansiyel müşteri grubu olan fuarın ziyaretçilerinin talebinden etkilenmesi doğaldır. Bu
bakımdan, kendilerine en yakın müşteri potansiyeli nerdeyse ürünlerini orada
sergilemek istemektedirler.
(51) Bu çerçevede, mobilya fuarı ve uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan
işletmeciliği pazarı bakımından ilgili coğrafi pazar Ankara ili olarak belirlenmiştir.
I.4. 4054 Sayılı Kanun’un 6. Maddesi Kapsamında Yapılan Değerlendirme
(52) Soruşturma sürecinde ileri sürülen iddialardan ilki, CONGRESIUM’un hakim durumda
olduğu ve bu hakim durumunu sözleşme yapmayı reddederek kötüye kullandığı
yönündedir. Mal vermeyi/hizmet sunmayı reddetme eylemi, temel olarak, bir teşebbüsün
mal/hizmet teminini doğrudan ve herhangi bir gerekçe olmaksızın reddetmesi, mevcut
mal/hizmet tedarik ilişkisinin yine aynı koşullarda sonlanmaması şeklinde ya da yüksek
fiyat ve/veya düşük kalitede mal/hizmet temin etmek gibi olumsuz ticari koşullarda mal
vermeyi/hizmet sunmayı teklif etmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Mal vermeyi/hizmet
sunmayı reddetme eyleminin rekabet hukuku kapsamda değerlendirilebilmesi için söz
konusu teşebbüsün ilgili pazarda hâkim durumda bulunmasının yanı sıra birtakım
şartların da varlığı gerekmektedir. Bu nedenle öncelikle, CONGRESIUM’un hâkim
durumda olup olmadığı değerlendirilecektir.
I.4.1. Hâkim Durum Değerlendirmesi
(53) 4054 sayılı Kanun’un 3. maddesinde hâkim durum, “Belirli bir piyasadaki bir veya birden
fazla teşebbüsün, rakipleri ve müşterilerinden bağımsız hareket ederek fiyat, arz, üretim
ve dağıtım miktarı gibi ekonomik parametreleri belirleyebilme gücü” olarak
tanımlanmıştır. Bu tanım çerçevesinde, rekabetçi baskılardan belirgin şekilde bağımsız
davranma gücüne sahip olan bir teşebbüsün hâkim durumda bulunduğu kabul
edilmektedir. Nitekim rekabetçi baskılardan bağımsız davranabilen bir teşebbüs,
fiyatlarını kârlı bir şekilde rekabetçi düzeyin üzerine çıkarabilme ve belirli bir süre
boyunca bu düzeyde sürdürebilme imkânına sahiptir.
(54) KILAVUZ’da, hâkim durum değerlendirmesi yapılırken esasen, incelenen teşebbüsün
rekabetçi baskılardan ne ölçüde bağımsız davranabildiğinin araştırılması gerektiği
belirtilmektedir. Hâkim durum değerlendirmesinde göz önünde bulundurulan temel
unsurlar; incelenen teşebbüsün ve rakiplerinin ilgili pazardaki konumu, pazara giriş ve
pazarda büyüme engelleri ile alıcıların pazarlık gücü olarak sınıflandırılmaktadır.
16-35/604-269
14/69

i) Pazar Payı:
(55) Bir teşebbüsün ilgili pazardaki hâkim durumunun birincil göstergesi, sahip olduğu pazar
payıdır. Bir teşebbüsün hâkim durumda bulunduğuna dair delil teşkil eden belirli bir
pazar payı eşiği yoktur. Bununla birlikte, aksini gösterecek bir durum söz konusu
değilse, Kurul’un yerleşik uygulamasında %40’ın altında pazar payına sahip olan
teşebbüslerin hâkim durumda olması ihtimalinin düşük olduğu kabul edilmekte, bu
düzeyin üzerindeki pazar payına sahip olan teşebbüsler bakımından ise daha detaylı bir
incelemeye gidilmektedir. Bu incelemenin fiili rekabete ilişkin ilk aşamasında, incelenen
teşebbüsün sahip olduğu pazar payının yanı sıra bu pazar payının zaman içerisindeki
istikrarı, ilgili pazarda faaliyet gösteren rakiplerin sayısı ve pazar payları da dikkate
alınmaktadır.
(56) Bu ilk ölçüt bakımından CONGRESIUM’un durumu 2010-2015 yılları arasında
düzenlenen fuarların nitelikleri bakımından incelendiğinde, öncelikle ESASLAR’ın 7.
maddesinde belirtilen fuar alanlarının özelliklerine değinmek gerekecektir. Buna göre
uluslararası nitelikte bir fuarın en az net 3.000 m2 kapalı alanda ve en az 7.000 m2 açık
alanda düzenlenmesi gerekmektedir. Kapalı fuar alanlarında taban-tavan mesafesinin
ise en az dört buçuk metre olması şartı aranmaktadır.
(57) İlgili ürün pazarına ilişkin açıklamalarda da yer verildiği gibi, herhangi bir ihtisas fuarı bir
diğeriyle ikame edilemeyecek, bir ihtisas fuarının fiyatında veya niteliğinde meydana
gelebilecek herhangi bir değişiklik diğer bir sektör firmaları için tercih edilebilir
olmayacaktır. Ayrıca fuarın kapsamı, yapıldığı yer, hitap ettiği ziyaretçi ve katılımcı
kitlesi göz önüne alınarak ulusal ve uluslararası fuar ayrımının yapılması gerekmektedir.
(58) Bu bilgilerden yola çıkarak 2014 yılında uluslararası nitelikte fuar düzenlenmiş olan
kapalı alanın sadece CONGRESIUM; açık alanların ise AKM ve Ostim Stadyumu
olduğu görülmektedir. TOBB’un yayımladığı 2014 yılı fuar takvimine bakıldığında
büyüklüğü 2.000 m2 üstünde olan alanlarda ulusal veya uluslararası nitelikte 11 adet
fuar düzenlendiği, bunların ikisinin AKM’de birinin Ostim Stadyumunda ve geri kalan
sekiz adedinin ise CONGRESIUM’da organize edildiği anlaşılmaktadır. 2013 ve 2014
yıllarında ANFA pazarda faaliyet göstermemiştir. Bu çerçevede 2014 yılında
düzenlenen fuarların dağılımına bakıldığında, fuar sayısı bakımından CONGRESIUM’un
pazar payının %(…..); AKM’nin %(…..) ve OSTİM’in %(…..) olduğu görülmektedir.
(59) Ancak ilgili ürün pazarına ilişkin açıklamalarda da yer verildiği üzere, bir ihtisas fuarı ile
diğer başka bir ihtisas fuarı yahut genel fuar birbirinin ikamesi değildir. Aynı şekilde
ulusal fuarlarla uluslararası fuarlar da birbirine ikame değildir. Bu nedenle 2014 yılında
düzenlenen mobilya fuarları bakımından da CONGRESIUM’un pazar payının
incelenmesi gerekmektedir. 2014 yılında gerçekleştirilen tek mobilya fuarı 02-
04.04.2014 tarihleri arasında GLEX tarafından CONGRESIUM’da düzenlenen ANKAFF
fuarıdır. Dolayısıyla anılan yılda organize edilen mobilya fuarı bakımından
CONGRESIUM’un pazar payı oranı %(…..) olmaktadır. Uluslararası fuarlar noktasında
ise 2014 yılında CONGRESIUM’da üç, AKM’de ise iki adet uluslararası nitelikte fuar
düzenlendiği görülmektedir. Buna göre 2014 yılında düzenlenmiş olan uluslararası fuar
sayısı bakımından da CONGRESIUM’un pazar payı %(…..) olarak gerçekleşmiştir.
(60) Bununla birlikte, pazar payı hâkim durum tespitinde kullanılan tek ölçüt olmayıp, pazar
payının yanı sıra, pazara giriş ve büyüme engeli ile alıcı gücünün de değerlendirilmesi
gerekmektedir.
16-35/604-269
15/69

ii) Pazara Giriş ve Pazarda Büyüme Engelleri:
(61) Pazar payının yüksek olduğu hallerde dahi pazara girişlerde veya pazarda büyümede
önemli engellerin bulunmaması, diğer bir ifadeyle pazara yeni girişlerin muhtemel
olması, uygun zamanda gerçekleşmesi ve yeterli olması, söz konusu yüksek pazar
payının kısa veya orta dönemde düşme ihtimalini doğurmakta, bu da hâkim durum
değerlendirmesini etkilemektedir.
(62) Fuar alanı işletebilmek için ya alanın mülkiyetine sahip olmak ve üzerine fuar alanı inşa
etmek ya da mevcut bir alanı sahibinden kiralamak gerekecektir. Öncelikle ESASLAR’ın
7. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, uluslararası bir fuar düzenleyebilmek için en az net
3.000 m2 alana sahip olunması gerektiğinden, 2014 yılı itibarıyla bu büyüklükte kapalı
bir alanın inşa edilmesi halinde katlanılması gereken maliyete bakmak gerekecektir.
(63) Bu amaçla referans olarak Maliye Bakanlığı İnternet Vergi Dairesi’nin internet sitesinde
yer alan m2 olarak inşaat maliyeti verileri kullanılmıştır. Buna göre 2014 yılı için binaların
m2 bazında normal inşaat maliyet bedellerini gösteren cetvel uyarınca pazar/fuar yeri
amacıyla kullanılacak olan basit bir betonarme binanın maliyetine bakıldığında,
uluslararası bir mobilya fuarının düzenlenebileceği en küçük kapalı alan olan 3.000 m2
büyüklüğünde bir fuar alanının 2014 yılında en düşük inşaat bedeli 294.000TL
olmaktadır. Bu bedele inşaatın yapılacağı arsa bedelinin de eklenmesi gerekmektedir.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 2014 yılında Ankara’daki ortalama m2 arsa değerini
1.375 TL olarak açıklamıştır. Bu verilere göre Ankara’da 3.000 m2’lik bir arsanın alış
fiyatının yaklaşık 4.125.000 TL olacağı anlaşılmaktadır. En düşük inşaat bedeli ile
birlikte 3.000 m2’lik bir inşaatın bedelinin 4.419.000 TL olacağı görülmektedir. Bu miktar
sadece 3.000 m2’lik bir alana fuar binası yapmanın minimum tutarı olup, ortaya çıkacak
gerçek maliyet Belediye’den alınacak izin ve ruhsatlar, binayı çevreleyecek bahçe ve
otopark alanlarının satın alınması ve düzenlenmesi, arsanın konumu, iç ve peyzaj
mimari maliyetleri gibi sair maliyetlerin de hesaba dâhil edilmesiyle çok daha artacaktır.
(64) Ankara’da fuar alanı olarak tasarlanmış olan ANFA’nın Ankara Büyükşehir
Belediyesine, CONGRESIUM fuar alanının kamu tüzel kişiliğini haiz meslek kuruluşu
olan ATO’ya ait olduğu, AKM’nin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye
İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) tarafından işletildiği, Esenboğa Havalimanının
bitişiğinde inşa edilmekte olan “Ankara Fuar Alanı ve Kongre Merkezi”nin ise Ankara
Valiliği, Ankara Büyükşehir Belediyesi, TOBB, ATO, Ankara Sanayi Odası, Ticaret
Borsası, Ankara Esnaf Odaları Birliği ve Akyurt Belediyesi’ne ait olduğu dikkate
alındığında, salt fuar alanı inşasının bir özel teşebbüs tarafından gerçekleştirilmesinin
oldukça zor olduğu değerlendirilmektedir.
(65) Fuar alanı işletebilmek için başvurulabilecek ikinci yol, fuar alanı kiralamaktır. 2014 yılı
itibarıyla ANFA’nın faaliyette olmadığı; AKM ve Ostim Stadyumunun da kamu
otoritelerince fuar düzenleyicilere direkt kiralandığı, ATO’ya ait fuar alanının ise
CONGRESIUM ile ATO arasında akdedilen sözleşme uyarınca 2021 yılından önce
kural olarak başka bir teşebbüse kiralanamayacağı değerlendirildiğinde, söz konusu
dönemde Ankara’daki bir fuar alanını, işletmek üzere kiralamanın mümkün olmadığı
anlaşılmaktadır. Bu nedenle gerek inşa yoluyla gerekse kiralama yoluyla Ankara’da fuar
alanı işletmeciliği pazarına giriş engellerinin yüksek olduğu ve pazara yeni girişlerin zor
olduğu anlaşılmaktadır.
(66) KILAVUZ, hâkim durumda olduğu iddia edilen teşebbüsün kilit girdilere ve özel bilgiye
erişim imkânına, atıl kapasiteye, dikey bütünleşik yapıya, güçlü bir dağıtım ağına ve
geniş bir ürün portföyüne, yüksek marka bilinirliğine, finansal ve ekonomik güce sahip
olması halinde mevcut ya da potansiyel rakipleri karşısında avantaj sağlamak suretiyle
rakiplerin pazara girişini ya da pazarda büyümesini zorlaştırabildiğini belirtmiştir.
16-35/604-269
16/69

(67) Somut olayda 2014 yılında Ankara’da ESASLAR’da yer alan koşulları taşıyan ulaşım
açısından elverişli ve başlangıçta da bir fuar alanı olarak tasarlanmış olan kapalı tek faal
fuar alanının CONGRESIUM olduğu görülmektedir. Nitekim ilerleyen bölümlerde
detaylarına yer verileceği üzere CONGRESIUM’un atıl kapasite ile çalıştığı
görülmektedir. Bu hususların pazara girişleri zorlaştırdığı ve CONGRESIUM’un hakim
durumunu güçlendirdiği değerlendirilmektedir.
(68) Bu noktada CONGRESIUM’a 2014 yılında faaliyette olmayan ANFA’nın sonraki
dönemlerde pazara tekrar giriş yaparak CONGRESIUM üzerinde rekabetçi baskı yapıp
yapmayacağı ihtimali de değerlendirilmektedir. Öncelikle sözleşme yapmanın reddine
dair ihlal iddiaları 2014 yılına ilişkin olduğundan değerlendirme de bu yıla ilişkin olarak
yapılacaktır. Öte yandan A&A’nın 2014 yılında CONGRESIUM’dan yer
kiralayamamasına yol açan eylemler, 2013 yılının yaz aylarında gerçekleşmiştir.
Dolayısıyla 2013 veya 2014 yıllarında ANFA’nın tekrar pazara giriş yapabilecek
potansiyel bir rakip olabileceğini eylemlerin gerçekleştiği dönem itibarıyla öngörmek
mümkün görünmemektedir. Bu nedenle ANFA’nın 2014 yılı itibarıyla pazara uygun
zamanda ve yeterli şekilde girebilecek muhtemel bir rakip olduğunu söylemek mümkün
değildir.
(69) AKM’nin, 2014 yılında CONGRESIUM’a rekabetçi baskı uygulamaya elverişli mevcut bir
rakip olup olmadığı da değerlendirilmelidir. CONGRESIUM’un nesnel gereklilik
değerlendirilmesine ilişkin bölümde ayrıntılı olarak açıklanacağı üzere her ne kadar
mobilya fuarları açısından yeterince elverişli olmadığı sonucuna ulaşılsa da AKM’de,
uluslararası çeşitli fuarların düzenlenmesi mümkündür. Bu nedenle, AKM alanının
CONGRESIUM üzerinde rekabetçi bir baskı uygulama durumu hâkim durum
değerlendirmesinde nazara alınmalıdır.
(70) KILAVUZ’un 13. maddesinde belirtildiği üzere, hâkim durum tespitinde ilgili pazarda
faaliyet gösteren rakiplerin sayısı ve pazar payları da dikkate alınmaktadır. Buna göre
incelenen teşebbüsün pazar payı ne kadar yüksekse ve istikrarlıysa; incelenen
teşebbüsün pazar payı ile rakiplerinin pazar payları arasındaki fark ne kadar büyükse ve
istikrarlıysa mevcut rakiplerin incelenen teşebbüs üzerinde rekabetçi baskı yaratma
olasılığı o kadar azalacaktır.
(71) Somut olayda 2014 yılı itibarıyla AKM’de hiç mobilya fuarı düzenlenmemiştir. Bu
durumun oluşmasında AKM’nin açık bir alan olması nedeniyle ancak üstü çadırla
kapatılarak bir mobilya fuarına ev sahipliği yapabilmesi rol oynamaktadır. Hâlihazırda
kapalı bir fuar alanı olarak CONGRESIUM varken fuar organizatörleri için AKM’de çadır
kurarak fuar düzenlemek özellikle harcanacak emek ve maliyet bakımından tercih edilir
bir davranış olmayacaktır. Nitekim 2014 yılında CONGRESIUM’da düzenlenen toplam
11 adet fuara karşılık AKM’de sadece iki fuar gerçekleştirilmiştir. CONGRESIUM’da
düzenlenen uluslararası fuar sayısı üç iken AKM’de düzenlenen uluslararası fuar sayısı
ikidir. Sonraki yıllara bakıldığında 2015 yılında AKM’de üç fuar organize edildiği, 2016
yılında ise AKM’de düzenlenmesi planlanan herhangi bir fuar bulunmadığı
görülmektedir. Söz konusu veriler çerçevesinde şikâyete konu dönemde AKM’nin
CONGRESIUM üzerinde rekabetçi baskı oluşturmaya elverişli, yüksek ve istikrarlı pazar
payına sahip bir rakip olmadığı değerlendirilmektedir.
16-35/604-269
17/69

(72) Buna ek olarak CONGRESIUM’un GLEX ile birlikte oluşturduğu dikey bütünleşik yapıya
da dikkat çekilmelidir. Aynı ekonomik bütünlüğe dâhil olan bu teşebbüslerden
CONGRESIUM rekabet etmek için gerekli alt yapıyı oluşturan fuar alanını işletmekte;
GLEX ise bu alt yapı üstünde fuar düzenleme faaliyetlerini yürütmektedir. Bu şekilde
dikey bütünleşik yapıya sahip bir teşebbüs alt pazarda faaliyet gösteren rakiplerine göre
belirli bir maliyet avantajına sahip olacaktır. Bu da alt pazardaki rakiplerin üstündeki
rekabet baskısını artıracak ve söz konusu baskıya karşı koymalarını zorlaştıracaktır.
Dolayısıyla dikey bütünleşik yapının alt pazardaki rekabeti etkileyen ve
CONGRESIUM’un pazar gücünü kuvvetlendiren bir unsur olduğu değerlendirilmektedir.
(73) Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda, 2014 yılı itibarıyla fuar alanı
işletmeciliği pazarına girişlerin zor olduğu, dolayısıyla söz konusu pazara yeni bir
teşebbüsün girmesinin kısa vadede mümkün olmadığı değerlendirilmektedir.
iii) Alıcının Pazarlık Gücü
(74) KILAVUZ’da belirtildiği üzere, incelenen teşebbüsün müşterileri görece büyük, alternatif
temin kaynakları hakkında yeterince bilgili ve makul bir süre içerisinde başka bir
sağlayıcıya geçmek ya da kendi arzını yaratmak imkânına sahip ise bu müşterilerin
pazarlık gücüne, bir başka deyişle alıcı gücüne sahip olduğu söylenebilecektir. Bu
durumda müşterilerin alıcı gücü, incelenen teşebbüsün davranışlarını sınırlayan
rekabetçi bir unsur olarak ortaya çıkacak ve teşebbüsün hâkim durumda olarak
değerlendirilmesini engelleyebilecektir. Bununla birlikte, yalnızca sınırlı bir müşteri
kitlesinin hâkim durumdaki teşebbüsün pazar gücünden korunmasını sağladığı
durumlarda, alıcı gücünün yeterli seviyede rekabetçi baskı oluşturmadığı
değerlendirilebilecektir.
(75) Somut olay bakımından, bir önceki bölümde yer alan açıklamalar çerçevesinde, fuar
düzenleyen teşebbüslerin kendi arzlarını oluşturmaları, maliyetler nazara alındığında
oldukça zordur. Alıcıların alternatif temin kaynakları konusunda yeterince bilgili
olduğunu söylemek de güçtür. 2013 yılından itibaren şikâyetçinin aşağıda detayları
açıklanacağı üzere AKM’yi kiralama ihtimalini düşünmediği, ANFA açıldığında bu
alanda fuar düzenlemeye karar verdiği görülmektedir. Öte yandan 2014 yılında AKM’de
düzenlenen iki fuardan ikisinin de aynı teşebbüs tarafından organize edildiği ve diğer
teşebbüslerin CONGRESIUM alanı dışında başka bir fuar alanına yönelmediği göz
önünde bulundurulduğunda, fuar organizatörlerinin alternatif bir fuar alanı temin etme
bakımından yeterli ölçüde bilgi sahibi olmadığı değerlendirilmektedir.
(76) Buna ek olarak, CONGRESIUM ile aynı ekonomik bütünlüğe dâhil olan GLEX’in, boş
kalan tarihlerde belli bir ihtisas sınırlaması olmaksızın fuar düzenleyebileceği
vurgulanmalıdır. Şikâyete konu olayda da görüldüğü gibi A&A’nın sözleşme
hükümlerindeki değişiklik talebi ana fuar takvimine dâhil olma süresi boyunca cevapsız
bırakılmış ve ihtilafa konu tarihler GLEX’e tahsis edilerek doldurulmuştur. Dolayısıyla alt
pazarda da GLEX vasıtasıyla faaliyet gösteren CONGRESIUM karşısında fuar
düzenleyicilerin alıcı gücüne sahip olmasının düşük bir ihtimal olduğu
değerlendirilmektedir.
(77) Bu çerçevede CONGRESIUM’un, pazar payı, pazara girişteki engeller, dikey bütünleşik
yapı ve alıcıların pazarlık gücü birlikte değerlendirildiğinde, Ankara’da uluslararası
nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan işletmeciliği pazarında hâkim durumda olduğu
sonucuna ulaşılmıştır.
16-35/604-269
18/69

I.4.2. Hakim Durumun Kötüye Kullanılmasına İlişkin Değerlendirme
I.4.2.1. Sözleşme Yapmanın Reddine İlişkin Değerlendirme
(78) Rekabet hukuku uygulamasında, esas olarak, hâkim durumda olsun ya da olmasın tüm
teşebbüslerin iş yapacakları teşebbüsleri özgürce seçme ve mülkiyetlerinde bulunan
varlıklar üzerinde özgürce tasarruf edebilme hakları olduğu kabul edilmektedir. Bununla
birlikte, istisnai bazı durumlarda hâkim durumdaki teşebbüslerin sözleşme yapmayı
reddetmeleri rekabeti kısıtlayıcı bir davranış olarak değerlendirilebilmekte ve hâkim
durumdaki teşebbüse rekabet hukuku çerçevesinde sözleşme yapma yükümlülüğü
getirilebilmektedir10.
(79) Rekabet Kurulunun sözleşme yapmayı reddetmenin konu alındığı kararları
incelendiğinde (Türk Telekom/Tissad11, Ulusal Dolaşım12, Kablo TV13, UMTH14, Solmaz
Mercan15, CNR/NTSR16) bu kararlardan Türk Telekom/Tissad kararında ret eyleminin
ihlal olarak değerlendirilebilmesi için gerekli koşullar;
- Giriş yapılmak istenen varlığın (zorunlu unsurun) bir tekelci teşebbüs tarafından
kontrolü,
- Giriş yapmak isteyen bir rakibin pratik olarak ve makul bir şekilde
varlığı/ürünü/tesisi/altyapıyı kurmasının/üretmesinin imkânsız olması,
- Tekelci teşebbüsün giriş yapmak isteyen rakibi reddetmesi,
- İlgili zorunlu unsurdan faydalanmanın imkânlar dâhilinde olması
şeklinde sayılmıştır.
(80) Ulusal Dolaşım kararına göre ise,
- Erişimin ilgili pazarda rekabet eden teşebbüsler için zorunlu olduğunun ve bu
anlamda hizmetin mevcut şebekeye giriş yapmadan sunulmasının ekonomik
olarak imkânsız olduğunun belirtilmesi,
- Talebi karşılayacak yeterli kapasitenin olması,
- Zorunlu unsuru kontrol eden teşebbüsün mevcut hizmet ve ürün piyasasındaki
talebi karşılamada yetersiz kalması, potansiyel yeni bir ürün ya da hizmetin
sunulmasını engellemesi veya mevcut ya da potansiyel hizmet ve ürünler
üzerindeki rekabeti kısıtlaması,
- Erişim talep eden teşebbüsün makul ve ayrımcı olmayan bir giriş fiyatı ödemeye
hazır olması,
- Reddetme eylemi için objektif haklı bir gerekçe olmaması
halleri sözleşme yapmanın reddi olarak nitelendirilmektedir.

10 KILAVUZ Par. 35.
11 02-60/755-305 sayılı Rekabet Kurulu kararının Danıştayca iptali üzerine alınan 05.01.2006 tarih ve 06-
02/47-8 sayılı karar.
12 03-40/432-186 sayılı Rekabet Kurulu kararı.
13 05-10/81-30 sayılı Rekabet Kurulu kararı.
14 05-87/1199-348 sayılı Rekabet Kurulu kararı.
15 05.06.2007 tarih ve 07-47/506-181 sayılı Rekabet Kurulu kararı.
16 19.9.2007 tarih ve 07-74/896-333 sayılı Rekabet Kurulu kararı.

16-35/604-269
19/69

(81) CNR/NTSR kararında ise “Mal vermeyi reddetme eyleminin hâkim durumu kötüye
kullanma sayılıp rekabet ihlali olarak değerlendirilebilmesi için makul bir gerekçeye
dayanmaması” gerektiği belirtilmiştir. Bu çerçevede, Kurul sözleşme yapmanın reddinin
ihlal olup olmadığına ilişkin değerlendirmede, hâkim durumdaki bir firma tarafından
reddetme eyleminin gerçekleştirilmesi, ret eyleminin rekabeti kısıtlayıcı bir etki
yaratması ve eylemin nesnel olarak haklı bir gerekçeye dayanmaması koşullarını
aramaktadır.
(82) Öte yandan KILAVUZ’a göre, sözleşme yapmayı reddetme iddiaları değerlendirilirken
ihlalin tespiti için üç koşulun birlikte varlığı aranmaktadır. Buna göre;
- Reddetme, alt pazarda rekabet etmek için vazgeçilmez bir ürüne ya da hizmete
ilişkin olmalı,
- Reddetmenin alt pazarda etkin rekabeti ortadan kaldırması muhtemel olmalı,
- Reddetmenin tüketici zararına yol açması muhtemel olmalıdır.
(83) Dolayısıyla dosya çerçevesinde ihlal olup olmadığının değerlendirilmesinde
KILAVUZ’da yer verilen yukarıdaki koşulların sağlanıp sağlanmadığı
değerlendirilecektir. Bu değerlendirmeye geçmeden önce reddetme eyleminin varlığı ve
reddetmenin haklı bir gerekçeye dayanıp dayanmadığı incelenecektir.
I.4.2.1.1. CONGRESIUM’un Eylemlerinin Sözleşmenin Reddi Bakımından
Değerlendirilmesi
(84) 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi hâkim durumda bulunan teşebbüslerin bu durumlarını
bilhassa ticarî faaliyet alanına başka bir teşebbüsün girmesine doğrudan veya dolaylı
olarak engel olunması ya da rakiplerin piyasadaki faaliyetlerinin zorlaştırılmasını
amaçlayan eylemler ile kötüye kullanmasını yasaklamıştır. Tekel konumunda olan bir
teşebbüsün rakiplerle sözleşme yapmaktan imtina etmek suretiyle onların faaliyetlerini
zorlaştırması da bu kapsama dahil edilmektedir. Ayrıntıları ileriki bölümlerde ele
alınacağı gibi bu durum genellikle üst pazarda hakim durumda olan ve aynı zamanda alt
pazarda da faaliyeti bulunan bir teşebbüsün üst pazarda rakipleri ile sözleşme
yapmaktan kaçınmak suretiyle bunların alt pazarda rekabet edebilmelerini engellemesi
şeklinde ortaya çıkmaktadır.
(85) KILAVUZ’da, bir teşebbüsün ürettiği mal ya da hizmetler ile sahip olduğu maddi ya da
gayri maddi işletme unsurlarını diğer teşebbüslere sağlamaması ya da bunların diğer
teşebbüsler tarafından kullanılmasına doğrudan veya dolaylı olarak izin vermemesi
sözleşme yapmayı reddetme olarak ele alınmaktadır. Buna göre sözleşme yapmayı
reddetme, hâkim durumdaki teşebbüsün, kendisine yöneltilen sözleşme yapma talebini
herhangi bir sebep göstermeksizin reddetmesi şeklinde doğrudan reddetme ya da
makul olmayan ertelemeler, ürün arzının azaltılması ve makul olmayan şartlar ileri
sürülmesi gibi davranışlar yoluyla dolaylı olarak reddetme şeklinde de ortaya
çıkabilmektedir. Hâkim durumdaki teşebbüsün, sözleşme yapmayı reddettiği teşebbüs
ile alt pazarda rekabet ediyor olması halinde sözleşme yapmayı reddetme davranışının
rekabeti kısıtlayıcı sonuçlar ortaya çıkarması daha muhtemeldir.
16-35/604-269
20/69

(86) Genel olarak sözleşme yapmanın reddi iki şekilde ortaya çıkmaktadır: açık red (outright
refusal) ve dolaylı red (constructive refusal). Açık red, hakim durumdaki teşebbüsün
sözleşme yapma talebini herhangi bir neden göstermeksizin açıkça reddetmesi
durumunda zuhur etmektedir. Dolaylı ret ise, KILAVUZ’da da belirtildiği gibi, makul
olmayan ertelemeler, ürün arzının azaltılması, makul olmayan şartlar ileri sürülmesi gibi
şekillerde ortaya çıkmaktadır. Ret eylemine ilişkin diğer bir ayrım da koşulsuz ve koşullu
oluşuna göre yapılmaktadır. Hâkim durumdaki teşebbüsün hiçbir koşul ileri sürmeden
sözleşme yapmayı reddetmesi durumunda koşulsuz (unconditional) redde; alt pazarda
rakibi olmayanlarla sözleşme yapması yahut kendi rakibiyle iş yapan teşebbüslerle
sözleşme yapmayı reddetmesi de koşullu (conditional) redde işaret etmektedir.
(87) Rekabet Kurulunun sözleşme yapmanın reddi eylemini değerlendirdiği kararlara
bakıldığında, 03.05.2012 tarihli ve 12-24/710-198 sayılı Cine 5 kararında17 sözleşme
yapmanın reddi eyleminin, mevcut sözleşme ilişkisinin sona erdirilmesi, ilk defa
sözleşme yapma talebinin reddi, fikri mülkiyet hakkı lisanslamasının reddi, birlikte işlerlik
bilgilerinin verilmesinin reddi, tek taraflı ya da uyumlu ret halleri gibi çeşitli alt
kategorilere ayrılabildiği belirtilmiştir.
(88) CONGRESIUM’un eyleminin sözleşmenin reddi olup olmadığını değerlendirebilmek için
A&A ile CONGRESIUM arasında sözleşme yapmaya yönelik olarak gerçekleşen
iletişimlerin detayına bakılmalıdır. Dosya mevcudunda bulunan bilgilerden 2014 yılında
A&A’nın bir mobilya fuarı düzenleme niyetinin CONGRESIUM tarafından bilindiği ve
sözleşme yapmak üzere tarafların şifahi müzakerelerde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Ancak öncesinde CONGRESIUM’un bazı iç yazışmalarında A&A’nın yöneticisi (…..) ile
aralarında husumet olduğu, bu nedenle istediği tarihlerde onu oyalayacaklarına yönelik
ifadelere rastlanmıştır. Bu yazışmaların detaylarına tarih sırasına göre aşağıda yer
verilmektedir:
(89) 17.08.2015 tarihinde CONGRESIUM’da yapılan yerinde incelemede bulunan,
09.01.2013 tarihinde GLEX çalışanı (…..)’in o dönemde ARYA EXPO adlı fuar
düzenleme şirketinde çalışan (…..)’a gönderdiği ve “cc” kısmında CONGRESIUM ve
GLEX’in sahibi (…..) ile GLEX yetkilisi (…..)’ın bulunduğu bir e-postada, A&A’nın sahibi
(…..)’nın önceki bir tarihte GLEX’in tek başına fuar düzenlememesini, düzenleyecekse
A&A ile birlikte düzenlemesini, kendisinin ATO üyesi olduğunu ve GLEX hakkında
olumsuz konuşabileceğini söylediği bir ifadeye yer verilmiş ve ne yapılması gerektiği
sorulmuştur. Aynı tarihte CONGRESIUM ve GLEX’in sahibi (…..) e-postayı;
Bu fuarı yapacağız. ATO da çalışması bizi ilgilendirmez. (…..) senin ile iletişime
geçerse hangi gerekçe ile bu konuda engel çıkaracağını sor. Hakkımızda
konuşma hakkına sahip. Elinden geleni ardına koymasın. Buna benzer daha çok
baskı gelecek”
şeklinde cevaplamıştır.
(90) Yine aynı tarihte ARYA EXPO çalışanı (…..) ise, söz konusu e-postayı;
“…bu kişiyi gözünüzde büyütmeyin lütfen rahat olun. Onun paniği bizim çok daha
iyi bir iş çıkaracağımızı bilmesinden kaynaklanıyor.”
şeklinde yanıtlamıştır.

17 Danıştay Onüçüncü Dairenin 12.04.2011 tarih ve 2008/8249 E., 2011/1525 K. sayılı kararı ile iptal ettiği
27.05.2008 tarih ve 08-35/466-166 sayılı Kurul kararı üzerine alınan karar.
16-35/604-269
21/69

(91) 18.02.2013 tarihli bir başka yazışmada (…..)’ın CONGRESIUM’dan aşağıdaki gibi bir
rezervasyon talebinde bulunduğu görülmektedir:
“2014 Yılı ile ilgili gelişmelerle ilgili değerlendirme yapabilmek ve oluşabilecek
durumlarla ilgili planları imkânsız hale getirmemek için tedbir olarak
CONGRESIUM'un
03-16 Mart 2014 (2 Hafta) ve
14-20 Nisan (1 Hafta)
05-11 Mayıs (1 Hafta)
tarihlerinin en azından 15 Haziran 2013'e kadar kimseye resmi olarak tahsis
edilmemesi önem arz etmektedir.
Ne olur ne olmaz bilemeyiz, belki diğer şirketlere kiralama devam edebilir ama
elimizde en azından kendi adımıza olması muhtemel işleri düşünmemize imkân
sağlayacak bir süre ve tarih olması gerekiyor.”
(92) 28.05.2013 tarihli bir e-postada ise (…..), (…..), (…..) ve (…..) arasında aşağıdaki gibi
bir e-posta yazışması gerçekleşmiştir:
(…..): Ağaç işleme mart son hafta demiştiniz 10-17 Mart'tan iki hafta sonra
diye biliyorum. 10-17 Mart haftası tamamen A&A'nin karşısında her ihtimale
karşı koz olarak ve gerekirse de karşısına çıkmak için kullanacağımız
rezervasyondur. Kararlar duruma göre alınacak, 20 Temmuz'a kadar
kesinlikle bekletmemiz gerekli.”
(…..): “(…) O iş; Mobilya Aksesuar (kumaş, baskı vs.) Mart son hafta... Ama
hala opsiyonlu... AA Fuarcılık (…..) istedi ve ben de verdim. Çünkü farkında
değil seçim haftası. Kimse iş yapmak istemiyor o tarihlerde ve 90.000 €
istedik. Zaten konfirme değil ve çok daha piyasayı kızıştırmak istersen ne
kontrat ne de tahsisi var. İptal ederiz (…)Bence biz (…..) Bey'e 10-17 Martı
satsak bile söylemeyelim. Yine ona karşı koz olur. Kaldı ki (…..)'ın diğer
işlerinin de kontratı yok. Tahsis vermem mekân kontratı anlamına gelmiyor.
Bu kadar çok zorluyorsa iptal ederiz biter gider.”
(93) Bu yazışmaların hemen ertesi günü 29.05.2013 tarihinde (…..) “Ağaç İşleme Makinaları
Fuarı”nın A&A tarafından düzenlenecek bir fuar olduğunu öğrenmiş ve
CONGRESIUM’dan (…..) ve (…..)’a sitem etmiştir. Bunun üzerine (…..)’a aşağıdaki e-
postayı göndermiştir:
“ (…) seninle mutabık kaldık o tarihler öncelikli senindir. Adam parayı bile
bastırsa oyalarız senin için:))) dedim (…)Sen önümüzdeki hafta geldiğinde
bence çok net olalım. Bir toplantı yapalım. (…..)'ı senin olduğun ve bizim
ofiste bir toplantıya çağıralım ve piyasa tabiriyle "raconu keselim". Her gün bir
haber alıp gerileceğimize bir kere sıkıntı çekelim, ama raconu biz keselim.”
16-35/604-269
22/69

(94) CONGRESIUM ile GLEX arasında gerçekleşen bu yazışmalar belli tarihlerin GLEX’e
rezerve edildiğine, A&A’nın o tarihlerde fuar düzenlemesine oyalama yoluyla engel
olunacağına, bu şekilde CONGRESIUM’un A&A ile sözleşme yapmaktan kaçınacağına
işaret etmektedir. Bu yazışmaların ardından gelişen süreç aşağıda tarih sırasına göre
özetlenmiştir.
- 07.06.2013 tarihinde CONGRESIUM tarafından şikâyetçiye gönderilen bir e-posta
ekinde tadil istenen hükümlerle birlikte sözleşme taslağı yollanmıştır. Ancak
şikâyetçi sözleşmedeki mücbir sebep halinde tarafların hak ve borçları ile ayıplı ifa
nedeniyle tek taraflı fesih hakkına ilişkin hükümlerin tadil edilmesini talep etmiştir.
- 18.06.2013’te CONGRESIUM, A&A’ya yeni bir e-posta göndererek mücbir sebebe
ilişkin danıştıkları kişiden geri dönüş olmadığını, o bölümler hariç sözleşme
metninin ekte gönderildiğini belirtmiştir.
- 19.06.2013’te CONGRESIUM’un şikâyetçiye ihtilaflı hükümlerin değiştirilmediği
yeni sözleşme nüshalarını yolladığı anlaşılmaktadır.
- 19.06.2013’te CONGRESIUM çalışanı (…..), aynı ekonomik bütünlük içinde yer
alan Serenas Turizm A.Ş. (SERENAS) çalışanı (…..)’na “Sarı ile işaretlemiş
olduğum maddeleri Fuar Firması Sahibi değiştirmek ister. Uygun görmeniz
durumunda gerekli değişiklikleri yapıp kontratı imzalatacağız” şeklinde bir e-posta
göndererek görüş sormuştur.
- 27.06.2013’te (…..)’nun CONGRESIUM’a gönderdiği e-posta ile söz konusu
hükümlerin kaldırılmaması gerektiği yönünde görüş beyan ettiği görülmüştür.
- Bu görüş sonrasında CONGRESIUM ile A&A arasında herhangi bir iletişim tespit
edilememiştir.
- 10.07.2013’te şikâyetçi TOBB’a katılımlarını bildirmek üzere tahsis yazısı
beklediklerine dair CONGRESIUM’a bir e-posta yollamış ancak bu e-postaya
cevap verilmemiştir.
- 22.07.2013’te şikâyetçi noter kanalıyla CONGRESIUM’a bir ihtarname
göndererek, düzenlenecek Uluslararası Modev Mobilya ve Dekorasyon Fuarı'nın
sözleşmesinin aralarında müzakere edildiğini, kendilerine gönderilen e-postalarda
sözleşme yapılacağının söylendiğini, kendilerince tüm ağır şartlar kabul edildiği
halde 18.07.2013 tarihli görüşmede sözleşmenin yapılmayacağının bildirildiğini
belirterek, yer tahsisi ile sözleşme imzalanmasını, aksi halde Rekabet Kurumu'na
başvuracağını ihtar etmiştir. Bu ihtarname ertesi gün CONGRESIUM’a tebliğ
edilmiş olup CONGRESIUM’un söz konusu ihtarnameye yanıt vermediği
görülmüştür.
- 23.07.2013’te ise GLEX, A&A’nın talep ettiği 02-04.04.2014 tarihlerinde bir
mobilya fuarı organize etmek üzere ATO’ya müracaat etmiştir.
- 01.08.2013’te iletişim çabalarına yanıt alamayan A&A, CONGRESIUM’a bir e-
posta yollayarak “Şayet sözleşme ve tahsis yazısının (daha önceki görüşmelerdeki
1-2 maddedeki revizelerin yapılmış hali ile) saat 16:00 'ya kadar ulaşması halinde,
sözleşmenin onaylanıp ön ödemenin de yapılabileceği”ni belirtmiştir.
- 01.08.2013’te, 2014 yılı TOBB ana fuar takvimine dâhil olmak için yapılacak
başvuru süresinin son günü olması, 02-04.04.2014 tarihlerinin dolu olduğu,
şikâyetçi ile aralarında sözleşme de bulunmadığı gerekçesiyle CONGRESIUM
A&A’nın talebini reddetmiştir.
16-35/604-269
23/69

(95) Yukarıda özetlenen olay akışında, CONGRESIUM’un A&A ile görüşmeler başlamadan
önce onu oyalama, gerekirse organizasyonu iptal etme niyeti taşıdığı görülmektedir.
Nitekim 27.06.2013 tarihinde SERENAS çalışanı (…..)’nun görüşünü aldıktan sonra
şikâyetçiye olumlu ya da olumsuz herhangi bir dönüş yapılmamış; onun yerine GLEX ile
bir sözleşme imzalanarak söz konusu tarihler GLEX’e tahsis edilmiştir. Buna rağmen
CONGRESIUM, A&A’ya cevap vermek için 01.08.2013 tarihini beklemiştir. Bu tarihin
TOBB ana fuar takvimine girebilmek için son tarih olduğu tekrar vurgulanmalıdır.
(96) Bu noktada CONGRESIUM’un şikâyetçiye cevap vermeyerek sessiz kalmasının ret
anlamına gelip gelmediği irdelenmelidir. Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre kural
olarak kabulcünün kendisine yöneltilen bir icaba mutlaka cevap vermesi gerekmez; o
halde icabın cevapsız bırakılmış olması, kural olarak onun kabul edildiği anlamında
gelmeyecektir18. Fakat Borçlar Kanunu istisna olarak bazı durumlarda kabulcünün
susmasını kabul saymaktadır. Gerçekten, Borçlar Kanunu’nun 6. maddesine göre,
icapçının gerek işin özel mahiyeti, gerek halin icabı dolayısıyla açık bir kabul haberini
beklemek zorunluluğunda olmadığı durumlarda, kabulcünün icabı uygun bir süre içinde
reddetmemiş olması onu kabul ettiği anlamına gelmektedir.
(97) Somut olayda A&A ile CONGRESIUM arasında imzalanacak sözleşme bir
Organizasyon Satış Sözleşmesi olup, konusu organize edilecek fuar süresince
CONGRESIUM’un fuar alanı tahsisiyle buna bağlı hizmetleri sunmasından; A&A’nın da
alan tahsisi ve buna bağlı sair hizmetler karşılığında belli bir ücret ödemesinden
ibarettir. Dolayısıyla sözleşmenin CONGRESIUM’un sessiz kalmasının örtülü kabul
olarak yorumlanmasını gerektirecek bir özellik taşımadığı anlaşılmaktadır. Olay akışına
bakıldığında, şikâyetçinin gönderdiği e-postalara ve ihtarnameye karşın
CONGRESIUM’un sessiz kaldığı; 01.08.2013 tarihinde ise aralarında herhangi bir
sözleşme olmadığına ve istenen tarihlerin başka bir şirkete tahsis edildiğine dair cevap
gönderdiği anlaşılmaktadır. CONGRESIUM’un sessizliği tadili istenen maddelerle
birlikte sözleşmenin kabul edildiği anlamına gelmemektedir. Nitekim bu durum
CONGRESIUM’un son cevabi e-postası ile de teyit edilmektedir. Bu sebeple
CONGRESIUM’un bu eylemi sözleşme yapmayı reddetme olarak nitelendirilmektedir.
(98) CONGRESIUM’un reddetme eyleminin devam edip etmediğine ilişkin olarak yapılan
incelemede, 10.04.2014 tarihinde A&A’nın CONGRESIUM’dan 2015 Nisan ayı için yer
tahsisi talebinde bulunduğu, ancak 12.04.2014’te CONGRESIUM’un o tarihlerde uygun
yer olmadığı için talebi reddettiği anlaşılmaktadır. 21.04.2015 tarihli bir yerinde inceleme
belgesinde ise 2019 yılına kadar söz konusu tarihlerin ANKAFF fuarı için GLEX’e
rezerve edilmek istendiği görülmüştür. 05.06.2015’te ise A&A’nın Nisan 2016 için yer
talebinde bulunduğu, ancak istediği tarihler dolu olduğu için kendisine olumsuz cevap
verildiği anlaşılmıştır. TOBB 2015 yılı fuar takvimine bakıldığında, 2015 yılı Nisan
ayındaki mobilya fuarının GLEX tarafından düzenlendiği, ancak ANFA’nın hizmete
girmesiyle burada 2015 yılı Kasım ayında A&A tarafından “Modev - Uluslararası Mobilya
Dekorasyon Fuarı 2015”in düzenlendiği görülmektedir. 2016 yılında ise 06-10.04.2016
tarihleri arasında GLEX’in CONGRESIUM’da, A&A’nın da ANFA’da bir mobilya fuarı
düzenleyeceği anlaşılmaktadır.

18 ÖZTÜRK, S. Elektronik Sözleşmeler (Kuruluş ve Geçerlik Şartları) – İ.Ü.SBE. Basılmamış Yüksek
Lisans Tezi, 2002, sf.105, , erişim tarihi: 16.03.2016.
16-35/604-269
24/69

I.4.2.1.2. Reddetmeye İlişkin Haklı Gerekçenin Varlığına İlişkin Değerlendirme
(99) KILAVUZ’un 30. paragrafında Kurul tarafından dikkate alınacak haklı gerekçe
savunmalarının, nesnel gereklilik ve etkinlik başlıkları altında sınıflandırılabileceği
belirtilmektedir. Buna göre Kurul nesnel gereklilik gerekçesini değerlendirirken öncelikle
davranış ile korunan meşru bir menfaatin bulunup bulunmadığını ve davranışın,
korumaya çalıştığı menfaatin ortaya çıkması için vazgeçilmez olup olmadığını göz
önünde bulundurmaktadır. Ayrıca incelemeye konu davranışın nesnel olarak gerekli
kabul edilebilmesi için hâkim durumdaki teşebbüsün bu davranışı kendisi dışındaki
sebeplerden (örneğin; ilgili kamu otoriteleri tarafından belirlenen sağlık ve güvenlik
gereksinimleri gibi) kaynaklanmalı ve teşebbüs söz konusu menfaati korurken rekabeti
zorunlu olandan fazla sınırlamamalıdır. İncelemeye konu davranışın meşru bir menfaati
korumak için vazgeçilmez olduğunu ispat etme yükü hâkim durumdaki teşebbüs
üzerindedir.
(100) KILAVUZ’da belirtildiği üzere, incelemeye konu teşebbüs tarafından öne sürülen etkinlik
gerekçesini değerlendirirken Kurul, teşebbüsten aşağıda sayılan dört koşulun birlikte
sağlandığını ispat etmesini beklemektedir:
- Etkinlikler davranışın sonucu olarak gerçekleşmeli ya da gerçekleşmesi muhtemel
olmalı,
- Davranış söz konusu etkinliklerin gerçekleşmesi için vazgeçilmez olmalı,
- İncelenen davranış sonucunda ortaya çıkması muhtemel etkinlikler, davranışın
etkilenen pazarlarda rekabet ve tüketici refahı üzerindeki olası olumsuz etkilerini
telafi etmeli,
- Davranış, fiili ve potansiyel rekabetin kaynaklarının tamamını ya da çoğunu devre
dışı bırakarak etkin rekabeti ortadan kaldırmamalıdır.
(101) Hâkim durumdaki teşebbüslerin ihlal şüphesi uyandıran davranışlarını yasaklama
kapsamı dışına çıkaran içtihadi nitelikteki iktisadi ve hukuki ilkeler olarak
tanımlanabilecek haklı gerekçelerin varlığı, diğer ihlal türlerinde olduğu gibi reddetme
eylemleri bakımından da ihlal iddiasını yasaklama kapsamı dışına çıkarabilecektir.
Gerek Rekabet Kurulu kararları ve gerekse Avrupa Birliği (AB) içtihadı, ihlal şüphesi
uyandıran hâkim durumdaki teşebbüs davranışı için üç gerekçe türüne işaret
etmektedir: nesnel zorunluluk gerekçesi19, rekabete karşılık verme gerekçesi20 ve
etkinlik gerekçesidir21.

19 Hâkim durumdaki teşebbüs, görünüşte ihlal niteliğinde olan davranışlarının dışsal bir takım etkenlerden
dolayı nesnel olarak zorunlu olduğunu ileri sürebilir. Örneğin, sözleşme yapmayı reddetme bakımından
arz şokları ya da kapasite kısıtı içtihatta en azından ilkesel olarak kabul edilen nesnel zorunluluk
gerekçeleridir.
20 Genellikle fiyat temelli ihlal iddiaları kapsamında ele alınmakta olup, hakim durumdaki teşebbüslerin
meşru rekabet sınırları içinde fiyat rekabetine karşılık vermesi esasına dayanmaktadır.
21 Etkinliğin, üretimde etkinlik, tahsis etkinliği ve dinamik etkinlik olmak üzere üç çeşidi bulunmaktadır.
Üretimde etkinlik, çıktı ilerlemesi ya da girdi ilerlemesi yolu ile kaynakların daha verimli kullanılmasını
ifade ederken; tahsis etkinliği ekonomideki kıt kaynakların azami faydayı sağlayacak şekilde dağıtılmasını
ifade etmektedir. Dinamik etkinlik ise “belirli bir döneme” ilişkin bir kavram olarak araştırma-geliştirme
(ar-ge) ve yatırım harcamaları sonucunda ekonomide yeni ürünlerin üretilme hızına referansta
bulunmaktadır. Dinamik etkinlik kazançları, uzun dönemde ekonominin üretim kapasitesini ve sosyal
refahını artıran innovasyonların teminatı olarak görülmektedir. Bu nedenle son dönemde literatürde,
dinamik etkinlik kazançlarının korunması gerekliliği daha sık vurgulanır hale gelmiştir.
16-35/604-269
25/69

(102) Gerek teorik olarak ve gerekse içtihat hukuku düzleminde ele alındığında; sözleşme
yapmanın reddine ilişkin olarak hakim durumdaki teşebbüsler tarafından öne sürülmesi
muhtemel görülen haklı gerekçelerden bazılarına aşağıda yer verilmiştir:
Nesnel zorunluluk gerekçesi:
- Devam eden bir sözleşmesel ilişkinin sona erdirilmesi bakımından;
 Karşı tarafın yükümlülüklerini yerine getirebilmek adına yeterli ticari garantiyi
sunamaması,
 Koşullara göre, hâkim durumdaki teşebbüsün dikey bütünleşik bir yapı içinde alt
pazarda kendisinin faaliyet göstermek istemesi.
- Mal vermeye başlamanın reddi bakımından;
 Yeterli ticari güvencenin sunulmaması,
 Zorunlu unsur bakımından kapasite sınırlamasının mevcudiyeti ya da zorunlu
unsurun kullanımının ekonomik değerinin azalmasına yol açacak maliyetler
yaratacak olması,
 Talep edenin teknik yetersizliği,
 Alıcının zayıf kredi derecesi, ticari hayattaki olumsuz ünü, mal arzı için genel
kabul görmüş koşulları kabul etmemesi,
 Stok, hammadde ve kapasite sınırı nedeni ile talep edilen miktarın
karşılanamaması,
 Hâkim durumdaki teşebbüsün altyapısına zarar verebilecek nitelikteki teknik
uyumsuzluk,
 Sağlık ve güvenlik gerekçelerinin varlığı,
 Kamunun mal veya hizmetin arzına yönelik kısıtlamaları.
Etkinlik gerekçesi:
- Mal Vermeye Başlamanın Reddi Bakımından:
 Dinamik etkinlik kazançları (yapılan yatırımların karşılığının alınabilmesi ve yenilik
motivasyonunun yok edilmemesi için gerekli olan kısıtlamaların varlığı),
 Mal verme ya da benzeri bir yükümlülüğün pazarın yapısında yaratacağı
değişikliğin rakiplere avantaj sağlamak suretiyle yatırımlarına zarar vereceği
iddiası.
(103) Dolayısıyla, yukarıda yer verilen haklı gerekçelerin herhangi birinin varlığı ihlal şüphesi
doğuran davranışı yasaklama kapsamı dışına çıkaracaktır. Haklı gerekçenin bizzat
incelemeye konu teşebbüsler tarafından ileri sürülmesi ve savunulması beklenmekle
birlikte, bu hallerin var olup olmadığı Kurul tarafından da dikkate alınmaktadır.
(104) Sözleşme yapmanın reddi eylemi özelinde, sözleşme yapma talebinde bulunan
teşebbüsün ticari kredibilitesinin olmaması, arzın kapasite sınırlarına bağlı olarak geçici
olarak ya da tamamen durdurulması, çeşitli güvenlik gerekliliklerinin karşılanamaması
gibi hususlar nesnel gereklilik olarak değerlendirilebilmektedir. Hâkim durumda bulunan
teşebbüsün, rakipleriyle sözleşme yapması halinde yaptığı yatırımları karşılamaya
yetecek bir getiri elde edemediği, yatırımlarını devam ettirmek için redde konu unsurdan
belirli bir süre sadece kendisinin yararlanması gerektiği, aksi takdirde yatırım
güdüsünün olumsuz etkileneceği yönündeki iddialarının ise etkinlik savunması
bağlamında değerlendirilmesi mümkündür.
16-35/604-269
26/69

(105) CONGRESIUM’un savunmasında, A&A ile sözleşme yapmayı reddetmesinin haklı
gerekçelere dayandığı ve bunların en başında da A&A'nın CONGRESIUM’a karşı kötü
niyetli davranışlarının bulunduğu; A&A’nın bir çalışanının GLEX çalışanı (…..) ile
iletişime geçerek tehditkâr ifadeler kullandığı, A&A’nın bu yaklaşımlarına itibar
edilmediği belirtilmiştir. Ayrıca A&A’nın 2012 yılının sonbahar aylarında yaptırmış
olduğu fuar rezervasyonunu iptal etmesinin CONGRESIUM’u zarara uğrattığı ve bunun
da A&A’nın kötü niyetine işaret ettiği iddia edilmiş ve bunlara rağmen CONGRESIUM’un
davranışlarında A&A'nın sebep olduğu zarardan dolayı herhangi bir farklılık olmadığı,
2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirilecek fuarlar için tarafların tekrardan görüşmeler
gerçekleştirdiği ifade edilmiştir.
(106) Yapılan savunmada ayrıca, yapılması planlanan söz konusu sözleşmenin bir şablon
sözleşme niteliğinde olduğu ve CONGRESIUM’un tüm müşterileri ile aynı sözleşmeyi
imzaladığı, A&A tarafından iletilen ve mücbir sebep ile temerrüde ilişkin değişiklik
taleplerinin, kanunlar ve ticari teamüller açısından kabul edilebilir nitelikte olmadığı dile
getirilmiştir. Diğer taraftan A&A’nın sözleşme maddelerinin tadil edilmesine yönelik
talebini ilettikten sonra noter kanalı ile 22.07.2013 tarihinde bir ihtarname ilettiği, söz
konusu ihtarnamede gerçeği yansıtmayan ifadelere yer verilerek A&A'nın söz konusu
sözleşme kapsamında tüm ağır şartları kabul ettiğinin belirtildiği, ancak ihtarnamenin
aksine A&A’nın 01.08.2014 tarihinde göndermiş olduğu e-posta mesajında hala tadil
maddelerinde ısrarlı olduğu ve sözleşmenin kendisine özel olarak değiştirilmesi
konusundaki ısrarcı tutumundan vazgeçmediği iddia edilmiştir.
(107) CONGRESIUM mücbir sebebe ilişkin revizyon talebini kabul etmemesine dayanak
olarak Borçlar Kanunu’nun “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle
imkânsızlaşırsa borç sona erer” şeklindeki 136. maddesini göstermiştir. Ancak rekabet
hukuku anlamında haklı gerekçe yukarıda açıklanan bilgiler çerçevesinde
değerlendirilmektedir.
(108) CONGRESIUM tarafından temel olarak ileri sürülen gerekçe A&A’nın kötü niyetli olması
ve 2012 yılındaki fuarı iptal ederek ticari kredibilitesini azalttığı noktalarında
yoğunlaşmaktadır.
(109) KILAVUZ’a bakıldığında sözleşme yapmak isteyen tarafın kötü niyetli veya tehditkâr
olmasının yahut sözleşme hükümlerinin maktu olmasının hakim durumdaki teşebbüsün
sözleşme yapmayı reddedebilmesi için dayanacağı haklı sebepler arasında yer
almadığı görülmektedir. Nitekim tek tip sözleşme hükümleri CONGRESIUM ile fuar
düzenleyiciler arasında yapılan sözleşmelerin müzakereye elverişsiz ve iltihaki
sözleşmelere benzer nitelik taşıması sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Öyle ki iltihaki
sözleşmeler genellikle elektrik, gaz, su temini gibi hizmetlerden faydalanacak çok
sayıdaki abonenin söz konusu olduğu durumlarda ortaya çıkmaktadır. Ancak fuar alanı
tahsisi gibi ihtiyaca göre değişen koşul ve fiyatların söz konusu olduğu sözleşmelerin
tek tip hükümler içermesi makul olmayacağı gibi sözleşme yapmanın reddine de haklı
gerekçe teşkil etmemelidir.
16-35/604-269
27/69

(110) Sözleşme yapmak isteyen A&A’nın ticari kredibilitesine gelindiğinde, TOBB tarafından
2005 yılından itibaren yayımlanan fuarlar takviminin incelenmesinde bu teşebbüsün
2006 yılından itibaren 2014 yılına kadar Ankara’da, başta mobilya olmak üzere, çeşitli
alanlarda her yıl en az bir defa fuar organize ettiği görülmüştür. 2014 yılında
soruşturmaya konu olaylar sebebiyle fuar düzenleyemeyen şikâyetçi 2015 yılında bir
mobilya fuarı düzenlemiş; 2016 yılında ise iki fuar daha organize etmek üzere ana fuar
takvimine dahil olmuştur. Nitekim A&A, 46 yıldır fuar düzenlediğini belirtmiştir. Zaten
uluslararası nitelikte fuar düzenleyebilmek için son beş yıl içinde en az iki defa bu
nitelikte fuar düzenlemiş olma gereği aranmaktadır. A&A’nın düzenlediği mobilya
fuarlarının uluslararası niteliği göz önüne alındığında bu teşebbüsün kredibilitesinin
düşük olduğu sonucuna ulaşmak mümkün görünmemektedir. Dolayısıyla şikâyetçinin
ticari bakımından güvenilirliği noktasında CONGRESIUM’un haklı gerekçesinin
bulunmadığı anlaşılmaktadır.
(111) Bu hususlar dışında CONGRESIUM tarafından ret eylemine ilişkin olarak arzın kapasite
sınırlarına bağlı olarak geçici olarak ya da tamamen durdurulması, çeşitli güvenlik
gerekliliklerinin karşılanamaması gibi nesnel gereklilik iddiaları dile getirilmemiştir.
CONGRESIUM’un rakipleriyle sözleşme yapması halinde yaptığı yatırımları
karşılamaya yetecek bir getiri elde edemediği, yatırımlarını devam ettirmek için redde
konu unsurdan belirli bir süre sadece kendisinin yararlanması gerektiği, aksi takdirde
yatırım güdüsünün olumsuz etkileneceği yönünde etkinlik savunması da yapmadığı
görülmektedir.
(112) Yukarıda yer verilen bilgi ve açıklamalar neticesinde, CONGRESIUM’un A&A’nın
revizyon taleplerini geri çevirmek suretiyle sözleşme yapmayı reddetmesinde inceleme
konusu eylem bakımından savunulabilecek haklı gerekçe tespit edilememiştir.
I.4.2.1.3. CONGRESIUM Fuar Alanının Rekabet Etmek İçin Vazgeçilmez Olmasına
İlişkin Değerlendirme
(113) Vazgeçilmezlik, diğer bir ifade ile nesnel olarak gerekli olma koşulu, bahse konu mal
veya hizmet olmaksızın bir rakibin ilgili pazara -sözleşme yapmanın reddi eylemleri
bakımından genellikle alt pazara - asla giremeyeceği ya da bu pazarda varlığına devam
edemeyeceği anlamına gelmemektedir. Nesnel olarak gerekli olma koşulu daha çok, alt
pazardaki rakiplerin reddetme eyleminin doğurduğu rekabetçi dezavantajları -en
azından uzun vadede- dengeleyecek fiilî veya potansiyel ikame imkânlarının olmaması
olarak yorumlanmalıdır. Bu bağlamda, sözleşme yapmanın reddi incelemelerinde,
hâkim durumdaki teşebbüs tarafından üretilmekte olan girdinin – mal veya hizmetin –
rakipler tarafından etkin biçimde eşdeğer üretiminin mümkün olup olmadığının
değerlendirilmesi gerekmektedir. Böyle bir incelemedeki eşdeğer üretim, alt pazarda
hâkim durumdaki teşebbüse rekabetçi baskı yaratma kapasitesine sahip olan alternatif
arz kaynağının yaratılması anlamına gelmektedir.
(114) Böyle bir analizin yapılabilmesi bakımında gerek mehaz mevzuatta, gerekse farklı içtihat
uygulamalarında farklı yaklaşımların sergilendiğini görmek mümkündür. Örneğin,
Avrupa Adalet Divanı (AAD), Oscar Bronner kararında22, bir mal veya hizmetin nesnel
olarak gerekli olup olmadığının tespitine ilişkin oldukça detaylı iki basamaklı bir teste yer
vermiştir. Bu testin ilk aşamasına göre öncelikle, redde konu olan mal veya hizmet için
mevcut alternatif temin kaynaklarının, ikamelerin var olup olmadığı incelenmelidir.

22 Case C-7/97, Oscar Bronner v. Mediaprint, [1998] E.C.R. I-s.779.
16-35/604-269
28/69

(115) AAD’nin uyguladığı teste göre mevcut ikamelerin olmaması halinde ikinci aşamaya
geçilmekte ve girdinin nesnel olarak gerekli olabilmesi için, potansiyel ikame
imkânlarının olmadığının ya da teknik, hukuki veya ekonomik gerekçelerle ikame
imkânlarının sağlanmasının imkânsız olduğunun ortaya konulması gerekmektedir. AAD
bahse konu teste ilişkin değerlendirmesinde göz önünde bulundurulacak kriterin
eşdeğer nitelikte üretiminin küçük bir teşebbüs tarafından gerçekleştirilip
gerçekleştirilmeyeceğine değil; yerleşik firma ile eşdeğer ölçekte ve etkinlikte bir
teşebbüs tarafından üretimin mümkün olup olmadığına dayanması gerektiğini
belirtmiştir. Bu teste göre soru, herhangi bir rakibin sözleşmeye konu olan mal ve
hizmeti üretip üretememesi değil, hâkim durumdaki teşebbüs ile aynı ölçek ekonomisine
sahip olan teşebbüsün bahse konu mal ve hizmeti üretip üretememesidir. Bir anlamda
eşit etkinlikteki firma testini benimseyen AAD’ye göre, girdinin nesnel olarak gerekli
olduğunun gösterilebilmesi için, bahse konu girdinin eşdeğer üretiminin rakipler
tarafından hukuki, teknik ve iktisadi engelleri aşarak veya üretim süreçlerinde küçük
değişiklikler yaparak gerçekleştirilebilmesinin mümkün olmaması gerekmektedir.
(116) Konuya Rekabet Kurulu kararları çerçevesinde bakıldığında; Kurul Paşabahçe
kararında23 AB Komisyonu ile benzer bir tavır sergileyerek nesnel olarak gerekli olma
kriterinden anlaşılması gerekenin, sunumu reddedilen girdi olmadan alt pazara hiçbir
rakibin giremeyeceği ya da faaliyetlerine devam edemeyeceği olmadığını; girdinin
sunumunun reddedilmesi sonucu ortaya çıkan olumsuz durumla baş edebilmek için
rakibin alt pazarda mevcut veya potansiyel bir ikameye güvenemeyeceği durum
olduğunu belirtmiştir. Kurul’a göre bu bağlamda rakiplerin görülebilir bir zaman
uzaklığında etkin bir biçimde sunumu reddedilen girdinin benzerini elde edip
edemeyeceği göz önünde bulundurulmaktadır. Kurul ayrıca girdinin benzerini elde
etmekten anlaşılması gerekenin, rakiplerin hâkim durumda bulunan teşebbüse alt
pazarda rekabetçi baskı uygulamalarını sağlayabilecek nitelikteki girdiyi tedarik
edebilecekleri etkin alternatif temin kaynaklarının oluşturulması olduğunu belirtmiştir.
(117) Kurul’un bahse konu kararında dikkat çektiği bir başka konu da süregelen bir
sözleşmenin sona erdirilmesi ile yeni bir sözleşmenin reddi arasındaki ayrımdır. Kurul,
girdiyi talep eden teşebbüse hâkim durumdaki teşebbüsün daha önceden girdi sağladığı
ve sonrasında girdiyi talep eden teşebbüsün bu girdiyle bağlantılı özel yatırımlar yaptığı
durumlarda girdinin “gerekli” olarak nitelendirilmesinin daha olası olduğunu belirtmiş
ancak dosya özelinde yaptığı değerlendirmede böyle bir tespite yer vermemiştir.
(118) Esasında gerek Kurul’un içtihadı, gerek AAD tarafından uygulanan testin niteliği ve
gerekse nesnel olarak gerekli olma koşuluna ilişkin genel yaklaşım göz önüne
alındığında, aşağıda yer verilen iki koşulun detaylı biçimde incelenmesi gerektiği
görülmektedir:
- Redde konu olan mal veya hizmet için, mevcut alternatif temin kaynaklarının,
ikamelerin var olup olmadığı,
- Hakim durumdaki teşebbüs ile eşit etkinlikte olduğu varsayılan rakipler tarafından
potansiyel ikame imkanlarının yaratılmasının teknik, hukuki veya ekonomik açıdan
imkansız olup olmadığı.

23 02.09.2010 tarih ve 10-57/1155-439 sayılı karar.
16-35/604-269
29/69

(119) Yukarıda yer verilen genel ilkeler çerçevesinde CONGRESIUM fuar alanının fuar
organizatörlüğü alt pazarında nesnel olarak gerekli olup olmadığına ilişkin analizin
başlangıç noktasını şüphesiz fuar alanlarına mevzuatta atfedilen önem oluşturmaktadır.
Fuar alanlarının yasal niteliklerine ilişkin bu özelliği hem mevcut hem de potansiyel
ikame imkânlarını doğrudan etkileyen bir durumdur. Fuar alanlarının teknik özelliklerini
düzenleyen ana metin yukarıda detaylarına yer verilen ESASLAR’dır. Bu ESASLAR’ın
7. maddesi uyarınca, aranan diğer teknik özelliklerin yanı sıra uluslararası bir fuar
düzenleyebilmek için ya en az 3.000 m2 kapalı alana ya da en az 7.000 m2 açık alana
ihtiyaç bulunmaktadır.
(120) Bir alanın fuar alanı olmak için gerekli özellikleri taşıyıp taşımadığına ilgili
odanın/borsanın (Ankara’da ATO’nun) görüşünü aldıktan sonra nihai olarak TOBB karar
vermektedir; ancak fuar merkezlerinin bu özellikleri taşıdığı varsayılmaktadır.
(121) Bu hükümde yer verilen bilgilerin işaret ettiği husus, bu ESASLAR’da aranan koşulların
mevzuattan doğan yasal zorunluluk niteliğinde olduğu, uluslararası fuarların
düzenlenmesi için bu koşulları taşıyan fuar alanlarının varlığının vazgeçilmez bir unsur
olduğudur. Bu koşulları taşıyan fuar alanı işleticileri ile kira sözleşmesi akdedemeyen
veya ESASLAR’da aranan koşulları haiz başka bir fuar alanı temin edemeyen fuar
düzenleyicilerinin başka alanlarda fuar düzenlemesi mümkün değildir. 2014 yılında ilgili
pazarda hâkim durumda olan CONGRESIUM özelinde değerlendirildiğinde, bu alanın
işleticisi konumunda bulunan teşebbüs ile imzalanacak kira sözleşmesinin fuar
düzenleyici şirketlerin iktisadi faaliyetlerini sürdürebilmesi için taşıdığı önem açıktır.
(122) Bu aşamada, nesnel gereklilik testinin ilk basamağı ile de ilişkili biçimde yanıtı aranması
gerekli ilk soru, hâlihazırda CONGRESIUM fuar alanı ile sözleşme yapamayan
teşebbüslerin mevcut durumda başka alternatiflerinin olup olmadığıdır. TOBB tarafından
yayımlanan 2014 yılı Ankara fuar takvimine bakıldığında, toplam 24 adet fuar
düzenlendiği görülmektedir. Bunlardan sekizi çeşitli otellerde ve Kocatepe Camii
avlusunda düzenlenen eğitim ve kitap fuarı olup, ESASLAR’ın 7. maddesinin üçüncü
fıkrası uyarınca daha küçük alanlarda düzenlenebilir oldukları anlaşılmaktadır.
(123) 2014 yılındaki “Agrotec’2014 18.Uluslararası Tarım ve Tarım Teknolojileri Fuarı” ile
“Citytech 8.Uluslararası Belediye ve Çevre 2014 Fuarı” ise açık bir fuar alanı olan
AKM’de düzenlenmiştir. Bu fuarlarda sırasıyla tarım makine ve ekipmanları ile belediye
ve çevre ekipmanları, geri dönüşüm teknolojileri sergilenmiştir. Aynı şekilde metal
işleme, kaynak, delme, kesme teknolojileri, sac işleme makineleriyle hırdavat
gereçlerinin sergilendiği Ankatek 2014 Ankara Makine İmalatı, Metal İşleme ve
Otomasyon Teknolojileri Fuarı da Ostim Stadyum Alanında düzenlenmiştir. Bunlar
dışında 13 adet fuarın tamamının CONGRESIUM’da düzenlendiği görülmektedir.
(124) Bu bilgilerden yola çıkarak 2014 yılı içinde ANFA’nın faal olmadığı; ancak
CONGRESIUM dışında AKM’de yahut Ostim Stadyumu gibi diğer alanlarda fuar
düzenlenebildiği anlaşılmaktadır. Ancak aşağıda ayrıntılı olarak açıklanacağı üzere,
AKM ve Ostim Stadyumu mobilya fuarı açısından, CONGRESIUM’un alternatifi olarak
kabul edilmemektedir.
16-35/604-269
30/69

(125) Bununla birlikte, daha detaylı incelenmesi gereken husus, nesnel gereklilik testinin ikinci
aşamasını oluşturan, potansiyel ikame imkânlarıdır. Bu bakımdan A&A’nın potansiyel
ikame imkânlarının, yani alternatif fuar alanı oluşturulmasının teknik, hukuki ve
ekonomik açıdan imkânsız olup olmadığı değerlendirilmelidir. CONGRESIUM’dan fuar
alanı kiralayamayan bir fuar düzenleyicisi, ESASLAR’ın 7. maddesinin dördüncü fıkrası
uyarınca geçici olarak bir fuar alanı bulacak, hükmün ikinci fıkrasında aranan teknik
şartları nasıl sağlayacağına ilişkin bütün bilgileri ve çizimleri ayrıntılı biçimde içeren bir
proje ile birlikte TOBB’a başvuracaktır. TOBB’un uygun bulması halinde bu fuar da ana
fuar takvimine alınabilecektir.
(126) Mobilya fuarında sergilenecek ürünlerin özellikleri nazara alındığında bunların güneş
ışığı, yağmur, rüzgâr gibi iklim elemanlarının bulunmadığı kapalı alanlarda sergilenmesi
gerektiği değerlendirilmektedir. Dolayısıyla mobilya ürünlerinin sergileneceği alternatif
bir fuar alanının ya kapalı ya da kapatılmış olması gerektiği anlaşılmaktadır. Alternatif
fuar alanının, ESASLAR’ın 7. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, uluslararası bir fuar
organizasyonu için en az 3.000 m2 kapalı alana sahip olması aranmaktadır. 2014 yılı
itibarıyla bu kadar büyüklüğe sahip kapalı bir fuar alanı bulunup bulunmadığına ilişkin
olarak, 2007 ve 2008 yıllarında mobilya fuarlarına ev sahipliği yapmış olan BİLKENT
OTEL’de 2014 yılı itibarıyla ESASLAR’da aranan koşulları haiz bir fuar alanı bulunup
bulunmadığı; bulunmaktaysa 2014 yılı itibarıyla neden fuar düzenlenmediği sorusu
BİLKENT OTEL’E yönlendirilmiş, cevaben BİLKENT OTEL tarafından gönderilen
yazıda:
- BİLKENT OTEL’de 2014 yılı itibarıyla ESASLAR’ın fuar düzenlenebilir alanlara
dair 7. maddesi gereğince, ulusal nitelikte fuar düzenlenebilecek en az net 2.000
m2’lik kapalı alan ve en az 5.000 m2’lik açık alan bulunduğu,
- BİLKENT OTEL’de 2014 yılında mobilya fuarı düzenlense idi fiyatlandırması (KDV
dâhil24), yaklaşık olarak, kapalı alan için günlük metrekaresi (…..) TL ve açık alan
için günlük metrekaresi (…..) TL olduğu,
- 16-20.05 2007 ve 07-11.05 2008 tarihlerinde BİLKENT OTEL’de “MODEV Mobilya
ve Dekorasyon Fuarı”nın düzenlendiği25,
- Talep gelmemesi, fiyat politikası ve neticesinde şirket olarak alınan idari kararlar
sebebiyle 2007 ve 2008 yılları sonrası BİLKENT OTEL’de mobilya fuarı
düzenlenmediği belirtilmiştir.

24 Bahse konu hizmetler bakımından KDV oranı %18’dir.
25 Söz konusu fuarlar şikâyetçi teşebbüs tarafından düzenlenmiştir.
16-35/604-269
31/69

(127) BİLKENT OTEL’de sadece ulusal nitelikli fuar düzenlemeye yetecek kadar alan
bulunduğu dikkate alınarak, 2014 yılında uluslararası nitelikte bir fuar düzenlemeye
elverişli bir alan olup olmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla öncelikle daha önce Ankara’da
CONGRESIUM ve BİLKENT OTEL dışında mobilya fuarı düzenlenip düzenlenmediğine
bakılmıştır. TOBB’un 2011 yılı fuar takvimine bakıldığında 09-13.03.2011 tarihleri
arasında Ankara AKM 1 No’lu alanda Pozitif Fuarcılık A.Ş. tarafından, “Ankamob 2011
Ankara Mobilya Fuarı”nın düzenlendiği görülmüştür. Ancak 2014 yılında aynı alanda
mobilya fuarı düzenlenmesinin mümkün olup olmadığını öğrenmek üzere, bu alanı
kiraya vermeye yetkili makam olan DÖSİMM’e bir yazı gönderilmiştir. DÖSİMM
tarafından iletilen cevap yazısında;
- 2014 yılında AKM 1. Bölgesinin bir mobilya fuarı düzenlemek için uygun durumda
olduğu, bu bölgenin tahsisler için kullanılan asfalt pistinin yaklaşık 38.500 m2
büyüklüğünde olduğu,
- 17.02-08.03 2011 tarihleri arasında kurulum, 09-13.03 2011 tarihlerinde halka açık
etkinlik ve 14 Mart 2011 tarihinde kurulma ve sökülme günleri de dahil olmak
üzere toplam 26 gün süren “ANKAMOB 2011 Ankara Mobilya Fuarı”nın
düzenlendiği,
- 2014 yılı itibarıyla fuar düzenleyicilerden her etkinlik günü için (…..) TL, kurulum ve
sökülüm günleri içinse (…..) TL talep edildiği belirtilmiştir.
(128) AKM’de mobilya fuarı düzenlenebilmesi için gereken çadır ve ekipmanın maliyetini
öğrenmek üzere bu konuda en yaygın hizmeti veren RÖDER Yapı Sistemleri Sanayi
Ticaret Ltd. Şti.’ye (RÖDER) bir yazı gönderilerek daha önce mobilya fuarı için çadır
hizmeti verip vermedikleri, verdilerse bunun yaklaşık m2 maliyeti, mobilya fuarında
düzenlenmesi halinde karşılaşılabilecek sorunların neler olduğu hususları sorulmuştur.
(129) RÖDER çadırda gerçekleştirilecek bir fuar organizasyonunda ihtiyaç duyulabilecek
masraf kalemleri içinde çadır kiralama hizmetinin temel olduğunu, diğer kalemlerin ise
opsiyonel hizmetler olduğunu belirtmiştir. Bu kapsamda iş makineleri, işçilik, nakliye ve
KDV dahil metrekare başına düşen, 1-4 günlük fuar ve organizasyonlar için geçerli
yaklaşık ortalama maliyetlerin 2014 yılı için aşağıdaki şekilde olduğu belirtilmiştir:
- Çadır Kiralama Hizmeti: en az (…..) TL/m2
- Temel Aydınlatma: yaklaşık (…..) TL/m2 (istenilen aydınlatma ihtiyacına göre
değişebilmektedir)
- İklimlendirme: en az (…..) TL/m2 (hava koşullarına, istenilen sıcaklık farklılıklarına
göre değişebilmektedir)
- Ahşap Zemin Yükseltmesi: (…..) TL/m2
- WC (ilgili organizasyon alanında bulunmaması halinde ihtiyaç duyulmaktadır)
- Elektrik (Alanda mevcut olmaması halinde jeneratör kiralanması gerekebilir).
(130) RÖDER’e göre çadırda gerçekleştirilecek fuarlarda genel anlamda en büyük risk,
standartlara uygun ve güvenliği olmayan geçici çadırlardır. Bu nedenle, fuar
organizatörlerinin çadır kiralama hizmeti alırken dikkate almaları gereken en önemli
kriter, ilgili fuar için kullanılacak çadırların, onaylı statik raporlara ve gerekli standartlara
sahip olmasıdır.
16-35/604-269
32/69

(131) Buna ek olarak RÖDER, çadır alt eteklerinden yağmur suyu yürümesine karşı en
sağlıklı çözümün çadır içine yapılacak ahşap zemin yükseltmesi olduğunu, böylelikle
çadır eteklerinden giren yağmur suyunun ahşap zeminin altında kaldığını ifade etmiştir.
Bu sakıncaya yönelik, uygun maliyeti nedeniyle sıklıkla kullanılan diğer çözümün ise
çadır içine çepeçevre ince bir duvar örülmesi ve yağmur suyunun içeri girmesine engel
olunması olduğu belirtilmiştir. Isıtma-soğutma, aydınlatma gibi konfora yönelik diğer
sakıncaların ise, gerekli maliyetlerin üstlenilmesi halinde gerekli ve yeterli miktarda
ekipmanın kiralanması yoluyla çözülebileceği belirtilmiştir.
(132) Bu noktada 2014 yılı itibarıyla AKM’de ortalama iki günlük (bir gün kurulum, bir gün
sökülüm, toplam dört gün) 10.000 m2 alanda bir fuar düzenlemenin günlük m2 bazında
KDV dâhil yaklaşık en az maliyeti (…..) TL olarak hesaplanmaktadır. İlerleyen
bölümlerde de açıklanacağı üzere CONGRESIUM’da 2014 yılında 10.000 m2 alanda
düzenlenen ve dört gün süren “CITEX 2014” adlı fuarın günlük m2 fiyatının KDV dâhil
(…..) TL olduğu görülmektedir. Dolayısıyla AKM’de çadır kurmak suretiyle bir
uluslararası mobilya fuarı düzenlemekle CONGRESIUM’da aynı nitelikte bir fuar
düzenlemenin maliyetinin aşağı yukarı aynı olduğu görülmektedir.
(133) Bununla birlikte, çadır kurmak suretiyle gerçekleştirilecek bir mobilya fuarının fırtına,
yağmur gibi hava koşulları bakımından taşıdığı risk hesaba katıldığında, söz konusu
fuarı düzenlemenin maliyetinin ciddi oranda artacağı ve katlanılması mümkün olmayan
bir maliyetin söz konusu olabileceği değerlendirilmektedir. Nitekim Kurul’un, TÜYAP
Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. (TÜYAP) tarafından düzenlenen tarım fuarlarında, şikâyetçi
firmalara yer tahsisi yapılmadığı iddiasının incelendiği önaraştırma kararında26 “dosya
kapsamında yer alan bilgilerden, TÜYAP’ın 2013 yılına kadar devam ettirdiği ilave
çadırlar kurarak alan tahsis etme uygulamasına 2013 yılında doğal afet olarak kabul
edilen fırtınadan doğan zarar neticesinde son vermesinin TÜYAP’ın tahsis ettiği
alanlarda %20’lik bir azalmaya yol açtığı, dolayısıyla TÜYAP’ın başvuru sahipleri de
dâhil olmak üzere bazı başka firmalara da alan tahsis edemediği anlaşılmaktadır. Bu
bakımdan TÜYAP’ın ilave çadırlar kurarak alan tahsis ettiği başvuru sahiplerine, söz
konusu uygulamaya son vermesinden dolayı alan tahsis edememesinin kendi ticari
riskini azaltmak gibi haklı bir gerekçeye dayandığı değerlendirilmektedir.” şeklinde
hüküm kurulmuştur. Dolayısıyla söz konusu olayda fırtına nedeniyle TÜYAP’ın tahsis
ettiği alanlarda %20’lik bir azalmanın söz konusu olduğu anlaşılmaktadır.
(134) Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir mobilya fuarının olumsuz iklim koşullarına maruz
kalması durumunda ortaya çıkabilecek zararın, söz konusu alanda fuar düzenlemenin
riskini ve maliyetini ciddi oranda artırabileceği değerlendirilmektedir. Mobilya fuarlarının
düzenlendiği ilkbahar ve sonbahar aylarında hava şartları bakımından belirsizliklerin
daha çok olduğu da dikkate alındığında, maliyet riski artacaktır. Bu çerçevede, her ne
kadar dosya mevcudu bilgiler kapsamında, 2014 yılı içerisinde gerekli çadır ve ekipman
sağlanarak AKM’de de mobilya fuarının düzenlenebileceği anlaşılmaktaysa da mobilya
fuarında sergilenecek ürünlerin özellikleri nazara alındığında, bunların güneş ışığı,
yağmur, rüzgâr gibi iklim elemanlarının bulunmadığı kapalı alanlarda sergilenmesi
gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
(135) Sonuç itibarıyla, CONGRESIUM fuar alanının, ihlal iddiasının ilişkili olduğu dönemde
ikamesinin bulunmadığı ve nesnel olarak gerekli olduğu kanaatine ulaşılmıştır.

26 01.09.2015 tarih ve 15-34/513-161 sayılı karar.
16-35/604-269
33/69

I.4.2.1.4. Reddetme Sonucunda Fuar Düzenleyiciliği Hizmetleri Pazarında Etkin
Rekabetin Ortadan Kalkmasına İlişkin Değerlendirme
(136) Sözleşme yapma yükümlülüğü ile ilgili en temel gerekçelerden biri, nesnel olarak gerekli
olan bir girdiye ilişkin sözleşme yapmanın reddinin gerek kısa ve gerekse uzun vadede
etkin rekabeti ortadan kaldırması ya da ilgili pazardaki rekabeti tüketici zararına yol
açacak biçimde azaltmasıdır.
(137) Sözleşme yapmayı reddetmenin pazardaki etkin rekabet üzerindeki etkisine yönelik
olarak Rekabet Kurulu kararlarında, hakim durumdaki teşebbüsün alt pazarda
faaliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun önem kazandığı görülmektedir. Bu
yaklaşıma göre, hakim durumdaki teşebbüsün başvuru sahibi teşebbüsün faaliyet
gösterdiği alanlarda herhangi bir faaliyetinin bulunmaması halinde, alt pazar(lar)da
rekabetin ortadan kalkmasından herhangi bir yarar elde etmeyeceği varsayılmaktadır27.
Hâkim durumdaki teşebbüsün kendisinden mal veya hizmet satın almayı talep eden
alıcı ile alt pazarda rekabet halinde olduğu durumlarda ise sözleşme yapmanın reddinin
güçlü rekabetçi kaygılar doğuracağı değerlendirilmektedir28.
(138) Kurul kararlarında ayrıca, hakim durumdaki teşebbüsle ilişkili olmadan da sözleşme
talebi reddedilen teşebbüsün pazara girebilme ya da pazarda faaliyetlerini sürdürebilme
imkanının bulunup bulunmadığı hususunun dikkate alındığı görülmektedir.
(139) Kurul’un CNR/NTSR kararında29 Danıştay 13. Dairesinin iptal kararı doğrultusunda
karar tesis edilmiştir. Söz konusu Kurul kararında; “…CNR'nin fuar düzenlemeye
başladığı 2007 yılından itibaren uyguladığı fiyatlarda artış yapmadığı tespit edilmişse
de, fuar alanı işletmeciliği pazarının doğrudan etkilediği fuar organizasyonu pazarında
da faaliyet gösterdiği, 2009 yılında fuar düzenleyemeyen NTSR'nin ihtisas fuarı
organizasyonu yapması nedeniyle CNR'nin düzenlediği fuarın büyüklüğü ve davalı idare
tarafından da tespit edildiği gibi alternatifi olmayan bir fuara dönüştüğü dikkate
alındığında, davacı şirketin ilgili ürün pazarı dışına çıkmasına neden olacağı, bağımsız
organizatörlerin dezavantajlı duruma itildiği ve bu dezavantajın CNR'nin etkinliği
nedeniyle değil, ayrımcı uygulamalar neticesinde meydana geldiği ve rekabeti kısıtlayıcı
etkisi olduğu sonucuna varılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, CNR'nin anlaşma yapmayı reddetmek suretiyle fuar
alanı işletmeciliği pazarında sahip olduğu hakim durumunu, bu pazarın doğrudan
etkilediği fuar organizasyonu pazarındaki rekabeti ihlal etmek suretiyle kötüye
kullandığından 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi uyarınca 13.10.2009 tarih ve 09-
46/1154-290 sayılı Rekabet Kurulu kararının 2. maddesinin iptaline karar verilmesi
gerektiği düşünülmüştür. Mahkemenin yukarıda ayrıntılı olarak yer verilen kararı
uyarınca, Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun
Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik (Ceza
Yönetmeliği) kapsamında değerlendirme yapılmıştır” şeklinde hüküm kurulduğu
görülmektedir.

27 01.09.2015 tarih ve 15-34/518-165 sayılı karar.
28 02.12.2013 tarih ve 13-67/928-390 sayılı karar.
29 20.08 2014 tarih ve 14-29/596-262 sayılı karar.
16-35/604-269
34/69

(140) Kurul, GE Jenbacher GmbH&Co OHG ve Topkapı’nın satış sonrası bakım onarım
hizmeti sunmayı ve yedek parça temin etmeyi reddettiği iddiasını incelediği kararında30;
“Bir mal vermeyi red eyleminin rekabet hukuku kapsamında ihlal olarak nitelenebilmesi
için söz konusu davranışın bir rakibe karşı yapılması belirleyici olmaktadır. Zira hem üst
hem de alt pazarda faaliyet gösteren bir teşebbüsün üst pazar ürününü alt pazardaki
alıcılara sağlamayarak, alt pazar rekabetini ortadan kaldırması/önemli ölçüde azaltması
söz konusu olabilmektedir. Aynı doğrultuda, Danıştay 13. Dairesi verdiği bir kararda,
teşebbüsün rakibine/rakiplerine mal vermeyi reddettiği durumda, bu davranışının
rekabeti kısıtlama amacı taşıdığının açık olduğunu, fakat faaliyetinin olmadığı bir alt
pazardaki müşterilerine mal vermediğinde rekabeti kısıtlama ve ekonomik sömürü
amaçlarının olduğunun söylenemeyeceğini belirtmiştir.” şeklinde hüküm kurmuştur.
(141) Kurul içtihadı ve etkin rekabetin kısıtlanması koşuluna ilişkin genel yaklaşım
çerçevesinde, CONGRESIUM’un GLEX ile aynı ekonomik bütünlük içinde yer aldığı
hususu da dikkate alınarak, etkin rekabetin engellenip engellenmediği incelenecektir.
(142) Bu analizi yapabilmek üzere bir takvim yılı içinde fuar düzenleyicileri arasında rekabetin
nasıl gerçekleştiğine yer verilmelidir. ESASLAR’ın 14. maddesine göre bir sonraki yılın
ana fuar takvimine dahi olmak için fuar organizatörünün en geç bir önceki yılın Ağustos
ayının ilk gününe kadar TOBB’a başvurması gerekmektedir. Ancak yine ESASLAR’ın
15. maddesi ana fuar takvimine belli koşullar altında sonradan eklenme imkânı
vermektedir.
(143) Bu iki hüküm birlikte yorumlandığında bir fuar düzenleyicinin fuar takviminde yer alması
için ya önceki yılın Ağustos ayı başına kadar kaydını yaptırması ya da düzenleyeceği
fuardan dört ay öncesine kadar fuar alanı işleticisiyle yapılacak sözleşmeye dayanarak
çıkarılacak yer tahsis belgesi ile birlikte bildirerek takvime eklenmesi gerektiği
anlaşılmaktadır. Bu zaman dilimleri dışında yapılan fuar başvuruları TOBB tarafından
reddedilmektedir. Dolayısıyla belirtilen zaman dilimleri içinde TOBB’a başvurabilmek için
fuar düzenleyicisine fuar alanı işleticisi tarafından yer tahsis edilmiş olması
gerekmektedir.
(144) Somut olay özelinde bakıldığında, sözleşme yapmanın reddine ilişkin analizde,
CONGRESIUM’un A&A ile görüşmeler başlamadan önce onu oyalama niyetinde
olduğu, talep edilen tarihlerin GLEX’e tahsis edildiği ve 01.08.2013 tarihine kadar
A&A’ya yanıt verilemeyerek A&A’nın 2014 yılı için TOBB’un ana fuar takvimine dâhil
olma ihtimalinin ortadan kaldırıldığı görülmektedir. Dolayısıyla CONGRESIUM’un
rekabeti kısıtlama niyeti taşıdığı değerlendirilmektedir.
(145) Öte yandan, ESASLAR’ın 15. maddesi gereği ana takvim düzenlendikten sonra belli
koşullarda bu takvime sonradan yeni bir fuar eklemek mümkün olsa da ana takvime
sonradan eklenme konusunda, ana fuar takviminde yer almış bir fuarın başlangıç
tarihinden bir ay öncesine ya da bitiş tarihinin bir ay sonrasına gelecek şekilde, aynı il
sınırları içerisinde aynı ya da benzer isim veya konuda fuar takvimine ekleme başvurusu
yapılamayacağına yönelik bir sınırlama mevcuttur. Dolayısıyla takvime sonradan
eklenme imkânının var olması ulaşılan sonucu değiştirmemektedir.
(146) Ayrıca A&A’nın, teorik olarak açık fuar alanlarında çadır kiralayarak faaliyetini sürdürme
imkânı bulunmaktaysa da sözleşme yapmanın reddine ilişkin bu koşul bakımından
önemli olan, pazardaki etkin rekabetin kısıtlanıp kısıtlanmadığıdır. Dolayısıyla, A&A’nın
yerleşik ve kapalı bir fuar alanı olan CONGRESIUM varken, başka fuar alanlarından
aynı verimi elde etmesi mümkün değildir. Dolayısıyla bu durum, A&A’nın pazarda etkin
bir şekilde rekabet etmesine engel olacaktır.

30 17.11.2011 tarih ve 11-57/1471-528 sayılı karar.
16-35/604-269
35/69

(147) Bu değerlendirmeler ışığında, şikâyetçinin CONGRESIUM fuar alanını kullanamaması
nedeniyle faaliyet göstermekte olduğu pazardaki etkin rekabetin önemli ölçüde
kısıtlanacağı ve ikame fuar alanı olmadığı dikkate alındığında, şikâyetçinin pazar dışına
itilebileceği sonucuna ulaşılmıştır.
I.4.2.1.5. Reddetme Eyleminin Tüketicilerin Zararına Yol Açmasının Muhtemel
Olmasına İlişkin Değerlendirme
(148) Hâkim durumdaki teşebbüsün reddetme davranışının ihlal olarak nitelendirilebilmesi için
gerekli olan koşullardan bir diğeri, reddetme eyleminin tüketici zararına yol açmasıdır.
Burada korunan tüketici menfaati, etkin rekabetin varlığı halinde ortaya çıkan tüketici
refahının, meşru rekabete dayanmayan yollarla azaltılmasını önlemektir. Bir başka ifade
ile rakiplerin piyasa dışına çıkması kendiliğinden tüketici refahının azaltılması sonucunu
doğurmayacak; etkin rekabete katkı sağlayan ya da sağlama potansiyeli olan firmaların
rekabet karşıtı eylemlerle pazar dışına itilmesi halinde tüketici refahının azalması
gündeme gelecektir.
(149) Nitekim KILAVUZ’a göre, reddetmenin tüketici zararına yol açmasının muhtemel olup
olmadığının değerlendirilmesi aşamasında tüketiciler bakımından, sözleşme yapmayı
reddetmenin ilgili pazardaki olumsuz sonuçlarının, sözleşme yapma yükümlülüğü
getirilmesinin zaman içinde yaratacağı olumsuz sonuçlarından daha fazla olup
olmayacağının incelenmesi gerekmektedir. Örneğin, hâkim durumdaki teşebbüsün
sözleşme yapmayı reddetmesi sonucunda rakiplerin yenilikçi ürün ya da hizmetleri
piyasaya sürmesinin engellendiği ve/veya reddetme davranışıyla takip eden yeniliklerin
önünün tıkandığı hallerde muhtemel tüketici zararından bahsedilebilmektedir.
(150) 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinin (e) bendinin tüketici zararını açıkça dile getirdiği ve
tüketicinin zararına olarak üretimin, pazarlamanın ya da teknik gelişmenin kısıtlanmasını
bir kötüye kullanma hali olarak nitelendirdiği görülmektedir. Dolayısıyla Kanun’un
özellikle vurguladığı tüketici zararının Kurul’un verdiği mal vermenin reddini konu edinen
birçok kararda da yakından incelendiği görülmektedir. Bununla birlikte 4054 sayılı
Kanun’un genel gerekçesinde de açıkça belirtildiği üzere, Türk rekabet politikasında
tüketici refahı bakımından sadece fiyatlardaki düşme gibi kısa dönemli tahsis etkinlikleri
dikkate alınmamakta, aynı zamanda üretim maliyetlerinde azalma sağlayan maliyet
etkinlikleri kadar teknolojik gelişme ve inovasyona yol açan dinamik etkinlikler de
dikkate alınmaktadır. Örneğin TTNet31 ve Teleon32 kararlarında Kurul tüketici refahı
bakımından sadece tahsis etkinliğini değil, aynı zamanda maliyet etkinliğini ve dinamik
etkinliği de dikkate aldığını ilkesel düzeyde açıkça belirtmiş, ancak davalar özelinde
yaptığı değerlendirmede reddetme sonucunda oluşan tüketici zararının daha fazla
olduğu sonucuna ulaşmıştır. Kurul TTNet kararında; “tüketici refahının artmasının
altında yatan neden doğrudan düşük fiyat ya da ucuza alınan hizmetler olmayıp
firmaların rekabet etmeleri sonucunda daha etkin çalışmaları ve kaynakların daha etkin
kullanmaları nedeniyle maliyetlerin düşmesinin, verimliliğin artmasının ve teknolojik
ilerlemenin dolaylı yoldan tüketicilerin daha düşük fiyatlara daha kaliteli hizmet almasını
sağlamasıdır. Dolayısıyla, tüketici refahı artışının göstergesinin doğrudan kısa süreli
fiyat indirimleri olmaması gerektiği açıktır.” şeklinde hüküm kurmuştur.

31 19.11.2008 tarih 08-65/1055-411 sayılı karar.
32 06.02.2001 tarihli ve 01-07/62-19 sayılı kararın Danıştay 13. Dairesince iptal edilmesi üzerine alınan
26.9.2005 tarih ve 05-61/900-243 sayılı karar.
16-35/604-269
36/69

(151) Dosya özelinde tüketici refahının olumsuz etkilenip etkilenmediğine ilişkin analiz
kapsamında, statik etkinliklerin önemli bir göstergesi olan fiyat hareketlerine ve bunların
tüketici refahı üzerindeki etkilerine bakılacak ve bu alanda olası bir etkinlik kaybı olası
bir dinamik etkinlik kazancı ile birlikte değerlendirilecektir. Mobilya fuarlarının
katılımcılarının mobilya üreticileri ve satıcıları olduğu düşünüldüğünde bunların fuara
katılım için ödeyecekleri ücretlerin tüketicilere yansıtılacağı ve bunun da tüketicinin
zararına yol açacağı dikkate alınarak 2014 yılında GLEX tarafından düzenlenen fuara
katılım bedelinin bir önceki yıl A&A tarafından düzenlenen fuara göre artıp artmadığı
incelenmiştir. 2013 yılında A&A’nın düzenlediği fuara katılım bedeli m2 başına yaklaşık
(…..) TL iken GLEX’in 2014 yılında düzenlediği fuara katılım bedeli (…..) TL, 2015
yılında ise bu bedel (…..) TL olarak gerçekleşmiştir. Dolayısıyla fuara katılan
firmalardan talep edilen ücretlerde özellikle 2015 yılında fiyat farklılıklarının bulunduğu
anlaşılmaktadır.
(152) Daha fazla karşılaştırma yapılabilmesi için konum olarak örtüşmese bile diğer illerde
düzenlenen mobilya fuarı katılımcılarından talep edilen ücretlere de bakılmasında fayda
bulunmaktadır. CNR tarafından gönderilen ve Kurum kayıtlarına 04.01.2016 tarihinde
ulaşan cevap yazısında, 2014 yılında mobilya fuarı katılımcılarından m2 bazında en az
(…..) ABD Doları, en çok (…..) ABD Doları33 talep edildiği görülmektedir. Yine Bursa ili
İnegöl ilçesinde 2014’te düzenlenen mobilya fuarlarına katılan firmalardan talep edilen
ücretlere bakıldığında, KDV hariç en az katılım bedelinin en az (…..) TL, en çok (…..)
TL34 olduğu görülmektedir. Bursa’da 2014 yılında düzenlenen mobilya fuarına katılım
bedelinin KDV hariç en az (…..) TL, en fazla (…..) TL35 olduğu ifade edilmektedir. Her
ne kadar fuarın düzenlendiği il bazında fiyatlar farklılık arz etse de katılımcılardan talep
edilen örnek bedellere bakıldığında, GLEX tarafından 2014 ve 2015 yıllarında
düzenlenen mobilya fuarına katılım için istenen bedelin örnek bedellerden yüksek
olduğu (CNR tarafından gönderilen fiyatlar geniş bir aralıkta değişmektedir)
görülmektedir.
(153) Yukarıda yer verilen bilgiler ışığında GLEX tarafından uygulanan fuara katılım
bedellerinin genel anlamda yüksek olduğu anlaşılmakla birlikte, fuar organizasyonu
hizmeti alıcılarının, fuarın A&A yerine GLEX tarafından düzenlenmesi nedeniyle önemli
düzeyde zarara uğradıkları sonucuna varmak güçtür.
(154) Bununla birlikte, fuar organizasyonu hizmeti alıcılarının önemli ölçüde zarar etmeyecek
olması, rekabetin kısıtlanması sonucu tüketicilerin zarara uğramayacakları anlamına
gelmemektedir. CONGRESIUM’un alt pazarda rekabeti kısıtlayıcı uygulamalarının
tüketici refahına muhtemel etkisinin olumsuz olacağı açıktır. Nitekim soruşturma
kapsamında ANKAFF fuarına yükselen fiyatlar nedeniyle katılamadıklarını iddia eden
FEDERASYON yetkilileri ile yapılan görüşmede de, fiyatların yükseldiğinin ifade edildiği
görülmektedir. Ayrıca CONGRESIUM’un yer tahsis etmeme eyleminin teşebbüslerin
yatırım ve inovasyon güdülerinin azalmasına neden olarak da tüketici zararına yol
açmasının muhtemel olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.

33 2014 yılı ortalama Amerikan Doları kurunun 2,2 TL olduğu düşünüldüğünde talep edilen ücretlerin
yaklaşık (…..) TL ve (…..) TL’ye tekabül ettiği anlaşılmaktadır.
34 KDV dahil fiyatları sırasıyla (…..) ve (…..) TL’ye tekabül etmektedir.
35 KDV dahil fiyatları sırasıyla (…..) ve (…..) TL’ye tekabül etmektedir.
16-35/604-269
37/69

(155) CONGRESIUM’un yer tahsis etmeme eylemi, sadece fiyatlar bakımından değil, aynı
zamanda tüketici tercihleri bakımından da olumsuz sonuçlar doğurabilecektir. Fuar
ziyaretçileri birçok farklı ürünü bir arada görme, bilgi alma, kıyaslama ve belli
durumlarda satın alma amacıyla fuarları ziyaret etmektedir. Dolayısıyla A&A ile anlaşan
bir mobilyacı GLEX ile anlaşmadığında, tüketici bakımından farklı firmalar tarafından
sergilenen ürünler arasında karşılaştırma yapma ihtimali azalacaktır.
(156) Sonuç olarak CONGRESIUM’un Ankara’da uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye
uygun alan işletmeciliği pazarında hakim durumda olduğu, şikayete konu eylemleri
incelendiğinde ihlal iddiasının ilişkili olduğu dönemde A&A ile sözleşme yapmayı haklı
gerekçesi olmaksızın reddettiği; CONGRESIUM fuar alanının alt pazarda rekabet
edebilmek için nesnel olarak gerekli olduğu; bu ret eyleminin uluslararası nitelikte
mobilya fuarı düzenleyiciliği pazarındaki rekabeti kısıtladığı ve tüketici zararına yol
açmasının muhtemel olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle CONGRESIUM’un şikayete
konu eyleminin hakim durumunu sözleşme yapmanın reddi suretiyle kötüye kullanma
eylemi niteliğinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
I.4.2.2. CONGRESIUM ve GLEX’in Fiyatlama Davranışlarının 4054 Sayılı Kanun’un
6. Maddesi Kapsamında Değerlendirilmesi
(157) Soruşturma sürecinde şikâyet konusu edilen ve soruşturma kapsamında incelenen
iddialardan bir diğeri de hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin aşırı fiyatlama
yoluyla hâkim durumlarını kötüye kullandıklarıdır. Söz konusu iddianın
değerlendirilmesinden önce, rekabet hukukunda aşırı fiyat kavramı ve Kurul’un aşırı
fiyat iddialarına yaklaşımı ele alınacaktır.
I.4.2.2.1. Rekabet Hukukunda Aşırı Fiyatlama
(158) Rekabet hukuku kapsamında da kabul gören, modern sanayi iktisadındaki tanımına
göre aşırı fiyat “pazar gücünü elinde bulunduran teşebbüsün sürekli olarak rekabetçi
düzeyin önemli ölçüde üzerinde belirlediği fiyat” olarak tanımlanmaktadır. Uygulamada
ise fiyatın aşırı olup olmadığı bir mal veya hizmetin üretilmesinde katlanılan maliyetler
ile uygulanan fiyatlar arasındaki farkın olağan olup olmadığı değerlendirilerek tespit
edilmektedir.
(159) Aşırı fiyatın tespitinde rekabet otoriteleri tarafından farklı kıstaslar dikkate alınmaktaysa
da kullanılan testleri temel olarak üç başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar,
Ekonomik Değer Testi (EDT), Fiyat Karşılaştırması Analizi (FKA) ve Karlılık Analizi’dir
(KA). Aşırı fiyatın tespitine yönelik özellikle iki test yaygın olarak kullanılmaktadır.
Bunlardan ilki, AAD’nin içtihatlarına dayanılarak oluşturulan EDT’dir. Buna göre, ilgili
ürünün maliyeti ve makul kar marjının toplamı ürünün değerini ortaya koymakta, maliyet
ve makul kar marjının toplamını aşan fiyatlar ise aşırı olarak kabul edilmektedir.
(160) Fiyatlamanın haksız olup olmadığının ortaya konabilmesi bakımından, EDT’den sonra,
ikinci aşama olarak inceleme konusu fiyat, teşebbüsün kendi fiyatları ve rakiplerinin
fiyatları ile karşılaştırılmaktadır. FKA olarak adlandırılan bu yaklaşımda iki yönlü bir
metodoloji izlenmektedir: Teşebbüsün kendi fiyatları ile yapılan kıyaslama ve/veya
rakiplerin fiyatları ile yapılan kıyaslama.
(161) Bu çerçevede fiyat karşılaştırması analizinde aşırı fiyatlama iddiasına konu olan ürün
teşebbüsün farklı coğrafi bölgelerde, farklı müşteri gruplarına veya farklı zaman
dilimlerinde uyguladığı fiyatlar ile kıyaslanabileceği gibi aynı ilgili ürün pazarında faaliyet
gösteren rakiplerin, rekabetçi pazarlarda faaliyet gösteren diğer teşebbüslerin veya
başka bir coğrafi pazarda hâkim durumda bulunan bir teşebbüsün fiyatlarıyla da
kıyaslanabilmektedir. Dahası fiyat-maliyet karşılaştırması yapılmasının mümkün
olmadığı bazı hallerde, sadece FKA yoluyla da aşırı fiyat tespiti yapılabilmektedir.
16-35/604-269
38/69

(162) Bununla birlikte Avrupa Komisyonu konuya ilişkin kararlarında, aşırı fiyatın olup
olmadığını, ilk aşamada fiyat maliyet kıyaslamasının yapıldığı, ikinci aşamasında
ürünün fiyatının kendi içinde ya da rakiplerle kıyaslandığı, iki aşmalı bir testin
sonucunda değerlendirmektedir. Ancak Komisyon, ikinci aşamaya geçilebilmesi için ilk
aşamadaki fiyat maliyet kıyaslamasının yapılmasını zorunlu tutmaktadır.
(163) Öte yandan Rekabet Kurulu kararlarına bakıldığında da aşırı fiyat tespitinde AB’ye
paralel olarak ekonomik değer kavramının esas alındığı, ancak benzer nitelikteki ürün
ve hizmet fiyatları ile kıyaslama yoluyla aşırı fiyat tespitinin; fiyat-maliyet
kıyaslamasından daha çok kullanılan bir değerlendirme unsuru olduğu görülmektedir.
Örneğin Kurul’un BELKO’nun, Ankara ısınma amaçlı kömür pazarındaki hâkim
durumunu aşırı fiyat uygulayarak kötüye kullandığı iddiasını değerlendirdiği kararda36
aşırı fiyatın tespitinde öncelik fiyat kıyaslamasına yer verilmiş ve fiyat-maliyet
karşılaştırmasına ancak maliyetlerin kesin olarak belirlenebildiği takdirde başvurulması
gerektiği ifade edilmiştir. Söz konusu dosya kapsamında yapılan incelemede, ilgili
ürünün fiyatı diğer coğrafi pazarlardaki satış fiyatları ile karşılaştırılmış ve BELKO’nun
fiyatlarının %50-60 oranında daha yüksek olduğu tespit edilmiş ve buna dayanılarak,
BELKO’nun aşırı yüksek fiyat uygulayarak hâkim durumunu kötüye kullandığına karar
verilmiştir. Anılan kararın en dikkat çekici tarafı ise BELKO’nun aşırı fiyat uyguladığı
dönemde zarar ediyor oluşudur. Dolayısıyla Kurul, BELKO’nun fiyat maliyet farkı negatif
olmasına karşın, BELKO’nun uyguladığı fiyatın farklı coğrafi pazarlarda eşdeğer
nitelikteki ürünü sunan ve rekabetçi olduğu kabul edilen teşebbüslerden daha yüksek
olmasını aşırı fiyat değerlendirmesi yapmak için yeterli görmüştür.
(164) Benzer bir şekilde 17.01.2014 tarih, 14-03/60-24 sayılı TÜPRAŞ kararında maliyet
hesaplamasının sağlıklı bir veri sunmadığı değerlendirilerek, fiyat maliyet karşılaştırması
yerine TÜPRAŞ tarafından uygulanan rafineri satış fiyatları, en yakın erişilebilir dünya
serbest piyasa fiyat oluşumu olarak kabul edilen Platts İtalya CIF Med fiyatları ve ayrıca
TÜPRAŞ’ın ihracat fiyatları ile kıyaslanarak sonuca ulaşılmıştır.
(165) Öte yandan her ne kadar maliyet hesaplamasına sadece maliyetin kesin ve net bir
şekilde belirlenebildiği hallerde başvurulmaktaysa da; pek çok kararda maliyet
hesaplamasına da gidilmektedir. Örneğin HAVAŞ37 kararında “ürünün ekonomik
değeriyle kabul edilebilir bir ekonomik bağı bulunmayan aşırı fiyat” hâkim durumun
kötüye kullanılması olarak değerlendirilmiştir.
(166) Kurul’un hangi ölçüde bir farkı aşırı olarak kabul ettiği olayın niteliğine göre
değişmektedir. Örneğin BELKO kararında tespit edilen %50-%60 oranındaki fiyat farkı
aşırı kabul edilmekle birlikte, MTS kararında38 %25-30 aralığında olan fiyat farklılığı aşırı
fiyat tespiti için yeterli bulunmamıştır. BİLETİX kararında39 ise aşırı fiyatın tespiti için
%11-18 aralığında olan kar marjının aşırı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
(167) Öte yandan, Kurul TÜPRAŞ kararında, TÜPRAŞ’ın 2008 yılının yaklaşık son üç ayında
uyguladığı fiyatların, referans fiyat olarak seçilen Platts İtalya CIF Med fiyatlarından
ortalama %15 oranında; TÜPRAŞ’ın ihracat fiyatlarının da yurtiçi perakende satış
fiyatlarının ortalama yaklaşık %30 üzerinde olmasını aşırı fiyat tespiti yapmak için yeterli
görmüştür.

36 06.04.2001 tarihli ve 01-17/150-39 sayılı karar.
37 03.01.2008 tarihli ve 08-01/5-4 sayılı karar.
38 26.05.2006 tarihli ve 06-36/462-124 sayılı karar
39 01.03.2007 tarihli ve 07-18/164-54 sayılı karar.
16-35/604-269
39/69

I.4.2.2.2. CONGRESIUM ve GLEX Hakkındaki Aşırı Fiyat İddialarının
Değerlendirilmesi
(168) Soruşturma konusu aşırı fiyat iddiasının değerlendirilmesinde, hem Rekabet Kurulu hem
de Komisyon uygulamasında genel kabul görmüş iki aşamalı aşırı fiyat testinin
yapılması uygun olacaktır. Bu çerçevede ilk aşamada, soruşturmanın taraflarından biri
olan CONGRESIUM’un alan kiralama hizmeti için talep ettiği fiyat ile söz konusu
hizmete ilişkin maliyetleri karşılaştırılacak; ikinci aşamada CONGRESIUM’un fiyatları ile
hem belirlenen ilgili coğrafi pazarda hem de farklı coğrafi pazarlarda CONGRESIUM ile
eşdeğer hizmet veren diğer teşebbüslerin fiyatları karşılaştırılacaktır. Aynı test kararın
devamında soruşturmanın diğer tarafı olan GLEX için de tekrarlanacaktır.
I.4.2.2.2.1. CONGRESIUM’un Aşırı Fiyat Uygulayıp Uygulamadığının
Değerlendirilmesi
(169) CONGRESIUM’un fuar alanı işletmeciliğine ilişkin maliyetleri değişken giderler ve sabit
giderler olmak üzere iki ana başlıkta toplanmaktadır. Bu kapsamda CONGRESIUM’un
temel maliyetini ATO’ya ödenen kira bedeli ve sözleşme gereği binada yapılması
gereken restoran ve diğer yatırım kalemlerine ilişkin amortisman giderlerinden
oluşturmaktadır. CONGRESIUM’un 2013-2015 dönemine ilişkin maliyetleri aşağıdaki
tabloda sunulmaktadır:
Tablo 1: CONGRESIUM’un 2013-2015 Dönemi Maliyetleri (TL)
Maliyetler 2013 2014 2015
Kullanılan Fuar Alanı Değişken Maliyetleri (…..) (…..) (…..)
Kira Gideri, Kiralanan Alan Gideri (…..) (…..) (…..)
Diğer Değişken Maliyetler (…..) (…..) (…..)
Toplam Değişken Maliyetler (…..) (…..) (…..)
Kullanılan Fuar Alanı Sabit Maliyetleri (…..) (…..) (…..)
Personel Maliyeti (…..) (…..) (…..)
Diğer Sabit Maliyetler (…..) (…..) (…..)
Toplam Sabit Maliyetler (…..) (…..) (…..)
Toplam Maliyet (…..) (…..) (…..)
Gelirler
Fuar Hizmetinden Elde Edilen Gelir (…..) (…..) (…..)
Toplam Gelir (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Congresium ve Glex Tarafından Gönderilen Bilgiler
(170) Yukarıdaki Tablo’da sunulan maliyetler CONGRESIUM’un toplam maliyetleri olup bunun
içerisine, CONGRESIUM tarafından sunulan tüm hizmetlere ilişkin maliyetler dâhil
edilmiş durumdadır. Zira CONGRESIUM tarafından kiralanan alan sadece fuar
düzenlenmesi amacıyla kullanılmamakta; fuar hizmetlerinin yanı sıra sergi, kongre,
düğün gibi organizasyonlara da ev sahipliği yapmaktadır.
(171) Öte yandan, CONGRESIUM’un maliyetleri muhasebe ve vergi amaçlı hesaplanmakta
olup, fuar hizmetinin gerçek maliyetlerini tam olarak yansıtmamaktadır. Bununla birlikte,
hesaplanma yöntemine bağlı olarak yanıltıcı sonuçlara götürse de muhasebe temelli
maliyet ölçütleri, sömürü olduğu kabul edilen fiyatlama davranışlarının tespit
edilmesinde halen asli rolü oynamaktadır. Nitekim AB Komisyonu ve mahkemeler
tarafından aşırı fiyat iddialarının muhasebe temelli maliyet yaklaşımı çerçevesinde ele
alındığı görülmektedir40.

40 ÖZDEMİR, Ü. N. (2009), Fiyatlamaya İlişkin Tek Taraflı Davranışların Değerlendirilmesinde Kullanılan
Maliyet Ölçütleri, Rekabet Kurumu Uzmanlık Tezi, Ankara, s. 60.
16-35/604-269
40/69

(172) Muhasebe maliyetleri teşebbüs faaliyetlerinin tamamına ilişkin maliyetleri içerdiğinden,
öncelikle bu maliyetlerin, teşebbüs tarafından sunulan hizmetlere ortaya çıkardıkları
maliyet nispetinde dağıtılması gerekmektedir. Bir diğer ifade ile “Tam Dağıtılmış
Maliyetlerin” (TDM) bulunması gerekmektedir. TDM’nin hesaplanmasında farklı
yöntemler kullanılmakla birlikte, karar kapsamında, daha pratik ve eldeki verilerle
hesaplanması kolay olması nedeniyle “Göreli Gelir Yöntemi” (GGY) benimsenmiştir.
Buna göre paylaşılan maliyetler, maliyeti hesaplanmaya çalışılan mal veya hizmetten
elde edilen gelirlerin, üretilen tüm mal veya hizmetlerden elde edilen toplam gelir
içerisindeki oranı nispetinde dağıtılmaktadır41.
(173) Bu çerçevede, dosya kapsamında maliyetler bulunurken, öncelikle CONGRESIUM’un
toplam gelirleri içerisinde fuar hizmetlerinden elde edilen gelirlerin oranı tespit edilmiş;
daha sonra söz konusu oran nispetinde CONGRESIUM’un toplam maliyetleri
içerisindeki fuar alanı kiralama hizmetine ilişkin maliyetler hesaplanmıştır. Buna göre,
CONGRESIUM’un 2013 yılında fuar alanı kiralama hizmetlerinden elde ettiği gelir (…..)
TL olup söz konusu gelirin CONGRESIUM’un toplam geliri olan (…..) TL içindeki payı
%(…..)’dir. Yukarıda yer alan tablodan görüleceği üzere 2013 yılında CONGRESIUM’un
toplam maliyetleri (…..) TL’dir. Toplam maliyetlerin içinde fuar alanı kiralama
hizmetlerine ilişkin maliyetlerin gelirleri ile orantılı olarak %(…..) olduğu kabul
edildiğinde; söz konusu hizmet için CONGRESIUM’un maliyeti (…..) TL olarak
bulunmaktadır. Muhasebe maliyetlerine bakıldığında esasında CONGRESIUM’un fuar
alanı kiralama hizmetlerinden zarar ettiği görülmektedir. Ancak BELKO kararından
hatırlanacağı üzere teşebbüsün zarar etmiş olması uygulanan fiyatın aşırı olduğu
sonucuna ulaşılmasına engel teşkil etmemektedir.
(174) Dolayısıyla, CONGRESIUM’un toplamda yahut fuarcılık hizmeti özelinde zarar etmiş
olması bir kenara bırakılarak, CONGRESIUM’un günlük ortalama metrekare gelirleri
hesaplanmış ve bu veriler günlük ortalama metrekare maliyetleri ile karşılaştırılmıştır.
(175) Aşağıdaki Tablo’da CONGRESIUM’un 2013 yılında verdiği alan kiralama hizmetlerine
ilişkin bilgiler sunulmaktadır:
Tablo 2: CONGRESIUM’un 2013 Yılında Sunduğu Alan Kiralama Hizmeti Verisi
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
4 Düğün ve Evlilik Fuarı (…..) (…..) (…..) 4 Ankara Ev Tekstili
8 IBATECH Ankara
(…..) (…..) (…..) 8 2. Hotel Rest. Cafe Bar Ekip. Yiyecek ve Tek. Fuarı
8 7. Yapıdecoor Ankara (…..) (…..) (…..)
8 Modev Uluslararası Mobilya (…..) (…..) (…..)
4 SODEX Ankara (…..) (…..) (…..)
5 ANKAFF (…..) (…..) (…..)
2 EIF Enerji Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 26. Yapı Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 Güzellik ve Bakım (…..) (…..) (…..)
67 Toplam (…..) Ortalama (.....)
Kaynak: Congresium ve Glex Tarafından Gönderilen Bilgiler


41 ÖZDEMİR, Ü. N. (2009), Fiyatlamaya İlişkin Tek Taraflı Davranışların Değerlendirilmesinde Kullanılan
Maliyet Ölçütleri, Rekabet Kurumu Uzmanlık Tezi, Ankara, s. 55.
16-35/604-269
41/69

(176) Tablo’dan görüleceği üzere 2013 yılında CONGRESIUM fuar alanı (…..) gün süre ile
fuar düzenlenmesi amacıyla kiralanmış olup buna yönelik olarak toplamda (…..) m2 alan
kullanılmıştır. Fuar alanı kiralama hizmetlerine ilişkin maliyetlerin (…..) TL olduğu kabul
edildiğinde, bir günlük ortalama metrekare maliyeti yaklaşık (…..) TL olarak
hesaplanmaktadır. Bu tutar CONGRESIUM’un günlük ortalama metrekare gelirleri ile
kıyaslandığında, diğer fuarlardan çok daha yüksek metrekare fiyatı üzerinden satışı
gerçekleştirilen enerji fuarı gibi bir fuar göz ardı edilse dahi, ortalama olarak maliyetin
(…..) ila (…..) katı arasında değişen kar marjı ortaya çıkmaktadır.
(177) 2014 yılına bakıldığında ise CONGRESIUM’un toplam gelirinin (…..) TL, fuar kiralama
gelirlerinin ise (…..) TL olduğu, dolayısıyla fuar alanı gelirlerinin toplam gelirleri içindeki
payının yaklaşık %(…..) olduğu görülmektedir. GGY’ye göre TDM hesaplandığında ise
fuar alanı kiralama hizmetlerinin toplam maliyeti (…..) olarak hesaplanmaktadır.
Aşağıdaki Tablo’da CONGRESIUM’un 2014 yılında verdiği alan kiralama hizmetlerine
ilişkin bilgilere yer verilmektedir:
Tablo 3: CONGRESIUM’un 2014 Yılında Sunduğu Alan Kiralama Hizmeti Verisi
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
4 Kitap Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 2. Düğün ve Evlilik (…..) (…..) (…..)
8 8. Uluslararası Yapı Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 ANKAFF Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Beton Fuarı (…..) (…..) (…..)
3 Eurasia Güvenlik Fuarı (…..) (…..) (…..)
3 Emlak ve Gayrimenkul Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 27. Yapı Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 CITEX 2014 (…..) (…..) (…..)
8 Güzellik ve Bakım Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 EIF 2014 Enerji Fuarı (…..) (…..) (…..)
2 IDME Afet Yönetimi Fuarı (…..) (…..) (…..)
57 Toplam (…..) Ortalama (…..)
Kaynak: Congresium ve Glex Tarafından Gönderilen Bilgiler
(178) Tablo 3’te yer verilen bilgilere göre, 2014 yılında CONGRESIUM’un (…..) gün süre ile
fuar alanı kiralama hizmeti verdiği ve fuar için kullandırdığı toplam alanın (…..) m2
olduğu görülmektedir. CONGRESIUM’un fuar alanı kiralama hizmetine ilişkin olarak
hesaplanan toplam TDM’si (…..) TL olup, bu veriler ışığında CONGRESIUM’un günlük
metrekare alan kira maliyeti yaklaşık (…..) TL olarak bulunmaktadır. Bu tutar, 2014
yılına ilişkin CONGRESIUM’un günlük ortalama metrekare gelirleri ile kıyaslandığında
yine ortalama olarak maliyetin (…..) ila (…..) katı arasında değişen fark ortaya
çıkmaktadır.
(179) Fiyat maliyet karşılaştırmasını yapmaya olanak tanıyacak verilerin bulunduğu son yıl
olan 2015 yılına bakıldığında ise CONGRESIUM’un toplam gelirinin (…..) TL, fuar
kiralama gelirlerinin ise (…..) TL olduğu, dolayısıyla fuar alanı gelirlerinin toplam gelirleri
içindeki payının yaklaşık %(…..) olduğu görülmektedir. GGY’ye TDM hesaplandığında
toplam fuar alanı kira maliyetleri (…..) TL olarak hesaplanmaktadır. Aşağıdaki Tablo’da
CONGRESIUM’un 2015 yılında verdiği alan kiralama hizmetlerine ilişkin bilgiler yer
almaktadır:




16-35/604-269
42/69

Tablo 4: CONGRESIUM’un 2015 Yılına Ait Fuar Alanı Kiralama Hizmet Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm
Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam
Alan (m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama
m2 Fiyatı
(TL)
4 3. Düğün ve Evlilik Fuarı (…..) (…..) (…..)
3 2. Baraj H.E.S. Ve Su Yapıları Fuarı (…..) (…..) (…..) 3 2. Jeotermal Enerji Tek. Ekip. Fuarı (…..)
4 Securitex Eurasia 2015 (…..) (…..) (…..)
10 Kitap Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 2. Hotel Rest. Cafe Bar Ekip. Yiyecek ve Tek. Fuarı (…..) (…..) (…..) 8 IBATECH Pastacılık ve Ekipmanları (…..)
5 ART Ankara Sanat Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Design ANKARA (…..) (…..) (…..)
8 9. Uluslararası Yapıdecoor (…..) (…..) (…..)
5 ANKAFF Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
3 IFAT EURASİA (…..) (…..) (…..)
4 SODEX 2015 (…..) (…..) (…..)
4 KIDEX- Çocuk ve Oyun Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 E-Game Show (…..) (…..) (…..)
5 Gençlik Haftası (…..) (…..) (…..)
2 Üniversite Tercih Fuarı (…..) (…..) (…..)
12 28. Yapı Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 Avrasya Güvenlik ve Trafik Fuarı (…..) (…..) (…..)
6 EIF 2015 Enerji Fuarı (…..) (…..) (…..)
3 Medexcon Sağlık Konferansı ve Fuarı (…..) (…..) (…..)
107 Toplam (…..) Ortalama (…..)
Kaynak: Congresium ve Glex Tarafından Gönderilen Bilgiler
(180) Tablo 4’te yer verilen bilgilere göre, 2015 yılında CONGRESIUM’un (…..) gün süre ile
fuar alanı kiralama hizmeti verdiği ve fuar için kullandırdığı toplam alanın (…..) m2,
ortalama günlük metrekare maliyetinin (…..) TL olduğu görülmektedir. Yukarıda da yer
verildiği üzere CONGRESIUM’un fuar alanı kiralama hizmetine ilişkin olarak hesaplanan
toplam TDM’si (…..) TL olarak hesaplanmış olup, bu veriler ışığında CONGRESIUM’un
günlük metrekare alan kira maliyeti yaklaşık (…..) TL olmaktadır. Bu tutar, 2014 yılına
ilişkin CONGRESIUM’un günlük ortalama metrekare gelirleri ile kıyaslandığında yine
ortalama olarak maliyetin (…..) ila (…..) kat arasında değişen fiyat farkı ortaya
çıkmaktadır.
(181) Bununla birlikte, fuarcılık hizmetinin CONGRESIUM tarafından sunulan diğer hizmetler
olan düğün ve kongre gibi etkinlikler için salonu kiralama hizmetlerine kıyasla daha çok
işgücü ve alan gerektirdiği, dolayısıyla ısınma, aydınlatma vb. değişken giderler ile
personel, pazarlama gideri gibi sabit giderlerin oransal olarak daha çok fuarcılığa
kaydığını belirtmekte fayda bulunmaktadır. Bu bakımdan esasen fuarcılık hizmetinin
oransal olarak, gelirinden daha yüksek bir maliyet ortaya çıkarması beklenmektedir. Bir
diğer ifade ile fuar hizmetine ilişkin gelirlerin toplam gelirler içindeki payı örneğin %20
iken, fuar hizmetine ilişkin maliyetlerin toplam maliyetler içindeki payı %20’den daha
fazla olabilecektir.
(182) Bu çerçevede, esasında maliyetlerin tam olarak ayrıştırılamamış olması nedeniyle,
EDT’nin ikinci aşaması olan eşdeğer nitelikteki hizmetlerin fiyatlarının kıyaslanması
daha uygun olacaktır. Zira fiyat maliyet farkı ile ortaya konulan aşırı kar marjı
CONGRESIUM’un, 2013-2014 yıllarında zarar ettiği bilgisiyle çelişmektedir. Dolayısıyla
yukarıda yer verilen Kurul kararları doğrultusunda, benzer nitelikteki mal veya
hizmetlerin fiyatlarının karşılaştırılması ile sonuca ulaşılacaktır.
16-35/604-269
43/69

(183) Aşağıda sunulan tablolarda Ankara’da ve yakın coğrafi pazarlarda uluslararası fuar
düzenlemeye uygun alanların, 2013-2014-2015 yılları arasındaki fuar kira sözleşme
bilgilerine ve bu bilgiler esas alınarak hesaplanan günlük m2 fiyatına yer verilmektedir.
Ancak, CONGRESIUM’un 2013-2015 yılları arasına ait bilgileri yukarıda fiyat maliyet
karşılaştırması yaparken sunulduğundan, tekrara düşmemek adına, söz konusu alana
ilişkin sadece 2016 yılı verileri sunulmaktadır:
Tablo 5: CONGRESIUM’un 2016 Yılına Ait Fuar Alanı Kiralama Hizmet Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme Fiyatı
(TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
13 Kitap Fuarı 2016 (…..) (…..) (…..)
7 Baraj H.E.S. Ve Jeotermal Fuarı (…..) (…..) (…..)
12 Sevgililer Günü (…..) (…..) (…..)
7 Beton (…..) (…..) (…..)
8 Art Akara Design (…..) (…..) (…..)
8 Yapı Decoor 2016 (…..) (…..) (…..)
8 Securitex 2016 (…..) (…..) (…..)
14 Ankaff 2016 (…..) (…..) (…..)
8 Ankara Turizm Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 Sut Ve Sut Teknolojileri Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Ark Road To Tunnel (…..) (…..) (…..)
8 Game Show (…..) (…..) (…..)
8 Av Silah Ve Doga Sporları Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 Gunes Enerjisi Fuarı (…..) (…..) (…..)
6 Motorshow 2016 (…..) (…..) (…..)
10 Yapı Endustri Fuarı (…..) (…..) (…..)
6 EIF 2016 (…..) (…..) (…..)
8 Tohum Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Karayolları ve Güvenlik Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 ECR Fuarcılık (…..) (…..) (…..)
11 Ulkeler ve Hediyelik Esya günleri (…..) (…..) (…..)
12 Yılbası Hediyelik Esya Gunleri (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(184) Tablo’dan CONGRESIUM’un günlük metrekare alan kirası (…..) TL ile (…..) gibi geniş
bir aralıkta değiştiği ancak her iki fiyatın da istisnai olduğu, fiyatların yaklaşık olarak
(…..) TL arasında oynadığı görülmektedir.
(185) Aşağıdaki Tablo’da CONGRESIUM dışında Ankara’daki en büyük kapalı alan olan
ANFA’nın fiyatlama bilgisine yer verilmektedir:
Tablo 6: ANFA Fuar Alanı Kiralama Hizmet Bilgileri
Yıllar Salon Adı
Ticari Amaçlı
Organizayonlar
Günlük Katılım
Bedeli (TL)
Ticari Amaçlı
Olmayan
Organizayonlar
Günlük Katılım
Bedeli (TL)
Ticari Amaçlı
Organizayonlar
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)


Ticari Amaçlı Olmayan
Organizayonlar Günlük
Ortalama m2 Fiyatı (TL)


2008 A salonu (…..) (…..) (…..) (…..) B Salonu (…..) (…..) (…..) (…..)
2015 A salonu (…..) (…..) (…..) (…..) B Salonu (…..) (…..) (…..) (…..)
Kaynak: ANFA Tarafından Gönderilen Bilgiler

16-35/604-269
44/69

(186) Tablo 6’ya bakıldığında, CONGRESIUM ile aynı coğrafi sınırlar içerisinde bulunan
ANFA’nın fiyatlarının CONGRESIUM’a kıyasla çok düşük olduğu dikkate çarpmaktadır.
Soruşturma kapsamında konuya ilişkin olarak ANFA yetkilileri ile yapılan görüşmede
öncelikle ANFA’nın Belediye’ye ait bir teşebbüs olduğu ve fiyatlandırma politikalarının
sadece kâr odaklı şekillenmediği, daha ziyade şehrin sosyal ve kültürel yönden
gelişmesinin de dikkate alındığı vurgulanmıştır. Dolayısıyla kar odaklı çalışan bir özel
girişimi, kamunun sosyal hizmet politikalarını öncelikleyen bir kamu teşebbüsü ile
karşılaştırmak yanıltıcı sonuçlara yol açabilecektir.
(187) Öte yandan, Ankara’da ANFA dışında 2011-2015 yılları arasında mobilya fuarı
düzenlenmiş herhangi bir alan bulunmamaktadır. Bu nedenle, CONGRESIUM’un
fiyatlarına kıyas kabul edilebilecek fuar alanları araştırılmış ve bu kapsamda Ankara’ya
yakın coğrafi pazarlarda, uluslararası mobilya fuarının düzenlendiği alanlardan, 2014-
2016 yılları arasında gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmesi amacıyla sözleşme imzalanan
fuarlara ilişkin olarak, fuarın süresi, kiralanan alan metrekare büyüklüğü ve fiyat bilgisi
talebinde bulunulmuştur. Elde edilen bilgilerden, fuarcılık alanında en rekabetçi pazar
olan İstanbul ilinde yerleşik fuar alanlarının bilgilerinin kıstas (benchmark) olarak
kullanılmasının daha uygun olduğu değerlendirilmiştir. Söz konusu alanlara ilişkin
bilgilere aşağıdaki tablolarda yer verilmektedir:
Tablo 7: Tüyap’ın 2014 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı Kiralanan Toplam Alan (m2)
KDV Dahil Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
9 Emitt 2014 (…..) (…..) (…..)
8 Bahçe Dünyası (…..) (…..) (…..)
9 Pencere Cam Kapı (…..) (…..) (…..)
8 Wın Otomasyon (…..) (…..) (…..)
7 Ekspomed (…..) (…..) (…..)
7 Ideal Home (…..) (…..) (…..)
8 AutoMechanika (…..) (…..) (…..)
13 Yapı Türkiye (…..) (…..) (…..)
14 Ankomak 2014 (…..) (…..) (…..)
8 Wın Metal (…..) (…..) (…..)
6 Rew 2014 (…..) (…..) (…..)
8 Zuchex (…..) (…..) (…..)
7 Sign İstanbul (…..) (…..) (…..)
8 Ankiros (…..) (…..) (…..)
7 Ambalaj Gıda (…..) (…..) (…..)
10 Ağaç İşleri-İntermob (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(188) Tablo’dan görüleceği üzere TÜYAP’ın 2014 yılı günlük metrekare alan kira fiyatı (…..)
ile (…..) TL arasında değişmekte olup, fiyatları CONGRESIUM’a kıyasla daha istikrarlı
bir görünüm ortaya koymaktadır.
16-35/604-269
45/69

(189) Aşağıdaki Tablo’da yer verilen 2015 yılı verilerine bakıldığında ise ortalama fiyatların
2014 yılına oranla arttığı ve fiyatların (…..) TL ile (…..) TL gibi daha geniş bir aralıkta
değiştiği görülmektedir.
Tablo 8: Tüyap’ın 2015 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı Kiralanan Toplam Alan (m2)
KDV Dahil Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
7 Tuscon (…..) (…..) (…..)
8 Emitt 2015 (…..) (…..) (…..)
5 Ifexpo 2015 (…..) (…..) (…..)
8 Wın Metal 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Pencere Cam Kapı (…..) (…..) (…..)
8 Wın Otomasyon (…..) (…..) (…..)
7 Asansör 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Ekspomed (…..) (…..) (…..)
7 Ideal Home (…..) (…..) (…..)
7 Petroleum 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Bahçe Dünyası (…..) (…..) (…..)
8 AutoMechanika (…..) (…..) (…..)
13 Yapı Türkiye (…..) (…..) (…..)
16 Anufood 2015 (…..) (…..) (…..)
6 Rew 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Sign İstanbul 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Zuchex 2015 (…..) (…..) (…..)
10 Ağaç İşleri-İntermob (…..) (…..) (…..)
8 Ambalaj-Gıda (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(190) TÜYAP’ın 2016 yılına ilişkin verilerine bakıldığında fuarların günlük metrekare fiyatının
(…..) ve (…..) TL olduğu görülmekte, ancak sadece iki adet fuara ilişkin veri bulunması,
söz konusu yılda izlenen fiyat politikasına ilişkin anlamlı bir değerlendirme yapmayı
mümkün kılmamaktadır.
16-35/604-269
46/69

(191) İstanbul’da büyüklüğü, konumu ve ulaşım olanakları itibarıyla en uygun fuar
alanlarından biri olan ve CNR tarafından işletilmekte olan İDTM’nin ilk sekiz salonunda,
2014 yılında düzenlenen fuarlar aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.
Tablo 9: CNR 2014 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan (m2)
KDV Dahil
Sözleşme Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
15 ISMOB (…..) (…..) (…..)
20 Boatshow (…..) (…..) (…..)
7 Aysaf 1 (…..) (…..) (…..)
12 Kitap (…..) (…..) (…..)
7 Tüsid (…..) (…..) (…..)
7 EDT Expo (…..) (…..) (…..)
7 Idex (…..) (…..) (…..)
7 Kırtasiye (…..) (…..) (…..)
7 Aymod 1 (…..) (…..) (…..)
12 Evteks (…..) (…..) (…..)
9 Natural Stone (…..) (…..) (…..)
8 Emlak (…..) (…..) (…..)
7 Asansör (…..) (…..) (…..)
8 Paint (…..) (…..) (…..)
7 Aymod 2 (…..) (…..) (…..)
11 Hometex (…..) (…..) (…..)
7 Müsiad (…..) (…..) (…..)
7 Aysaf 2 (…..) (…..) (…..)
7 Health Expo (…..) (…..) (…..)
7 Texbridge 1 (…..) (…..) (…..)
7 Tarım (…..) (…..) (…..)
7 Bijuteri (…..) (…..) (…..)
7 Private (…..) (…..) (…..)
7 Tır Expo (…..) (…..) (…..)
7 Züccaciye (…..) (…..) (…..)
7 Helal (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında CNR Tarafından Gönderilen Bilgiler

16-35/604-269
47/69


(192) Tablo 9’dan görüleceği üzere, 2014 yılında CNR tarafından işletilen salonlarda
düzenlenen fuarların günlük metrekare fiyatı (…..) ve (…..) TL gibi geniş bir aralıkta
değişmektedir. Ancak esas itibarıyla fiyatlar (…..) TL arasında yoğunlaşmış olup bu
yönüyle rakiplerinin ve muadillerinin bir hayli üzerindedir. Aşağıdaki tabloda gösterilen
2015 yılı verilerinde ise 2014 yılına kıyasla önemli bir farklılık göze çarpmamakla
birlikte, fiyatların bir miktar daha arttığı gözlenmektedir.
Tablo 10: CNR 2015 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan (m2)
KDV Dahil Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
15 İsmob (…..) (…..) (…..)
20 Boatshow (…..) (…..) (…..)
7 Kitap (…..) (…..) (…..)
12 Edt Expo (…..) (…..) (…..)
7 Enerji İstanbul (…..) (…..) (…..)
7 Kırtasiye (…..) (…..) (…..)
7 Evteks (…..) (…..) (…..)
7 Hometex (…..) (…..) (…..)
7 Emlak (…..) (…..) (…..)
12 Natural Stone (…..) (…..) (…..)
9 Shop Desıgn (…..) (…..) (…..)
8 Aymod 1 (…..) (…..) (…..)
7 Aysaf 1 (…..) (…..) (…..)
8 Aymod 2 (…..) (…..) (…..)
7 Aysaf 2 (…..) (…..) (…..)
11 Promoturk (…..) (…..) (…..)
7 Ekspo Health (…..) (…..) (…..)
7 Toplam (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında CNR Tarafından Gönderilen Bilgiler
(193) Aşağıdaki Tablo’da ise İDTM’ne ait 9-10-11 numaralı salonlarda 2014 yılında
düzenlenen fuarlara yer verilmektedir. Bu noktada İDTM’nin salonlarının CNR
tarafından işletilen fuar alanlarına yürüme mesafesinde ve İstanbul Atatürk
Havaalanı’na da oldukça yakın olduğunu vurgulamakta fayda vardır. Dolayısıyla hem
CNR fuar alanı hem de İDTM konum avantajına sahiptir.
Tablo 11: İDTM’nin 2014 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam
Alan (m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
7 Exponatura (…..) (…..) (…..)
7 Fresh Turkiye (…..) (…..) (…..)
Türkiye Tohum Teknolojileri
7 8. Kapı Fuarı (…..) (…..) (…..) 3. Kapak Profil ve Radyodolap Fuarı
14 İstanbul Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
7



4. Prefabrik, Çelik ve Endistriyel
Teknolojiler Fuarı
(…..) (…..) (…..) Baraj HES Fuarı
Mantolama Yalıtım Fuarı
3. Endüstriyel Yapı Teknolojileri Fuarı
7 Rollexpo Turkey (…..) (…..)
(…..)
(…..)
(…..)
(…..) Hidrolik ve Akışkan Gücü Fuarı
7 Animalia İstanbul (…..) (…..) (…..)
7 Cami Yapı Ekipmanları (…..) (…..) (…..)
7 Eurasia Motobike Expo (…..) (…..) (…..)
7 Uluslararası Avrasya Demiryolu ve Lojistik Fuarı (…..) (…..) (…..)
16-35/604-269
48/69

Tablo 11’in devamı
Fuar Süresi (Kurulum
Söküm Dahil) Fuar Adı
Kiralanan
Toplam
Alan (m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
7 2014 Uluslrs. Mobilya Endistrüsi İç Tasarım ve Aksesuar (…..) (…..) (…..)
7 Best Car Show (…..) (…..) (…..)
7 7. Uluslararası Solarex Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Equist At ve Binicilik Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Sleep Well expo (…..) (…..) (…..)
7 Uluslararası Enerji ve Çevre (…..) (…..) (…..)
14 SODEX 2014 (…..) (…..) (…..) Poolexpo
10 Evteks 2014 (…..) (…..) (…..)
7 Educashow (…..) (…..) (…..)
7 Av, Silah ve Doğa Sporları (…..) (…..) (…..)
7 Turkchem Interdye (…..) (…..) (…..)
7 27. Uluslararası Anne Bebek (…..) (…..) (…..)
7 Beauty Eurasia (…..) (…..) (…..)
7 Eurasia Expo Tool Mekanik (…..) (…..) (…..)
7 Expo Tunnel Turkey (…..) (…..) (…..) No Dig Expo
7 Promoturk (…..) (…..) (…..)
7 Cebit Bilişim Eurasia (…..) (…..) (…..)
7
18. Uluslararası Isaf Security
(…..) (…..) (…..)
3. Issaf Smart
3. Isaf Securty
3. Isaf Safety&Health
18. Isaf Fire
7
Elex
(…..) (…..) (…..) Electronist
Led&led Aydınlatma
7 Cosmetics &Home Care (…..) (…..) (…..) Turkchem Show Eurasia
7 Evcil Hayvan, Ürün, Malzeme (…..) (…..) (…..)
7 Toyzeria (…..) (…..) (…..)
7 İnovasyon (…..) (…..) (…..)
7 Logitrans Transport (…..) (…..) (…..)
7 Fastener Fair Turkey (…..) (…..) (…..)
7 Flower Show (…..) (…..) (…..)
7 Atrax 2014 (…..) (…..) (…..)
7 Eyaf Expo Engelsiz Yaşam (…..) (…..) (…..)
7 İsof Optik Fuarı (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında İDTM Tarafından Gönderilen Bilgiler
(194) Tablo 11’de görüleceği üzere İDTM fuar alanının günlük metrekare alan kirası hemen
yanı başında kurulu bulunan CNR fuar alanının kiralarından bir hayli düşüktür. İDTM’nin
düşük fiyatlarından kaynaklandığı düşünülen, fuar sayısı bakımından yoğunluğu ise
dikkat çekicidir. Esasında CNR’den daha az alana ve salon sayısına sahip olan İDTM,
CNR’den daha fazla sayıda fuara ev sahipliği yapmaktadır. Benzer bir tespiti aşağıda
yer verilen Tablo 12’ye bakarak da yapmak mümkündür.
16-35/604-269
49/69

Tablo 12: İDTM’nin 2015 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
7
Meyve Depolama Ambalaj ve
Lojistik (…..) (…..) (…..)
Tohumculuk
7 Exponatura’15 (…..) (…..) (…..) 7 Kapı (…..) (…..)
14 İSMOB (…..) (…..) (…..)
7 Animalia (…..) (…..) (…..) Taxiworld
7
İskele Kalıp
(…..) (…..) (…..) Rollexpo ve Fluix Power Expo İş Makinaları Kiralama
3 Boyut Baskı Teknolojileri
7 Beton (…..) (…..) (…..)
7 Motobike (…..) (…..) (…..)
7 Demiryolu (…..) (…..) (…..)
7 Denizcilik (…..) (…..) (…..)
7 Mobilya Ekipman ve Aksesuar (…..) (…..) (…..)
7
Boru ve Ek Parçaları
(…..) (…..) (…..) Rulo
Tel
7 Okul Ekipmanları (…..) (…..) (…..)
7 Amabalaj (…..) (…..) (…..)
7 Güneş Enerjisi Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7 Cami Yapı Ekipmanları (…..) (…..) (…..)
7 Aydınlatma Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7 Av, Silah ve Doğa Sporları (…..) (…..) (…..)
7 Beautyeurasia (…..) (…..) (…..)
7 Enerji ve Çevre (…..) (…..) (…..)
14 Evteks (…..) (…..) (…..)
7 Altyapı Trafik Sistemleri (…..) (…..) (…..)
7 Bebek ve Çocuk Ürünleri (…..) (…..) (…..)
7 Tavukçuluk ve Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7
Tünel Yapım teknolojileri
(…..) (…..) (…..) Toz Teknolojileri Altyapı
Mining Expo
7 Evcil Hayvan Aksesuarı (…..) (…..) (…..)
7 Atık Yönetimi Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7 Fire & Rescue (…..) (…..) (…..) Safety Health
7 Sanayi ve Kültür (…..) (…..) (…..)
7
Security
(…..) (…..) (…..) Smart Home
IT Security
7
Led Aydınlatma
(…..) (…..) (…..) ELEX Elektronist
ADVEX
7 Alüminyum Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7 Yüzey İşlem Teklonolojileri (…..) (…..) (…..) Paint Expo
7 Exponatura (…..) (…..) (…..)
7 Sleep Well Expo (…..) (…..) (…..)
7 Oyuncak Ekipmanları (…..) (…..) (…..)
7 PAWEX-COMP (…..) (…..) (…..)
7 Kalite (…..) (…..) (…..)
16-35/604-269
50/69

Tablo 12’nin devamı
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Süresi (Kurulum Söküm
Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
7
Putech&Composites&Cosmetics
and Home Care
(…..) (…..) (…..) Cosmetics & Home Care
Sanayi Teknolojileri
7 Lojistik (…..) (…..) (…..)
7 COIL WINDING (…..) (…..) (…..)
7 Süs Bitkileri (…..) (…..) (…..)
7 ATRAX (…..) (…..) (…..)
7 Engelsiz Yaşam (…..) (…..) (…..)
7 SİLMO (…..) (…..) (…..)
7 Tuhafiye ve Hobi Ürünleri (…..) (…..) (…..)
7 CEBİT Bilişim (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında İDTM Tarafından Gönderilen Bilgiler
(195) Tablo 12’de yer verilen bilgilere bakıldığında, İDTM’nin fiyatlarının yine CNR’ın ve diğer
fuar alanlarına kıyasla düşük olduğu, 2014 yılı fiyatlarına göre fiyatlarda kayda değer bir
artış olmadığı ve fuar sayısı bakımından yoğunluğun devam ettiği görülmektedir.
(196) Aşağıdaki Tablo’da ise İDTM fuar alanının 2016 yılı için anlaştığı fuar
organizasyonlarına ilişkin bilgilere yer verilmektedir:
Tablo 13: İDTM’nin 2016 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme Fiyatı
(TL)
Günlük
Ortalama m2
Fiyatı (TL)
7 Otomatik Kapı (…..) (…..) (…..)
14 İMOB Mobilya (…..) (…..) (…..)
7 Taxiworld (…..) (…..) (…..) Drinkteg
7 LINEXPO (…..) (…..) (…..)
7 İş Makineleri (…..) (…..) (…..)
7 Motobike (…..) (…..) (…..)
7 Demiryolu (…..) (…..) (…..)
7 Interdye & Printing (…..) (…..) (…..)
7 Kastamonu İş Dünyası (…..) (…..) (…..)
7 İç Mimarlık (…..) (…..) (…..) Lighttech
7 Paintistanbul (…..) (…..) (…..)
7 Fastener Fair (…..) (…..) (…..)
7 Cami Yapı Ekipmanları (…..) (…..) (…..)
7 Güneş Enerjisi (…..) (…..) (…..)
7 Busworld (…..) (…..) (…..)
7 Güzellik, Kuaför (…..) (…..) (…..)
7 Enerji ve Çevre (…..) (…..) (…..)
7 İSK-SODEX (…..) (…..) (…..) Poolexpo
14 Evteks (…..) (…..) (…..)
7 Av, Silah ve Doğa Sporları (…..) (…..) (…..)
7 Çin Ürünleri (…..) (…..) (…..)
7 Kids Fashion (…..) (…..) (…..)
7
Tünel Yapım Teknolojileri
(…..) (…..) (…..) Teknik Hırdavat Akışkan Gücü
Maden
7 Atık Yönetimi Teknolojileri (…..) (…..) (…..)
7 Endüstriyel Temizlik Teknolojileri (…..) (…..) (…..) Tessi Yönetim Hizmetleri
16-35/604-269
51/69

Tablo 13’ün devamı
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Süresi (Kurulum Söküm Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum Söküm
Dahil)
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm
Dahil)
7 Çin Sanayi (…..) (…..) (…..)
7 Fire & Resue (…..) (…..) (…..) Safety Health
7 Evcil Hayvan (…..) (…..) (…..) Şömine Aksesuarları
7
Security
(…..) (…..) (…..) Smart Home
IT Security
7
Led Aydınlatma
(…..) (…..) (…..) Elektronist
ELEX
7 CEBİT Bilişim (…..) (…..) (…..)
7 Sleep Well (…..) (…..) (…..)
7 Oyuncak (…..) (…..) (…..)
7 Architect Work (…..) (…..) (…..)
7 Coil Winding (…..) (…..) (…..)
7 Kimya Sanayi (…..) (…..) (…..) Life Science
7 Lojistik (…..) (…..) (…..)
7 Pil, Akü ve Batarya (…..) (…..) (…..) Lastik ve Teknolojileri
7 Süs Bitkileri (…..) (…..) (…..)
7 ATRAX (…..) (…..) (…..)
7 Engelsiz Yaşam (…..) (…..) (…..)
7 Silmo İstanbul (…..) (…..) (…..)
7 Tuhafiye ve Hobi Ürünleri (…..) (…..) (…..)
7 Ev Elektroniği (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(197) Tablo 13’ten görüleceği üzere İDTM’nin fiyatlarında önceki yıllara göre belirgin bir
farklılık olmamış ve fiyatları yine CNR fuar alanının metrekare fiyatına kıyasla oldukça
düşük kalmıştır.
16-35/604-269
52/69

(198) Aşağıdaki tablolarda ise İstanbul’da referans olarak seçilen son fuar alanı olan LÜTFİ
KIRDAR’da 2014-2016 yılları arasında düzenlenen fuarlara ilişkin alan kiralama
bilgilerine yer verilmektedir.
Tablo 14: LÜTFİ KIRDAR’ın 2014 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
4 Evlilik Fuarı 2014 (…..) (…..) (…..)
8 Mücevherat Perakende Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Discop Istanbul 2014 (…..) (…..) (…..)
7 Güzellik & Bakım 2014 (…..) (…..) (…..)
7 Proshow 2014 (…..) (…..) (…..)
7 Bahçe & İç Mimari 2014 (…..) (…..) (…..)
5 Fi İstanbul (…..) (…..) (…..)
5 Mast Eurasia 2014 (…..) (…..) (…..)
5 CHPI ISTANBUL 2014 (…..) (…..) (…..)
4 Üniversite Tercih Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Hktdc-Lıfestyle Expo Turkey (…..) (…..) (…..)
5 Aet - All Energy Turkey (…..) (…..) (…..)
6 Çin Zheijang İhraç Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 Textile İstanbul 2014 (…..) (…..) (…..)
9 Contemporary Istanbul 2014 (…..) (…..) (…..)
6 Gamex 2014 (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Lütfi Kırdar Tarafından Gönderilen Bilgiler
(199) Yukarıdaki Tablo’ya bakıldığında LÜTFİ KIRDAR’ın metrekare fiyatlarının İstanbul’daki
diğer fuar alanları olan İDTM ve TÜYAP’tan bir miktar yüksek; CNR’den ise kayda değer
şekilde düşük olduğu görülmektedir. Esasında LÜTFİ KIRDAR, İstanbul’un kongre
vadisi olarak tanımlanan merkezinde, ziyaretçilerin kolayca ulaşabilecekleri, toplu
taşıma araçlarından da faydalanabilecekleri bir konumdadır. Dolayısıyla TÜYAP’a ve
İDTM salonlarına karşı konum avantajı olduğu ve fiyatlarına bu avantajın yansımış
olabileceğini söylemek mümkündür.
(200) Aşağıdaki Tablo’da LÜTFİ KIRDAR’ın 2015 yılına ilişkin olarak fuar alanı kiralama
hizmet bilgilerine yer verilmektedir.
Tablo 15: LÜTFİ KIRDAR’ın 2015 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
5 Evlilik Fuarı 2015 (…..) (…..) (…..)
5 Heritage Fuarı (…..) (…..) (…..)
6 Alldesign 2015 (…..) (…..) (…..)
6 Discop Konferansı 2015 (…..) (…..) (…..)
6 Güzellik & Bakım 2015 (…..) (…..) (…..)
6 Proshow 2015 (…..) (…..) (…..)
7 Bahçe & İç Mimari 2015 (…..) (…..) (…..)
4 Tekstil Fuarı (…..) (…..) (…..)
6 Maintenance Istanbul & Cleanroom (…..) (…..) (…..)
4 Üniversite Tercih Fuarı (…..) (…..) (…..)
7 Çin Zheijang Hediyelik Eşya Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Tekstil Fuarı (…..) (…..) (…..)
11 Contemporary Istanbul 2015 (…..) (…..) (…..)
6 Gamex 2015 (…..) (…..) (…..)
10 20.Yılbaşı Hediye Fuarı (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Lütfi Kırdar Tarafından Gönderilen Bilgiler

16-35/604-269
53/69

(201) Tablo 15’ten görüleceği üzere LÜTFİ KIRDAR’ın fiyatlarında önceki yıla kıyasen belirgin
bir farklılık olmamış ve fiyatları yine benzer bir aralıkta seyretmiş; bu kapsamda fiyatları
yine TÜYAP ve İDTM’den bir miktar yüksek ve CNR’den ise düşük kalmıştır. Son olarak
aşağıda yer verilen Tablo 16’da LÜTFİ KIRDAR’ın 2016 yılına ilişkin fuar alanı kiralama
bilgisini görmek mümkündür.
Tablo 16: LÜTFİ KIRDAR’ın 2016 Yılı Fuar Alanı Kiralama Hizmeti Bilgileri
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuar Adı
Kiralanan
Toplam Alan
(m2)
KDV Dahil
Sözleşme
Fiyatı (TL)
Günlük Ortalama
m2 Fiyatı (TL)
6 Fashionist 2016 (…..) (…..) (…..)
5 Evlilik Fuarı 2016 (…..) (…..) (…..)
5 Discop İstanbul 2016 (…..) (…..) (…..)
7 Güzellik & Bakım 2016 (…..) (…..) (…..)
5 Ace Of Mıce Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Educashow Fuarı (…..) (…..) (…..)
5 Maintenance & Cleanroom Fuarı (…..) (…..) (…..)
4 Üniversite Tercih Fuarı 2016 (…..) (…..) (…..)
5 Tekstil Fuarı (…..) (…..) (…..)
8 Contemporary Istanbul 2016 (…..) (…..) (…..)
6 Çin Zheijang İhraç Fuarı (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Lütfi Kırdar Tarafından Gönderilen Bilgiler
(202) Fuar alanlarının kira bedelleri kıyaslandığında, yukarıda yer verilen tablolarda yer alan
günlük metrekare fiyat bilgilerinin incelenmesinden, TÜYAP ve İDTM’nin günlük
metrekare fiyatlarının daha dar bir aralıkta değişmekte ve bu anlamda daha istikrarlı bir
görünüm sergilemekte iken, LÜTFİ KIRDAR ve CONGRESIUM’un düzenlenen fuar
özelinde fiyatlarının daha çok farklılaşabildiği görülmektedir. Bunun yanı sıra hem
CONGRESIUM’un hem de LÜTFİ KIRDAR’ın günlük ortalama metrekare fiyatlarının
genel olarak TÜYAP ve İDTM’den daha yüksek olduğu göze çarpmaktadır. Buna karşın,
CNR fuar alanı ile kıyaslandığında diğer bütün fuar alanlarının fiyatları oldukça düşük
seviyelerde kalmaktadır. Aşağıda sunulan Tablo 17’de ise eşdeğer kabul edilebilecek
fuar alanlarında 2014, 2015 ve 2016 yıllarında düzenlenen tüm fuarların günlük
metrekare alan kirasının ortalama değerine yer verilmektedir.
Tablo 17: Kıyaslamaya Konu Fuar Alanları Günlük Ortalama Kirası (TL/m2)
Yıl CONGRESIUM İDTM Tüyap CNR LÜTFİ KIRDAR
2014 (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
2015 (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
2016 (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(203) Tablo 17’den görüleceği üzere CONGRESIUM’un 2014 yılı ortalama metrekare fiyatı
İDTM’den %(…..), TÜYAP’tan %(…..), LÜTFİ KIRDAR’dan ise %(…..) daha fazla;
CNR’den %(…..) daha düşüktür. 2015 yılında CONGRESIUM’un ortalama günlük
metrekare fiyatlarında azalma olmuşsa da fiyat seviyesi İDTM’nin %(…..), TÜYAP’ın
%(…..) üzerinde; CNR’nin ise yaklaşık %(…..), LÜTFİ KIRDAR’ın ise %(…..) altında
gerçekleşmiştir. 2016 yılında ise CONGRESIUM’un metrekare fiyatlarında tekrar azalma
olmuş ve muadil fuar alanlarıyla yakın bir seviyeye gelmiştir. Bu noktada 2016 yılına
ilişkin olarak TÜYAP ve CNR’nin verilerinin yetersiz olduğu ve bu verilere bakılarak
yapılacak değerlendirmenin anlamlı bir sonuç vermeyeceğinin altının çizilmesinde fayda
bulunmaktadır.
(204) Son olarak CONGRESIUM’un fiyatlarının kendi içinde kıyaslanması yapılacaktır.
CONGRESIUM’da 2013-2016 yılları arasında düzenlenen tüm fuarların günlük ortalama
metrekare fiyatları 2013 yılında (…..) TL, 2014 yılında (…..) TL, 2015 yılında (…..) TL ve
2016 yılında (…..) TL olarak gerçekleşmiştir.
16-35/604-269
54/69

(205) Tablo 17’den görüleceği üzere, CONGRESIUM’un metrekare fiyatları özellikle son üç yıl
içerisinde düşme eğilimine girmiştir. Bu durumun CONGRESIUM’un 2013-2014 yılları
maliyet verisine ilişkin tablodan görülebilecek olan maliyetlerdeki düşmeden
kaynaklanabileceği ve etkinlik kazanımlarının fiyatlara yansıtıldığını değerlendirmek
mümkündür. Ancak fiyatlardaki düşme eğiliminin Ankara ilindeki arzın artmasıyla diğer
bir deyişle 2015-2016 yıllarında ANFA’nın tekrar fuar alanı tahsisi yapmaya başlamış
olması ile açıklanması da mümkündür. Zira, ANFA’nın pazara girmesi ile birlikte
CONGRESIUM’un bir miktar rekabet baskısı ile karşılaşmasının fiyatlara olumlu şekilde
yansımış olması da kuvvetle muhtemeldir.
(206) Öte yandan fuar sayısının ve kiralanan gün sayısının artması da ölçek ekonomisi
sebebiyle birim maliyetleri düşürecek ve bu düşüş fiyatlara aşağı yönde etki
edebilecektir. Nitekim en yoğun şekilde kullanılan İDTM fuar alanının günlük ortalama
m2 fiyatları muadillerine oranla daha düşük ve fiyatları da kendi içinde daha istikrarlıdır.
(207) Bu veriler ışığında bir karşılaştırma yapıldığında, CONGRESIUM’un özellikle 2014-2015
yıllarında bazı fuarlar bakımından eşdeğer kabul edilebilecek fuar alanlarının
bazılarından daha fazla metrekare fiyatı uyguladığı, ancak yüksek fiyat politikasının
süreklilik arz etmediği ve kayda değer sayıdaki birtakım fuarlar için zaman zaman
muadil fuar alanlarından da daha düşük fiyat uyguladığı; hatta hemen her fuarda daha
rekabetçi bir pazarda hizmet veren CNR fuar alanından düşük birim fiyatı ile hizmet
verdiği görülmektedir. Dolayısıyla kendi içinde dahi istikrarlı bir görünüm ortaya
koymayan fiyatlar (CONGRESIUM’da düzenlenen bazı fuarlarda yüksek metrekare fiyatı
uygulanırken bazılarında düşük fiyat uygulandığı görülmektedir) ve eş değer fuar
alanları ile kıyaslandığında fiyatların her fuar için daha yüksek olmaması gibi hususlar
göz önünde bulundurulduğunda, CONGRESIUM’un aşırı fiyat uygulamadığı sonucuna
ulaşılmakta; CONGRESIUM’un her yıl birim fiyatlarının düşüyor olmasının ve
CONGRESIUM’un fuar alanına olan talebin artmasının da ulaşılan sonucu destekler
mahiyette olduğu değerlendirilmektedir.
I.4.2.2.2.2. GLEX’in Aşırı Fiyat Uygulayıp Uygulamadığının Değerlendirilmesi
(208) GLEX’e ilişkin aşırı fiyat iddiaları değerlendirilirken CONGRESIUM için kullanılan
yöntem benimsenmiş olup bu kapsamda öncelikle GLEX’in fiyat maliyet farkı
incelenmiştir.
(209) Aşağıdaki Tablo’da 2013-2015 yılları arasında GLEX’in maliyetleri, toplam maliyetleri
içinde ANKAFF Mobilya Fuarının oranı ve GLEX tarafından sunulan oran doğrultusunda
hesaplanan ANKAFF’ın toplam maliyeti ile yine ANKAFF’a ait günlük metrekare
maliyetine yer verilmektedir:
Tablo 18: GLEX Maliyet Bilgisi (TL)
Maliyetler 2013 2014 2015
Değişken Giderler (…..) (…..) (…..)
Sabit Giderler (…..) (…..) (…..)
Toplam (…..) (…..) (…..)
ANKAFF Fuarının Maliyetinin Toplam Maliyetlere Oranı (%) (…..) (…..) (…..)
Ankaf Maliyeti (…..) (…..) (…..)
ANKAFF Fuarının Günlük m2 Maliyeti (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(210) Yukarıdaki Tablo’da yer verilen günlük metrekare maliyeti, öncelikle GLEX’in toplam
maliyetlerin, ANKAFF’a ait olduğu belirtilen oran ile çarpılması ve ortaya çıkan maliyetin
ANKAFF’ın gerçekleştirildiği mobilya fuarının toplam metrekare büyüklüğüne ve
düzenlendiği günün sayısına bölünmesi yoluyla hesaplanmıştır.
16-35/604-269
55/69

(211) Aşağıdaki Tablo’da ise 2013-2015 yılları arasında gerçekleştirilen ANKAFF Mobilya
fuarının süresi, büyüklüğü, CONGRESIUM’a ödediği toplam tutar ile hesaplanan
ortalama günlük metrekare fiyatı bilgisine yer verilmektedir:
Tablo 19: 2014-2016 Yılları Arası ANKAFF Günlük m2 Fiyat Bilgisi
Yıl
Fuar Süresi
(Kurulum
Söküm Dahil)
Fuarın Adı
Fuarın
Büyüklüğü
(m2)
CONGRESIUM’a
Ödenen KDV Dahil
Kira (TL)
Günlük m2
Fiyatı (TL)
2014 4 ANKAFF Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
2015 5 ANKAFF Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
2016 14 ANKAFF Mobilya Fuarı (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında CONGRESIUM ve GLEX Tarafından Gönderilen Bilgiler
(212) Yukarıda yer alan tablolar birlikte değerlendirildiğinde, öncelikle ANKAFF’ın 2014 ve
2015 yıllarında GLEX tarafından sunulan veriler doğrultusunda hesaplanan günlük
ortalama metrekare maliyetinin CONGRESIUM’a ödenen günlük ortalama metrekare
kirasından dahi düşük olduğu göze çarpmaktadır. ANKAFF’ın maliyetlerinin önemli bir
kısmının kira bedeli olduğu ve kira bedelinin üzerine fuar organizasyonuna ilişkin başka
maliyetlerin de eklenmesi sonucunda ANKAFF’ın değişken maliyetinin hesaplanacağı
dikkate alındığında, ANKAFF’ın günlük ortalama metrekare maliyetinin
CONGRESIUM’a ödenen metrekare fiyatından düşük olması rasyonel
görünmemektedir. Dolayısıyla fiyat maliyet karşılaştırması yoluyla, GLEX’in aşırı fiyat
uygulayıp uygulamadığına ilişkin sonuca ulaşmak mümkün görünmemektedir. Bu
bakımdan yukarıda CONGRESIUM fuar alanı için izlenen yöntem benimsenerek, GLEX
tarafından düzenlenen mobilya fuarının metrekare satış fiyatı, daha rekabetçi olduğu
kabul edilen yakın coğrafi pazarlarda düzenlenen metrekare fiyatları ile kıyaslanarak
değerlendirme yapılacaktır.
(213) Bu çerçevede, aşağıdaki tabloda Ankara, Bursa ve İstanbul’da düzenlenen mobilya
fuarlarına ilişkin katılımcılardan talep edilen metrekare satış fiyatlarına yer verilmektedir.
Tablo 20: Ankara, Bursa ve İstanbul’daki Mobilya Fuarları Metrekare Fiyatları (TL)
ANKAFF Tüyap Bursa Modef Bursa CNR
KDV Dahil
Fiyat Alan (m
2)
KDV
Dahil
Fiyat
Üst Kat
Katılım
Bedeli)
Alt Kat ve
Çadır
Alanı (m2)
Çadır
Stant
Katılım
Bedeli
Alan
(m2)
Denek
Üyesi
Firmalar
Dernek
Üyesi
Olmayan
Firmalar
2014 (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..)
2015 (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
(…..) (…..) (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Dosya Kapsamında Teşebbüsler Tarafından Gönderilen Bilgiler
(214) Yukarıdaki tablolardan görüleceği GLEX, ANKAFF için standart bir fiyat uygulamakta,
fuarın metrekare katılım fiyatı, fuar alanının kullanıldığı alanın konumuna veya satın
alınan metrekare büyüklüğüne göre değişmemektedir. TÜYAP Bursa ise satın alınan
metrekare büyüklüğüne göre fiyat farklılaştırmasına gitmiş olup, 2014 yılı için (…..) ile
(…..) TL arasında değişen; 2015 yılında ise daha kademeli bir fiyat farklılaştırmasına
giderek (…..) TL arasında değişen metrekare fiyatları uygulamaktadır.


16-35/604-269
56/69

(215) MODEF Bursa Fuarı 2014-2015 yıllarında ilki Nisan ikinci Kasım ayında olmak üzere
ikişer defa fuar düzenlemiş olup, fuarın metrekare fiyatı katılımcıların satın aldıkları
alanın yerine, örneğin fuar alanın alt ya da üst katında yahut çadır alanında olmasına,
göre farklılık göstermektedir. Son olarak, CNR hem alanın büyüklüğünü hem de
katılımcıların dernek üyesi olup olmadığını dikkate alarak metrekare fiyatı belirlemiştir.
(216) Özetle her bir fuar organizatörü farklı noktaları dikkate alarak fiyat belirlemekte bu da
sağlıklı bir kıyaslama yapmayı zorlaştırmaktadır. Dolayısıyla, daha kolay bir kıyaslama
yapmak bakımından, ANKAFF kapsamında kiralanan alanlara eşdeğer olacak alanların
ortalama fiyatları hesaplanarak kıyaslama bunun üzerinden yapılacaktır. Bu kapsamda,
ANKAFF’ın fuar alanı kapalı bir alan olduğu için çadır alanlarına ilişkin fiyatlar dikkate
alınmamış, kiralanan metrekare büyüklüğü üzerinden yapılan fiyat farklılaştırması yerine
ortalama fiyatlar hesaplanmış ve ANKAFF’ın dernek üyesi olmayan katılımcılara satış
yapması nedeniyle de CNR’nin dernek üyesi olmayan firmalara uyguladığı fiyatlar esas
alınmıştır. Bu kapsamda hesaplanan ortalama günlük metrekare fiyatları; 2014 yılı
bakımından GLEX’in (…..) TL, Tüyap Bursa’nın (…..) TL, Modef Bursa’nın (…..) TL,
CNR’nin (…..)TL; 2015 yılı bakımından GLEX’in (…..) TL, Tüyap Bursa’nın (…..) TL,
Modef Bursa’nın (…..) TL, CNR’ninn (…..) TL olarak gerçekleşmiştir.
(217) Dolayısıyla GLEX’in ANKAFF mobilya fuarı için uyguladığı fiyatlar 2014 yılında Tüyap
Bursa’nın ve MODEF Bursa’nın fiyatlarından %(…..) oranında daha yüksek
CNR’ninkinden %(…..) daha düşüktür. 2015 yılında ise ANKAFF’ın metrekare fiyatları
MODEF Bursa’dan yaklaşık %(…..) daha yüksek olmakla birlikte, TÜYAP Bursa ve
CNR’nin fiyatlarından daha düşüktür.
(218) Dolayısıyla, referans alınan fiyatlar çerçevesinde yapılan değerlendirmeler neticesinde,
ANKAFF’ın fiyatlarının sürekli ve aşırı bir şekilde rakiplerinden fazla olmadığının
görüldüğü, dolayısıyla GLEX’in aşırı fiyat uygulamadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
I.4.3. Savunmalar ve Değerlendirmesi
I.4.3.1. İlgili Ürün Pazarının Belirlenmesine Yönelik Savunma ve Değerlendirmesi
(219) CONGRESIUM ve GLEX tarafından yapılan savunmada ilgili ürün pazarının
belirlenmesine ilişkin olarak yapılan açıklamada, ilgili ürün pazarının Kurul’un geçmiş
tarihli kararları göz önünde bulundurularak CONGRESIUM’un faaliyetleri bakımından
‘fuar alanları işletmeciliği pazarı’, GLEX’in faaliyetleri açısından ise fuar ‘organizasyonu
faaliyetleri’ olarak belirlenebileceği ifade edilmiştir. Bununla birlikte soruşturmanın
başlatılmasına neden olan iddialar göz önünde bulundurulduğunda 6. madde
kapsamındaki rekabet ihlali iddialarının mal vermenin reddedilmesi olarak değerlendirilip
değerlendirilemeyeceğinin ve kötüye kullanma arz edecek bir uygulamanın söz konusu
olup olmadığının ortaya çıkarılmaya çalışılacağı göz önüne alındığında verilen hizmetin
niteliği itibarı ile ilgili ürün pazarının "fuar alanı işletmeciliği pazarı" olarak belirlenmesi
gerektiği belirtilerek, GLEX’in soruşturma kapsamında dâhil edilmesinin hangi saikle
gerçekleştiğinin anlaşılamadığı iddia edilmiştir.
(220) Ayrıca mobilya ürünlerinin otomotiv ve yatçılık gibi fuarlara kıyasen küçük ve kolay
sergilenebilir olduğu, fuar alanının metrekaresi, fuar kapılarının büyüklüğü, fuarın kara-
deniz fuarı olup olmadığı gibi ayrımlara gidilmesine gerek bulunmadığı, bu nedenlerle
fuar alanı bakımından mobilya fuarlarını diğer ihtisas fuarlarından ayrıştıracak bir unsur
bulunmadığı, fuarlarda sergilenen mobilyaların çadır ve otellerin konferans salonu gibi
yerlerde de kolaylıkla sergilenebildiği iddia edilerek ilgili ürün pazarının, ilgili ihtisas fuarı
bakımından özelleştirilmeksizin ‘fuar alanı işletmeciliği pazarı’ olarak tanımlanması
gerektiği dile getirilmiştir.
16-35/604-269
57/69

(221) CONGRESIUM ve GLEX’in hissedarlık yapılarının yer aldığı “Hakkında Soruşturma
Yürütülen Teşebbüsler” başlıklı bölümde de belirtildiği üzere, CONGRESIUM yaklaşık
%100 oranında hisseyle GL EVENTS tarafından kontrol edilmektedir. Bu ana ortağın
aynı zamanda GLEX üzerinde de yaklaşık %100 oranında hisseyle kontrol sahibi
olduğu, yani rekabet hukuku karşısında tek teşebbüs oldukları anlaşılmaktadır. Bunun
yanında FEDERASYON tarafından ileri sürülen aşırı fiyat iddialarının muhataplarından
biri de GLEX olduğundan, bu teşebbüsün soruşturmaya dâhil edilmemesi yönündeki
savunma kabul edilebilir nitelikte değildir.
(222) İlgili ürün pazarı başlığı altında da açıklandığı üzere, talep ve arz ikamesi açısından
değerlendirildiğinde ve geçmiş tarihli Kurul kararları dikkate alındığında, ilgili ürün
pazarının her bir ihtisas fuarının ayrı bir ilgili ürün pazarı olacak şekilde
değerlendirilmesi uygun olduğundan konuya ilişkin savunmanın kabul edilmesi mümkün
değildir.
(223) Taraflar savunmalarında ayrıca, arz ikamesine yönelik değerlendirmelerin göz ardı
edildiğini ileri sürmektedir. Bu kapsamda ilgili ürün pazarının i) mobilya üreticileri
açısından talep ikamesi, ii) fuar ziyaretçileri açısından talep ikamesi ve iii) arz ikamesi
unsurları değerlendirilerek tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca mobilya
üreticilerinin "esas müşteri/tüketici" olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığı, bu bakış
açısının, ilgili ürün pazarının belirlenmesi noktasında dar bir değerlendirme alanı
yaratacağı ve pazardaki diğer aktörlerin rolünün azımsanmasına neden olacağı ifade
edilmiştir.
(224) Taraflar savunmalarında; A&A'nin internet sitesinde yer alan daha önce gerçekleştirdiği
fuarlara yönelik liste kapsamında; tarım, hayvancılık, gıda, sanayi, makina ekipmanı, iş
yurt (cezaevleri), el sanatları, hediyelik eşya fuarı, gıda teknolojileri fuarı, güzellik estetik
fuarları, tıbbi cihazlar ve medikal fuarı gibi çeşitli sektörlerde fuar organizatörlüğü
hizmeti verdiği belirtilmiştir. Bu nedenle A&A'nın Ek Görüş’te belirtildiği gibi kısa vadede
yeni bir fuar konusu bulması gibi bir durumdan bahsetmenin mümkün olmadığı ve
A&A'nın farklı sektörlere yönelik fuarlar düzenlediği belirtilmiştir. A&A'nın yanı sıra
fuarcılık pazarında faaliyet gösteren diğer teşebbüslerin de farklı sektörlere yönelik fuar
düzenledikleri TOBB tarafından yayımlanan fuar takvimlerinden de kolaylıkla tespit
edilebileceği belirtilmiştir.
(225) Kararda ilgili ürün pazarının tanımlanmasında, esas olarak talep ikamesinin olup
olmadığı değerlendirilmekte, daha sonra talep ikamesine eşdeğer etkisi olduğunun
tespit edildiği durumlarda da arz ikamesi hesaba katılmaktadır. Talep ikamesinin
değerlendirilmesi ise tüketici gözünde ilgili ürünün yerine geçer kabul edilen farklı
ürünlerin belirlenmesini gerektirmektedir. Bu belirlemeyi yapmak için fiyatlarda küçük,
kalıcı bir değişim meydana geldiği varsayılarak, müşterilerin bu değişime yönelik olası
tepkileri değerlendirilmektedir.
(226) Kararda ilgili ürün pazarı bu çerçevede belirlenmiş olup, fuarın talep kısmını oluşturan
mobilya üreticileri ve fuarın ziyaretçilerinin, fiyatlardaki küçük kalıcı bir artış karşısında
taleplerini başka fuarlara kaydırıp kaydırmayacağı değerlendirilmiştir. Bu kapsamda
fuarın esas müşterisi/tüketicisi konumundaki mobilya üreticilerinin, fiyatlardaki küçük
kalıcı bir artış karşısında taleplerini başka fuarlara kaydırmalarının beklenmeyeceği;
ziyaretçiler bakımından talebin daha esnek olduğu değerlendirilmekle birlikte, fuara olan
talebin önemli bir kısmını üreticilerin talebi oluşturduğu için pazarın bu müşteri grubunun
talebi doğrultusunda belirlenmesinin daha uygun olacağı sonucuna ulaşılmıştır.
Dolayısıyla savunmanın aksine pazarın genel anlamda fuar alanı işletmeciliği pazarı
olarak belirlenmesinin uygun olmayacağı ve her bir ihtisas fuarının ayrı ürün pazarı
olarak değerlendirilmesinin yerinde olduğu değerlendirilmektedir.
16-35/604-269
58/69

(227) Savunmanın devamında, A&A'nın pazarda uzun yıllardır ve farklı sektörlerde faaliyet
gösteren bir fuar organizatörü olduğu ve CONGRESIUM ile muhtelif nedenler
sonucunda talep ettiği tarihte fuar düzenlemek konusunda anlaşamadığı ve alternatif
olarak sunulan tarihleri reddettiği için tüm bir yıl boyunca başka fuar düzenleyemediği
sonucu arasında doğrudan bir illiyet bağı kurmanın zor olduğu; bu hususlar dikkate
alındığında A&A'nın başka bir fuar düzenleyememesi ile arz ikamesinin kısıtlı olduğuna
yönelik değerlendirmelerin doğru olmadığı ileri sürülmektedir.
(228) Arz ikamesi belirlenirken, tedarikçilerin kısa dönemde kayda değer ek maliyetlere ve
risklere katlanmak zorunda kalmadan üretimlerini başka ürünlere kaydırabilme ve bu
ürünleri pazarlayabilme imkânları dikkate alınmaktadır. Öncelikle dosya mevcudu olay
bakımından arz ikamesinin olup olmadığına bakılırken, şikâyetçi teşebbüsün kısa
vadede, başka bir konuda başarılı bir fuar organizasyonu yapıp yapamayacağı
irdelenmiştir. Başarılı bir fuar organizasyonu, sektörü yakından tanıma, sektördeki
üreticilerle yakın ilişkiler ve deneyim gerektirdiği için organizatörler genellikle belli
fuarlarda uzmanlaşmakta ve uzun yıllar aynı fuarları düzenlemektedirler. Bu bakımdan,
esasında uzmanlaşma gerektiren bir hizmet sektörü olan fuarcılık sektöründe kısa
vadede fuar organizatörlerinin yeni bir fuar konusu bulup başarılı bir şekilde fuar
organize etme imkânlarının kısıtlı olduğu değerlendirilmiş ve arz ikamesinin sınırlı
olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle savunma, konuya ilişkin yapılan
değerlendirmeyi değiştirmeyecektir.
(229) Tarafların savunmada dile getirdiği husus kararda dikkate alınmış ve buna göre ilgili
ürün pazarı CONGRESIUM’un faaliyet gösterdiği pazar dikkate alınarak genel itibarıyla
“uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan işletmeciliği pazarı” olarak
tanımlanmıştır. Bununla birlikte, dosya konusu iddialar dikkate alınarak CONGRESIUM
fuar alanının mobilya fuar alanı özelinde olmak üzere diğer fuar alanlarıyla ikame teşkil
edip etmediği ayrıca incelenmiştir.
(230) İlgili ürün pazarına yönelik yapılan savunmada son olarak, uluslararası fuar
düzenleyebilmek için ESASLAR’da belirtilen şartlardan birisinin son beş sene içinde en
az iki sene söz konusu fuarın aynı düzenleyici tarafından, aynı veya benzer isim ya da
konuda düzenlenmesi olduğu ve GLEX’in 2014 yılında söz konusu pazara giriş yaparak
uluslararası niteliği olmaksızın faaliyet gösterdiği dikkate alındığında ilgili ürün pazarının
uluslararası nitelikte belirlenmesinin pratikte herhangi bir tutarlılığının bulunmadığı,
GLEX gibi pazara yeni giriş yapan bir firmanın gerekli kıstasları karşılayamasa da
uluslararası katılımın gerçekleştiği fuarlar düzenleyebildiği; bu nedenlerle ilgili ürün
pazarının, ilgili ihtisas fuarı bakımından ve/veya ulusal-uluslararası bakımından
özelleştirilmeksizin "fuar alanı işletmeciliği pazarı" olarak tanımlanması gerektiği ifade
edilmiştir.
(231) Ayrıca taraflar savunmalarında, A&A tarafından düzenlenen ve uluslararası olarak
sınıflandırılan mobilya fuarının da katılımcılar ve ziyaretçiler yönüyle oldukça yerel
kaldığı için esasen rekabet hukuku açısından ulusal ve uluslararası fuar ayrımının
pratikte bir tutarlılığının olmadığını belirtmiştir.
(232) Konuya ilişkin ayrıntılı açıklama kararın “İlgili Ürün Pazarı” bölümünde yer aldığından
burada ilave bir değerlendirmeye gerek bulunmamaktadır.
16-35/604-269
59/69

I.4.3.2. İlgili Coğrafi Pazarın Belirlenmesi Açısından Yapılan Savunma ve
Değerlendirmesi
(233) Yapılan savunmada coğrafi pazar bakımından, fuar işletmeciliği ve organizasyonu
faaliyetleri ile mobilya ve dekorasyonculuk fuarları özelinde yapılacak
değerlendirmelerde, Türkiye çapında herhangi bir bölgenin ve özellikle Ankara'nın
mobilya ürünlerine ilişkin taşıma maliyetleri veya tüketici alışkanlıkları bakımından
önemli ölçüde bir farklılığının olmadığı belirtilmiştir.
(234) Savunmada ayrıca, bir ürünün müşterilerinin, aynı ürünü başka bir bölgedeki satıcıdan
aynı veya yakın fiyatlarla temin etmeleri halinde, ilgili coğrafi pazarın diğer bölgeyi de
kapsamı içine alacağı, özellikle hâkim durumun belirlenmesi açısından, teşebbüsün
herhangi bir şekilde faaliyette bulunmadığı bölgelerin ve dolayısıyla da, bu bölgelerde
faaliyette bulunan teşebbüslerin de, ilgili coğrafi pazar kapsamına alınacağı ve bu
bölgelerde faaliyet gösteren teşebbüslerin rakip olarak kabul edileceği, farklı bölgelerde
faaliyet gösteren teşebbüslerin, tüketiciler için alternatif bir arz kaynağı olarak ve farklı
bölgelerdeki tüketicilerin de, teşebbüsler için alternatif bir talep kaynağı olarak
görülebilmesi halinde, bu bölgelerin aynı coğrafi piyasa içerisinde mütalaa edilmesi
gerektiği ifade edilmiştir.
(235) Tarafların coğrafi pazarın belirlenmesi açısından dile getirdikleri diğer bir husus ise,
CONGRESIUM’un çok çeşitli ziyaretçi portföyüne sahip olduğudur. Bu bağlamda
CONGRESIUM’un Azerbaycan, Irak, Tunus, Rusya gibi birçok ülkeden ziyaret edildiği,
Türkiye'den gelen ziyaretçilerin ise oldukça çeşitlilik arz ettiği ve özellikle İstanbul,
Bursa, Samsun, Amasya, İzmir, Kayseri ve Kocaeli'nden ziyaretçilerin olduğu, 2014 yılı
ziyaretçi portföyü incelendiğinde de ziyaretçi profilinin her yıl buna benzerlik gösterdiği
ve oldukça çeşitli olduğu, dolayısıyla coğrafi pazarın belirlenmesinde ziyaretçi
profillerinin dikkate alınması gerektiği öne sürülmüştür.
(236) Ayrıca, ilgili coğrafi pazarın Ankara olarak belirlenmesi durumunda dahi
CONGRESIUM’un hakim durumda olmadığı, zira Ankara’da CONGRESIUM’a alternatif
oluşturan birçok fuar merkezi olduğu ve 2014 yılında düzenlenen üç tane uluslararası
fuarın yalnızca bir tanesinin CONGRESIUM’da düzenlendiği dile getirilerek ilgili coğrafi
pazarın Türkiye olarak belirlenmesi gerektiği belirtilmiş ve CONGRESIUM’un hakim
durumda olmadığı iddia edilmiştir.
(237) Tarafların savunmalarında ayrıca, Türkiye’de düzenlenen (mobilya fuarları dahil olmak
üzere) fuarların önemli bir kısmının İstanbul’da düzenlendiği, bu nedenle İstanbul’un
diğer şehirlerde düzenlenen fuarlara rakip olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğu
ifade edilmiştir. Savunmada, Kurul'un fuarcılık sektörüne ilişkin geçmiş tarihli ilgili
coğrafi pazar tespitleri kapsamında da ilgili coğrafi pazarın Türkiye olarak
değerlendirildiği vurgulanmıştır.
(238) İlgili coğrafi pazara ilişkin bölümde de detaylı olarak değerlendirildiği üzere, fuarın
zamanlaması, fuarın katılımcılarının ve ziyaretçilerinin ağırlıklı olarak fuarın
düzenlendiği yerlerde yerleşik kişilerden oluşması ve her ne kadar teorik olarak fuarda
sergilenen ürünlerin taşınması mümkün olsa bile bunun için katlanılması gereken
maliyet nazara alındığında ilgili coğrafi pazarın Ankara olarak belirlenmesi gerektiği
değerlendirilmektedir. Nitekim CONGRESIUM’da 2013 ve 2014 yılında mobilya
fuarlarına katılan teşebbüslerin yaklaşık %96’sının Ankara ilinden olduğu tespit
edilmiştir. Bu nedenle, ilgili coğrafi pazara ilişkin savunmanın kabul edilemeyeceği
değerlendirilmektedir.
16-35/604-269
60/69

(239) Tarafların savunmalarında ayrıca, ilgili ürün pazarının uluslararası nitelikte belirlendiği;
coğrafi pazarın ise Ankara ili olarak belirlendiği, bu durumun tutarsız olduğu, coğrafi
pazarın sadece Ankara ilindeki yerleşik ziyaretçi ve katılımcılar özelinde değil,
uluslararası fuarların niteliğine uygun olarak Türkiye olarak tespit edilmesi gerektiği ileri
sürülmektedir.
(240) İlgili ürün pazarının uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan işletmeciliği
şeklinde tanımlanması, fuara katılan ziyaretçi veya katılımcıların kayda değer bir
kısmının yabancılardan oluşmasından kaynaklanmamakta; bütünüyle ilgili mevzuatın
yukarıda yer verilen hükmünden kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla coğrafi pazarı fuarın
niteliğine göre genişletmek yanıltıcı sonuçlara yol açabilecektir. Bu türden bir yaklaşım
bütün uluslararası nitelikteki fuarlar için pazarın Türkiye olarak belirlenmesini
gerektirmekte olup, yat fuarı gibi uluslararası nitelikte olan ancak sadece yerleşik
bulunduğu ilden katılımcılara ev sahipliği yapan fuarlar bakımından yanlış ve yanıltıcı
sonuçlara yol açabilecektir.
I.4.3.3. CONGRESIUM ve GLEX’in Faaliyet Gösterdikleri Pazarlarda Hâkim
Durumda Olmadıklarına Yönelik Savunma ve Değerlendirmesi
(241) GLEX ve CONGRESIUM savunmalarında, ilgili coğrafi ve ürün pazarının
tanımlanmasına dair yaptıkları açıklamalardan yola çıkarak bu teşebbüslerin hâkim
durumda olmadıklarını iddia etmektedir.
(242) Bir teşebbüsün hâkim durumda olup olmadığının tespiti bakımından dikkate alınacak
kriterlere ilişkin KILAVUZ’da açıklanmalar bulunmaktadır. Buna göre hakim durum
tespitinde nazara alınan ilk kriter incelenen teşebbüsün pazar payıdır. İlgili coğrafi pazar
ve ürün pazarının belirlenmesine ilişkin olarak yapılan açıklamalar doğrultusunda
CONGRESIUM’un Ankara ilinde ihtilafa konu olan 2014 yılında düzenlenen mobilya
fuarları bakımından pazar payının %100; uluslararası fuarlar bakımından ise %60
olduğu görülmektedir.
(243) Hâkim durum tespiti yapılırken pazar payının yanı sıra pazara giriş ve büyüme engeli ile
alıcı gücü gibi parametreler de dikkate alınmaktadır. Bu kapsamda kararda öncelikle
uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan işletmeciliği pazarına girişlerin kolay
olup olmadığı değerlendirilmiştir. Alternatif bir uluslararası fuar alanı inşa etmenin yahut
kiralamanın maliyeti incelenmiş ve gerek inşa yoluyla gerekse kiralama yoluyla
Ankara’da fuar alanı işletmeciliği pazarına giriş engellerinin yüksek olduğu ve pazara
yeni girişlerin zor olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
(244) KILAVUZ’da ayrıca, hâkim durumda olduğu iddia edilen teşebbüsün kilit girdilere ve
özel bilgiye erişim imkânına, atıl kapasiteye, dikey bütünleşik yapıya, güçlü bir dağıtım
ağına ve geniş bir ürün portföyüne, yüksek marka bilinirliğine, finansal ve ekonomik
güce sahip olması halinde mevcut ya da potansiyel rakipleri karşısında avantaj
sağlamak suretiyle rakiplerin pazara girişini ya da pazarda büyümesini zorlaştırabildiği
belirtilmektedir.
(245) Soruşturmaya konu olayda 2014 yılında Ankara’da ESASLAR’da yer alan koşulları
taşıyan ulaşım açısından elverişli ve başlangıçta da bir fuar alanı olarak tasarlanmış
olan kapalı tek faal fuar alanının CONGRESIUM olduğu; aynı zamanda atıl kapasite ile
çalıştığı görülmektedir. Bu hususların pazara girişleri zorlaştırdığı ve CONGRESIUM’un
hâkim durumunu güçlendirdiği kanaatine ulaşılmıştır.
16-35/604-269
61/69

(246) Bu hususlara ek olarak 2014 yılında faaliyette olmayan ANFA’nın sonraki dönemlerde
pazara tekrar giriş yaparak CONGRESIUM üzerinde rekabetçi baskı yapıp
yapmayacağı ihtimali de değerlendirilmiş; ANFA’nın 2014 yılı itibariyle pazara uygun
zamanda ve yeterli şekilde girebilecek muhtemel bir rakip olmadığı kanaatine
ulaşılmıştır. Ayrıca, AKM’nin, 2014 yılında CONGRESIUM’a rekabetçi baskı
uygulamaya elverişli mevcut bir rakip olup olmadığına bakılmış ve hâlihazırda kapalı bir
fuar alanı olarak CONGRESIUM varken fuar organizatörleri için AKM’de çadır kurarak
fuar düzenlemenin özellikle harcanacak emek bakımından tercih edilir bir davranış
olmadığı değerlendirilmiştir. AKM’nin giderek düşen pazar payı da dikkate alındığında
CONGRESIUM üzerinde mobilya fuarları bakımından rekabetçi baskı oluşturmaya
elverişli, yüksek ve istikrarlı pazar payına sahip bir rakip olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
(247) Öte yandan CONGRESIUM’un GLEX ile birlikte oluşturduğu dikey bütünleşik yapıya da
dikkat çekilmiş olup dikey bütünleşik yapıya sahip bir teşebbüsün alt pazarda faaliyet
gösteren rakiplerine göre belirli bir maliyet avantajına sahip olacağı ve bunun da alt
pazardaki rakiplerin üstündeki rekabet baskısını artıracağı ve söz konusu baskıya karşı
koymalarını zorlaştıracağı vurgulanmıştır.
(248) Nihayet, herhangi bir ihtisas sınırlaması olmaksızın alt pazarda da GLEX vasıtasıyla
faaliyet gösteren CONGRESIUM karşısında fuar düzenleyicilerin etkili bir alıcı gücüne
sahip olmasının zor olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
(249) Bütün bu parametreler birlikte değerlendirildiğinde soruşturmaya konu ihtilaflı dönemde
CONGRESIUM’un Ankara ilinde uluslararası nitelikte fuar düzenlemeye uygun alan
işletmeciliği pazarında hâkim durumda olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
I.4.3.4. Hâkim Durumun Kötüye Kullanılması Bakımından Yapılan Savunma ve
Değerlendirmesi
(250) Savunmada, 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinde yer verilen başlıca kötüye kullanma
halleri sayılarak mal vermeyi/hizmet sunmayı reddetme eyleminin temel olarak bir
teşebbüsün mal/hizmet teminini doğrudan ve herhangi bir gerekçe olmaksızın
reddetmesi, mevcut mal/hizmet tedarik ilişkisini yine aynı koşullarda sonlandırması ya
da yüksek fiyat ve/veya düşük kalitede mal/hizmet temin etmek gibi olumsuz ticari
koşullarda mal vermeyi/hizmet sunmayı teklif etmesi şeklinde ortaya çıkabileceği ifade
edilmiştir.
(251) Savunmada ayrıca, mal vermeyi/hizmet sunmayı reddetme eyleminin 4054 sayılı Kanun
kapsamında değerlendirilebilmesi için, eylemi gerçekleştiren teşebbüsün hâkim
durumda olması, verilmeyen malın/sunulmayan hizmetin alt pazardaki faaliyet için
vazgeçilmez olması, eylem sonucunda alt pazarda rekabetin ortadan kalkıyor/önemli
ölçüde azalıyor olması ve mal vermeyi/hizmet sunmayı reddetme eyleminin objektif ve
haklı gerekçelere dayanmaması şartlarının var olması gerektiği belirtilmiş ve ayrıca
bunlara ek olarak Kurul’un mal/hizmet alamayan rakibin pazar payındaki azalma veya
mal/hizmet vermeyen hakim teşebbüsün pazar payındaki artış; reddetme eyleminin
süresi, iki teşebbüs arası ticari ilişkinin geçmişi, sağlayıcının yenilikçi yatırımları
neticesinde etkinlik kazanımları ve tüketicinin bundan yarar sağlaması gibi faktörleri de
dikkate alması gerektiği ifade edilmiştir.
16-35/604-269
62/69

I.4.3.4.1. Verilmeyen Malın/Sunulmayan Hizmetin Alt Pazardaki Faaliyet İçin
Vazgeçilmez Olmadığına Yönelik Savunma ve Değerlendirmesi
(252) Yapılan savunmada, 2005-2015 yılları arasında Ankara'da gerçekleştirilen toplam fuar
sayıları ve CONGRESIUM’da ve diğer fuar alanlarında gerçekleştirilen fuarlar dikkate
alındığında yalnız Ankara'da dahi CONGRESIUM’a ikame kabul edilebilecek fuar
alanlarının olduğu, 2011 yılında CONGRESIUM pazara girmeden önce faaliyetlerini
sürdüren fuar alanlarının CONGRESIUM pazara girdikten sonra da varlığını
sürdürmekte olduğu, bu nedenle CONGRESIUM’un pazarda vazgeçilmez nitelikte bir
alan olduğundan veya teşebbüslerin CONGRESIUM’da fuar gerçekleştirmedikleri
zaman başkaca bir alanda fuar gerçekleştirmediklerinden bahsedilemeyeceği, zira
yalnız 2014 yılında düzenlenen üç tane uluslararası fuarın yalnızca bir tanesinin
CONGRESIUM’da gerçekleştiği dile getirilmiştir.
(253) Savunmada ayrıca, mobilya ve dekorasyonculuk fuarları bakımından Ankara'nın
vazgeçilmez olduğundan da bahsetmenin mümkün olmadığı, Türkiye'nin her
bölgesindeki tüketicilerin mobilya ve dekorasyon alıcısı olma potansiyeli bulunduğu,
İstanbul, İzmir, Bursa gibi pek çok büyük şehirde de mobilya fuarlarının düzenlendiği, bu
illerde gerçekleşen fuarların da tüketicilere ulaşmak bakımından büyük önem arz ettiği
ve söz konusu fuarlar içerisinde Ankara'da düzenlenen fuarların oldukça küçük bir yer
kapladığı belirtilmiştir. Diğer yandan savunmada, A&A'nın faaliyet gösterdiği mobilya ve
dekorasyonculuk fuarlarında sergilenen ürünlerin nitelikleri bakımından görece küçük
olduğu, herhangi bir fuar alanında da kolaylıkla sergilenebileceği, dolayısıyla
CONGRESIUM’un A&A açısından vazgeçilmez nitelikte olduğundan bahsedilemeyeceği
iddia edilmektedir.
(254) Tarafların savunmalarında ayrıca, 2014 yılında AKM veya Ostim Stadyumu’nda fuar
düzenlenebileceğinin ortaya konduğu, dolayısıyla CONGRESIUM’un ilgili ürün ve
coğrafi pazarın dar olarak belirlenmesi durumunda dahi fiili ve potansiyel ikamelerinin
mevcut olduğu belirtilmiştir.
(255) Savunmanın devamında, ilgili ürün pazarının fuar alanı işletmeciliği olarak belirlenmesi
halinde ise fiili ve potansiyel ikamelerin sayısında ciddi artış olacağı, mobilya ve
dekorasyonculuk fuarları bakımından Ankara'daki fuar alanlarının İstanbul'daki fuar
alanları ile ciddi bir rekabet içerisinde olduğu, Türkiye'nin her bölgesindeki tüketicilerin
mobilya ve dekorasyon alıcısı olma potansiyeli bulunduğu dikkate alındığında İstanbul,
İzmir, Bursa gibi pek çok büyük şehirde düzenlenen fuarların değerlendirmeye katılması
gerekmediği ve söz konusu fuarlar içerisinde Ankara’da düzenlenen fuarların oldukça
küçük bir yer kapladığı ifade edilerek CONGRESIUM’un vazgeçilmez nitelikte olmadığı
iddia edilmiştir.
(256) Savunmada taraflarca, ilgili coğrafi pazarın Ankara ili olarak belirlenmemesi gerektiği ve
ilgili ürün pazarının daha geniş tanımlanması gerektiği yönündeki iddiaları
doğrultusunda CONGRESIUM’un vazgeçilmez nitelikte olmadığı belirtilmiştir.
(257) Bu başlık altında ileri sürülen savunmalara yönelik olarak, kararın ilgili bölümlerinde
detaylı açıklamalara yer verildiğinden, bu bölümde tekrar edilmesine ihtiyaç
bulunmamaktadır.
16-35/604-269
63/69

I.4.3.4.2. Rekabete Aykırı Eylem Sonucunda Oluşan Pazardaki Rekabetçi Düzey
Bakımından Yapılan Savunma ve Değerlendirmesi
(258) Savunmada, A&A’nın 2005-2011 yılları arasında biri ilkbaharda ve biri sonbaharda
olmak üzere her yıl farklı fuar alanlarında iki fuar gerçekleştirdiği, buna karşın, 2012 ve
2013 yılları arasında her yıl iki fuar gerçekleştirme prensibinden ayrılarak, her biri farklı
fuar alanlarında olmak üzere yılda bir kere ve ilkbaharda fuar gerçekleştirdiği, 2012 yılı
sonbaharı için CONGRESIUM’da rezervasyon yaptırdığı ancak fuara üç ay kala
rezervasyonunu iptal ettirdiği ifade edilmiştir.
(259) Savunmada ayrıca, A&A’nın sonbahar aylarında mobilya fuarları düzenlememeye
başlamasından sonra bu alanda bir boşluk olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda
GLEX’in bu aylarda bir mobilya fuarı gerçekleştirilmesinin yerinde olduğunun
düşünüldüğü, ayrıca GLEX bünyesine katılan bir çalışanın daha önceden mobilya
sektörüne yönelik fuar organizasyonları alanında faaliyet göstermesinin de GLEX’in
mobilya fuarına katılma amacını pekiştirdiği belirtilmiştir.
(260) Taraflar savunmalarında ilkbahar aylarına yönelik olarak da, pazardaki rekabeti artırarak
tüketicilerin daha çok mobilya çeşidine ulaşmasını sağlamak ve sonbahar aylarındaki
tüketici memnuniyetini pekiştirmek amacıyla bu aylarda da fuar gerçekleştirme kararı
aldıklarını, GLEX’in ilkbahar ayları açısından A&A özelinde herhangi bir talebinin
olmadığını, onu pazardan çıkartmaya yönelik faaliyetlerde bulunmadığını belirterek hem
sonbaharda hem de ilkbaharda farklı iki teşebbüs tarafından mobilya fuarı düzenlenme
imkânı doğduğundan rekabetin arttığını iddia etmektedirler.
(261) Savunmada son olarak, A&A'nın faaliyetleri kapsamında mobilya ve dekorasyon fuarları
açısından herhangi bir gelişmenin ortaya çıkmadığı ve tüketicilerin daha iyi ve kaliteli
ürünlere ulaşması yönünde herhangi bir yenilik sağlanmadığı; diğer yandan GLEX’in
pazara girmesi ve mobilya fuarı ile ilgili yaptığı ar-ge çalışmaları sayesinde ve GLEX
tarafından düzenlenen ANKAFF mobilya fuarının başarılarının görülmesi üzerine
kurulduğu iddia edilen Ankara Siteler Mobilyacılar Derneği’nin (ANSİMOD)
CONGRESIUM’da yapmış olduğu bir milyon TL’lik yatırımın, GLEX tarafından
düzenlenen fuarın etkinliğinin bir göstergesi olduğu iddia edilerek, GLEX’in pazara
girmesiyle piyasada rekabetin azalmadığı, aksine piyasada kalitenin arttığı ifade
edilmiştir.
(262) Taraf vekilleri savunmalarında da ilk yazılı savunmalarına paralel olarak A&A’ya makul
sürede cevap verilmeyerek TOBB Ana Fuar takvimine dâhil olma ihtimalinin ortadan
kaldırılmadığını; zira bu teşebbüse farklı tarihler sunulduğunu ancak teşebbüsün bu
tarihleri kabul etmediğini, ayrıca anılan teşebbüsün TOBB Fuar Takvimine sonradan
dâhil olma imkânının bulunduğunu belirtmişlerdir. Buna ek olarak GLEX tarafından
düzenlenen mobilya fuarlarının A&A tarafından düzenlenenlere kıyasla daha başarılı ve
kaliteli olduğu bu sayede alt pazardaki rekabeti olumlu yönde etkilediği ileri sürülmüştür.
(263) Kararda, CONGRESIUM’un alt pazarda rekabet etmek için nesnel olarak gerekli olduğu
ve alt pazardaki etkin rekabetin reddetme eylemiyle önemli ölçüde kısıtlanacağı
sonucuna ulaşıldığından, kararın ilgili bölümlerinde yapılan açıklamalara ilave edilecek
bir husus bulunmamaktadır.
16-35/604-269
64/69

I.4.3.4.3. A&A’nın Talebinin Objektif Kriterlere Dayanılarak Reddedildiği
Savunması ve Değerlendirme
(264) A&A’nın talebinin reddedilmesine yönelik yapılan savunmada, CONGRESIUM’un A&A
ile sözleşme yapmayı reddetmesinin haklı gerekçelere dayandığı ve bunların en
başında da A&A'nın CONGRESIUM’a karşı kötü niyetli davranışlarının bulunmasının;
A&A’nın bir çalışanının GLEX çalışanı (…..) ile iletişime geçerek tehditkâr ifadeler
kullanmasının geldiği belirtilmiştir. Ayrıca A&A’nın 2012 sonbahar aylarında yaptırmış
olduğu fuar rezervasyonunu iptal etmesinin CONGRESIUM’u zarara uğrattığı ve bunun
da A&A’nın kötü niyetine işaret ettiği iddia edilmiş ve bunlara rağmen CONGRESIUM’un
davranışlarında A&A'nın sebep olduğu zarardan dolayı herhangi bir farklılık olmadığı,
2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirilecek fuarlar için tarafların tekrardan görüşmeler
gerçekleştirdiği ifade edilmiştir.
(265) Yapılan savunmada ayrıca, yapılması planlanan söz konusu sözleşmenin bir şablon
sözleşme niteliğinde olduğu ve CONGRESIUM’un tüm müşterileri ile aynı sözleşmeyi
imzaladığı, A&A tarafından iletilen ve mücbir sebep ve temerrüde ilişkin değişiklik
taleplerinin, kanunlar ve ticari teamüller açısından kabul edilebilir nitelikte olmadığı dile
getirilmiştir. Diğer taraftan A&A’nın sözleşme maddelerinin tadil edilmesine yönelik
talebini ilettikten sonra noter kanalı ile 22.07.2013 tarihinde bir ihtarname ilettiği, söz
konusu ihtarnamede gerçeği yansıtmayan ifadelere yer verilerek A&A'nın söz konusu
sözleşme kapsamında tüm ağır şartları kabul ettiğinin belirtildiği, ancak ihtarnamenin
aksine A&A’nın 01.08.2014 tarihinde göndermiş olduğu e-posta mesajında hala tadil
maddelerinde ısrarlı olduğu ve sözleşmenin kendisine özel olarak değiştirilmesi
konusundaki ısrarcı tutumundan vazgeçmediği iddia edilmiştir.
(266) Taraflar haklı gerekçelerin sınırlı sayıda olmadığını, KILAVUZ kapsamında yer verilen
haklı nedenlerin örnek niteliğinde olduğunu ve olayın koşullarına göre değerlendirilmesi
gerektiğini belirtmişlerdir. Taraflar CONGRESIUM’un A&A’nın talebini reddetmesine
haklı gerekçe olarak dört durumu göstermektedirler:
i) A&A’nın 2012 yılı için CONGRESIUM’da rezervasyon yaptırması ancak bunu
sonradan iptal ettirmesi,
ii) A&A’nın CONGRESIUM’a yanıltıcı ve tehditkâr davranışlarda bulunması,
iii) A&A'nın sözleşme görüşmelerinin sürdüğü dönemde güvenilirliği tartışmalı bir
şirket kullanarak pazarda yeni bir fuar düzenlenmesini engellemeye yönelik
davranışlarda bulunması,
iv) Sözleşme kapsamında yer alan genel kabul görmüş koşulları kabul etmemesi.
(267) Bu gerekçeler somut olay özelinde incelendiğinde, A&A’nın ihtilafa konu olan 2014 yılı
için yer tahsis talebinde bulunduktan sonra CONGRESIUM’un bu talebi yukarıda
bahsettiği gerekçelerle reddetmediği görülmektedir. Kira sözleşmesindeki bazı hükümler
üzerinde anlaşmazlık çıkması üzerine CONGRESIUM’un revizyon taleplerine süresinde
yanıt vermediği ve nihayet TOBB Ana Fuar takvimine dahil olma süresi geçtikten sonra
A&A’nın talebini “aralarında sözleşme ilişkisi bulunmadığı” gerekçesiyle reddettiği
görülmektedir. Dolayısıyla tarafın ileri sürdüğü haklı gerekçelerle teşebbüs
davranışlarının ve savunmaların örtüşmediği görülmektedir.
16-35/604-269
65/69

(268) Taraflar savunmalarında ayrıca, CONGRESIUM tarafından ileri sürülen gerekçenin “mal
arzı için genel kabul görmüş koşulların kabul edilmemesi” olarak değerlendirilebileceğini
iddia edilmektedir. Bu kapsamda değerlendirme yaparken gerekçenin
değerlendirilebilmesi için Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümlerinden ve ticari
uygulamalardan yararlanılmasının kaçınılmaz olduğu; zira somut olayda revizyon
taleplerinin genel kabul görmüş koşullardan mı olduğunun belirlenmesinde diğer kanun
hükümlerinin ve ticari uygulamaların son derece önemli rol oynadığı ifade edilmiştir.
(269) A&A tarafından iletilen revizyon taleplerinden ilki olan mücbir sebebin; öngörülmesi veya
önlenmesi objektif olarak mümkün olmayan ve borçlunun kendi iradesi dışında, kendi
durumu ve işletmesiyle bağlantısı olmaksızın gerçekleşen harici, olağanüstü ve bu
unsurların doğal bir sonucu olarak ifanın imkansız hale gelmesine yol açan bir olay
olduğu ifade edilerek, Türk Borçlar Kanunu'nun ifa imkânsızlığını düzenleyen 136.
maddesinin birinci fıkrasında “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı
sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer.” ifadesinin yer aldığı dile getirilmiştir. Borçlar
Kanunu'nun ilgili hükmü çerçevesinde; borcun ifa edilmemesinin mücbir sebepten ileri
geldiği hallerde borçlunun borcun ifa edilmemesinden sorumlu tutulamayacağı; zira
mücbir sebebin illiyet bağını kestiği için borçluyu sorumluluktan kurtardığı ve borcun
sona erdiği değerlendirmesi yapılmıştır.
(270) A&A’nın ikinci talebinin ise temerrüt hükmüne ilişkin olduğu; Türk Borçlar Kanunu'nun
sürekli edim sözleşmelerinde borçlunun temerrüde düşmesi durumunda alacaklının
haklarını düzenleyen 126. maddesi çerçevesinde, sözleşmenin borçlu sıfatını haiz
A&A’nın temerrüde düşmesi durumunda alacaklı konumundaki CONGRESIUM’un sahip
olduğu haklara ilişkin hükmün kaldırılması isteminin açıkça mesnetsiz ve kötü niyetli
olduğu iddia edilmiştir. Söz konusu tadil talebinin kabul edilmesi halinde CONGRESIUM
aleyhine öngörülemeyecek çok ciddi sonuçların doğacağı da savunma çerçevesinde
dile getirilmiştir.
(271) Taraf vekilleri bunlara ek olarak A&A’nın revize edilmesini talep ettiği temerrüt ve feshe
dair sözleşme hükümlerinin mal arzı için genel kabul görmüş şartlardan olduğunu ifade
etmişlerdir.
(272) Öncelikle belirtilmelidir ki borçlunun borcunu gerektiği gibi ya da hiç ifa etmemesi
hallerinde karşılaşacağı hukuki sonuçların neler olacağına dair Borçlar Kanunu’nda açık
düzenlemeler mevcuttur. Dolayısıyla sözleşmeye borcun gerektiği gibi ya da hiç ifa
edilmemesi halinde borcun akıbetine dair herhangi bir hüküm konmasa bile, olası bir
ihtilafta Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri uygulama alanı bulacaktır. Bu nedenle
Kanun’da yer alan düzenlemelerin ötesinde CONGRESIUM tarafından sözleşmeye
konulmak istenen temerrüt ve feshe ilişkin hükümlerin rekabet hukuku bağlamında fuar
yeri tahsisi için genel kabul görmüş şartlar olarak değerlendirilmemesi gerektiği
kanaatine varılmıştır.
16-35/604-269
66/69

(273) Bununla birlikte kararda, haklı gerekçe değerlendirmesinde dikkate alınan husus,
sözleşmedeki temerrüt ve feshe ilişkin hükümlerin korunup korunmaması değil, A&A’ya
ret cevabı vermek için neden 01.08.2013 tarihinin beklendiği noktasında
yoğunlaşmaktadır. Savunmada dile getirilen iki gerekçe, KILAVUZ kapsamında mal
vermenin reddinde haklı gerekçe olarak nitelendirilebilecek haller arasında yer
almamaktadır. Nitekim KILAVUZ’un 48. paragrafında, sözleşme yapma talebinde
bulunan teşebbüsün ticari kredibilitesinin olmaması, arzın kapasite sınırlarına bağlı
olarak geçici olarak ya da tamamen durdurulması, çeşitli güvenlik gerekliliklerinin
karşılanamaması gibi hususlar nesnel gereklilik olarak belirtilmiştir. Buna ek olarak 49.
paragrafta hâkim durumda bulunan teşebbüsün, rakipleriyle sözleşme yapması halinde
yaptığı yatırımları karşılamaya yetecek bir getiri elde edemediği, yatırımlarını devam
ettirmek için redde konu unsurdan belirli bir süre sadece kendisinin yararlanması
gerektiği, aksi takdirde yatırım güdüsünün olumsuz etkileneceği yönündeki iddialarının
ise etkinlik savunması bağlamında değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Taraf
vekillerinin haklı gerekçe savunmalarının KILAVUZ’da sayılan koşullarla örtüşmediği
görülmektedir.
(274) Taraflarca yapılan savunmalarda, CONGRESIUM'un A&A'yı oyalamasının söz konusu
olmadığı iddia edilmiştir. Ancak haklı gerekçe teşkil edebilecek hallerin varlığı halinde
bile A&A’nın talebinin makul bir sürede reddedilmeyerek sanki yer tahsisi sağlanmak
isteniyor gibi 01.08.2013 tarihine kadar oyalanması iyiniyetli bir davranış olarak kabul
edilemeyecektir.
(275) Kararın ilgili bölümünde açıklandığı üzere, 27.06.2013 tarihinde (…..)’nun
CONGRESIUM’a sözleşme hükümlerinin değiştirilmemesine dair gönderdiği görüş
üzerine A&A’ya 01.08.2013 tarihine kadar herhangi bir cevap verilmediği görülmektedir.
Bu davranışın neden kaynaklandığına dair ikinci yazılı savunmada herhangi bir açıklık
bulunmamaktadır. Üçüncü yazılı savunmada A&A'nın güvenilirliği tartışmalı bir şirket
aracılığıyla sahte fuar talebinde bulunduğu ve son olarak ise A&A'nın aslında
01.08.2013 tarihinden daha önce CONGRESIUM'un sözleşme yapmamaya yönelik
iradesinden haberdar olduğu ve dolayısıyla 01.08.2013 tarihine kadar oyalanmasının
söz konusu olmadığı belirtilmiştir. Üçüncü yazılı savunmada, A&A'nın ilk fuar talebinin
10-17.03.2014 ve diğerinin ise 01-07.04.2014 tarihlerine ilişkin olduğu, 10-17.03.2014
tarihi için gerçekleştirmiş olduğu rezervasyonun, Şah Fuarcılık adında yapıldığı ve
GLEX'in pazarda faaliyet göstermesini engellemeye yönelik bir rezervasyon olduğu,
diğer bir ifade ile A&A’nın 2014 yılı için yalnızca 01-07.04.2014 tarihi için müzakerelerde
bulunduğu ve GLEX'in pazara girişini, GLEX'in fuar gerçekleştirebileceği diğer bir tarih
olan 10-17.03.2014 tarihinde başka bir fuar düzenleneceği izlenimi yaratarak yapay bir
şekilde engellemek istediği belirtilmektedir.
(276) Öte yandan tarafların dile getirdikleri “CONGRESIUM’un A&A’nın tahsisi taleplerini
reddetme niyeti yoktur” yönündeki beyanla ret eyleminde kötü niyet bulunmadığı ve
haklı gerekçelerinin olduğu yönündeki iddialar çelişmektedir.
(277) Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda, taraf vekillerinin haklı gerekçenin
bulunduğu ve CONGRESIUM’un A&A’yı oyalamadığı yönündeki savunmalarına itibar
edilmemesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
16-35/604-269
67/69

I.4.3.5. Aşırı Fiyatlamaya İlişkin Savunma ve Değerlendirmesi
(278) Tarafların aşırı fiyatlamaya ilişkin savunmasında, aşırı fiyatlamanın kötüye kullanma hali
teşkil edebilmesi için tekel gücüne yaklaşan bir zorunlu unsur niteliği arandığı, ancak
CONGRESIUM’un hakim durumda bile olmadığı, aşırı fiyatlama davranışının
belirlenebilmesi için hem Kurul kararlarında hem de AB hukukunda belirtildiği üzere
birçok kriterin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, CONGRESIUM’un pazara
girmesinden bu yana zarar ettiği dolayısıyla aşırı fiyatlamadan bahsedilemeyeceği,
piyasada faaliyet gösteren birçok teşebbüsün bulunduğu, tekele yaklaşan bir hakim
durumun söz konusu olamayacağı, pazara giriş engelinin bulunmadığı, piyasada
faaliyet gösterme potansiyeli bulunan firmaların bilgi asimetrisinden kaynaklı olarak
piyasa hakkında yeterli bilgiye sahip olamamaları gibi bir durumun mümkün olmadığı
dile getirilmiştir.
(279) Ayrıca taraflar savunmada, 14.08.2015 tarihinde TOBB tarafından güncellenen fuar
takviminde belirtildiği üzere A&A tarafından 04.11.2015 ve 08.11.2015 tarihleri arasında
ANFA’da bir uluslararası fuar düzenleneceği, dolayısıyla bu hususun da
CONGRESIUM’un hakim durumda olmadığını, pazarın oldukça rekabetçi olduğunu ve
CONGRESIUM’un A&A için vazgeçilmez olmadığını gösterdiğini dile getirmişlerdir.
Bunun yanı sıra Kurul'un geçmiş tarihli kararlarında da pazar gücünün
değerlendirilmesinde, teşebbüslerin sahip olduğu pazar paylarının istikrarlı olup
olmadığının da sorgulandığı, nitekim Kurul'un 28.04.2011 tarihli ve 11-26/493-150 sayılı
kararında da aynı değerlendirmeye yer verilmek sureti ile ilgili teşebbüslerin son beş
yıllık döneme ait pazar paylarının incelendiği, bu halde, CONGRESIUM soruşturma
konusu pazara henüz 2012 yılında girmiş iken, 2012 yılından günümüze geçen sürenin
hakim durumda olup olmadığının tespiti bakımından yeterli veri teşkil etmeyeceği ve bu
sebeple CONGRESIUM’un hakim durumda olmadığı iddia edilmiştir.
(280) Bunun yanı sıra farklı yıllarda aynı teşebbüse uygulanan fiyatların benzer olduğu,
oluşan farklılıkların da talep edilen hizmet ve kur artışı gibi etmenlere göre değişiklik
gösterdiği, CONGRESIUM’un uyguladığı fiyatların rakipleri ile kıyaslandığında dahi aşırı
fiyatlamadan bahsedilemeyeceği, zira CNR Expo Fuar Merkezi’nin uyguladığı fiyatlara
bakıldığında CONGRESIUM’un daha düşük fiyat uyguladığının görüleceği belirtilerek
CONGRESIUM’un herhangi bir aşırı fiyatlama davranışı içerisinde olmadığı ileri
sürülmüştür.
(281) Taraflar savunmalarında, kararda ulaşılan sonuçla paralel bir şekilde fiyat maliyet
karşılaştırmaları dikkate alındığında CONGRESIUM ve GLEX’in aşırı fiyatlama
yaptığından bahsetmenin mümkün olmadığını iddia etmiştir.
(282) Taraflar soruşturma heyetince yapılan, muadil fuar alanları ile kıyaslandığında
CONGRESIUM’un herhangi bir aşırı fiyatlama faaliyeti içerisinde olmadığına ilişkin
tespite katıldıklarını belirtmişlerdir.
(283) Bununla birlikte, GLEX açısından bir hâkim durum değerlendirmesi yapılmadığı; bu
nedenle GLEX’in fiyatlandırma politikalarının hangi saik ile inceleme konusu yapıldığının
anlaşılamadığı ifade edilmiştir.
(284) Öncelikle bu noktada Kurul’un önceki yaklaşımları ışığında hâkim durum
değerlendirmesi yapılmadan da kötüye kullanma değerlendirmesi yapılmasının sık
başvurulan bir yol olduğu belirtilmelidir. Karar kapsamında sonucu etkilemeyecek bir
değerlendirmenin yapılmamasının eksiklik olarak sunulması yerinde bulunmamaktadır.
16-35/604-269
68/69

(285) Öte yandan savunmada, GLEX’e ilişkin sağlanmış olan maliyet verileri dikkate
alındığında bir yanlış anlaşılma olduğunun görüldüğü belirtilmiştir. 08.03.2016 tarihinde
Kurum kayıtlarına sunulan bilgi istemine cevap dilekçesi kapsamında Kuruma sağlanan
maliyet bilgilerinin GLEX’in toplam maliyet bilgilerini yansıtmadığı yalnızca ANKAFF
fuarının maliyet kalemlerini yansıttığı dolayısıyla, Soruşturma Raporu'nun 235. paragrafı
kapsamında ANKAFF’ın kira bedeli dikkate alınarak yer verilen maliyetlerinin bir
kısmının toplam maliyetlerinden daha fazla olduğuna ilişkin değerlendirmenin doğru
olmadığı iddia edilmiştir.
(286) GLEX’in konuya ilişkin savunması makul kabul edilmekle birlikte, zaten aşırı fiyata ilişkin
değerlendirmelerin maliyet verilerinin sağlıklı olmadığı gerekçesiyle maliyet-fiyat
karşılaştırmasına dayanılarak yapılmamış olması; bunun yerine eşdeğer fuarların
günlük ortalama metrekare fiyatlarının karşılaştırılması yoluyla yapılmış olması
nedeniyle, savunmada belirtilen hususlar, değerlendirmede ve ulaşılan sonuçta
herhangi bir değişiklik yaratmayacaktır.
I.4.4. Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hâkim Durumun
Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik
(Yönetmelik) Kapsamında Değerlendirme
(287) 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Bu Kanun’un 4, 6 ve 7 nci
maddelerinde yasaklanmış davranışlarda bulunanlara, ceza verilecek teşebbüs ile
teşebbüs birlikleri veya bu birliklerin üyelerinin nihai karardan bir önceki mali yıl sonunda
oluşan veya bunun hesaplanması mümkün olmazsa nihai karar tarihine en yakın mali yıl
sonunda oluşan ve Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safi gelirlerinin yüzde
onuna kadar idarî para cezası verilir.” hükmü yer almaktadır.
(288) Bu bağlamda soruşturma tarafı teşebbüslerden CONGRESIUM’un mal vermenin reddi
suretiyle 4054 sayılı Kanun'un 6. maddesini ihlal ettiği kanaati oluştuğundan, söz
konusu teşebbüse 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrası ve ilgili
Yönetmelik hükümleri uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği; GLEX’in
soruşturma konusu eylemlerinin 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi kapsamında ihlal
teşkil etmediği sonucuna ulaşılmıştır.
(289) Bu çerçevede, CONGRESIUM’un mal vermenin reddi suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 6.
maddesini ihlal etmesi, Yönetmelik’in 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca
diğer ihlaller kategorisinde değerlendirierek aynı maddenin ikinci fıkrası çerçevesinde
teşebbüsün pazardaki gücü de dikkate alınarak temel para cezası %1,5 oranında
belirlenmiştir. Ceza Yönetmeliği’nin “Ağırlaştırıcı Unsurlar”a ilişkin 6. maddesi ve
“Hafifletici Unsurlar”a ilişkin 7. maddesi kapsamında ise değerlendirilebilecek herhangi
bir unsur tespit edilmemiştir. Bu kapsamda, anılan teşebbüse 2015 mali yılı sonunda
oluşan ve Kurul tarafından belirlenen yıllık gayri safi gelirlerinin takdiren %1,5’i oranında
idari para cezası verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
16-35/604-269
69/69

J.SONUÇ
(290) 15.06.2015 tarih, 15-26/293-M ve 05.08.2015 tarih, 15-33/483-M sayılı Kurul kararları
uyarınca yürütülen soruşturma ile ilgili olarak düzenlenen Rapor’a ve Ek Görüş’e,
toplanan delillere, yazılı savunmalara, sözlü savunma toplantısında yapılan
açıklamalara ve incelenen dosya kapsamına göre;
1- Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.’nin mal vermenin
reddi suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 6. maddesini
ihlal ettiğine,
2- Bu nedenle, 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrası ve “Rekabeti
Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun Kötüye
Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik”in 5. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası hükümleri uyarınca 2015 mali yılı
sonunda oluşan ve Kurul tarafından belirlenen yıllık gayri safi gelirlerinin takdiren
%1,5 oranında olmak üzere;
- Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar İşletmeciliği Merkezi A.Ş.’ye 268.042,77 TL
idari para cezası verilmesine,
3- GL Events Fuarcılık A.Ş.’nin soruşturma konusu eylemlerinin 4054 sayılı Rekabetin
Korunması Hakkında Kanun’un 6. maddesi kapsamında ihlal teşkil etmediğine,
dolayısıyla idari para cezası verilmesine gerek olmadığına,
OYBİRLİĞİ ile Ankara İdare Mahkemelerinde yargı yolu açık olmak üzere karar
verilmiştir.


Full & Egal Universal Law Academy