Rekabet Kurumu - Karar Sayı 16-07/136-61
Karar Dilini Çevir:
Rekabet Kurumu
Karar Sayısı: 16-07/136-61
Karar Türü: Rekabet İhlali
Konu: Unmaş Unlu Mamuller Gıda San. ve Tic. A.Ş.'nin nihai satış noktaları olan alıcılarla arasında yaptığı sözleşmeler aracılığıyla hakim durumunu kötüye kullanarak rakiplerinin faaliyetlerini zorlaştırdığı iddiası
Karar Tarihi: 02.03.2016

Rekabet Kurumu Başkanlığından,

REKABET KURULU KARARI

Dosya Sayısı : 2015-3-69 (Önaraştırma)
Karar Sayısı : 16-07/136-61
Karar Tarihi : 02.03.2016
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN, Fevzi ÖZKAN,
Doç. Dr. Tahir SARAÇ, Kenan TÜRK
B. RAPORTÖRLER: Cumhur Atalay HATİPOĞLU, Name AKÇA
C. BAŞVURUDA
BULUNAN : - Doygun Gıda San. ve Tic. Dağıtım A.Ş.
Temsilcisi Av. Selçuk DONAT
Perpa Ticaret Merkezi A Blok Kat:9 No:1166 Şişli/İstanbul
D. HAKKINDA İNCELEME
YAPILANLAR : - Unmaş Unlu Mamuller Gıda San. ve Tic. A.Ş.
Yukarı Dudullu Organize Sanayi Bölgesi 2. Cad. No:25 34775
Ümraniye/İstanbul
(1) E. DOSYA KONUSU: Unmaş Unlu Mamuller Gıda San. ve Tic. A.Ş.'nin nihai satış
noktaları olan alıcılarla arasında yaptığı sözleşmeler aracılığıyla hakim durumunu
kötüye kullanarak rakiplerinin faaliyetlerini zorlaştırdığı iddiası.
(2) F. İDDİALARIN ÖZETİ: Doygun Gıda San. Tic. Dağıtım A.Ş. (DOYGUN) tarafından
özetle; Unmaş Unlu Mamuller Gıda San. ve Tic. A.Ş.’nin (UNMAŞ) paketli ekmek
pazarında hakim durumda olduğu ve bu hakim durumunu; kendi müşterileri (satış
noktaları) ile münhasır anlaşmalar yaparak, rakip markalı ürünleri satmamaları
yönünde müşterilerine baskı uygulayarak, çeşitli teşviklerle kendi ürünlerini satmaları
konusunda rakiplerinin müşterilerini ayartarak kötüye kullandığı iddia edilmektedir.
UNMAŞ’ın nihai satış noktaları ile akdetmiş olduğu münhasır sözleşmelerin,
sağlayıcının ilgili pazarda %40’ın üzerinde paya sahip olması ve söz konusu
anlaşmaların rekabeti dışlayıcı amaç taşıması nedeniyle 2003/3 ve 2007/2 sayılı
Rekabet Kurulu Tebliğleri ile Değişik, Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği
(2002/2 sayılı Tebliğ) kapsamında tanınmış olan grup muafiyetinden faydalanmadığı
ifade edilmekte ve bu durumun 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un
(4054 sayılı Kanun) 4. ve 6. maddelerini ihlal ettiği gerekçesi ile inceleme başlatılması
ve aynı kanunun 9. maddesi uyarınca rekabetin tesis edilmesi için kaçınılması gereken
davranışları bildirir bir geçici tedbir kararının verilmesi talep edilmektedir.
(3) G. DOSYA EVRELERİ: Kurum kayıtlarına 09.11.2015 tarihinde giren başvuru üzerine
hazırlanan 24.11.2015 tarihli İlk İnceleme Raporu, 02.12.2015 tarihli Kurul
toplantısında görüşülmüş ve 15-42/706-M sayı ile 4054 sayılı Kanun 40. maddesinin
birinci fıkrası uyarınca UNMAŞ hakkında önaraştırma yapılmasına karar verilmiştir.
Anılan karar uyarınca düzenlenen 25.02.2016 tarih ve 2015-3-69/ÖA sayılı
Önaraştırma Raporu görüşülerek karara bağlanmıştır.
(4) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda; UNMAŞ’ın ilgili pazarda hakim durumda
olmadığı, şikâyet konusu faaliyetlerinin hâkim durumun kötüye kullanılması olarak
değerlendirilemeyeceği, nihai satış noktalarına yönelik uygulamalarının 2002/2 sayılı
16-07/136-61
2/18

Tebliğ kapsamında olduğu, 4054 sayılı Kanun’da öngörülen koşullar
gerçekleşmediğinden geçici tedbir talebinin reddedilmesi gerektiği ifade edilmektedir.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. Hakkında Önaraştırma Yapılan Taraf: UNMAŞ
(5) 1990 yılında kurulan UNMAŞ; her türlü paketlenmiş ekmek, kraker, kek dâhil olmak
üzere, un ile üretilen çeşitli ürünlerin üretimi, dağıtımı ve pazarlaması alanında faaliyet
göstermektedir. Şirketin UNO markalı; “Klasik”, “Premium”, “Sofra”, “Büyümek”, “Denge
Light”, “Fırından”, “Pastaban”, “Tuzlu Atıştırmalık” ve “Tatlı Atıştırmalık” ürün grupları
altında geniş bir ürün yelpazesi bulunmakta olup, hâlihazırda Türkiye çapında 81 ilde
(…..) sıcak satış noktasına dağıtım gerçekleştirmektedir.
I.2. İddiaların Özeti
(6) Şikâyetçi DOYGUN tarafından indirim (discount) mağazası zincirlerinin kendi özel
markaları ile satış yapmalarının paketli ekmek üreticilerinin bu zincirlere satış
yapamaması sonucunu doğurduğu, bu nedenle indirim mağazalarının paketli ekmek
satışlarının ilgili ürün pazarı tanımının dışında bırakılması gerektiği ifade edilmektedir.
Bu şekilde yapılan bir değerlendirmede Nielsen Araştırma Hizmetleri Ltd. Şti. (Nielsen)
verilerine göre UNMAŞ’ın paket ekmek pazarında hakim durumda olduğu iddia
edilmektedir. UNMAŞ’ın hakim durumunu kötüye kullanarak piyasada rekabeti ortadan
kaldırıcı uygulama ve davranışlarda bulunduğu ileri sürülmektedir.
(7) UNMAŞ’ın kötüye kullanma olarak nitelendirilebilecek davranışları örnek olarak şu
şekilde sıralanmıştır. UNMAŞ hem kendi müşterilerine UNO markasının dışında satış
yapma yasağı dayatmakta hem de ilgili piyasadaki rakip teşebbüslerin müşterilerini
ayartmaya çalışmaktadır. Fason üretim yoluyla oluşturulmasına katkı sağladığı yeni
markaların kendi ürününden ucuza satılmasına, bir nevi maliyetin altında satış
yapılmasına izin vererek uzun vadede daha fazla kar elde etmeyi hedeflemekte ve bu
şekilde piyasayı rakiplerine kapatmaktadır. Anlaşmalı olduğu Altun Gıda İhtiyaç
Tüketim Maddeleri İnşaat San. ve Tic. A.Ş.’nin (ALTUN) (HappyCenter) “Sweat”,
Özkuruşlar Gıda San. Tic. A.Ş.’nin (ÖZKURUŞLAR) ve Özen Alışveriş Hizmetleri
A.Ş.’nin (ÖZEN) (Onur Marketleri) “Tazepan” ürünlerinin UNMAŞ’ın fason ürettiği
ürünler olduğu ve UNMAŞ’ın baskısı ile bu marketlerin DOYGUN'un ürünlerini
satmadığı, Veltaş Gross Market, Formula Market, Depo Market Türkan Erkalma, Üretici
Gıda Ltd.Şti., Kocamanlar Süpermarket’in ise DOYGUN ile olan anlaşmasını sona
erdirip sadece UNMAŞ’ın mallarını satmaya karar verdiği dile getirilmektedir.
Şikayetçiye göre bu karara UNMAŞ’ın baskısı sebebiyet vermiş olup UNMAŞ’ın
baskılarından ötürü; Çağrı Marketleri’nde, Snowy Marketleri’nde ve Mopaş
Marketleri’nde sadece UNMAŞ ve İstanbul Halk Ekmek (İHE) ürünleri satılmaktadır.
(8) İlgili piyasada marketler ve bakkallar ile anlaşma yapılırken; market ve bakkallara hava
parası, depozito, çeşitli promosyon ürünler verilerek anlaşmaların yapıldığı, pazarda
geçiş maliyetlerinin yüksek olduğu, dağıtım kanalında bulunan teşebbüslerin tanınmış
olması dolayısıyla UNMAŞ'ın ürünlerini tercih ettiği bu nedenle dağıtım kanalında
bulunan teşebbüsleri başka sağlayıcılarla çalışmaya yönlendirmenin oldukça maliyetli
olduğu, UNMAŞ’ın da bu yöntemleri kullanarak piyasadaki rakipleri ile özellikle de
DOYGUN ile olan rekabeti sadece sınırlamakla kalmayıp tamamen yok ettiği, rakibini
piyasa dışına iterek piyasada monopolleşme yaratma gayreti içine girdiği ve bu
eylemlerinin fiili kapamaya sebebiyet verdiği hususları ayrıca sıralanmaktadır.
(9) Buna ilaveten UNMAŞ’ın dışlayıcı faaliyetlerinin Kurul’un vermiş olduğu 17.05.2011
tarih ve 11-31/632-199 sayılı kararında tespit edildiği ancak UNMAŞ’ın hakim durumda
16-07/136-61
3/18

olmadığı gerekçesiyle 2002/2 sayılı Tebliğ ile sağlanan grup muafiyetinden
faydalandığının ifade edildiği belirtilmiştir. Şikayetçiye göre, UNMAŞ’ın nihai satış
noktaları ile akdettiği münhasır sözleşmeler, anılan teşebbüsün ilgili pazarda %40’ın
üzerinde paya sahip olması ve söz konusu anlaşmaların rekabeti dışlayıcı amaç
taşıması nedeniyle 2002/2 sayılı Tebliğ tarafından sağlanan muafiyetten
faydalanamayacak olup UNMAŞ hakim durumda olmasa bile, gerçekleştirmiş olduğu
eylemler rekabeti sınırlar niteliktedir. Bu durumun en doğru şekilde tespit edilebilmesi
için şikayetçi tarafından, endüstriyel üretim yöntemi ile üretilen paketlenmiş ekmeğin
coğrafi piyasasının tüm Türkiye'yi kapsayacak şekilde geniş olduğu ancak belediye
iştiraki olan kuruluşlar için ayrı bir değerlendirme yapılmasının gerektiği, belediye
iştiraki olan kuruluşların üretimini yapmış olduğu paketlenmiş ekmekle diğer üreticiler
tarafından üretimi yapılan paketlenmiş ekmeğin hem nitelik hem de tüketiciye ulaşması
yönünden ikame edilebilir veya değiştirilebilir olarak kabul edilemeyeceği ileri
sürülmektedir. Bu kapsamda belediye iştiraki ve ucuzluk marketlerinin dışında kalan
teşebbüslerin piyasaya arz etmiş olduğu paketlenmiş ekmeğin, bilinçli ve üst gelir
grubuna hitap ettiği, çeşitli pazarlama ve maliyet avantajları karşısında, bu
teşebbüslerin arz etmiş olduğu ekmek fiyatının da belediye iştiraki kuruluşlarda ve
ucuzluk marketlerinde yer alan paket ekmekten yüksek olduğu değerlendirilmektedir.
BİM Birleşik Mağazaları A.Ş. (BİM), A101 gibi ucuzluk (discount) marketlerinin kendi
ürünlerini sattığı, UNMAŞ’ın, DOYGUN'un veya diğer markaların buralara mal
satamadığı dolayasıyla bu marketlerde rekabet olmadığı bu nedenle rekabet ortamının
doğru bir şekilde ortaya konulabilmesi için ilgili ürün pazarının "ucuzluk marketleri
dışında kalan bakkal, market veya süpermarketlerde satılan paketlenmiş ekmek
piyasası" şeklinde belirlenmesinin gerektiği hususlarının göz önünde tutulmasının
gerektiği ileri sürülmektedir. Sonuç olarak UNMAŞ hakkında soruşturma başlatılması
ve anılan teşebbüsün eylemlerine son verilmesi için geçici tedbir getirilmesi talep
edilmiştir.
I.3. İlgili Pazar
I.3.1. Sektöre İlişkin Bilgiler
(10) Buğday ununa su, tuz ve maya katılmasının ardından bu karışımın mayalanmaya
bırakılması ve pişirilmesi ile elde edilen klasik ekmek, halen toplumumuzda tüketilen
başlıca ekmek türüdür. Ülkemizde klasik ekmek üreten 40.000’in üzerinde fırının büyük
kısmını küçük işletmelerin oluşturduğu görülmektedir. Klasik ekmeğin üretimini, üretim
teknolojisi bakımından; geleneksel üretim ve endüstriyel üretim olarak ikiye ayırmak
mümkündür.
(11) Geleneksel üretim, yukarıda da ifade edildiği üzere 40.000’i aşkın küçük çaplı fırın
bünyesinde gerçekleştirilmekte, bu fırınlardaki üretim büyük oranda beyaz buğday
unundan yapılan ekmekle sınırlı olmaktadır. Endüstriyel üretim ise ekmeğin yüksek
kapasite ile üretimini sağlamakta, yeni teknolojilerin uygulanmasına, işbölümünün
artmasına, uzmanlaşmaya imkân tanımaktadır. Bir başka deyişle, yüksek kapasite ve
düşük maliyet ile ölçek ekonomilerinin pozitif etkilerinden faydalanma ve uzmanlaşma
sayesinde daha ucuz, daha hijyenik ve daha geniş bir ürün yelpazesi ortaya
çıkmaktadır.
(12) Endüstriyel ekmek üretim teknolojileri ile klasik ekmeğin yanı sıra çeşitli katkı maddeleri
ihtiva etmek suretiyle zenginleştirilmiş “çeşit ekmek” de üretilebilmektedir. Türk Gıda
Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği’nin 5. maddesinde göre, klasik ekmek
dışındaki çeşit ekmeğin ambalajlanarak piyasaya sunulması gerekmektedir.
16-07/136-61
4/18

(13) Endüstriyel paketli ekmek üreticilerini genel olarak; UNMAŞ, UNTAD, KARMEZ, Halk
Ekmek gibi markalaşmış endüstriyel üreticiler ile bölgesel ya da yerel üretim yapan
endüstriyel üreticiler olarak iki grupta incelemek mümkündür. Bunlar, ürünlerini yerel ve
ulusal perakende zincirleri ile bakkal ve büfe gibi küçük satış noktaları üzerinden
tüketiciye ulaştırmaktadır.
(14) Diğer taraftan, piyasadaki diğer önemli oyucu grubu indirim marketleridir. Kendi özel
markalı (private label) ürünlerini fason ürettirerek diğer markalardan daha düşük fiyatla
satış yapma prensibine dayalı faaliyette bulunan indirim market zincirleri paketli ekmek
satışlarını da özel markaları ile gerçekleştirmektedir. Örneğin BİM “Ekmecik” markası
ile A101 ise “Nimet” markası ile paketli ekmek satışı yapmaktadır.
I.3.2. İlgili Ürün Pazarı
(15) Hakkında önaraştırma yürütülen UNMAŞ paketli ekmek üretiminde bulunmaktadır.
Türkiye’de ekmek üretimine ilişkin esaslar temel olarak 29.12.2011 tarih ve 28157 (3.
mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan "Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği"ne göre
hazırlanan 2012/2 sayılı Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği (Tebliğ)
ile düzenlenmiştir.
(16) Söz konusu Tebliğ’de ekmek ve ekmek çeşitlerinin tanımının yapıldığı ve bu ürünlerin
özelliklerinin belirlendiği görülmektedir. Tebliğ’in Kapsam başlıklı 1. maddesinde dikkati
çeken husus ekmek ve ekmek çeşitleri kavramlarının ayrı ayrı ifade edilmiş olması ve
bu ayrımı destekler şekilde aynı Tebliğ’in 4. maddesinde bu kavramların ayrı tanımlara
bağlanmış bulunmasıdır. Nitekim “ekmek” kavramı, yalnızca buğday unundan yapılan
ürünler için kullanılmaktayken "ekmek çeşitleri" buğday ununa diğer tahılların ve hatta
çeşnilerin katılması ile ortaya çıkan ürünleri tanımlamak için kullanılmıştır.
(17) Çeşit ekmek; Tebliğ’in 4. maddesi (a) bendindeki ekmek tanımında içeriği belirlenmiş
olan ekmek karışımına, diğer tahıl unları, soya unu, patates unu, süt tozu, peynir altı
suyu, bitkisel yağ, buğday kepeği, susam, tahin, ceviz, zeytin ve benzeri maddeler
katılarak tekniğine uygun ve çeşitli şekillerde yapılan ürünler olarak tanımlanmıştır.
Tebliğ’in devamında ekmek ve çeşit ekmeklerin taşıması gereken dış ve iç özellikler
sıralanmış, ayrıca bu Tebliğ kapsamında yer alan ürünlerin Türk Gıda Kodeksi
Yönetmeliği’nin “Gıda Katkı Maddeleri” bölümünde yer alan hükümlere uygun olması
gerektiği belirtilmiştir.
(18) Tebliğ’de paketli ekmek ile açıkta satılan ekmek arasında açık bir ayrıştırmaya
gidilmediği görülmektedir. Ayrıca, ekmek üretiminde geleneksel ve endüstriyel yöntem
kavramları ifade edilmişse de bunların tanımına yer verilmemiştir. Ancak, geleneksel ve
endüstriyel üretim ayrımının ekmek üretiminde kullanılan teknoloji bakımından ortaya
çıktığını ifade etmek mümkündür.
(19) Bu noktada belirtmek gerekir ki, klasik ekmekte olduğu gibi diğer ekmek çeşitlerinin de
geleneksel ve endüstriyel yöntemlerle üretilmesi mümkündür. Nitekim geleneksel
fırınlarda da farklı tahıl karışımlarından ve çeşnilerden oluşan ekmek üretimi yapıldığı
görülmektedir. Endüstriyel üretimin farkı, kullanılan teknolojinin ekmeğin ömrünü
uzatabilecek ve yüksek hacimde üretime imkân sağlayacak nitelikte olmasıdır. Bunun
yanı sıra, içerdiği otomasyon ile endüstriyel üretimin daha sıhhi koşullarda üretime
imkân verdiği belirtilmektedir.
(20) Klasik ekmek ile çeşit ekmek arasındaki en önemli fark, klasik ekmeğin gramaj ve
fiyatlandırma bakımından tabi olduğu sınırlamalar nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Zira
Tebliğ’in 5. maddesine göre, klasik ekmek asgari 200 gram ağırlıktan başlayarak 50’
şer gram artırılmak suretiyle piyasaya sunulabilmektedir. Anılan maddenin devamında
16-07/136-61
5/18

çeşit ekmekler için istisna tanınarak paketlenmiş ekmeklerin ağırlıkları bakımından
muhtelif ağırlıklarda piyasaya sunulması mümkün kılınmıştır.
(21) Fiyatlandırma yönünden farklılığa bakıldığında, klasik ekmek fiyatının Tebliğ’deki
gramaja ilişkin hüküm çerçevesinde regüle edildiği, gramaj bazında fiyat üst sınırı
belirlendiği anlaşılmaktadır. Ekmek üreticilerinden Esnaf ve Sanatkârlar Odalarına
bağlı olan esnaf niteliğindeki işletmelerin 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek
Kuruluşları Kanunu’nun 62. maddesine göre belirlenen azami fiyatlara uymaları
gerekmektedir. Ticaret ve sanayi odalarına kayıtlı tacir ve sanayici niteliğindeki
işletmeler ise, 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar
Kanunu’nun (5174 sayılı Kanun) 12. maddesi ve bu maddeye dayanarak çıkarılan
“Tacir ve Sanayiciler Tarafından Üretilen Mal ve Hizmetlerin Azami Fiyat Tarifelerinin
Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde belirlenen azami satış
fiyat tarifesine uymak durumundadır.
(22) Paketli ekmekler açısından, Tebliğ’deki gramaja ilişkin hükmün çeşit ekmeklere
uygulanmaması nedeniyle üreticilerin gramaja ve dolayısıyla yetkili mercilerce
belirlenen fiyat tarifelerine uyma zorunluluğu bulunmamaktadır. Söz konusu üreticiler,
kendi ticari kararları doğrultusunda fiyatlama politikaları oluşturabilmektedir. Bu
nedenle, genellikle paketli ekmeğin fiyatının klasik ekmekten daha yüksek olduğunu
ifade etmek mümkündür. Bu çerçevede, paketlenmiş çeşit ekmek ile klasik ekmeğin;
raf ömrü ve tazelik, içeriğinde kullanılan un ve muhteviyat, hijyen standartları, ürün
gramajı ve azami fiyat tarifesine tabi olup olmama bakımlarından birbirinden farklılaştığı
anlaşılmaktadır.
(23) Bu noktada, şikâyetçi DOYGUN’un ilgili ürün pazarı tanımlanırken BİM ve A101 gibi
zincir indirim mağazalarında yapılan paketli ekmek satışlarının dikkate alınmaması
gerektiği yönündeki iddiasına değinmek gerekmektedir. DOYGUN tarafından, BİM ve
A101’in paketli ekmek satışlarının fason olarak ürettirdikleri kendi özel markalarının
satışından ibaret olduğu, başka bir markanın satışını gerçekleştirmedikleri, UNMAŞ ve
DOYGUN gibi endüstriyel üreticilerin BİM ve A101 gibi perakende zincirlere ürün
satamaması nedeniyle, pazarın bu kısmı bakımından rekabetten söz edilemeyeceği,
bu nedenle ilgili ürün pazarı tanımlanırken indirim mağazalarında yapılan paketli ekmek
satışlarının hariç tutulması gerektiği iddia edilmektedir.
(24) Ne var ki, tüketici bakımından fiyatı, kullanım amaçları, fiziksel özellikleri ve nitelikleri
bakımından aynı sayılan ya da yüksek ikame edilebilirliği olan mal ve hizmetlerden
oluşan pazarın dikkate alınması gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, ilgili ürün pazarı
tanımlanırken göz önünde bulundurulan talep ikamesi, tüketici tercihleri temelinde
değerlendirilmektedir. Tüketiciler bakımından zincir marketlerden alınan ile indirim
marketlerinden alınan paketli ekmeğin ikame edilemeyeceğini ileri sürmek eldeki
verilerle mümkün görünmemektedir. Farklı bir alt pazar tanımlanmasını gerektirecek
selektif bir nitelik arz etmeyen paketli ekmek ürünlerinin, Tebliğ ile sınırları çizilen
ayrımdan daha öte bir sınıflandırmaya tabi tutulamayacağı, bu nedenle, fason üretim
ile kendi özel markalarının satışını yapan BİM ve A101 gibi indirim marketlerinin paketli
ekmek satışlarının da pazara dâhil edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.
(25) Dolayısıyla ilgili ürün pazarı “paketli çeşit ekmek pazarı” şeklinde belirlenmiştir.
I.3.3. İlgili Coğrafi Pazar
(26) UNMAŞ’tan edinilen bilgilerde, ekmek dağıtımında bölge bazında ve satış noktalarının
potansiyeline göre belirlenen ziyaret aralıklarıyla “rut planları” belirlendiği, bu planın
dağıtım elemanın bir günde ziyaret etmesi gereken satış noktalarının sırasını ve
listesini gösterdiği, günlük olarak üretilen ekmeklerin fabrikalardan veya sevk
16-07/136-61
6/18

depolarından sabahın erken saatlerinde dağıtım kamyonlarına yüklendiği ve “rut
planları”na göre dağıtımın gerçekleştirildiği, bu şekilde yapılan dağıtıma “sıcak satış”
adı verildiği, fabrikaya uzak bölgelerde sevk depoları bulunduğu, fabrikalardan bu
depolara ürün nakledildiği ve bu depolardan dağıtımın gerçekleştirildiği, dağıtım
yapılan coğrafyanın; bölgenin fiziksel yapısı ve ulaşım olanakları, paketli ekmek satış
potansiyeli, nüfusu, dağıtım maliyetleri ve merkezi olarak anlaşılan perakende
zincirlerin şube yerleri gibi unsurlardan etkilendiği anlaşılmaktadır.
(27) Bunun yanı sıra DOYGUN, ucuzluk marketleri dışında kalan bakkal, market veya
süpermarketlerde satılan paketlenmiş ekmek piyasasının büyük bölümünü İstanbul
ilinin oluşturduğu, DOYGUN’un İstanbul dışında faaliyet gösterebilmesinin üretim
tesislerinin çoğalmasını ve bu doğrultuda ticari faaliyetlerin büyümesini gerektirdiği
yönünde bilgiler sunmuştur.
(28) Taraflardan elde edilen bilgiler, paketli ekmek arzı bakımından bir bölgesellik olduğu
yönünde ipuçları vermektedir. Diğer taraftan, tüketicilerin ekmek ihtiyaçlarını
bulundukları il sınırları içinde karşılamayı tercih edeceklerini ifade etmek mümkündür.
(29) Bu dosya özelindeki ilgili pazar tanımı, hakkında önaraştırma yürütülen UNMAŞ’ın
hakim durumda olup olmadığının belirlenmesi bakımından önem arz etmektedir. Ancak
ilgili coğrafi pazarın dar veya geniş tanımlanmış olması değerlendirme sonucunu
etkilemeyeceğinden işbu dosya özelinde-ilgili coğrafi pazar, “Türkiye Cumhuriyeti”
olarak tanımlanmıştır.
I.4. Elde Edilen Bilgi ve Belgeler
(30) Dosya kapsamında 02.02.2016 tarihinde UNMAŞ’ta yerinde inceleme yapılmış,
UNMAŞ ve DOYGUN’dan bazı bilgi ve belgeler talep edilmiştir. Ayrıca başvuruda ismi
geçen teşebbüslerden, ALTUN, ÖZKURUŞLAR, ÖZEN, İHE ve BİM’den bilgi/belge
talebinde bulunulmuştur. Teşebbüslerden gelen cevabi yazılar Kurum kayıtlara girmiştir.
I.4.1. Yerinde İncelemede Elde Edilen Belgeler
(31) UNMAŞ’tan yerinde incelemede alınan belgelere aşağıda yer verilmektedir:
(32) U.Ş. ve KİM Grup’tan C.E. arasında geçen 28.01.2016 tarihli e-posta yazışmasına
aşağıda yer verilmektedir:
“(…..) bey merhaba, Son görüşmemizdeki yıllık anlaşma şartları taleplerinize karşılık,
sunabileceğimiz teklifleri aşağıda bilgilerinize sunuyorum. İyi çalışmalar.
(…..) (…..)
(…..) (…..)
(…..) (…..)
(…..) (…..)
(…..) (…..)
(…..)
(…..) (…..)
(…..)
(…..) (…..)
(…..)
(…..) (…..)
(…..)
(…..)
(…..) (…..)
(…..) (…..)
(…..) (…..)
16-07/136-61
7/18

(…..) (…..)

…..(TİCARİ SIR)…..

1) (…..) (elektronik postanın ekindeki MS excel dosyasında sarı ile işaretlenen
ürünlerin DOYGUN’a ait olduğu, İHE ürünleri için herhangi bir işaretleme
yapılmadığı görülmüştür)

• …..(TİCARİ SIR)…..

(33) B. S. ve Y. T. arasında geçen 23.01.2016 tarihli e-posta yazışmasına aşağıda yer
verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

(34) İ. A. ve H. K. arasında geçen, Carrefour Express aksiyon toplantı notlarına ilişkin
13.01.2016 tarihli elektronik postalar aşağıdaki gibidir:
“(…..) Bey & (…..) merhaba,
Bugün yaptığımız Carrefour Express aksiyon toplantı notları aşağıdaki gibidir…
Genel;

…..(TİCARİ SIR)…..

(35) B. S. ile U. Ş. arasında geçen mağaza aksiyonlarına yönelik 12.01.2016 tarihli e-
postalara aşağıda yer verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

(36) E. A. ile Orta Anadolu Satış arasında gerçekleştirilen 18.01.2016 tarihli yazışmaya
aşağıda yer verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

(37) Ö. Z. ve H. A. arasında geçen 11.01.2016 tarihli yazışmalara aşağıda yer verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

(38) İ. H. K. ve D. N. arasında geçen 02.07.2013 tarihli yazışmalara aşağıda yer
verilmektedir:
“Bu bilgi mailini okuduktan sonra silmenizi rica ederim.
İyi çalışmalar.
(…..).
Bilginize sunarım…”
(39) E. P. ve Ç. P. arasında geçen 19.01.2016 tarihli yazışmaya aşağıda yer verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..



16-07/136-61
8/18

Arif Merhaba,

…..(TİCARİ SIR)…..

(40) U. Ş. ve D.A. arasında geçen 29.01.2016 tarihli yazışmaya aşağıda yer verilmektedir:

…..(TİCARİ SIR)…..

Merhaba,

…..(TİCARİ SIR)…..


Didem hanim

…..(TİCARİ SIR)…..

(41) O. E. ve K. A. arasında geçen 24.01.2015 tarihli yazışmaya aşağıda yer verilmektedir:

…..(TİCARİ SIR)…..

(42) O. E. ve A. Ö. arasında geçen 15.01.2015 tarihli yazışmaya aşağıda yer verilmektedir:
(…..)
(43) H. K. ve D. A. arasında geçen 12.06.2015 tarihli yazışmaya aşağıda yer verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

(44) C. Ö.’den U. Ş. ve pazarlamaya gönderilen 18.08.2015 tarihli e-postaya aşağıda yer
verilmektedir:
…..(TİCARİ SIR)…..

I.4.2. UNMAŞ’tan Edinilen Bilgiler
(45) UNMAŞ’tan elde edilen bilgilere göre, İstanbul’da paketli ekmek dağıtımı yapan
teşebbüsler UNMAŞ, DOYGUN, İHE, UNTAD, KARMEZ, UNDANO, EKMECİK (BİM),
ve NİMET (A101)’tir. UNMAŞ’a göre, geleneksel üreticiler ile endüstriyel üreticiler
arasındaki temel fark ürünün raf ömrü ve tüketiciye arz yöntemi olup geleneksel
üreticiler de paketli ekmek üretip dağıtabilir, ancak bu endüstriyel üreticilere göre daha
sınırlı bir bölgede gerçekleştirilebilir. Türkiye’deki unlu mamul pazarının toplam
büyüklüğünün 35 milyar TL olduğunu, bu hacmin yalnızca %1,5 oranındaki bölümünün
paketli ekmek satışlarından oluştuğunu ifade eden teşebbüs paketli ekmek pazarındaki
üretici paylarının Nielsen verilerine dayandığını, bu verilerin piyasanın önemli bir
oyuncusu olan İHE’nin yalnızca yerel ve ulusal perakende zincirler aracılığıyla yaptığı
satışları yansıttığını, İHE’nin kendi büfelerinde yaptığı satışları kapsamadığını
belirtmektedir. Ayrıca, son yıllarda hızla yaygınlaşan market içi fırınlarda üretilip paketli
ekmek reyonlarında arz edilen paketli ürünlerin de Nielsen verilerine yansımadığı,
16-07/136-61
9/18

ancak bu tür ürünlerin bulundukları satış noktalarında paketli ekmek üreticilerinin
markaları bakımından önemli rekabet unsurları olduğu bilgisi verilmektedir.

I.4.3. DOYGUN’dan Edinilen Bilgiler
(46) DOYGUN tarafından verilen bilgilerde son üç yıldaki pazar payı değişimlerine
bakıldığında DOYGUN’un 2013 yılında yakaladığı büyüme hızının, 2014 yılının son
çeyreğinden itibaren UNMAŞ’ın şikayet konusu edilen uygulamaları nedeniyle durduğu
ve hatta DOYGUN’un Türkiye çapındaki ve İstanbul özelindeki pazar payında hızlı bir
azalma meydana geldiği ifade edilmektedir. UNMAŞ’ın, 4054 sayılı Kanun’a aykırı bir
şekilde DOYGUN’u piyasadan silmeye yönelik politikasının en şiddetli olarak İstanbul
ilinde hissedildiği, ucuzluk marketleri dışında kalan bakkal, market veya
süpermarketlerde satılan paketlenmiş ekmek piyasasının büyük bölümünü bu ilin
oluşturduğu ileri sürülmektedir.
(47) DOYGUN’un İstanbul dışında faaliyet gösterebilmesi için üretim tesislerinin çoğalması
ve bu doğrultuda ticari faaliyetlerin büyümesinin gerektiği, ancak UNMAŞ’ın
uygulamaları nedeniyle DOYGUN’un İstanbul dışında ticari büyüme imkanını
düşünemez duruma geldiği dile getirilmektedir. DOYGUN’un başka bir coğrafi bölgede
çalışabilmesi için o bölgeye haftada en az 3-4 kamyon ürün satışı yapılabilecek
potansiyele sahip olması ve bölgedeki ulusal zincirlerin şube sayısının çok olması
gerektiği, ayrıca orada bulunan ülke çapındaki market zincirlerine mal satılabilmesinin
gerektiği, fakat UNMAŞ’ın bu alanı tıkadığı ileri sürülmektedir. Bu sebeple büyüme
imkanının yalnızca ulusal zincirlerin yoğun olduğu İzmir ilinde bulunabildiği
belirtilmektedir.
(48) Müşterilere tek marka ile çalışılması karşılığında –UNMAŞ’ın piyasada müşterilere
sunduğu gibi- ıskonto, nakit ödemesi ve bedelsiz mal gibi eşantiyon uygulanmasının
rekabet hukuku ilkelerinin ihlali anlamına geleceği, bu nedenle DOYGUN tarafından
yapılamayan bu nitelikteki faaliyetlerin DOYGUN’un zarar etmesine yol açtığı
bildirilmektedir. UNMAŞ’ın sahip olduğu büyük ekonomik güç ile bu tür kâr
mahrumiyetine yol açacak uygulamaları yapabilecek ve buna belli bir amaç uğruna
dayanabilecek durumda olduğu, DOYGUN açısından bu tür uygulamaların ticari açıdan
rasyonel olmadığı söylenmektedir.
(49) UNMAŞ gibi Türkiye çapında hizmet veren bir şirketin zincir marketler üzerindeki
etkisinin oldukça fazla olduğu, zincir marketler farklı şehirlerde hizmet verdiğinden
bunlara yönelik dağıtımın ancak tüm Türkiye’de ağa sahip olan UNMAŞ gibi bir şirket
tarafından karşılanabileceği, diğer şirketler bu güçte olmadığından bu durumun
UNMAŞ tarafından -ürün sevkiyatı yapmama yönündeki bir tehditle- şantaj haline
getirildiği, DOYGUN’un bu kanıya aldığı duyumlar sonucunda ulaştığı belirtilmektedir.
(50) UNMAŞ’ın yerel marketlere fason mal üretme teklifleri sunduğu ve bu şekilde onları
yanına çektiğinin bilindiği, fason mal üretme işleminin ancak piyasada oldukça güçlü
durumda olan UNMAŞ benzeri teşebbüslerce yapılabileceği, DOYGUN’un böyle bir
uygulama yapabilecek fiziki ve mali gücünün bulunmadığı ifade edilmektedir.
UNMAŞ’ın yerel marketlere fason üretim dışında oldukça büyük eşantiyon fırsatları
sunduğu; bakkallara kar paylarının daha yüksek tutulacağı veya eşantiyon sağlanacağı
yönünde telkinlerde bulunulduğu, böylece bakkallarda yalnızca UNMAŞ ürünlerinin
satılmasının sağlandığı iddia edilmektedir.
(51) İlgili ürün piyasasının tespitinde paketli ekmeğin satışa sunulduğu kanal ve ürün
fiyatının önemli olduğu, bu iki husus birlikte değerlendirildiğinde ucuzluk marketlerinin
16-07/136-61
10/18

paketli ekmeği ile diğer üreticilerin paketli ekmeklerinin hem nitelik hem de tüketiciye
ulaşmaları yönünden tüketicinin gözünde ikame edilebilir veya değiştirilebilir olarak
kabul edilemeyeceği belirtilmektedir. Ucuzluk marketlerinin dışında kalan teşebbüslerin
piyasaya arz ettiği ürünlerin bilinçli ve üst gelir grubuna hitap ettiği, bununla beraber,
ucuzluk marketleri ile belediye iştiraklerinin sahip olduğu çeşitli pazarlama ve maliyet
avantajları nedeniyle, bu teşebbüslerin paketli ekmek fiyatlarının düşük olduğu ifade
edilmektedir. Rekabet hukukunun temeli olan “rekabet” ve “pazar” kavramları göz
önüne alıp değerlendirildiğinde bu marketler için herhangi bir rekabet olmadığı ve bu
marketlerin kendi ürünlerini sattığı, tüketicinin başka bir alternatifinin bulunmadığı; ne
UNMAŞ’ın ne DOYGUN’un ne de diğer markaların buralara mal satabildiği, bu yüzden
de pazar değerlendirilmesinde ucuzluk marketlerinde rekabet ve pazar koşullarının
oluşması imkanının bulunmadığı söylenmektedir. İlgili pazarın, piyasadaki
teşebbüslerin ürün ve coğrafi açıdan birbirleri ile rekabet ettikleri yer olduğu, halbuki
şikayet konusu piyasada ucuzluk marketlerinde UNMAŞ ve DOYGUN’un rekabet
içinde olmadığı, bu marketlerde kendi özel markalı ürünlerinin tüketicilere sunulduğu,
dolayısıyla bu tür marketlerdeki toplam satış miktarının, UNMAŞ’ın pazar payının
tespitinde hesaplamaya dâhil edilmemesi gerektiği, bu durumda da ilgili pazarın
“ucuzluk marketleri dışında kalan bakkal, market veya süpermarketlerde satılan
paketlenmiş ekmek piyasası” şeklinde belirlenmesinin isabetli ve hukuka uygun olacağı
dile getirilmektedir. Diğer taraftan, market içindeki fırınlarda üretilen francala ekmek ile
market dışındaki fırınlarda satılan ekmek arasında tüketici açısından fark olmadığı, bu
nedenle market içi fırın üretimi olan ekmeklerle paketli ekmeğin ikame edilirliğinin
bulunmadığı bildirilmektedir.
I.4.4. İHE’den Edinilen Bilgiler
(52) İHE’den paketli ekmek satışlarının zincir marketler, İHE büfeleri, bakkal-satış noktaları
ve toplu tüketim olmak üzere dört ana kanaldan yapıldığı, paketli ekmek satışlarının
%(…..)’inin İHE büfelerinde, %(…..)’inin zincir marketlerde, %(…..)’ünün toplu
tüketimde, %(…..) nin ise bakkal-satış noktalarında gerçekleştiği bilgisi edinilmiştir.
Yerel ve ulusal zincirlerin market içi ekmek üretimlerinin, tüketici açısından paketli
ürünlere kısmen alternatif olabildiği, zira anılan nitelikteki üretimlerin büyük şubelerde
gerçekleştirilebildiği belirtilmiştir. Diğer taraftan zincir marketlerle yapılan
sözleşmelerde yer alan prim ve bedellerin tedarikçi ve üreticiye önemli maliyetler
oluşturduğu, bu durumun ürün maliyetini ve dolayısıyla fiyatını artırdığı ifade edilmiştir.
I.4.5. BİM’den Edinilen Bilgiler
(53) BİM Ekmecik özel markası ile satılan paketli ekmek organizasyonun Başak Gıda A.Ş.
tarafından yapıldığı, anılan firma ile süresiz bir anlaşmanın bulunduğu, bu firmanın da
üretimin bir kısmını iştiraki olan Turkuaz A.Ş’ye, kalanını ise Türkiye’nin muhtelif
noktalarındaki üreticilere yaptırdığı bilgisini vermiştir. BİM’in Ekmecik özel markası
dışında paketli ekmek satışı bulunmadığı, paketli ekmek üreticilerinin, yalnızca kendi
ürünlerinin satılması yönünde, satış noktalarına baskı yapmasının mümkün olmadığı
dile getirilmiştir. İndirim marketlerinde satılan paketli ekmek ile diğer her türlü satış
noktalarında satılan paketli ekmek arasında ekmeklerin formülleri bakımından
farklılıklar olabileceği, bu farkların fiyatı etkileyebileceği belirtilmiştir. BİM’in
İstanbul’daki paketli ekmek satışlarının, Türkiye çapındaki paketli ekmek satışlarına
oranının % (…..) olduğu dile getirilmiştir.
I.4.6. Satış Noktalarından Edinilen Bilgiler
(54) DOYGUN’un şikâyet dilekçesinde ve bilgi isteme yazısına yönelik cevabi yazısında
UNMAŞ’ın faaliyetleri sonucunda DOYGUN ile çalışmaya son verdiği iddia edilen sekiz
16-07/136-61
11/18

teşebbüs bulunduğu anlaşılmıştır. Söz konusu teşebbüsler; ALTUN, ÖZKURUŞLAR,
ÖZEN, Veltaş Gross Market (VELTAŞ), Formula Market Paz. Tur. Ltd. Şti (FORMULA),
Depo Market Türkan Erkalma (DEPO), Üretici Gıda Haz. Mam. Oto. Tur. Ak. Tic. Ltd.
Şti. (ÜRETİCİ) ve Kocamanlar Süpermarket Hakkı Mustafa Kocaman ve Ortakları’dır
(KOCAMANLAR).
(55) ALTUN, ÖZEN, ve ÖZKURUŞLAR’dan bilgi isteme yazıları bilgi talep edilmiş, VELTAŞ
ve KOCAMANLAR’dan telefon görüşmesi yoluyla bilgi edinilmiştir. FORMULA, DEPO
ve ÜRETİCİ’ye telefon yoluyla erişmek mümkün olmamıştır.
I.4.7. ÖZEN’den Edinilen Bilgiler
(56) Perakendecilik sektöründe ONUR MARKET adı altında İstanbul Avrupa Yakası ve
Trakya bölgesinde olmak üzere toplamda 82 adet mağaza ile faaliyet gösterildiği,
paketli ekmek ürünlerinin UNMAŞ, İHE ve Onurca Unlu Mamuller San. Tic. A.Ş.’den
(ONURCA) tedarik edildiği, paketli ekmek üreticileri ile karşılıklı olarak mutabakata
varılan koşullarda çalışıldığı, ticari ilişkilerin UNMAŞ ve İHE ile yazılı sözleşmeler
üzerinden, ONURCA ile cari hesap üzerinden yürütüldüğü bilgisi verilmiştir.
(57) DOYGUN ile ticari faaliyetin son bulma gerekçelerinin; “2015 Yılı sözleşme
dönemindeki ticari çalışma koşullarının örtüşmemesi, (…..)” olduğu ifade edilmiştir.
ONUR Marketlerinde yalnızca UNMAŞ ürünleri satılmadığı, İHE ve ONURCA
ürünlerinin de yer aldığı, yalnızca UNMAŞ ürünlerinin satılması yönünde herhangi bir
baskı söz konusu olmadığı belirtilmiştir. 23 adet mağazada ekmek üretimi yapıldığı,
market içi fırın üretimi yapılan mağazalarda üretilen ekmekten elde edilen ciro
miktarının %(…..) iken; paketli ekmekten elde edilen cironun %(…..) olduğu, market içi
fırın ürünlerinin paketli ürünlere alternatif olduğunu söylemenin mümkün olduğu, ancak
markayı ön planda tutan müşteriler için bunun geçerli olmayabileceği, bunun yanı sıra
markadan bağımsız olarak sadece ekmek alma amacında olan müşteriler için market
içi üretimin paket ekmeğe alternatif olduğunun söylenebileceği dile getirilmiştir.
(58) Ayrıca ÖZEN’in UNMAŞ ile imzaladığı “Tedarikçi Firma Anlaşma Protokolü”
incelendiğinde, sözleşmenin güçlü tarafının ÖZEN olduğunu gösteren aşağıdaki
maddeler tespit edilmiştir:
…..(TİCARİ SIR)…..

…..(TİCARİ SIR)…..

…..(TİCARİ SIR)…..

…..(TİCARİ SIR)…..

…..(TİCARİ SIR)…..

(59) Anılan sözleşmede UNMAŞ’ın münhasır paketli ekmek tedarikçisi olduğu yönünde
herhangi bir ifade bulunmamaktadır. Nitekim aynı sözleşme 23. madde hariç olmak
üzere İHE ile de imzalanmıştır.
I.4.7.1. ALTUN’dan Edinilen Bilgiler
(60) UNMAŞ ile çalışıldığı, ayrıca kendilerine ait olan Happy özel markalı ürünlerin de
satışının yapıldığı, mağazalarda yer sıkıntısı olduğundan üçüncü bir markaya yer
16-07/136-61
12/18

verilemediği, hem UNMAŞ hem de Happy markası için ayrı ayrı yıllık sözleşmeler
tahsis edildiği, Happy markalı ürünler için sabit fiyatlarla, UNMAŞ ürünleri için ciro primi
ile anlaşma sağlandığı bildirilmiştir.
(61) Daha önce DOYGUN ile çalışıldığı, ancak tüketici talepleri ile indirim marketleri
tarafından yapılan fiyat baskısının ALTUN’u kendi ürününü üretmeye zorladığı, bu
nedenle özel markalı ürün ile diğer paketli ekmekleri birlikte dağıtabilecek bir firma
arayışına girildiği, bu çerçevede UNMAŞ’ın en uygun talipli firma olduğu ifade
edilmiştir. Sadece UNMAŞ ile çalışılması konusunda hiçbir baskıya maruz kalınmadığı,
böyle bir baskı olsa da paketli ekmek cirosunun düşük olması nedeniyle ALTUN’u
etkileme gücünün bulunmadığı belirtilmiştir.
(62) Market içi fırınlarda ekmek üretiminde bulunulduğu, buradan elde edlilen cironun,
ekmek ürünlerinden elde edilen toplam cironun %(…..) ini geçtiği, tüketicilerin market
içindeki taze unlu mamulleri paketli ürünlere tercih ettiği bilgisi verilmiştir. Ayrıca,
ALTUN ile UNMAŞ arasında imzalanan bir yıl süreli fason üretim anlaşması ile UNMAŞ
markalı ürünlerin tedarik sözleşmesi de, ÖZEN ile UNMAŞ arasında yapılan
anlaşmada olduğu gibi alıcı (ALTUN) lehine birçok madde içermekte, ancak
münhasırlığa ilişkin herhangi bir ifade ihtiva etmemektedir.
I.4.7.2. ÖZKURUŞLAR’dan Edinilen Bilgiler
(63) ÖZKURUŞLAR’ın UNMAŞ ve İHE ile çalıştığı, bunlarla yıllık sözleşmeler akdedildiği,
her yılın sonunda sözleşme ilişkisinin sona erdirilebildiği veya yenilenebildiği, anılan
sözleşmelerde ciro bedeli, insert bedeli, aktivite bedeli gibi unsurların önem taşıdığı
bildirilmektedir. Paketli ekmek üreticilerinin, kendileri ile çalışılması için,
ÖZKURUŞLAR’a özel bir teşvikte bulunmasının söz konusu olmadığı, çalışılacak
firmanın tespiti için genel fiyat tekliflerinin alındığı, ayrıca müşteri taleplerinin göz
önünde bulundurulduğu, ÖZKURUŞLAR’ın yalnızca UNMAŞ ürünleri satılması
yönünde herhangi bir baskıya maruz kalmadığı, (…..) dile getirilmektedir.
ÖZKURUŞLAR marketlerinde ekmek üretimi yapılmadığı, ancak tüketici açısından
market içi fırın ürünlerinin her zaman paketli ürünlerden daha iyi bir alternatif olduğu
belirtilmektedir.
(64) Ayrıca ÖZKURUŞLAR ile UNMAŞ arasında imzalanan “Satınalma Sözleşmesi”
incelendiğinde, anlaşmanın bir yıllık olduğu ve münhasırlığa ilişkin herhangi bir madde
içermediği görülmüştür.
I.4.7.3. Diğer Satış Noktaları ile Yapılan Görüşmeler
(65) DOYGUN ile çalışmaya son verdiği belirtilen VELTAŞ ve KOCAMANLAR ile telefon
görüşmesi yapılmıştır. Bu görüşmede VELTAŞ, (…..) nedeniyle DOYGUN ile
çalışmaya son verildiğini belirterek UNMAŞ tarafından kendilerine herhangi bir baskı
yapılmadığını ifade etmiştir.
(66) KOCAMANLAR ise DOYGUN (…..) olmasını ve UNMAŞ’ın her gün servis yapmasını
DOYGUN ile çalışmaya son verilmesinin gerekçeleri olarak sunmuştur. Ayrıca, UNMAŞ
tarafından herhangi bir baskıya uğramadıkları belirtilmiştir.
I.5. Değerlendirme
I.5.1. Hâkim Durum Analizi
(67) 4054 sayılı Kanun’un 3. maddesinde hâkim durum; “Belirli bir piyasadaki bir veya
birden fazla teşebbüsün rakipleri ve müşterilerinden bağımsız hareket ederek fiyat, arz,
üretim ve dağıtım miktarı gibi ekonomik parametreleri belirleyebilme gücü” olarak
tanımlanmıştır. Teşebbüsün hâkim durumda olup olmadığının anlaşılması için birçok
16-07/136-61
13/18

faktörün değerlendirilmesi, pazarın ve firmanın yapısının ele alınması gerekmektedir.
Bu çerçevede, önaraştırma konusu dosya bakımından, teşebbüslerin ilgili pazardaki
payları, UNMAŞ’ın ve alıcıların ilgili pazardaki gücü ile ilgili pazardaki rekabetin durumu
hakim durum analizinde değerlendirilmesi gereken hususlar olarak ortaya çıkmaktadır.
I.5.1.1. Teşebbüslerin Pazar Payları
(68) Bir teşebbüsün hakim durumda olup olmadığının belirlenmesindeki en önemli
ölçütlerinden biri o teşebbüsün ilgili pazarda sahip olduğu paydır. Payın yüksekliği
hakim durumun varlığına dair önemli bir işaret olsa da, pazarın yapısı rakiplerin
durumu ve alıcıların gücü gibi unsurlar teşebbüsün -yüksek pazar payına rağmen-
piyasadaki fiyat ve arz miktarı gibi parametreleri belirlemesinin önünde engel teşkil
edebilir.
(69) Paketli ekmek pazarındaki teşebbüslerin gerek Türkiye çapındaki gerekse İstanbul
çapındaki paylarına aşağıdaki tablolarda yer verilmektedir. Tablolar incelendiğinde,
UNMAŞ’ın 2015 yılında Türkiye’de %(…..), İstanbul’da ise %(…..) paya sahip olduğu
görülmektedir. Teşebbüsün Türkiye çapındaki payı 2014 yılına göre %(…..) oranında
yükselmişken, İstanbul çapındaki payı %(…..) oranında azalmıştır. Diğer taraftan,
şikayetçi DOYGUN’un pazar payı Türkiye çapında %(…..) oranında, İstanbul çapında
ise %(…..) oranında artmıştır.

Tablo 1- Teşebbüslerin Pazar Payları (Türkiye)
TEŞEBBÜSLER 2014 (%) 2015 (%)
UNMAŞ (…..) (…..)
DOYGUN (…..) (…..)
İHE (…..) (…..)
UNTAD (…..) (…..)
KARMEZ (…..) (…..)
A101 (…..) (…..)
BİM (…..) (…..)
DİĞER (…..) (…..)
TOPLAM (…..) (…..)
Kaynak: Nielsen Verileri

Tablo 2- Teşebbüslerin Pazar Payları (İstanbul)
TEŞEBBÜSLER 2014 (%) 2015 (%)
UNMAŞ (…..) (…..)
DOYGUN (…..) (…..)
İHE (…..) (…..)
UNTAD (…..) (…..)
KARMEZ (…..) (…..)
DİĞER (…..) (…..)
TOPLAM (…..) (…..)
Kaynak: Nielsen Verileri

(70) Teşebbüslerin yıllık pazar payı ortalamalarının yanı sıra, son iki yıldaki aylık
ortalamalarını incelemek hem UNMAŞ’ın pazar gücü, hem de DOYGUN’un maruz
16-07/136-61
14/18

kaldığını iddia ettiği dışlayıcı davranışların etkisinin görülebilmesi için yerinde olacaktır.
Bu çerçevede aşağıdaki grafiklere yer verilmektedir.
(71) Grafikler incelendiğinde1, UNMAŞ’ın aylık bazda en yüksek paya %(…..)ile Ağustos
2015’te ulaştığı en düşük ortalamayı ise %(…..) ile Ocak 2015’te gördüğü
anlaşılmaktadır. DOYGUN ise en düşük payı dönemin başında (Ocak 2014) %(…..) ile
görürken, en yüksek paya %(…..) ile Eylül 2015’te ulaşmıştır.

1 UNMAŞ tarafından yapılan açıklamaya göre, Nielsen verileri tüm Türkiye için pazar payı bilgileri
sunabilmekte ancak bölgesel veya yerel pazar payı bilgileri doğrudan elde edilememektedir. Bu
nedenle, İstanbul için yapılan hesaplamalar UNMAŞ’ın oranlama yoluyla tahminlerine dayanmaktadır.
Bununla birlikte, DOYGUN tarafından hem Türkiye hem de İstanbul için sağlanan pazar payı bilgileri
UNMAŞ’ın sunduğu bilgilerle uyum sağlamaktadır.
16-07/136-61
15/18

Grafik1- …..(TİCARİ SIR)…..


Grafik2- …..(TİCARİ SIR)…..

(72) Böylece, UNMAŞ’ın aylık pazar payı ortalamalarının da, yıllık ortalamaları gibi, hakim
durum analizlerinde belirleyici nitelikte olan %40’lık eşiğin önemli ölçüde altında kaldığı
görülmektedir.
I.5.1.2. Alıcıların Gücü
(73) UNMAŞ’ın pazar payındaki düşüklüğün yanı sıra, hâkim durum analizinde dikkate
alınması gereken diğer önemli bir unsur piyasadaki alıcıların gücüdür. Önceki
bölümlerde yer verildiği üzere, UNMAŞ’ın perakende zincirler ile paketli ekmek tedariki
için yapmış olduğu sözleşmelerde güçlü taraf, ürünü tüketicinin erişimine açan satış
noktalarıdır. Nitekim incelenen sözleşmelerdeki fesih, ürün iadeleri ve tazminatlar ile
ilgili hükümlerin alıcı konumundaki satış noktalarına önemli haklar verdiği
görülmektedir. Dolayısıyla, alıcı gücü yönünden de UNMAŞ’ın hâkim durumda olduğu
yönündeki iddia desteklenmemektedir.
I.5.1.3. Piyasanın Durumu
(74) Dosya mevcudundan, ekmek piyasasının 35 milyar TL’lik bir hacme sahip olduğu, bu
hacmin yalnızca %1,5 oranındaki bölümünün paketli ekmek satışlarından oluştuğu,
piyasanın gelişmeye açık olduğu, paketli ekmek üretimi yapan birçok küçük
teşebbüsün bulunduğu ve ayrıca paketli ekmek çeşitlerine alternatif olabilecek mağaza
içi fırın üretimlerinin mevcut olduğu anlaşılmıştır.
(75) Bu çerçevede, paketli ekmek pazarının çok oyunculu yapısı, kısa dönemde rakip
olabilecek unsurların çokluğu, UNMAŞ’ın pazar payının %40’ın oldukça altında olması,
alıcıların (yerel ve zincir marketlerin yanı sıra küçük ölçekli marketlerin) geniş ürün
yelpazesi içinde paketli ekmeğin hayati bir yer teşkil etmemesi gibi gerekçeler dikkate
alındığında UNMAŞ’ın hâkim durumda olmadığı tespit edilmiştir.
I.5.2. Hakim Durumun Kötüye Kullanılıp Kullanılmadığına Yönelik Değerlendirme
(76) Her ne kadar mevcut veriler ışığında UNMAŞ’ın hakim durumda olmadığı
değerlendirilse de, şikayetçi tarafından hakim durumun kötüye kullanılması olarak
nitelenen uygulamaların da değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır.
(77) 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinin (a) bendinde “ticari faaliyet alanına başka bir
teşebbüsün girmesine doğrudan veya dolaylı olarak engel olunması ya da rakiplerin
piyasadaki faaliyetlerinin zorlaştırılmasını amaçlayan eylemler” hâkim durumun kötüye
kullanılmasına örnek hallerden biri olarak sayılmıştır.
(78) Herhangi bir pazara girmek isteyen veya hâlihazırda bir pazarda faaliyet gösteren
teşebbüslerin, pazara girebilmek veya pazarda etkin şekilde faaliyetlerini sürdürebilmek
için ihtiyaç duydukları birtakım kaynaklara erişimlerinin, hâkim durumdaki bir
teşebbüsün tek taraflı bir eylemi ile engellenmesinin, rakiplerin faaliyetlerinin
zorlaştırılmasına yönelik bir kötüye kullanma olarak değerlendirilmesi mümkündür.
(79) DOYGUN tarafından, UNMAŞ’ın satış noktaları ile münhasır anlaşmalar yaptığı, bu
anlaşmaların pazarı kapama amacı taşıdığı, rakip müşterilerinin çeşitli teşvik edici
ödemelerle ayartıldığı, UNMAŞ satış noktalarına başka marka ürün satılmaması
16-07/136-61
16/18

yönünde baskı yapıldığı ileri sürülmüştür. Bu yolla DOYGUN’un pazar payının
geriletildiği, en azından yükseliş trendinin durdurulduğu iddia edilmiştir.
(80) Önaraştırma kapsamında yapılan yerinde incelemede elde edilen az sayıdaki belgede,
UNMAŞ’ın satış noktaları ile yapacağı anlaşmalar için satış noktalarından rakip
ürünlerin satılmaması yönünde talepte bulunduğu görülmüştür. Nitekim, KİM Grup ile
UNMAŞ arasındaki yazışmalarda doğrudan DOYGUN ürünlerinin hedef alındığı tespit
edilmiştir. Bununla birlikte, iddiaların aksine, DOYGUN’un pazar payında kayda değer
bir düşüş yaşanmadığı, hatta yıllık bazda DOYGUN’un pazar payını artırdığı
anlaşılmıştır.
(81) DOYGUN’un iddialarına göre şikâyet konusu UNMAŞ uygulamaları 2014 yılının son
çeyreğinde başlamıştır. İlgili dönem incelendiğinde, Eylül 2014’te %(…..) olan
DOYGUN’un pazar payının Ocak 2015’te %(…..)’e düştüğü görülmüştür. Aynı
dönemde, UNMAŞ’ın pazar payı ise %(…..)’ten (Eylül 2014) %(…..)’e (Ocak 2015)
düşmüş, pazardaki diğer önemli oyuncu olan BİM’in satışlarında kayda değer bir artış
gözlenmiştir. Dolayısıyla, DOYGUN’un pazar payındaki düşüş ile UNMAŞ’ın
uygulamaları arasında doğrudan bir bağlantı kurmak mümkün görünmemektedir.
(82) Ayrıca bazı belgelerden UNMAŞ’ın satış elemanlarının UNMAŞ teşhir alanlarının
artırılması yönünde market yetkilileri ile görüşmeler yaptığı ve bunların bazılarından
sonuç alındığı anlaşılmaktadır.
(83) Dosya mevcudu bilgi ve belgelerden, teşhir alanının artırılması yönündeki faaliyetlerin
firmalar bakımından önemli bir rekabet aracı olduğu, bu tür görüşmelerin, bütün
firmaların satış elemanlarınca yapıldığı anlaşılmıştır.
(84) Diğer taraftan, elde edilen belgelerin büyük bölümünden UNMAŞ’ın ve diğer paketli
ekmek üreticilerinin birbirlerinin fiyatlandırma ve kampanya faaliyetlerini takip ettiği
görülmüştür. Bu çerçevede UNMAŞ, rakiplerine göre yüksek pazar payına sahip olsa
da, piyasadaki faaliyetleri bakımından sadece takip edilen değil aynı zamanda takip
eden konumundadır. Nitekim rakipler tarafından dönemsel olarak agresif fiyatlama
yapıldığı, “bir alana bir bedava” şeklinde kampanyalar uygulandığı görülmüştür.
Belgelerden, UNMAŞ’ın rakiplerin fiyatlarını yakından takip ettiği ve rakiplerin agresif
fiyatlama davranışlarına bazı durum ve ürünler için satış hacmini korumak adına
karşılık verdiği görülmüştür.
(85) UNMAŞ’ın münhasır anlaşmalar yaparak piyasayı kapatmaya yönelik davranışlarda
bulunduğuna ilişkin iddiayı destekler nitelikte yeterli bilgi ve belge tespit edilememiştir.
Aksine, incelenen sözleşmelerde herhangi bir yazılı münhasırlık hükmüne
rastlanmamıştır. Dosya kapsamında incelenen sözleşmelerin bir yıl için düzenlendiği
dikkate alındığında, bu anlaşmaların piyasayı kapama etkisi göstermesinin mümkün
olmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, büyük perakende zincirlerinin birden fazla marka ile
birlikte çalıştığı tespit edilmiştir. Ayrıca, UNMAŞ’ın baskı yoluyla satış noktalarına
yalnızca kendi ürünlerini sattırdığı yönündeki iddialar da kendilerinden bilgi istenen
satış noktalarının hepsi tarafından reddedilmiştir.
I.5.3. Münhasırlık İçerdiği İddia Edilen Anlaşmalara İlişkin 4. Madde
Değerlendirmesi
(86) Münhasırlık uygulamaları, rakipleri dağıtım kanallarından dışlamak ya da rakiplerin
minimum etkin ölçekle faaliyet göstermesini engelleyerek maliyetlerini artırmak gibi
rekabet karşıtı sonuçlar ortaya çıkarabilmektedir. Bu noktada Dikey Anlaşmalara İlişkin
Kılavuz’da (Kılavuz) yer verildiği üzere pazar kapama kavramına değinilmesi yararlı
olacaktır. Kılavuz’da pazar kapama etkisi, “alıcının sağlayıcıya ve/veya sağlayıcının
16-07/136-61
17/18

alıcıya erişimini kısıtlayan ticari stratejiler” olarak tanımlanmaktadır. Bilhassa, hâkim
durumdaki bir teşebbüsün münhasırlık uygulamaları ile rakiplerinin alt ve üst piyasaya
erişimlerini engellemeye yönelik davranışlarda bulunması, piyasada rekabetin önemli
ölçüde kısıtlanması sonucunu doğurabilecektir.
(87) Burada “Hâkim Durumdaki Teşebbüslerin Dışlayıcı Kötüye Kullanma Niteliğindeki
Davranışlarının Değerlendirilmesine İlişkin Kılavuz”da da münhasırlık uygulamalarının
rekabeti sınırlayıcı anlaşmalar ya da tek taraflı davranışlar bağlamında ele
alınabileceğinin vurgulandığı belirtilmelidir. Nitekim Kurul kararlarında da hâkim
durumdaki teşebbüs tarafından gerçekleştirilen münhasırlık uygulamalarının gerek 4.
madde, gerek 6. madde ve gerekse hem 4 hem 6. maddeler kapsamında
değerlendirildiği bilinmektedir. Dolayısıyla hâkim durumdaki bir teşebbüsün münhasırlık
uygulamalarına yönelik 4. madde ya da 6. madde çerçevesinde yapılacak
değerlendirme arasında fark bulunmamaktadır, burada önemli olan bu uygulamaların
rakiplerin pazarın önemli bir kısmına erişiminin engellenip engellenmediğinin tespitidir.
(88) Yukarıdaki bölümde de ifade edildiği gibi, incelenen sözleşmelerde yazılı bir
münhasırlık hükmü bulunmamaktadır. Yine de UNMAŞ’ın satış noktalarına yaptığı
uygulamaların fiili bir münhasırlık ortaya çıkarması mümkündür. Ancak, münhasır
olsalar bile, sözleşmelerin bir yıl için düzenlenmiş olması, satış noktalarının-
sözleşmenin güçlü tarafı olarak- her an UNMAŞ ile aralarındaki ilişkiyi –hiçbir külfete
katlanmadan- sonlandırabilecek olması, yazılı bir sözleşmeye dayanmayan iş ilişkileri
bakımından da küçük hacimli işyerlerinin UNMAŞ ürünlerinden vazgeçebilmelerinin
önünde herhangi bir engel olmaması gibi hususlar pazarın UNMAŞ tarafından fiilen
veya başka bir şekilde kapatılamayacağına işaret eden güçlü göstergelerdir. Bu
çerçevede, pazar payının %40’lık eşiği de aşmadığı dikkate alındığında, UNMAŞ’ın
uygulamalarının 2002/2 sayılı Tebliğ kapsamında grup muafiyetinden faydalandığı
değerlendirilmektedir.
I.5.4. Geçici Tedbir Talebine İlişkin Değerlendirme
(89) Başvuru dilekçesinde, rekabetin korunması ve kamu sağlığının korunması adına
aykırılığın giderilmesi yönünde geçici tedbirlerin belirlenmesi talep edilmiştir. 4054
sayılı Kanun’un 9. maddesinin son fıkrasında, Kurul tarafından nihai karara kadar ciddi
ve telafi olunamayacak zararların ortaya çıkma ihtimalinin bulunduğu durumlarda,
ihlalden önceki durumu koruyucu nitelikte ve nihai kararın kapsamını aşmayacak
şekilde geçici tedbirler alınabileceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamı incelendiğinde,
anılan Kanun hükmünde öngörülen koşullar gerçekleşmediğinden geçici tedbir talebi
uygun görülmemiştir.

J. SONUÇ

(90) Düzenlenen rapora ve incelenen dosya kapsamına göre;
 Unmaş Unlu Mamuller Gıda San. ve Tic. A.Ş.’nin nihai satış noktalarına yönelik
uygulamalarının 2002/2 sayılı Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği
kapsamında grup muafiyetinden yararlandığına,
 4054 sayılı Kanun’un 41. maddesi uyarınca şikayetin reddi ile soruşturma
açılmamasına,
 4054 sayılı Kanun’un 9. maddesinin dördüncü fıkrasında öngörülen koşullar
gerçekleşmediğinden geçici tedbir talebinin reddine
16-07/136-61
18/18

OYBİRLİĞİ ile karar verilmiştir.









Full & Egal Universal Law Academy