Kamu Denetçiliği Kurumu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 3, 25) (2709 S. K. m. 10, 49, 56, 74, 128) (5620 S. K. Ek m. 2) (4721 S. K. m. 405) (6328 S. K. m. 20, 21) (375 S. KHK Ek m. 25, Geç. m. 23) (Kurumlar Arası Geçici Görevlendirme Yönetmeliği m. 1) (Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik m. 6) (ANY. MAH. 17.04.2008 T. 2005/5 E. 2008/93 K.) (2. DD. 29.04.2009 T. 2009/1338 E. 2009/1799 K.)

 

SAYI: 2020/89623-S.20.98206

BAŞVURU NO: 2020/79347

KARAR TARİHİ: 16/12/2020

 

TAVSİYE KARARI

 

BAŞVURAN:

 

BAŞVURUYA KONU İDARE: Göç İdaresi Genel Müdürlüğü

 

BAŞVURUNUN KONUSU: Görevlendirmenin iptali hakkında

 

BAŞVURU TARİHİ: 28/06/2020

 

I. BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ

 

1) Kurumumuza … tarafından yapılan başvuruda başvuru sahibi, Şanlıurfa İl Göç İdaresine bağlı … Kaymakamlığında güvenlik personeli olarak çalıştığını, bakmakla yükümlü olduğu yaşlı ve ağır engelli annesinin bakım ve tedavisinden dolayı il dışı görevlendirmesinin iptal edilmesini ve mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

 

II. İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI

 

2) Kurumumuzun 02/07/2020 tarih ve S.20.69100 sayılı şikâyet konusuna ilişkin bilgi/belge isteme yazılarına istinaden, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 22/07/2020 tarih ve … sayılı yazılarında;

 

2.1) Başvuru sahibinin Şanlıurfa İl Göç İdaresi Müdürlüğünde sürekli işçi kadrosunda görev yaptığı, kendisi ile yapılan Belirsiz Süreli İş Sözleşmesinin 4 üncü maddesinin 2 nci bendinde yer alan "İşçinin, Genel Müdürlükçe merkez ve taşra teşkilatında belirlenen işyerlerinde kadrosu bulunmakla birlikte, diğer illerde ihtiyaç olması durumunda kadroya geçişi yapılan işi yapmak kaydıyla Genel Müdürlüğe bağlı diğer illerde bulunan İl Göç İdaresi Müdürlüklerine bir yıl süreyle Genel Müdürlükçe görevlendirilebilir. Görevlendirilen sürekli işçinin hizmetine ihtiyaç duyulduğu takdirde görevlendirme süresi aynı usul ile bir yıl daha uzatılabilir.” hükmüne istinaden, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce 14/04/2020 tarih ve … sayılı Onayı ile Çankırı İl Göç İdaresi Müdürlüğü emrine 6 ay geçici süreyle görevlendirildiği,

 

2.2) Başvuru sahibinin annesine bakacak kimsenin olmadığını dile getirdiği, fakat nüfus kayıt örneğinde aynı ilde ikamet eden başka kardeşlerinin de olduğu anlaşılmış olup bu nedenle mevcut geçici görevlendirmesinin iptaline ilişkin yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığı,

 

2.3) 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 127 nci maddesi kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen Şanlıurfa İl Göç İdaresi Müdürlüğü emrindeki Viranşehir, Suruç, Harran,

Ceylanpınar ve Akçakale Geçici Barınma Merkezlerinde görev yapmakta olan personel anılan merkezlerin kapatılması nedeniyle oluşan istihdam fazlası personel kapsamında yeni bir planlama yapılıncaya kadar acil personel ihtiyacı bulunan diğer İl Göç İdaresi Müdürlükleri emrinde 6245 sayılı Harcırah Kanununun ilgili hükümleri çerçevesinde geçici olarak görevlendirilmekte olup söz konusu görevlendirmeler ilgili mevzuatlar çerçevesinde sağlık, eğitim ve eş durumu mazeretleri dikkate alınarak yapıldığı, görevlendirilen personeller gitmeye engel durumu açıklar bir dilekçe ile müracaat ettiklerinde Genel Müdürlük tarafından durumu ivedilikle araştırılıp değerlendirilmekte ve geçerli bir sebep varsa yapılan görevlendirilme iptal edildiği

 

Açıklaması yapılmıştır.

 

III. İLGİLİ MEVZUAT

 

3) 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10’uncu maddesinde;

 

“Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir... Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.”

 

3.1) “Çalışma hakkı ve ödevi” başlıklı 49’uncu maddesinde; “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.”

 

3.2) “Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması” başlıklı 56 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında; "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler"

 

3.3) “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74’üncü maddesinde; “.Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.”

 

3.4) “Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler 1. Genel ilkeler” başlıklı 128’inci maddesinde; “Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. (Ek cümle: 7/5/2010-5982/12 md.) Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır.” hükümlerini haizdir.

 

4) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 3 üncü maddesinde; “Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır.”, 25 inci maddesinin birinci fıkrasında; “Herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı vardır. Herkes, işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ve kendi iradesi dışındaki koşullardan doğan geçim sıkıntısı durumunda güvenlik hakkına sahiptir.”

 

5) 5620 sayılı Kamuda Geçici İş Pozisyonlarında Çalışanların Sürekli İşçi Kadrolarına Veya Sözleşmeli Personel Statüsüne Geçirilmeleri, Geçici İşçi Çalıştırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un Ek 2’nci maddesi “(1) Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işçi kadrosunda görev yapan ve ilgili mevzuatına göre alınan sağlık kurulu raporunda en az yüzde kırk oranında engelli olduğu belirtilen işçiler ile ağır engelli raporlu eşi veya bakmakla yükümlü olduğu birinci derece kan hısımları bulunan işçiler, engellilik durumundan kaynaklanan gerekçelere dayalı olarak kurum içinde yer değiştirme talebinde bulunabilir. (2) Bu kapsamdaki talepler kamu kurum ve kuruluşlarının kadro imkânları ve teşkilat yapıları dikkate alınarak karşılanır. (3) İşçinin kendisinin veya birlikte yaşadığı eşi ve bakmakla yükümlü olduğu çocuklarının engellilik durumunun tedavisi sebebiyle kurum içinde yer değişikliği talep etmesi hâlinde, yer değiştirme suretiyle atama yapılacak yerin, işçinin ve bu fıkra kapsamındaki yakınlarının engellilik durumuna uygun olması esastır. (4) Engellilik durumu devam ettiği sürece kurum ve kuruluşlarca isteği dışında işçinin görev yeri değiştirilmez. Engellilik durumu ortadan kalkan işçiler hakkında genel hükümler çerçevesinde işlem yapılır.”

 

6) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun “I. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı” başlıklı 405 inci maddesinde; “Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır.

 

Görevlerini yaparlarken vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durumun varlığını öğrenen idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.”

 

7) 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 127 nci maddesiyle 27/06/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen geçici 23 üncü maddenin beşinci fıkrasında; " ... Sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin kadroları, başka bir işleme gerek kalmaksızın geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla sürekli işçi unvanı ile ihdas edilmiş sayılır. İhdas edilen kadrolar ilgili idarelerce adedi, bütçe ve teşkilatı ile birimi/yerleşim yeri belirtilmek suretiyle geçiş işlemlerinin yapıldığı tarihten itibaren iki ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığına bildirilir. Sözleşmeleri askıya alınanlar ile askerde bulunanların kadroları hariç olmak üzere bu şekilde ihdas edilen sürekli işçi kadroları, herhangi bir sebeple boşalması halinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir."

 

8) 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin “Kurumlar arası geçici görevlendirme” başlıklı Ek 25 inci maddesinde; (Ek: 2/7/2018 - KHK-703/178 md.); Hâkim ve savcılar ile bu meslekten sayılanlar hariç olmak üzere, statülerine bakılmaksızın bir kadro veya pozisyona dayalı olarak kamu kurum veya kuruluşlarında istihdam edilenler, kurumlarının muvafakatiyle bir yılı geçmemek üzere diğer kamu kurum ve kuruluşlarında geçici görevlendirilebilir. Bu süre birer yıl olarak uzatılabilir.

 

Kamu kurum veya kuruluşlarının emrine geçici görevlendirilenler mali ve sosyal hak ve yardımlarını kurumlarından alırlar. Bunlar bu şekilde görevlendirildikleri süre boyunca kurumlarından aylıklı izinli sayılırlar.” hükmünü haizdir.

 

9) 03/05/2019 Tarih ve 30763 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Kurumlar Arası Geçici Görevlendirme Yönetmeliğinin “Amaç ve kapsam” başlıklı 1 inci maddesinde; (2) Bu Yönetmelik, kurumlarda statülerine bakılmaksızın bir kadro veya pozisyona dayalı olarak çalışan personel hakkında uygulanır. "Kurumların emrine geçici görevlendirme” başlıklı 5 inci maddesinde; (1) Kurumların emrine yapılacak geçici görevlendirmelerde aşağıda yer alan şartlara uyulur:

 

a) Kurum emrine geçici görevlendirmede, görevlendirmenin yapılacağı kurumda yürütülecek göreve ilişkin kadro ya da pozisyon bulunması şartı aranmaz.

 

b) Bu maddeye göre geçici görevlendirilen personel kurumlarından aylıklı/ücretli izinli sayılır, mali ve sosyal hak ve yardımlarını kurumlarından almaya devam eder.” maddesi yer almaktadır.

 

IV. KAMU DENETÇİSİ ARİF DÜLGER’İN KAMU BAŞDENETÇİSİ'NE ÖNERİSİ

 

10) Başvuranın iddiaları, İdarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek hazırlanan “Tavsiye Kararı Önerisi” Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

 

V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

 

A. Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme

 

11) Başvuru sahibi Şanlıurfa İl Göç İdaresinde güvenlik personeli olarak çalıştığını, bakmakla yükümlü olduğu yaşlı ve ağır engelli annesinin bakım ve tedavisinden dolayı il dışı görevlendirmesinin iptal edilmesini ve mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

 

12) Başvuru sahibinin vasi tayin edilen annesi … % 95 ağır engelli alzymer hastası olduğunu, annesine bakmakla yükümlü olduğunu, bütün tedavi ve bakımlarının kendisi tarafından yapıldığını belirterek mevcut görevlendirme işleminin iptal edilmesi talebiyle ilgili görev yaptığı idare tarafından ise taraflarca akdedilen Belirsiz Süreli İş Sözleşmesinin 4 üncü maddesinin 2 nci bendi gereğince başvuru sahibinin ikamet ettiği ilde başka kardeşlerinin de ikamet ettiği göz önünde bulundurularak Çankırı İl Göç İdaresi Müdürlüğü emrine 6 ay geçici süreyle görevlendirildiğinden söz konusu talebinin uygun görülmediği, ayrıca bu tür görevlendirmeler ilgili mevzuatlar çerçevesinde sağlık, eğitim ve eş durumu mazeretleri dikkate alınarak yapıldığı, geçerli bir sebep olduğu durumlarda görevlendirilmelerin iptal edildiği anlaşılmaktadır.

 

13) Bireylerin temel hak ve hürriyetlerinin düzenlendiği Anayasada sosyal hukuk devleti, adalet ve eşitlik başta olmak üzere farklı ilkeler doğrultusunda engellilerin de içinde bulunduğu toplumun dezavantajlı gruplarına yönelik tedbirler içeren özel koruyucu hükümlere yer verilmiştir. Bu bakımdan özellikle sosyal devlet ilkesinin temel niteliği; devletin toplumdaki dezavantajlı gruplar lehine müdahalede bulunması ve bu gruplara dahil bireylere yönelik fırsat eşitliğini sağlayacak şekilde eşitsizlikleri giderici önlemler alması olarak kabul edilmektedir.

 

14) Anayasa Mahkemesinin 17/04/2008 tarihli, E.2005/5, K.2008/93 sayılı kararı, “Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devletinin temel ilkelerinden biri 'belirlilik'tir. Bu ilkeye göre, yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi de gereklidir. Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup birey, yasadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini doğurduğunu bilmelidir. Ancak bu durumda kendisine düşen yükümlülükleri öngörebilir ve davranışlarını ayarlar. Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar.” şeklindedir.

 

15) Bilindiği üzere, Devletimizin nitelikleri arasında sayılan sosyal hukuk devleti; “insan haklarına dayanan, kişilerin huzur, refah ve mutluluk içinde yaşamalarını güvence altına alan, kişi hak ve özgürlükleriyle kamu yararı arasında adil bir denge kurabilen, çalışma hayatını geliştirerek ve ekonomik önlemler alarak çalışanlarını koruyan, onların insan onuruna uygun hayat sürdürmelerini sağlayan, milli gelirin adil bir şekilde dağıtılması için gereken önlemleri alan, sosyal güvenlik hakkını yaşama geçirebilen, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak sosyal adaleti ve toplumsal dengeleri gözeten devlettir. Çağdaş devlet anlayışı, sosyal hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla Anayasa’nın özüne ve ruhuna uygun biçimde kurularak işletilmesini, bu yolla bireylerin refah, huzur ve mutluluğunun sağlanmasını gerekli kılmaktadır. (Bakınız, Danıştay 2. Dairesinin 29/04/2009 tarihli ve E:2009/1338, K:2009/1799 sayılı kararı)

 

16) Somut olayın değerlendirilmesinde başvuru sahibinin bakmakla yükümlü olduğu ve vesayet altına alınan annesinin engelinden dolayı mevcut görevlendirmesinin iptal edilmesinin idare tarafından ikamet ettiği ilde başka kardeşleri olduğu gerekçesiyle dikkate alınmadığı görülmektedir. Ağır engelli raporlu eşi veya bakmakla yükümlü olduğu birinci derece kan hısımları bulunan işçilerin engellilik durumundan kaynaklanan gerekçelere dayalı olarak kurum içinde yer değiştirme talebinde bulunabileceği dikkate alındığında hakkaniyet ilkesi ve sosyal devlet olmanın bir gereği vasi tayin edilen kardeşinin de anılan madde hükmünde değerlendirmesi gerekmektedir. Zira, hakkaniyet nihai amaç olan adalete ulaşmak için kullanılan bir araçtır. Bir hukuk kuralının somut olaya uygulanmasında ortaya çıkan sonucun adil olmasını amaçlar. Düzenleyici hukuk kuralına uygun olarak tesis edilen işlem, özünde hukuka uygun olmasına karşın, somut olayda hakkaniyete aykırı sonuçlar doğabilir.

 

17) Başvuru sahibinin görevlendirme talebiyle ilgili olarak da 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşerondan kadroya geçen işçilerin yasal düzenlemeden evvel yürüttükleri hizmetlerin devamı şart koşulduğundan; görev yaptığı kurumun muvafakatı ile aynı meslek kodunda başka bir kurum emrinde geçici olarak görevlendirilebileceği, 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin “Kurumlar arası geçici görevlendirme” başlıklı Ek 25 inci maddesi gereğince statülerine bakılmaksızın görevlendirme yapılmasına olanak verilmiştir.

 

18) İdareler uhdesindeki kamu hizmetini yürütmek amacıyla kadro ve teşkilat yapısını düzenleme yetki ve sorumluluğuna sahiptirler, dolayısıyla somut olayda ilgili idarenin başvuranın geçici görevlendirilmemesi ile birlikte oluşacak personel açığını kapatmak için yeni personel istihdamı yapabileceği gibi, başka bölgelerde çalışan ve talebi olan işçileri söz konusu müdürlüğün emrine tayin edebilme veya geçici görevlendirme yetki ve kapasitesine de sahip olduğu bilinmektedir.

 

19) 5620 sayılı Kanunun Ek 2 nci maddesiyle, Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işçi kadrosunda görev yapan ve ilgili mevzuatına göre alınan sağlık kurulu raporunda en az yüzde kırk oranında engelli olduğu belirtilen işçiler ile ağır engelli raporlu eşi veya bakmakla yükümlü olduğu birinci derece kan hısımları bulunan işçiler, engellilik durumundan kaynaklanan gerekçelere dayalı olarak kurum içinde yer değiştirme talebinde bulunabileceği, bu kapsamdaki taleplerin kamu kurum ve kuruluşlarının kadro imkânları ve teşkilat yapıları dikkate alınarak karşılanacağı hükmü eklenmiş; bu suretle, memurlar gibi engelli işçilere de kurum içinde yer değişikliği hakkı tanınmıştır.

 

20) Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde, insan yaşamının kutsallığının bir yansıması olan sağlık hakkı konusundaki Anayasa hükümleri ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde yer alan taahhütler çerçevesinde, sosyal devlet olmanın ve hakkaniyet ilkesinin bir gereği olarak, başvuranın mağduriyetinin giderilmesi gerektiği değerlendirildiğinden; başvuranın fiziksel bakıma muhtaç engelli annesinin yaşam hakkı ve sağlık hakkının korunması göz önünde bulundurulduğunda hakkaniyet ilkesi ve sosyal devlet olmanın bir gereği olarak başvuranın mağduriyetinin acilen giderilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.

 

21) Yukarıda yapılan açıklamalar, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde; başvuranın bakmakla yükümlü olduğu ağır engelli annesinden dolayı il dışı geçici görevlendirmenin iptal edilmemesi işleminin hakkaniyete aykırı olduğu, özellikle engellilere yönelik ulusal ve uluslararası düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda hakkaniyet ilkesi ve sosyal devlet olmanın bir gereği olarak başvurunun kabulü yönünde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

 

B. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

 

22) İyi yönetim ilkelerine 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin "İyi yönetim ilkeleri" başlıklı 6’ncı maddesinde yer verilmiş olup; söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; şikâyet başvurusu kapsamında idarenin başvuranla ilgili işlemleriyle ilgili bilgi ve belgelerin, süresi içinde ve gerekçeli olarak Kurumumuza gönderildiği, bu anlamda “kararların gerekçeli olması”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ve “makul sürede karar verme” ilkelerine uygun hareket edildiği, ancak idarenin, şikâyetçiye verdiği cevapta hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğini göstermediği bu nedenle ‘karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi’ ilkesine uymadığı tespit edildiğinden, İdarenin bahse konu ilkelere uygun davranması önerilmektedir.

 

VI. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

 

23) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Kararının idareye tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde idare tarafından herhangi bir eylem ya da işlem tesis edilmezse ilgili idarenin işlemine karşı (varsa) dava açma süresinden kalan süre, kaldığı yerden işlemeye devam edecek olup Şanlıurfa İş Mahkemelerinde yargı yolu açıktır.

 

VII. KARAR

 

Yukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre BAŞVURUNUN KABULÜNE,

 

Başvuranın bakmakla yükümlü olduğu ağır engelli annesinden dolayı mevcut geçici görevlendirmesinin iptal edilmesi hususunda GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA;

 

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca; Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce bu karar üzerine tesis edilecek işlemin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

 

Bu kararın BAŞVURANA ve GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE tebliğine;

 

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy