Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi 2020/185 Esas 2020/2556 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 2. İdari Dava Dairesi
Esas No: 2020/185
Karar No: 2020/2556
Karar Tarihi: 25.11.2020



(2577 S. K. m. 2, 14, 15, 45) (2942 S. K. Ek m. 1) (UYM. MAH. 08.07.2019 T. 2018/213 E. 2019/416 K.)
 
İSTEMİN ÖZETİ: Davacıların hisseli maliki olduğu Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 5653 ada, 1 parsel ve 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, imar planında "okul alanı" olarak ayrılması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00-TL (ıslah sonucu 1.758.983,23-TL) kamulaştırmasız el atma bedelinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; uyuşmazlık konusu olayda bilirkişi raporunda yer verilen dava konusu taşınmazlardan; Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 5653 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın, dava dışı Muratpaşa Belediyesince pazar yeri yapıldığı, dolayısıyla taşınmaza fiilen el atıldığı anlaşılmakta olup, davacıların bahsi geçen taşınmaza kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ödenmesi istemi yönünden uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargı mercilerinin görevli olduğu kanaatine varıldığı, davacıların, Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden kamulaştırmasız el atma tazminatı ödenmesi istemine gelince; davacıların hisseli maliki olduğu Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmazın imar planında "okul alanı" olarak ayrılması nedeniyle mülkiyet hakkı kısıtlanan davacıların uğradığı zararlar için hisseleri oranında hesaplanan 1.679.508,42-TL tazminatın davacılara ödenmesi gerektiği, Mahkemece hükmedilen 1.679.508,42-TL tazminat tutarının, taşınmazın idare adına tapuda tescil edilmesi sırasında kamulaştırma bedeli yerine geçecek miktar olarak kabul edilmesi gerektiği ve söz konusu taşınmazın davacılara ait hissenin her türlü kısıtlamadan ari bir şekilde davalı idare lehine tapuda ferağ verilmesi koşuluyla ödeneceğinin de açık olduğu gerekçesiyle Antalya 4. İdare Mahkemesi'nce verilen davanın; Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden kamulaştırmasız el atma tazminatı ödenmesi isteminin kabulü ile 1.679.508,42-TL tazminatın, 50.000,00-TL'sinin dava tarihinden (21/12/2018); 1.629.508,42-TL'sinin ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ edildiği 24/10/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacılara ödenmesine, davanın; Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 5653 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz için kamulaştırmasız el atma tazminatı ödenmesi istemi yönünden görev yönünden reddine ilişkin 17/01/2020 gün ve E:2018/1143, K:2020/24 sayılı kararın; davacılar vekilince, taşınmaz üzerindeki haklarının kullanımının engellenme sebebinin taşınmaz üzerinde fiili kullanımın değil davalı idare tarafından alınan kamulaştırma kararı olduğu, davalı idare tarafından alınan kamulaştırma kararı sebebiyle müvekkilinin mülkiyetleri üzerinde haklarının kısıtlandığı, verilen mahkeme kararının görev yönünden reddine ilişkin kısmının kaldırılması gerektiği ileri sürülerek, davalı idare vekilince, mahkemece hükmedilen tazminat miktarının fahiş olduğu, tapu kaydı incelendiğinde taşınmazın çok sayıda hissedarının olduğu ve hissedar fazlalığının satışı etkileyeceğinden taşınmazın değerinin düşük olmasına sebebiyet vereceğinin görüleceği, mahkemece yargılama giderlerinin taraflarına yüklenilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek istinaf yolu ile kaldırılması istenilmektedir.
 
DAVACI SAVUNMASININ ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
DAVALI İDARE SAVUNMASININ ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.
 
TÜRK MİLLETİ ADINA
 
Karar veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
 
Dava, davacıların hisseli maliki olduğu Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 5653 ada, 1 parsel ve 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, imar planında "okul alanı" olarak ayrılması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00-TL (ıslah sonucu 1.758.983,23-TL) kamulaştırmasız el atma bedelinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
 
Mahkemece; dava konusu taşınmazlardan; 5653 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın, dava dışı Muratpaşa Belediyesince pazar yeri yapıldığı, dolayısıyla taşınmaza fiilen el atıldığından, taşınmaza kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ödenmesi istemi yönünden uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargı mercilerinin görevli olduğundan bu kısım yönünden davanın görev yönünden reddine; 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş ise de;
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2/1 nci maddesinde, “idari dava türlerinin, a) İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları, b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, c) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar olduğu” hüküm altına alınmıştır.
 
Dosyanın incelenmesinden, bakılan davanın imar planına dayalı kısıtlılıktan kaynaklı hukuki el atma davası olduğu, her ne kadar konuya ilişkin 2942 sayılı Yasanın Ek 1. maddesinin Anayasa Mahkemesince 20.12.2018 gün ve E:2016/181, K:2018/111 sayılı kararla iptal edilmiş ise de;Uyuşmazlık Mahkemesinin Anayasa Mahkemesinin anılan kararından sonra verdiği 08.07.2019 gün ve E:2019/213, K:2019/416 sayılı kararında; "..İptal edilen bölüm içerisinde kalan “Bu süre içerisinde belirtilen işlemlerin yapılmaması hâlinde taşınmazların malikleri tarafından, bu Kanunun geçici 6 ncı maddesindeki uzlaşma sürecini ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemleri tamamlandıktan sonra taşınmazın kamulaştırmasından sorumlu idare aleyhine idari yargıda dava açılabilir.” cümlesi kapsamında, bakılan görev uyuşmazlığında yargı yolunun değişip değişmeyeceği hususu irdelendiğinde; davacıların taşınmazları üzerinde tasarruf etme hakkının kısıtlanmasının, idarenin bir eyleminden değil, idari bir işlem niteliğindeki imar planından kaynaklanması; davacıların bu işlem sebebiyle doğduğunu iddia ettikleri zararın ancak idari yargıda açılacak bir tam yargı davasına konu edilebileceğinin tartışmasız olmasının yanında; Anayasa Mahkemesinin belirtilen kararının gerekçesinde; bu konuya ilişkin uyuşmazlıkların adli yargıda görülmesinin gerektiği, diğer bir anlatımla taşınmazın malikleri tarafından idari yargıda dava açılabileceğinin hukuka aykırı olduğu yönünde herhangi bir irdelemeye yer verilmediği gözetildiğinde; Mahkememizin bu konuda istikrar bulmuş kararları doğrultusunda, yargı yolunun değişmesini gerektirecek bir durum bulunmadığı sonucuna varılmıştır." yer verdiği gerekçe doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararından sonra da idari işlemden (imar planından) kaynaklı hukuki el atma davalarının görüm ve çözümünün idari yargı mercileri olduğu hususunun uyuşmazlık mahkemesince açıklığa kavuşturulmuştur.
 
Uyuşmazlıkta, dava konusu taşınmazın Muratpaşa Belediyesince pazar yeri olarak kullanıldığının keşif incelemesinde görüldüğü, dolayısıyla olayda fiili el atma söz konusu olduğu, bundan dolayı da davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğine karar verilmiş ise de; fiili el atma söz konusu olsa dahi, bu eylemin davalı idarece değil başka bir idarece yapıldığı, bakılan davanın ise taşınmazın fiili el atma nedeniyle pazar yeri olarak kullanılmasından dolayı Muratpaşa Belediyesine karşı değil, plana dayalı hukuki el atma nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığına karşı açılan bir tam yargı davası mahiyetinde olduğu, bu nedenle davanın mevcut hâliyle idari yargının görevinde olduğu anlaşılmaktadır.
 
Dava dosyasının mahkemesine iadesi hususu yönünden;
 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesinin 3. fıkrasında, dava dilekçelerinin "görev ve yetki" yönünden de inceleneceği, idari yargının görevli olmadığı konuda dava açılmış ise davanın aynı Kanunun 15. maddesinin 1/a bendi uyarınca reddedileceği, 45. maddesinin 5. fıkrasında da bölge idare mahkemesinin ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulması hâlinde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye göndereceği hükümlerine yer verilmektedir.
 
Bakılan davada, 5653 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın görev yönünden reddine; 8472 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise tazminat talebinin kabulüne ilişkin istinafa konu kararın, görev yönünden reddine ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmadığından dava dosyasının 2577 sayılı Kanunun 45/5. maddesi uyarınca mahkemesine iade edilmesi gerektiği, ancak diğer kısım (8472 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise tazminat talebinin kabulüne ilişkin) yönünden ise dava dosyası ayrılamayacağından 2577 sayılı Kanunun 45/5. maddesi uyarınca, dava konusu taşınmazların tümünün esası bakımından yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
 
Davalı idare istinaf istemi yönünden ise, bu karar uyarınca uyuşmazlıkta mahkemece yeniden bir karar verileceğinden bu aşamada davalı idare istinaf isteminin esasını değerlendirmeye gerek bulunmamaktadır.
 
Açıklanan nedenlerle, istinaf istemlerinin kabulüne, Antalya 4. İdare Mahkemesi'nce verilen 17/01/2020 gün ve E:2018/1143, K:2020/24 sayılı kararın kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, Mahkemece verilecek kararla birlikte istinaf yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 2577 sayılı Yasının 45. maddesinin 5. fıkrası uyarınca kesin olmak üzere, 25/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy