Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/707 Esas 2023/691 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2023/707
Karar No: 2023/691
Karar Tarihi: 06.04.2023

T.C. KONYA BAM ... HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ... - ...
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
... HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: ...
KARAR NO: ...
KARAR TARİHİ: ...

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN: ... (...)
ÜYE: ... (...)
ÜYE: ... (...)
KATİP: ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KONYA... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: ...
NUMARASI: ... Esas
İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN DAVACI: ...
VEKİLİ: Av. ...
İHTİYATİ HACZE İTİRAZ EDEN DAVALI: 1- ...
VEKİLİ: Av. ...
DAVALI: 2- ...
VEKİLİ: Av. ...
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/04/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 07/04/2023
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili verdiği dava dilekçesinde özetle; sürücü ... idaresindeki ... plakalı ÇEKİCİ ile ... caddesinde sağ şeritte seyir halindeyken U dönüşü yapmak için şerit değiştirdiği esnada orta şeritte seyir halinde olan müvekkiline ait ... plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, 09.11.2022 tarihli eksper raporu ile ... plakalı araç sürücüsünün TAM KUSURLU olduğu müvekkiline ait ... plakalı arac sürücüsünün KUSURSUZ olduğu belirlendiğini, müvekkilinin hiçbir kusuru olmaksızın meydana gelen bu kazada müvekkiline ait araç ağır hasar aldığını ve pert işlemine tabi tutulduğunu, 09.11.2022 tarihli eksper raporu ile müvekkiline ait aracın pert işlemine tabi tutulması gerektiği belirlenmiş ve ... tarihinde Konya ...Noterliği ... yevmiye numaralı ARTES - TESCİL SONUÇ BELGESİ ile araç trafikten çekme işlemine tabi tutulduğunu, müvekkilinin aracı ... model ... marka ve modelde olup eksper raporunda piyasa değeri 975.000,00 TL olarak belirlendiğini, eksper tarafından belirenen iş bu araç bedelinin kabulü mümkün olmadığını, zira söz konusu aracın bedeli eksper raporunda belirtilen değerden daha yüksek olduğu aşikar olduğunu beyanla; Müvekkili alacağının haksız fiil tarihinde muaccel hale gelmiş olması, davalı araç sürücüsünün olay yerini terk etmiş olması ve müvekkili aracının açıkça hasarlı olması sebebiyle maddi zararın doğmuş olması, yargılamanın hitamında davacının tazminata hak kazanacak olmasının kuvvetle muhtemel olması, ihtiyati hacize yakın ispat koşulunun gerçekleştiğinin kabul edilerek Yargıtayın içtihatları uyarınca kazaya sebebiyet veren ve asli kusurlu bulunan sürücü ve işletenin UYAP üzerinden menkul ve gayrimenkul mallarının, üçüncü şahısta olan hak ve alacaklarının sorgulanmasının yapılarak bu mallar üzerine dava kesinleşinceye kadar tedbiren teminatsız İHTİYATİ HACİZ ŞERHİ KONULMASINI, - 06.10.2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle HMK 107 madde hükmü gereği toplanacak deliller neticesinde müddeabihi arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkiline ait ... plaka sayılı araçta oluşan maddi zararın (pert bedeli) (şimdilik 400.000,00 TL) kaza tarihinden itibaren işleyecek TİCARİ faizleri birlikte davalılardan teselsülen alınarak müvekkile ödenmesine, Yeni araç alana kadar geçecek olan sürede araç yokluğu nedeniyle oluşan zararın HMK 107 madde hükmü gereği toplanacak deliller neticesinde müddeabihi arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla (şimdilik 50,00 TL) kaza tarihinden itibaren işleyecek TİCARİ faizi ile beraber davalılardan teselsülen alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin, arabuluculuk vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşı tarafın hızın kesmeden, kontrollerini yapmadan kavşağa girdiğini, kazaya ilişkin araç fotoğrafı incelendiğinde tekerin çıktığının görüldüğünü, davacının aracının hız sınırlarını aştığının ortada olduğunu, ihtiyati haciz yönünden hüküm kurulmasının isabetli olmadığını, müvekkilinin mülkiyet hakları kısıtlanmış olup taşınmazlarına ihtiyati haciz konulmasının usul ve yasaya aykırı olup kaldırılması gerektiğini, davanın müvekkili şirket için husumet yönünden reddinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle davacının açmış olduğu davanın öncelikle pasif husumet yokluğundan reddine, davanın esasına girilmesi halinde davanın esastan reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kaza fotoğrafları, kazaya karışan araçlarda meydana gelen hasarlar ve diğer tüm hususlar gözetildiğinde davacıya ait aracın aşırı süratli halde yolda seyir ettiği, kavşağa yaklaşırken de hızını azaltmadığı, dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde kavşağa girmesi sebebiyle kazanın gerçekleştiğinin açık olduğunu, ayrıca kaza tespit tutanağında müvekkilinin gerçekleşen kazada kusurunun bulunmadığını belirtildiğini, davacının aracının hasar kayıtsız ve orijinal olduğu iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, her ne kadar davacı taraf yeni araç alana kadar geçecek olan sürede araç yokluğu nedeniyle zararının oluştuğunu iddia etmişse de bu hususu kabul etmediklerini, davacı tarafın zararı olduğuna dair herhangi bir delil sunmadığını, soyut zarar iddiasına dayanarak bir tazminata hükmedilmesinin düşünülemeyeceğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; "Mahkememizin 07/12/2022 tarihli ara kararı ile aynen; "Davacı vekilinin İhtiyati Haciz Talebinin 400.050,00 TL tazminat üzerinden %20 oranında teminat karşılığı Kabulü" ne karar verilmiştir.
Akabinde davalı ... İhtiyati Hacze itiraz eden vekilinin dilekçesi üzerine Mahkememizin 22/12/2022 tarihli ara kararı ile aynen; "Davalı ... yönündeki 07/12/2022 tarihli ihtiyati tedbir / haciz kararımızın hükmü değiştirilerek taşınmazlar üzerindeki hacizler baki kalmak kaydıyla araç ve banka hesapları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına" karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; ...'in ... ile sürmekte olan taşeron işleri neticesinde kamuya yararlı işlerde araçların kullanılması ve davacının ihtiyati haciz talebini karşılayacak mahiyette taşınmazlara da haciz konulduğu anlaşıldığından tarafların hak ve menfaatlerini korumak ve dengelemek üzere mahkememizin verilen 07.12.2022 tarihli ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz kararının değiştirilerek oluşturulan 22.12.2022 tarihli ara kararında usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilince ve davacı vekilince yapılan tüm itirazların reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden davalı ... Vekilinin ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik talebinin REDDİNE,
22/12/2022 tarihli ara karar ile İhtiyati haczin değiştirilmesine itiraz eden davacı vekilinin itirazlarının REDDİNE,
Mahkememizin 22/12/2022 tarihli ara kararının AYNEN DEVAMINA" şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı ... vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; olayın maddi hasarlı trafik kazası olup ölüm ya da yaralanmanın olmadığını, kusur oranını kabul etmediklerini, kusura dair yeniden rapor alınması gerektiğini, müvekkili şirketin köklü bir firma olup yıllardır ...'in işlerini yaptığını ve ismi bilinen, saygı duyulan bir firma olduğunu, banka hesaplarına tedbir konulmasının bile ... iline yapılacak araç ve iş makinesi hizmetleri ile kamu hizmetlerine engel olduğunu, müvekkili şirketin araçlarına konulacak ihtiyati haczin de ...'in işlerinin aksamasına, ihtiyaca binaen şehir içinde kamu hizmeti yapan küçük ve büyük kamyon, kamyonet, iş makinesi değişimine engel olduğunu, işbu değişimler yapılırken bankada bulunan ihtiyati hacizlerin de bankadan alınan teminat mektuplarına engel olduğunu, henüz yargılama olmadan, deliller toplanmadan ihtiyati haciz kararı verilmesinin isabetli olmadığını, sonuç kesinleşmeden müvekkilinin mülkiyet hakkının kısıtlanmasının da Anayasa'ya aykırı olduğunu, kamyon, kamyonet ve iş makinelerinin işleteni ... olup araçların müvekkili himayesinde olmadığını, trafik kazası zararında kaideten işletenin sorumlu olduğunu, açılan dava belirsiz alacak davası olup, ortada belirli ve kesinleşen bir miktar olmayıp, ihtiyati haciz kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin kararı ile uygulanan ihtiyati haciz işleminde fiili haciz olmayıp kaydi haciz olduğunu, bu yüzden tüm ihtiyati hacizlerin kaldırılması gerektiğini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile taşınmazlar üzerinde bulunan, dosyadan dosyaya konulan ve diğer ihtiyati hacizler, araçlar üzerinde kalan hacizler olması halinde, bankalar üzerinde kalan ihtiyati hacizler olması halinde kaldırılmak üzere ihtiyati hacizlerin hepsinin kaldırılmasını, mahrumiyetlerin yaşanmaması ve kamu hizmetlerinin aksamamasını, istinaf yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava konusu uyuşmazlık, ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin verilen karara yapılan itiraz üzerine ,bu itirazın reddedilmesi nedeniyle bu kararın kaldırılmasına ilişkin istinaf talebinden ibarettir.
Geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz ise İİK'nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
İİK'nun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir.
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında maucceliyet kesbeder.
İİK'nun 259. maddesinde de teminat hususu düzenlenmiştir. Madde de “İhtiyati haciz isteyen alacaklı hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 87. maddesinde yazılı teminatı vermeye mecburdur.
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.
Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata luzum olup olmadığını takdir eder.Bu açıklamalara göre ihtiyati haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır.
Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Kanunda açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada (normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır. Çünkü, hakim, mevcut ispat ve delil kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ettiği bir vakıa konusunda tam bir kanaate varmadan o vakıayı doğru kabul edemez. Ancak kanun koyucu bazen ya doğrudan kendisi düzenleme yaparak ya da işin niteliği ve olayın özelliği gereği hakime, bu durumu belirterek, ispat olgusunu düşürme imkanı vermiştir. Bu düşürülmüş ispat ölçüsü çerçevesinde, tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel, yaklaşık bir kanaat yeterli görülmektedir.
İhtiyati haciz talep eden davacı tarafından dava konusu yapılan maddi tazminat alacağını teminen de ihtiyati haciz talep edilmiş mahkemece talebin kabulüne karar verilmiştir.
Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır.
Dosyada bulunan belgeler,hasara ilişkin raporlar,bu dosyada davacının yaralanmasına dair doktor raporuna,kusura ilişkin bilirkişi raporuna göre davacının maddi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil (yaralama ) tarihi itibarıyla davacının maddi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir.
Alacağın kesin olarak kanıtlanması gerekmez. Davacının alacağı rehinle de temin edilmediğine göre harçlandırılmış dava dilekçesinin % 20 i teminatla ihtiyaten haciz kararı verilmesi doğrudur.
(Nitekim Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2016/18144 E,2017/11201 K;aynı daire 2016/9800 E,2017/8052 K,2014/22955 esas 2017/3970 karar sayılı ilamları)
(Aynı mahiyette Yargıtay 4. HD nin T.C. 2014/1150 esas 2014/1621 karar sayılı, 2014/9434 esas 2014/13476 karar sayılı ilamları)
Buna yönelik itiraz yersizdir.
Bu halde, dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak,
Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı tarafça yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK'nun 362/1(f) ve İİK 265/son maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/04/2023

Başkan ...
e-imzalı
Üye ...
e-imzalı
Üye ...
e-imzalı
Katip ...
e-imzalı


Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.




Full & Egal Universal Law Academy