Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/306 Esas 2023/483 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/306
Karar No: 2023/483
Karar Tarihi: 08.03.2023

T.C. KONYA BAM ... HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
... HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: ...
KARAR NO: ...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KONYA ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: ...
NUMARASI: ... Esas ... Karar
İSTİNAF EDEN DAVACI: ...
VEKİLLERİ: Av. ...
DAVALI: ...
VEKİLLERİ: Av. ...
DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ: 08/03/2023
YAZIM TARİHİ: 10/03/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında ... tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili firma ile davalı arasında davalının ürettiği ambalaj sargı malzemesi vb. gibi malzemelerle alakalı olarak bir ticari ilişki gerçekleştiğini, ancak davalının ürettiği ürünlerin ayıplı çıkması karşısında tarafların arasındaki ticari ilişkinin sonlandığını, müvekkilinin ayıplı ürünlerin ederi miktarınca iade faturası düzenleyip davalı tarafa gönderdiğini, ayıplı ürünlere mahsus iade ilişkisinin yanında yine bu ayıplı ürünlerden ötürü müvekkilinin ... menşeli bir firmaya yapmak zorunda kaldığı 12.600,00 USD meblağlı indirimin de davalı firmaya yansıtıldığını ve bu hususun davalı tarafından kabul edilmiş olduğunu, müvekkilinin davalı tarafa 8.723,93-TL cari borcu varken davalı tarafın müvekkili aleyhine Konya ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasıyla 87.764,96-TL üzerinden takip başlattığını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren süresi içinde 8.723,93-TL ve buna müteallik faiz, masraf, vekalet ve harçlar da müvekkili tarafından ödendiğini, kalan kısma da itiraz ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin davalı yana borcu bulunmadığı halde Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... D.iş sayılı dosyasıyla ihtiyati haciz kararı temin etmeye çalıştığını, taraflar arasında mutakabat olmasına rağmen davalının kötü niyetle takip yoluna giderek müvekkilini mağdur etmek istediğini, ayıplı malların hala davalıca teslim alınmadığını, bu nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalının %20’den az olmayacak şekilde tazminata mahkum edilmesini , her türlü yargılama gideri ile birlikte vekalet ücretinin de davalı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkiline borçlu olmadığına ilişkin açmış olduğu işbu davanın tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, malın ayıplı olduğu iddialarını kabul etmemekle birlikte davacının süresi içerisinde yapmış olduğu ayıp ihbarı bulunmadığından müvekkilinin malın iadesini kabul etme zorunluluğunun bulunmadığını, davacı vekilinin malları ürettiğini ve ... ’lı firmaya sattığını hatta bu nedenle indirim yaptığını beyan etmekle ürünü kullandığını kabul ettiğini, müvekkili tarafından davacıya satılan ambalajın davalı tarafca üretilip başka bir firmaya satıldığını beyan etmesinin bile malın ayıplı olmadığının göstergesi olduğunu, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline, alacağın %20’sinden aşağı olmayacak şekilde tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "....davacı şirketin davalı şirketten aldığı ... baskılı 23 micron kalınlığında 62 mm eninde 1.730 kg ... ürünü için 3,35 USD + KDV brim fiyatlı 5.795,50 USD + KDV tutarında iade faturası düzenlemesi gerektiği, bu bedel 20.650,10-TL olup tenzil edilmesi ile kalan miktar üzerinden davacının davalıya borçlu kalacağı, davacının ... tarihli ... seri numaralı... bedelinin 60.900,00 USD olduğu, faturayı ... ünvanına düzenlemiş olduğu ve bu fatura üzerinde 12.600,00 USD indirim yaptığı, bu firmaya satılan malların dava konusu mallar olduğu, ... firmasının malı ayıplı bulduğuna dair beyanının olduğu, bu indirim bedelinin 35.440,02-TL olduğu olduğu, davalı tarafından gecikme adı altında düzenlenen 4.007,10-TL nin davacı vekili tarafından kabul edildiği, ayrıca davacı tarafça icra dosyasına ödenen 8.723,93-TL'lik bir bedelin bulunduğu, davacı şirketin 2015 yılı ticari defterlerinde 31/12/2015 tarihi itibariyle davalıya 85.886,45-TL borçlu bulunduğu, yukarıda bildirilen bedellerin toplamı olan 68.821,15-TL'nin tenzil edilmesi ile davacının toplam borcunun 17.065,30TL kaldığı, tüm bu nedenlerle davacının toplam 68.821,15-TL kadar davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının yapılan icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla borçlu olunmadığı tespit edilen 68.821,15-TL 'nin %20'si oranında haksız icra tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hükmün kurulmasına karar verilmiştir." gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile; davacının Konya ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı icra dosyasından dolayı davalıya 68.821,15-TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilen miktarın %20'si olan 13.764,23-TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece görülen davada dosya hatalı hesaplamalar sebebi ile 4 kez bilirkişi heyetine gönderilmek zorunda kalındığını, 4.kez gelen bilirkişi raporu da ne yazık ki hatalı olduğunu, ilk rapor ile çelişki olduğunu, itirazlarını tam olarak karşılamayan, gerekçesi yetersiz bir rapor olarak sunulduğunu, 11.06.2020 tarihli bilirkişi raporunda tarafların iadede mutabık kaldıkları rakam ile ilgili olarak hesaplamanın hatalı yapıldığını, bilirkişi tarafından davalı firmaca, müvekkili tarafından şirkete gönderilmiş olan 17.11.2015 tarihli mail cevabı görmezden gelinerek rapor tanzim edildiğini, bu mail ekinde gelen şirket kaşeli yazıda müvekkili şirkete verilen cevap yazısında "3208 KG ... ürünün, tarafımıza iadesi uygun bulunmuştur. İade faturasını 3,35 USD + KDV birim fiyatı ile düzenleyerek göndermeniz gerekmektedir." bilirkişilerce, 3 defa rapora itiraz edilmiş olmasına rağmen davalı mail cevabı görmezden gelinerek kendi varsayımları ile hesaplama yaptığını, oysa ki 3208 Kg ... ürünün ayıplı olduğu ve iadesi konusunda dava tarafları mutabık kaldığını, bilirkişiler davalı mail cevabında yer alan 3208 Kg ... ürünün iadesini kabul etmediğini, fakat 3,35 USD birim fiyattan ürün iadesini kabul ederek yalnızca 1730 kg ürün üzerinden hesaplama yaptığını, bilirkişilerin çelişkili hesap ve kabullerine dayanılarak verilen kısmen kabul kararı bu yönü ile hatalı olduğunu, hesaplamanın 3208 Kg ... üzerinden yapılması gerektiğini, zira davalının ürün iadesine dair iradesi açık ve ispatlı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespitini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Somut olayda davalı tarafından davacı aleyhine 8 adet faturaya dayalı olarak 85.866,00 TL asıl alacak, 1.878,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 87.764,96 TL alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının asıl alacağın 8.723,93 TL lik kısmı dışındaki borca ve ferilerine itiraz ettiği ve dava değerini 77.162,07 TL göstererek borçlu olmadığının tespiti talebi ile işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalıdan aldığı ürünlerin ayıplı olduğunu iddia ederek ... bir firmaya ürünlerin ayıplı ollmasından dolayı yaptığı 12.600,00 USD indirimi davalıya yansıttığını, ayrıca ayıplı malların iadesi konusunda davalıyla mutabakata vardıklarını, iade edilecek ürünlerin 3208 kg ... olduğunu, ayrıca davalı tarafından davacıya fatura edilen 4.007,00 TL borcu da kabul etmediğini beyan etmiştir.
Davacının ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacı tarafından davalıya kesilmiş bir iade faturasının bulunmadığı, davacının davalıya 31/12/2015 tarihi itibariyle 85.866,45 TL borçlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı davalı tarafından kendisine gönderilen e mailde 3208 kg ürünün iadesinin uygun bulunduğunu belirttiği halde bilirkişilerce 1730 kg ürün üzerinden hesaplama yaptıklarını beyan ederek hesaplamanın 3208 kg üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini beyan etmektedir.
Bilirkişilerce yapılan inceleme sonucunda davacının elinde 23 micron kalınlığında
62 mm eninde 1730 kg. ... ile 76 mm eninde 1450 kg. pet ... bulunduğu, 62 mm enindeki ... rastgele örnekleme metodu ile seçilen 1 tanesinde açılma sırasında yırtılma meydana geldiği, 76 mm enindeki ... olumsuz bir durum olmadığı bildirilmiştir.
Davacı tarafından sunulan ve davalı tarafından gönderildiği iddia edilen e mailde, 3208 kg ... ürünün iadesinin uygun bulunduğu, iade faturasının 3,35 USD + KDV birim fiyatı ile düzenlenerek gönderilmesi belirtilmiştir.
Tüm açıklamalardan sonra istinaf edenin sıfatı nazara alınarak yapılan istinaf incelemesinde; davalı, davacı tarafından sunulan 3208 kg ... ürünün iadesinin uygun bulunduğuna ilişkin e maili kabul etmediğinden söz konusu e mailin davalıdan sadır olup olmadığı yönünde delillerinin toplanarak bir değerlendirme yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde olmadığından davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK'nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... tarih ... Esas ... Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/03/2023 tarihinde oybirliği ile HMK'nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Katip ...
e-imzalıdır
















A.Ç



Full & Egal Universal Law Academy