Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi 2020/1643 Esas 2020/1415 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 4. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/1643
Karar No: 2020/1415
Karar Tarihi: 24.09.2020



(2577 S. K. m. 45)
 
DAVANIN KONUSU: Davacılar tarafından, müşterek murisleri Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş .....'nın Afyonkarahisar İli'nde, Dazkırı İlçe Jandarma Komutanı olarak görevli iken 01/09/2018 tarihinde komutanlık binası içinde makam odasında kalp krizi sonucu vefat etmesi nedeniyle; görev yerinde, görevi sırasında ve görevinden kaynaklı nedenlerle vefat ettiği, eşi ve çocuklarının maddi ve manevi zarara uğradığı, vefat olayı ile görev arasında illiyet bağı bulunduğu, hizmet kusurunun da söz konusu olabileceği, zira davacıların müteveffanın sağlık sorunları nedeniyle sadece karargahta görev yapması, ilçe jandarma komutanlığı gibi aktif kıt'a görevlerinde istihdam edilmemesi gerektiği yönünde sağlık raporu bulunduğu duyumunu aldığını, böyle bir rapor var ise ilçe jandarma komutanlığı gibi aktif bir görevde istihdam edilmesinin hizmet kusurunun varlığını göstereceği, ayrıca müteveffanın vefat olayı öncesinde Evciler İlçe Jandarma Komutanlığına da vekalet ettiği, iki ilçenin jandarma komutanlığı görevinin getirdiği stres ve aşırı yorgunluğun İl Jandarma Komutanı'nın olay günü inceleme ve denetleme faaliyeti birleştiğinde ortaya çıkan görev yoğunluğunun vefata neden olan kalp krizini tetiklediği iddiaları ile uğranıldığı ileri sürülen 4.000,00-TL maddi ve 180.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 184.000,00-TL zararın davalı idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davacılar tarafından müteveffanın sağlık sorunları nedeniyle sadece karargahta görev yapması, ilçe jandarma komutanlığı gibi aktif kıt'a görevlerinde istihdam edilmemesi gerektiği yönünde sağlık raporu bulunduğu duyumunu aldıkları ileri sürülmüş ise de davalı idare tarafından dosyamıza gönderilen bilgi formunun incelenmesinden; davacının 2005 yılında akciğer tüberkülozu sebebiyle tedavi gördüğü ve ilaç kullanımı önerildiği, 2012 yılında da "lumbar ve diğer intertebral disk bozuklukları" tanısıyla 3 ay süreli bir istirahat raporu bulunduğu, bunun dışında İlçe Jandarma Komutanı olarak görevlendirilmesinin ve/veya herhangi başka bir aktif görevde yer almasının uygun olmayacağı yönünde bir sağlık raporu bulunmadığı; ayrıca 2018 yılı il içi atama tercih formunda Dazkırı İlçe Jandarma Komutanlığı'na 1. tercihi olarak yer verdiği ve tercihi doğrultusunda atamasının yapıldığı anlaşıldığından bu iddiaya itibar edilmediği bu durumda, Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş .....'nın vefatıyla ilgili olarak otopsi raporu, idari tahkikat raporu, tanık ifadeleri, acil çağrı merkezi ile yapılan telefon görüşmelerine dair kayıt çözümleme tutanağı ile dosya içeriğinde yer alan tüm bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, .....'nın ölümünün kalp krizi nedeniyle meydana gelmiş olduğu, ölümünde harici bir etkenin rolünün saptanmadığı anlaşıldığından, kişinin ölümünde davalı idareye yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı idarenin kusursuz sorumluluğundan söz etme imkanının da bulunmadığı dikkate alındığında, davacıların olay nedeniyle uğradıklarını iddia ettikleri maddi ve manevi zararlarının tazmini isteminin reddi gerektiği gerekçesiyle, Afyonkarahisar İdare Mahkemesi'nin 01/06/2020 gün ve E:2019/753, K:2020/279 sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
 
İSTİNAF DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili tarafından; vefat olayında idarenin hizmet kusurunun bulunduğu, hizmet kusurunun bulunduğu hallerde, vefat ile görev arasında illiyet bağının bulunduğunun da kuşkusuz olduğu, ileri sürülerek istinafa konu idare mahkemesi kararının kaldırılması istenilmektedir.
 
SAVUNMANIN ÖZETİ: Usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
 
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
 
İdare Mahkemesi kararlarının istinafen incelenerek kaldırılması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45 inci maddesinin 4 üncü ve 5 inci fıkralarında yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
 
İstinaf başvurusuna konu karar usul ve hukuka uygun olduğundan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45 inci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
 
Sonuç: 1-)İstinaf isteminde bulunulan mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından, istinaf isteminin REDDİNE,
 
2-) İstinaf aşamasında yapılan 235,10-TL yargılama giderlerinin istinaf talep edenin üzerinde bırakılmasına,
 
3-) Artan posta ücretinin istinaf isteminde bulunan tarafa Mahkemesince iadesine,
 
2577 sayılı Kanun'un 46/b maddesi uyarınca bu kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 24/09/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy