Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi 2020/587 Esas 2020/1749 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 4. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/587
Karar No: 2020/1749
Karar Tarihi: 27.10.2020



İSTEMİN KONUSU: Isparta Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığında uzman erbaş kursiyeri olan davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin 07.08.2019 tarih ve 17217803.951.04.10-1878453 sayılı işlemin iptali ile mahrum kaldığı parasal haklarının geriye dönük faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Sözleşmeli piyade uzman onbaşı olan davacının 24.06.2019 tarihinde eğitim görmek için Isparta Terörle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığına katılış yaptığı, davacının askeri eğitimi devam etmekte iken hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında elde edilen ve taranmak suretiyle UYAP üzerinden davacı tarafa erişilebilir kılınan "babası M.Y:PKK/KCK terör örgütü mensupları ile irtibatlı olabileceği değerlendirilen şahıs/1994"şeklindeki bilgi notu üzerine ilgili kurulca davacının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olarak değerlendirildiği, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle davacının uzman erbaş sözleşmesi feshedilerek 07.08.2019 tarihinde terhis edilerek davacıya ilişkin mevzuatı uyarınca yaptırılan arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması kapsamında elde edilen bilgilerin davalı idare tarafından yönetmelik hükümleri doğrultusunda değerlendirilmesi sonucunda davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz değerlendirilerek uzman erbaş sözleşmesinin feshedildiğinin görüldüğü, bu durumda, davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturması sonucunda elde edilen babasıyla ilgili bilgi notunun ve sözleşme gereği yürüteceği kamu hizmetinin doğrudan ülke güvenliğinde ve asayişin sağlanmasında önemli bir yere sahip olması ve görevin hassasiyeti birlikte dikkate alındığında, güvenlik soruşturmasının olumsuz değerlendirilerek uzman erbaş sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan; Anayasanın 125. maddesi ile idarelerin eylemlerinden ve işlemlerinden doğan zararları gidermekle yükümlü tutuldukları hüküm altına alınmakla birlikte yapılan yargılama ile hukuka aykırı olmadığı saptanan işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal hak talebinin kabulüne de hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle Isparta İdare Mahkemesi'nin 04/02/2020 tarih ve E:2019/1263, K:2020/139 sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF DİLEKÇESİ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından; idarece davacının bireysel olarak hiçbir sıkıntısının olmadığını açıkça belirtilmiş olduğu, somut olayda ağır bir hukuka aykırılık bulunduğu, söz konusu işlem nedeniyle davacı ve ailesinin maddi ve manevi büyük bir yıkıma uğradığı, davacının durumunu çevresine açıklamakta zorlandığı, toplum açısından zan altında bırakıldığı, idare işlemlerinin ve mahkeme kararının usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Usul ve esas bakımından hukuka uygun Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce; davacı tarafından istinaf aşamasında adli yardım talebinde bulunulmuş ise de, Isparta İdare Mahkemesi'nce 01/08/2019 tarihinde adli yardım talebinin kabul edilmesi nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın "Adli yardımın kapsamı" başlıklı 335. maddesinin 3. fıkrası hükmü uyarınca, adli yardım talebi hakkında yeniden karar vermeye yer olmadığından dosyanın esası hakkında gereği görüşüldü.
 
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
 
Dava; Isparta Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığında uzman erbaş kursiyeri olan davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin 07.08.2019 tarih ve 17217803.951.04.10-1878453 sayılı işlemin iptali ile mahrum kaldığı parasal haklarının geriye dönük faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu'nun "Başarı gösteremeyenler ve ceza alanlar" başlıklı 12/4 ve 5. fıkrasında "....Ayrıca; a) Almış oldukları sicile göre kademe ilerlemesi yapamayanların, b) (Değişik birinci cümle: 22/1/2015 - 6586/78 md.) Verilen ceza, ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; (1) Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı mahkûm olanların, 2) Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesinde yazılı suçlardan mahkûm olanların, c) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkûm olanların, ç) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olanların, d) (Değişik: 31/1/2013-6413/45 md.) Son olarak verilen de dahil olmak üzere, kararın kesinleştiği tarihten itibaren geriye doğru son bir yıl içinde toplamda otuz gün ve daha fazla oda hapsi veya hizmet yerini terk etmeme cezasına mahkûm olanların veya en son aldığı disiplin cezasından geriye doğru son bir yıl içinde en az iki disiplin amirinden toplam sekiz defa veya daha fazla disiplin cezası alanların, e) Yabancı uyruklu kişilerle evlenenlerden; bu evlilikleri, ilgili yönetmelikte belirtilen esaslar dahilinde Genelkurmay Başkanlığı tarafından uygun görülmeyenlerin, f) Çeşitli nedenlerle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin veya Türk vatandaşlığından çıkartılanların, Sözleşmeleri feshedilmek suretiyle Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir. Her ne sebeple olursa olsun, sözleşmesi feshedilerek Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişiği kesilen uzman erbaşlar, tekrar Türk Silâhlı Kuvvetlerine alınmazlar." hükmüne, 19. maddesinde, "Personelde aranacak nitelikler, müracaat şekli ve zamanı, müracaatın kabul edilmesi, sözleşmenin yapılması ve feshedilmesi sebepleri, verilecek sicilin şekil ve usulleri görevde başarısız olma ve kendilerinden istifade edilememe halleri ve bunlara yapılacak işlem şekli, sözleşmenin uzatılmasında uygulanacak esaslar, uzman onbaşıların uzman çavuş olabilmeleri için gerekli şartlar, astsubay sınıfına geçirilecekler için uygulanacak esaslar, astlık üstlük münasebetleri ile bu hususlardaki işlem şekli ve ilgili diğer hususlar kanunun yürürlüğe girmesini takip eden 6 ay içerisinde Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca müştereken çıkarılacak bir yönetmelikte gösterilir." hükmü yer almaktadır.
 
Uzman Erbaş Kanunu'nun 19. maddesine dayanılarak çıkarılan 20.09.2005 gün ve 25942 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin 6.maddesinde, "(g) (Değişik:RG-4/2/2017-29969) İcra edilen temel askerlik eğitimini başarıyla tamamlayanlardan güvenlik soruşturması uygun olmak veya ilk atamaları doğrudan doğruya kıt’a veya birliklere yapılan uzman erbaşlar için güvenlik soruşturması uygun olmak......
 
ı) (Değişik:RG-21/1/2016-29600) Ayrıca;
 
1) Verilen ceza, ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı yahut 22/5/1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesinde yazılı suçlardan mahkûm olmamak,
 
2) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkûm olmamak,
 
3) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olmamak.
 
(Değişik fıkra: RG-4/2/2017-29969) Uzman erbaş olmak için gerek muvazzaflık görevini yaptığı sırada, gerekse terhislerini müteakip başvuruda bulunan ve alınmaları uygun görülen personelin, güvenlik soruşturmaları; kuvvet komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığı yahut Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından yaptırılır. Temel askerlik eğitimi sırasında güvenlik soruşturması sonuçlanmayanların eğitimleri devam ettirilir. Bunlardan güvenlik soruşturmaları olumlu sonuçlananlar göreve başlatılır, olumsuz sonuçlananların ise Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile ilişiği kesilir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin manevi şahsiyetine gölge düşüren veya askerliğin şeref ve haysiyeti ile bağdaşmayacak eylemlerde bulunanlar ile tutum ve davranışları ile yasa dışı siyasi, yıkıcı, bölücü ideolojik görüşü benimseyenler, uzman erbaş olarak istihdam edilmezler." düzenlemesine yer verilmiştir.
 
4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli ile Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'un 1 inci maddesinde; "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması; kamu kurum ve kuruluşlarında, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler ile Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, jandarma, emniyet, sahil güvenlik ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ve ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılır.... Devletin güvenliğini, ulusun varlığını ve bütünlüğünü iç ve dış menfaatlerinin zarar, görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeler ile gizlilik dereceli kamu personeli ile meslek gruplarının tespiti, birim ve kısımların tanımlarının yapılması, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının usul ve esasları ile bunu yapacak merciler ve üst kademe yöneticilerinin kimler olduğu Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulacak yönetmelik ile düzenlenir." hükmüne yer verilmektedir.
 
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmelik'in amacını düzenleyen 1. maddesinde; "Bu Yönetmeliğin amacı; yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde Devletin güvenliğinin, iç ve dış menfaatlerinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının gizlilik dereceli birim ve kısımlarını belirlemek, Türk Silahlı Kuvvetlerinde, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını düzenlemektir." kuralına, 2. maddesinde, "Bu Yönetmelik; yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde Devletin güvenliğinin, iç ve dış menfaatlerinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeleri, bunların toplanmasını ve işlemini yürüten bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili birim ve kısımlarının belirlenmesini, Türk Silahlı Kuvvetlerinde, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personeli, ilk defa veya yeniden kamu hizmeti ve görevlerine atanacakları ayrıca bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının yurtdışı teşkilatlarında sürekli görevlendirilecek bütün personel için yapılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının esas ve usullerini, bunu yapacak mercileri, hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak gizlilik dereceli yerlerde çalışan kamu personeli ile meslek grupları ve üst kademe yöneticilerini kapsar." kuralına, 4. maddesinin (f, g ve k) bentlerinde; "f) Arşiv araştırması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut kayıtlardan saptanmasını, g) Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini, k) Yıkıcı ve bölücü faaliyet: Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı, Devletin ve Cumhuriyet’in varlığını tehlikeye düşürmeyi, temel hak ve hürriyetleri yok etmeyi hedefleyen faaliyetleri, terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olmayı, bu örgütlere yardım etmeyi, kamu imkân ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanmayı ya da kullandırmayı, bu örgütlerin propagandasını yapmayı ifade eder." kuralına, 11. maddesinde, "Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında kişinin içinde bulunduğu ortam da dikkate alınarak; a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği, b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı, c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı, d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı, e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgi derecesinin iç yüzü ve nedeni, f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı, araştırılır." kuralına, 9. maddesinde; Türk Silahlı Kuvvetlerinin kadro ve kuruluşlarında yer alacak personelin güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının, Türk Silahlı Kuvvetlerince bu Yönetmeliğe uygun olarak hazırlanacak yönerge uyarınca yapılacağı belirtilmiş, 2011 tarih ve 114-1(c) sayılı Genel Kurmay Başkanlığınca çıkarılan Silahlı İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi'nin 3. Bölüm, 1. Kısım "Güvenlik Soruşturma ve Arşiv Arşiv Araştırmasının Olumsuz Kabul Edileceği Haller" başlığıyla düzenlenen 13 üncü maddenin birinci fıkrasının(ı)bendinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz kabul edileceği durumlar dokuz madde halinde sayılmıştır.
 
Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; bazı kurumlarda ve bazı görevlerde istihdam edilecek kişiler hakkında görevin önemi, özelliği gereği derin bir araştırma ve değerlendirme yapılmasının esas olduğu, Devletin devamlılığını sağlamak için kamu hizmetini yürütmekle görevli olan idarenin, bu hizmeti en iyi şekilde yürütebilmesi için bir takım tedbirler almasının gerekli olduğu, bu tedbirlerin alınırken dikkatli ve daha titiz davranması da gerektiği ve ülkenin güvenliği ve savunulmasından sorumlu olan Türk Silahlı Kuvvetlerine alınacak personelin güvenilirliğinin şüpheden uzak olarak ortaya konulması gerektiği tartışmasızdır.
 
Dava dosyanın incelenmesinden; Sözleşmeli piyade uzman onbaşı olan davacının 24.06.2019 tarihinde eğitim görmek için Isparta Terörle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığına katılış yaptığı, davacının askeri eğitimi devam etmekte iken hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında elde edilen ve taranmak suretiyle UYAP üzerinden davacı tarafa erişilebilir kılınan" babası M.Y:PKK/KCK terör örgütü mensupları ile irtibatlı olabileceği değerlendirilen şahıs/1994"şeklindeki bilgi notu üzerine ilgili kurulca davacının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olarak değerlendirildiği, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle davacının uzman erbaş sözleşmesi feshedilerek 07.08.2019 tarihinde terhis edilmesi üzerine de görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
 
Dairemizin 29/09/2020 tarihli ara kararı ile Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Müdürlüğün'den davacı …… ve ekte gönderilen nüfus kayıt örneğinde yer alan davacının yakın aile bireyleri hakkında Türkiye genelinde sorgulama yapılarak, PKK, FETÖ/PDY veya başka bir terör örgütü kapsamında ya da herhangi bir suç kapsamında adli soruşturma ya da kovuşturma bulunup bulunmadığının sorularak, soruşturma ya da kovuşturma var ise ilgili dosya numaralarının ve konu ile ilgili diğer bilgi ve belgelerin sunulması istenilmiştir. Gönderilen cevabi yazılarda davacı ve karar ekinde gönderilen nüfus kayıt örneğinde yer alan aile bireyleri hakkında olumsuz herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, herhangi bir adli/idari soruşturma kaydının bulunmadığı ve davacı ve aile bireyleri hakkında 3713 sayılı Yasa kapsamında intikal etmiş bir bilgi/belgeye rastlanılmadığı beyan edilmiştir.
 
Bu durumda, davacının babasına dair bilgi notundaki durumu doğrular nitelikte herhangi bir verinin dosyaya sunulmadığı, davacı ile yakın aile bireyleri hakkında herhangi bir adli soruşturma kaydının ve istihbari bilgi notunun bulunmadığı anlaşıldığından dava konusu işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu, istinaf konusu Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
 
Diğer taraftan, Anayasanın 125. maddesi ile düzenlenen, idarelerin her türlü eylemlerinden ve işlemlerinden doğan zararları tazminle yükümlü tutulduklarına yönelik kural uyarınca, yapılan yargılama ile hukuka aykırılığı saptanan işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal hakların tahakkuk tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesi gerekmektedir.
 
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle
 
1-) İstinaf isteminin kabulüne,
 
2-)Isparta İdare Mahkemesi'nin 04/02/2020 tarih ve E:2019/1263, K:2020/139 sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının tahakkuk (hakediş) tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesi isteminin kabulüne,
 
3-)Mahkeme aşamasında davacının adli yardım talebinin kabulü nedeniyle, istinaf aşamasında davacıdan alınamayan 330,20-TL yargılama giderinin davacıdan alınması için Mahkemesince tahsil dairesine müzekkere yazılmasına,
 
4-)Aşağıda dökümü yapılan toplam 585,40-TL yargılama gideri ile A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 1.700,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
 
5-) Artan posta ücretinin istemi halinde Mahkemesince taraflara iadesine,
 
2577 sayılı Kanun'un 46/c maddesi uyarınca bu kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 27.10.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
 


Full & Egal Universal Law Academy